5 Şubat 1941 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 5

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

VATAN 5-2.-541 ÜRK' n Haysiyetinin Sırrı Beşeriyet Tarihi Bir Mezarlığa Ben:v.er. Burada -Birçok Milletler Gömülüdür. Bizim En Güzel Propagandamız Dosta Ve Düşmana D Afrika- dani zevki duyarlar. Çok eski i | !"ın,cenudıulnâîn::gı;x::ıeıli mün- | — Bir ıuıhhân Ğıuîîîyî'::kler: riz olmuş bir millet yaşıyor- çok yerlerinde canlıları coşkun Muş, Tabiat yiyeceği bol veriyor- en cinsleri ve en ea Muş ve bu i:Zmırg çok çalışma- hı.r hvulı]ml.:m ü;nız'::_ l:,ı'ı Tahatça yaşıyorlarmış. Vakit- î:ly:ıh e inin çoğ ğ ile geçiri- dırlar. süke y““lrmî:wğxn;î::nsı“u: ve| 'Türkiyede en canlı bir milliyet m'f'.'ki çok inkişat etmiş. Fakat , n tezi doğuyor. TMücadele kabiliyeti hiç inkişaf et- | Türkiyede millt : Memiş. ktratiarındaki mücadeleci ' g; hakımdan değil, içtimai ba- kabileler bunlara hücum etmişler. P 10 G. sağlamdır. Türkiyede Sunlar nesillerini tehdit eden teh- menfaatleri birbirine zıd. sınıflar, keyi sezememişler. Kendilerine . ge yoktur. Sınıf ve züm. Ücum edeniere karşı koyama- — | akkilerinin kardeşleri birbi- Mıştar, Bugün bunların, toprakla- | (i0 AA ettiği bu zım_ındq_ bu tin derinlikleri aitında katatasla- | | |i CüL pi, mazhariyettir! Türk- tından, resimlerinden ve musiki leri birbirinden ayıran tek taraflı birlik — yalnız oğruyu Söylemektir bilir. Müşkül vaziyetlerin yıldır- madığı Türk icap ederse daha bir çok harikalar gösterecektir. Sekiz milyon Türkün İstiklâl Savaşına &mucize» diyenler, on sekiz mil- yon Türkün yaratacağı harikaları tavsif için kelimeler arayadursun. lar! Biz münevverlere düşen bir va- zife vardır: Dost ve düşmanı ten- vir işinde şuurla hıreıkcı eıme:ı. Biz propagandaya, yalana, yanlı. şa ı:uhtıç değiliz. Bizde dahil için ayrı, dost için ayrı, düşman için ayrı bilgi ve havadis yoktur. Bir tek inanımız vardır: Türkiye- nin büyük yarını. Bir tek yolu- müz vardır: Yurdumuzu — koru- mak. Vatandaşlarımıza da, dost- 1 da, düşmanlı da =euexinden başka bir şey kalmâa- | , 5L Liler, h“iek f ı'ıî yd":' lştır. ilâkis bir tek müşterek duy- b:ş"iy et tarihi bir - milletler mr.bl?zlîa::lbi;;nizc bağlamakta- Mezarlığına benzer. Bu mezarlı- © Dünyanın bu tehlikeli günle- ğin hazın süslerini teşkil eden irili rinde kendi vatanımızı korumak! iman ve vekarla aynı şeyi söyle- meli, hepsine edikkat»> — tavsiye etmeliyiz ve Türklüğün gü ünden kimsenin şüphe etmesine müsaade Ulaklı mezar taşıarı uzenncı_ewınıt ” püzranl geçitmekte olduğu ö öt liyle le ı;'nuş mül&tler;:ı::r:lelrîîı: bu buhrınınb .îgnund.il'ld:i.n â..m: Herkes açıkça ınlın;lııh 1v: bil- Kkuruz. Ucu lığ ir kaç mille Ka ö : af lerinde kaybolan bu muazzam mmâ;îf.îîmı. Fakat Türklük melidir l.n «Türk» mileler.. a Mezarıığın içinden diğer mületle- | taği z hayattaki yoluna daki hayat rigümerek hayat yolu üzerinde .EeNs. ve Giğs,. SY efendi olarak yaşamak — hakkımı i.