27 Kasım 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

S | . v Cine -Clup'ler De Broca'nın taşlaması Geçen sinema mevsiminde kurulan ve çalışmalarına girişen İstanbul- daki Fransız Konsolosluğu Kültür Mer- kezine bağlı (o "Cini Clup - Sinema Klübü", geride bıraktığımız hafta Salı günü, Yeni Dalga rejisörlerinden Phi- lippe de Broca'nın "L'Home de Rio - Rioya Giden Adam"ıyla 1964 - 65 mev- simi çalışmalarına başladı . N E M A Yavaş yavaş devrini İtalyan Yeni Gerçekçiliği gibi -ona benzer gelişme ve duraklamalar geçire geçire- tamamla- makta olan frangız Yeni Dalgacılığı içinde komedi dalına en çok önem ve- ren bu türde çalışmalarını yürüten iki rejisörden -biri Michel Boisrond' dur- en genci Philippe de Broca, "Rio. ya Giden Adam"da, bu defa serie-noir" ları alaya almakta ve taşlamaktadır. Birinci filmi "Beş Günlük Aşk'"ta ev- lilik kurumunu alaya alan De Broca, Jean - Paul Belmando : De Broca'nın "Rioya Giden Adam" ında Gürültüye giden serie - noir'lar! 32 yeni filminde daha değişik bir yapıda- dır ve fransız sinemasının en usta ka” meracısı Edmond Seshan ile birilikte çalışmaktadır. Fransızların serie-noir dedikleri kara filmler, çokluk serüven filmleri- dir ve polisiyeleri de kapsamaktadır. Polisiyeler ve serüven filmlerinin temel kuralları, heyecan unsurlarını alabildi- gine sömürmek ve tansiyonu da sü- rekli olarak ayakta tutmaktadır. Bu tür filmlerde heyecan adına herşey mubah sayılır. Kahraman, olmadık o- laylarla karşılaşır; başına yine olma- dık olaylar gelir ve kahraman olduğu içindir ki, bütün karmaşıkları çözer, bütün engelleri aşar ve amacına ula- şır. Serüven firelerinin kahramanları, başka filmlerin -hele gerçekçi filmle- rin- kahramanlarına kesinlikle benze- mezler. Güçlü kuvvetlidirler, keskin bir zekâya sahiptirler, kimsenin önüne duramıyacağı bir çekici albenileri var- dır. Yumrukları, vurdukları yerden ses getirir. Hiç birşeyden yılmazlar. Üs- telik bunlar, ellerinden herşey gelen üstün yaratıklardır. Bir yarışçı kadar usta otomobil kullanırlar yüzerler, ata binerler, herseyi yaparlar. Philippe de Brosa'nın filminin kah- ramanı Adrien (Jean-Paul Belmon- do) de serie-noir'lârın üstün yaratık kahramanlarının bir eşidir. Yalnız su farkla: De Broca'nın kahramanı her- şeyi hazırlop bulur ve kesinlikle yadır- gamaz. Öbür filmlerdeki kahramanlar işlerini son derece ciddi ve inandırıcı bir yoldan yaparlarken. De Broca'nın olaylar dizisinin kahramanı, işi şılık ise, bilinçli olarak uygulanmakta değildir. De Broca, serie-noir'ları ala- ya almak istediğinde bu tür filmlerin çizgisinden dışarı oçıkmamakta, tam tersi, o çizgi içinde dilediği komedi un- surlarını bir bir toplamakta ve onları olaylar dizisinde öylesine yerleştirmek tedir ki, unsur, ister istemez komik- leşmekte ve ciddi gibi görünen film, beklenmedik bir anda sulandırılmak- tadır. Gayriciddi serüven filmi De Broca'nın "Rioya Giden Adam'ı, ciddi bir serüven filmi gibi gayet normal başlamaktadır. Paristeki ünlü bir müzeye tehlikeli iki soyguncu girer ve teşhir edilmekte olan. Güney Ame- rikaya ait bir küçük tanrı heykeli o anda soyguncular tarafından çalınıp kaçırılır. Soygun olayı, heykelin bulu- kendinden başka diğer iki bilginle birlikte bu heykelden üç adet bulmuş ve kendine ait olanını da yurduna getirdiğinde müzeye arma- gan etmiştir. Heykellerin kanunda kü çük bir yakut taşı da bulunmaktadır. Olay bu yoldan gelişirken, asıl kah- raman çıkagelir. Bu, askerden izinli AKİS, 27 KASIM 1964