4 Mart 1940 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

4 — VAKIT Sinema Haberleri 1 MART 1940 'en evgbı)ir'l'— Gazetecisinin '& SEYAHATI B H e Lizbon sokakları bir âlemdir Bir tara itan çapkın kadınlar, bir tarattan da dilenciler... Oraden dahi hareketle Gatre- tahe (Gata veya Badajoz İ panyanım bir şehridir. Meşhur Gata dağının eteğindedir). Bur. sunun Üönüne vardık ki orası meşhur Napolyon Bonapartn donanmasını İngilizlerin yak. mış olduğu mahaldir, Ertesi gün de kömür tükenmeklo almak |- çin öğle vakti Portekiz devleti- »in merkezi olan Lizbon şehrine dahil olduk. Vi n kalkma vakti gelmişse de kaplan bize beş altı saat müzaade edip bir kaç arkadaş arabalara binerek etrafr dolaştık. Lâkin Lizbonun sokakları geniş ve düz olmayıp yokuşları vek uzun ve tepe Üze. rindedir. Bir mahallenin sokak. ları şatranç resminde pelk yapilmış, OÖgüst tabir olunar çarçıda kuyumcu ve tuhafiyeci ve sair temiz esnafm dükkânla. dutluk ve sair bostanlar içinde güzel köşkler yapmışlar. Ben © güzellikte evler hiç bir yerde görmedim. Lâkin ve dilencisi çok olup çapkınlar bir taraftan, dilenciler bir yan, dan musallat oluyorlar. Dilenc! açıp iİnsanm yüzüne ve üstüne silrer; zor. ır. Diğerleri türlü eza dan hareketimizin on altıncı gü- nü uzaktan pus (sis) içinde İn. giltere sahilleri ve uzaklarda dolaşan balıkçı - kayıkları gö. ründiüi. Nihayet ertesi gün Sav- tamto limanma (Southampton) muvasalat eyledik. Maltanm aksi olarak orada karaya çıkar- ken pasaport veya kümrük tez. keresi soran, yahut: boş gezen ecnebi olduğu. muzdan hayran hayran kıyafe- timize bakıyorlardı. Gümrükten uzın içinde tütün ve ornun memnu bir şey bulunmama- st icin pek ziyade aradılar. Kaptanm tarifile gittiğimiz lokantaya beraber geldiğfimiz Lehliler ve eskiden oturmuş Mmülteciler, Amerika ve Avruna- t müuhtelif cins yolcular sığ.'.- dıkları için yer kalmamıştı. Güç belii biz de bir tarafa sıkıştık. İşto kalabalık cins Insanı orada » Sutampton'a Hind'stan ve diğer hayaliden türlü caya 1. le pek çokNgmiIPr geldiği icin muazzam bir ticaretgâh olduğu malümdur. Lâkin kimre kimse. ye bu !hhhılıktı bile lâkırdı söylemiyor. — Yalnız nızda fes olduğundan “bu kbn:ğ: şey nedir” diye öteki beriki hayret- “Yeni bir İstanbul” kurmak, tahle csizse “ham fikir" “ham bayal” dir. Çünkü, B. Kil Güden'in İstanbuluna bu; kü binaların hemen hic biri kışmaz. mmilyon ve mikâbı topraktan önce bunları Jüyür NİYAZI AHMET F f İş | te kalıyordu. Nihayet Londraya gitmek üÜzere hareket ederken çantamı çaldırdım. Elim ayağım tutuşup İokantacı bir iyi adam olduğundan: y — Aman Sinyor benim çan- tam zayi oldu. Ne yapayım?. de. diğimde, o adam zabıtaya ha. ber verdi. Az samanda hırsız e- le geçirilerek çantamı alıp bana verdiler, Hırsızı da mahküm e- derek hapse attılar. Böyle ça. buk faslı dava hoşuma gitmek.- le diğer bir kaçmı daha bekle- dim, Gördüm ki onlar da muha- kemeden sonra eğer bir daha cünhası olursa biner kuruşla ta. keffü! etmek ve kefil bulamadı. ı takdirde üç ay müddetle hap- solunmak üzere karar verilmesi dahe ziyade zevkime giLti. Butampton'dan - güneş battık- tan sonra demiryolu vasıtasile aralıR bir yer göremedik. Sahi- le çıkıp beş ön kadar araba bi- ribirine bağltanmış ve önünde vapur arabası yanar olduğu (lo. komotif) halde bizi kıçtaki ura. baya koydular. Herkes tamam bindikten sonra koyverdikleri gibi rüzgür gibi vızildayarak oldu ki tarifi mümkün değildir. yerler su gzibi a. kıp «idiyor da olduğumuz verde duruyoruz gibl uçuyoruz. Telgrafya dedikleri ince teli için y pek tuhaf olup öyle hızlı gidiş. te, kollarmı dışarı uzatıp dik - katli bulunuyorlar. Elhası! Lon- drava vasıl ve dahil oldu. Müsyö Reyno adımda bir Fran sız türkçe bilmezle tanıştım. Ben de biraz Fransa lisanı bil. diğim için benimle azıcık Ülfe- ti olmakla refakat eyledik. Lon. drayı iyi bildiği için bir lokan. tirdikten sonra istirahat ettim. Doğrusu vek püzel ikram voe i. zaz ettiler. Gördüm ki, bizim ramazan gecesi gibi her taraf kandillerle aydmlanmış ve gaz. larla gündüz gibi zarif sekilli bir IĞf vel " Hemen daya- namayıp lokantadan hareket ve merküm (Mösyö Reyno) ileçar. saya de eczacıların yuvarlak bir kâ. s6 içine renkli su doldurup ar- kasıma mum yakarak türlü alâ. yişler göstarmeleri pek hoşuma gitti. (Daha var) (1) Bişcaye, ispanyoloa Viz. ı 3 I ı Bugün büyük bir şöhret sahi- bi olan sinema yıldizi. —Madlen Karol bir tesa. düf olarak ikinci defa hayata doğ- muş ve bu tesâ. düfün kendisine ne yiyeceğini, nerede yatacağını bile bilmiyordu. Bu kadın bin bir tehlike atlatarak Rusyadan kaç. miş, karda, tipide yürüyerek Fransaya kadar gelebilmeğe mu. vaflak olmuştu. Fakat şimdi gi- decek hiç bir yeri kalmamış, bü- tün kuvve ve cesareti kırılmıştı. Hıçkırarak ağlıyan bü kadının üzerine bir rahibenin eğildiği kulağına bir şeyler söyle rüldü. Metro du! dının koluna girerek Senvensan manastırına götürdü. Müjteci bu. rada çok iyi muamcle gördü; ye. niden cesaret ve kuvvet buldu. İhtiyar kadın hayatını kazan. mak imkânını bulmuş idi. Kendi- sini olan hemşireleri sıik sık ziyaret eder, kadirşinaslık gösterirdi. Bir gün ihtiyar kadın üzel bir küçük kız bulunduğu lııide manastıra gitti; bu yeğeni idi, Başhemgşire bu gü- zel kızın ne iş yapmak fikrinde olduğunu sordu. — Sinema... Cevabını alınca: — İtiraf ederim ki hayatımda sinemaya gitmiş değilim, dedi; insan her sahada iyi bir karakter gösterebilir. Sarışın güzel kır hayalini ha. kikat yapmağa muvaffak olmuş- tu.. Bu genç kızın ismi bugün Madlen Karol'dür. Madlen Karol yalnız kendi ha. yalinde muvaffak olmuş değil, başhemşirenin sözlerini de yerine getirmiştir. Sevinç Şatosu GCeçen pazar günü Madlen Ka. rol yanında annesi bulunduğu halde bizzat kullandığı otomobil ile Sandrevil şatosuna gitmektey. di. Şatonun büyük bahçesi bir civ çiv yuvası gibi idi. İki yüze ya- kın civciv yeşil çimenler üzerinde oynaşıyorlardı. Madlen Karol halasının ne şe- kilde kurtarılmış olduğunu düşü. merek yersiz yurtsuz kalmış iki yüz yavruya şatosunu tabsis et- mişti. Madlen Karol bu şekilde başhemşirenin temennisini de ha. kikat yapmıştır. Halen Amerikada oturan Mad. len Karol Avrupada geçirdiği son birkaç gün içinde yavrolarını ri. yaret etmeği de ihmal etmemiş, onlarla birlikte yemek yemiştir. caya. » AO -e 17.30: Program ve raamlekel stat “Tahvilât, Kambiyo -- Nukut Baorsssı Ayarı, 1235: Ajana ve metooroloji ha. berleri, 1250: Türk Müziği: (Pl.) 1880/1400 Müzik: Negeli müsik: ) 1800 Program ve memleket sâat üyarı, 1808: Türk Müziği: Ça. Tanlar: Vecibe, Fahire Fensan, Cev- det Çuğla, Refik Versan, 1 —, Oku. yan Sarli Hoşses, Semaha! Özdenses, 1845: Türk Müziği: Halk Türküleri, Adanalı Aziz ve Badi Yaver Ataman, 18.00: Serbest aaat 10.10; Memleket saat ayarı, Ajunş ve meteoroloji ha- berleri, 19.2$: 'Türk Müziği: — Pegrev ve Böürasiler, Çalanlar: Ney, Bawri Üldler; Tumbur, Refik Wersan; Tem. bur, İzzetlin Ökte, Küddilm, Nuri Ha- Hi Poyraz, 10/dü: Türk Müziği, 20.00 Konuşma (Mül! Kahramanlık menli- Beleri), 2.15: Temsil: Ayk ve tesa- GUF cilvesi, (Le Jeu da VAMocuUr et du Hasard), Yazan: Marivayı, Nakle. den: Baada Sayit, Ekrem Reşit tem- silden evvel eseri ve müolüfini tak. dim edecektir. 2145: Radyo Orkes- trası, 2215 Memleket saat ayarı, Afans haberleri; zirnat, Faham — (Fiyat), 22.25/28.300: Yarınki pro- Egram, ve kapanış. —— Tiyatro ve sinemalar ŞENİR TİYATROSU Tepebayt Dram kısmi: Akşam 20.30 da © KADIN *. © Komedi kısıcında akşam 2030 da: HERKES KENDİ YERİNDE -— —— ——— HALK — OPERETİ Bu akşam 9 da (Üç — Kuyumcu) Son Temslli Cumartesi ukşamır Büyük şark opereti (Hialime) ALEMDAR Sineması 1 — Cebelüttarık Casusu 2 — Kaçakçılar A ö S a K b0 Kr 1 aa LA gi — En güzel, en heyecanlı gü- nümü bu iki yüz yavru ârasında geçirdim... demiştir. | Akşam olunca küçükler Mad- lene geceyi de yanlarında geçir. meleri için rTica etmişlerse de Madlen Amerikaya döneceğin- den buna imkân bulamamış ve yavrulara veda ederek ayrılmış. | tır. Madlen Karol Napoliden Beks isimli gemi ile Amerikaya dön. müştür. İtalyan — gazetecilerini kabul eden artist: — Bu sevahatinizin en güzel hatırası nedir? Sualine: — Sandrevil'deki iki yüz yav. rum... cevabını vermiştir. S por | Yarın mektepler arasın- da yapılacak futbol — maçları İstanbul mektepleri voleybol ve futbol N keyetinden: 2-3-40 cumartesi günü yapilar | cak futbol maçları. Saha komiseri: İ1. H. Turgay Taksim stadı: Şişli Terakki - Ticaret lisesi sar at 14 hakem 'T. Özerengin, Galatataray » İstiklâl lisesi saat 16,10 da hakem T. Özerengin. Şeref sladı: Saha komiseri: H, Saver, Taksun-Yı'meU'lkülı'nsisanl: 14 hakem Ahmet Adem, | İşık lisesi - Kahataş lisesi saat | 15,10 hakem Ahmet Adem, 2-3-040 ta yapılacak voleybol | maçları: | Beyoğlu Halkevi salonunda — | Vefa lisesi - Haydarpaşa lisesi | saat 1430 hakem T. Kenber, elf | iye Türkiye Kros birincilik- lerine iştirâk edecek ta- kımlar dün geldiler | Önümüzdeki vazar günü Hey. belindada — yapılacak Türkiye | kros birinciliklerine işitrak ede- | sek takımlardan İzmir ve An. | Kocaeli ekipinin de gel | vmıcmıülır B insanlar, bilerek, istiye. İzmir takımı: Sırrı, Emin, rek, nesillerinin Çü- Hüseyin, Ömer, Hilmi, lışıyorlardı. Nitekim tabiatm MkmoHuıdıMLMı!MMbuıdı.ıı Şevki, Suat, Salâhattinden mü- | vasi saha Üzerinde, cinslerinin teşekkildir. « temadisini istemiyen ancak iki .. p ra sevdazede vardı. Bunlar, iltica Güreşçiler âbideye çe- ettilleri söğütler altmda, bi lenk koyacaklar u“"m& - Altmeı Balkan güreşlerine derek sevişiyorlardı. tirak edecek takımlar Genç adam bu derin mülâha- saat 11 de Taksim zalara —dalmısken, - birdenbire âbidesine merasimle çelenk Mar'vanın hafif goluğunun ense. | Altıncı Balkon güreş b_mnm'amaımy— kongresi | rine, dünvaları yaratan ve ida. | me ettiren arga oldu. Mar. Buzün saat 15 te altıncı gü. | reş kongresi açılacaktır. Kon. | groyi müteakip İstanbul bölge- | sİnin vereceği çuydan sonra Sa. | at 19 da müsabaka hakemleri | ilk içtimalarını yapacaklardır. br ea kğraleae Ğ Bölgenin Çayı İstanbul Beden Terbiyesi böl. ge başkanı vali Lütfi Kırdar, | bugün Balkan güresşcileri şere. fine saat 17 de Parkotelde bir | gay ziyaleti verecektir. insanların Pai 1di. Selslet A ae n yanlış doğrudan doğruya insanların haksız hareketlerin. den ileri geliyordu. Çalışma me. lâyıkile leniyor, arasıra, ormanın liklerin- den eşini arryan kızgın bir hay. vanm dilhiraş sayhaları nksedi- yordu. 'Tabli, bu hengümda bozulan, kuruyan ve yum lar, tohumlar ve fideler de var. dı; ve kim bilir bunların adedi kaça baliğ oluvordu. Fakat bir taraftan nebatlar ve hayvanlar f -. nık, hareketsiz lı;iîîmî;'ıkcıllıı'uııııh yumuşak deri- Si , Varı açık bevaz göğsün. den, vüzünün Ema bilâkiş güzelleştirmişti. Matyö iştiyakla tekrer Mar. yanı kolları arasma aldı: raeleğim! Ben kendi- mizden şüphe ettim... AĞ