15 Mart 1932 AKŞAMDAN AKŞAMA a Bir “münakaşa, nın sonu ve bir izah “P.S.,, beyle aramızda, ( tabir caizse ) bir münakaşa cereyan ediyordu. Ben, en son yazımda, meselenin nihayete erdiğini haber vermiştim. “P.S.,, bey. ertesi gün bana dair bir fıkra daha yazdı ve sözlerini şu cümlelerle bitirdi: <... Alacağı cevabın ne olacağını yarın görecektir, Hem, sersemliği o basiretine, göz yaşları da rüyetine ne kadar mani Olsa, görecektir.» “P. S.,, bey aceba gene neler yazacak, hele yazsın da bepsine birden toptan cevap veririm diye ertesi günü, daha, daha, daha, ertesi günleri bekledim. “P, S., bey cevap vermeği istilzam eden bir yazı yazsaydı, elbette icap eden mukabelede bulunacaktım. Alnım açık ve mücadele kabiliyetim eskisi gibi- dir. Müesses kanaatlerimin ve haysiyetimin aleyhine kalkışıldığı zaman, susmak adetim değildir. Nihayet evvelki gün, “P. S., bey, şu kısa hamişi yazmış: ”Son münakaşa dolayısile üç gün evvel yazıp gazetemizin tahrir müdürlü- güne tevdi ettiğim yazının neşrolunma- sna bazi meslektaşlarımın tavassutu Üzerine muvafakat ettim. Esasen neşret- tiğim son yazımdan sonra, mukabil taraf israr etmemiş bulunuyordu. ,, Bilmem, yukarıki satırlardan, benim “P,S.,, beyi lütfen sustur- mağa muvafakat ettirmek için bazı arkadaşlarımı tavassut ettirdiğim manası ne derece anlaşılır? Fakat bazı kimseler, bunu böyle anla- maşlar. Benden izahat istediler. Halbuki, bu varit değildir. Ne ben, nede benim menafiimi göze- ten dostlarım muarızıma mürâcaat etmemişizdir. Maamafih, maarızımında - benim gibi - meseleyi kapatmış addetme- sine memnun oldum. Zira, anha minba, mazohist “değilim: Bana küfüretmelerinden hoşlanmam! Matbuatımızda, bugibi “müna- kaşalar,, inşaallah sonuncu olur. Bundan böyle, ancak ve ancak bir fikir etrafında kalem yürü- tülmesini temenni ederim. Bir çok karilerimden gelen mektuplarda “sana “küfüretseler | bile gene küfüretme; şimdiye kadar yazdığın tarzda mukabelede bulunl, tavsi- yeleri yazılı. Tavsiyeyi tutacağım. anan anna Neden öldü? Galatada Badem sokağında madam Raşel isminde bir ibtiyar kadın ölmüştür. Madam Raşele bundan üç ay evvel bir otomobil çarpmış, o zamandan beri hasta yatıyordu. o Zabıta (doktorunun gördüğü lüzum üzerine ceset morga nakledilmiştir. Kömürden zehirlenme Galatada Rus (o manastırının üçüncü katında oturan, Rus mül- tecilerinden oHacı Ömer ağa odasında yaktığı kömürden zehir- lenerek ölmüştür. Ceset morğa nakledilmiştir. — Bak Amca Bey, artık bahar alâmetleri belirdi... Haliç şirketi Komisyon rapo- runu hazırlamağa başladı Haliç şirketinin bir müddetten beri mali vaziyetini tetkik eden komisyon işini bitirmiştir. Komis- yonun raporunu Galip Bahtiyar bey hazırlamağa başlamıştır. Komisyon, evelçe de yazdığı- mız gibi, şirketin mali vaziyetini seferlerini tatil edecek derecede vahim bulmamıştır. Ancak şirke- tin mali sıkıntısını düzeltmek üzere belediyeye verdiği gayrı safi Oyüzde osekiz ( hasılatın bedeli olan yirmi altı otuz bin liralık hissenin bu sene için tecili muvafık görülmüştür. Şirket, iktisat vekâletine yap- tığı teşebbüsatta gayrı safi hası- latın yüzde sekiz o nisbetine belediye hissesi olarak tefrikinde itiraz etmiş ve mukavelenamesinin bu maddeye taallük eden kısmının tadilini istemişti. Haliç şirketin- den iskeleleri ve sair tesisatı için hükümet ve belediyece bazı ver- giler alınmadığı için bu mikdar çok görülmemiştir. Komisyon oyolcu mikdarının azalmasının bir sebebinide 926 senesinde bilet ücretlerine yapılan zamdan görmüş ve bu zam yapıl- dıktan sonra yolcu adedinin azal- dığını anlamıştır. Komisyon köp- rü ile Eyüp arasındaki vapurlar ücretleri için yirmi dört kuruş alınmasını çok yüksek bulmuştur. Petrol fiati Ortada ihtikâr olmadığı anlaşıldı Ticaret müdüriyeti petrol fiat- leri hakkında tahkikat yapıyordu. Neticede petrol fiatlerinde bir ibtikâr olmadığı anlaşılmıştır. Son bir iki ay içinde petrol fiatinin artmasına sebep, Avrupa ve Ame- rikadaki kumpanyaların fiatleri artırmalarıdır. Ikraz ve istikraz müesseseleri Ikraz ve iktikraz müesseseleri bir senelik muameleleri hakkında Ticaret müdiriyetine bir bilanço vereceklerdir. Bu bilançodan her müessesenin ne kadar borç para verdiği, ne kadar para aldığı ve faiz nisbetleri gösterilecektir. Kaçak etler Mecidiye köyünün şehir hu- dudu dahiline alınması üzerine kaçak et azalmıştır. Fakat, buna mukabil Istanbulda bazı evlerde gizli olarak et kesilip satıldığı anlaşılmıştır. Belediye, şehir için- deki kaçak etlerle daha ciddi surette mücadele etmeğe karar vermiştir. Resim sergisi Ressamlarımızdan Muallâ Saip beyin Aero klüpde açtığı serği, gördüğü rağbet üzerine daha bir müddet devam edecektir. Serğide bir çok portreler nazarı dikkati celbetmektedir. Bunların arasında sefaret erkânına, İstan- bulun tanınmış simalarına, kibar hanımlarımıza ait resimler vardır. Serğiyi hergün birçok sanat meraklıları ziyaret ediyorlar. Res- mimiz Saip beyin yaptığı portre- lerden Selma Kâzım Şinasi hanı- mı gösteriyor. Tek taksi usulü Yeni talimatnamenin fai- deleri görülmeğe başladı Istanbulda mevcut otomobillerin çoğunda tek taksi talimatnamesine göre tadilât yapılmıştır. Bu tali- matname sayesinde yeni model otomobillerin piyasaya çıkmasının önü alınmıştır. Tek taksi usulü tatbik edilme- den evel, otomobil sahipleri müş- teri bulmak ve otomobillerinin işsiz kalmamasını temin etmek için her yeni modeli derhal satın alarak piyasaya çıkarmakta ve bir az eskimiş, modası geçmiş etomo- billeri, ya yok bahasına acente- sine devretmkte, yahut Anadolu- dan çıkacak bir müşteriye satmak için garajlarda saklamakta idiler. Bu suretle az kullanıldığı halde piyasadan kaldırılan bine yakın otomobil birikmişti. Tek taksinin kabul ve tatbikinden sonra yeni modeller piyasaya çıkmadığından bu suretle, modası geçmiş farz edilerek, garaja çekilen otomobil lerin de yeniden piyasaya çıkarıl- masına başlanmıştır. Tek taksi talimatnamesine tev- fik edilen otomobillerin iyi muha- faza edildiği takdirde karoseri tertibatına ait tadilâttan istisna edilmeleri takarrür etmiştir. Kavga ve cerh Küçükpazarda Kâmil efendile izzet efendi arasında bir kavga çıkmış, Kâmil efendi İzzet efendiyi tabanca ile yaralamıştır. Et fiatleri Hayvan gelmeğe başladığından fiatler düşüyor Son zamanlarda şehrimiz piya- sasında kâfi derecede kasaplık hayvan olmadığı için et fiatleri yükselmişti. (Fakat Anadoluda bir hafta on günden beri hava değiştiğinden karla kapanan yollar açılmış ve hayvan sevkiyatına imkân hasıl olmuştur. Iki günden beri Erzurum ve havalisinden şehrimize (| külliyetli (o mıktarda koyun gelmiştir. Diğer o taraftan (o bugünlerde şehrimiz piyasasında, fiatlerin değişmesine tesir edecek dere- cede sığır gelmesi bekleniyor. Bu hayvanların gelmesi üzerine et fiatlerinin mühim mıktarda düşeceği tahmin ediliyor. Mütekait ve yetim maaşları çabuk verilecek Mütekait, dul ve yetimlere ve- rilen üç aylık maaşların tevziile altı aylık yoklamalarının yapılma- sında maaş sahiplerinin kişe ön- lerinde maruz kaldıkları müşkülat üzerine yeni defterdar beyin halkın bu şikâyetlerine mani ola- cak tedbirler alacağını yazmıştık. Defterdarlıkça maaş dağıtılması için gayet ameli bir yol aran- mağa başlanmıştır. Üç aylıkların nihayet iki gün içinde tevzii için bulunacak ted- birler derhal tatbik edilecektir. Tütün satışı Samsunda satışlar hararetlendi Samsun tütün piyasasında ha- raretli satışlar devam ediyor. İtalyan ve Avusturya rejileri Bafra ve Çarşambada daha ziyade cinsi iyi olan malları satın almayı tercih etmektedir. Taşova tütün- lerine talep azdır. Son hafta içinde Samsundan 17,930 kilo tütün ihraç edilmiştir. Bunların içinde 6 milyonu ecnebi memleketlerine sevkedilmiştir. Samsunda daha beş milyon kilo- luk stok tütün vardır. Ofis müdürü Ankaradan geldi Bundan bir kaç gün evvel An- karaya giden ihracat ofisi müdürü Cemal bey dün Ankaradan şehri- mize gelmiştir. Cemal bey Ankarada takas komisyonuna izahat vermiştir. Cemal bey afyon ve peynir ihracatı hakkındaki nizamname- lerin bir an evvel şurayı devletten çıkması için alâkadar zevatla temas etmiştir. Buruna dair Dün uzun uzun sakaldan bahset- miştim. Bugünde burundan bahset- mek niyetindeyim... Burum fazla kabarık, çehredeki öbür akadaş- larından daha yüksekçe, daha başı yukarıda olduğu içinmi nedir bizde azemet ve kibir işaretidir... Sokaktan geçerken bir arkadaşı- niz selâm verdiğinizi görmese derhal yapıştırırsınız: — Bak herife. Burnu kaf dağında... Yahud aksi.. Harp zamanında vagon ticareti yapmış, müteah- htitlik etmiş, palaslar inşa etmiş ve bir zaman kibrinden azemetin- den size selâm bile vermemiş bir tanıdığa rast gelirsiniz hemen elle- rinize sarılır, iltifat iltifat üstüne.. Size hayranlığından uzun uzun bahsetmeler.. Fakirhaneye davet- ler.. Meziyetleriniz ortaya dökü- lüp saçılır.. Eski zengin yanınız- dan iki adım uzaklaşınca fısık darsınız: — Burnu kırılmış!, Son samânlarde ehemmiyetli meclisi âzalığı ele geçirmiş bir bildik görürsünüz.. Bir çokları azameti somurtmak telâkki ettik- leri için hiç konuşmazlar, hattâ kibirlerinden sağa ve sola bak- madan dim dik yürürler. Sizin bildik de böyle hareket eder. İçinizden: — Burnundan düşen bin parça olacak (dersiniz! (Sanki bütün Istanbul halkı bu zatın burnu- nun üstünde sakinmiş de birinin ayağı şöyle bir kayarsa hali harapmış gibi.. Bunlardan başka kibir ve azamet ifadesi için “gene burnunu asmış, , “burnu büyü- müşl,, gibi bir kaç tabir daha var- dır.. Bazan sokakta eskiden har vurup harman savurmuş, fakat sonra züğürtlemiş, otomobilini satmış, yaya yürüyor.. — Yahu senin mirasyediyi gör- düm.. Burnunu kısmış tın tın gidi- yordu.. der.. Maamafih burun yalnız azemet işareti değildir. Bazen müşabihet ve benzeyiş alâmeti de olduğu vakidir.. Bazen : — Hınk demiş burnundan düş- müş.. Diye beyanı mütalaa ettiğimiz de olur.. Hikmet Feridun AKŞAM ABONE ücretleri Türkiye Ecnebi SENELİK 1400 kuruş (o 2700 kuruş S#ArLx 750 » SArLx 400 »; 1 AYLIK 1450 “150 » me Abone ücretleri doğrudan doğruya AKŞAM Maresi namına gönderilmelidir. Adres tebdili için yirmi beş ku ruşluk pul göndermek lâzımdır. Zilkade 8 — Kasım:129 S. İmsâk Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı E. 10,18 11,59 6,7 9,29 12 1,31 Va, 4,34 o 6,14 12,23 15,44 18,15 19,45 — ———— a — —— Idarehane: Babıâli civarı Acımusluk sokağı No. 13 w Her taraf bunlarla Eks Amca Beye göre... .. Mubarekler yorlar... uçuşup duru- a aaa a .. Hahl.. İşte bir tanesil. A.B.— Azizim, bu bahar alâ- meti değil iktisadi salâh alâmeti! — Ne münasebet?... A.B. — Yâni, artık sinek avlanmıyor demekl...