24 Ocak 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

Sahife 8 Sofya mektupları Siyasi sui kastlar şiddetle ediyor devam Belcep caddesinde Makedonya komi- tesinin iki hızbi çarpıştı - Sofyadan bir manzara: Milli tiyatro binası Sofya 21 (Hususi muhabirimiz- den) — Makidonya bulgar komite- sinin ikiye ayrılan Mihailoff ve Protegeroff hizipleri arasındaki imha mücadelesi ayni şiddetle devam ediyor. İki hizbi barıştır- mak ve aralarındaki mukateleyi durdurmak için sarfedilen mesai neticesiz kalıyor. Sofyann en kalabalık si yapılan ve biri ademi muvaffakiyetle netice- lenen iki suikast teşebbüsü bu iddianın en bariz bir delilidir. Bu suikastlerden biri, Protoge- roff taraftarlarından Kristton Pop Todorof aleyhine yabılmıştır. Pop Todorof şimdiye kadar iki iilemte uğramış ve şayanı hayret tali eseri olarak bir ölümden yakasını sıyırmıştır. Makedonya kasaba- sının bugünkü reisi Mihailofun amansız bir düşmanı olan Todorofa karşı üçüncü suikast teşebbüsü şu suretle yapılmıştır. Pop Todorof üç gündenberi Belçef caddesinde bir dostunun evinde bulunuyordu. Todorof hasımlarının suikast- lerinden daima korktuğu cihetle m VR in ez iriyor ve izlerini ettirmeğe çalışıyordu. Karanlık bastıkdan sonra saat sekizde, ikametgâh değiştirmek için evden çıkmazdan evvel, mu- hafızlarından üçü, etrafı terassut etmek için kapı eşiğinden dışarı çıkar çıkmaz, karşiki evde giz- lenmiş olan Mihailof taraftarlarının yaylım ateşine oğramışlar ve onlar da tabancalarını çekerek mukabeleye başlamışlardır. Iki taraf arasında bu müsademe devam ederken, suikastın asıl hedefi olan Todorof diğer bir kısım mubafızlarınm refaketinde arka kapıdan sıvışmış ve bu üçüncü suikastden de yakasını sıyırmağa muvaffak olmuştur” Müsademe hir müddet neticesiz devam ettikten sonra, iki araf da firar etmiş ve zabıta memurları müsademe mahalline vardıkları zaman boş kurşun kovanlarından başka bir şey bulamamışlardır. Zabıtaca yapılan tahkikattan alman neticeye göre mütecaviz- ler üç kişiden ibaretti. Bunlar 155 numaralı taksi ile, pencerelerinden tecavüzde bulundukları eve gel- mişler ve sonra ayni otomobille kaçmışlardır. Bütün taharriyata rağmen şimdiye kadar mütecaviz- lerden hiçbiri yakalanamamıştır. Ikinci sui kast da, gene Sofya- nın ortasında yapılmış ve muvaf- fakıyetle yapılmıştır. o Tecavüze uğrıyan 32 yaşında ve iki çocuk babası Boris Boçkof namında bir Makidonyalıdır. Boçkof sokakta giderken taarruza uğramış ve atılan kurşunlar ile yere ölü olarak serilmiştir. Iki katilden biri kaçarken, po- lisler o tarafından yakalanmıştır. 22 yaşında olan bu katilin ismi Kostantin Zeatahoftur. Merkum, polisler tarafından isticvap edilir- ken 1926 senesinden beri, Make- donyakomitesine girdiğini söyle- miş ve demiştir ki: — Bu cinayeti Makedonya komitesinin emrile yaptım. Ko- mitenin bu emrini komite müvez- zilerinden biri, bana tahriri olarak tebliğ etti. Emri tebliğ eden adamı şahsen tanımam. Tebliğde Boçkofu öldürmekliğim emredili- yordu. Ben bu emri, alır almaz yırttım. Boçkofu tanımadığım ci- hetle, bana gösterdiler.,, Katilin de biri başında, diğeri de sırtmda olmak üzere iki yara vardır. Maktulun ceplerinde bir bomba ile bir tabanca bulun- muştur. *””»” sesten e — Ergi Münihde temamen cam ve çelikten yapılmış olan “Glaspalast,, binası, geçen haziranda yanmıştı. Bu binada çok kıymetli sanat eser- leri vardı. Bilhassa yandığı sırada içinde yeni bir sergi açılmıştı. Şimdi Glaspalast' binasının yerinde geniş bir buz meydanı yapıl- mıştır. Şehrin hemen ortasında olduğundan buzda kaymak istiyenler bu meydana çok rağbet ediyorlar. İN bunu muhterem kari'lerimizin de İİ arzu etiniyeceklerinden eminiz. ELLES A İKMAL Se ERER SE YEME. e BANKA KOMERÇİYALE —e. En büyük balon Amerikalıları balonunun çok kusuru olduğu anlaşıldı Dünyanın en büyük kabili sevk balonu Amerikalıların inşa ettiği (Akrou) dur. (Graf Zeplin)in iki misli büyüklüğünde olan bu balon yere inmeksizin 11,000 mil mesafe kat'edebilecek surette inşa edilmiştir. şimdi bu hava gemisinin matlup sür'ati ve emni- yeti haiz olmadığı Amerikan parlamentosu (mahafilinde şayi olmuştur. £ Demokrat (| fırkası mebuslardan ve mebusan meclisi bahriye encümeni azasından M. Muc Clintie hükümeti itham için bir çok fenni vesaik (toplamıştır. Yakında kongre (o encümeninde mesele tahkik edilecektir. Bida- yette bahriye nazareti yeni balon hakkında vaki iddia ve şayiaları tekzip ve reddetmiş ise de son- radan balonun sikleti fazla oldu- ğunu ve matlup süratı temin edemiyeceğini itiraf etmiştir. Fazla ağırlık, emniyeti tezyit için yapılan ilâvelerden ve yeni teslihattan ileri gelmiştir. Yapıla- cak tahkikatın neticesi merakla bekleniliyor. Karısını kiralamış Mahkeme kocayı 10 ay hapse mahküm etti Pariste, ahiren çok garip bir dava görülmüş, 227,000 frank mukabilinde (o zevcesini aşıkına kiralayan Marius Baruaud namında biri, on ay hapis cezasına mah- küm edilmiştir. Baruraud zevcesi mümaneatile cürmümeşhut halinde yakaldıktan sonra hakkı süküt olarak şantaj suretinde, karısının aşıkından muh- telif tarihlerde 227,000 frank sızdırmağa muvaffak olmuş, fakat aşıkın, zabıtaya müracaatı üzerine mahkemeye verilmiş ve 10 ay hapse mahküm edilmiştir. 1 Aylık abone 150 kuruş Muhterem karilerimize kolaylık Karilerimizden arzu edenler 150 kuruş mukabilinde gaze- temize bir ay için abone olabileceklerdir. Gazetemize biraylık abone kaydedilecek muhterem oku- yucularımızdan ricamız: 150 kuruştan ibareb olan abone ücretini müddetlerinin hilamından evvel ve vakti zamanında idaremize göndermek. Aksi takdirde gazete irsalâtında (o teahhur vukubulur ki İTALYANA Sermayesi Liret 700,000,000 İhtiyat akçesi Liret 580,090,099 Merkezi İdare MİLANO İtalyanın başlıca şehirlerinde ŞUBELER İngiltere, İsviçre, Avusturya, ristan, Çekoslovakya, Yugoslavya, Lehistan, Romanya, Bulgaristan, Mi sır, Amerika Cemahiri Müttehidesi, Brezilya, Şili, Uruguay, Arjantin, Peru, Ekvatör ve Kolumbiyada Afilyasyonlar ISTANBUL ŞUBE MERKEZİ Galata Voyvoda caddesi Karaköy Palas (Telef, 2641 /2/3/4/5) Şehir dahilindeki acenteler : İstanbulda : Alalemciyan hanında Telef. 2821, Beyoğlunda: İstiklâl cadüesi Telef, 1046. Kambiyo dairesi Borsada Telef. 1718. İZMİRDE ŞUBE Maca- MACERALARI, — O gece konakta bir yabancı vardı. Ahmet Cezmi Hadiyenin kar- şısına dikildi: — Bunu siz mi söylüyorsunuz? — Evet, ve doğruyu söylüyo- rum. Büyük, ağır bir yükten kur- tulmuş gibi derin nefes aldı. — Evet, eminim, konakta bir yabancı vardı. Sararmıştı, fakat gözlerini kırp- madan Ahmet cezmiye baktı. ge Defter Behçet kendini topladığı zaman evvelâ Mehlikaya baktı. Gençkız, sonnefesini vermeğe hazırlanan bir hasta gibiydi. Masanın üzerinde duran morg raporuna göz attı.. Sonra eline aldı, okudu. Okudukça gözleri dört açılıyordu. — Anlamadım, anlamıyorum!.. diye söylendi. Raporda zehirden bahsedilmiyor. Ahmet Cezmi cevap verdi: — Evet bahsedilmiyor. — Şu halde söylediğiniz söz nedir? Kimi itham ediyorsunuz? — Kimseyi intıham etmiyorum. Söylediğim söze gelince: Bakınız. Behçeti kolundan tuttu, kütüp- hane rafının önüne getirdi: — Şurada bir kitaplık boş yer vardı. Şimdi yok, Halbuki dün boşluğu bana siz göstermiştiniz. — Evet. Ahmet Cezmi bir kitap çekti. Açtı, Bu da elyazısı bir defterdi. Kabını gösterdi: — Okuyun. Behçet ismi okudu: “Memaliki harre zehirleri, Ahmet Cezmi defteri açtı: — Sizi beklerken nasıl vakit geçirdiğimi anlatayım. Oturdu: — Bakın, dedi, şurada bir resim var. “Strophante, isimli nebatın yemişi. Olgunluk hali, tüylü. Bu, yuvarlak bir tohumdu. Al- tında, keçi sakalı gibi, ikiye ayrılmış tüyler vardı. — Bu tüylerden her biri... Ahmet Cezmi konuşurken yan gözle genç kızlara bakıyordu. Ha- diye yaklaşmıştı. Mehlika yerin den boynunu uzatmış bakıyordu. — Bu yemişin içi zehirdi. Bu zehir olunca, zehir bu tüylerde toplanır, sonra yemiş kurur, toz olur. Fakat zehirli tüyler kalır. Defterin sahifelerine bu tüyler- den bir kaç tanesi yapıştırılmıştı. Ahmet Cezmi Hadiyeye döndü: — Buna ne dersiniz?. Merhum AHMET CEZMİ vi. APARTIMAN - HAN MAĞAZA - KUŞK EV - ÇIFLIK VE ARSA Satın almak için UMUM EMLÂK ACENTESİNE Müracaat ediniz | Bahçekapı, Telefon : 20307 - Posta kutusu : 658 Istanbul iMürüvet hanım öldü mü, öldürüldü mü? Sıra numarası: 13 Merhum Reşat beyin “ Memaliki harre zehirleri,, hakkında yazdığı defterden bütün esrar meydana çikiyor mu? Reşat bey bu zehirle hayli uğraş- mış. Sahifeleri çevirdi ve bir çok mızrak resmedilmiş bir sahifeye gelince Behçete sordu. — Defterin ehemmiyetini anla- madınız değil mi? Sesi kaknlaşmıştı: —Strophante tohomunun zehiri ile oklar, mızraklar zehirlenirmiş. Dumdum tabir edilen kurşunların zehiri de strophante zehiridir. Bu zehir insanı öldürür ve vücutta ketiyen iz bırakmaz. Mehlika birdenbire elini uzattı, defterdeki (o mızraklardan birini işaret etti: —Şu mızrağın altında bir yarık ve bir işaret var. Behçetin gözlerinde bir hayal uyandı. Müşfik bir muallimin kar- şısında çalışan iki talebeye benzi- yen bu iki genç kızdan biri belki de Mürüvvet hanımın katili idi. Belki de Ahmet Cezmi ikisinden şüphe ediyordu. Behçet heyecan- landı. Cinayet mahkemesini gördü ve haykırdı: — Canım bu defter birçok zehir değil ya. Bu defter insan öldürmez. Ahmet Cezmi: — Bu mızrağın altında “çekil sin,, altındada 37nci sahifeye müracaat yazılı.. Bakalım. 37 nci sahifeye geldiler. Behçet Cezminin omuzundan bakıyordu. Dördü de garip bir helecan için- deydiler. Cezmi okudu : “Çekilsin omızrağı zehirlidir. Mızrak yeni ve zehir tazedir.,, Cezmi defteri kapadı, yerine oturdu: — Behçet bey, dedi, Reşat beyin bahsettiği mızrak nerede? Mehlika cevap verdi: — Eğer böyle bir mızrak mev- cutsa, ancak benim tuvalet odam- dadır. Cezmi şaştı: — Ne münasebet? — Merhum amucam odalardan birine antika dolaplarını yerleştir- mişti. Vefatından sonra yengem bir daha bu odaya ayak basmadı, hatta odanın kendi odasına geçi- lecek (o kapısını kilitledi ve odayı bana verdi. Ben de tuvalet odası yaptım. — Bu odada mühürlü değil mi? — Evet. —Siz hiç bu mızrağı gördünüz mü? — Hayır. Hatırıma gelmiyor. Amma amıcamın cam dolapla- rında mızrağa, yaya, oka benzi- yen o kadar çok şey vardır ki.. Behçet söze karıştı.. (Bitmedi) ge ET Sermayedarlar! En ehven şeraitle Taş Ilan No. 20-21-32