1 Ekim 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

1 Ekim 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

imiş dünyanın denizcileridir Dünkü notlarim. arasında Ka- radeniz vapurunun Polathanede © Yirmi dört saat vakit kaybettiği - © mi, buna da Polathane kayıkçı - : — larının ve mavnacılarmın sebebi» yet verdiğini yazmıştım. Bu ya- zimda kayıkçılara ve mavnacılara © ait olan şikâyet manasını etmek isterim. © Çünkü Karadeniz, Polathanenin | mahfuz limanı içinde bir gün ve © bir gecefazla kalmakla çay- © lak fırtmasının o şiddetini at- latmış, bu sayede (o bütün yol - <cular da (farkında © olmadık- ları halde büyük bir sarsıntı teh - likes geçirmiş. Biz Polathanede bir g'in ve bir gece fazla yatmayın hepimize © temin ettiği istirahati ancak Sam- suna geldikten sonra anladık. Iki gün evvel Karadeniz dal - galarının şiddeti Samsun iskelere- ağ rini harap etmiş, Fırtına kopmaz- >” dan evvel “Tarı, vapuru ile li“ © mana gelmişolan Şükrü Naili © Paşa bile bir iki saat gezmek için şehire çıkmış olduğu halde hava birdenbire Obozunca dalgaların dehşetinden dolayı bir daha va - © pura dönememiş, Tarı vapuru © Paşanın öşyalarını alıp Trabzona “ doğru kalkmış, gitmiş, kendisi “ii ig gi X Samsunda kalmağa mecbur ol -| mu5. Paşa şimdi eşyaları ile be- “ raber geri dönmek için Tarı va- purunun tekrar Samsuna gelme - sini bekliyormuş. Bu arada bir , kaç gününü boş geçirmemek için — Bafra ve Terme taraflarında gezi- yormuş. ; Bu misal © Karadenizde geçici bir yolcunun - gezmek icin vapurdan limanlara çıkmasr. tehlikeden hali değildir. Çünkü her hangi bir limana çıkan o kimsenin selâmetle vapura dö- “ nebileceği daima şüphelidir. Acaba Tevfik Fikret: “Deniz kadın gibidir, — İnanmak olmaz ha.,, © Dediği zaman Karadenizi mi © düşünmüştü? Karadenize niçin kara demiş - ler? Akdenize niçin ak sıfatını vermişler? Her halde karayelde- © ki “kara,, ile karakıştaki “kara,, olduğu gibi Karadenizin kara- sr da suların rengindeki koyuluğu © ifade etmekten ziyade denizin / fazla hırçınlığını, dalgalarının > insafsızca şiddetini, (havasının » âni değişikliklerini göstermek için ilâve edilmiş olsa gerek. “ Denilebilir ki Karadeniz, tabi- © at kuvvetinin şiddeti önünde in - san kuvvetinin aczini anlatmak yaratılmıştır. Karadenizin dal. ı bir kere harekete geçti mi rtik en büyük gemilere bile ha - m olan şey, kaptanların iradesi il, - dalgaların iradesidir! ğ it sakın Filhak'ka Karadenizde hemen | ler İman az çok tehlikelidir. Fa- | t bunlardan hiç biri İneboluya 3 'emez. cıkmak üzere vapura binen cular bazan buraya çıkamaz - — lar. Vapur limanı tutmadöl iç'n , — Sinop'a kadar gelirler. Burada Trabzon tarafından gelecek va - > puru beklerler. Fakat bu defa © Rene İneboluya cıkamadıkları icin o İdtanhula selmeğe ve burada tek- tashih / İ purların küpeştesine kadar yükse- İ len kayıklarından yolcuları kapıp şunu gösteriyor ki | mücadele etmek meckuriyetidir. İstanbuldan İnebolu » | İ LR en mahir rar başka Biri vapura (O binmeğe mecbur olurlar. O suretle ki kışın İneboluya çıkmak için vapurdan vapura geçerek bir, hatta bazan bir buçuk © ay Karadeniz