1 — VAKIT Bu d.mo- her şeyd ]e. şüphe c den ve ideğişik müşte olan bütün esnaf gibi lâkayt idi. Güverte âlicenap Mod, muhte. Hfsak ve milletten yolcu. rıştırıyordu. / Bolivyalr lomat kendisine, t Kütsizliklerine Titc hamamül ettiğini sor vaben, sadakatsizlik meselesinin olunaca. kere çatlamazsa ar. tik hiç çatlamıyacağını, fakat bir kere de çatlayınca, artık bu çat. lakların ö lemiyeceğini anlattı. Mod bazan birlaci mevki ka. maralarila da kaybolduğu görüL dü, Fakat bu mesele yalnızca Ti. toyu alâkadar edeceği ve o sıra. da da Tito kalbinden zi Hattı üstüvadan geçerken Mod | darsetti ve birçok allı hediye topladı.. Bu müddet zarfında Üüzü koyun antihisteri rubuna batırılmış an. çüvez )nerek sakrasını bastırma. Tito ka. yatmış P deniz üzerinde kandüllerini yakmıştı.. Toplamtı gecelerinde şarkı söy. lemiş olan Vagner, Stili, deve kadar sarışın bir tonor, pa. dan Amerikaya şarkısım — söyle. dikten sonra, fırtınelı bir ce yumruğunu kalbi üzerine b sarak tiyattı Modun dirleri Hibine çökmüş, Avrupadan Amerikaya sevgilerle değil, bu güzel sevgili ile gitmek ğini, o olmadıkça denizin ana daha boş, daha manasız gö. ründüğünü söylemişti A gibi Mod i :(mî,ıi retggul olmağı - tecrübe dan, cnxür kendine edece z hu $iddetli aşk di ni çoktar atlatmıştı Bu mirasyedi hal kibarı idi, Sonra en 10 İKİNCİTEŞRİN 1939 re yapışık bir şekil. lerisinden büyük bir çan. ması ve bu çantanın bank. la dolu olması idi. € yapmış, onun İü. içdoenu giydi üç, dört ke. etrafına — sardığını ta ta g )rmu,x ü. Bu mühterem zatın gözleri fı. rıl fırıl dönüyor ve işaret memur. larının fenerlerinde olduğu gibi iki ayrı istikamete bakıyordu. Fakat bütün bunlar dolgun çanlasının sırasında birer — mezi. yet olarak kabul'ediliyordu. Bu zatur kamarası hemen mu. iki salanuna bitişik olduğu için Mod uzak bir adadan geliyormuş gibi yavaş bir valsin nağmelerine naslık elmmak üzere mirasyedi o. na hermen cildine; yakın gibi bu. yeleğimin iç cebindeki inek | çanta içinde: hatırayı almasına erisi müsaade e karşı neraket, ka | karşı — kadirşinaslık Mod da ona elini gömleği ile derisi arastna — soka. | rak oradan beğerdiğini almasına müsaade ediyord Musiki sal lan ağır bir i gelirken vapur | istikametine doğru saatte | ©a altı mil süratle seyrediyordu. Birkaç zaat sonra i yalnız olarak yatağına girdiği zaman orada güzel Modün baş döndürücü kokusunu taşryan saç tokasını buldu ve b evvel kendisine emsalsiz saatler yaşat. iamen yeni krıpdıı şin renkli elbiseli güzel sevgili sini tekrar hatırladı. Kokain'in gemideki bazı ler yaptığ Fakat şimdiki halde hisstetmekte olduğu kışkançlık 1stırap vermi. yor, yani kıskançlığı daima kay. nayor, mayalaşıyor, fakat Paris. te Ottt sarsan endişeleri tevlit et. rdu. Bu boşta dönen ve acıklr se: ıkarmryan bir çıkırık gibi bir gşeydi. Bedeni bir rahatsızlık olunca, hatt eniz tutması gibi alelâ. | y bile olsa manevi ra. a snlıılar hissedilmez, şu halde yeni bir usul tedavi keşfetmek indür: Ruhi hastalıkları | bedeni hastalıklarla tedavi et. | mek... (Daha var) ile Sabah, Üğle ve Akşam Her.yemekten sonra günde 3 defa muntazaman j dişlerinizi fırçalayınız. vç Sinek Diye Lızır Dalrah sordu. 1 başka yerlerde dola. gen Polonyalr seyyah kuru -ııry sesle: — Evet benim., İ Diye cevap verdi ve her iki. | si de suatular.. Lazar Dalrah bir köşe' | zülmüş durmadan — mırıldanı .| Cenubt Afrikai lantalar da onun nasip olacak Tade düşünmede devam edi yordu. — Birdenbire gözlerinde bir ışık beliri ki meselenin halline bir çare Bulmuştu.. Kendisine refakat eden âlime yaklaştı: — Üstat, dedi. Artık bunları | düşünmeyelim.. Haydutlar her halde treni berhavya edemezle er, nihayet benim de hunıda | bir W - ” Üüyük Zabıta | l AAR omanı Beyi stılar arasında köşeye bü. böyle tehdit edilen bir t etmek mesuli. l olduğu için t okuyan ih. maden mütehassının kor. « haline gülüyordu. Tren Dijon'a yaklaşmakta idi, Tade, Lazar Dalrahın he. dt ze hemen burada ve derhal kıymetli pırlantalarımı göstere. bilirim., Onları benim elimden almak istiyen zavallıya yazık o. de yeniden bir düdük çal. Hemen yanı başlarında ay. nı düdük cevap verdi. Sonra ye. rinden kalktı, rlerindeki fi. leden hafif kahverengi deriden yn:ııîm_v bir valiz aldı ve aç. W n İçirden gayet Ince bir fengr'> areilerir kip sa, uı Kana Şillardı."Boymmda' Bir | beğendiği | T RADYO | Cuma 10-11-939 İstasyonların açılışı, 8.35 Ebedi Şe ümün ilk yıl dönü- de, Milli Şef İsmet Milletine hitaben tın Türkçe ve müh- telif dillerde — okunması (Bu neşriyalı müteakip Türkiye Radyoları Türk milletinin büyük e katılarak tâzlmen susacak- İstasyonların — açılışı, as haberleri. 1 kiye Radyoları, Türk mille! yük elemine katılarak tümine su 18.00: İstasyon Ajang ıım Ajans haberleri, yoları, Türk Mili mine katılarak * $ İxln,nnl.ırı'ı Ajans habe: yoları, Türk Millelinin büyük ele- mine k k tâzlmen susacaktır. 8.30: ecnebi 58: yıldön nasebeliyle tiyatr kapalıdır k'ün ül Bir tramvay küçük bir kızı yaraladı Vatman Lütfinin idaresindeki 73 numaralı Beşiktaş — Fatih tramvayı dün saat on dörtte Şohudşbaamda dokuz yaşında Muallâya çarparak muhtelif yerlerinden ağır surette yara. lamaştır. Yaralr kiz Haseki has. tanesine kaldırılmıştır. Edirnekapıda oturan Adviyo isminde bir kadına da Lâlelide 3855 numaralı kamyon çÇarpa- | rak yaralamıştır. Kamyon $0 | förü kaçmıştır. A.ım):ır TELEFON — MİKROFONU İLE YARALANDI — Defter. darda Feshane Isbnkuındı i. dare memuru Ahmet oğ! vazifesi başında iken :ımı—hı Ce. mal tarafından tecavüze uğra. mış, telefon mikrofonu İle ba. şından yaralanmıştır. — Yaralı memur tedavi altına almmıştır. APARTIMAN MERDİVEN. LERİNDEN DÜŞTÜ — Beyağ. lunda Meşrutiyet — caddesinde 117 numaralr apartıman kapı. cısı Mustafanm karısı Gülçu. buk apartıman merdivenlerin. den inerken ayağı kaymış, bir kaç basamak — yuvarlanmış, muhtelif yerlerinden yaralana. rak hastaneye kaldırılmıştır. Etrüsk ve Ankara sefer- lere başlıyor Uzun müddettenberi kazanları | tamir edilen Etrüsk vapuru ile sıkı bir tamirden geçirilen Anka. ra vapuru bayram ertesi havuz. dan çıkacaklar, derhal tecrübele. ri yapılarak işlemeğe başlıyacak. harkdır. Diğer taraftan Denizyolları i. daresinin Heybeliada, Pendik ve Konya vapurlariyle He'pon isim. N bir İngiliz gemisi havuzlara girmiştir. Son günlerde Kasım. paşa ve İstinye havuzlarında işler açılmıştır. 1 zincirle asılr minimini bir anah. tar vardı.. Kilidi çevirdi, kapa. B1 açtı. İçinden daha kilçük fa. kat dah; qok işlemeli ve daha sağlam İıı el bir kasacık çık. tt. Tade bunu Lazar'a unnp, gülerek: | — Buyurun, açm.. Maden mutel'uı.ıl küçük | kasayı eline aldı, sağa, sola çe. virdi, her tarafımı yokladı fa. kat bütün zahmetleri boşa git. | ti, bir türlü açamıyordu.. Tade gizli bir yay vasıtasile knpıîx yerinden fırlatarak: —q— 3 te, dedi, gayet basit., 'ah bir kadife üzerine yer. leştirilmiş iki büyük pırlanta | meydana çıktı, her tarala bin , bir aşık saçıyorlardı.. L"""W hayranlığını saklayamayıp: | — Oh!. | Diye bağırmış sonra onları e. line alıp tetkike koyulmuştu.. ncak işitilir bir sesle mırıl. ıyordu: — Üç yüz elli kırat!.. Rejan. dan Kohinor'dan da — fazla!', Yontan sanatkâr da ne kadar usta imiş! Hiç bir zaman bu kadar gü, zel taşlar görülmemiştir. Bum. lara kıymet biçmek imkânsız. dir, en Sipek ul. vnln'î!' "hıhvik eg:ny'm BU da — Sonumun iyi olmadığını bi- | liyorum. — Faşizm, — komünizme kralcılıktan daha düşmandır. ve aman vermez; fakat ne çıkar? İdeal uğruna bile bile kendimi | harcamaktan haz duyuyorum, Be. j ni bu yoldan hiç bir korku çevi. remez. Bütün ihtilâller ve inkı- lâplarda olduğu gibi elbet İtalyan komünizmi de kurbanlar vere. cektir; bin dokuz yüz yirmi iki. , kara gömleklilerle | üzerine yaptığı yürüyüşü bir iki ay daha geç bırakmış ol- saydı şimdi biz de Soryet Rusyaâ | olacaktık ve... r xmdz Marks ve En. g:lı'i:'n Lenin ve arkadaşlarına kadar gelip geçen ko. münistlerin tasarladıkları cennet dünyasını Mikaele anlatmak için boş yere yoruluyordu. Boş yere yoruluyordu, çünkü Habeş delikanlısı onun düşünce- lerini pek hayali buluyordu. Hat. tâ Rusyada bile vaziyetin ihtilâl. den önce tasarlaridığından bam- başka olduğunu örnek gösteriyor. du; Metleri mesut veya baht. onların kabı ettikleri hükümet şekilleri değildir. bir krallıktır, fakat hiç şüp cumburiyet olan Meksika, T tekiz gibi memleketlertlen daha mesuttur. Cumhüriyet şu ülkeyi karmakarışık bir hale koyar da, hükümdarlık onu tam bir rahata kavuşturur. En iylsi her millete 1 okluğu idare şeklini ver. me | Mikael o dakikada artık bu eski münakaşaları daha çok dü- şünecek halde değili. | Benittoya oturmasını — söyledi | ve sordu: — Vittoryo ne oldu? — Onu şu meşhur konferans. tan bir gün sonra iki polis ders arasında gelerek aldılar; bir da. ha görünmedi. — Bir haber de mi gelme: — Trablusa gönderildiğini duy duk! Her halde şimdi çölün kim- bilir meresindedir ve orada bir. gok fikir arkadaşları gibi o Ma.. — Ben de ziyaretime gelmedi ği için bayağı darılmıştım; zaval- İrt... Yoksa buna ben mi sebep ol. | dum? O gün bana yardım etti de... — Başlıbaşına sebep değil, fa. kat bahanedir. Mikael üzüldi | — Ben ona lemiştim. Be. nimle görüşme, demiştim; fakat dinlemedi. Sen de gelmemeliy. din; berden size bir fay Sizinle fikir & $ | nun için buraya gelmeni doğru bulmam... — Beni kimse görmedi. Ancak | bugün fırsat buldum. Düne ka. dar kapırın önünde iki sivil a His durmadan dolaşıyordu; gözetliyorlar, kendini kolla | — Bana ne yapacaklar? Kanu. | na aykırı bir hareketim yok ki... | Burada bir misafirim; isterlerse şimdi hudut haricine gitmeğe ha. zırim. Babama bumu yazdım a. ma, Benitto sözün burasında me- rakla sordu: — Ne cevap gekli? ? Lazar tebessüm etti ve açık olan penceroden dışarıya bak mağa başladı, çimdi bir korku. luktan geçiyorlardı, sonra yan. » cüzamlı bir çalılığı ve ni, t bir çitin ayırdığı yolu &. şıyaorlardı.. Lazar küçlik kasanın kapağı. ni bıraktı, kapek ctomatik bir şekilde kapandı, Tade rraden mütehassınının bu hayretine güldü ve eini uzatarak kaasayı almak iatedi., Fakat Lazar birdenbire kalk. mış, pencereye bir. kere daha RÖZ attıktan sonra elindeki ka. sayt bütün hızıyla dışarıya, çi. tin öte tarafındaki yola fırlat, mişti, Şaşıran Tade, Lazar'ın kolu. nu tutacak zaman bile bulama. mış, rilayet birdenbire bu ga. rip Vol arkadıgınm ücerine atıl. miş ve onun hömen yera a vereceğili tahmin ederken, genç ve sağlam bir inaan gibi mu. kavem-t ettitni görerek hay. rete düşmüştü.. Bunun üzerine Tade: — Totilhtombo!, lJı)ı— muhafızını cağırdı. #wnuz!'.. Boş ye. re be * urmayın çünkü T—-momm bo Bt | gelmedi. Aradan üç gün geçti ve | BONUSUYOM Yazan:! Kadircan Kaflı Mikacl bütün korkula: men bu gencin kendisini ziyarete gelişinden hoşlanmıştı. Ona artık güvenmiye başlamıştı. Fakat bu. na rağmen gelen mektuptan bah. setmeyi doğru bulmadı: — Henüz almadım... Mikael gitgide daha iyi düşün. meğe başlamıştı. Mademki bütün komünistler şüpbeli insarlardı, bu gençle konuşması da - faydalı değil, zararlıydı. Bunun için, başından savmak ve bir daha görüşmemek iztedi. Onu bahane tutarak Romada bir takım zorluklarla karşılaşacağına Sonra arkadaşının önünde dur. du, Ona şunları söylemek - için davrandı: — Ben bir Habeşli olduğum i. çin polis elbet böyle bir zaması. da arkamı bırakmıyacaktır. Sen de komünist olduğun için aynı hale uğrayacaksın. Polisin dostu olmayışımız bizi dost Ne düşüncelerimi: lerimiz biribirise de büsbütün polisin gözüne bat. mamak için artık görüşmiyelim, Benitto... Yollarımız ayrıdır. ve ayrı bulunmak gerektir. Vittor. | yo gibi sana da beni bahane ede. | & rek yazık etmesinler!... Fakat tam söze başlıyacağı sı. rada birdenbire Elissayı batırla. di: — ©O kargaşalıktan sonra baş. kasını tutmadılar mı?... Şey, Elis. sa da bana yardım etti de... Asıl © kurtarmıştı beni... Benittonun yüzünde bir sevinç görüldü — Demindenberi senden bu #ösü bekliyordum. — Vittoryonun acı haberiyle birlikte sana bir de çok iyi haber getirdim. Fakat bunu nasıl karşılayacağini, sana selâm ve haber göndereni düşü. nüp düşünmediğini bir türlü kes. tiremiyorum. Mikael kenardaki iskemle: Benittoya yakın götürdü ve turdu; ona merakla socdu: — Bana ondan da haber mi ge. | tirdin? -. Kargaşalığın dörc. günü fakültedeki derslere ancak ondan sonra göründü. Ha. linde büyük bir durgünluk vardı; kimse ile konuşmuyor, somurtup duruyordu. Yalnız arasıra — etra. fa bıkıgındın birisini aradığı an. laşılryordu. Mikaelin yüzü aydınland — Acaba beni mi ara Kabil mi? Beni nasıl arayabilir?.. Bir İtalyan kız: ve bir Habeş drlıkı1 181... Bunları bir türlü yanyana ge. tiremiyor, böyle bir anlaşim. nayı | bir türlü kafasına sığdıramıyor. du. Sesini çıkarmadır ve sözün so. nunu bekledi. Düşündüklerini ve umdukları. | m vaktinden önce açığa vurma. man:n iyiliklerini biliyordu. Benitto devam etti: — Onunla aramda ancak üç kişi vardı. Bir aralık yanındaki | ackadaşına Vittoryoyu sordu. O. nu aradığını anladım. — Arkadaşı | alm bu sözleri öyle bir sü. lüyordu ki, Tade ellorini gevgetti, fakat derhal seri bir hareketle, tehlike işaretini çekmeğe mu. vaffak oldu. Yabancı adamm üzerinden kalkaı hattın. konarındaki yolda iki adamım bir otomobile atlıyarak kaçtıklarını görmüş. tü, Lazar da ayağa kxlkmışu rakibine bir iakambil kâğıdı 1. zattı: Sinek Beyi.. le, dedı kim olduğumu » Bpsilon, şefimiz £ —ı.v__, hnhı H.ı.kik! Lazar Dalrıh adamlarımız tarafından dikkatle odasında muhafaza e. dilmektadir. Size gelince aiz de bir daka eş pırlantalarınızı as. l göremiyeceksiniz!.. Şimdi is. tersoniz beni tevkif ettiriniz.. Ne olur ki sanki?.. Ben nasılsa bu mühiş vurgundan hissemi nlacağım.., Tade garip düdüğünü yemiden Gttürmştü. Fakat bu kere To tilotombo görünmedi. — Pen size Totilotombo'nun | gelmiyeceğini - evvelden ıbyle miştim.. diye Epsilan tekrar et. * — Bakın!, ” S Ymana nen) bana gösterei *“Benitto bili di. aelin yüzü sarardı, Tıldandı : ona Ona Vittoryo için duy6 larımı söyledim. “Çünkü bu | berleri biz komünistler, inden önce duyarız; çok Ti dir. — Evet?, yecanla çarpryordu. Sanki bul ze verilecek olan cevap ya büyük bir saadete kavuşturüf yahut pek çok üzecekti. — BSeni sordu. — Sahi mi? Ne dedi? Benitto — karşısındaki gel ecanı anlayor ve” © seni seviye arayormuş! Mikael... O, sen toryoyu benden sorması, sefl ’*ıâı & na sormak içinmiş. Onu bulaf” yınca bana sordu. Mikael arkadaşımın cli larına aldı: — £ — Sahi mi söylüyorsun? kadarını * hiç urmmam.. Acı"“ Nasıl sordu? sak değil.. gelemediği için üzülmüş... A nasıl oldun, diye çok merak yormuş; fakat gelmek elinde gilmiş. Babası darı! miş ve bıfi mıyormuş. Seninle g; * yasak etmiş... Öyle ya, bi milis kumandanının kızı b beş delikanlısına arkadaşlık xin... Hem de böyle bir da Uıuldu;u y_ııhı den b—' Ona, seni hiç görmediğimi diğim zaman merakı & demez misini: sivil polis dolaştı Büsbütün İlk fırsatta seni görmekliğim, olmazsa haber almaklığım İ bana rica etti. Söz verdim. Sef ortalık biraz duruluncaya K4 toplantılara falan gelmemeni söyledi. Bütün bunlardan dım ki seni sahiden seviyor. Mikaelin ©o dakikaya —ii büyük bir uvmç.e gülümse) yüzünü ince bir keder kaplifp İiçini çekti. Benitto ona de — Sen de onu Seviyorsun deği Mikacl yerinden kalkarken ?? rıldandı: — Neye yara doldurulması mümki bir uçurum var. Ben onunla leşemem. Kanlarımız Ayrı.. Habeş kanr ve bir İtalyan küff Bunlar kaynaşabilir mi? Ka mak isteseler bile kim bırakif! Aramii” ABONE TARİFESİ atemlekfi dişiği Memleket fçinde ( 95 260 Aylık 3 aylık 6 aylık 475 L yıllık D00 Tariteden Balksa - Birliği Ç ayda otuz keruş düşülür. e birliğine girmiyen yertere a9 Yelimiş beser kurüs zammedilir Abone kaydını bildiren n*; tup ve telgraf ücrelini, bi parasının posta veya bankö yollarna ücretini Idare kendi rine alır, Türkiyenin her paeta merk? nde VAKIT'a abone yazil” Adres değiştirme ücreti 25 kuruştur. ILAN ÜCRETLERİ Ticaret ilânlarının ııınıml lurı sondan itibaren ilân “g% N rında 4ü; Iç savfalarda rus, dürdüncü sayfada 1; İi ve üçüncüde 2: birincidt badık vanı kesmece 5 liradif, Rüyük. çok devamlı. &İ Foenkli ilân verenlere ayrt | indirmeler yapılır. Resmi Ul yf rın santim , satırı 90 kurut! Ticari Mahiyette Otmıy$f || Küçük İNânlar Bir deta 30, iki defası $f ge) defnsı 65. dört defası 75 delfası 100 kuruştur. - ÜC ilân verenlerin bir defasi vadır. Dört satırı geçen ânİğ, fazla salırları beş kuruştaP sah edilir. ğ Vakıt hem doğrudan d0k' tendi İdare yerinde, bert | kara eaddesinde Vakit İf altında — KEMALEDDİN G Dân Bürosü - eliyle Hân, eder. (Büronun felefonu:? btdıd f zamtih Giş k 10; olmuy, İ ':!"