26 Kânunuevvel 1934 Cesedin Üstünde e Gö Yazan: NIZAMETTIN NAZIF Bu Cidden Acıklı Bir Haldi. Gökdemire Bürünmüş Bir mlekli Bir Genç Ağlıyordu Birden dışarda bir koşuşma basam; oldu. Merdivenin akla- rından diş ağrısına tutulmuş bir — m yükseldi. onra iri yarı bir selami ye yeğ ö nefese oda- dalıyo er ve ve izm sordu: — Neo? Ne var? — uk agam. Asker, bu cevabı büy sevinçle ve adeta si pe ve ila Vahi e hayretle bakıyorlardı... Cafer kaşları me ve — ERA we Peki amma. Bu bulduğu- nuz nedir? Asker şaşalıyarak sustu. Son- ra madende ei adamlar gibi - Dedi - gâ- vur ağasının stent bulduk... Bu cevap, Caferi birden harekete getirdi: — Ne dedin, iye bağırdı- — Evet ser erim.. O Rüstemiye ör in di « Bir evin Aker, ser ie ine cak iç üzen acı olurdu. O, düşman ordusu kumandanının ölümü ile serask: sevineceğini zannet- mişti, Ve. diyordu... Cafer, onun iki omuz: ya- kalıyarak, dut silker gibi silkti. Soni nan pat- lat dur, iyi tanıyabildin mi? Bu al seferi büsbütün Vallah, bilmem ki.. Diye mı- rıldandı: Bir az düşünüyor gibi oldu. Sonra mütereddit ilâve etti: — Ona benzettim. Zannede- rim ki odur. ER önüm! , bu emri verir vermez bap fırlamıştı Bu emri kendisi vermi: ilme kei üm: demişti amma, öne düşen e kendisi ği Tar. eden muha- di hiç bir şey anlıyama- an Vahap Gazinin yözün bir Sila oyle Yeduden kalkarak odadadaı kağa fırl — Cafer geniş adımlarla ilerli- yor, ram peşi sıra koşıyordu. aran bir köşeyi in. sırada onlara yet Kuzum, ne var? Ne oluyor? Nereye gidiyoi rin pe vurmuştu, Serasker: gelme, le oldu. Fakat yen kim! Gi, ile daki Dut ve Kiraz ağaçları; gölge an taze e baleniş bir tarlaya ulaştı! Güneş artık adamakıllı yük- selmişti. Çuha çeşi ya- kalarını yalıyarak gelen enselere kızdırılmış işkence giş- leri gibi vuruyordu. Cafer e lerini sıkarak ho- mı Beli ağam.. — Peki, göster bakalım bi- ii ba aran mütecessiş. gözlerle ll tarıyordu? Nefer mütereddit . adımlarla eg Yıkık bir duvarın ker- üzerinden ai eni evin bahçesine daldı. — İşte, Serâskerin sol 'o sinden Sk sakar, e rarladı. — İştel Taran ne olduğundan bihaber bu parmağın gösterdiği istika- mete bal Orada dalları lerde sü- rünen “kocaman bir çer ağacı vardı.. ei vi ie bir ağaç sındaydı bu eri ie dl Nefer kolunu indirmeksizin eek giieceği istikameti şaşır- orkan gürbüz bir di- lenci Di sanki aydınlığı yor damlıyormuş gibi yavaş yavaş İki arkadaş adımlarını onun adımlarına uydurarak yürüyor- lardı Az sonra Erik ağacının ya- nına varmı o Birden Taranın acı bir feryat görüldü: vah İri yarı bir iki ısırgan demeti yeme ei boyunca Bu bir Kalk değil âdeta bir devdi. Sırtında kakmalı bir zırh başında kırmızı tüylü kocaman e tulga idi Bir kılınç... Ya- t bir balta darbesiyle sağ omuzu boyü ayrılmıştı. Galiba bu e onu ei müştü.Bu, ceneri Cafer bir dakika kadar sr leri önündeki manzarayı s etti, E Bu cidden bir haldi. Gök demire bürünmüş bir ce- sedin üstünde ipek gömlekli bir genç, hüngür hüngür ağlı- ordu. 5 Düşündü: ba ölmüş, oğul onun ma- temini tutuyordu. aba... Düşündü ki, onun da bir ba- bası vardı. O da tıpkı bunun gibi su ölümün Mei ağ gencin yüreğini yakan adam g bi, ordulara kumanda etmiş, kanali yıllarca zaferden za- fere ulaştırmıştı. Babası... bili iamdı.. On baeyamiyosiz. Fakat atılanlar işitmiş, işittiklerine göre ona kafasında bir şekil vermişti. Kutlu Hüseyin de iri bir adi m Oda zırh- lar içinde yan bir cengâ- vermiş. da böyle çelik eldivenli elleri, ik di içinde sal cakları, çelik bii ğüslük de mahpus bir için kalbi yok muydu? Aaah.. Muhakkak vardı.. Ve mlm bie heyecanlar geçirmiş, ne ka« duy MİN al sehirlenen bir yaşama ti Uzakta çadır! EM bayral klar, güneşte di nl dayan sivri uçlu mizraklar ım.. Diyör. Öbürü 2 — Neden? — Düşman var.. — Oy im ai Bir saniy: İL eden bir saniye sonra bark or: — Olacak.. * Korkuyo: Gelme, dur.. Ve atı mı mahmuzlıyarak sal- dırıyor karargâhın i içine. onra.. Biri birini velyeden, biri ii Baki sahneler sihayeiz Bir x arkadan li bir oyun ediyoi Bir ok, yayindan Sirkiyo ei iki kol. Dün bir babayiğit acı bir feryat ile iye mi aa! senim Ze sa Güfarin bir deli gibi yerinden zıpladığı İyi Bir saniye sonra, Cafer de, tıpkı rin gibi hün- gür pe ağlıyarak yere ka- panıve, Yere mi? Temistoklisin üze- rine. hali gören nefer şaşkın şaşkın geriledi. Arkasını erik ağacına dayıyarak baktı. Baka kaldı ine kizi ne yap lie belki | bir sasi Caferin ei yavaş doğrul- duğu gi Gözlerini omuzu pıhtılaşmış kanlarla lekeli cesetten ayıra- zi i — Talihlerimiz ödeşti.. -diye söylendi- Ne f: tl larmışız Cafer! iker onun koluna geçti. Biran bal Sonra Caferin yavaş sesle söylendiği görüldü: — Su destisi E Yeni asır - Sanite 5 Bayanlarımızın Saylavlığı Fransız Kadınlığı Arasında Derin izler Ve Duygular Uyandırmıştır PARİS: 24 (A.A) — ipin bildiriyor: bayanlığına saylav — kımın Hususi Talim 3 ve Moktup. larla Tebrikler Bir çok Fransız ia ayanları telefonla biti ile veya kendileri g olduklarını en iyi ire amk ser arası an n ileri gelenleri Pari ai İnsiğddi Me Grim; vick ve ar dern da leş İlker Cillier sayıl- mağa değer. Main Bir Musiki Inkılâbımız Için Ne Diyorlar? Get Bay Suat ribune — National gi zetesi M. Robert Bandouy im- yasi Kk a musiki inkılâ- Mi bir yazı yazmıştır. Atatürkün Büyük eli Hakikaten Türklerin olan Gazi bir kere bi en- disine has bulunan sarahat ve azmikarar ile bu inkılâbı haki- katlaştırmak istiyor. Bu yıllı Eğri mektepleri dlbidek iti. er Noel münasebetile tatil miükteplerile Sümester tatili Temüzdeki ilk ayın birin- Gi leri de bu senedan itibaren tatil yapacaklardır. amuk Ellibir Kuruşa Çal. Pamuk fiatları gene fırlama: ğa lalenin Diye ie atının ellibir kuruşa çıktığı Türkeli a tesbit Benli İndirildi rası çiftliğinde Murat ve Aliyi pusu suretile öldi Ha- mit ve Molla yapılan m il uhakem: sinde Hamidin cezası ii ceza mahkemesince tenzilen neye, Molla Osmanın ia yine aym cezası idama bedel e e | Saral ölmek ne ref. Ve sonra sesini, biraz daha rek devam etti. yükselterek d. en, sevinmelisin.. Taran, yaşlı gözlerini silerek hayretle ie — Sevinmelimiyim? — Evet. — Neden.. Bunu söylemeğ : ın nasıl varlar? Babanı üş bir çı Burada aşk bağının henüz Tanrının amış salkımları sofrası üzerinde toplanmıştır. Burada şarkın küçük incileri şarl neş'e ve saadet denizinden, a, de: tera ebediyet sedefinin, lâhdin ranlık sinesine gömülmi ismet size yaşi Yazan: ADAM MİCKLEWİCZ ren: RID) AFİZ eşi Ti zl Myezdi im bilir daha neler söylü- mek Lâkin birdenbire sustu. Sus- -— Cate Ardan Oğlum! e De iel geli- yor bu Ba 'nefere bakarak sor- muştu. Nefer cevap verdi : — Evden geliyor.. e ai evden? Nerede bu bir cum- parmaklıklı — İli ia bir yazma sal- Ari Büyük zy oRlantısı | ya müstemlikeler © sergisinde | ilk adım uluslar aram musiki bayağı San ölü iş oldi n | için halk arasında bir zevk an tayanlarını EE sanat ve musiki ndan hiç bu yaratmak, musiki iel ir çay toplantısma çağırmıştır. bir değeri olmadığı gibi Türk | uyanı üzel. bir gün ve | ruhunu da me çok Atatürkün nufuzu nazarına yuki saydığımız yüksek ba- uzak olduğunu bu basit ve ip- | ve kararlarının daima isabet yanlardan çoğ a - | tidai Bizans artığı yanında ve mül Türk mi muştur. Fransız ın kurum- | mütekâmil garp musikisinin letinin de, dı > N ları bu man eN münevverler arasında nasıl yer | itimat ona yardımcı toplana: almıya ba: şladığını anlattıktan- | Tecrübe takip ri por lık karin a. sonra büyük Türk önderi Ata- | tir. Atatürk daima muv: ki İnkalâbımız bunu bir inkılâp işiola- | olmuştur. Bugün bütün sanat- m mani 3 AA) Hususi i i- da kendisile beraberdir ruha biriniğei Seki eanlikeiiy ür çe diyor EL velyiac numaffnl olacaktır. Leh Edebiyatı: , Mektepler -—<— | Sovyet Rusya'da Tatil yaj lar Harem Mezarlığı Mn ei - Kırım inden - evs 23 Sşn si ra e fizik e ir âlet ol iii ii bla ensi mi araştırmalar şubesi mey- ze çıkmıştır. sis makinaların yavaşla- lüzum (görülmeden tekerlek a) bein gu gib ek 1 wn "tetkiki kabil odan bakılınca tet- parça, i- opla, merkez telgrafhanesine kon- kaleye çok benzeyen iki katlı bir e ü bir kadın al ve en ir bi ham Hayretle söyl — Annem., al o çiftlik- te emye .vin kapısı açıldı, Bir kadın rl ndan bir kadın e ba şalvarlarını ve baş ö dalgalandıran iki kadın ii 2 iğ Evlâdım.. Oh Caferim, Ee > Sona Var — a dd |