ıuîo::;'e:oğ:g emin — adımlarla devam 'd__n ü b y T bar gi De ti Yürüyen yalnız iki millet vardır: m'll'vâ:lkrl::uı hç e:ek Üi bir. kuya | dürüya kabul ettinmiş sideki'bir Shüten ea HÜ , lumuz dikenli ola-| millettir, Çinliler bir til mukavemeti ile Hayat savaşında arda kalmışlar- dır; Türkier ise cins bir atın has- saslğı ve canlılığı ilev telşnxeıen atıamışıardır. İurk milleti hassas duyguarı ile dama tehiikeyi er- kenaen sezmiş, ona kar$i hazır- lanmış ve tehlike gelince şahiana- rak onu tepelelmiştir. lürk mîıeııno_e'bu yüksek ha- yatiyeti inikışat ettiren amiller a- rasinda ikisı başta gelir. iklim VE goy. lürkiyenin ikilminde ancak vücudü sagıam ve enerjisi bol in- saniar yaşayabDlıır. Dabiat her tur- V sÜühSâıE eiVerişidir, Tâkat hiç bir şeyi kolay- vermez. Her şeyi çeke çeke veren tabDiat lürk koy- iüsünde çelikten bir irade, cilve- ieri nergün aegişen bir İKimM onda gGemiraen bDİF. vüCÜtL INKİŞAT ellAn'- maşür. Durk köyünde yetişen lürk Çocugu enken olrgunlaşır VE geç ih- uyarıar. lurk mileünin — erkegi tam erkek ve kadını da erkek Kü- dar aayanıklı ve becerikli olüur. 1 ürkiyenin nurusunü Dü ışik al- tında fetkik ettigimiz ve Daşkâ Memexkenerin nuiüsiarile muın; Yese ettigımiz zaman bunun ı Müyonaan çok fazia bir Manx orlaugunu guru;uz. M tet Lürkiyenin aiğger DiT € nurusunun Koyrete — dagiüinit olmasıcır, Huç bir hava hüc Türgiyenin mili mukavemetini, iç Umar saacetini, ve İktisadi teş- Aüaunı sarsamaz. M Lurkiyenin en büyük _kuwe_tı S& mm biragindedir. Dürk mil- &t hakim bir ekseriyet tarâlın- dan istismar edilen bir zxııuyet. İer camıası degidir. lürk milleti G, dini, düygüsü ve ülküsü ile Yeçpare bir mülettir. , ürkiyenin — iürkleşmesi *âanın en buyük ve en ibret Ve Sümaj naaisererinin birini teşki Sdlar. Dugun' lürkiye — dediğimiz Memiezet onuncu asırda bugün” Kü manasınaa lurk değgildi. Jür- $Kiye on bırinci asıraa Lürkleşme- 8€ başıacı, Haçır seterleri Dü Vürkseşmeyi dundurmağa teşeb- nuı Ettuer, takat kırnanar, On bi- l:c* asıraa başıayan hıçıı__ıeıq- Tnaeniceri 1ürkiyenin İ ürkleş- Kltsını sediemek isleyen bir çok YVeketler orau, İunclügün kaya- '.Yeı, Duniarın hepsini ait etti. la- q'l'“c Börüyorum kı içinde b:::_ Tile 181 ekainyenenden Sâyı | a fana az bir avuç İürk mMuaz ;am Stüâ ordularını her zaman Shdi. Devr muahedesinin YâN Ustakıt halde birakmak İStediğ! 'ı“ı'î Müyondan az nürüslü ::r ,:' YE bütün dünyaya kır:ll a üıuc’l bu paçavrayı yırtti. öklE Ş Cizesi> ismi verilen bü he çübe karşısında dost, düşman Bi 5 JL““" 'dünya hürmetle boyun ©& dün- YiCİ di. Huk.'klıtte bu bir mucize deıll; âg N asırdir yürüyen bir hayal idi, Çöinin hamleci bir tezahürü Se Ürkiye Türkleşmişti! &ün iz milyonluk İTürkiye 99 sekiz milyon oldu! n in Türkiyede Avrupadaki Tüpg'nda bir ekalliyet — yoktur. tün ; SAmiası içinde yaşayan bü- 'Zhnı?