11 Mart 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

11 Mart 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 8 YAR > » 11 Mart 1934 AKŞAM Son yedi padişah (İkinci Mahmut, Abdülmecit, Abdülâriz, Mur. ilhamit, Reşat, Vahideddin) devirlerinde Tefrika No. 11 11. Mart 934 Yazan: SULEYMAN KANI — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur — Teifrika No, 231 Abdülkemidin manevralarına rağmen kanunu esasi nasıl hazırlandı? Hariciye nazı, sadrıa: Saffet paşa: eMinieiliziei miller alır; hükümdar vermez!) sözünü eği tekrar ederdi. , Abdülhamit Mithat paşanın «kanunu cedit» diye hazırladığı kanunu esasi müsveddesini müta- lâa etmiş, devletin bulunduğu hal ve mevkie göre devamı ve terak- kisi böyle bir kanunun vazına mü- tevakkıf. olduğunu kabul eyliye- rek millete kanunu esasi vermek vadile tahta geçmiş idi. Fakat cü- lâsundan sonra padişahta tered- Mini e şlamıştı. it bu esaslı vadinden, dünden seipi için çareler, yollar araştı Mabeyin Mekiği işinderi sonra hattı hümayun meselesinde de Mithat paşayı atlatmıştı. unu esasi meselesinde Mit- hat paşaya açıktan açığa meydan okumuyor ise de dirsekçevirme! için fırsatlar arıyor, bu fırsatları hazırlamak istiyordu. Mithat e. rl m olan Hafız Behram a; Ünen esasi meselesi ce amcanızın hal'ine ve öli sel uştur! nlai hamidi ihtiyata davet ediyordu. İş sadrazam Mütercim Rüştü paşaya kalsa Abdülhamidin ısla- hat meselesinde onunla anlaşması çok güç olmıyacaktı, Koca Mütercim kanunu esasi nı kâfi addeyliyordu. fikri yeni değildi. Onun bu bdülâziz devrinde valide Per- tevniyal sultan Mithat idarenin ıslahı hakkında rey ve miteldn sorup ta bir proje aldığı şa tanzimatçılık ruh ve ine tevniyal sis tarafından Çamlı cada Valide ında bir vs desi ir edilmiş, me valide andan bir çok — ve hediyeler re nail ol: muşlar: Abdülâziz ile ai efen- sevkeyi o günlerde daha Mütercim Rüş- ip- hakemle teşebbüslerini örülü liyordu. cim hakkında ne düşündüğünü kadaşı Kayseriliye şu yolda izah tmişti: «— Ben Abdülhamit imei sinsi ve çok anlayışlı bul ie içinde en akıllısı dr derler. Yalnız itimada şayan madığını öğreniyorum. Abdülâzizde adam im Ü liyakat yoktur; amma validesi kurnazdır; bir oyun tertip ede- et bey amdır. Mahmut Nedimi sevmediğini bilirim amma acaba bizi hoş görür mü? Buna da emin değilim, Amca ile yeğen - Abdülâziz ve Abdülhamit - aralarında bu ko: malarda ne kurabilirler bilmem mma beni en çok düşündüren Mütercim Rüştü paşadır. Siviller ne olsa askerler gibi icraat husu- sunda cüretli dayranamazlar; iş lerin içinden gürültüsüzce sıyrılıp çıl 1 tercih ederler. Mithat pa- şanın işimizi bozmağa çalışacağı- ni in am; fakat ie Rüştü pa- şaya inanamıyorum. O gülerken - ağlar, Bem Ve Bibi de- yeden su getirir. Kendisi istihda- E # rine mümaşat etmez. O, işahın her halde başvekâlete tercih eder. Abdülâziz bugünlerde siyasi za- ruretler karşısında bir ıslahat fer- manı da onu sadaret me- geen tutsa b bir şey iste- akya hümayun ai Mührü hümayun, koynunda e Abdil tarını pauvafık Bulvesda, * dülâziz devrinin ilk iki rağ bu ğ belki bir keyif teşkil ederdi. Fa . o mn mesi Avni pa- ( kat H. 1288 den itibaren sa ir noktai na- | en eh hayat On rivayet | lü istilzam eden pek tehlikeli bir edilir, makam ol , Bu rivayete göre: Hü İki padişahın hal'i mesuliyetini pa Sultan Azizi hal' için ta. | üstüne alan Mütercim Rüştü paşa savvürat ve tertibata başladığı ar. | ihtiyarlıkla artık şimdi vaziyete rada bir gün Abdülâziz av —. hâkim olabilecek iktidarı göste- dile Çekmece gölü remiyordu. ih ondan iltifatlar görerek ikisi bir- likte konuşa, konuşa bir fılika ile gölde dolaşmışlardı. Bir kaç gün sonra da Abdülha- mit efendi valideliği Perestu ka» dınefendi, hemşiresi Cemile sul- tan ile damat e Bunun için idi ki Abdülhami- din de gözleri ondan ziyade Mit- hat paşaya dikiliyor, onu künde- — atmak çarelerini düşünüyor- ML bir gün mutemedi olan ii imamı e bm ie bilâ- hare baş el bederek: eml a devlet Mealinde ülemanın mühürleri- i havi r. Yusuf efendi tanıdığı bazı ho- cafendilerle görüşür: — Kanunu esasi yapılacak imiş! Bu gibi ihdaslar şerişerife muva- Yolunda idarei kelâm eder. Bu- na mukabil müderris efendiler: catına ittıla peyda an ve aleyhte söz ende doğru ve haklı bir şey sayılama: Cevabını verirler. e maz- bata ele geçirilemez. (1) Vadinde açıktan açığa hülfede- miyeceğini takdir eden Abdülha- mit kanunu esaşi işinde her yolda taallüllere sapmış, fakat bir tür. lü bunu atlatmak çaresini bula» Kanunu esasi müsveddesinin bi rer sureti şehzadelere tetkikatı meclisi vükelâya ve olunmuştu. (Arkası var) (1) Esvahı sudur. bir tanzim ve tak- dim edilmesi için ilmen söy- “le —AKBA-—— Kitap Evinin birinci şubesi Maarif (ovekâleti (karşısında açıldı. Her Jlisandan kitap, Bizi temin e AKBA merkezi : ,, birinci şube: , İkinci şube: Saman pazarında KŞAM kitaphanesi e AKBA müessese- lerinde bulabilirsiniz, ucuz eee burada Telefon 8377 Fatma hanım mahkemeye verilmemiş lan bir kaç gün evvel Ka- dıköyünde Fatma hanım isminde bir tefecinin, ticaret müdüriyeti murakıpları tarafından yakalan dığı yazılmıştı, Kadıköyünde Altıyol ağzında oturan Fatma hanım ismi biri, gazetemize yazdığı mektupta di- yor ki: «ötedenberi Selânikte büyüt- Aa bi sen beni en dolayı kem- dim Giyin ia Bu adam bun- muğber olarak, benim tefecilik ri ticaret müdüriyetine > beg müdüriyeti yapmaktadır. He- i bu yazının bu suretle gazetenizde taş- hih edilmesini rica ederim.» Yeni ziraat kursları İzmir 9 (A.A.) — Bornova zi- raat nümüne mektebinde açılan kursta yarından itibaren derslere başlanacaktır. Kursta zi kâletinin ecnebi mütehâssısları tarafından dersler verilecektir. Mütehassıs profesörlerle kursa iş tirak edecek ziraat memurları şeh- rimize gelmişlerdir. Kurs 25 gün devam edecektir, * 5 Mn ite Aym yu esmerlikler içindeki görünüşü. Tayyare altı, yaa metre irtifaa kadar alçaldı. Bir kaç re çizdi, sonra ek Kay rın üstünde dönmeğe başi Sermet avyefomu aldı, ami bağırdı: — Tam mahut kızın yermi üs tündeyiz. bir OO tem bom- ban at da dağlar iyice li ir dakika sonra, iplerle aj bir peer raptedilmiş back bir. 1, Keskin ıslık sesine benzi- yen bir çığlık duyuldu. Sonra bir- nbire, bir le r gaz anda parlayışına benziyen bir zi- bakası yükseldi. ya, bir alev tal i, Kü- ik bir paraşüte merbut ma bir alev parçası boşlukta seyre- den bir yangın gibi, bulunduğu yere ışık vererek ağır, ağır ka- denbire — sönen