| Hay muçYan hava kuvvetlerinin b Lı:'iğ:'ndı Hayfayı bom. tü leri, bu şehirlerde tasfı n PStrol depoları ve — petrol mnd cleri bulunması — bakı Olduğu ü|:7llı dikkattir. Malüm Betroji Gtre İngilizlerin Irak (p Mmeşhur - Payp - Layn Havfç yaakil borusu) vasıtasiyle gelir! Bu hat Ak. . H;lbuki Kerkük usulun yüz ki. Hayfar ! Talindedir. Kerkük'den ol" kadar uzatılmış — olan - Linej Rakliye borusunun Pipe vıı: Uzunluğu 619 İngilir mi. Danai bin kilametre kadardır.. Va kısa olan diğer bir kanali- lrakı da Kerkük'den Suriyede c P':l!llı'l varmaktadır. An. b ünsa, Almanya ile mütare. Jâptıktan sonra Suriyeye gi- bocu da, İngilizler tarafından tilimiş ve İngiliz donanması Filistindeki hattan intifa- Stmeye başlamıştır. e , Petrol yolunun muhalazasi- Üü ve b_'_Yn posta meşgul olmak. b iTİNCİ Bınıf Dir. teknisyen çir ::: Pompaları muayeneden ge. < ğğ » Tayyareler mutta. K Söller üzerinde üçmakta ve Sez İle telefon veya tadyo va. | B îltı'le teması muhafaza etmek- "“:: muhafara ve devri. İ E’ Ti umumiyetle gizli yer H_kx'llumnıkudnhı. Hiç bir irle Yoktur. Muayyen işaret. n mıhmnııııı. Meszelâ ilk yüz belnilde Ki K2 ve K3 postaları ç :inri—l:'h*r' Bu noktaya ka. len iki Tine müvazi olarak ge- n ki hat burada ayrılır. Suri- P:;:ldm hat Ti, T2, T3, ve T4 den büyueralından, Filistine gi. (N Veuî'[usx hat ise Hı, H2, H3, 4 strsl ,duPJ"m"__.ff"",'"'." |. Bu muazzam hattın, boruları. D kalınlıkları 40 santimetredir. ı' Derinlikleri bir, iki metre arasın. ' | Tsil el l dadır. Yalnız iki posta arasındaki fon tesisatr bu hatların mev. üdiyetini vürür. , | “fvn senelere kadar Kerklik hiç P: irimıyan bir Kürt kasabasıydı. bulunduktan SOhra güzel bahçeler, binalar, ya- | Sihaneler ve ak bütün ec. | Debileri toplıyan her türlü tesisa. Üplevi bir klübiyle mükemimel | T Sebir haline getdi. | _;“tün bu tesisat Trak — petrol Panyasının matıdır. Kumpan. Yada yüz elli zadar İngiliz ve A. Memurlar ile binlerce Yerli r. - Dışarıdan Şilecek misafirleri ağırlamak i- a Şehrin mükemmel bir oteli de ” Pettol membaları ve teknik te. nmı Yekdiğerlerinden — kilemet. tin ürçenesafededir. Bu kayalr Si e Romanya veya bi | yaştda olduğu gibi İYüksek küle- ak Ulunmayışı bir yabancıyı ilk | Şövclâ hayrete düşürür. Halbuki Yet altındaki tazyik petrolü filtre * hacet görülmemiştir. U petrol kuyuları bir. hava Ln.ü""“'“' uğradıkları takdirde " Wmm "! taşlar va. gok kolay o. hacaktır. Herhangi bir r—byouj Ta disesine mahal vermemek üze- N:_:'h'yıdı Kürtlerden mü. düz devriye kolları gece gün. mıntakaları civarında Tüerki ve üzerinde umumi €zden verilmiş hüviyet vara. "tlı“- tevkif etmek ikük petrolleri evvelâ yük. V toğutma külelerine ve bilâ- ,%u_'u"' J:fı'ık pislikle. f;î gazından kurtar. Bi Petrolü ilk o. | W Hem vahşi, hemm Musul petrolleri faya her gün 12.000 ton petrol geliyor Hayfaya gelra petcol borukları nileay elinde Bekliyen Tngiliz nöbetçileri Ki numaralı petrol - istasyo- runda büyük petrol tankları bu. lunmaktadır. Temizlenmiş - olan petrol buradan hareket ile pom. palama istasyonlarına gidecek ve trol postaları bu petrolü Ak. sahillerine kadar çıkaracak. lardır. Her gün Hayfadali tazyik fah- rikalarına akan petrolün Miktarı 12.000 tondur, Kerkük'de petrol madeni bu Junması aha çok eski zamanlar. i malüm olan bir — mesgele di., Tekendere ait tarihlerde ve eski din btitaplarında — buradan geçenlerin yerlerden alev sütun. Jarı yükselmekte olduğunu gör. dükleri kaydolunmuştur. Ancak petrolün kıtanın cok icinde olu- şu işlenilmesini imkâsız kılmış ve ancak Kerkük . Hayfa petrol borusu döşendikten sonradır. ki Musul petrolü namiyle mâruf Kerkük petrolü işlenilmeye baş. lanmıştır. Kerkük petrolü fevkalâde zen. gindir! ÂAynı ramanda tayyarede de kultanılabilir. Bu membalar İngilizlerin Akdenizdeki hava ve deniz filolarını ve ümuümiyetle yakın sark ve şarktaki bütün İn. giliz kuvyetlerini ve yakın şark- taki İngiliz dostu memleketlerin petrol ihtiyaçların temin etmek. tedir. Bu münasebetle Kerkük petrol memhaları ve — dolayısiyle Havfa İtalyan hava kuvvetleri i. Ççin birinci derecede bir hedel teş kil'etmektedir. AAAARADARARARAR z “ Avrupayi kişin Güyük — bir açlık felâketinin beklediğini — söylüyor- lar; belki harpte ölenlerden daha fozları açlıktan ölecek. Harp ve bu gibi felâketler ol- masa dünya nüfosunun tahammül edilmez bir hale geleceğini ve yer yüründe İntanlara yaşıyacak yer kalmıyacağımı söyüyenler bu neti- ceden memnun olabilirler.Fakat bu nazariyeye pek modeni bir düşün. ce diyemeyiz. Zira, aynı diüşünce, yi vahşiler arasında bulmaktayız: N Krtosi yıl şu oldu: lik uçağı nasıt gördüğünü karıyordu- kadınlar geliyorlardı. Küçük Hikâye : Dünyada neler olmayor. | AÂARARA AM edeni bir kanun Tahiti adularındaki yerller ara- sında bir âdel vardiır. Vazifeleri herkese neşe vermek olan bazı şar kıcrlar, hangi kadımdan olursa ol- sun, çocuklarını kendi ellerile boğ mak meceburiyetindedir. Bu. pek dar #ahalr bir memlekot olan Poli- mozya adaları için, Tfazla nüfusa mani olmuk maksadile düşünül. müş bhir kanun olacak. Medeniyet te ayaı gekilde yav . Tusunu boğan bir babaya — benze- miyor mu? birinci hikâyöde anlattığım Çiğ- drm kendisi de uçmaya karar verdi. Bir btepenin Üzerinde kollarımı boydan böya açıyor; ve or- manda benüz tesadüf edilmemiş bir kuş kudar garip sesler çı. Bülün köy ont “Kuş Çiğdem!” dedi. Bazıları da “*Ah, diye söylendiler; aklımı oynattı kızcağız!., Ve, bir gün kollarını bir kuş kanadı gibi açtığı tepede ne- ler yaptığını gözetlemek İsteyen küylüler arkasma takıldılar. Çiğdem, keçi yollarında bir yılan gibi mlik çaralak yuka. ri doğra kivriliyor; İki kat olarak onu habersiz takip eden köy halkı arkasmıdan yetişemiyordu. Bunların içinde Zeytinlinin en yaşlılarından, ca küçüklerina kadar hepsi vardı. Muhtar dım önde yürüyor ve ayaklarını Çiğdemin ayaklarıns uydüru- yordu. Sonra: daha gerilerde çocuklar ve tarla işlerini bırakan bir 8- Çiğdem bir mağaranın arkasından birdenbire kayaların Üze- rine fırlarnıştı. Köylüler urka tarafta yakanın allmda duruyör. Tardı. Çiğdem en uçta idi: Başaltı tarlalariına doğru uzaklaşan ilk uçağı gördüğü yerde-- Sağ elini güneştön alnma doğru Ni- per etmişti. Zeytinli tarlaları uçauz bucaksız bir ova kadar ge. niğ götüküyor; kızgım güneşten yanmaya hazızlanıyordu. Sonru Çiğdem kollarını açtı. İki tarafa doğru ve bir kanat gibi bilekle- rinden iLibaren orları kırıp oynatmayn çalıştı. Hafif bir rüzgâr eteklerini uçuruyordu. Çıplak ayaklarile kayaların Üzerinde bir. denbire bitmiş bir katır tırnağı kadar garipti. Köylülerin en korktukları şey Çiğdemin scsl idi. Hiç işit- medikleri bir ses! Çiğdem bunu Reresinden çıkarıyordu?. Adots gırtlağı oğuldoyor; orayk birakılmış madeni bir firildak, yüzü ve saçları tüxgânra dokundukça birdenbire dönüyor; bu ses hançeresinden mi, yoksa göğsü ve başka bir yerinden mi çıktı. Bt belli olmadan işitiliyordu. " Köylüler Çiğdemin bütün hareketlerine belki de hiç ses çı- karmazlardı. Fakat bu aesi işittikleri zaman vakitsiz öten bir hayvan kadar onda garip bir teşe'üm hissederlerdi. Çiğdem, © gün swak bir öğle sonuna kadar ortda kaldı. X Ekmek çeşnisinin son günlerde çok bozuk ve ekmeklerin fazla hamur çıktıklarından belediyeye şikâyetler yapılması ürerine dün bütün şube müdürlerine bir ta. “mim gönderilmiştir. Belediye bu tamiminde diyor kit “Ekmek çeşnisi bozuk ve ha. müurdür. — İstanbul —mebuslarına yaprlan halk dileklerinde bu nok. ta üzerinde durulmuştur.” Fırın. cılarla derhal sıkr bir mücadele« ye geçilmesi Jâzımdır. Gâazinocu. Deri piyesası gittikçe hararet. lenmektedir. Hariçten hiç talep olmadığı halde normal sikleste keçi derilerinin çifti 160 . 180 kuruşr kadar çıkmıştır. İhracat- çılar piyasadan mâ! toplamakta ve harice göndermeye hazırlan. maktadır. Dün Anadolu ve Trakyadan şehrimize mühim miktarda hu. Ham ve meyva sa Belediye reisliği taralından şu be müdürlerine gönderilen'bir taz mimde, sokakların son — günlerde kavun, karpuz ve çürümüş meyva ve gebze istilâsına uğramış — bir halde bulunduğu, birçok sokak. ların iğrenç ve geçilmez bir va- ziyette olduğu bildirilmekte, has. talık doğurabilecek olan bu pis, liklerin Lizan evvel önüne geçil. mesi istenmektedir. Diğer taraftan ham meyvaların da satışmın menedilmesi, bunla. B—VAKIT 23 AĞUSTOS 1940 | 'FırinCılara mücadele açıldı Her fırından hattada üç nümune alınarak tahlil edilecek Jarla yapılan mücadelede nasıl muvaffak olunduysa — fmrtacilarla da yapılacak —mücadelede aynı derecede muvaffak olabiliriz. Bu. nun için her fırından halftada üç nümune alınması ve buların he, men — belediye — kimyahanesi gönderilmesi Tâzımn yı::,ı.yıl;ı,:. ve bu nümuüneleri süratle tahlil edip neticeyi billirecektir. P- rıncılarla mücadele faaliyeti he. lediye teftis heyeti tarafınd kontrol edilecektir.” YZ -Deri piyasası yükseliyor Susam fiyatlarının tüşmek ıhtımali var * bubat gelmiştir. Bunlar arasında 49 vagon buğday, 6 vagon arpa, bir vagön çavdar, iki vagon ya. pak vardır. - Suşım mahsulü bu sene yüzde on nisbetinde farladır. Geçen e. neden de mühim miktarda stok vızdır_ Bu yüzden ihracat temin edilemezse İlyatların düşmesin: den korkulmaktadır. çürümüş tışı yasak tın daha mavnalarda iken — pa- zarlara - sevkedilmiyerek imhası bildirilmiştir. Çöpün tarifi havale edildi Belediye temizlik isleri müdür- | lüğü belediyi ederok “çöpe Ün tarifini latemiş- . Çöpün luı_rı belediye hukuk iş. leri müdürlüğüne havale edilmiş- tir. Paraşüt... Kayadan kayaya atlayarak daha de ise kilehini yukarıya uzattığı tam bir gök parçastna temas edeoek kadar.. On; takip oden köylüler bir defa bağirdılar: — Çiğâem, dodiler. Çiğdem: Fakat hepsai de kayaların altinda idi. demin kulaklarma değil başka bir turafa du. İçlerinden biri, çıklığı kayalârı — istedi- Ayakları kaydı; var geçti. baktılacı Yazan: Kenan Hulüsi gok, flıhı goök yükseldi. Nere- takdirde. baş Parmağının ucu un için Çiğdemi düşeceksin kız!.. Rüzgür, seslerini Çiğ- Goğru alıp götürüyor, oğru bir teerübe etmek Sonra hepsi birden ona doğru — Kuş Çiğdem; diye kohuştular. Küş Çiğdem! Ve köylüler, aralartnda, cin yaların üstünde biraktılar., . * Çiğdem o yil bülün yazı böyle geçirdi. vel Zeytinli tepelerinin üstünden ma uzaklağan uçakları güzetldel. pey gözükmüyordu. Kulaklarına hic bir onunla az konuştular; mişti ki: — Geçer Çiğdem kız! Onlar birer kuştı Ne vakit?. İlk güneş ve ilk tomurcukta vzun bir gün nihayetinde gelen fik gece De mi?. hayvan seeleri va ağaçlarda ilk öten kuşlarla mı?. Çiğdem, daha ertesi yıl olunda, HUkbahardı 7 Ti üzerlnden Başalt: tarlalarına usuklaşan çi beklemedi. RNirdenbire köyde yok Oldu. Tam Tüler onu konuşlular Günün ekseri vakitle, per ederek ilk gördüğü uçakları yalara tırmandılar. Nahiye müdürü Ciğdi Tçorlerinden biri, bir bulutun üzerinde B; k gittiğini söyledi: — *“Çiğdem, galiba uçmuş tün köylüler buna inandılar- Kuş kanat gibi ellerini sallayarak uctuğuna.. Sotra baksetmedi. Çiğdem unutuldu. ve ara sıra köyden göçe; başısını sorduğu zaman alay ettiler. Çünkü, W:bj:.umbk (:hy:ı. t e. Sarptığını söyleyerek onu ka- . Daha bir sene ev. HBuldayarak Başaltı tarlaları. Fakat hiç biri yoktu. Hiç bir *$€4 gelmedi. Köylüler ur; tekrar geçerler. beraber mi?. Yoksa Ağıllarda ilk iR Zeytinli tepele, aklartn geçmeslal iki ay. bütün köy. Tİ, elini güneşe si, için yükseldiği ka- emin cesedini arattı. tarlalarına doğru olacak!,, dedi. Bü- Çiğdemin, bileklerinden birer hiç kimse ordan Yakalamak (Devanir yarın) karşı Trende öpü- /| şen çiftler Dün hapse mahküm oldular yadan gelen ban. öpüşme SESİ ) etmiş ve iki genç kızi iki genç erkek alenen öpüş: tüklerinden mahküm olmuşlardır. Hüdişe şöyle cereyan etmiştir: Zehra ve Kâmran isimli 15-17 a iki kız Floryada plâja orada Edvart ve Jilbert Htalyan ile tanışmışlar- Floryadan beraberce trene bincu genç çiftler yalnız kalmayı bekli- yemiyerek — Babırsızlandıklarından trende öpüşmeye başlamıslardır. Fakat bu hal pek uzun sürmemiş Sivil zabrta memudları bu hali v mumi âdaba mugayir gördüklerin. den cürmümeşhut — yapmışlar ve suçtuları mahkemeye teslim etmiş- lerdir. Genç çiftler tiçüncü sulh cezada B olarak muhakeme edildikten sonra süçları sabit görülmüş ve hepsi on beş gün hapse, on beş lira ara Cezasımı mahküm edilm'şler- dir, Ancak Zehramın yaşı küçük ol- dı Bu için hapis cezasınım yarısı İn- girilmiş ve para cezasının da üçte DiTi tenzil olunmuştur. Kümranın cezası 12 gün hapis: lira para cezasına indirilmiş: ——— — Yeni Siirt Valisi dün gitti Süirt valiliğize tayin edilmiş bu. Junan Halük - Nihat Pepeyi dün #nat on dokuzda kalkan ekepresl» yeni vazifesine gitmiştir. Yepi valiyi Haydarpaşa — intas yonunda valimiz doktor Lütli Kır larla vilâyet, bele parti, erkli ik çok dostları uğurlamış Ithalât ve ihracat birlikleri Tlhalâi ve Ihracat birlikleri v |onumi kâtibi Salih birliklerin yeni ; teşkilât projelerini Ankaraya gön. dermiştir. Yeni teşkilkt ile birlik- lerin mubascbeleri ve diğer şube- | leri de birleştirilmektedir. Fransada bazı general- ler tekaüde sevkedildi Londra, 22 ( 4 — Vişi hükü- meti, Flander muharebelerinin kah ramacı - General | Blanchard — ile Flander ricatında geri cepheye kahramanca kumanda etmiş olan General Priu'yu ve diğer ban Fransız generallerini tekaüde dev- ketmiştir. Kakl bir nazır da hapsedildi Cenevre, 22 (AAJ DIN.B. A- jansı bildiriyor: Fransız radyosunun verdiği bir habere göre Blum kabinesinde mailif terbiye nazıtlığı yapmış ve ahiren F: çmış olan B. Zay, Rabat a çundan tevkil edilmişi kuvvetli bir muha- fazü tlitmda Clermön - Ferrand ha- pishanesine gelmiştir. | 5e n | BORSA —— Ankara 22-8 -940 —— | — CEK İ 1 Bterlin 100 100 100 100 160 160 100 Sıvas — Brzurum 3 2007 Bıvas — Errnrum & <x07