22 Nisan 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

Başbakanın basın toplantısı (Baştarafı 1 incide) ni vadetmiştim, Bu — istikametin yapılan çalışma merhalelerini 1 - Zah etmek istiyorum. Her şeyden evvel seçim kanunu Üzerindeki çalışmaları — anlatmak istediğini belirten Günaltay dedi kiz — Benim kaatimce bu memle- kette hakiki bir demokrasi idare. 1 kürmadikça İstikbale sami - miyetle — bakılamaz. — Memle - ketin üç tarzı idaresinin de, içinde — bulunduğunu, şa - bıslarla kalm olan idarelerin mem leketi selâmete — değil ancak felâ-| Kete sürükleyeceğine kani oldu - ğunu anlatan Başbakan, idarenin fahıslardan alınarak milletin ira - desini temsil eden heyetlere veril. mesinin zarüretini kaydetti ve de- vamla: — Demokratik — prensipleri yer- leştirebilmek için kendi milletimi. zin ruhi ve tarihi “temayüllerini göz önüne almak şarttır. Biz An. glosakson — milletleri gibi — anarşi ile hiç bir vakit itilâf etmemiş bir müllete mensubuz. Tarihte böyle, leti olmuşsa derhal bastırımışdır. Büu itibarla bir anarşiyi — reddecek ve istikrarı kurâcak bir faaliyete mecburüz. Bu ise seçimlerin tam bir eşitlik dahilinde mümkün olur, Bu suretle milleti - miz kendi itimat ettiği vekil seç- mekte isabet gösterecektir. — Bu - na kanlimki milletimz serbest kal) dığı takdirde kendi iradesini te - edli ettirmekte dalma muvaffak olmuş ve kendi vekilini daima iy bulmuştur. Halkımızın bu — şuurlü, idrakine güvenerek seçim kanunu halkın iradesini tam manasiyle ta hakkuk ettirecek bir seçim kanu- nu yapmak bizim için bir mecbu riyeti katiyedir. Tariht bir üliyettir. Bir borçtur. Bundan sonra umumt seçimlerin yeni bir seçim kanunu fle yapılması zaruretini kabul e - den Başbakan bu yeni kanun için yapılan hazırlıkları tercüme etti - Tip basılan ve basılacak olan ya- bancı Beçim kan: anlattı. Hasan Saka hükümetini simdi ki seçim kanunu için aldığı rapor larla beraber bu materyellerin teşi Kü edilen komisyona verileceğini, yapılması ile gelecek Mecliste temsil edilsin — edilmesin bütün Si den tikirleriz verirlerse —bu da bu ko - yona vererek ni açıkğıyan istirada edeceği. Başbakan ondan son Ta yapılacak işi şöyle anlattı: — Üniversite profesörlerinin tet| kikleri bu tetkikler ikmâl edildik- ten sonra neticeleri biltün meter-| yellerle birlikte Anayasa — hukuk profesörler müteşekil bir ko. misyonun da tetkikine verece - ğim. Onlarin fikir ve mütalealari le tekemmül ettirilecek olan bu proje şu veya bu - partinin - değil 'Türkiye Cumhuriyetinin seçim ka- | munu olacak ve her, parti bu ka - bun çerçevesi içinde kendileri — ve bütün memleket müstetit olacak- tır. Bu kanun gelecek kıp faaliye- U devresinde Meclise — sunulacak. Gr , Bu heyetin partiler üstü bir he yet mi olacağı sorusunu: — Hayır mütehassisler kurulu olacak» diye cevaplandıran Başba kan halen mevcut — milletvekileri münhâllerine sözü nakletti ve bu hüsüstaki düşüncelerini göyle açık tadı: “— Arzu ediyorumki halen me - Fiyette bulunan kanunla — mevcut münhallere yapılacak Kısmi se çimlera — bütün partiler iştirâk et- sin ve bu süretle — kargılıklı — bir mücadele içinde kanunun — bütün aksak tarafları hakkında bir tec. rübe tahakkuk Bunları gö- relim ve yapılacak kanunda bun.- ların önüne geçelim ve dil zörlüğu ile karşılaşmıyalın u konuda Celâl Bayarla da ko | bir noktada takıldı Başbakan, m belirten bit edece | yak dirediklerini hatırlatan bir ru üzerine Başbakan dedi ki: 'mim kaatime göre yeni ya pilacak olan kanunda şu veya bu partinin reddi veya arzusu | Türk milletinin ruhu ve itimadı ol| Mmalıdır. Mütehassısların ni - ve profesörlerinin de tetkikin & lan bu kanunda oön- ların göstereceği yoldan — gitme -| mek cahilâne bir hareket Ben böyle dedim diye ille o nokta da israr edecek de değilim, Bu he hangi bir köy ağasının inadı © -| Tur. Hedef inat değil yapacağımız esaslı seçim kanunu ile bütün mil-| letimizin arzu ve kaatini birlep - tirmektir, Maksadımız budur. Başbakan anayasanın tadili hak| kında yapılan neşriyat n düşündüğünü soran bir - arkada İi bu hususta tekar | rür etmiş at henüz s| dur. Ancak benim şahsi kanaatim gahsi tetki küvvetler ara ti Üzerinde toplanmaktadır. — Tek muzu: rmektedir. — Bu temin zer uP oldu gum parti henüz bir karara var mamıştır. Bunun bir ilim meseli ce tetkik edilmesinde zaruret bu -| lunduğuna kanlim, Halkın ruhunu | anlayan mütefekkirler bu — mesele üzerinde dururlar ve — münakaşa | lerse hayırlı olacağını ve olun hangisi olduğu — bulunaca . fına kanlim bu sahada — matbu . ati faaliyetini memnunlukla kar. iyi Şilarım Bu — evvelco — matbu « atta münakaşa zemini — olmalıdır. Millet bunu kendi istikbaliyle alâ- kalı görürse — tatbikatına — geç ve bu verimli iyi neticeleri verir. Bunün bir. politikacılık — olup olmayacağı hakkındaki bir — #uale Başbakan şu müukabelede bulun dü: — Bunu asla bir politikacılık o- larak İleri sürmiyorum. Bu - bir memleket meselesidir, Her. biri mizin teferrüat Üzerinde ayrı ri düşüncelerimiz olabilir. — Bütün bunların derin ve tam bir sami - miyet içinde ele alınmasını çok ar u ederim. Bu arada Milletvekilliğinin bir meslek, bir geçim mesleği haline geldiği sorusuna karşı Günaltay — Eğer kuvvetlerin ayrıldığı şekline gidilirse bu endişe orta- dan kalkar ve Meclis bütçeyi ve önemli kanunları yapmak için toplanır ve sonra Milletvekilleri kendi işlerine bakarlar, dedi. MİLLİ SAVUNMA İŞLERİ Başbakan bundan sonra yeni şartlara göre teşkilâtlandırılan Milli Savünma — işlerine — geçti. askeri şüranın ve mütehassısla- rın tetkikleri neticesini anlattı, genelkurmayın eskiden müstakil oluşu gibi Başbakanlığa bağlı sımsıkı şeklinin uygun olmadığı- nı demokrasilerde her makamın salâhiyetle beraber mesuliyetle- re sahip olması gerektiğini 'an- lattı ve: — Şimdi Genelkurmay da Mit- li Savunmaya bağlanmış ve bu süretle o da öteki Bakanlıklar gibi kendi mesuliyetini almıştır. Bundan başka topyekfin sav maya ait yüksek bir kurulu f daf eden bir tasarı daha hazır- lanmıştır. Bunun zarureti - mey- dandadır. İkinci Dünya Savaşın- da böyle bir teşekkülün mevcut olmadığı için el kovmalar plân- sız yapılmış ve bu büyük buhran ih lara meydan vermiştir. Bu kuru- la Bakanlar arasından secilen gahsiyetlerle Genelkurmay Baş- kanı katılacaktır. Bu suretle sulh zamanda dahi topyekün müda- faayı istihdaf eden — hazırl tam vaktinde ve eksiksiz alına- caktır. Bu aynı zamanda gayri tabil halleri önliyecek ve iktısn- di. ticarf faaliyetlere ahenkle in- tibak ktir. Hedef bu sustaki tasarı Meeli tur. Buna mütenazır bi edeci hu- e sunulmu: olarak ta gerekli askerf süra kanununda tâdiller dervis edilmiştir. BASIN KANUNU Bundan sonra, basın kamınuna ve bu hususta yapılan bin türlü şikâyetlere geçen Günaltay be- yanatına şu şekilde devam etti: — Fikir ve tenkit tam bir ser bestiye mazhar olmalıdır. - Aksi takdirde istenilen inkişafa maz- hâr olamayız, fikirleri bağlıya- cak herhangi bir kayıt ancak © kayıtları yapasıa zarar verir, bu hususta hepinizin mutabık - ola- cağında şüphe etmediğim bir nok ta vardır ki o da bu memleketin haysiyetli ve şerefli insanlar yur du olmasıdır. Vatandaşı temsil etmek onun şeref ve haysiyetini ihlâl etmek çok zararlıdır. Öyle olursa memlekette şerefli ve hay siyetli insan bulmak i#nkânı kal- maz, Bunun matbuat için bir e- Sas olmasını temenni ederim, Yeni tasarıda hapis cezası ol. madığını, bunun yerine para ce zası bulunduğunu anlatan Başha kan hâlen mer'i bulunan kantnu ile takibata uğrayan ve muhtelif adli safhalarda bulunan arkadaşların durumu hakkında- ki soruya kanun Meclise indi basın geldi. bu cihetin düşünüleceğini ut hukuk - prensiplerine göre hareket &ini bildirdi. reyanlar hak öyle kında Günaltay sö: devam etti - Fikir hürriyetinin öldürülm araft Hürri, like iştüğü takdir hiçbir. türlü: ürriyeti diye - fikir olamayız. * teh: fikrin ne yaşama hakkı kalmaz, biz milletçe bir inkılâp | yaptık. Bu inkılâp neticesinde kurul- müş bir hükümetimiz ve meclisi miz 'vardır n el Bu meclis ve onun ttiği bu millet 300 600 ve 'a 1500 yıl evvel yaşamış kirz- elerin kanaatlerile inkişaf edi mez. Memleketi bu eski kayıtlar la nizamlamak avzusu ancak ha- makat olur. Vicdan hürriyetin, taraftar olmakla beraber asırla rın ötesindeki uyuşturucu hura felerin yeniden canlanmasına on ların hâkim- olmasına meydan vermeyiz. Bu hu: sas usta gayet h tedbirler almaktayız. Yakında Meclise sunulacaktır Komünizm meselesinde vaktil. Üniversite profesörü iken - Karl Marksin tarihi materyalizmini ©- utmuş ve tenkit etmiş olduğunu hatırlatan Başbakan dedi ki Fakat bügün komünizm dünyada ve memleketimizde bö bir ilmi cereyan değildir. Ve vatanımızı ve varlığımızı — istih af etmektedir. Fikir cereyan ye sinsice ve yayın yolu ile ya pilan bu çeşit faaliyetlere - gö: Bu vadide D.P. ba Bayarla da mutabık u: memnunlukla kaydeden Başb: kan geyhlik ve mürşitlik gibi et rafına bazı safdilleri toplamış in sanların yerlerini yetkisine de derpiş eden bu ta sarıların Meclise verilmek üzere bulunduğunu anlattı, ve bu yol değiştirmek daki beyanatını şöyle tamamla- di: — Ankarada bir geyh vardır, ona karşı birgey yapamıyoruz, bu kanun olursa daha emin ola- cağız. Başbakan devamla: — Memurlar arasında partici- liğe suretl katiyede yer verme- mek için her tedbir alınacaktır. Ayrıca, yeni memurlar için bir devlet imtihanı açılacak ve her memur girerken bir mal - beya- nında bulunacak ve bunu her beş yılda bir defa temdit edecektir. Bu suretle suilistimale de niha- yet verilecek, iltimas kalkaca tır. Başbakan bugün vazifede bu- lunan memurların hepsinin be- yannameye tâbi tutulup — tutul- maması keyfiyetini henüz bir ka rara — bağlanmadığını — açıkladı Mahkemelere vertlip beraet eti ği halde muhitinde fena memur olduğu ısrarla dolaşanların tas- fiyesi ve devlet kadrolarından a- tılması için Meclisten salâhiyet istiyeceğini açıklıyan Başbakan, valileri çağırılacak yeni seçim 1- $i etrafında kendilerine talimat verildiğinin etrafta söylenmekte olduğu sualin — Ben idealist bir adamın böy le birşey yapmam, ve — yaptır- mam. Bir islm verin, derhal Işi halledeyim. Hattâ bu bir Vekil de olsa onunla çalışamıyacağımı derhal söyliyeyim, dedi. Komünizmle mücadele bahsin- de işin sadece kanunlarla önl. nilmiyeceğini hatırlatan bir soru Başbakan göyle cevap verdi: — Evet kanunlar sun'i tedbi 'dir. Bazan hattâ muzır netice- ler verir. Bunun için memlekette ki umumt hayat seviyesini de ıslah etmek Üzere küvvetli bir faaliyet programı tatbik etmek emelindeyiz. Bu maksatla Marsal yardım ve kalkındırma plânı gereğince 19 milyon 678 bin dolar alındığını bildiren Başbakan bu paranın tevzi şeklini şöyle anlattı rkta hayvan ölümünü ön- lemek için 7 milyon 150 bin do- lar tahsis ettik. Bu bölgeye 114 veteriner ve hayvan sağlık me- muru göndereceğiz. Bunlar vilâ- yet vilâyet dolaşacaklardır. Bu elemanlara 540 bin İlra tahsis et tik. Erzurumda ve Vanda birer Ja- boratuvar kurulacağından Mar dindeki laboratuvarın ıslah edi- leceğini bildiren Başbakan ayı ca Van, Zeylan bölgesinde bir ha ra kurulacağını da açıkladı. Mem leket ihtiyacını temin edecek hayvanları ayırttıktan sonra ge- ri kalanlarının ihracının serbest bırakılacağını da belirten Başba kan bu maksatla Wayvancılarla temas halinde olduğunu bildirdi. soğuk hava depoları için de eks- port ve import firmasile anlaşan hükümet Erzuruma Balık gönder mek ve oradan İstanbula et ge- tirmek imkânlarının yakında ta- hakkuk edeceğini de söyledi. Bu işi eğer hususi sermaye yapmak isterse hükümet tam — mânasile yardım edecek ve bu paradan 3 milyonun Zonguldak, 427 bin Zonguldak elektrik tesis- lerine, 1 milyon 559 bin Kozlu kömür ihraç faaliyetine, 869 bin garp linyitlerine, 929 bin do- larının Divriği demir madenin; 2 milyon 110 bin Çatalgazı, Ka- | rabük hattına, 1 milyon 372 bin dolarının da Etibankın diğer muhtelif sahalardaki işlerine rıldığını anlatan Başbakan halka linyit yaktırılacağı hakkındaki söylenliyi tekzip etti. | Bunu müteakip doğuda 1.600 | kilometre yol yapılacağını bildi- ren Başbakar doğu havalisinin gelecek kış yakın tren yoluna kadar bağl: nacağını bildirdi. Başbakan Çukurovada yapıla- | cak barajı, elektrik santralini, su llarını anlattı ve dedi ki: u santral yapılınca Çuku: bu yollarla bütün rova Mısırla rekabet edecektir. Ondan sonra şeker kamışı fabri- kası açılacaktır. | | 4 milyon 500 bin lira ile yapıla- cak işleri de anlattıktan - sonra | Başbakan bütçenin tevzini için yapılan gayretleri de hülâsa et ti. Muamele — vergisinin sayım | vergisinin kaldırılmak üzere tet- kikler yapıldığı ve bu husustaki şikâyetlerin haklı olduğunu ka- bul etti. Nihayet bir. Brahmen hikâyesini anlatarak her türlü zorluğa kargı her türlü tenkidı göğüs gererek vazifesini yapaca Faiğim kanunları alır. ve rü: kuk ettirirsem, hemen ekilirim, | | € miz tabildir | |benim borcumdur. YENİ SABAH Akar ve mesken kiraları Ankara, 21 (Telefonla) — A kar ve mesken kiralarının — milli korunma hükümleri dışında bıra- kılıp bırakılmaması üzerinde tâli komisyonun — hazırladığı -raporu tetkik eden geçici komisyon- bu- gün toplanarak tâli komisyondan gelen esasları müzakere ve ka- bul etmişti Geçici komisyon önümüzdeki bir iki gün içinde hazırlıyacağı raporla beraber kanun tasarısını Meclis umumi heyetine tevdi ede- cektir. Geçici komisyon, tâli komisyo- nun kabul ettiği esaslara sadık kalarak 950 senesinden itibaren akarların, 951 senesinden itiba- ren, meskenlerin kira bedelleri- nin milli korunma hükümleri dı- gında bırakılmasını kabül etmiş- tir. Kanun meriyete girdikten son- ra boşalan mülklerin kiraları ser best bırakılacağı ” gibi, - belediye hudutları içinde kendi meskenle- rini bırakıp başka bir meskende oturanlar için mal sahipleri tara- fından tahliye dâvası açılabile- cektir. Pansiyon ve garsoniyer — gibl bir kısım yerleri kiraya verenler hakkında mal sahiplerine, bu yer- lerin kiralarını arttırmak veya tahliye dâvası âçmak esası da ka- bul edilmiş bulunmâktadır. Yine belediye hudutları İçinde meskenleri bulunan, fakat — ucuz, oturdukları yerlerden istifade ©- denler hakkında da ayrıca bu yor- lerin 'tahliyesi esası kabul edil- mektedir. Bütün bunlar borçlar kanunu Hükümlerine tâbi olacaktır. İstanbul vapuru geldi İstanbul vapuru dün 133 yol- cu ve 662 ton yük ile limanımıza gelmiştir. Yolcular arasında Rem- zi Zeynel adında Çinli bir Türk beynelmilel afyon komitesi baş- kanı M. Ellfot Felkins ve sekre- teri profesör Gabrlel, Kahire büyük elçiliğine tâyin edilen eski Brüksel elçimiz B. Şevket Fuad Keçeci ve eşi, Dışişleri Bakanlı- ğımız tarafından davet edilen iki kişilik İngiliz heyeti, eski Alman Visamirali Von der Morwitz ve iki Irlandalı jokey — bulunmakta- dir. Türk askeri hey'eti Amerikan manevralarında Londra: 21 (aa) (Byum): Türk hava kuvvetlerine mensup bir heyet, Amerikan ordu manev ralarını görmek Üzere İngiltere, Fransa, Norveç, İsveç, Danlmar- ka ve Hollanda'dan gelen he - yetlerle birlikte bugün Frank - furt'a varmıştır. Manevralara 70 bin asker işti- râk etmektedir. Bu kuvvet bu gece, doğudan — yapılan — hayali bir hücum karşısında pazartesi stratejik 'ati — tamanlamış - lardır. Yarın karşı hücuma ge- çeceklerdir. Muhtelis posta müdürü anlalıyor — Baş tarafı | incide — alan gitti, alan gitti... Para İzmirde akra- balarıma yazdım. Yardım ederler dim, se ödeyeceğim. Mahkeme bazı şahitlerin dinlen- mesi için tâlik edilmiştir. HAVA KURUMUNDAKİ SUİİSTİMAL Hava Kurumu müfettişleri tara fından yapılan teftişlerde şehri- miz Hava Kurumu veznedarı Lüt- fi Karakuş'un 7500 lirayı zimme- tine geçirdiği anlaşılarak Lütfi ye işten el çektirilmiş ve Milli Ko- runma savcılığı tarafından hak- kında takibata başlanmıştır ERMENİ KİLİSESİNDEKİ SUİİSTİMAL matya Sürkevok kilisesi mül- tevellilerinden Madam Arusyek ile kâtibi Garbis'in uzun zaman- danberi birçok Ermeni' vatandaş. ların binlerce lirasını zimmetine İgeçirdikleri hakkında vaki ihbar üzerine dün mütevelli ile kâtibi hakkında Milli Korunma savcılığı tarafından takibata başlanmış- tır. Yeni Süriye rejimi bize - çok empati izhar etmektedir. — Ara devletleri onu — tanıdıklar bizlin de bunu z pek yapacağımız pek Et möselesinin de yaptıği tema larla halledileceğini 'o zamana ka. dar Ticaret Bakanlığının da bu iş katini çektiğini açıklayan — Ba; akan suilstimallerle yakında biz ağını ve onu bü Yeni gelirler Peşinde' (Başmakaleden devam) ft da bilâhare affedilmek mecbu- riyeti hasıl olmuştu; dürüst ve namuskâr borçluların vergilerini son santimine kadar ödemiş ol- malarına mukabil taallül — göste- renler, kaçamak yolları arıyan- lar borca sadakatsizliklerinin mü- kâfatını böylece görmüşlerdi. Yine Saracoğlunun toprak ka- nunu ne oldu? Memleketto tatbik edilebiliyor mu? Halbaki bu ka- nun bir günde, tâbir caizse, me- buslarm İki ayağı bir pabuca ko- nularak çıkarılmıştı. Kanun bu kadar müstacel ve zaruri İdiyse niye hâlâ memlekette umumi ola- rak tatbik olunmuyor? Değil idiy- se bu telâşın hlkmet ve sebebi ne di? Bu gelir vergisi ve kurumlar vergisi ile Halk partili hükümet, yine böyle feci bir hezimet akı- betine doğru kendini sürliklüyor. Şimdi Ikaz edenler, tavsiyelerde bulunanlar dost sayılmıyor. Fa- kat hüisran kapıya dayanınca H. Partili hükümetler ve çoğunluk, hata ettiğini ve tavsiye ve tenkld- ler yapmış olanların haklı olduk- larmı kabul edecekler mi dersi- nİz? Ne gezer... O vakit de yine kabahat tenkidleri yapmış olan- lara yüklenecektir. Hatalı var- hk vergisl ve toprak kanunu Sa- racoğlu Şükrünlin partice Meclis riyasetine seçtirilmesine engel ol- dü mu? YENİ SABAH eeeeaere c TAKVİMDEN BİR YAPRAK Bir misafirperverlik fıkrası — Baş tarafı 1 incide — — Ahi Şu irz düşmanını yal Hıyamadım... Ellme geçirseydim ya- pacağımı bilirdim. Diye söylenirken bir de bakar KU gelin yüzünü duvara dönmüş, hem ağlıyor, hom de söyleniyor: — Kırk yılda bir süt kardeşim geldi... Ona da yapmadığınız kalı madı; ben hisim akrabamın yüzüne nasıl bakacağım? ihtiyar : — A kızl der, sütkardeşim gelecek dedin, buyursun dedik... Oğlak kos- tik, börek açtık, bal çıkardık, ye- dirdik, içirdik, yatağımızda yatır dik. Nihayet gelinimize saldırdı. Evden fırladı, yolunu aydınlattık ayağının ucu ıslanmadan selâmot- ledik. Daha ne yapalım? ” Misafir başka türjü nasıl ağırlanır? - Son söyle de biz anlıyalım! ULUNAY SPoOR Sümerbank kupası maçları Sümerbank — Genel/ Müdürlüğü; işletmeleri arasında 1940 — senesi için atletizm, güreş, boka, ve fut. boldan ibaret olmak üzere Genel Müdürlük Kupası maçları — tertip eylemiştir. Bunlardan: Atletizm — müsabakaları — yalnız Ankarada Boks seçmeleri İzmitte, finalle- vt Ankarada Futbol seçmeleri Karabük, Kay seri, ve Jstanbulda finalleri Ân . Karada yapılacaktı: Güreşin İstanbula ait seçmeleri futbol seçmeleri 23,24 tarfılinda yapılacaktır. Futbol müsabakaları için İstan- bül grupuna dahil işletmeler: İzmit Sellilez Sanayli Müesse - Bursa Merinos Fabrikası, Defterdar Fabrikası, Bakırköy Fabrikası, Bu takım arasında ilk müsaba- Ka 23 nisan cumartosi günü saat 16 ve 17 de Kadıköy Fenerbahçe Stadında yapılacak, 24 nişan pa - zar günü galipler ve — mağlüplar aynı stadda garpışarak — birinciyi tayin edeceklerdir. Bu müsabakaları İstanbul — Böl- gesinin İlsonslı hakemleri idarc decektir, Müsabakalara ait kur'a 23 nisan cumartesi günü saat 14 30 da Fenerbahçe Stadında çeki -« lecektir. mayısta, Millet partisi — Baş tarafı 1 incide — 1 — Rahmetli Kenan Öner'in va fatı münasebetiyle İstanbul 11 lda re hey'eti — teşkilâtında — bizzarur vukua gelen değişikliğin bir ihti u olarak — gösterilmesi hakikate tamamen aykırıdır | İstanbul İT teşkilâtı başına enel idare hey'etince Intihap edi. Enis Akaygen'in mesal arka: larınş seçmek imkânlarını te « etmek gayesiyle eski İl idar y'eti kendi arzuları ile İstifa et ? bulunmaktadırlar 3 — Her birirleri partimiz için| ayrı, ayrı birer kiymet olan il ida € arkadaşlarımızda partiye karşı n küçük bir. küskünüük — düyan Jahi mevcut değildir | Bu hareketleri tüzüğümüzün ruh | kümlerine — gon — derecel kalmak maksadiyle va| Bu itibarla bu sami- n hareketin bir gazete tarafından Millet Partiainde bir nevi bozgun. alük olarak tavaif edilmesini tees| rle karşıladık. | 4 — Yeni ll idare hey'etimiz| Ki güne kadar Ankaradan - gele. an 12 başkanı E Aka; Bayan Solbahorum idare ettiği b ir otomobil, dün saat 12.20 de T uring Klüp binası önünde Şaban Uysalun Adare ettiği çift beygirli arabaya çarpmış, arabada bul unan 14 yaşlarında Mustafa Tat- hıcamı ağır surette yaralamıştır. Beygirlerden birinin ayağı kırıl mıştır. Resimde kazaya sebep olun otom obili ve Bayan Solbahor'u görüy orsunuz. Askerlik çağında 86 Musevi gen tör sahibi tarafından Ayvalık edildiklerini yazmıştık. Firari Museviler dün Timanımı cinin Filistine kaçarlarken Gümrük — memurlarına — teslim a getiril- mişler ve savcılığa teslim edilmi şlerdir. Yahudiler, pasaport ala- madıkları için dörder yüz lira ve rerek motörle gitmeğe karar ver diklerini, motör sahibi Kemal ise, bir gece bu Yahudilerin motö- Tüne bıçaklarla hücum ederek te hdit etmek surelile zorla motörü | kili lokantalarda şarkılar susmuş, | v tâhrik ettiklerini Yukarıdaki resimde hizmetçisi Kadriyeyi Geyve yolunda ren Vecihiyi görüyorsunuz. Kendisi adliyeden çıkarken çektirmemek içi? AVALLI YUNANiSTAN — Baş tarafı 1 incide — Demek ki haklı değilleriniş! Dedim. O, bana şu cevabı ver di — Zannedersem gidenler hak- kında pek sıkı davranmıyorlar, fakat gelenlerin valizlerinin yok- lanmasında fazla titizlik gösteri-| yorlar, Bence, Yeşilköy hava alanı,bazı- larının yazdıkları gibi pek harap değil, ihtiyaca uygun görünüyor; bununla bi Avrupanın — ve Amerikanın büyük hava limanla- rı yanında şüphesiz ki fakirdir; yakın ve orta doğunun, hattâ Hindistan ve uzak doğunun yolu üzerinde olan bu uçak alanının islâhi ve tilmesi her — ba- geniş kımdan memlekete faydalı neti- celer verecektir Bindiğim İngiliz yolcu uçağı yer| yer beyaz bulut kümelerile dolu göklere yükseldiği zaman İstan- bulu bir efsaneler şehri halinde tekrar kavuşmak dileği- e selâmladım. Mavi Marmara,| kahramanlıklar hâtırası Çanak-| gördü. kale, Ege'nin güzel adaları üze- rinden kasırga gibi geçtik; vapur- la yaptığımız bir Yalova yolculu- ğundan daha az zamanda Atina göründü. Atina eskiden bildiğimiz gibi- dir, Ara sıra harbden kalma bir harabeye, çatıları ve kat araları bina duvarlarına rastlı-| yoruz; komünistlerin — oralardan geçtiklerini hatırlatıyor. yakılmı; Yunani: ehrinde, de- vam eden İç bir şey yok- sa da eski şenliği, eski cogkun ruhu sönmüş; kabareler kapalı, varyete yok, taverna denilen iç-| herkesin yüzünde bir ciddilik Tanıdıklarla görüştüm; — hepsi de ümitsiz. Bir haftadanberi bü- tün memurlar grev halinde; bü- tün bakanlıklar, belediyeler kapa- ta ve telgraf işlemiyor. Bu bu da İtalya'dan atacağım. gara duma-| | neticeye i — iddia etmiştir. öldü- Tesmini pözu almı drahmıdır. Bir Türk lirası 3000- 3500 drahmı olduğuna göre ha- yatın ne kadar pahalı olduğu an laşılır. Memurların aldıkları ma- lar çok düşük. Günde bir kilo pirinç almaya belki de yetişmez. Dün bir memurlar heyeti Taşe Bakanı Averof'la görüştü. Bir aramadı. Görüşmeden sonra Bakan bir tebliğ yayınlı- yarak: «Bu nazik durumda gre- ve devam etmek hainliktir!» de- di. Ona memurlar ve işçiler ce- vap verdiler: «Biz hain değiliz. Çocuklarımız Grammos dağların- da komünistlerle döğüşüyorlar Biz yalnız ekmek parası istiyoruz> Bakan fikrinde ısrar etti: <«Bu hainliktir!» — İşçilerin cevapları daha sert oldu: «Biz değil (Ba- kan) lar haindirler, kendileri hiç bir fedakârlık yapmak iste- | miyorlar. Bay Averof'un serve- tinin miktarını da biliyoruz. Biz lerimizdekileri doyurmak is adığıma göre hükümet, me murların dileklerini kabul edecek |tir. Zaten istedikleri de çok bir gey değil: Ufak maaşlara yüzde elli, büyüklere yüzde on kadar bir zam.. Ufak maaşlar o kadar e- hemmiyetsiz ki yüz elli zam ah salar yine karınlarını doyuramaz lar. Akşamın son dakikalarında hü kümetin istifa ettiğini öğrendik; galiba yeni kabineyi yine Sofuli kuracak; fakat bir döviz kaçak- çılığından suçlu sanılan - Bakan Bay Markesini kabine dışında bı rakılacak. Böylece belki - greve son verilebilir. Atinanın genel durumu, istilâ ya uğramış bir şehri andırıyor; her yerde askerlere ait İngilizce ilânlar, «jeep> ler, husust Ame- rikan plâkalı otomobiller görülü Zavallı Yunanistan, Almanla- rın, İtalyanların, istilâsından son ra yine harbediyor. Harpte nü- fusun yüzde yirmisi mahvolmuş üzde onu da hasta.. Sokaklar- da halkın çoğu zayıf ve solgun olduğu gibi kör ve topal harp sa da sık sık rastlanıyor. tanın derdi yazık ki bi emiyor katlarına Yunani A, C. Caino Cihangir, derinlik 16 metre apartıman ingaatı. B Grevcileri gördüm: Sİ ni dolu ve senelerdenberi açık| ncere görmemiş kahvelerde mis kin miskin oturuyorlar, konuşu- yrlar; hava soğuk — olduğundan | ra #ıra biri kalkıyor, ufak - bir| tahta parçasını veya bir eski ga- n atıyor. Bunlar ko-| münist değildir; bunlar aç İnsan-| lardır, aç kadınların kodaları ve-| ya oğulları, aç çocukların baba-| larıdır; grev yapmayıp da yapsınlar, Pirinç -20.000 drahmı, geker 30000, 9000 m——- Büyük Fırsat: SATILIK APARTMAN tamamile denis görür, üç katlı 5-0-6 şar oda, geniş hollü, ruhsatı çık7riş #lu Tokatlıyan arkası Balo So. $4/1 in. gaa şirkeline müracaat, Y.r M. C. A. nın danslı çayı — Baştaralı 1 incide — da açıkça kaydetmek İsteriz, kd bu danslı çay, Y.M.C.A. tarafın- dan değil de, bir Türk müessese. #i tarafından dahi aynı zihniyet» le tertip edilmiş olsaydı, daha ğir tenkitlerde bulunmaktan bile 'asla çekinmiyecektik. Misafir A- merikalı denizcileri de her türlü kötü niyetten tenzih etmek iste- riz. Biz biliyoruz, ki Amerikalı denizciler, her uğradıkları lima« 'nın eğlence yerlerinde yemek, içe mek, eğlenmek - itiyadindadırlar |ve dünyanın her yerinde olduğu mo- | gibi medeni bir şehir olan İstan« bulda da misafir denizciler için bu gibi eğlence yerleri daima açılr bulunmaktadır. Gerek Y.M.C.A. ve gerek Ca ğaloğlu Amerikan Kız San'at ders hanesinin misafirlerimize ve ken- di vatandaşlarına bir cemile ola« rak danslı çay vermekte de hak« ları olabilir. Fakat Türk kültürü« ne hizmet dâvasiyle vazife gören bu kurumlar, ana ve babalarının haberi ve müsaadesi olmadan Türk kızlarını, denizciler için bir sürpriz olarak kullanmalarını ga biz affedemeyiz ve onları haklı göremeyiz. izim tesbit ettiğimize bu danslı çay tertibi kararlaştıke tan sonra ismi bizde mahfuz o« lan Cağaloğlu Amerikan Kız Sax 'nat Enstitüsü öğretmenlerinden biri, dershane talebelerini davet ettikten başka onları, tanıdık kızı arkadaşlarını da getirmeğe teşvilt etmiş, bu suretle 37 kız, evlerine, kimbilir nereye gittiklerini söylie yerek ve karşılaşacakları manza« rayı asla tahayyül ve tasavvur edemiyerek bu danslı çaya gitmiş- lerdir. Bir binbaşının başkanlığında 30 kadar Amerikalı denizei ile 3f7 kızın iştirakiyle tertip edilen bu danslı çayda muharrirlerimiz ta- rafından tesbit edilen sahneleri burada bütün tafsilâtı İle yaz- maktan teeddüp ediyoruz. Ba çayda hâtıra olmak Üzere ve poz verilerek verilerek çekilen resim- ler bile, oradaki lâübali havayı maskeliyememektedir. Dün bu maksatla mütalâasını sorduğumuz Milli Eğitim Müdü- rü Murat Uraz bize gunları s.y- lemiştir: Hâdiseye, biz de, gazetenl- zin neşriyatı üzerine muttali' ol duk, Bu dershane bize bağlıdır ve böyle bir teşebbüsü bize bil dirmek mecburiyetinde idi. Gaze- tenizin neşriyatı üzerine bir mü- fettiş arkadaşı bu işe memur et- tik, Mesele tahkik edilmektedir.» Öğrendiğimize göre, tahkikatın Milli Eğitim cephesini İdare eden müfettişlerden Bay Şefik ilk tah- kikatı dün bitirmiştir. Lüzum görüldüğü takdirde bugün de tet- kiklerine devam edecektir. — Ev« rak, Milli Eğitim Bakanlığına gön derilecek ve karar, oraca verile- cektir. Dün geç vakit (Türk Gençlik Teşkilâtı) Genel Sekreteri - Bay, Mehmet Metin Ören ile genel ida- re kurulu başkan vekili Ali Galip Üstünbağ matbaamızı ziyaret et- mişler, bu hâdise dolayısiyle te- essürlerini ve gazetemizin — gös- terdiği hassasiyete teşekkürlerini bildirmişlerdir. Bay Mehmet Metin Ören şunlas rı söylemiştir: «— Amerikalı denizcilerin bu hususta elbetteki hiç bir kabahat- leri yoktur. Danslı çayda sade bu okulun talebeleri olsalardı yi- ne mazur görmeğe çalışırdık, di ğer Türk kızlarının da davet edil miş olması teessürümüzü arttır- mıştır. Türk gençliğinin ahlâk ve fazilet yolunda metanetle — yürü- mesinde önayak olmak gayesi kurulmuş olan cemiyetimiz. bu kuruma teesaürlerini bildirmekle vazifesini yapmış oluyor. Bizim, bu mütalâamızı, kimse bir gerille ğin ifadesl olarak — vasıflandırae maz. Medent icapları müdrik bu« lunuyoruz. Fakat - tertip edilen danslı çay, Türk an'anelerine Ia« dirilmek İstenen bir darbedir.» kalâde cephe. D,