içinde çalkanarak seyahat eden yolcular çoktur. Fakat şayanı dikkat bir nokta- dır ki Trabzon ve Samsun gibi limanlarda ekseri kayıklar motör- leştirilmiş olduğu halde sularınm emsalsiz şiddeti ile tanınmış olan İneboludaki (o kayıkların hemen hepsi motörsüzdür. Bu kayıkla - rın bütün kuvveti sahiplerinin kol- larile bu kolların idare ettiği kü- reklerdedir. Denebilir ki İnebo - lu kayıkçıları yalnız Karadenizin değil, bütün dünyanın en cessur ve en mahir denizcileridir. Bityük gemilerin İneboluya ge- lip demirlemeğe cesaret edemdiği zamanlarda bile onlar, küçük ka- yıkları ile dağlar gibi büyüyen dalgaların üstünde cambazlık ya- parlar. Onlar yolcuları almak ve ge“ milere yolcu vermek için gemile- rin merdivenlerine bile lüzum gör- Dalgaların sırtında va - mezler. güverteye atmak, yahut güverte- den alıp kayığa alarak sahile çı- karmak, yalnız İnebolu kayıkçıla- rma mahsus denizcilik harikala - | rındandır. Hüyatın her sahasındamuvaf- fakiyete eriştiren şey kuvvet, ce- saret ve maharet vasıflarıdır. Fa- kat insanlarda bu vasıfları yara- tan da hiç şüphesiz zorluklar ile Mehmet ASIM Evine erkek aldığı için Zührevi hastalıklarla mücade- le talimatnamesine mugayir ola-! rak evine erkek aldığı iddiasiyle mahkemeye sevkedilen o Evanın | muhakemesine . dün ikinci ceza | mahkemesinde devam edilmiştir. Eva, mahkemede okunan za- bıtta imzasının o bulunmadığını söyledi. Zabıt varakasına itiraz etti. Muhakeme, zaptı imza eden polislerin celbi için başka bir gü- ne bırakıldı. ——. . Ergani tahvilleri satışı bitti Ergani bakır yolü iç istikraz tahvillerinin © C. tertibi satışları dün akşam nihayet © bulmuştur. Yüzde beş faizli ayni zamanda s€- nede iki defa ikramiyesi olan bu çok kârle tahvillerin o İemen he- men hepsi satılmıştır. Tahvillerin bir kısmı halk, bir kısmı banka - lar tarafından alımmıştır. msi Hayvan sergisi bugün açılıyor Ehli hayvanlar sergisi (o bugün saat on dört buçukta Edirnekapı- daki belediye temizlik ahırlarım- da açılacaktır. Sergi iki gün a- çık bulundurulacaktır. —e.— Alman elçisi Şehrimizde bulunan Alman se- firi Her Rozenberg dün refikasile birlikte Ankaraya gitmiştir. İ müracaat eden ' kendilerine ben ve mektep idare- İ leri bu hususta hiç bir malümatı - Maarifte: Mektepler Bugün açılıyor Bugünden itibaren lise, orta ve ilk mektepler tedrisata © başlıya- caklardır. . Bütün © mekteplerin kadrosu tamamlanmıştır.” Ders programlarında geçen seneye na- zaran hiç bir değişiklik yoktur. Üniversitede merasim Bugün saat dokuzda İstanbul üniversitesi merasimle açılacak - tır. rimiz kendisinden (şu malümalı almıştır: “ Yarın (bugün) O üniversite merasimle (o açılacaktır. Ben bir nutuk söyliyeceğim. o Hukuk fa- | kültesi esasiye hocalarından Ali Fuat Bey bir konferans verecek, edebiyat fakültesi profesörlerinden Yusuf Akçura B. de bir hitabe söyliyecektir. Salı günü de yalnız tıp ve edebiyat fa» kültelerinde tedrisata başlanacak- | e Tıp ve edebiyat fakültelerin - de diğer fakültelerde olduğu gibi kayıtlar 15 teşrinievele kadar de- vam edecektir. Üniversitede ça- lışma saatleri tayin edilmiştir. ordinaryüs Lise ve Ortâ mekteplerde