Loti'nin eli e DDT eçe BÂN hayran İstanbulun Çok Kuvv Mahallelerde Yar etli Bir Mahalle Teşkilâtı dım Sandıkları Vardı İçinde Yaşanîcıîctan Zevk Duyacağımız YeniMahalleTeşkilâtınıNasıl Karabiliriz __Bilir misiniz, Piyer Loti'nin Türkiyede hayran olduğu şeyler arasında bir de ne vardı? İstan- bul köpekleri.., Piyer Loti bütün bir yazısını bu köpeklere tahsis etmiştir. Loti 1913 te neşrettiği «Can Çekişen Türkiye» isimli e- serinde de bu köpeklerden bah- sederek, köpekler kaldırıldığı za- man bazı İstanbul mahallelerinin öpeklerini vermemek için he- Men hemen isyankâr bir. hareket takındıklarını söyler. Filhakika, o zaman mahalle ?Pekleri İstanbul mahallelerinin ir sembolü, ayrılmaz bir parça- sıydı. Köpekler bir mahalleye Mensup olmak mağşeri — ruhunu taşırlardı. Her mahallenin köpek- leri kendi mahallelerine mensup Msanların hepsini tanır ve mahal- eye giren yabancıyı derhal sezer- lerdi. Köpeklerinde bu mağşeri ruh olursa mahallede aturan insanlar- a nekadar kuvvetli bir mahalleli Tühunun bulunduğunu — tasavvur ediniz. Mahallenin şerefini koru- mak, komşunun yardımına koş- mak her mahallenin içtimai vazi- fesi, mahallede olup biten her is- le alâkadar olmak her mahalle- linin tabit hakkı idi. Mahallelerin sandıkları vardı. Muhtaç olanla- ra, felâkete uğrayanlara bu san- diklardan yardım edilirdi. Mahal. nin sokak, çeşme ve saire gibi orta mallarının tamir mugıflan |da bu sandıklardan ödenirdi. Ma- | halleler jiçindeki bu tesanüt teşki- lâtlanması belediye ve lıul_:âı_neı üzerindeki yükleri çok hnfı_fletât- di. Hattâ her mahallenin bir tu- lumbası olması belediyeyi mer- | kezi bir yangın söndürme teşkılıl! vücude getirmekten de müstağni kılardı. b YAZAN: e teşkilâtının esasen kuılkı miş bulunmasının resmî_ bir ifa- desidir. Bu kanun çıktığı zaman muhtarlık, vazifesi kılr!ın'mı; olan bir zait uzuv halinde idi. K_nnun bu zait uzvu kesip attı. Eski ma- halle teşkilâtının son kalıntıları mahalle bekçisi ile mahalle kah- veleridir. Mahalle nasıl kalktı? h Yangınlar, güçleşen geçimde insanların geçim yo“ır.ı ararken sık sık yer deği;timıelen. memür- lukla geçinenlerin sayısı artmasile memur nakillerinin nüfus — hare- ketlerini arttırması, sermaye sahi- bi şehirlilerin artmasile akaret ev. lerin ve apar!ımanlann b'ollaşn'ıa. sı, semtlerin kazanç şewycle.nne öre ayrılması, arsa ve yapı fiyat- f:nmn yükselmesi dolı)fısı!: ev yaptırmanın güçleşmesi gibi amil. ler ve sebepler bütün şohırlueşe.n memleketlerde olduğu gibi Türki- yede de mahalleyi kıldıın_ıf_lıtı bulunmuştur. Nüfus seyyalliği o hale gelmiştir ki bir apartıman i- çinde oturan insanların çoğu bir- birini tamımaz. Mahallenin kalkması geçen gün Mecliste Dahiliye Vekilinin işaret ettiği gibi, içtimai tesanüt işinde bir takım güçlükler doğurmuştur. Askere gidenlerin ailelerine yar- dım işi şehirlerde, köylerde .oldu. gu kadar muvaffakiyetli neticeler vermemektedir. Mahallenin kalkması şehirler- de ahlâk telâkkilerinin sarsılması. na da sebep oluyor. Ahlâk toplu yaşayan ve birbirlerile sık ve yüz yüze temas eden insanların birlik- te y larından doğan kaide- mahall Her mahalle baş | köy gibi idi. Sehir de sanki birbi- |rine bitişik köylerden meydana Pgelmiş bir insan topluluğu idi. | Tabiatile bu mahalle teşkilâtır lerdir. Yapılacak ve yapılamaya- cak şeyleri tayin eden bu kaidele- rin müeyyidesi tanıdık insanlarla yüz MM;UW:I: hissi, l ÇERTNEELET Te l nın zayıf, nok yanlış vardı. Fakat yapılması lâzım ge- len şey mahalle teşkilâtını kaldır- mak değil, bu teşkilâtı mahalle ruhunun esasları dahilinde ıslah ve inkişaf ettirmekti. ; Fakat, İstanbul mahalle teşki- İâtını kaldıran, muhtarlığı ılga_ e- derek işlerini belediye şubelerine | devreden kanun değildir. Mahal- le muhtarlığını kaldıran kanun, ki iç nıdık bir muhitte inkişaf eder. Bütün bu sebeplerle mahalleyi yeniden kurmamız icap eder. Esasen bu yolda bir fikir hare- keti doğmuş bulunuyor. Dahiliye Vekilinin sözleri bu hareketin ve- ciz bir ifadesidir. Bulunduğum müteaddit Parti kongrelerinde de bu fikir ortaya atıldı. Mahallenin yeni teşkilâtlan. masının rüşeymini Partinin mahal- le ocaklarında bulmuyor muyuz? Her mahallede bulunan münev. ver insanlar mahallenin Parti o- cağında daha sık buluşarak, daha sık konuşarak, mahalleye taşınan yeni bir komşuyu süratle aralarına alarak yeni mahalle ruhunun doğ- masina çalışmazlar mı? Tanıdığımız, sevdiğimiz, — gü- vendiğimiz, bütün değerli şeyle- rimizi maddi ve manevi mesuli- yetlerine emanet ettiğimiz insan- lar arasında oturmak, çocukları- mızı bu hava içinde büyütmek, mahallemize girer girmez bir hu- zur hissetmek ve bu sıcak emni- yet havası içinde yaşamak tatlı bir şey değil midir? Parti ocaklarının bu yeni ma- halle teşkilâtlanmasında üzerleri- ne düşen içtimai vazifeyi lâyıkile yapabilmeleri için hudutlarının bu maksada göre tayin edilmesi icap eder. Ocağın hudutları için- de bulunan evlerin en uzağında o0. turan kimse ocağa sık sık gelebi- lecek kadar yakında bulunmalı- dır. Parti ni indeki Par- VATAN Asiler Bükreşe Yürüyor (Ba!l İncide) *ok Romen Transilvanyasındaki şe- hirlerin hepsi amele ve köylünün yardımını gören lejyonerlerin yap. tığı muharebeden sonra âsilerin eline geçmiştir. silerin elinde bulunan Bükreş radyosu orduya hitap ederek lej- yönerlere hücum etmemelerini talep etmekte ve lejyonerlerin kral ve memleket için muharebe eden dürüst Romen evlâtları ol- duklarını söylemektedir. Her iki taraf da krala sadık olduklarını söylüyorlar. Müstakil müşahitler vaziyetin nazik oldu- ğunu tahmin ediyorlar. Çünkü muhasımlar ayni derecede kuv- vetlidir ve aralarında bir itilâf ze. mini bulmak imkânsızdır. Demirmuhafızların şefi B. Ho- a Sima'nın Berline seyahati bu müşahitlerin nazarı dikkatini cel- bediyor. Rejimi muhafaza için her ne kadar Alman kuyvetleri birçok yerlerde general Antones- koya bağlı kıtaata yardım etmek- te iseler de isyan hareketinin Ber. linde nasıl karşılanmakta olduğu kestirilememektedir. Almanyanın Romanya elçisi Baron Von Killinger'in Bükreşe geldiği haber verilmektedir. Albay Doeringi öldüren Dimitri Sarando Yunanlı değil Atina, 23 (A.A.) — Atina ajansı bildiriyor: Bükreşte Alman kumandanı Doeringi öldüren Dimitri Saran- do Yunan tebaası değildir ve Yu- tililerin sık sık buluşmaları kaydı bu maksadı hedef edinemez mi? Her mahallede oturan münev- verler için Parti ocağına sık sık giderek bu içtimai gayeyi tahak- kuk ettirmek en büyük vazifeler- den biridir. Partili münevverlerin diğer bir wazifesi de mahalle değiştirir de- ğgiştirmez Parti kayıtlarını derhal yeni ocağa naklettirmek ve yeni intisap ettikleri ocakla derhal sik temaslara başlamaktır. Partili münevverlerin bir işi de mahallelerinde bulunan bütün in- sanları Parti ocağı içinde ve ma- halle birliği etrafında toplamak i. çin misyoner rublu bir faaliyette bulunmaktır. Bizim gibi her işte yalnız mer- kezden verilen emirle hareket et- miyen demokratik memleketler- de vatandaşların” içtimat vazife- lerini kendi idrak ve iradelerile yapmaları lâzımdır. İçtimai ve siyasi — olgunluğun ölçüsü budur. Mağşeri idrak kül- türü olan memleketlerde vatan- daşlar emre — muhtaç değildir. Mağşeri idrak kültürü bizim ka- dar eski memleket azdır. Piyer Loti bu kültürü sezmiş ve buna hayran olmuştur. (Başı 1 incide) * diplomatı nerede aramalı? Boğa- O Zin iki kıyısındaki köyle_rden bi- tinde mi? Bakırköyde mi? Yeşı!' | köyde mi? Adalarda mı? Meci- l diye köyü tarafında mı? Nerede? Bu takdirde diplomatın kerfdl #©tomobilini bıraktıktan sonra bin- diği otomobili araştırmak lâ.zımı_ ğ Poliı herhalde bu en basit ciheti “ihmal etmemiştir, Şu âna kedır öyle bir otomobilin bulunduğun- dan bahsedilmemiş olması böyle “bir otomobilin bulunamamasın- /— dan ziyade müsteşarın kendi ara> — basını biraktıktan sonra bir taksi- “ye binmiş veya bindirilmiş ob?.l' Odığı neticesine bizi ulaştı lllfı “Zira Mikiçinski otomobil sahibi- — dir, otomobil kullanan bir adam- dır, hiç şüphesiz onu garajlarda, tiyatro, sinema ve bar kapıların- “da birçok şoförler zaman zaman görüp tanımışlardır. Kaldı ki bu —çok para yiyen adamın çok defa — da taksilere binmiye mecbur kal- —miş olması da muhtemeldir. Eğer — bu vaziyetine rağmen bir İstanbul “şoförü onu arabasına aldığım hı.. “tırlıyamıyorsa bundan şu üç neti- ce çıkarılabilir: j | — Mikiçinskinin 'Taksimden — Veya civarından uzaklaşmadığı. — 2 — Mikiçinskinin kendi oto- — Mobilini bıraktıktan sonra bir .ı;k. #iye değil, bir başka hususi araba- — Ya bindiği yahut bîndirıldıgı,. ba — 3 — Mikiçinskinin kendm_m tanımıyan veyahut arabasına gir “diği zaman yüzüne bakmamı: “olan bir şoförün taksisine yahut tramvaya veya bir otobüse bin - diği, , Bu sön ihtimal en uzak ihtimal. - Gir, Diğer iki ihtimalden ilki, ya” 'l ni Taksimden uzaklaşmadığı ka- — bul edilecek olursa mesele a kolaylıkla halledilecektir diyebi: iriz. Fakat ikinci ihtimal, yani Müsteşarın bir başka hususi ara- aya binmesi ihtimali varid sayılır sa mesele pek çaprasık H.' hal cavüzün paralı bir taraftan gelme- si vaziyeti korkunçlı;ı_mr. .F’ır! çok şeyi saklamıya, birçok izleri KİCİNSKİ İŞİNİN ALTINCI GÜNÜ tabii mi? Ârızi ise kendi ölümün- deki şahsi dahl ve tesirinin dere- cesi nedir? Denizde mi boğul ? İple tadan kaldırmıya, “-"_ i ko- î:yîıkîı halledilemez bir şekle sokmıya kadirdir. ' Gelelim kadın Lneseleıme...' i üsteşar ile hemen ayni :;:âe T:;bolduğu bildirilen sa- rışın güzele. Bunun hıkkındı_kı tahkikat da bu yazıları yııd'ıgı- mız âna kadar müsbet bir netice- ye bağlanmış deği:dı. Çalıyor son sual: ı:;ğ:ı:ı bu adam şu anda ölü müdür? Diri midir?» Kaçmış ve ya kaçırılmış olsun, saklanmış ve ya zorla bir yere kapanmış !?uhıg. sun, sağ mıdır? Yoksa ölü mü- dür? Ölü ise bu ölüm ârızi mi yoksa mi, elle mi boğulmuştur? Taban- ca ile mi, bıçakla mı, zehirle mi, havagazı ile mi öldürülmüştür? Yoksa diri diri mi gömülmüştür? Bereket versin ki bu hâdise, en esrarengiz hâdiselerin düğümle- rini daima kısa bir zamanda çöz- mek zekâ ve basiretini göstermiş olan İstanbul zabitasının elinde bulunuyor. Yoksa bu kadar kar- ma karışık ve çapraşık bir mesele. nin halledilebileceğine kimse ih- timal veremezdi. Hepimiz en kı- sa zamanda, diri yahut ölü ola- rak Mikicinskinin bulunacağına inanmaktayız. Bakalım yarın, ayinei devran ne gösterir, Malta Valisinin Çörçile Cevabı j ea Churehill'in 8 (AA, Malta, 23 ( S olarnie Malta tebrik mesajına CEVA| halkı, Malta umumi vali vekili gene- ral Dubbie vasıtasile İngiliz Başve- kiline aşağıdaki telgrafi çekmişler- Malta halkı ve garnizonu telgralı- nızdan son derece mütehassis olmuş- lardır. Allahın yardımile Malta zâ9- fa düşmiyecektir. Nihaf zafere YAr- dim ettiğimizden dolayı bahtiyarız- Galibiyetin muhakkak ve kati oldu- ğunu biliyoruz, Şimal Memleketle rinde İhtira Beratları Helsinki, 23 (A.A.) — Stefani a- 3.nımdın: Şimal memleketlerinde ihtira be- ratlarına ait kanunlar tevhit edil- mek üzeredir. Danimarka, Finlandi- ya ve iİsveç murahhasları bu mak- şubatta Helsinki'de toplana- Büyük Belt'de Don ve Kar Kopenhag; 23 (A.A.) — Don ve kar fırtınaları yüzünden Bü- tanda katiyen tanınmamak- tadır, Yunan konsolosu vizesile ya- bancı pasaportunu hâmil olan bu adam 13 temmuz 1940 tarihinde İtalyadan Yunanistana gelmiş ve ayni ayın (6 sında Yunanistan- dan çıkmıştır. [Telgraf, Telefon Haberleri | İTALYANLAR Taarruza mı Hazırlanıyorlar Arnavutluğa Yeni Fırkalar Gelmiş Manastır, 23 (A.A.) — Reuter a- jansının Arnavutluk hududunda bu- lunan huüsüsi muhabici bildiriyor: Alınan son habe'leee göre, İtal- yanların büyük bi. mukabi! tearruz hazırladıkları zannedilmektedir. İti- mada değer bir kaynaktan Ööğrenil- diğine nazaran İtalyanlar, bilhassa Yugoslavya hududu civarmda Bo- yana deresi mansabına yenri fnkalar ihraç ve balıkçı gemile.ile mahalli araziyi iyi bilenler tarafından idare edilen motörlerle harp m.zemesi ve mühimmat da nakletmişlerdir. Müm taz Alp avcr kuvvetleri Tirana — ve İskodraya çıkarılarak derhal Elba- sana sevkedilmiştir. Moskopolis ile Lin arasında mühim harekât yapıldığı, şimal — bölgesinde yalnız keşif ve topçu faaliyeti oldu- ğu bildirilmektedir. Dün öğleden son ra vaziyet her tarafta sakin geçmiş- tir. bi İtalyan Mukabil Taarruzları Püskürtüldü Atina, 28 (A.A.) — B.B.C.: Arna- vutluğun merkezi kısmında dört İ- talyan mukabil taarruzunun tarde- dildiği dün gece —Atinadan resmen bildirilmiştir. Yunanlılar cephennin diğer taraf- larında mahalli muvaffakıyetler el- de etmiye devam etmektedirler. E- sirler alımmış ve külliyetli miktarda Bombalar İngilternin Azmini Arttırıyor Nevyork, 23 (A.A.) — Milli müdafaa komisyonu reisi B. Wil- liam Kundsen, Londta'dan avde. tinde hava bombardımanlarının İngilizleri asla mağlup edemiye- ceğini söylemiş ve şunları ilâve etmiştir: Bomba yedikçe, İngililzlerin azmi artmaktadır. o İsveç Donanması Takviye Ediliyor Stokholm, 23 (A.A.) — İsveç bahriyesi için bu seneki inşaat programına göre, iki hafif kruva- zör, iki torpido muhribi, 8 tor- pido, 36 mayn tarayıcı, 6 uzak menzilli denizaltı, 3 sahil denizal. tısı ve daha başka gemiler tezgüâ- ha konulacaktır. İsveç bahriye erkânıharp reisi amiral Tamm, bu inşaat progra- mı tahakkuk ettiği takdirde İsveç deniz kuvvetinin iki misli artaca- ğını söylemiştir. Amerikanın Sattığı 50 Muhrip Vaşington, 23 (A.A.) — B.B.C. Amerikan Bahriye Nazırr Albay Knoksun dün bildirdiğine göre, İn- giltereye satılan 50 Amerikan muh- ribinin hepsi, bir deniz müsademesi esnasında hasara uğrıyan biri hariç olmak Üzere İngiltereye muvasalat etmişlerdir. Albay Knoks,: İngilterenin Ameri- kadan harp gemisi satın almak iste- diğine dair dolaşan şaylaları tekzip etmiştir. Fransız Çocuklarına Gıda ve Tıb Maddeleri Londra, 23 (A.A-) — İngiltere hü- kümetinin, Işgali altında — bulunmı- yan Fransız arazisine çocuklara bir Vapur gıda maddelerile tıbbi malze- me gönderilmesine müsaade etmesi, Fransa ve İspanyadaki kıtlığın art- masından İngilterenin — mesul oldu- yük Beld'deki münakalât inkıtı iş & Fleği K öit d: seferler, büyük müşkülâtla ve ancak buzkıranların yardımile ya- pılmaktadır. Mühtelif mevkiler arasındaki yolcu ve posta nakliyatı hava yo- hu ile cereyan etmektedir. Bunun. la beraber Kopenhag - Berlin ve Konpenhag - Oslo servisleri işle- memektedir, Bir İngiliz Muhribi Batırıldı <Londra, 23 (ALA.) — B.B.C.: Bah- riye Nezaretl SAngiliz «Hyperion> müuhribinin bir torpil veya bir ma- yin artık kull y derecede hasara uğraması Üzerine İn giliz kuvvetleri tarafından batırıldı- K gatülkttere e' y ğu Ki Alman propag sının mühim mikyasta şiddetlenme- sine sebep 'olmuştur. İngiliz iktısadi harp — nezaretinin kanaatine göre, Almanlar daha bü- yük miktarda emtianın abloka hat- tından geçmesi iÇin İşgal altında bu- lunan arazideki Hükümetlerin İngil- tereyi iknaa çalışmaları hususunda bu fırsattan istifadeye gayret — et. mektedirler. DERNE'YE Tonlarca Bomba Atıldı Kahire, 23 (A-A.) — İngiliz Hava kuvvetlerinin tebliği: 20/21 kânunu- sani gecesi İngiliz hava kuvvetleri- ne mensup tayyareler Libya'da Der- ne Üzerine bir çok ağır hücumlar yapmışlardır. Kışlalar ve diğer askeri hedefler üzerine bir Çok ton bomba atılmış ve infilâkları müteakıp — bir âr, harp l i iğtinam ilmiş Yunan Tebliği Atina, 23 (A.A.) — Yunan başku- mandanlığınm 22 ikincikânun tarihli ve 88 numaralı tebliği: Muvaffakıyetle neticelenen mahal- N hareketler cereyan etmiştir. 150 esir aldık ve mebzul harp malzeme- Bi iğtinam ettik. Tayyarelerimiz mu harebe' meydanı üzerindeki hedefleri muvaffakıyetle bombardıman etmiş- tir. Bu harekâta iştirak eden bütün HAVA | HARBi İngiltere Üstünde Londra, 28 (A.A.) — İngiliz Hava ve Dahili Emniyet Nezaretlerinin tebliği: Dün gece İngiltere üzerinde he- men hemen hiçbir düşman faaliyeti olmamışsa da gecenin ilk saatlerinde Şark kontlukları üzerine bir — kaç bomba atılmıştır. Çok az hasar var- dır. ansanca zayint olduğuna — dair haber alınmamıştır. İngiliz Tayyareleri Şimali Fransada Londra, 23 (A.A.) — İngiliz Hava Nezaretinin tebliği: Dün öğleden sonra düşman işgali altında bulunan yerlerde Pas - de - Calais ile Somme nehri Aarasındaki muntaka üzerine avcı tayyarelerimiz farafından iki akm yapılmıştır. Bu harekât esnasınd « alçaktan uçan tay yarelerimiz müteaddit tayyare mey- danlarında bulunan düşman tayya- relerine, kıtaatına ve kara müdafaa vasıtalarına hücum etmişlerdir. Av- €- tayyarelerimize düşman tarafın- dan bir harekât yapılmamıştır. Tay- yarelerimiz Üslerine dönmüşlerdir. Dusseldorf'a Taarruz Londra, 23 (A.A.) — Londradan öğrenildiğine göre, dün gec. <Ağgiliz hava kuvvetleri Dusseldorf'da bazı hedeflere hücum etmişlerdir. Londra, 23 (A.A.-B.B.C.) — Dün Roma radyosu, Tobrukun sukutunu şu sözlerle teslim etmiş- tir: Bugünkü resmi tebliğimiz bi- zi şaşırtmıştır. Fakat cesaretimizi kaybetmemekteyiz, ©- Bulgaristanda Milli Korunma Kanunu Sofva, 23 (A.A.) — Dahiliye nezareti milli korunma kanunu- nun bDerşembe günü resmi gazete- de neşredilerek meriyete girece- ğgini beyan etmiştir. tayyarelerimiz üslerine üşlerdir İtalyan Tayyareleri İtalyan Tayarelri Yanya Köylerini | Baembaladı Atina, 28 (ALA.) — Umumi em- niyet nezaretinin 22 sonkânun tarihli tebliği: Düşman tayyareleri Yanya köyle- ri üzerine bombalar atmışlardır. Za- yiat ve hasar yoktur. Mısır Yunanlıları Askıra Alıniyor Kahire, 238 (A.A,) — Yunan hükü- meti Mısırda bulunan 20 ile 45 yaş arasımdaki Yunanlıların silâh altına almarak Mısırda bir Yunan cüzüta- mı teşkil etmiye karar vermiştir. Yunan elçiliği bu teşebbüsün Mısır hükümetinin müsaadesi * ve İngiliz hükümetinin muvafakatile yapıldı- ğmnı bildirmektedir. SicilyaİşgalEdilmeli (Başı 1 incide) X bir darbe teşkil edeceğini yazmakta ve şunları ilâve etmektedir: İngiltere, Almanya tarafından İn- giliz adalarına tevcih edilecek olan esaslı hareketlerden evvel İtalyayı muharebe dışma çıkarmıya muvaf- fak olursa bu kendisi için maddi ve mânevi büyük bir kazanç olacaktır, Almanlar - niyetlerinin de böyle olduğu görülmektedir - Akdenizde yalnız hava hareketlerinde . bulun- makla iktifa ettikleri takdirde Sicil- yadaki hava filolarını devamlı suret- te takviye etmek ve bu yüzden İn- giltereye hücum için tahsis edecek- leri kuvveti zayıflatmak ve yahut müttefiklerine yardım —etmek — için İngiliz adalarına karşı yapacakları hücumdan vazgeçmek Mmecburiyetin- de kalacaklardır. İngilterenin Akde- nizde nihal gayesi büyük İngiliz mu harebesi için kullanılabilecek mühim miktarda İngiliz kuvvetlerini serbest bırakmak maksadile İtalyayı muha- rebe dışına çıkarmak olmalı — veya Almanların dikkatlerini Akdeniz ü- Zerine o derece tevcih etmeli ki, baş- Hea büyük muharebeler için kulla- nabilecekleri kuvvet miktarı bu su- retle l derecede bulunmalı. Binbaşı Eliot, makalesini şöyle bi- tirmektedir: Şurası sarihtir ki, bügün Akde- nizde teşebbüs sahibi olan Ve taar. ruzu İdare eden mihver değil, fakat İngilteredir. Mihver orada — tedaflli vaziyettedir. Ş - Bardia - Tobrük - Hitler, Romanyada esasön kuüvvet- NM ÇOĞ '*i nistan elçisi Simopulos, Yunan - uzun zaman geç B delâ- ye etmektedir. Kıtalar, kı DONAVAN Türkiyeye de Gelecek Mümessilin Evrak : Çantası Çalındı ç Belgrad, 23 (A.A. -.B. B. C. B. Donavan Belgraddan Buda- peşteye ve oradan Türkiyeye gi- decektir. Yugoslav naibi prens Paul'a da reisicümhurün bir me- ; sajın. götüreceği zannedilmek- ! tedir. e F YAi * Belgrad, 23 (A.A.) — Havas: Bulgar - Yugoslav hududunda Çaribrod'dan haber verildiğine göre, Sofyadan Belgrada gitmek. te olan albay Donavan Yugoslav topraklarına girdiği zaman içinde mühim &'yasi vesaik bulunan çantasının trende çalındığını gör- müştür. Tren Caribrod'da durdu- rulmuş ve tahkikata başlanmıştır. Albay Donavan'ın dün saat 22 de Belgrada muvasalatı bekleniyor- du. Albar Donavan'ın B. Roose- veltden prens Paula bir mesaj getirdiği söylenmektedir, * Ki Budapeşte, 23 (AZA.) — Hü-: kümet organı olan Esti Usjag ga: zetesi albay Donavan'ın Belgraı dan sonra Budapeşteye geçeceği. ni, Budapeşteden de doğrudan doğruya Türkiyeye - gideceğini bildirmektedir. . "i 3 Sofya, 23 (ALA.) — B. Roo- seveltin hususi mümessili albay Donavan'ın kral Borisle yaptığ mülâkatın 20 dakika sürdüğü öğ- renilmiştir. Bu mülâkat esnasındi albay Donavan B, Roosevelt'in mesajını krala vermiştir, 4 'I’ l HİTLER Romanyadaki Garnizonları Takviye Ediyormuş Londra, 23 (A.A.) — Times'in dip lomatik muharriri yazıyont let etmektedir. * İtalyanla Teslim Oluyorlar Kahire, 23 (ALA.) — B.B.C.: Dün gece neşredilen fevkalâde tebliğe gö- re, Avustralya kıtaları dün öğleye doğru Tobruka girmişlerdir. Hali ha zırda ancak Tobrukun garp mınta- kasında bulunan İtalyan garnizonu mukavemet etmektedir. İngiliz kuvvetleri durmadan esir almakta ve külliyetli miktarda harp malzemesi iğtinam etmektedirler., A- vustralya kıtaları ile Tobruka gi- ren Reuter ajansının hususi bir mu- habiri Tobrukda binaların alevler i- gçinde bulunduğunu yazmakta ve A- vustralyalı askerlerin Şşehre nasıl girdiklerini anlatarak şöyle demek- tedir: Her taraftan ellerini yukarı kal- dirmış İtalyan askerleri kendilerini İngilizlere teslim ediyorlardı. — Toh- rukta alman esir miktarınm garp çölünde alınan esirler miktarının ya- rısını teşkil ettiği anlatılıyor. — Fa- kat henüz resmi rakamlar bildiril- memiştir. Taarruz Nasıl Başladı? Kahire, 23 (A.A.) — Reuter ajan- sının hususit muhabiri bildiriyor: İngiliz ordusunun ileri kuvvetleri tankiardan, Avustralyalı piyade kuv- lara ve Macar ve Rume larının emniyot edilmez rağmen Romanyaya varmakta d vam ediyorlar. ğ Umumiyetle Londrada çı “dikkat- l müşahitlerin — tahminlerine göre Şimali Afrikadaki İngiliz muvaffa- kiyetleri, Hitlere kara harbinde bu sahada kâdiselerin seyrini değiştire- bilmek için vaktin geçmiş olduğu kanaatini vermiştir. Manmafih Hitler cenup cephesinde herhangi bir mas- — halde mihvere bir zafer teminine te- şebbüs etmiye azmetmiş bulunmak tadır. Şu cihet emin gibi gözüküyor ki, Hitler, Akdenizin en dar kı: da angiliz deniz münakalâtını de devam edecektir. Sicilyaya ilâ 500 pike tayyaresi gönderilmiş — olduğu, belki Napoli ve Roma civar- larmda da başka tıyymlfr bulund. ğu mümkündür. Diğer taraftan Yunanistan, manların her türlü uzlaşğma teşeb- — büslerini katiyetle — reddefmektedir. | Yunanlılar, cevaben, sohuna kadar — harpte İngilterenin müttefiki olduk-i — larını ve İngiliz yardımı ile-galtp ge- | 1 emin — buli bildirmektedir. v il elân “ymu şı pek cesurane bir mukayemet gös- termektedirler. li ha 'Tobrukta tahşit edilmiş olan İtal- yan kuvvetleri yalmız bir fırka liı' bir kaç bahriye ve hudut. muhafaza müfr mürekkepti, — Düş- vetlerinden, motörlü kıtalardan mü- rekkepti. İlk hücum, diş müdafaa hattı ile Tobruk kalesi arasmdaki sahaya tevcih edildi, Avustralyalı askerler tel örgüleri kestiler. Tank- Jar ileri atıldılar. Açılan gedikten dalga halinde giren bir Avustralya JNvası askeri mevzilere hücuma baş- ladıdar. Bu sırada müthiş bir man- zara karşısında Kaldım, İtalyan top- gçusu, teslim olan binlerce esiri baraj ateşine tuttu. Harekât esnasında tek bir İtalyan tayyaresi görülmedi. Taarruzun mu- vaffakıyetle neticelenmesine — âmlil, deniz hava ve kara kuvvetlerinin tam iş birliğidir. İtalyan Tebliği İtalyada bir mahal, 23 (A.A.) — İtalyan umumi karargâhının 230 nü- maralr tebliği: Tobruk — müstahkem mevkiinin mevzileri arasındaki muharebe pek Vavçi, Ci Longmor gibi İngilizi şeflerinin maharet ve cesa- reti büyük muvaffakıyetler elde e. gdilmesini temin etmiştir. Bunlardan, İngiliz davasınım men- faatine olarak istifade etmiye çalır di olarak dün bütün gün de- vam etmiştir. Ancak öğleden sonra Avustralya kıtaları Tobruk şehrine girmişlerdir. Şehirde her şey yakıl- mış ve eski San Glorglo gemisi de Atnamitle berhava edilmistir. Müs. man bile şehre hücum eden beş kasının bilhassa ağır zayiata ufı dığını kabul etmek mechliriye dir. : Kahire, 23 (A.A, ğ Sudan cephesinde, K yı eden İngilizler hali h etmekte olan İtalyanla dan hırplamaktadırla; ;'ık :J ı Di | 200 l_'l safede bulunan Aghordat şehrir de İtalyanların mukavemet ed cekleri tahmin edilmektedir. . 54,000 Esir « — ağt 4 kat İngıhğî Üssünde Londra, - ari ye nazariyeti tarafından neşrolu- nan bir tebliğde, bildiriliyor. ki, — İngiliz harp gemileri İ_lalyınl.ı—f : dan alınan esirlerden 54 bin ki; ile pek çok tankı Akdenizd. baslıra İnmi'iz #yerinden biri