— Hekimbaşı Abdülh z | Mollanın Hatıraları —| Harbin açılmasından Padişaha harp aley- î hinde bir lâyiha veren meşhur Keçeci Zade | İzzet Mollanın, ilk bozgun haberleri üze- | rine bir sabah Rami kışlasından alınıp sürgüne gönderilmesi... Bu vak'a hakkında hiç bir yerde bulunmayan kıymetli kayıtlar. İstinsah eden: REŞAT EKREM KOÇU Gaş 2 - 7 İkinciteşrin 1828. Pa zartesi - Cumartesi Sahı günü sabık Bosna valisi JAbdurrahman Paşa İğneada muhafızı oldu. Karadan gider- ken vezaret esvabile kışlaya ge- lip Serasker Husrev Paşa ile beraber huzura çıktı. İhsanı şa- haneye mazhar oldu. Hîyregece olan Tevhidi Şerif- de, efendimizle biz, Tevhidi Şe- rif haricinde oturup zikreder irik. Bu gece tenezzülen Tev - hidi Şerif halkasına gir-diler.oı Çarşamba günü mağmum du. Akşamı olan Tevhidi Şerif- de İzzet Molla efendi mevcuttu. Perşembe günü, Padişah, Ba- biâliye gidip geldi. Ben de İs - tanbula gittim. Elli kadar esir gelmiş. Yolda rastladım. Rab- Cuma namazına Eyüp gerifine gidildi. Akşamı olan Tevhidi şerifde Sultan Mahmut cümlemize iltifat etti. Hüseyin Paşa tarafından mektup gelmiş. Okunması için Padişah bizim odaya göndermiş. Okuyup hayır düa eyledik. Mektupta; bu ayın Bekizinci günü Moskof ordusu- nun Şumnudan ansızın hareket ve firar eylediği yazıldı. İki ta- kım olup biri Varna, biri de Silistire tarafına gitmiş. Silis- tre tarafına gıı'(dmin h;l::ı-ğ; ke serilmiş.. Kırk kadar da esir alındığı tebşir olunuyordu, de geldiler. Reis efendi, Topha» ne nazırı Tahir Bey de bulun - dular. İltifata mazhar oldular. Reis efendi kule tarafında, Ta- hir Bey de küçük İmam Efendi- 'ye misafir edildi. $ - 18 İkinciteşrin 1828 Sultan Mahmut, pazar günü süvarilerin taliminde bulundu. Eyaletli atlılar da mevcuttu. Bi- rer birer cümlesine ihsanlarda bulundu. Akşamına tevhidi şe- rif oldu. Pazartesi günü Selim Paşa sadaretten azil ve İzzet Paşanın sadrazam olduğu haberi geldi. Perşemibe günü saat on birde mührü hümayun — kendisinden alınmış ve kendisi Gelibolu tar rafına memur edilmiş ve & fa gitmiş. Bugün huzuru hüma- yunda akdi meşveret — olundu. Rabbim hayır eyliye. Salı günü sabık sadrazamın emval ve eşyası müsadere olun- du. Biraderi Halil Bey Başbaki koluna hapsolundu. Galata na- mrı Papuççu oğlu Ahmet ağa arar adam olmakla iki tuğ ile' paşa olduu. Tavil Salih “Efendi orduya memur oldu. Top “hane nazırı Tahir Bey Humba- yahane nazırı ve esbak Bostan- cıbaşı Ali Bey Tophane nazırı oldu. Akşama Tevhidi Şerif ol- du. Keçezi zade İzzet Molla mevcuttu. Çarşamba günü gamlı idi. Perşembe günü, kış olmakla, Berasker Paşa adamlarından birisi kömür yakmış ve vefat etmiş. Tarafımızdan cerrah gön derildi, kan alındı amma fayda vermedi. Hasekizade Efendi ge- Hp gece kışlada kaldı. Mirahor ABONE BEDELİ Türkiye — Kenebi GENELİK — 1400 Krş. 2700 Krş. B AYLIK ULALI 1460 » 8 AYLIK 400 800 » YT AYLIK — 150 100 » 17 Şubat 1941 PAZARTESİ 19 Muharrem 1360 4 Şubat 1356 Gün 48 Ay 2 Yil: 941 . Kasım Güneş — Öğle — İkindi 107 TA2 938 — Ezani 658 — 1228 — 1524 — Vasatf Akçam — Yatsı — İmaak 1200 — 132 1127 Ezant 1146 — 1916 — 513 — Vasati DİKKAT «Yeni Sabahr a gönderilen yazılar Ve evrak neşredlisin edilmesin olunmaz ve bunların kaybol dün dolayı hic bir. mesuliyot ramısi #dilmez. ağa da geldi. Oğlu Varnada imiş. Çok keder ediyordu. 