ikinci bir imtihan Dün bâzı gazetelerde lise ve or- ta mekteplerde ikinci bir imtihan yapılacağını bakalorya srnıfların- da da tek gruptan kalan talebele- rin tekrar imtihan edileceğini yazmışlardı. Mâarif vekâleti u- mum müfettişlerinden Ekrem Bey | e dedi ki: -— Bugün, bu şekilde imtihan | | için bana ve mektep idarelerine | talebeler oldu, mız olmadığını bildirdik.,, Maarif cemiyetinin talebe yurdu Türk maarif cemiyetinin Ka » dırgadaki talebe yurdu bugün a- çilacaktır. Bu yurt, geçenlerde | tamir dolayısiyle o kapanmıştı. İ Yurt binasının tamiri tamamiyle bitmiştir. Bu sene yurda birinci derecede üniversite talebesi, yer kalırsa lise talebesi alınacaktır. Anadoludan gelen Hukuk talebesi için Geçen sene teşekkül eden hu - kuk talebe yemek © koopetatifin- den başka bu sene bir de hukuk fakültesine Anadoludan gelen ta- lebelerin yatması için bir yurt te- sisini düşünmüş, tertibat almış- tır. Hukuk yurdu yakında açıla - caktır. Talebe kooperatifleri Milli Türk talebe birliği koope- ratifi hukuk talebe kooperatifi ile Mu Bu hususta üniversite rektörü ! Cemil Beyle görüşen bir muharri- | olan > Fransız murahhas heyetini | dudu haricinde 1.700.000 Macar ME nlirane bittikten sonra .. rahhaslar İömiyoeil ' Amerika, Macar ve İtalya murahhasları gittiler, Fransız murahhasları Patriya vapurunda Türk gtupuna bir çay Şehrimizde toplanan otuzuncu ! beynelmilel parlamentolar birliği | konferansı bittiği cihetle, murah - haslar birer birer memleketlerine dönmeğe başlamışlardır. Dün Amrika, Macar ve İtalya murahhaslarından bir kısmı git - miştir. Büyük bir grup halinde şehrimize getiren ve bir hafta li- manımızda kalan *“Patriya,, puru bu sabah saat altida hareket edecektir. Partiya vapuru ile Fransiz mu- rahhaslarından başka İrlanda mu» | rahhasları da gitmektedir. İrlanda murahhas heyeti reisi ve İrlanda ayan reisi olan Mister Benet, dün şehrimizden ayrılrken muharririmize ( şunları söylemiş- tir: “— Hükümetin ve halkın gös- terdiği misafirperverlik ve alâka cidden O unutulmıyacak © şeydir. Memleketinizde kaldğım bir haf- ta zarfında, yeni Türkiyenin ru - hu, beni hayli mütehassis etti, A- bideleri ve müzeleri (o dolaştım. Asarı atika müzeniz, dünyanın en büyük kıymetlerinden biridir. İlk defa geldiğim memleketinizden ayrılmak istemez gibi bir hisle dö- nüyorum. Ne çare ki döneceğiz.,, Macar mürahhas heyetinden M. Lukatz da memleketi ve taşı - dığı prensipler hakkında şu beya- nâtta bulunmuştur: “— Bugünkü Macaristan hu - va - var. Bunlar bilâ kaydü şart Ma- caristana iade edilmelidir. Biz muahedeye muhalif değiliz. Biz, ziyafeti verdiler akvam misakının on dokuzunei maddesi mucibince “tatbik edile* miyen muahedelerin tadili lâzım geldiği için, biz de tabi olduğu muz Triyanon muahedesinin tadi lini istiyoruz. p Muahedenin ahkâmı niçin bik edilmiyor, onu da söyliyeyimii 1) Galipler, muahede hi : hareket ediyor, silâhlanıyorlar. 2) Milli akalliyetler tazyik rüyor. Macar gazete ve kitapl#” İ rını bile okumalarına müsaade ©İ| dilmiyor. 3) Bugünkü umumi vazi sulhu tehdit edecek mahiyettedir Bunlar, muahedenin gayri kab tatbik olduğunu gösterir, Bazı memleketlerde, Macarif” tandakinden fazla Macar top: var, Buna ne dersiniz? Biz b istemiyoruz. İşi muslibane sur te halletmek istiyoruz. Biz ba umumiye de muhaliftik. O za manki başvekilimiz harbe şid d İe muhalifti. Biz, tecavüzi değil, tedafi bir harp yaptık. Hükümetimizi! programı, muahedelerin sulhper* ver vasıtalarla tadilidir. Bu ol mayınca, merkezi Avrupada Tuna havalisinde sulh yoktur olamaz!.,, Dün akşam, Fransız mur: haslarının gideceği Patriya vap” l runda Fransız murahhasları tar# frndan Türk grupu şerefine bir a rılış ziyafeti verilmistir. Beynelmilel parlamentolar b rosu da tekrar Cenevreye gitme tedir. Kâtibi umumi M. BuvasiY* dün gitmiştir. Büronun diğer bu muahedelerin tathik #dileme - diğ'ni iddia ediyoruz. Cemiyeti tipleri de bugün veya yarın gid ceklerdir. vesenüvleeeesre2sresiseuirvdieveertiüürenosuvevsevunn0on0daouen0uyunano0svu0yonnas cadi Yurtdaş, sandık başına! BAP Ga; mskaleden özeliği ei z Nihayet belediye meclisine â - za seçmek işi, Türk kadınlarının İ umumi memleket işlerile alâkala- rı derecesini gösteren bir hadise olacaktır. Acaba İstanbulda kaç erkeğe mukabil kaç kadın beledi- ye âza seçimine iştirak edecektir? Kadınlar, Cumhuriyet idaresinin kendilerine vermiş olduğu rey ver- mek hakkını arzu edildiği şekilde kullanabilecekler midir? Bu nok- ta hasseten 'geçen devre gibi bir fırka gürültüsü işitilmiyen bu dev- re icin merak edilecek bir cihettir. Tabii olarak Türk kadınlarının belediye meclisine âza seçmek hu- susunda gösterecekleri (dikkat, kendilerinin umumiyetle siyasi haklara ve vazifelere ehliyetleri derecesini de göstermeğe hizmet edecektir. Bu itibarla bilhassa kadın intihapçıların bu defaki be- | lediye âza seçiminde alâkadar ol- | birleşmek üzere (o temaslarda bü- lunmaktadır. Talebe birliği reisliği Milli Türk talebe birliği reisi Zeki Bey tıp fakültesini bitirmiş, Anadoluda bir vazife almış oldu- ğuhdan yerine muvaffakaten tıp fakültesi talebednisen Osman-Nu- ri Bey geçmiştir. Talebe birliği, yeni idare (heyeti intihabı için 15 teşrinievelde toplanacaktır. maları icap etmektedir. Bir de geçen devrede yapılan ! seçimde asli ve yedek âza ayrı af” rı gösteriliyordu. Bu sefer her rey sahibi nin rey pusulasına bir âza lık için iki isim yazacağı lundaki kanuni kayda bakıla yedeklerin de tesadüfe bırakıl, sı istenmemiş ve namzet listele” bir âza yerine iki ad göstermek suretile tesbit olunmuştur. List! ler, bu devre için âza olabilec€” zatler olmak üzere şehrimizin İ mat kazanmış simalarını toplad” ğı için seçime gelecek yurt” daşları düşünme zahmetinde” kurtarmıştır. o Bunun Fırka mef suplarının ittifakını temin etti ten başka Fırka mensubu olmi” yanlarm dahi verecekleri reylef ” de bu listelerin rehberlik yap3 ğını şüphes'z görür, hattâ asli # zaları yedeklerden ayırmak husü sunda bu reylerin rol oynıyacağ” nı tahmin ederiz. 1 Mehmet Asım) | AŞK'ı ve KADIN'ı en iyi tamtan şaheser KADIN ASLA UNUTMAZ! JORNBOLES ASLA UNUTMAZ! (Hayatım Sana Feda filminin büyük yaratıcısı (Frinazen sözlü) M mama aksamı M E L E K sinemasında ee UNUTMAZ! MARGARET SULLOVAN 43126)

Bu sayıdan diğer sayfalar: