1 Mayıs 1940 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 3

gas 7 -i babi mektubu ile şimdiye (5 Günden 75 Güne: Memleket Sayılarımız... arım Ay? yazıcıları, vakıt vakıt yurdumuzu baştana başa dolaşmaktadırlar. Arkadaşlarımız bu se- yabati, rüzgür bızı ile değil, bir deve katarı gibi her kervansarayda könak- laya konaklaya, dinlene, dinleye yap- maktadırlar. Konakladıkları şehir veya kasabada, köy veya yaylâda hiç bir noklayı gözlerinden kaçır” mazlar; cömert veya çorak tabiata gönüllerini, tarihe kulaklarını verirler. Gör- dükleri yenilikleri sevinç- le, zevkle seyredince gö- rüyorlar ki bu memleket, kadar anlatılamamış ve bu gidişle anlatılamayacaktır da... Zaten gazeteler, kenar- da kalmış bir kasabadan, hattâ ovilâyetten, ancak bir cinayet, bir tehlike, bir kaza vukuunda bahseder: ler, nie gidip a için: Afyon. karahisarını, im uzan. mış bir kalenin kanatları al- tina serili köhne binaları, i Aşağıda : hergün alev saçan güneşi ile il bir çöl ; Gaziantebi bir çıban diyarı ola- bayyel ederler. İbuki, azılar olr gittikleri her şehir ve kasaba, onları hayretten hay- rete düşürmüştür. Meğer Afyonkarahisar, Asripanin herhangi bir şebri ile boy ölçüşecek derecede mamurmuş; meğer güzel Kon İ Gelecek Sayımızdan itibaren : “HIÇKIRIK, romanı ile yazılarına çok büyük bir okuy yan e Nadirin “YARA, yanın toz toprağını parke taşlar, çok- tan maziyi meğer rilen ne şirin, ne vinil bir yer Me > Er lede ne kadar çok a « Büyükada »lar, ve Meğer varmış | Yalow. ne cennet alar varmı bizde bileleri Ebedi Şef ATATÜRK'un Balıkesiri e hatıraları : Yukarıda : 1930 yılındaki ziyaretleri sırasın 1934 de İran Sehinşahı Majester Rin Pehlivi ile gelişleri Bu güzelliklerin, büyük bir Türk kütlesi tarafından tanınmaması çok acı değil midir ?. Bilhassa, Cumhuriyetin sihirli eli ile inanılmıyacak derecede de- ğişmiş olan şehir, kasaba ve battâ köy lerimizi bugünkü çehreleri ile tanıma» r Türk vatandaşı için bir gü- sahi Rail fakat, nasıl ? Muhabir mektubları ile mi Veya birçok ai yaptığı gibi broşürlerle mi ? Bu şekil broşür ler, mahdut şahıslara, müesseselere ve- ya dairelere gönderildiği ve bilbassa büroşür « hüviyetini taşıdıkları için okunmayan, sadece geçici bakışlarla seyredilen matbualardır. Şu halde ?, Ö zaman düşündük ki, bu işi Türkiyede en fazla betli olduğunu pek güzel isbat etmiştir. arım Ay * ın memle- ket sayıları her türlü ümit tuplar almaktayız. Bizden kendilerine ait hususi nus- halar tertikini istiyorlar. Bütün bu talepleri bir- ları bir sıraya koyup pey derpey neşredeceğiz. Bir noktayı daha aydın” nushamizda gördüğünüz gibi son yılların muhtelif umran, kültür, ve içtimai sa halardaki hızlı hareketlerini canlandı. rr mahiyettedir. (Yarım Ay) bu özel sayılariyle sevgili okuyucularına en kü çük bir hizmet yapabiliyorsa ne mutlu ona|.. Ye e ea ee ucu zümresi kazanan hassas yazıcımız Ba- adlı küçük romanını tefrikaya başlıyoruz. ma arma