ı“l" bu camiaya mensup in şerefile iftihar ederler V î' atmakla an darin T Dan, Ç hh:ı xudrete | garpta daha vet yoktur. Yol lardan idare edileceği fik Almanya, İtalya (Bağı 1 inclde) xx mahiyette inkişaf edip etmiyöceğidir. Dış politika — Ihtisası olanlar, durum değişiklğinin diplomatik yol- Günün Siyaseti (Başı 1 incide) xx üç şeyin görüşüleceğini söylüyor: 1 — Laval'in vaziyeti, 2 — Fransız donanmasınm mukad deratı «Tarihte koalisyonların mukadde- ratı her zaman zayıf ortağın mu- kadderatı ile halleditmiştir. Şimdiki |vaziyette bu ortak İtalyadır. Bu memlekette dahili kargaşalıklar çı- miyeti haizdir. Mühim olan $şey ms- keri ve bahri kudretidir. Deniz mü- eld- di bir İtalya 3 — Yeni partinin vaziyeti. ün Yüksek [TELGRAF, TELEFON HA ERLERİ ] 'İ , Şimdiye Kadar Tescil Edilmemiş Arazi Tescil Edilecek ve Sahiplerine Tapu Senedi Verilecek Muhabirimiz-| ya çıkartmak için büyük müşkülât- Ankara, 4 (Hususi den) — Tapu ve Kadastro ümum müdürlüğünün şimdiye kadar tescil edilmemiş arazinin tescili hususun- daki tetkikleri — ilerlemektedir. Öğ- rendiğimize göre, bilhassa köylerde- ki arazi alım satım işleri iki şahıs a- rasında bir kâğıt teati edilmek su- retile yapılmakta bilhassa veraset davalarında asıl mal sahibini orta- lara düşülmekte, belki de adli ha- taların doğmasmma sebep olunmakta- dır. Tapu ve Kadastro umum müdür- lüğü bütün bu mahzurları bertaraf edebilmek için hazırladığı projeye çok mühim esaslar koymuştur. Es- ki kanunun tatbikatından alman ne- ticelere göre, bilhassa köylü snunı aldığı arazisini tescil ettirebilmek i- çin şehre gelmek ve günlerce bekle- yip para sarfetmek gibi maddi ve mânevi bir çok müşküllerle karşılaş- makta ve buü suretle de bu kanuni vazifesini yapmağı ihmal etmekte- dir Alınacak olan yeni tedbirlere na- Zzaran tescil işleri neticesine kadar seyyar tapu hâkimlikleri kurulacak ; ve bu hâkimler köy köy dölaşarak; tescil edilmemiş arazilerin vaziye- tini tesbit ederek bunları resmen kayıtlandıracak ve sahiplerine tapu senetlerini verecektir. Bu hâkimler tescil işile uğraştık- ları mıntakalarda veraset davaları- , na da bakabileceklerdir. Köylü tapu z senedine hiçbir masrafa — girmeden sahip olabilecektir. BARENTU NASIL ZAPTOLUNDU? Kahire, 4 (A.A.) — Öğrenildiğine göre, Barentu pazar günü şafak sö- kerken zaptedilmiştir. Agordat ve Barentu'nun işgali ile İtalyanların E- ritredeki müdafaa hatları yarılmış, bulunmaktadır. Barentu'da İtalyan garnizonunun mevcudu 7000 kişi ka- dar vardı. İngilizler şehri Üç taraf- tan sarmışlardı. Fakat İtalyanlar ka ranlıktan istifade ederek kaçmıya muvaffak olmuşlardır. Dağlardaki keçi yollarından kaçan İtalyanlar, şimdi şehrin 64 kilometre cenubu şar kisindeki şose üzerinde ricat halinde- dirler. Habeşistandaki askeri vaziyet hak- kında alınan haberlere göre, İtalyan- lar hudüttan 130 kilometre içeride ve Gendar istikametinde firara de- vam etmektedirler. İngiliz kıtaları, ve Habeş vatanperverleri ricat halin- deki İtalyan kıtalarını takip etmek- tedir, Şarkt İtalyan Afrikasında düşman 3800 kilometre genişliğinde bir cephe üzerinde ricat etmektedir. İtalyan Somalisinde İngiliz devri- ye