21 Ocak 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

Atinada müthiş bir cinayet Geceleyin iki lira için bir şoförü öldüren serseriler nasıl yakalandılar? Günlerce heyecan içinde kalan Atina halkı, katillerin tutulması üzerine geniş bir nefes aldı Atina, 17 ( Hususi muhabirimiz- den) — Bir hafta evvel vuku bulan ve faillari ancak dün yaka- lanan feci bir cinayet, son gün- lerde efkârı umumiyeyi çok işgal ve alâkadar etti. Stavrakaki namında yirmi ya- şında bir şoför, bir gece, (Holivut) Kabaresı o civarından ( Elefsis ) kasabasına götüermek için gece- leyin, iki yolcu almış, aradan iki gün geçtikten sonra, zavallı şofö- rün cesedi deniz kenarında, bo- gulmuş olarak baluumuştur. Şoförün boğazı etrafında, sım- sıkı bir surette ikmiklenmiş ola- rak bulunan kalın ip parçaları. zavallının Oo bohulduktan © sonra, denize atıldığını meydana çıkar- mıştır. Katiller, şöfürü (öldürdükten sonra otomobili ile beraber orta- dan kaybolmuşlar ve hiç bir iz bırakmamışlardı. Atina gazeteleri mak tulünmuhtelif tarzda çekilmiş öyle feci resimlerini dercettiler ve bu cinayet etrafında öyle müheyyiç birş ekilde sütunlar dolusu tafsilât verdiler ki, Atina mündeiumumisi, tahkikatı işkâl etmemek ve efkârı umumiyede ve bilhassa şöferler mahafilinde baş gösteren şiddetli galeyanı bastırmak için gazete- lerin bu cinayet etrafında, her- hangi bir şekilde malümat verme- lerini meneden resmi bir tebliğ neşretti. Zabıta, esrarengiz kalilleri yaka- lamak için geceli gündüzlü tah- kikat ve taharriyata germi verdi. Çalınan otomobilin şeklini, ren- gini, numarasını, Atina civarın- daki bütün vilâyat karakollarına telgrafla bildirdi, ve gelip geçen otomobillerin şiddetli bir nezaret ve tarassut altına alinmalarını da ilâve etti. Üç gün sonra.. Aradan üç gün geçtikten sonra (Dadi) namındaki köyde bulunan jandarma onbaşılığından tarif edi- len renk ve şekilde bir oto- mobilin © civardan geçtiğini, içinde yalnız bir şoförün bulunduğu, o fakat (© otomobilin fazla sürati hasebile durdurulması kabil olamadığı bildirildi. Atina zabıtası, şöförü öldüren- lerin iki kişi olduğunu kat'i su- rette tespit etmiş olduğu cihetle, katillerden birinin Atinaya avdet etmesi ibtimalini düşündü ve bu- nun izini otomobil çalmak ile maruf serseriler mahafilinde, ara- mağa başladı. Iki sabıkalı Zabıtanın bu taharriyatı seme- resiz kalmadı. (Nikolopulos) namında sabıkalı bir şoförün gene sabıkalı şoför- lerden ve hırsızlardan o Dineoğlu namında bir arkadaşile beraber, cinayetin vuku bulduğu gecede Elefsise gidip geldiğini tespit etmiş, ve uzun tahkikattan sonra ikametgâhınıda meydan açıkarmış- tır. Zabıta memurları, uzun bir takip ve tarassut ometicesinde Nikolopolosu yakalamışlar ve ar- kadaşının ne olduğunu sormuşlar- dır. Nikolopolus zabita memur- larının bu ani sualleri karşısında şaşalayıp durmuş, Okekelemeğe başlamış ve buhal, zabıta me- murlarının (Oimeçhul (katillerden birinin karşısında ( bulundukları hakkındaki kanaatlarım takviye etmiştir. MR de | il 13 kızı. sen de nişanlını gördükten sonra, Atinaya döneriz dedi. Bu cevap karşısında akan sular durdu. Teklifi kabul ettim. Elefsise gittik, eğlendik. Avdette arkada- şıma hitap ederek: — Yanında şoföre verecek pa- ran varmı? Diye sordum. “Şimdi temizliyeceğiml,, O, Bana itidal demle ve şofö- rün anlamaması için Arnavutça “İ cevap verdi. Katil Dineoğlu Itiraf başlıyor Nikolopolus karakolda gece yarısından sababa kadar süren mabirane isticvabı neticesinde, en nihayet itiraflara başlamış ve cinayetin nasıl vukuubulduğunu şu suretle anlatmıştır: —Haçın suya atılması yortusunun arifesinde evimde bulunuyordum, gece saat ona dogru, kapı çalındı. Kendim kapıyı açtım, gelen, eski bahriye arkadaşım Dineoğlu idi. Yeni metresini görmek için oto- mobille Elefise gitmeğe davet ediyordu. Ben yanımda üç drah- miden fazla para bulunmadığı cihetle, bu daveti kabul edeme- yeceğimi söyledim. Bunun üzerine arkadaşım: — Senden para arayan yok. Ben şoförle anlaştım. Elefsise gider, orada bir meyhanede bir içtikten ve ben sevdiğim — Ne parası? Ben şimdi şoförü temizleyeceğim arkadaşımın bu cevabı beni titretti. Ne yapacağı- mı şaşırmıştım. Şoför, yıldırım süratile her şeyden habersiz oto- mobilini (osürerken (arkadaşım evelden hazırladığı ilmiği, süratle şoförün Oboğazına geçirdi ve şiddetle sıkmağa başladı. Şoför, mukavemete teşebbüs eder iken, arkadaşım kemendi daha ziyade sıkiyor, şoförün gözleri dışarıya fırliyordu. Şoför; “Ah anam, anaml.. diye bağırarak olduğu yere yıkıldı, ar- kadaşım, şoförün ceplerini aradı ve zavallının üzerinde buldğu seksen drahmiyi aldı. Cinayetten sonra Ben, bu feci manzaradan donup kalmıştım. Arkadaşım, bu cinayetten sonra otomobili, sahile yaklaştırdı ve bir kayanın üzerinden cesedi denize attı. Ben bu feci cinayet- ten sonra otomobilden ayrıldım ve yaya olarak Atinaya döndüm. Benim hiç bir kabahatim yoktur. Katillerden birinin bu itirafı üzerine, otomobillerle ortadan kaybolan diğer katilin her tarafta aranmasına germi verilmiştir. Za- bıtanın muhtelif yollarda kendisini yakalamak için tertip ettiği pusu- lara rağmen, otomobilli katil, kaça biliyor, yakayı ele vermi- yordu. Otomobili satarken .. Nihayet dün firari katil (Dino- pulos) bir köyde mesruk otomo- bili 15,000 drahmiye satmak üzere iken, teşhis edilerek yaka- lanmış ve buraya getirilmiştir. Dinopulos, müstantiğe ve za- bıtaya verdiği, ifadelerde, cinayeti kendisinin değil, arkadaşının irti- kâp ettiğinde israr etmiştir. Ve iki şeririn bu cinayeti müştereken ika ettikleri anlaşılmıştır. Zabıta- nın katilleri yakalaması, efkârı umumiyenin heycanını teskin ede- bilmiştir. | olarak 3 kere haremimden dayak | Son günler zarfında Adana havalisinden çok miktarda portakal gelmiştir. Bu sebeple çarşılarda kırk paraya kadar portakl satılıyor. Köodin Erkek meselesi... Ziya Molla beye nazaran kılıbıklığın asri ismi.. Ziya Molla bey fen feminist olmuş, bütün kabahat Ma diyor Ziya Molla Bey: — Ben dedi, belediye mecli- sinde iken ele avuca sığmazdım... İşleri daima tenkit eder durur- dum. Şimdi de şehir meclisinde ne güzel tenkitler yapılır, ve mi- zahi bir surette işler ne iyi ten- kit edilebilir.. Meselâ Flürya plâ- jının Varna'ya rekabeti meseles'... Ne bulunmaz mevzu değil mi efendim ?.. Siz ne diyorsunuz. İzmir'de “Erkekler birliği, mi teşkil edil- miş ?. Zannetmem ki ciddi bir şey olsun... Ramazan dolayısile bir mizah zemini olsa gerek. Çünkü kadınlara karşı erkeklerin birlik teşkili ile kuvvet iktisabına çalışmaları gülünç olur. Vakıa kadınların bir birlik teşkil etmiş olduklarını hatırlıyorum. Bu tabii ciddidir. Fakat kadınların bu gibi teşekküllere (ihtiyaçları (vardır. Erkekler kadınların nesinden şi- kâyet ediyorlar?. Hele İzzet Melih bey biraderimiz gibi. — Efendim.. Anlayamadım.. — Izzet Melih bey biraderimiz gibi israftan şikâyet ediyorlarsa hiç yerinde değildir. Israftan do- layı kadınlardan şikâyet edecek- lerine kadınların israfından gene erkeklerden şikâyet etmek lâzım- dır. Çünkü' parayı veren erkektir. Erkek para vermese ve hanım- ları israfa teşvik etmese onlar neyi israf edecekler ?. — Kılıbıklar cemiyeti hakkında ne düşünüyorsunuz ?. — Kılıbık tabiri demode olmuş- tur. Bunun asri tabiri “bohçacılar cemiyeti,, dir. Bu cemiyete dahil olan kimselerin kadına karşı hürmetkârane alacakları vaziyetin en hafifi şudur: Kadının bohçasıaı alıp arka- sından bamama kadar taşımak ve orada bohçayı natıra teslim ettikten sonra: — Hanım efendi ne vakıt gelip alma mı emrediyorsunuz.. Sualine karşı hanımefendinin de; —Ben burada yıllanacak değilim yal.. Patlamadın, gel, bekle elbette çıkarım.. diye mukabelesine karşı temenna edip avdet etmekten ibarettir. En hafifi bu... Bohçayı natıra verip selamı çatacaksın.,. — Allah en ağırından saklasın... Ziya molla tesbihini şakırdata- rak içinden ve yürekten derin bir: Çekdikten sonra sözlerine de- vam etti: — Rivayete nazaran bohcacılar cemiyetine mensup olanların içinde “ evliya ,, da bulunurmuş.. Güya bunların (o delilerinden 3 şahıs dağda aç kalmışlar, dua etmişler. Her üçünede maide inmiş.. İkisine gayet küçük pehriz sahanlarile gelmiş.. Diğer üçüncüsüne büyük tabaklarla gelmiş.. Arkadaşları ona demişler ki; — Yahu senin bizden farkın ne?. Niçin sana fazla ikram edildi? İ Öbürü cevap vermiş: — Ben Jâakal günde yerim.. Evliyalığım sizden daha ileridir.. demişe — Muhiddin beyin beyanatını okudunuz mu?, — Okudum, fakat garip bulk dum.. Muhiddin bey kadınlara haksız | Ziya Molla bey karşı bürmetsizlik yapmış olmalı ki kadın bahsı açılınca ürktüğünü ifadelerinden anlayorum.. — Toptan bu dersiniz?, — Latife ber taraf biz erkek- ler bu hususta haksızız.. Haksız- lık ikai ilede iktifa etmiyoruz. Fazla olarak kadınlardan şikâyet ediyoruz. Tekrar edeyim. Kadın israf ediyorsa parasını erkekler veriyor.. Kadın lüzumundan fazla süsleniyorsa onları erkek teşvik ediyor.. Kadın, şoförün dediği gibi, rakı ve kokayin kollanıyorsa bunları mutlaka erkekler vasıta- sile tedarik ediyor. Velhasıl ka- dını erkekler hem başdan çıkarıyor- lar.. hemde kadından şikât edi- yorlar.. Allah bu gibi erkeklerin elinden ve dilinden kadınlarımızı muhafaza buyursun. Bu sefer ben çektim: — Amiiiin!. — Şık bir kadının bir senelik tuvaleti hakkında İzzet Malih Bey, Burhan Cahit Bey listeler yaptılar. Siz de bir liste yapmaz mısınız?. — İlâhi evlâdım. Buda işte insafsızlıktır... Hiç bir kadın çıkıp ta şık bir erkek senede şukadar elbise yaptırıyor. Şu kadar lavanta kullanıyor. diye liste yapmış mıydı?. İzzet Melih Bey biraderimiz liste yapmış; kadın listesi.. Hangi kadın onun istesini çıkardı.? Amma da insafsızlık.. Doğrusu ortaya acayıp bir kadın düşmanlığı çıkıyor.. Allah encamımızı hayır etsin... — Mollâ Bey siz iyiden iyiye feminist olmuşsunuz... — Öyleyim zahir. Hikmet Feridun 1 Aylık abone 150 kuruş Muhterem karilerimize kolaylık Karilerimizden arzu edenler 150 kuruş mukabilinde gaze- temize bir ay için abone olabileceklerdir. Gazetemize bir aylık abone kaydedilecek muhterem oku- işler için ne yucularımızdan ricamız: 160 kuruştan ibaret olan abone ücretini müddetlerinin hilamından evvel ve vakti zamanında idaremize Aksi takdirde gazete irsalâtında (o teahhur ovukubulur ki bunu muhterem kari'lerimizin de göndermek, arzu etniyeceklerinden ominiz.