18 - 16 İkinciteşrin 1828 cu- ma - Pacartesi. Cuma selâmlığı “"Topçularda- ki camii şerifte oldu. Husrev pa şa gelip hayli oturdu. Padişah, Keçezi zade İzzet Mollanın lâ- yihasını istemiş. Başağa tara- fından adam gidip istemiş. Cumartesi, hava sabahleyin çok sisliydi. Öğleden sonra gü- zel oldu. Padişah şeyhülislâmı çağırttı. Bir kaç saat sonra döndüler. Cebbar zade Celâl Paşa gelip yüz sürdü. Kapıcıba- gıların olduğu yer ziyade çamlır olup Eyübe nakletmelerine ruh- sat verildi. Orduyu hümayun çarşıdan Eyübe naklolundu. — Pazar günü Padişah çiftli; gitti. Akşama İzzet Molla, nü Bey, Tahir Bey, Ahmet ağ ve Birader Efendi kışlaya gel diler. Pazartesi günü hava zi- yade Mmağmum idi. Padişah Defterdar iskelesinden aşağı sa- raya teşrif ettiler. Aksam Tc hitte İzzet Molla ile Arif Efen de bulundular. | 17 İkinciteşrin 1828 Balı. Bugün hava ziyade fırtınalı idi. Arif Efendi bizde, İzzet Molla İmam Efendide misafir idi. İzzet Molla, seher vakti, İmam Efendinin odasından bi- 9zim odaya geldi. Arif Efendi ve Birader Efendi ile sohbet eder- ken ben bir iş için oda kapısın- dan çıktım. Bir tane al kaputlhr kara bıyıklı adam girdi. Neye a diye sorduk. “Memur olmuşuz, gidi- yorum!,, dedi. Haberimiz olma- erkendir!,, derken: “Sürgüne gi, diyorum!,, diyip yamımıza geldi. Birader Efendinin eteğine sarı- hp: “Aman efendim!. Emri Pa- bir habbeye malik değilim,, di- yip ağlamağa başladı. “Ne tara- fa memuriyet?,, diye sorulduk- ta: “Sual etmedim., dedi. Uşak | tâ arkasında idi. Uşaktan 30r-| duk: “Kıbrıs. adasına!,, dedi.| İşittiğimizde bir kat daha melül oldu: “Ne malen ve ve bedenen kudretim vardır,, diyip ağlar- ken ben bir tarafa gizlendim. Veda edip gitmiş. Memur olan uşak, evine uğratmadan doğru Gümrüğe götürmüş. Hemzebanı olan Defterdar Kesedarı Rasim Efendiyi de bulmuş, o da Rodos adasına menfi olmakla ikisi bir kayığa binip Üsküdara gitmiş- ler. İzzet Molla, dili ziyade uzun,| hoş sohbet, gair mizaç olmakla, menkibe arasında vazifesinden haric seylere karışıp adam çe- kiştirdiğinden maada bazı ga- rip mütalealarını kaleme alıp bir yolile Padişaha duyurmuş. Padişah da gazap etmiş, ilmiye tarikinden tard, ve nefyi ebed ile menfi olmasına sebeb oldu. Zira, lâyihası olan kâğıdı, hav- salası alır almaz, Devleti Aliye- nin dahilf ve harict işlerini bilir. bilmez bir çok kimselere göster miş. Bu lâyihada ricali devleti aliyeye taan eylediğinden maa- da sövüp lânetlerdi. Bir kimse hilâfına cevap vereyim derse, sövdüğü şahsı bırakıp derere derece kızarak ol kimesneve, sövmeğe başlardı. Cenabı Hak cümlemizi ıslah eyliye. Akşamı Tevhidi Şerif oldu. Padişah Tevhide geldi. Sovyet Rusyaya Yapağı Ikracatı Sovyet kombinelerinin baki - ye hesaplarını kapatmak üzere Sovyet Rusyaya verilen yapa - ğı partilerinin sonuncusu da ik mal edilmiştir. Sovyetlerle bu partiden baş - ka 200 tonluk yeni bir — tiftik partisi anlaşması yapılmakta ol duğu haber alınmıştır. Bunun da — kombine hesaplarına mah- anlaşılmamıştır. ak 1"_ GENANEI | : “Molla niçin. Daha | edeyim? dişahiye itaatim vardır. Ancak | meleyi yapmak mıdır? Yoksa Diğer taraftan İsviçre ile İs- sup edilip edilmiyeceği henüz OKUYUCU N ——0 | DİYOR Kİ: ı Mürakabe Ko- vazifesi Fiyat misyonunun bu mudur? İmzası gazetemizde mah- fuz bir okuyucumuzdan Şu mektubu aldık: Dün fiyat mürakabe komis- yonuna giderek bir nakliyel ambarının Mersinden İstan - bula getirdiği G5Ü kilo eşya- nın beher kilosundan -mak- tu ve muükannen Tiyatları 5 kuruş 20 santim olduğu halde burada benden 5.95 kuruş ü zerinden nakliye ücreti alındı. Eğer sebepsiz olarak kiloda 75 santim fazla almaları ihti- kâr ise suç ise kanuni mua- meleye tevessül etmenizi ri- caya geldim.,, dedim ve am- barın iddiamı tevsik eden fa- turasını da kendilerine tak- dim ettim. Komisyonun - gefi telefonu açtılar. Mezkür nakliyat gir- ketinden fiyatın 5.20 oldu- ğunu öğrendiler. Cevabon: “Mademki 5.20 dir. ala- mazsınız. Bir de verilmiş fa- turanız var; netice iyi olmaz. Ödemelisiniz!,, diyerek tele- fonu kapadılar. Bana da: — Mersine yazacaklar. Son ra 75 santim farkın tutarını iade edecekler, cevabını ver- diler. Kendilerine müracaat sebe- binin parayı tahsil ettirmek olmadığını, bu gibi hakları hukuk mahkemesinde ara- mam lâzım geldiğini kestirdi- ğimi bu makama -şöyle bir hâdise var, eğer suç telâkki ediyorsanız takibatta bulu- nun.. diye geldiğimi söyledim Netice: —dade ederim dedikten sonra dediler. ihtikâr olur Tmu? demek siz verdisiniz pa- rayı aramıyorsunuz. ambarla mesele çıkarmak istiyorsu- vermek ihtikâr ise, suç ha- -sıl olmuştar. Fiyat farkını iağe etmekle, il SUÇ ortadan kalkmaz ve kaldırı- lamaz, zannederim.. Şimdi kimi kimden gşekva Fiyat mürakabe komisyo- nunun vazifesi bir iddiayı tet kik ile makul görürse failin tecziyesi iğin muktazi mua - sadece suçlunun fazla olarak aldığı paravı müştekiye iade ettirmek midir? LETPOLSUKZ Yangın başlangıcı Galata Tünel caddesinde Ha- zaroz Nişayana ait 10.000 lira- ya sigortalı mağazada yangın Çıkmışsa da itfaiye tarafından söndürülmüştür. Kömürden zehirlendi Erenköy Suadiye iskele cad-| desinde 25 numaralı köşkto o-| turan bahçıvan İsmail Gezer, odasında yakmış olduğu kömür den çıkan karbon gazile zehirlen diğinden Nümune hastahanesi -| ne kaldırılmıştır. Otomobil çarpdı Şoför Ali Tuncanm idare- sindeki 2223 numaralı otomobli Beyoğlu caddesinden geçerken | Kasımpaşada oturan — Emine çarparak ayağından yaralan- mıştır. Yaralı Beyoğlu hastahanesine kaldırılmış, suçlu şoför yaka- lanmıştır. Tramvaydan düştü Sakızağacında otıran Yorgi kızı Domino tramvaya biner-| ken ayağı kayarak düşmüş ve tehlikeli surette yaralandığın- | dan Beyoğlu hastahanesine kal dırılmıştır. Polis tarafından yakalananlar Emniyet altıncı şube memur larının dünkü knnfxd.l&rindei tramvaydan 49 kişi ve belediye talimatnamesine aykırı hare - ket eden 16 şoför cezalandırı mıştır. veç de memleketimizden - tiftik satın almak — istemektedirler. Bu memleklerdeki ahcılar tif - tiklerimize iyi fiyat teklif et - mektedirler. T TTAADLARBL LA | YENİ SABAH ka Tramvay | si alınab İdare Müdürü Anka- raya gilti İstanbul belediyesi elektirik, | tramvay ve tünel — işletmeleri | müdürü Mustafa Hulki Eren| dün akşamki trenle Ankaraya Bitmiştir. Bay Mustafa Hulki Eren An- karada tramvay, e irik ve tünel işletmeleri hakkında a kadar vekâletlerle temaslar ya | pacaktır. Bu temaslar esnasında bil - hassa tramvaylarda tatbiki ka- bul edilen kıt'a far'tını kaldıran | bilet usulü ile, aktarma bilet sis temi hakkında Nafıa vekâletine izahat verilecektir. | Malüm olduğu üzere bir müd | det evvel şehrimize gelmiş olan | Nafıa müsteşarına bu — vaziyet bildirilmiş, Mmüsteşar da bunu| muvafık görerek kabul etmişti. | Şimdi aziyet Nafıa Vekili Ali Fuad Cebesoya bildirilecek ve Vekilin kabulü takdirinde tek | ve aktarma bilet sistemi derhal | tatbik mevkiine konulacaktır. | Diğer taraftan Mustafa Hulki Eren tramvay idaresinin oto - büs idaresinin otobüs mübaya- ası hususunda bir İngiliz firma- sile yaptığı anlaşmayı da Vekâ- letin tasvibine arzedecektir. Simavda Meyvacılık Simav (Hususi) — Ağaç se- ver Kütahya valisi yeşil Sima - va geldiğinde ağaç koruma ce - miyeti ile meşgul olmuş on dö nüm nümune fidan bahçemizi tetkik ve direktif verdiğinden büyük yardımlarda” — bulunmuş bu yardımı - gören cemiyeti - miz evvelâ nümuüne bahçesine | iki, yüğtlli löta sarfiyle-iki oda- h mükemmel bir ev.x; ve bahçenin 'İmarına bi tır. Valimizin ditektiflerinden | 4 hız alan cemiyet meyvalı ve meyvasız yüz bini mütecav.z ağaç diktirmek ve nefis meyva yetiştirmek için muhtelif vilâ - yetlerden aşı kalemi celbedip ahaliye tevzi etmiş ve aşılar kâ- milen tutmuştur. | Çemiyetimiz bağlari da ısla- | ha çalışıp muhtelif cinsten A- merika asması celbedip aşılat- tırılmış ahali bırbirlerile müsa- baka edercesine meyva ve ge - rek yeni usul bağ yetiştirmeğe muvaffak olmuştur. Cemiye - timiz —gerek ağaçlar üzerinde ve gerek bağlarda haşerat mü- cadelesine devam edip ön safa geçmiştir. İşte her vilâyet vali- Bi böyle meyvacılığa ehemmiyet | verirse 'memleketimizin iktisa -| den ne kadar yükseleceği ma -| lümdur. Var olsun böyle iktısa- diyata yardım eden valilerimiz! Kadıköy Halkevi kongresi aktedilen kongreleri aşağıdaki gün ve saatlerde yapılacaktır. Şube Aazasının mezkür günde Halkevini teşrifleri. j Güzel sanatlar: 22-2-941 cu-! martesi saat 17 de; Halk ders- bane ve kursları 22-2-941 cu - | Martesi'saat 18 de; Dil, edebi- yat 24-2-041 pazartesi saat 18 de; Köycülük 24-2-041 pazar - tesi saat 18'30 da; S' yardım 26-2-941 çarşamba saat 17 de, Kütüphane, yayın — 26-2-941 çarşamba saat 18 de, Tarih, müze, 27-2-041 perşembe saat 17,30 da, Spor 27-2-941 perşem be saat 18 de; Temsil 28-2-941 | cuma saat 18 de. | Başından yaralandı Galatada oturan Tanaş yolda | giderken ayağı kayarak düşmüş | ve başından yaralandığından Beyoğlu hastahanesine kaldırı!-| mauştır. Mangaldan zehirlerme Erenköyde 2 numaralı köşk- 'te bahçevanlık yapan Çerkeşli İsmail Gezer, odasına aldığı mangaldan zehirlenme — alâimi göstermiş, Haydarpaşa nümu - ne hastanesine kaldırılmıştır. —|W M A | ve kazanda fazla miktarda bi - | ki kazanın parçalarından bazı- Evvelki gün Haliçte vukua ge len feci infilâk hâdisesinin tah- kikatı ikmal edilmistir. Yapılan tahkikata nazaran hâdise, stim seyiftivatının lâyi- ki ile işleyememesinden vukua gelmiştir. Hal apxapı ci- varında Kürkçü camij önünde harekete — getirilmek — istenen Mahmud Kemale aid Başağa romokörünün stim anahtarı o- tomatik vazifesini — görememiş riken istim, kuvvetle kazan ci- darlarını tazyika — başlamıştır. Bu tazyik neticesinde kazan| patlamış ve müthiş bir gürültü duyulmuştur. Tarrakanindu - | yulması ile romokörün parça - lanması bir olmuştur. Sitim o | kadar şiddetle tazyik — etmiştir , ları Galata yangın külesi ” ile | Çeşme meydanıma düşmüştür. | Bu parçalardan iki — vatandaş hafif surette — yaralanmıştır. Bunlar da şunlardır: 59 yaşın- da kazancı ustası Hüseyin oğlu | Mahmud ile boşta gezer takı - mımdan 60 yaşlarında Hüseyin oğlu Ulucan. Romokörde bulunan tayfa İ- nebolulu 25 yaşında Hamdi par çalanarak ölmüş, cesedi bile bu lunamamıştır. Yalnızz tahkikat esnasında bir küçük çocuğun getirdiği kafatası parçasının | Hamdiye aid olduğu zannedil -| mektedir. Etraftaki mavna - larda 1 kiloya yakın insan bey- ni parçaları bulunmuştur. Tah- kikatı idare edenler bundan, ö- | lenlerin bir kişiden fazla olma- sı ihtimalini — çıkarmaktadırlar. Maamafih dün akşama kadar bu hususta hiç bir ip ucu elde edilememiştir. 30 yaşındaki romokör ma - kinisti İstanbullu İbrahim oğlu Abdullah ise ağır surette ya - ralanmıştır. TKT | ması hususunda hükümete tek- A TUREATMR S DE ETEDKUK. SADA Sanat okullarının sonelik kongresi Dün Eminönü Halke vinde yapıldı İstanbul sanat okullarının se | nelik umumi kongresi dün öğ leden evvel Eminönü Halkevi nin konferans salonunda yapı mıştır. Kongre azalarının çoj nun hazır bulunmaması — kong- re tatsız geçmiştir. Buna rağ -| men bazı mühim kararlar ve - rilmiştir. Bu kararlara göre memleke - timizde, büyük ihtiyaç hissedi- len mütehassıs sanayi amele us tası yetiştirmek için tedbirler | alınacaktır. Bu tedbirlerin alın- lifler yapılacaktır. Ayrıca bir - lik bu yolda büyük mikyasta propaganda yapılacaktır. Bp propagandalarda bilhas - S9 ilk okul mezunları istihdaf edilecektir. İ /kTisaD İdhalât ve ihracat bir- liklerinin yıllık toplantısı İstanbul ithalât ve İhracat ve ihracat birliklerinin yılık he yeti umumiye toplantılarına de- Yam edilmektedir. Bu ayın yir - misinde madeni eşya ithalât bir liğinin yılık umumi heyet top - lantısı yapılacaktır. Bundan sonra gün aşırı bütün birlikle - rin toplantıları yapılacak ve yıl hk umumi heyetler şubat so - nundan evvel bitirilecektir. Şim diye kadar üç birliğin umumi heyet toplantısı yapılmıştır. Ge riye boş birlik kalmıştır. Kibrit fabrikası fazla çalışacak Ankara, 15 (Hususi) — Kib- rit fabrikasında günde üç saat| fazla nlesai yapılrhası Heyeti Vekilece kararlaştırıldı. Balık hi — Adın ne? — Mişon! — Babamın adı? — Salamon! — Ananın? — Zumbul! — Peki kaç yaşındasın? — Vtuz aiuı! — Nerede oturuyorsun? — Balıkhane civarındaki boş Rüsumat kulübesinde! — Memur musun? — Ne münasebet, boş bul - dm. Bir senedir orada yatı- yorum, Mişon böylece hüviyetini tesbit ettirdikten sonra parde- sü yerine giydiği yağlı ve ren- gini kaybetmiş bir bakkal ön- lüğünü itina ile katladı; otu: duğu suçlu kanapesinin üstü- ne yerleştirdi. Sonra alışkın bir tavırla ellerini biribirine kavuşturarak kendisinden da- vacı olan motörcü Hüseyinin hüviyetini yazdırmasını bekle- di. Balatlı Mişonu siz de tanı- yacaksınız. Deniz hırsızlıkla- Tında ismini sık sık işitmiş o- lacaksınız. Kendisinin aşağı yukarı 20 sabıkası var. Fakat şimdi uslandığını iddia ediyor. Hâkimin: değilsin, Mişon. Geçenlerde de gelmis- tin, değil mi? demesine karşı pürtelâş atıldı: “— Öyle amma beraet et - miştim. Onuncu yılda affedil- dikten sonra bu kadar senedir namusumla yaşıyorum. “— Bu nam ile namuslu y gayış? Bak, şimdi de motör- cü Hüseyinin 6 çift, bir tek palarnutunu çalmışsın ? “— Kim demiş? Ben bugün elli bin liralık mala bekçilik yapıyorum. Balıkhanedeki ba- lıkları ben beklerim. Haliçte- ki bütün motörler bana ema - mettir. Bunun 20 kuruşluk pa- lamutlarına mı tenezzül ede - ceğim. Davacı malının ucuz Balatlı Mişon 13 palamut çalmak suçundan beraet etti rsızlığı tam iki buğuk lira! “— Hâkim' n turdu. Mişona döndü: Demek çalmadın ha? Tabii çalmadım. Hem bu adam beni bellemiş bir de- fa, Geçen sene de motörü 80- “— Elbette soyulduğu za - man civarda senden başka kimse yoktu ki? Hâkim davacıya sordu: “— Sen Mişonun çaldığını gördün mü “— Hayır, fakat bizim ar - kadaşlar görmüş.. Hâkim bundan sonra şahit- leri dinlemeğe başladı. Bun - lardan Rizeli Hlamdi şöyle de- || di Mişonu motörün araba- | rından çıkarken görmedim. Fakat o taraftan geliyordu. E- linde iki çift palamut vardı. Onları sattı, sonra gitti. Bir daha gelişinde üç çift daha daha vardı. Fakat Mişon hakkındaki de- liller kâfi değildi. Kendisi va- ziyetinden emin yerinde sakin oturuyordu. Diğer şahitler de || müphem birer ifadeden sonra çekildiler. Hâkimin verdiği karar Mi - şonun lehinde idi. Beraet etmişti. | Mişon bunu duyunca hiç te- || 5 ğ n | | 'ardı olan İ İ yavaşça al- i. Sonra up- uzun boyile yerlere kadar eği- lerek: “— Allah ömürler versin! Dedi ve vakur adımlarla çık- tı. Arkasından çıkan mntörcü İsmail hiddetinden yerinde du- ramıyordu. Mişon döndü ve büsbütün damarma basan şu cümleyi sa- vurdu: “— Bana Balatlı Mişon der- ler. Gözünü aç; malını çaldır- ma. Ben kolay kolay tongaya basmam.. 17 Ö— | ! lim ıi Yazanı ül. Salih Murad Üzdi Keşifler,-ih!iralar Kimyagerin muvaffakiyetleri Hidrojen ile azot mahlütun« dan çıkarılan amonyak miktar rını arttırmak usulleri lâbora» tuyarın büyük zaferlerinden bi- ridir. Bu usullerin büyük mik- yasta bir endüstri yaratacak gekilde tatbiki de yine büyük bir zaferdir. sırfı kimya röşeri- lerdeki muvaffakiyetler tekno- loji kimyasında kâfi gelmez, da- ha bir çok kabiliyetler lâzım. 'Teknoloji kimyager öyle bir u- Bul bulmalı ki kimyadan anla- mıyan işçi bunu kolayca tatbik edebilsin. İşçi sınıfının psikoloji ve meharet derecesini bilmiyem bir kimyager bunu yapamaz. Bu kirayager ayni zamanda patron- ların ve kapitalistlerin zihniye- tini de bilmelidir. Bu itibarla piyasanın ne istediğini ve bulduğu — mahsulü — piyasa « nin istediği şekle — sokabil- mek kabiliyeti olmalıdır. Halbu- ki bu noktalar bir ilim adamını hiç alâkadar etmez. Hayatta muvaffak olmak istiyen bir tek- noloji kimyager bir ilim adamı olduktan maada bir de dünya daha doğrusu ticaret adamı ol- malıdır. - Bu itibarla teknoloji kimyager bir kimyagerden ziya- de bir de şahsiyet sahibidir. İş- te bu hassaları maruf Alman kimyageri Fritz Haber de gö- Tüyoruz. Kimya ve kimya tek- nolojisine ait meseleleri kavra- mak ve halletmek kabiliyetinde olan Haber havadan azot istihsa li usulünü bulmuştur. Haber 941 harbinde Almanyanın en maruf şahsiyetlerinden biridir. Onun sayesinde Almanya dört sene cihana karşı koyabilmiş ve da- yanabilmiştir. Haber ile arka- daşları 1914 ilk baharında sen- tetik amonyak meselesini hal letmişti. Abluka Almanyayı Şili her hilesitden mahrum etmiş- ti. O Almanya ki bu mad- deyi hem #ün'i gübre ve hem de patlayicı maddeler imalinde kul lanıyordu. Dünyanın maden o- caklarında ve endüstride her se- ne kullandığımız nitrat miktarı 250.000.000 — kilogramı — bulur. Harp yüzünden bu sarfiyatm çok artacağı muhakkaktır. Şili nitratına bel bağlıyanların müş kül mevkie düşecekleri tabif de- Zil mi? Büyük harp 1941 tem- muzunda ilân edildi ve Alman filosu Şiliyi abluka etmişti Müttefikler bu yolu açıncaya kadar aylar geçti ve sıkıntı için de kaldılar. Bir harbin talih ve yükünün bir adama bindiği kabul edilirs geçen harpte bu adam Haber- dir. Onun idare ettiği Sentetik SAĞ BÜ SAĞ GÜĞÜ S DÜ ÜRÜERÜRELÜLE < | amonyak fabrikaları harbi dört nlar Berlin- adamımız Haber- dir,, derlerdi. Müteaddit maka- lelerde söylediğim gibi büyük bir ilim adamı bir memlek>ti | büyük belâlardan kurtarabilir. i İngilterede- eden adamlar görüyoruz. Geçen harpte İngiltere ve müttefikle - rinin elinde en mühim cihazlar denizaltıların mevkilerini tayin eden hidrofon ile düşman topla- —— Tının mevkiini tayin eden osilog —— raf idi. Bunlarım ıslahında ana — rolü oynıyan bugün İngilterede — — harp için çalışan 10000 ilim a- damının başında bulunan ve İn- — giltere kralı ilim cemiyeti reisi Biagedir. Haberin diZer muvaf- faikiyetlerini yarına bırakıyo : Habere tekabül : rum. Fındık ihracatı Almanlara satılacak fındıkla | ların Levant kontenjanının yüz de beş miktarı Akçekoca mah: sullerinden olacaktır. $ Ticaret Vekâleti Akçekoca fındıklarını harice — tanılmak maksadile böyle bir k r miştir. Akçekocada ilk larak geçen sene muvakkat bir ihraç kontrol istasyonu ku- rulmuştur. Bu istasyon bade - ma her sene eylül bidayetinden başlamak üzere 4 ay kontrol va zifesi görecektir. Akçekoca -« nün senevi fındık rekoltesi dört milyon kilodur. Bu mallara ih- raç imkânları bulunduğu için fiyatlar kilo başına 11 kuruş « ! tan 16 kuruşa çıkmıştır. Bundan başka dahilf fındık istihlâkinin de geçen senele nazaran fevkalâde asttığı tes « —* bit edilmiştir.