kollart düşman toprağında gittik- çe daha derinlere nüfuz etmiye mü- vaffak olmaktadır. Belçikalılar Afrika Cephesind. İşçi Sigorta Kanun Lâyihası Millet Meclisi Sıhhat Encümeninde Ankara, 4 (Hususi Muhabiri- | mizden) — İşçinin hayatını tan- KISA AJANS HABERLERİ * Londra, 4 — Vilkie bu akşam tine sevkedilecek ve önümüzdeki devre içtimalarında müzakere 0o- | tır. zim ve istikbalini temin edecek olan sigorta kanun lâyihası üze- rinde Büyük Millet Meclisi Sıh- hat Encümeni tetkiklerini — bitir- mek üzeredir. Lâyiha yakında Meclis riyase- Diğer taraftan bu kanun İâyi- hasını tatbik edecek olan nizam- name de hazırlanmaktadır. Bu su- retle kanun meriyete girer girmez derhal tatbikına geçilmesi temin edilmiş olacaktır. kral tar kabul ş ) * Moskova, 4 — (Tass) Sovyetler - Birliği yüksek Soyyet meclisinin ri-, yaset divanı, Mareşal — Voroşilofa * Lenin nişanımın tevcihini — ve Kızıl- ordu genel kurmay akademisine Vo- roşilof ah isminin 1 kararlaştırmıştır. | a& Budapeşte, 4 — (Havas): Macar meelisi, üçlü - İngiltere MÜSTAKİL BİR HABEŞİS- TANA TARAFTAR Londra, 4 (A.A.) — Hariciye na- zırı Eden bugün Avam kamarasında Habeşistandaki müstakbel statü hak- kında beyanatta bulunmuştur: Eden demiştir ki: Kraliyet hükümeti müstakil Habeş devletinin yeniden ortaya çıkmasını hüsnü telâkki edecektir. Kraliyet hü- kümeti imparator Haile Selâsiye'nin hükümdarlık hukukunu tanımaktadır İmparator. hariçten yardım ve vesa- yaya ihtiyacı olacağını kraliyet hü- kümetine bildirmiştir. İngiliz hükü- Yunanlılar (Başı 1 Incide) --- di cenubi Arnavutluğun anahtarı sa- yılan Trebeşini dağ silsilesine hâkim bulunmaktadırlar. Mora Sahillerinin Bombardımanı Atina, 4 (ALA.) — Umumi EBmni- yet nezareti tarafından dün akşam neşredilen resmi tebliğ: Düşman tayyareleri garbi Polopo- nez'de bir sahile bomba atı pakta iltihakı kanunu lâyihasile Ma- car - Yugoslav dostluk paktını itti-” fakla kabul etmiştir. İ * Sofya, 4 — (D.N.B.): Bulgar ziraat nazırı istifa etmiştir. * Budapeşte, 4 (Stefani): Başvekil Kont Teleki iki gündenberi gripten muztariptir, x Bükreş, 4 — Askeri mahkeme, , isyancılardan 38 kişiyi üç aydan. beş seneye kadar mahküm etmiştir;| * Bükreş, 4 — (Stefani): Roman-; yanın eski Londra - elçisi Tilea'nın şlarsa da hasar vukua gelmemiştir. Zayiat yoktur. 12 Hücum Para Etmedi Atina; 4 (ALA.) — Matbuat neza- meti bu hattı hareketle bu- dir. ve şu f ki, eko- Londra, 4 (A.A.) — L ille'- den alınan bir telgrafa göre, Belçi- ka lekeler nazırı VI ver, Belçika Kongosu kıtalarının Af- tika cephesine hareket etmiş oldu- ğunu bildirmiştir. Pek yakında, Bel- çika yerli kıtaları, İngiliz kuvvetle- Bu üç en iyetlisi, rinin y da harp edecektir. nomik ve siyasi meseleler üzerinde bu tarzda bütün yardımlar ve vesa- ya sulhün âkdinde beynelmilel bir anlaşmaya mevzu teşkil edecektir. İngiliz hükümeti kendisinin Habeşis- reti İtalyanlı dün ümumiyet iti- barile hücum teş bulunmadıklarını bildirmektedir. Yal nız Klisura'nın arkasına düşen — bir tepeyi zapt için İtalyanlar tam 12 defa harekete geçmişlerdir. Yunanlı- lar düşmanı püskürtmiye muvaffak tanda hiçbir arazi ihtirası olmadı- ğını bir kere daha teyit eder. olmuşlar ve ağır zayiat verdirmişler- dir. Rümen tabil karar verilmiştir. * Bükreş, 4 — (Stefani): Bugün- den itibaren Romanyanın başlıca Şi- mendifer — haytlarındaki — sorvislere dörder tren lâve edilecek ve her gün Bükreş ile Yugoslav hududu arasın- | — da bir tren İşliyecektir. ÇA V * Moskova, 4 — (Britanoya ajan- sr): Kızılordunun nâşiri Krasuaja * Svesda nskeri Ş Albay Popof «Cerbub'daki beşinci İ- talyan fırkasının vaziyetinin kurtul- maz bir hal almıya başladığını» yaz- maktadır. (Anadolu Ajansı) - — Fransız ratına taallük eden meseledir. Ami- ral Darlan'ın «Journal» gazetesine verdiği ve Lyon radyosunun naklet- tiği beyanatta Amiral Darlan «Fran- sız donanmasının yalnız Fransa ve Fransiz imparatorluğu için kullanı- ştir. Şu halde, do- izliğe uği fikrindedirler. ditalyan resmi tebliğlerine gölin- “;mmdı(wmıfhr kıyetsizliği lerdir. «Bu şartlar âltında faşits. partisi- nin mühim bir mevki işgal eden ve kendisine «Büyük çapta bir şahsi- ,mdoııneıurı»mnıı—dıhv |...aıgııubırlnoemmotnı-ık yerinde olur. Bu zatın Portekize ve uzak bir mahalle gide- nanmanın Almanyaya teslimi bahis mevzuu olamaz. «Mareşal Petain, milli birlik kur- tulsun diye Laval ile anlaşmaya Ta- zi olmuştur. Belki de Laval'j kabine- ye almıya da razı olâcaktır. Fakat, (Başı 1 incide) -- vye'orada yüzlerce genç- zabitle İdanışmıştır.' 1324 te kaymakam tsrk, M | M A ç SS U ei İsırada meşrutiyet için'pek çok ça- lışmış ve Manastır merkez heye- tine girmiştir. Meşrutiyet ilân edi- lince garip bir hüdise olmuştur: Melâmi tarikâtine mensup olan bu sakin ve kalender mizaçlı a- damı politikacılık mikrobu bir- denbire ısınmiş, | inde mevki ihtirasları uy ştır. Manas- Fransız red- dedecektir. «Reddederse ne olacaktır? Alman- ya, bütün Fransayı işgal edecektir. tır heyeti esaslı işleri yapımışken Selânik merkezinin bütün — şerefi benimsemesine ve küçük gördü- ğü adamlara büyük mevkiler ve- Fransız ajansı bunu l gör- müyor. Mareşalin kara, deniz harbin- bileceği de ilâve FRANSIZ Donanması FRANSIZ İDARESİNDE a, * (ALA.) — Amiral Dar- lan, Parise hareket etmeden evvel rad- atta bulunmuştur. Lyon kbiday eşredilen bu beyanatta A- Londri ile n n Fransız - filosunun, miral Darlan, Fransız idaresi altında bulunduğunu ve bulunmakta devam edeceğihi ve ratorluğunun — nereden bütün hücumlara kar- de büyük bir silâhı var- dir. , &«İhtimal! bu, Almanyanın bir şaşırt a hareketidir. Almanya, doğrudan doğruya İngiltereye veya Trlandaya asker ş «Dikkate lâyıktır ki, bu defa, is- tilâ teşi en çok İngilteredir. Geçen sene, Almanlar istilâdan bahsetmekte idiler, Şimdi süküt ediyorlar. «Hitler, geçenlerde irat ettiği nut- kunda 1941 da mühârebeyi bitire- c&ğmı söyledi. Mütehassısların hep- sinin ittifak ettiği nokta şudur: Böy- le bir istilâ teşebhüsü yapılacaktır. Fakat, bunun muvaffak olması ihti- | mali yoktur..> (Radyo gazetesi) » tin gençliği hükümetin bahriyeye yazılmıya teşvik eden bir beyannamesini de nqreun!şur. Amiral Darlan“ Lâvalle Görüştü paristen bildi- 4 (AA) — mm Amiral Dârlan, ü süferadan Fernand Brinon hııı!:ı eli duğu halde Fransanın ümuüm meseleler setine müteallik nış: Laval ile uzun bir görüşme Amiral Darlan Vişiye Dönüyor t Vichy, * (AA.) — D. N:. B. diriyor: e Amiral Darlan bü akşam P':d ten Vichy'ye dönecek ve ıollr.kw. mez MAT PN gfinerinde ber iehy'nin Ssİyi mi l ynîlîııînduğunı göre, Amiral Dıyr:; e N nu z nın, Mareşal Petain'e rupe::m hi Berne, rildiğine göre, malümat vermek ÜZe- keti hakkında gitmesi re yakında tekrar * Parise muhtemeldir. LYON'DA Mw KONSEY “A.) — Milli konseyin b Lyon'da toplanacağı Petain Topk Yok Londra, 4 (A.A.) — Dün Lyon rad yosu, son zamanlarda Mareşal Peta- in tarafından tesis edilen parti ile bir kaç gün evvel Pariste kurulan «Milli Halk Toplantısı» fırkası ara- Fırkası İle - «Milli Halk Arasında Münaseb Trilip kendi hizmetlerinin ihmale uğramasına kızmıştır. Debre mu- tasarrıfı sıfatile politikadan uzak İtutulmasına da memnun olma- mış, sonradan İstanbulda Süvarı dairesi reis muavinliğine geçiril- mesini kâfi gönmemiştir. 1911 mayısında İttihat ve Te- rakki cemiyetinin sinesinde çıkan yeni hizip davasını miralay JSı- İnebilmiştir. Sözü Faruk Fenik'e /|bırakıyoruz. Miralay Sadık Öldü * Bugün Romanyadan — gelen Daçya vapurile Sadık (Bey) gel- di dediler. Tanıyacaksınız, Yüzelliliklenden miralay Sadık, Kaktım Kadıköyünde Altıyol ağzındaki evine gittim. Gece saat 9, Yalmalarına imkân yok, yıl- lardır hasretini çektiği vatana ka- vuşan adam muhakkak ki bu ge- ce sabaha kadar uy kt dedim. Pencerelerden ışık gönmeme- me rağmen pervasızca kaptnın zilini bir kaç kere çaldım. Kim bilir içeride ne cümbüş, ne kıyamet vardır. Bilmem ki be- | nimle k a vakit bulabil cek mi? dedim, Fakat sonra ko- | p UNN | yüzde yüz emin o- y dik tertip etmişti. Mebusl Mecdi Hoca tarafından ileni sü- rülen on maddelik muhafazakâr program fırkayı — ikiye bölecek iken umumi merkez, — programı aynen kabul etmek ve münakaşa- sını senelik kongreye bırakmak suretile zâhiri birliği kurtarmıştı. Bunun üzerine miralay Sadık kendi imzasıni taşiıyan heyecanlı bir beyapname ile ortaya çıkmış- tır. Programında - farmasonluğa ve yeni fikirlere ateş püskürüyor, ordunun meşrutiyeti muhafaza et- mesini istemekle beraher şunun bunun fikirlerini müdafaa için si- yasi bir alet olmasını reddediyor- du. Bu bey üzerine miralay sında hiçbir nı ilân etmiştir. ——— Yunan Tebliği Atina, 4 (A-A.) — Yunan orduları Sadik tekaüde sevkedildi. Fakat ortalıktaki , galeyanı teskin — için İttihat ve Terakki, Talât, Cavit ve Bıbınz:de İın:ml Hıtkryı ka. kal- umumi! 10 ve 3 kânunusani akşamı tarihli tebliği: Devriyelerin ve bataryaların mah- dut faaliyeti görülmüştür. dı. 27 m;yıı 1911 de miralay Sadığın yakın dostu Zeki bir sui- kasde kurban gitti. Bundan sonra siyasi ihtiraslar — İngilizler (Başı 1 incide) — Habeşistanda: Gallabatın şarkın- Metemma - Gönder - yolü - üze- rinde ileri yürüyüşümüz devam et- mektedir. Dukana cephesinde zaptı, tebliğde bildirilen iki hudut karako- lunün ele geçmesi neticesinde düşma- na ölü, yarnlı ve esir olarak yüz ka- dar zaylat verdirdik. Bizim Zayiatı- mız ise hemen hemen hiçtir. Bu mın- takada diğer bir karakol daha zapte- iştir. “î.:ş:n Somalisinde geniş devriye faaliyetleri devam ediyor, aldı yürüdü. Miralay Sadık Hür- riyet ve İtilâf hareketlerine karış- tı ve Mütarekeden sonra da bu rolünü muhafaza 'etti. Milli Mü- cadelenin muvaffakiyeti üzerine memleketten ayrıldı. Sonradan Yüzellilik kara listeye konuldu. Bu eski politikacinın dün - Ro- manya vapurile memlekete dön- düğünü haber alınca yirmi” sene- lük hasretten sonra vatana' ka- vuqmık':ın ileıi.ar'eı!: h'îlleritı.i::; rup t Faruk Fenik'i memur ettik. Arkadaşımız bü intibalarını ancak merhumun kızından öğre- ! larak zili tekrar çevirmeğe başla- dim. Gençten bir çocuk kapıyı aça- rak buyurun efendim, kimi isti- yorsunuz? dedi. Buraya bu akşam her gelen a- dam muhakkak ki Sadık (Beyi) istiyordur demek istedim. Fakat diyemiyerek sadece: — Sadık (Beyi) rica edecek- tim, dedim, Çocuğun birden yüzündeki hatlar değişti, istemediği bir ha- vadisi verir gibi kekeledi; — Hastanede.... Afalladım. İnanamıyarak tekrar ettim. — Hastanede mi? sualime ye. ğinden kalkıp y gel çocuğun babası cevap verdi: — Evet, Nümune hastanesin- de.... Hastanede mastanede ama, gene Allaha bin şükür. Kavuştuk — İnıullıh bu da geçer, diye- rek yanlarından ayrıldım, Bir otomobile atlayarak Nü- mune hastanesinin yolunu — tut- tum, Saat bir hayli ilerlemişti.... Bin- bir müşkülâtla hastaneye girebil- dim. Nöbetçi doktorunu görmeden, onunla konuşamazsınız dediler, Çaresiz, bulmaya mecburduk, aradık ve bulduk, Gençten kibar bir doktor: Müsaade etti ve şunu ilâve et- meği de unutmadı: — Ancak beş dakika, Fazla yok. Teşekkür ederek, yanından ay- rıldım. Bir kaç defa koridorlarda sağa ve sola kıvrıldiıktan sonra niha- yet kapısı yarı aralık bir koğuşun önünde durduk. Yanımdaki hademe bir iki a- dım atarak yavaşça seslendi, — Hemşire hanım. Açılan kapıdan, beyazlara bü- rünmüş bir hastabakıcı çıkarak: — Buyurun efendim, dedi. — Sadik (Beyi) rica edecek- tim, dedim. — Hangi Sadık (Beyi), Ro- manyadan bugün gelip * buraya yatırılan Sadık (Bey) mi? dedi. — Evet, dedim. Ve o evet de- diğim anda bütün kâinatin yıkıl- dığını hastabakıcının gözlerinden anladım. — Sizlere ömür, On dakika o luyor kaybettik. Başınız sağ ol- | sun, Neye uğradığımı anlayamamış- tım. Boğazıma bir şeyin tıkandı- ğinı hissettin, Tekrar geldiğim gibi sessizce ayrıldım, Saat on buçuğa yaklaşıyordu. Otomobil Karacaahmedin alt ya- macından sıyrılarak geçti. Altuyol, Kapının önünde inmeğe cesa- İret edemiyerek 80 - 90 metre ka. dar geride indim. Durdum ve dü. Ayaklarım geri geriye gidiyor- du. Gitmem lâzım, Karilerime o- nun bir resmini olsun göstermem lâzım, dedim. Yürümeğe başladım. Yine aynı evin 13 numaralı ay- nı kapısı. Durdum ve dakikalarca nefes aldım. Ondan sonra demin çevir. diğim o zili ellerim titreyerek tek- tTar çevindim. Ses sada yok. Bekledim.... Merdiven tekrar gıcındamaya başladı, Kapı yavaşça açıldı. Gözleri ağlamaktan şişmiş ve kızarmış bir kadın.., Dilim tutuldu, bir kaç saniye ağzımı açamadım. Sonra kekele- yerek: — (Beyefendi) ile konuşmak istiyorum, dedim. Bir ses hıçkırarak: — Enişte, diye haykırdı. Ve yukarıdan demin biraz ev- vel, yarım saat evvel — konuştu- ğum zat merdivenleri sendeliye- rek indi, Gözleri dolgun ve sesi titrek- ti. Bir iki saniye sessiz, başlarımız önde durduk, H, 5 — geliy biliyorsunuz, de- * © halde her şeyi di, onu, kaybettik, j mişti. .. Teselliye çalıştım. ? Bütün ev halkı koridora dol- muştu. Hepsi ağlıyor, bugün ken- disile beraber Romanyadan gelen kızını teselliye çalışıyorlardı.... Kederlerini paylaşmaya çalış« tığım bu ailenin tesellisi mümkün olmayan bir ıstırapla kıvrandığı - bu anda onları hiç bir şeyin tesel, di edemiyeceğini bildiğim halde — çaresiz, gene teselliye çalışıyor- dum, " — Yıllardır. vatanına hasret bir adam nihayet vatanın kuca- ğında sevgilisinin kolları d çan verdi. ğ Hıçkırıklar azalmaya ve ken- disile beraber gelen kızı gözlerini silerek anlatmaya başladı; T — İşte bizim de yegâne teselli — bulduğumuz nokta bu değil mi? Vatan, vatan diye her an co- şarak çırpınan babam, — nihayet vatanına, sevdiği toprağına kar — vuştu. Tekrar hıçkırıklarını zaptede- miyerek ağlamaya başladı.., Kendisinde eskidenberi asthme denilen bir hastalık mevcut — ol- makla beraber son günlere kadar, hattâ vapurun Boğaza girmesin: — den evveline kadar çok iyi imiş. va güzel olduğu için güver- tede dolaşarak hasretini çektiği " vatanın bopraklarını seyretmeğe, — kokusünü duymaya çalışmış.... Büyükdere önlerinde heyecan azamiyi bulmuş, gözleri — yaşar- miş. İşte ondan sonra yavâş ya-” vaş fenalaşmaya başlamış.... Rıh- — tıma yanaşınca sevincinden ağla- — mış ve yıllardır özlediği bu vatan toprağını öpmek istemiş, onu a- —— larak Kadıköyünde evlerine gö- türmüşler... Fenalık- gittikçe fazlalaşmış ve — nihayet işte tahsilâtını yukarıda anlattığımız gibi vatanın kucağın- da sevgilisinin kolları arasında ha. yata gözlerini kapamış..., Gece saat.11,30 vapuru, Va- purun arka tarafında, pervanenin suda boğazlanarak çıkardığı sesi — dinliyorum. Dalmışım, ç Kendimi bir an, evinde yemek, . b K zi : ko- he V M Çai , b dinil nuşuyorum zannettim. di ğ — Yıllardır. hasretini çektiği: — niz vatana kavuştuğunuzdan dola, g yı kim bilir nekadar memnunsu- —— nuzdur. b — Tahmin ve tasavvur edemi- yeceğinizden fazla, Daima dya — ederdim. i K s Allahım sen benim canimi va- — tanımi görmeden alma,.. Ne ise — Allaba çok şükür bütün istedikle, rüm oldu. yi Tam geceyarısı. , Büyük bir sademe ile kendim geldim. Vapur Köprüye yanaş- Faruk FENİK *i :

Bu sayıdan diğer sayfalar: