12 Temmuz 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

12 Temmuz 1941 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

na;göre Stalin ml hkem min- ta nin derin 0 kilomet -| retdlir. Rus ordusu büyük cest fretle' çarpışmakta ve asri silâh | Ve wasttalarla mücehhez bulune| Fmaktadır. Rus ondusunun insan Ve malzemece malik bulunduğu pkuvvet, asgari bir hesapla has- İmuanınkinin dununda değildir. Hat, son muharebelerden öğre« nilen esaslara nazaran tadil we takviye edilmiştir. Bir cepheye girmek, onun bir parçasını düşürmektir. “delme,, Çok geniş mikyasta olmamak Kere, cephenin derinliğine do; Tu Ve son ouvrage sistemlerini deele geçirmek şartile nüfuz et- maektir. Delme mikyasının azami imkân dahilinde genişletilmesi ve harekâtın gerilere ve yanla- Ta tevcihi “yarma,, dır. | Müstahken 'bir muntakaya karsı harekâtın irkişefında “tedricilik,, kaidesi Hâkimdir. Vazifesini yapan bir manzume- nia her ouvrage'i sonuna kadar müdafaayı uzatabilir. Burada zaman ve mesafe mefhumunun büyük kıymeti vardır. ç Kıldırım muharebelerile mü- dafaa cephesi derinliklerinde fehşet saçan zırhlı, motörlü ve makineli kuvvetler, hiç bir ye- yinde ateşsiz boşluklar brrakmı- fan ve müdahale kuvvetleri yar- ile de her mihrak wnoktasın- da üstün ve ezici ateşler açabi- len müstahkem “mepzumeler kargisında büyük harbin koy- duğu klâsik formüllere müra - eaate mecburdurlar. O sebeple son günlerde haber werilen gir- me we çökertmelerin ilerleti-- masi işi, büyük ttopçu kuvvetle - rinin vüruduna tâlik edildiğini sanıyoruz. | Silâhın “tahkimat leyhindeki rolü iyice tahlilsedilmek lâ- zımgelir. Tank, nihayet çapı bi- raz büyütülmüş bir silâhla mü- celihezdir. Bir kale, jher çapta ive miktardaki silâhların kütle ateşlerine dayanır. Günün ihti- yaçlarına vefa eden bir tahkim Sisteminin, söylendiği gibi, bü- ük bir derinliği de ihtiva etti- i halde, tank savletlerinden orkusu yoktur. Diğer taraftan Rus tanklarının da terakkiyatı takip ettiği, mürettebatın da bü- yük bir sebatla çarpıştığı itiraf edildiğine göre, zarblı, -motörlü ve-makineli kuvvetlerin'her yer- | de oynak bir müdâfaaya giri-| şecekleri kabul edilebilir. Müdafaa ordusu, müstahkem cephe gerilerinde, daima vazi- yete müdahale edebilecek suret- te tertiplenecektir. Hareket ve manevra kabiliyetinin eski öl- çüyü geçemediğini bugün “dina- Mizmini isbat -eden Rus ordu - sunda düşünmenin doğru ölma- dığını karşıda savaşanların hak- perest yazılârımdân da ânlamak- tayız. Stâlin #istemileri etrafm- da cereyan eden 'müsaraalarda bü: sürat ve manevra kabili- yetini haiz bülunan seyyar or- dunun müdahelelerine büyük bir ehemmiyet vermek mecburi- yeti vardır. Tahkim —manzüme- leri içinde, hattâ gerilerindeki muharebelerin oynaklığını her an gözde bulunduran ve her ye- ni vaziyeti .gözden uzak tutmı- yan bir kudrete sahip taarruz Ordusunun yalnız iki yildanbe- ri muvaffakiyette âmil sanılan zırhlı kuvvetlere ve hava filola- rile tam bir başarı gösterebile - ceğine inanmadığını, bunun için büvük harbin sistematik 'tahrip ve imha ateşlerine baş vuraca- ğını zannediyoruz. Sark-cepiresi, 'Poboli, Stothod Yakabstadt ve Riga taarruzla-| rında hücumun ihzarına memur ettiği bataryaların her topuna 250:300 mermi tahsisile iktifa ediyordu. Öyle ,görünüyor, asri tahkimat manzumeleri, Avru- pa ordularının bütün silâhlarını €le geçirmeye muvaffak olan büyük orduyu günlerce tahrip ve imha ateşlerine mecbur ede- cek ve bu sürekl; atışlar bize ye- | ni metotlar da çizecektir. | Üğer, temin edildiği Stalin hattı ü Rus ordusu da-seferberliğini hi- | tama erdirmiş ise, önümüzdeki haftalarda, büyük harptekileri veçhile, Fransız filosu (Baş tarafı 1 indi sayfada) derun limanına iltica eden ve kaymakam Giraud Jourdan'ın kumandasında bulunan Fran - sız harp gemileri bir avizo ile bir sahil muhafaza gemisi, *bir| tarak gemisi ile-iki:petrol gemi- | sinden mürekkep bulunmakta « dır. Bu,gemiler şunlardır P Elan, Adour, Cıd, Avotebbe, Jean Nic, Massilia, Valllance, arius Chambon, :Marscillâis, 'Djebel /Founie ve Cirus, w Uyahılı Maari, | Vekilimizin izahatı (Baş tarafı 1 inci sayfada) tesinde köy ve Ziraat enstitüle-| rinin galışmalarına dair yazılan baş mükalede köy enstitüleri nin dilerine İüzumlu ziraf maddeleri — yetiştirmediklerine dair ileri lmüş olan fikir -| ler hakkında Maarif Vekilimiz Hasan Âli Yücel Anadolu ajan- sı muharrirlerinden birine aşa - gıdaki beyanatta bulunmuştur: — Mebı adaşımız Yü -| nus'Nadinin Cumhuriyetteki'baş makalesini dikkatle ve mem - nuniyetlerokudum. Köy enstitü- lerine dâir olan kısımda ileri sürdüğü fikirler tamamile doğ- rudur. Doğru olmıyan bir nokta var ki, gazeteye verilen yiyecek ve yakacak maddeler ilâniyle iktifa edip, bunun icap ettirdiği kanunt vaziyet “ve - zaruretleri nazara almamak ve bizim de iştirak ettiğimiz fikirlerin ta - hakukusiçin ili olarak meler yapılmakta Olduğunu araştır - madan ihüküm vermektir. Bu- nu size kısaca izah sedeyim: Elde mevcut 2490 sayılı mli - nakasa ve ibale kanunu muci -| bince, büti devlet "»müessese - leri gibi köy enstitülerimiz de mahalli bir gazete -ile diğer İki| büyük şehir gazetesinde ekme- ğinden sütüne, yoğurduna ka- dar, yiyecek ve yakacak İhtiya- cını teşkil eden bütün madde- leri bizzat istihsal etmiş olsalar | bile, eksiltmeye 'koymak mec - huriyetindedir. Bunun haricin - | de hareket, mesuliyeti mucip tir. Zirai mahiyeti olan bir mü: essesenin içinde yetişmiş hay- vani ve nebati maddeler de, devlet malı olma bakımımdan Bir tâkıra nizami usulerle istih-| lâk ve saffölunabilir. Biz köy enstitülerini kurdu - ğumuz zaman bu sarf ve xstlh-ı Tâk hususunu düşündük. Ensti- “tülerin mütedavil sermaye ka- numunda bu hususlar mevcut -| tur. Köy enstitüleri programı| ve tedrisatı bakımından -zirai mahiyetli mücsseselerimiz-oldu-| iğu için burada yetiştirdiğimiz. her türlü sebze ve hubuübat ile| diğer maddeler mütedavil ser -| maye usulüne göre istihlâk ve| sarfedilmektedir. Bunun tarzı şudur: Müessese, umumt öla -| rak şihtiyaçlarını münakasa mevzuu olmak üzere ilân ettiği zaman, kendisi de mütedavil ser mayesiyle, hariçten eksiltmeye giren bir müteahhit gibi müna- (kasaya iştirak eder. Hemen ü- Mmumiyetle müessesenin “verdiği | fiyatlar müteahhitlerinkinden | dün olduğu için müesseseye ait | mütedavil,sermaye şahsiyetinin üstünde kalır. Bu guretle bizim | yetiştirdiğimiz lâhna, pırasalar, domatesler ve biberler devletin, | malını vikaye etmek için -koy -| duğu-esaslar ve kanunlar "dahi-| linde onu yetiştiren evlâtları -| mız tarafından yenilir işin ma- kanizması 'budur ve bunu bil - medikçe yanlış kanaatler edi - nilir, bu yanlış kanaatler yine yanlış ölarâk efkârı umumiyeye | akseder. Şimdi gelelim Samsundaki | Lâdik - Akpınar köy enstitüsü- | ne: Yemi doğan enstitünün yaşı bir senedir. Lâdik kazasına dört kilometre mesafede, tek di- kili ağaç ve bir kulübesi bulun- mayan boş arazide ilk anda ah- şap bir barakaya sığınarak, üç ay içinde, bugün iki yüz elli mem leket çocuğuna yetecek yemek-| hane, yatakhane, Fatölye, depo olmak üzere dokuz binayı bu miüessesenin hocaları ve ta-| lebeleri yapmıştır. Burada 722 dekar arazi te- min olunmuş, bundan 80 dönü- müne, mahalli şartlar - nazara | alınarak pancar ekilmiş, Akpı- nar gözünün mecrası etrafında ayrılan yerlere sebze ekilerek Iâhana, pırasa, N, sarmı - sak ve diğer sebzeler yetiştiril-| miştir. Akpınar armağı başta hocaları olmak üzere çocukları- mız tarafından temizlenmiş, ye | niden yapılan bir köprü ile bir-| likte uzun ve düzgün bir ark| imal olunmuştur. | Gayemiz bir çiftlik değil, bir öğretmen okulu yapmak, fakat bunu köy şartlarının içinde ku- rup yürütmek olduğu için, me- selâ bir yıllık et İhtiyacının te- min düğüncesiyle sürüler bes.| lemek ve elbette makul görüle- mez. Kendi ihtiyaçlarını, kendileri « nin temin etmesi esasım, talebe- ye çıktıktan sonra gidecekleri işde muvaffak olmak için lü- Almanlar büyük hir zafer kazandılar — (Baş tarafı 1 inci sayfada) lar iğtinam olunmuş veya tah- rip edilmiştir. Bu suretle, şark cephesinde şimdiye kadar âli-| nan esirlerin sayısı 400.000 i geçmiştir. İğtinam olunan veya tahrip edilen başlıca malzemı ise 7615 tankla 4523 topa baliğ | olmaktadır. Sovyet hava kuv»& vetleri şimdiye kadar 6233 tay- yare kaybetmiştir. Rumanyadaki hasarat büyük değilmiş Bükreş, 11 (aa.) — Ploeati- nin Rus hava kuvvetleri tara - fından şiddetli bombardıman e- dildiği hakkında Sovyet rad- yosunun verdiği haberler — ya- İandır. | Petrol mıntakasının merkezin de bulunan bu şehir şimdiye ka- dar bombardıman edilmemiştir. Maamafih şehirde müteaddit tehlike işaretleri verilmiştir. Pa- kat Rus tayyareleri civardaki sındi tesisatı bombalamağa mu vaffak olamamışlardır. Sovyet tayyareleri büyük bir irtifada | uçarak bonibalarını şehirden u- | zaklara —atmışlar, fakat ibu bombalar hiçbir. hasara sebe- biyet wermeksizin tarlalara düş müştür. Finlündiya üzerinde Helsinki, 11 (a:a,) — Afi: 9 temmuz günü — Finlândiya mrazisi üzerinde hava faaliyeti | «€«hemmiyetsiz olmuştur. 9 tem-| Mmuz günü 10 temmuz gecesi 14 | tayyare düşürülmüştür. zumlu bilgi ve melekeleri ka- zandırma esasiyle telif etmek zaruretinde olduğumuzu — bil - mek Jâzımdır. Bütün bu cihet - leri en ince noktalarına kadar itina ile göz önünde Llı[ı'vvl*l.lıî Ve bu işde çalışan idealist ve bakikaten gayretli arkadaşla - rımızı bu ahengin içinde yürüt- meğe ;gayret sediyoruz. Lâdikte yapılmış ziraf işler, “yukarıda Söylediklerim “kadar da değildir. 15 dekarlık *meyva fidanlığı te- Sis ettik. - Toprağın bellenmesi temizlenmesi kolay iş değildir. 700 kavakla dişbudak ve ih- lâmur fidanleri (diktik. Meyva fidanlığımıza Seybanın Haru- niye - Düziçi muhitinden ge - tirdiğimiz fidanları diktik. Son kışın ,şiddetli -soğuklarına karşı bu fidanlar, onu dikenler *gibi mukavemet ettiler. Hepsi tut - muştur. Ayrıca bağ da yaptık. 1.800 gubuk üzerinde tecrübe - ler yapılmış ve bunlar ;köklendi rilmiştir. 'Daha war. 22 dekar - hk yyere 450 kilo yulaf ektik, lenmiş, sıcak we -mutedil yastık larda fideler — yetiştiri v bunların bir kısmı satılığa çıka- rılmıştır. Ziraat Vekilliğimizece köy enstitülerine tevzi edilen| 220 kilo gram — a0); batbunya 'f arpacık anı, 500 tohumu, kllnş dilyesitohumu, ma | rul fidesi, ıspanak, pı lâh- na, ibâkla, ihıyar, makız ikabağı, | kestane kabağı, dolmalık kabak | s0; | tohumları, 6.600 Tüks Filbe-Eks | pres domates 'fidesi, maydanoz, | dereotu, ve tere dikilmiştir. Bu sene kuraktı. *Bütün 'bu sebze - leri çocuklarımız elleriyle sula- yanak yetiştirmiştir. 'Daha da var 12 dekarlık yere makine “ilo! 46 kilo mısır ekitmiştir. 2,5 de- karlık yere 20 kilo kendir ekil- miştir. 192 kilo buğday, 912 ki- lo arpa ekilmiştir. | | 150 akasya, 250 kestane, 180/ elma, 50 vişne, 80 erik Yidanı dikilmiştir. Hayvanların kışlık yemleri tamamen temin edilmiştir. Bun | lar Lâdike ait malümat.... Bü -| tün köy enstitülerimiz. böyledir ve bütün bunlar okudukları ders lerin dışında tayin edilmiş za- manlarda yapılmış işlerdir. Lâ dik mevzuu bahis idi de onu an- lattım. İcabında we dakikasında diğer enstitüler için de böyle müfredatlı konuşabilirim. Ben, diğerlerinde olduğu gibi bu milessesede çalışan öğretmen arkadaşlarım ve köylü talebem le, gösterdikleri gayrete bakıp iftihar setmekteyim.: Gönlüm 5- ter ki onların, yarın memleke- te edecekleri hizmetleri düşüne- Tek, bir “ser,, fidanı gibi değil kökleri aziz topraklarımıza iş- lemiş ağaçlar gibi, muhitlerinin we vatanlarının insanları ola - rak yetişmekte bulunduklarını herkes bilsin ve benim gibi if- Hihar etsin. a AT DGT | rında Çaycuma mevküine ikimo Mi Türkiyeye iltica eden Fransız ve Rus tayyareleri| Ankara, 11 (am.) — Son 'bir ay zarfında Akdeniz ve Kara- deniz ile bunlara civar memle- ketlerdeki harp faaliyeti neti - cesi olarak bazı ecnebi harp tayyarelerinin — memleketimize cebrt inişler yaptıkları vaki ol- mâktadır. | Bir kaç ayevvel Antalyaya inen Ttalyan tayyareleri hakkın da o vakit ajansca mulümat ve- gibi bu sefer de bu yeni şler hakkında topladığ malümatı aynen neşretmeği dalı görüyoruz. Bu cebri inişlerden birincisi | 15 Haziran tarihinde Fethiyede olmuştur. Bir erbaş kumandası altındaşpulunan bir Fransı yaresi makinesindeki neticesi-olarak yere inmek zaru retinde kalmıştır. Bunu 29 Ha- ziranda üç kişilik mürettebatı olan diğer bir Pransız tayyaresi yine Fethiyede karava inmek Suretiyle takip etmiştir. 9 (Pemmuz tarihi de B kisilik mürettebatı olan büyük bir Fran | sız.bombardıman tayyaresi de Antalyaya inmiştir. Karadenizde Zonsuldak eiva- törlü bir Sovyet tayyaresi .cebri bir iniş yapmak mechuriyetin” de kalmıştır. Bunun müretteba- tı da üç kişidir. Gerek Fransız | tayyarelerinin ve gerek Sowyet tayyaresinin pilotları we sair mürettebatı Ankaraya nakledil- mek suretile burada enterne €-| dilmiştir. Bir Alman fırkası imha edildi (Baş ikarafı 1 İnclde) lamışlardır. | Hava muüharebelerinde ve düş man-tayyare meydanlarına kar- şı — yapılan harekâtta Sovyet tayyarecileri 28 düşman tayya- resinittahrip etmişlerdir ve ken- dileri ancak Gtayyare kaybet - milşerdir . Sovyet maresilları vazife | başında Moskova, 11 (a.a,) — Mosko- va radyosu mareşal Voroşilofla Timoşenko ve Budenninin sıra- siyle cephenin “şimal, garp — ve cenup - garp bölgeleri baş ku- mandanlıklarına tayin edildik -| lerini bildir tir. başkumandanların va- ! ladıklarını — ilâve eylemiştir. İmiha edilen bir Alman fırkası sâkova, V1 '(asa:) — Sovyet hat aptığı bir gedik - ten geçmek teşebbüsünde bulu- nan bir Alman piyade Tırkası- nın Tic'at hattı kesilmiş ve Sov yet 'kuvvetleri *tarafımndan imha edilmistir. Bu hâreket-esnasında 100 ka- dar tatik tahrip edilmiş, 3500 den fazla Alman askeri öldürül- esir - alınmıştır. teçhizat, 28 | ve 50 motosikle miştir Ruslar çekilirken'her-şeyi tahrip ediyorlar | Helsinki 11 (a.a,) — Sanomat gazetesinin muhabiri yazıyor: | Stalinin geri çekilirken 'her şeyin yakılması hakkındaki em- rini (Ruslar Ukraynada mi derecede'tatbik we kısmen “de muvaffak oluyorlar. iğtinam edil -| ve su tesisatı maz bir hale getirmı yorlar. Bütün “hububat imha e- dilmemiştir. Çünkü - ekinin bir kısmı -henüz yeşildir. Muharebe sahalarında her şey-çok kanlı»muharebelerin ce- reyan etmiş olduğunu gösteri - yor, Rus askerlerinin cesareti - ni bizzat Alman askerleri teyid ediyorlar. Ukraynayı ziyaret eden on ecnebi gazeteciden biri olan mezkür muhabir, Rus zırhlı oto mobillerinin evsafından Alman ların hayrete düştüklerini tlâve etmektedir. Rus eephesi hakkında nikbinlik Londra, 11 (a.a:) — Rus-0ep- hesinde vaziyet ahval ve şera- ite nazaran oldukça müsait ol- makta berdevamdır. Londrada Rus mevzilerinin oldukça iyi vaziyette olduğumü- gahede ve tesbit edilmektedir. Bununla beraber — Estonya ile Ukraynada bir uç:mevcuttur. —| rika harp istiyor (Baş tarafı 1 Inci sayfada) kağderatımızın bu harbin net! cesine bağlı olduğunu — görüyo- ruz. Artık Ssulh ile harp ara - sında, bunlardan birini intihap etmek bakkına —malik değiliz. | Kendimiz için masuniyet araya- mayız. Bu harp hizim harbi -| mizdir. Nazi rejimi düşmanı- mazdü Mademki bu bizim harbimiz-| dir harp etmeliyiz. — Biz yalnız harp malzemesi verip İngilizler- | den rını dökmelerini iste- | memiz namuslu bir hareket öl-| maz, İrtandaya da asker gıkarılacak mi? Vaşington, 11 (aa.) — — A- yandan B. Taft, dün âyan mec Üsinde bi miştir ki: — Amerikanın gimali İzlanda | ve şimali İrlandada İngiltere he| sabına hava üsleri inşa etmek- 'te olduğunu haftalarca evvel iti- mada değer bir kaynaktan öğ- renmiştim. B. Wandell Willkie Reisicüm- huru ziyaret ettikten /sonra A- merikanın İrlandada ve şimali İskoçyada askeri üsler tesis et- mesi icap ettiğini beyan ettiği zaman ben dün mecliste söyledi ğim nutkun ilk müsveddesin! yapmış bulunuyordum. — Şimali İrlandanın işgali buradaki İn- giliz kıtalarının serbest kalma - sını ve başka'bir yerde kullam- Tasını ve 500 bin genç Amerika- n - İngiliz adalarında yerleş- mesini intac edecektir. İrlanda- da tesis edilecek bir üüs İzlan- dada tesıs cdilecek bir üsten Zi- | yatle deniz nakliyatını koruya- e Am landanın işgali için gösteri - len esbabı müucibelerin hepsi İr- landa, İngiltere ve Portekiz için de kabili — tatbiktir. Suriye tes- İlm oluyor (Baş tarafı V1 inel sayfada) lemekte ve Damurtm 7 mil şi- malinde kâin ikarakol Mevkiine varmış - bulunmaktadırlar. Müttefikler Beyruta beş mil- lik bir mesafeye kadar yaklaş- mıslardırlar. — Müttefik kıtalar henüz mukavemetle karşilaş - mağa devam etmektedirler. Vidhy — tayyareleri Damurda zaptedilen — mevzileri 'bombardı- man etmektedirler. Mütaröke şartlarmda neler var? i , 11 (asa.) — JAi iylendiğine göre Suriye için teklif edilen mütareke şartla- rında umuümi bir af da derpiş edilmektedir. Suriye ile Lübnan Söy £ pDonlgüne — iltihak sede- ceklerdir. Alman ve İtalyan mu- rahhasları İngilizlere teslim e- dileceklerdir. Bütün harp ge- mileri limanda kalacak ve ge- milerden İngilizler mesul ola - caktır. Vichy ilk teklifleri reddetti ichy, 11 (asa.) — Ofi rad - y Vichy hükümetinin (İn- gilizlerin mütareke gşartlarını s0n derec , telükki-ederek reddetmiş olduğunu hbildirmek- tedir. Wilson - Dentz mülâkatı Lonüra, V1 (aa.) — Suriye hakkında general Dentz'in dün Boyruta yakın bir kampta ge- neral Wilson ile yapmış olduğu mülâkat esnasında mumaileyhe rdetmiş bulunduğu tokliflere müteallik riesmi malmat yok tur. Binnetice bu ttekliflere ve rilmiş olan cevap da malüm de gildir. Harekât devam etmek tedir. —aao—— Yeni ve'belki de daha müthiş bir büyük meydan -muüharebesi yakın görünmektedir. Fakat son — günlerin tecrübelerinden sonra Ruslar nikbin olmaktı haklıdırlar, Rus hava faaliy nin tedricen sönmekte olduğu hakkındaki Alman iddialar 'yet tayyareleri mu- barebeye Taal'bir surette işti. rüke devam tmektedir. Times gazetesinin Stokholm- daki muhabirinin kanaatma gö- re Almanlar İlk Ümid ve inti: zarlarının ilerisinde durdurul - muş v alanmışlardır. Alman lar Bov müdataasını hüylük bir da yaramadıkları ” tak- dirde mahvolacaklarını anlı; caklardır. Alman halkının fası- | laşız bir ısurette gelen — yaralı| trenmleriyle istidlâl suretiyle an-| ladıkları müthiş Alman zayia- fının şimdiden tesiri altında bu- lunduğu — bildiriliyor. “Buna bi- naen nazi şeflerinin bütün n - san kuvvetlerini — muharebeye v7 y e >1re'n » #> D VAA HG G V. a Td. rimizin <h  beyanatları (Baş tarafı 1 inci sayfada) lediyeye gelmiş ve Doktor Lütfi Kırdardan muhtelif işler hak- kında izahat almıştır. Dahiliye Mekili Belediyede kabul ettiği bir muhabirimize İstanbula isti-| rahat etmek maksadile geldiği- gi söylemiş ve muhtelif işler bakkında şu izahatı vermiştir: “— Asker ailelerine yardım lâyihası tatil devresinden sonra meclise sevkolunacaktır. Bu lâ- yihada Tİstaribul belediyesinin Projesinde ele alınan menabi mevcuttur. Ahşap evlerin istimlâki için henüz bu hususda bir kararımız yoktur. Maamafih belediye ken di mevzuat ve imkânı dahilinde buna lüzum gördüğü takdirde parça parça yahut muayyen blokları istimlâk edebilir. W . Mahalle teşkilâtının değişti-| rilmesi mevzuu bahis değildir. | Bu tatil devresinden sonra mec- | lise sevkolunacak belli başlı lâ- | yihalar arasında nahiye müdür | leri için meclise geçen sefer de arzettiği lâyiha ve asker aile - lerine “yardım lâyihası vardır. Nahiye müdürleri için hazır- | lanan lâyiha adliye encümenin- | dedir. Adliye Vekilinin beyanatı Evvelki gün şehrimize gelen, yeni Adliye Vekilimiz Hasan Saffeddin Menemencioğlu dün hem öğleden evvel, hem de öğ- leden sonra adliyeye giderek tedkiklrde bulunmuştur. | Vekil öğleden evvel adliyede başmüddelumumi Hikmet Oma- | 'tı makamında ziyaret ederek bir | saat kadar kendisi ile görüşmüş ve ağliye işleri hakkında izahat almıştır. Daha evvel ağlliyeye intisabı sırasındâ “İstaribul kadrosunda imihuriyet — Müddeiumumiliği baş muavinlik Vvazifesinde bu- lunan vekil Menemencioğlu, bu bakımıdan kendi ihtisası ölan adliye işlerini “inceden inceye tedkik etmek — -ve yakından te-| maslarda bulunmak üzere müd- | delumumi — muavinleriyle de bir tanışma ve konuşma yapmıştır. | Pek samimi bir hava icinde ge- | çen'bu tanışma merasiminden sonra vekil üst'kattaki asliye ceza ve'ağır ceza ile iki şulh mahkemesi bulunan kısma çik- mışve öğleye ikadar — birinci gazetecileri de-saat -dörtte xak bulederek geyahati we tedkilik lezi hakkında sordukları sual- lere cevap vermiş ve şu beya « natta bulunmuştur : “— İstanbula gelişim istira- hat etmek içindir. Ancak bu fır- sattan bilistifade İstanbul adli- yesinin vaziyetini ve faaliyetini yakından görmeyi istedim. Bu- gün mahkemelerdeki müşahedar tım adliyenin faaliyeti hakkında çok şayanı memnuniyet bir ne- tice vermiştir. Vakit buldukça diğer mahkemeleri ve bilhassa İstanbul, Üsküdar ceza evleri- ni de gidip Edreceğm. Müna- sip zamanın hülülünde yapılma- sı mukarrer olan adliye binasık 'nın projelerini tedkik eyleyece- ğim ve derhal işe başlanması için de lüzumlu olan hazırlık « ların ikmalini temine — çalışa- cağım. ' İstanbuldan İmraliye gitmek niyetindeyim. Orada çalışan 800 mahkümun bilhassa Şu hasad mevsiminde yeni gönderilmiş o- lan biçme ve harman makine - leri ile nasıl çalıştıklarını yakın- dan tedkik etmek istiyorum. E- sasen İmrali ceza evi şimdiye kadar kendisinden beklenilen müsbet neticeyi vermiş ve hiç bir mahküm oradaki nizamı ve intizamı bozacak bir harekette bulunmamıştır. Tıpkı burada olduğu gibi Zonguldak kömür havzası ile Karabük atölyele - rinde çalıştırılan mahkümlar da ayni huzur ve sükün içinde işle- rine devam etmektedirler. Vekâlet 'bu işlerin — ve 'teşeb- büslerin verdiği umumi netice- den san derece memmun — bultm- duğundan “mahkümlara — çalış - sahası temin etmek Üüzere oprağı pek werimli “bulunan Muğla mıntakasında da fadliye- te başlayacaktır. Burada Zira- ut Mekületinin işletmekte oldu- Zu şarazi mahkümlar için bir çalışma sahası olacaktır. 'Böyle yeni yeni zirai müesse- seler moydana getirdikçe şüphe- siz ki mahkümların hemen he- men hepsi açik ve serbest ha- vada — çalışma 'imkâriları bulmuş olacaklardır. Zaten mahkümla- rin hemen hepsi çalışmak için büyük bir arzu göstermektedir- ler. Ben oriların hiç birinde ru- ikinci asliye ceza mahkemelerin-| hi bir redaet görmedim. Cüm- de rüyet olunan davaları ta-? lesi 'faal ve işgüzar olan bu câ> kip'etmiştir. | Bunu 'takiben tabibi adii dai-| resine gidilmiş ve aüliye doktor- ları - iletanışılmıştır. Müddeiu- mumilik ikinci tedkik (matbuat) bürosuna da giderek - tteftişten geçiren wekil; burada 01889 yı- lndanberi kurulmağa baslavan bilâmun neşriyata ait kütüp- haneyi ve yapılan tasnifigok beğenerek daha Ziyade muvaf- | fakıyetler dilemiş, ayni zaman- | da 'buna dair bazı direktifler ve fikirler vermiştir . Bu meşguliyet ve (tedkikleri müteakip öğle istirahati için ad- liyeden ayrilan — vekil öğleden sonraki adliye faaliyetinde de gene bütün asliye ceza, ağırceza sulh ceza ve sulh ceza ve hukuk mahkemelerini gezerek her bi- rinde bir davanın rüyetinde | hazır bulunmuştur. | Vekil kendisini takipte ve ted- | kiklerini not etmekte — bulunan Gülhane Hasfa—ğ hanesindeki Profesörler | Ayın 15 inden itibaren Ankarada vazife görecekler Ankara, 11 (Husust) hane hastahanesinde bulunan profesörler bu ayın 15inden iti- baren Ankarada Cebeci hasta- | hanesinde vazife alacaklardır. — | Karadeniz mınta- kasına Mısır gönderildi | Ankara, 11 (Hususi) — Ka-| radeniz mintakasının —muühtaç | olduğu mısır hububatı, mütead- | dit vapurlarla “buralara gevke- dilmiş, böylelikle halkın ihtiya- karşılanmığtır. —Gu-| Müdü Ü Ankara, 11 (Hususi) — Ve Kâletle idare edilmekte olan iase umum müdürlüğüne Said Rauf | sürecekleri tahmin edilebilir. Sarper'tayin edilmiştir. miayı vekâlet çalışmak gibi bir faziletten mdhrum etinemek için elinden geleni yapmağa çalışı - yor ve yapacalktır.,, Vekilin 'beyanatını mütcakip gazeteciler tarafından — bir kaç sual açıldı. Vekil ilk sorulan ad- liye gicilleri ve sicil teşkilâu hakkındaki suale şu cevabı ver- di: —:Her medeni memlekette muntazam bir adli sicil teşk vardır. Bunlar pro cürüm işlameye mütemayil bu- lunan mücrimleri tanımak, ta- nitmak için çok faydalar temin eder. Bizim; bir iki vilâyetimiz müstesna olarak; hemen bütün Memleketimizde bu çeşit profes- yönel mücrimler - bulunmadığı için şimdiye kadar buna lüzum görülmüş değildi. Fakat man ilerledikçe, bilhassa büyük şehirlerimizde faaliyet arttıkça mücrimlerin mazilerini de tam - mak ve husiyetlerini öğrenmek icap ediyor. Bahusus şimdiki nakil vasıtalarının büyük — me- müfelerin ehemimiyetini kaybey- lemesi ve yakancı memleket. lerle olun ticari ve iktisadi anü- nasebetler göz önünde bulun - durulacak olursa — memleketin enniyeti bakımından böyle bir teşkilâta ne kudar büyük bir lü- zum hasil olduğu — derhal tes- lim edilir. " Bunun için Adliye Vekâleti bu ihtiyacın da — biran evvel ve sür'atle temin edilmesi için içap eden tedbir ve tertipleri hazır- latmış bulunmaktadır. Hasan Menemenci oğlu soru- lan adli harç tarifeleri hakkın- daki suale de demiştir ki — Harç tarifeleri kanunu ü- zerinde çalışılıyor. Bunun tadi- linde gözetilen hedef; “dava miktarı çoğaldıkça harcın ve harç miktarının azalı ı,, dar. Buna — mukabil şimdiye kadar kapnunun ihtiva ettiği ve fakat | harç tarifesi;kanunundan hariç bınaktığı 'bir çok akitlerde - az vaya.gok - birer -harca tâbi tu- tulacaklardır. Bunun — neticesi ve hülğâşa olurak diyebilirlm ki Mahkümubih arttıkça arclar da mütenakis bir sişteme Lâbi olarak azaltilacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: