2 Haziran 1935 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 6

2 Haziran 1935 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YERSE çe Nelör * - geçirdiin? Binbir felâketten kurtulup Ana- doluya geçtikten sonra... Vagonun kâpısımı açınca ne göreyim, her taraf Ben b gibi sörlerle intesyon dakika — geçmemişti ki döğrü süratle bir başladı. İçersinden Nacinin amakamı tebşirde sallamakta oldu. #unu gördüm. Yeni müsaadeden dörk dakika geçmişti ki bizim pa- saportlar da kaplanı ağıından alın- müş bir av gibi geldi. Şef istasyona yalmız yüz elli milyon vermiştim. İkinel yüz eli ailyonu bak edememişti. Biz hes imen pasaporllarımızı alınca bi yük bir sevinçle vagonlar girdik. Treni bizim kâğıt beş Jirm vererek dürdürmüştuk. “Ermenistanda o sıralarda 6 kadar katlık, © kadar açlık hüküm sü. züyormuş ki yolda elinde bir ok. a ekmek ile gezmek çok büyük bir tehlike teşkil ediyormuş. Ek- meğl gören aç İnsanlar, hücem ediyormuş. k ü Rde ranlaniş Sonradan gördük ve anladık ki Ermenlstanda, Gümrüde pasaport dın çektiğimiz korku ve geçirdi. #imiz heyecan pok beyhude İmiş, Çünkü bize Batuma kadar, Erme- nistandan başka hiçbir yerde, pa- aaport sormamışlardı. Fakat Erme. nistan hudüdündaki bu pasaport yoklaması . ilerisi için bizde haklı bir endişe uyandırmıştı. Vaşonumaz rahattı . İren hareket etlikten sonrı — Herkesin meşesi ax çok yerine gel mişti. Şehre giden yeğenim Na bir şişe de konyak getirmişti. Bi- zim neşemizi yerine getirmek için — aldığı bu gişeyi açtık, içmeğe baş- Jadık. Refikam bizim vagonu ade- 'ta bir av haline koymuştu. Vago- 'nun içlan halıları, bir tarafına bir yatak sermişti. Mangalı yak- amiş çay kayaatıyordu. Diğer t rafta da yemek masasım | Ror hatları geniş olduğundan, “yazonlarda bizim Anadalu hattın. da işliyen yük ve hayvan vagom darından çok büyüktü. Vagonun bir köşerinde poli müdürü Bay Nurettinin ailesine bir yatak tahr #la etmiştik. Çönkü bu Bayan düz yaya yeni bir çocuk getirmişti. Çocuğu henüiz bir aylık kadar bir geydi. Vagonun bir tarafında muzllim Bay Fetbi ile karısı Ba- yan maallim Nadide karyolalarını kurmuşlardı. Hütün bunlar. birer perde ile ayı Ermenistandan sonrakt seyaha- “timiz daha iyi bir surette geçmeğe başlarmıştı. O gece geşirdiğimiz te- Vç ve höyecandan hânl olan yor- gonlukla hepimiz derin bir uykuya rermiştik dalmıştik. Gümrüden bizim tren: Bedros isminde bir de gardötren vermişlerdi. Buna da bizim vayo: nun . bir köşesinde yer vermiştik. Çünkü başka yatacak yer yaktu. Herkes ayarken Gümrüden hareket ettiğimizin ertesi sabali uyandığım. zaman bizlm vagon balkı, daha doğrası Köşk aakinleri derin bir uykuda bulunuyorlardı. Trende durüyorda. Yavaşçacık yagonun kapısını açtım. Birde ne göreşim! Her taraf zümrüt gibi yeşik bütün ağaçlar yeşermiş. Üral usul vayandan İndim, birçok yeşillik kokardım. Bizlm köşkün sakinlerine bir sürpriz yapmak Tatedim, Karıtan çıkdığımızdanberi her yer karla - örtülü idi. Böyle bir gecede kıştan İlkbahara çıkmak, biçbir yerde görülmüş şey değildi. Bülüa bu topladığım yeşillikteri Çan sesini işiden uyandı. Bir kıtmı çam seslerine hayret ederken baş uçlarında gördükleri yeşillikler büsbütün bayretlerini mocip'oldu. Yeşil yaprakları gö- 'vem, banları merede buldağa mu soruyordu. Birdem vagon kapıları- m açınca etrafta görülen manlar yatakta kimseyi bıralına- di Yataktan kalkün ağaçlara sa- yılmış, kimisi çiçek / toplayorı ki. aei yeşil ağaç dalları kesiyordu. Bir gecede müthiş bir kıştan ve- dara sevketmişti, Banlar adetâ ye- gil bir çayıra sarılımış bir. kuzu Sürüsü hallal almışlardı. Yeşilliden / istifada Tren 6 gece bir inişten çok e inmiş ve bir çok tehlike geçirmişti. Bu sebeple vagon te kerleklerinde bazı yerlerin bağe len u letas. kadar kalacagımızı — Bedros. söyleyince, biz de bu güzel yeçil istanyı İsilade etmeğe karar verdik. O gabah çaylarımızı yeşil ormanlara karşı büyük bir zevk ve neşe ile çtik. Tallimiz bize her felâketten sonra bir eaadet babşediyordu. Bu- 'na da şökretmeli idik. Üç saat sonra trenimiz hareket etti. Geçtiğimiz yerleri bep yeçil ormanlar teşkil ediyordu. Vago- nun her li taraf kapılarımı aç. tık. Bütün köşk halkı vagon ka. piları önünü doldurmuştu. (Köşk) malümya, bizim vagonun femi idi. Macera Romanı Tefrikası : 44 Üstü şişe ile dola” bir a vardı. Sansar ba şişeleri yan ta- afa çekerek masanın bir köesin. “de yer açtı. Himnü Bey de dışarı çıkıp biraz sonra elinde bir tepal ggeldi. Tepalain üzerinde bir büyük — Barça ekmek, biraz frenk peyniri, — goğük et ve bir sürahi de su ve di Bunları (Vehbi)nin önüne koy- dü. Vehbi masasın önüne otu cağı mrada Hürmü dedi kiz — Delikanlı sen biraz canl Binek yine azgınlığa baş 't fazla emniyetimiz yok. On için yemeğe başlamadan evrel ayaklarını / bağlıyacağız. — Başka (Briyello) ile ( Sansar ) derhal bir iple zavallı delikanlinin ayak darını İskemleye. bağladılar. Vehbi kark sekiz saatlik açlığın tesirile önündeki yiyeceklere hü. cum etti. Büyük ekmek lokmaları, et parçaları delikanlının ağrında İühzede eriyip kuyboluyordu. Za- yallı genç , kır sekiz enattir. suda içmediği cihetle / birbiri arkasına bardağını da doldurüp- boşaltıyor, suyu “içtikçe damarlarına - adeta daze hayat geldiğini himediyordu. Bu yemek ve su Vehbiyi haki- katen canlandırmağa başladı. De ikanbnın kuvvetl yerine geldikçe Belediye itiraz etti Perye Bankasının alacağı giğirden Sea . mahkemesinde elediye aleyhine bir. haciz kararı verildiğini yazmıştık. Bu karar üzerine İstanbal Beledi. yesi biv itiraz lâyıhası hazırla miş ve Parise göndermiştir. Esnsen Belediyenin Paris Os- maolı Bankasında ne tahvilât 've nede parası vardır. Bu huz Susta verilen baciz kararı sırf nazari mabiyette kalmaktadır. Bundan başka Lozan mü- ahedesi mucibince Fransız teba- sından — olanların Türkiyede alacakları istifa etmeleri 926 senesine kadar mühlet konmuştu. Bundan dolayı İşte müruru zaman vardır. Ölçüler Tarbı ve ölçü aletlerinin ayar. Janması için verilmiş olan müddet Bitam bulmuş elduğundan dünden Kibaren ayaraız terazi ve esir ö Şülerin toplanarak müsadere edil. meslna başlanımı Bu yeşillikten azamt istifade edir yorduk. zel bir şehir olup uzaktan. görü nüşü de pek mühteşemdi. Tiflis yaklaştığımız zaman gayet büyük bir nehrin üzerinden “geçerken köşkümür halkı epiyce heyecan geçirmişti. Nehir, dağlardan eri- kovalıyarak akıyordu. Nihayet Tiflise gelmiştik. Yol- darda ve bilbi verdiğimiz köfte ve sai garşıya göze im. Tifilste de Ermenilerin benim kanıdım mı ? Bak sana kiml getir. dimt , Dedi Gelen. genel tanıyamamıştım. Heğer hala zadem Feridum — V) imiş: Ben kendisini on seneden ziyade görmediğim Için büyümüş yamamıştıra Feriz danımadın mi, diye elimi öpünce © zaman tanıdım. Kendisi Mowka. Bir vant sonra Naci ile Fer Polis müdürü Bay pasaportunun yaptı. Tamadıklarımı söylediler. Noksan olan şey de, Bay Nurettinin henüz bir aylık çocağunun ismi yazılı 61 değu halde fotografının pacaporta konulmaması imiş, Gece vakti fo. tegraf çektirmek kabil olamıyaca- iste balacakları çektirerek pasaporta yapıştırmak biraz evvel müthiş ağacın karşır sanda ağradığı yer zall oluyur, e kendisine yeniden bu he datların elinden kurtulmak ümldl geliyordu. Bu ümit ile Vehbi masa. şyayi görden ge- meğe başladı. Muhtelif gişelerin kimya aletlerinin arasında demire veya biçağa benzer birşey olup olmadığını araştırıyordu. Çünkü Hüzmü Bey yemek tepe alsiala üstüne ihtiyaten biçak de- il, kozmamıştı. Eğer gitelerin arasında unutulmuş siy e bir demir parçası bile bulsa bu, Vehbi gibi cenır ve atılgan bir delikanlı için gayet lâh slarda. Bahusüs kendisi ye- başladıktan sonra - dökter Şiller ile diğer haydutlar biraz uzakta konuşmağa - başlar gürken de Vehbi ile Galiba - delikanlının Çek tebası bir suçlu Zabıta birkaç gün evvel müd- deiumumiliğe Çekoaslovakya teb- sından Herman Sialeksandr adıda birimmi teslim etmiştir. Bu adam üdeyi mücrü öÜükümmia şöre Çek oslovak hükümeti tarafından bükümetimizden istenmektedir. Çek polisinin yazdığına gü- ve bu adam Moskuvada düğ- muş. Çekoslovakyasın Keçise gehtinde Tireltov fabrikasındı Muhasebecilik yaparkem 90 bin Çek korunu aşırarak evveli Balgariatana. saara gebirmize gelmiştir. Bu suçlu şehrimizde Londra ö bskblş Ve V Bi nge eli VE ziyet Âdliye Bakanlığına ya: zılmıştır. Hariciye Bakanlığı iadesine karar verirse suçlu İstanbul da Çek zabıtasına tes- Ha edilecektir garetişle meseleyi halledeceklerini Feridan söylemişti.. Halbaki trenimiz sabal karşı ten hareket edecekti, Naci Batama yalaız olarak benim burada tanıdıktasım çoktur, yarın vize müameleler ir ve Naciyi de ekipi ma belki de sizden evvel gönderi: « deyince bizde muvafakat et artlarımızla beraber Nar Tifliste biraktık. MWilyonlarca ceze Sonradan anladık ve gördük ki bütün bu yollarda, gerek Ermenis tanda, gerek Tifliste pasaport için çektiğimiz mkıntı ve üzüntüler pek beyhüde imiş. Batamdan hareke- timizde bile uz Naci, bu pasaport müamelesi yüzünden pek çok sıkıntı ve zahmetler çe- kerek Tifllsen / Batuma / ancak yirmi gönde gelebilmiş ve acemi- diği yüzünden bir çok istaryon- Jarda milyonlarca ruble ceza ver- mişdi. Tekerlekler yanıyordu ! hareket et Erteri 'gün öğleye yakın istasyon olmyan bir yerde tren durdü. Gardifrenler tetây de güraya buraya koşuşuyorlardı. Bebebini bilmediğimiz halde bizide bir telâ ve korku istilâ etti. Bür kün tren adamları ellerinde yağdar Tıklar. tekerlekleri - yağlıyorlardı. Bir aralık yanımızdan geçen Bed- tan töyler Ürpertici. bir c dik. Vagonların. tekerlekleri yağ dan ateş alniş. Aman. yarabbi ; bune müti bir aberti B sdaü işitem vago: mumuz baikı birden telâş ve heye- Can ile trendem kendilerini yere Atmağa başladılar. Zira- bulundu. famuz yazvaya önünde sekie, ar Kanmda'da sekir. vagon kümilen cephane ile dolu idi. Tekerlekler Biz'alıp'da Allah görtermesin bir deia vazona irayet ederse, bir Sada “Bepimizin “mahrolduğumuz göndü.. Devamı var İTSMA CNK Yonsolosudur. müyorlardı. Bo, Vehbi fçin bulunmaz. bir farsattı. O cihetle zavallı delikanlı kazşısındakilere - hissettirmet mütemadiyen etrafına göz gezdi- iyor, biçağa benzer. birşey yorda. Fakat manttoessüf no kendi olurduğu masanın üzerinde, ne de Giğer kimya âlet şişelerinin yanında demir parçasına benzer birşey yoktu. Yalmız Vehbi yemek yediği Gstündeki gişeler arasın. da Üzerinde (eloroform) yazılı bir gişe gördü. Bunün - özerir ile arkadaşlarına - gizlice Onlar hâlâ kendi aralarında ko- muşuyorlardı. Vehbi bunda Hfade sürakiden bardağa u ko. yuyormuş gibi yaparak bu (kloro- Foraa) gişesini ahıp cebine indirdi. Bundan makandi. ne Ji? Bunuğl köndi de Bilmiyordu, fakat eline firsat geçmişken hüçbir şey yap- mamaktan is6hiç olmazsa bir İktra etmek — İrdemek Tilmiz, gakirdi marifet — İze demen İktifa etmek — Yetsinmek, ye- ter bulmak Biz bütün devrim davalarında Atatürkü izdemekten vazgeçmeyiz. Dere vermeğl birakınız, onün İyi bir izdemeni olabilirseniz, gene bahtiyar sayılırsınız. Hava savgamız. bakımından, 200 kanadı yeter bulmuyoruz. Mükteseb — Edinik İktisab — Edinç Müktesebat — Edinçler Biz memleket hakkındaki fi kürlerimizi, sü başında hayal yo- rarak değül, hayat sımaçları içinde yöğurularale edindik. Yurd işlerinde edinik hak yok- tar, Her gün gördüğünüz hizmetle alabilir, yerinizde durabilir herkesi ahlâkınızla hu — Erk (Puissance) Merkeü iktidar — Erke (Pou idar — Erkmen (Pu- issani) Bir devlet için en büyük erke kaynağı, yurddaşların genliği ve bayaallığıdır. Bir şef için en sağlam erke, halkın sevgisidir. Kekmen, - zayıflarla “ oynamaz; taydaş arar, Bu misallerde geçen yeni ke- Tlüh etmek — Arıtmak Dlâb, wlâbat — 1 Yeğritim Artım b — Yeğrim h bulmak — Yeğrimek Salih — Yarar, elverişli E>ki kitaplarda "döğmek, dö- yeğdir., sözünü hatır. şte “yeğrilmek,, ve yi L Bi Tük Çanta köyündeki yangın “Dün sabahki refiklerimizden Yeğritmek Bizim yaptığımız tahkikata göre, yanan evler ancak altı Tanedir. Fakat yangın başlan- gıçta korkünç. — olduğundan Tandarma tarafından İstanbul itfniyesinden yardım istenmişse de ilfsiye daha Sirkeciye geh meden yangının söndüğü İrl pcini ge aralasdar aei dönmüştür. işe (kloroform) u cebinde bulun” durmağı faideli addetmişti. Vehbi biraz iştihasını teskin ettiklem sonra mümkün mertebe fazla vakit kazanmak için yemeği yavaş yavaş yemeğe başladı. Bu vetle bir bayli müddet geçir ikten sonra mihayet son Tokma. yıda ağama attı. Bunu gören dok- delikanlı bildikleri tın bakal Vehbi sürahide kalan son suyır da bardağına boşalttı, kana kana içti ve gayet tabil sürette dedi,ki — Doktor, sizi tebrik ederim, gayet yi bir ahçınız var. Soğuk et doğrüsu pek Jezzetli idi. Hele vu halie Karakulak suyu kadar tal Şiller — Evet, sayumuz iyldir. Burada datma iyi su içeriz. Suyu da İstanbuldan mahsus / getirtiyor Kılavuz için dersler kökünden alınmı Bazı örgütleri yeğritmek, yıkıp yinilerini kurmaktan daha zordur T bazı teşkilüta 1elâh etmek, yı kıp yenilerini tesle etmekten da. ba mağa çalışıyoruz. Tanzimat, Avrupa korkusu başlanmış bir yeğritim hareketi idiş bir devrim değildi. n arıtımı — Hergün 5 kelime Matbuat Umum Müdürlüğün- 'den gönderilen on albacı Tiste : 1- HAKİKAT (T.Kö.) - 1- Gerçek, gerçeklik - Vöritt 2 - (Terim) Gerçe Gerçelil - Rönlitt Örnekz 1 - Hal Budar. 2- Bir devlet adamı, kayal geğil, gerçeler gerçeklikler) Tstünde görür. 2- HAKİKİ * 1 - Gerçek, bi kakip - Veritable t -O haki kiğ bir iş adam 2 - Belki iyi değil, faz kat gerçek ( gerçel) 3 - TAHKİK ETMEK - Gerçine Temek. TAHKİK, TAHKİKAT - Gerçim Örnekleri 1 2 Poli releyi gerçinlemeye başlamıştır. 2- Tüzel gerçinler — Tahkikatı adliye, 4 - TAHAKKUK ETMEK - 1 - Gerçekleşmek, ge cak cumhuriyet devrime de gerçeleşti (gerçek. Teşti). $ - TAHAKKUK ETTİRMEK - 1 - Gerçeleştirmek, gerçekleştirmek. 3 - Varlaştırmak Örnek : Asırlardanberi İlkdafa paraşotla denize atlayış Moskova 1 (A-A.) . Para- şütçü Aleksandrof, uâal: tari- Finde “ilkdafa olarak denize paraşütle bir atlayış yapmıştır. iüle 7 Mhalter eli 2500 metreden atlamış, para- öti 1350 metrede açmış ve denize 20 metre kala da para- şütten ayrılarak suya dalmıştır. Yeni sigaralar B gl n ça iaR ŞAT TMLEİİR”çeniçi Ha Daetl llli Ha Karlmış ve 475 kuruş 'makabir Şeyek güzel bir gekilde yapılmıştır. gize di bir kayu süyu yerini kendi içtiğimiz sudan verdik. Şim- di işimize gelelim: Lütfinin çantasında bulduğu. nuz kâğıtlarda ne yazık İdi? Vehbi, saali anlamamış gibi sö- zünde devamla — Hem bu heft et ile tatlı sayuda. bana, bizzat Hüsnü Bey gelirtmek İutfunda. balundu. Hab buki galiba — ben onada bir iki yumruk indirmiştim. Doğrosu Hüs- ü Bey çek iyi yürekli imiş. Ken- Gisine teşekküre borçlayum. Doktor (Şiller) sahırsızlanarakı — Delikanlı, şimdi yemek 14 fını birakta da, bizim sunllerimi cevap verin. — Buraya bak, ihtiyar haydat den hekikaten bool / birşey Bi yör mü, zar açt karmımı - doyür birgeyler — söylemeği — vaddettim. ruz. Görüyorsunuz ya, dalikanlı,

Bu sayıdan diğer sayfalar: