Sahife 6 Söyle ey karartının Gizli renklerin kızı, Acep senin bahtının Kararmış mı, yıldızı? En ışıksız bir gece Vermiş sana rengini, Süslüyorsun gizlice Güzellik çelengini... Neşe toplanıp güler Her zaman sanki sizde.. Parlar beyaz gölgeler, Kararmış cildinizde..; Varsın her beyaz sana Söylesin şiir biraz.. Hoş olurmuş yanyana Her zaman siyah - beyaz.. H. Adnan Yahudi kerameti Geçen yıl. Kudüste Araplarla Yahudiler arasında : gürültüler patırdılar olmuştu. Sopayı kapan, hançere sarılan meydana atilmış, kan gövdeyi götürmüştü. Bütün bu gürütüler, birinde arapların nihayetlenmistir. Biz bu meselenin aslını, esasını tahkik ettik ve şunu öğrendik: O zaman Kudüste yağmur yağ- miyormuş, Araplar her gün yağ- mur duasına çıkarlar, amma fay- da vermezmiş.. Yahudiler de bir dafa yağmur duasına çıkmışlar ertesi yağmur yağmış.. Bu keramet karşısında Araplar yahudilere pes demek mecburi- yetini hissetmişler. Siz yahudilerin kerametine inan- dınız mı? Onlar inanmamışlar. Çünkü: yahudilrin duaya çıktık- ları gün duayı tertip eden Ha- hambaşının evindeki barometre yağmurlu havayı işaret ediyordu. günün pes demesile günü, Öksüz M. bey Afrikadan dönerken, yanında on üç yaşlarında bir zenci çocuğu getirmişti. Dostlarına onu: — Zavallı çocuk, diye takdim etti, öksüzdür, ne anası var ne Gözlerinden anladım coşmuşsun haydi şair, Söyle fakat şiirini efsaneye çevirmel... İstemem böyle şeyler, istemem aşka dair Lâflar edip kendini mestaneye çevirmel.. — Hiç bir hükümet borcunu vermiyormuş. — İyi ya işte, örnek al! — Sen Birliğe taraftar mısın ? Yaman damat Yeni Damat yeni geline bir pırlanta yüzük getirdi. — Karıcığım, bu yüzüğü alır- ken sana bir de pentantif almak için çok düşündüm. — Neye almadın, yoktu?.. — Hayır, etraftan bakıyorlardı, akal diye k paran mı Geçerken odada sesler duydum. Sert o konuşulu- yordu. Amir, memura çıkışıyordu: — Azizim evi- VA nizle dairenin ara- sında iki dakika- bk bir yer varken siz iki saat geç geliyorsunuz, oya benim gibi iki sa- atlık yolda otur- saydınız ne yapar- dinle 7 Memur bilâ te- reddüt osükünetle cevap verdi: — Hiç gelmez- dim zannediyorum, efendim. — Kocam çok zengin olursa taraftarım, yoksa ayrılık fikrinde olurum ! AMAN ŞAIR BİZLERİ DIVANEYE “ÇEVİRME ! Anladım lâli gülgün denen şeyden içersin... Saki deyip gün gece hep kendinden geçersin... Bade düşmez elinden, sen badeye düşersin, Divanını boş yere meyhaneye çevirme — Merak etme zengin oluyo- rum, seni de otomobile bindire- ceğim... — Cenaze otomobiline de; Madem — N. Hanımefendinin boyalı, dün akşam gördüm tekrar simsiyah olmuş. | — Vah zavallı kocasının matemins elân hürmet ediyor. saçları kadın demek | Sana ne? Vapur bilet gişesinde: — Bir bilet ver. — Neresi için? — Sana ne be adam! Tanınmış Benim bir ressam dostum var Saplandı mı bağrına gamzesi nazlı yarın? Bir tutam saç görünce elden gider kararın... Duyduk ki perçemleri uğruna nâre yandın, Aman şair bizleri divaney» çevirme / ismi, çok tanınmış bir isim!. — Nedir? — Mehmetl. Sınıfta — Çocuğun cemi nedir? Bir ses duyuldu: — Ikiz efendim! . Oyun Iki küçük çocuk gördüm başbaşa kavga edi- yorlardı. Derhal aralarına girdim. o Ayırmak istedim, fakat mu- vaffak olamadım. Ikisi birden itiraz ettiler: — Biz etmiyoruz.. saçsaça kavga Hayretle sordum: — Peki bu yap- tığınız nedir? Souk kanlılıkla cevap verdiler: — Karı kocalık i oynuyoruz. — Karışma, canımın istediği yere gideceğim. — Başka yere gidersen kiyamet koparırım! 18 Kânunusani 1932 Beyazların yüzünde Gündüzün rengi parlar.. Sevirnçlerde, hüzünde Başka bir renk kaparlar.. Bir kurak günlü yazda Gizlenen rengi saklar, Bir güzel genç beyazda Penbeleşmiş yanaklar... Bazen hep gözlerinde, Bir elem rengi gizler.. Son bahar günlerinde, Toplanan yaslı izler.. Ey beyaz!.. Rengin senin Aslını saklamaz mı? Acap gizli hislerin Yüzün kadar beyaz mı? H. Adnan Cehennem ticareti Moiz papazdan cehennemi 100 liraya satın aldı.. Ertesi günü gazetelere bir ilân verdi.. “Cehennem Moiz efendi tara- fından satın alınmıştır hiç kimse kabul edilmiyecektir.,. Bu ilânı okuyanlar sevindiler, kimse günah çıkartmadı.. Aylar geçti gazetelerde bir ikinci ilân çıktı. “Moiz efendi iki ay evel 100 liraya aldığı cehennemi 100,000 liraya tekrar papaz efendiye satmıştır,,. Yanlışlıkla Imset matbaada peynir ekmek yiyordu .. Bir aralık eline bir gazete alıp okumaya başladı.. Koyun — 80 Kuzu — 90 Sığır — 60 Cemal Nadir seslendi: — Üstat, yanlışlıkla gazeteyi yemiyesin.. Peynir ekmeğin önünde duruyo: H. Adnan Iane Bir hanım iane topluyordu. Bir arkadaşıma: — Sen yüz lira vereceksin dedi. — Çok. — Amma vereceğin da çok fakir. — Bundan sonra bu derece çok fakirlere iane toplama. insanlar