bir takım zi- yalar parl Sermet birdenbire Nerimeyi Idı, ediyor gene dedi. Birdenbire oturduğu (yerden 'ayağa kalktı. Makineli tüfek (tü- relini) yakaladı. e — Adna: ika iki bomba var, eği savur, ve ie ir 30 de- şarka meylet ve kabilse bir Ür hareketi yap, (Kolimet- ro) ile, patikada kaçmakta va eşkiya kolu gördüm, Tarı lım.. bir anda sarsılır gibi İki kanadından iki ağır ci- ve bir t a i. > lar çatırdadı, kayalar yıkıldı. Se- maya feryatlar idi... Adnan bu sırada idi ile arkaya doğru bağ — Sermet hava diki ka» rarıyor, Daha fazla duramayız. Yalnız bir hamle yapacağım, hazır ol, yalnız Ji tüfeği işletir me dikkat et, yalnız değiliz, kadın arya birdenbire yana doğ- enn bir eb Mei İn tün avazı çıktığı kadar rak n — Bir dakika daha burada du- rursam kendimi aşağı atarım, söy- ik Adnana zim yan — Öleceğim, kalbim Bi yerinden kalktı. Ma- kineli eifek türeline yapıştı ve bu arada sağ ayağını Nerimenin di- zine koyarak bastı, — Sus. Yerinden kımıldama diye bağırdı. Her taraftan ateş ediyorlar, Serseri bir kurşun sa- na raslamasın... Allah aşkıma yapmayın, gi- del ve eren Adnanın sesi yük- seldi. bom- orum, ateşe baş- a... Bir anda kayalar ve kayalıkların — Paraşütlü bir tenvir alçalıyorum, bası attım, | İDAĞLARI BEKLİYEN KIZ KEN “Yazan 7 Esat Mehmet r, gündüz gi- aydınlanıverdi. Asayiş kıyas fetli bir takım insanlar gene aca- yip bir takım e çıkararak pe a koşu; rTişan oraya bura oşuşup du- rTuyorlardı, Bu saci es o ka» ranlık dağlardan tayyareye karşı kesif bir mitralyöz ateşi ipe açıl. mış bulunuyordu. Sermet e mini — Biraz meylet! pe Siir di çakıyor gibi old — Takatakatakatakatak bo iskambil kâğıdınm biribiri üze- rine devrilişi — yerlere serildi- ler, Tayyare muntazam manevra- larla erişin pe eee tu.. Her uçuşta yeni aambil kâğıdı derili, Her si Male mürekkep bir gruj eyl rin bime gömülüp ka z 5 Se akta mütemadiyen ateş Sa dakika geçti. Mitra! sesi birdenbire kesildi. Sermet hemen avyefona sarıldı. — Kurşun bitti sergi im, Adnan cevap vw — Dönüyoruz. Tayyare hasmıni yenmiş kud- retli bir atmaca gurur'le ağır, ağır kafasını kaldırdı. ya ve altında yosunlu bir de- paslşss kayaları ŞOL gele bir jen me resmi çizdik- ra karargâh istikametini aldı ve elim mahut vahşi kızın ateş kesif bir yaylım ateşi içine alındı. Aradan anı akika geçti, Sermet bir agg kopardı — Ah, vuruldu Bu acı Gi ağ örttüğü yer rr Alar . züne doğru kandan bir ke. çi- zildi. Gözlerini ancı r iki de- fa açıp kapıyabildi. Dudakların ren yboldu. Kaf sağa doğru büktü, Ayın sışığı skill arası! k gözlerine göl geli bir aydınlık verdi, Son bir gayretle Üremesi kımıldadı, siz ve sessiz kendisine bakan Nerimeye bir şey söylemek istedi, siymed a Sonra, yan başi Naim söğünden | kucağına doğru kaydı... Gece saat on... e Hangarlarin i keskin bir borazan sesi dalgalanıyor. e yavaş ışık- lar sönüyor, çe korkunç bir karanlığa sümülmek ere... A 1 fta- ki mai vuşe verilen bir rapor daktilo ile temize çekiliyor. a ar bir süküt içinde... makinesinin madeni se- si iğ Tasarla karışık gürültü. ler çıkarıyo; alm öükasi kapısi açıldı. İçeriye doktor girdi, binbaşının önünde durdu, Sözlerini kısa cün- Li taksim ederek dedi ki:

Bu sayıdan diğer sayfalar: