19 — VAKİL 10 EYLUL 193 4 , Balat kültür cemiyeti bir beyanname neşretti “Haklarımızı veren bu aziz toprakta Türkçe konuşacağız.,, Şehrimizdeki museviler bu sa- bahtan O itibaren O sinagoglarda Türkçe dua edeceklerdir. Ayni za- ! manda bugün de musevilerin bü- - yük bayramları da başlıyor. Musevi vatandaşlarımızın kur- 'dukları Balat Türk kültür ve yar - — dım cemiyeti bu münasebetle mu- © sevilere hitaben bir beyanname © neşretmiştir. Musevi vatandaşla” , rımızı Türkçe konuşmuya davet e- den bu beyannameyi ehemmiyeti. ne binaen neşrediyoruz: “Saygı değer hemşire ve kar- — deşlerimize, bugün musevi tarihi i 5695 yaşındadır. Dünyanın en es“ “ Ki tarihe malik olan bizlerin tak- vimi yeni sene başının ilk gününü kaydetti: Buğün mukaddes gün - lerimizden biridir. Bu vesile ile yeni yılımızın ırkdaşlarimıza uğur getirmesini temenni ederiz. Bir- imizin yüksek gayesi (şudur; “Türk lisanmın musevi vatandaşla” rımız arasında ana lisanı olarak için bütün şmaktır. Milli ve vatani olan bu vazi- “fenin ifasında bütün musevilerin » bize müzahir olmasını isteriz. Tür- kün ana vatanında © yaşıyan ve a Türk ile beraber ayni havayı tenef- © füs eden Türk musevi vatandaşla- rm Türk topraklarında Türkçeden 5 lisan ile (o konuşmaları ve rk kültüründen baska bir kül - den istifade etmeleri bize acı © gelmektedir. Nazarı dikkatinizi celbetmek istediğimiz nokta dur: Bir itiyat sevkiyle menfur İs- — panyol lisanı kullanıyoruz da te“ üz sevimli ve şerefli Türk lisanr- neden ihmal ediyoruz. & Türkçe konüşmak hakkındaki . samimi ikazımız bir ihtardan çık * “ mış, yüksek bir gayenin açık bir ifadesi olmuştur. Hepimiz biliyo- a ki, musevilere Türkiye cüm: huriyeti dahilinde vatandaş olarak — bir takım haklar ve vazifeler ve * rilmiştir, Türk teşkilâtı esasiye kanunu bizi Türk vatandaşı © ölarak tanı- i makta ve bize Türk hakkını ver - ektedir. Bu hakkı; ödemek ve e verilen vatandaşlık hakkını — tam manasiyle kazanmış olmak icin kanuni ve vicdani vazifeleri - i büyük bir hassasiyet ve dik - le yerine getirmek zaruretini iyiz. Unutmıyalım ki, aziz tanımıza borcumuz yalnız mad- eğildir, munevi kısmı da var - Türk vatandaşının Türkçe ko- i zaruretini ( bildikten ve bul ettikten sonra hepimiz vâzin başma geçmeliyiz. Bize bu if “düşen basit vazifeyi veciz bir cümle ile ifade edelim ( (Türkçe konuşalım). © Bugün Türk vatanında mensu- “ biyetiyle ( iftihar duyduğumuz Türk cemiyetinde hayat hakkına sahip olan her Türk vatandaşın bu Wazifeyi yerine getirmek suretiyle tana temin edeceği menfaat çok üktür. © Binaenaleyh, © çocuklarınıza “Türk dilini, Türk Tisanının ana li sanı olarak istimalinde erkekler- “den ziyade kadmlarımızın ve bil- > hassa atide evlenecek ve aile ocağı | su teşkil edecek genç kızlarımızın bu hususta oynayacağı rol ne kadar büyük ve ne kadar mühimdir. Türk vatandaşı olmak için ne gibi şeraiti haiz olmasını (o bizim kadar siz de biliyorsunuz ki, Türk terbiye ve harsiyle büyüyen, Türk muhitinde yaşıyan bir gayri Türk aldığı terbiyenin neticesi olarak bir kimse Türküm dediği zaman hakiki bir Türk vatandaşı olduğu- na inanmamız lâzım gelir. Türk kültürünü Türk mefküresini, Türk haramı benimsemeliyiz ki, Türküm demeğe ve Türk millet ve camia - sına dahil olmağa hakkımız olsun. Artık hepimizin kalbinde, vicda * nında, ahlâkta zaten yer tutmuş olan bu düstür hep elbirliğiyle kuvveden file çıkarmağa o gayret, edelim, ve bu suretle sevimli mem- İeketin koparılmaz, ayrılmaz bir zerresi bir uzvu olduğumuzu ispat edelim. Türkleri Türkiyede yer- leştiğimizden beri kalbimizin icin- de ruhumuzun bütün ( şiddetiyle sevdik ve daima danrmızdari fazla seveceğiz. Cümhuriyet hüküme - timizin arzu ettiği ve teskilâtı esa- siye kanunu telkin etmek iste - diği gave şudur: Türk toprağında yaşıyan her (vatandaşın din. ve mezhen farkı olmaksızın. ayni dil, ayni gültür. ayni mefküre taşı - masıdır. Türk kültürünün güzel- liklerini öğrete öğrete her birimi- zin kalnlerimizde ne büyük ifti - har hislerinin inkiss£ edeceğini hangi hir Tü-kten farkımız olma» aörmekle b“htivar ( olacağımıza kativen sinhe etmeyiniz. Riliyorsunuz ki, birlesmekte, beraber eslısmakta ve iç ice kav- naşmakta lisanm çok büvük tesiri vardır. Cünkü, genc, kuvvetli bir cümhuriyetin rabat, mesut top- raklarında hür yaşıyoruz. Türkre- yi de o kadar severek o kadar be- nimsiverek konuşmalıyız ki her - malıdır. Türk cümhuriyetinin on bir s€- ne içinde yaptığı büyük inkilâplar içinde harf inkılâbı ve dil inkılâbı en başta gelir. Türk (lisanı öz kaynaklarından doğduğu gibi bu- gün saflaştırılmış temizlenmiştir. Artık tertemiz bir Türkçe meyda- na gelmiştir. . Bugün Türk dilini, Türk yazısmı öğrenmek çok ko -| laylaşmıştır. Bu kolaylığı bize ve- ren, her zaman olduğu gibi mem- leketi kurtaran büyük © reisimiz Gazi Mustafa Kemal Hazretleri » dir. “Bize haklarımızı veren aziz cümburiyet topraklarında yaşar - ken hiç şüphe yok ki, hepimiz s€- ve seve daima Türkçe konuşacağı” nıza söz istiyoruz, Biz Türküz, Türkiyede yaşı - yoruz, Türkiyede kazanıyoruz, Türkçe konuşacağız. Mektep bir, mahkeme bir, örf ve adet bir, za - rar ve menfaat bir olan bu sevimli memlekette lisan neden bir olma - sın? i Birliğimizin maksadı; Tekrar ediyoruz; cümhuriyet prensipleri» ne sadık ve vefakâr olmak bütün varlık vicdanımızla buranm var - İığına bütün varlığımızı bağlamak ve Türk kültürüne yetişmek hepi - miz icin bir seref addetmektir. Haydi vatandaşlar hepiniz bu mukaddes vazifeye koşunuz.,, ii .. 7 İzmirin kurtuluşu AF Beş taranı 1 ine sayıfada) Şehitlik namını alan bu Meh - | metçiklerimizi sinesinde saklıyan abidenin önünde Halkevi namına müsllim Zeki tarafından bir nu- tuk irat edilmiştir. Bu nutka, şüheda abidesinin önünde mevki alan süvari müfre- zesi kumandanı gayet veciz ve ateşin bir hitabe ile cevap vermiş ve sonra muzikanın çaldığı ma - tem havasını müteakip bir müfre- | ze tarafından havaya silâh atıl - mak suretiyle merasimi ihtirami « ye ifa edilmiştir. Saat 9 da 12 sene evvel Bor- nova sırtlarından ordumzun İz - mir civarına geldiğini hatırlatan toplarımız batarya ile ateş yap * muşlar ve bu ateşten sonra kahra- man askerlerimizin üç koldan İz- mire giriş tarzlarını canlandıran hareket yapılmıştır. Birinci kol Esrefpaşa, İkinci kol Tepecik kışla, üçüncü kol Halkapınar kışla; bu üç kol tam saat onda yüz binlerce halkın al- kış tufanı ve yaşa avazesi arasın- da hükümet ve kışla önündeki mevkilerini almışlardır. Saat 10.15 te Kadife kaleden atılan bir top üzerine kışla önün- deki meydanda içtima eden sü - vari kıtası kümandanı tarafından evvelâ kışlaya ve badehu hükü - mete muzikanın çaldığı istiklâl marşları arasında bayrak çekil - miştir. Bayrak çekildikten sonra kışla | balkonundan muallim mektebi müdürü Rafet Bey tarafından bu- günün hatıralarını yadeden bir nutuk söylemiştir. Bu nutku 9 Eylül kurtuluş bayramını tesit için İstanbuldan gelen Üniversite talebe birliği reisi Rüknettin Fet- hi Beyin yüksek mektepler kurla» rı namına, bir çok defalar alkış- lanan hitabesi takip etmiştir. Nutuklardan sonra askeri kıta tarafından Birinci kordonu taki- ben Cumhuriyet meydanına gidi. lerek Gazi heykeli selâmlanmış - tır, Bu merasim esnasında kahra- man tayyarecilerimiz havada uç- mak suretiyle merasime iştirak etmişlerdir. Merisimin birinci kısmı bu #su- retle hilam bulmuştur. İkinci kısım merasime saat on dört buçukta C. H, Fırkasında ya- pılan tebrikâtla başlanmıştır. Bu tebrikât Halk Fırkasından sonra belediye, hükümet ve kumandan- lıkta yapılmıştır. Bundan sonra Karşıyakada Ga- zi Hazretlerinin muhterem valde- lerinin kabri ziyaret edilmiş, mü- teaddit çelenkler konulmuştur. Saat on altıda İzmirin ordu- muz tarafından tamamen işgal e- dildiğini müjdelemek üzere Kar - şıyaka sahillerinden atılmış olan top ateşi tekrar ihya edilmiştir. Saat 16.30 Kadife kalesinden atı- lan üçüncü topla Basmahane kar- şısındaki meydanda hazırlanan za fer alayı yürüyüşüne başlıyarak Basmahane, Tilkilik, Hatuniye, Başdurak, Kemeraltı, Hükümet, Birinci kordonu takiben Cumhu - riyet meydanma gelmiştir. Alay, her geçtiği yerde sürekli alkışlarla karşılanmış ve vapurlar düdüklerini çalmak suretiyle se - lâmlamışlardır. 4 Alayın Basmahaneden hareke- ti esnasında Cumhuriyet meyda - nında Gazi heykeli önünde on binlerce © yurttaşın © huzurunda genelerimizden Orhan Rahmi Bey 9 Eylül ismindeki manzumesini İktisat vela elibBeyin Marmarâ (Baş Laratı 1 ünel sayıteda) Of ve Seyahat esnasında yemek mese- lesi de bizim için hususi bir eğlen- ce teşkil ediyordu. Celâl bey de beraber olduğu halde yemeğimizi kendimiz pişiriyorduk. Baş yemek olarak ekseriya sebze güveci ya - pıyorduk. Bir gün Celâl beyle beraber pi- sirilmiş Mısır yiyorduk. Ben bize hizmet eden bir adama: | — Mısma tuz kövdunüz mu?.,, © Demiştim. Celâl Bey: — Koymadılarsn bile vok, Bir defa mısırı ısıtırız. de kendi vüzlerimizi yalarız... Demişti. Cünkü sekiz gün de- niz suları arasmda vasadığımız i- cin vözlerimizde bir tuz tabakası V etmis denilebilirdi. Her sene vaz mevsimlerinde ! zarar Bir tes” pek r-k İimselar var takili vas | b (Baş tarafı 1 (pci sayıtada; gemisi Tampa'dan bildirildiğine İ göre vapurun ön güvertesinde bu- lunan yolculardan bir kısmı kur - tarılabilmiştir. Yanmakta olan ; vapur içerde mürettebattan bir | İ kaç kişi olduğu halde ve bir ro - morkör yardımı ile bir mil süratle Nevyorka doğru çekilmektedir. Ölenlerin miktarı iki yüzden fazla tahmin ediliyor. Kurtulanların — ki miktarı yüz kadardır ve ekserisi tayfadır — söylendiğine göre yolcuların bü - yük bir kısmı kamaralarmdan fır- lıyarak güverteye çıkmış, fakat mürettebatm ısrarlarına rağmen alev ve duman perdesini açıp tah- lisiye sandallarına gitmeğe cesa - ret edememiştir. Mürtebat, ölüm tehlikesi kar - şısında yolcuları bırakarak tahli- siye sandallarına kosmuşlar, fa - kat sandallardan ancak altısını denize indirebilmişlerdir.. . Zebıta, vapurun Havanadan ne şartlar dahilinde yök aldığını tetkik etmektedir. Maamafih bir | suikasta ihtimal verilmiyor. Nevyork, 9 (A.A.) — Morro- castle ; faciası hakkındaki resmi tebliğ, 425 kişinin kurtarıldığını, 60 kişinin ölü, 73 kişinin de kay» | bolduğunu bildirmektedir. Siti of Savanna vapuru, 60 ka- İ dar kazadede ile Nevyork lima İnma gelmiştir. Bunlardan biri Morrocastledesi bir kamara hiz » metçisinin 11 yaşındaki bir çocu” ğun kendi yerine sandala alınma- İ sı için israr ederek, nasıl kahra - manca öldüğünü hikâye etmiştir. Kurtarılan insanların çoğu çır çıplak ve sadece bir battaniyeye sarılıdırlar. Yaralılar hemen has- laneve rev'sMimielerdir. | —ş——ş—— a alkışlar arasında okumuştur. Zafer alayı ile Cumhuriyet meydanına gelen Fırka heyeti i» dare reişi Avni Doğan Bey de bu- günü tesiden ve çok alkışlanan bir nutuk söylemiş ve böylelikle ikin- ci kısım merasim de nihayet bul- muştur. Gece fener alayları tertip edils diği gibi muhtelif semtlerde de - halkın eğlenmesi için tertibat alın» mıştır. Halk bu büyük günü tesit ederken onu yaratan ulu Gazisine sonsuz tazimlerini arz ve izhar et- mekte, her taraftan yaşasın Gazi sadaları isitilmektedir. Het yer neşe ve sürur içindedir. seyahati parlar, Fakat bu tatillerden haki» ki istifade temin edebilenler az - dır. Çünkü birçok kimseler. tatil müddetlerini alelâde günlerin - den farksız bir sürette geçirirler. Çalışmak nasıl bir metot meselsi ise çalışarak yorulan bir adam i- çin tatilden istifade ederek din « lenmek bir —-tot meselesidir. Bu itibarla Celâl beyin bu sene yap » tığı kotra seyahati her halde ta * til günleri içinde en istifadeli za- manları olmuştur. Fenerbahce spor klübü Mar- maradaki kotra (seyahatini tam hir muvaffakiyetle bitiren Celâl Beye ve bana üzerlerine tarihleri ve isimlerimiz yazılı olduğ kelde İyirev büyük kupa verdiler. Ru su» retal sporcu narsna bir takdir» kârlrk eseri mHstardi, ROTA Yanan vapur faciası Morrocastle imdada koşan ge mi kaptanlarından biri, kurtulan- ların denizde çırpınmakta olduk - ları noktada üç tane köpek balığı gördüğünü söylemiştir. Doris-ismindeki balıkçı gemisi bir kadınla yedi erkek kurtarmış ise de hepsi de karaya çıkmadan evvel ölmüşlerdir. Mürettebatın anlattıklarına gö- re, kadın gemiye alındığı zaman kucağında çocuğunu sımsıkı tut * makta imiş. Lâkin yavrucağın ölü olduğunu farkeder etmez, za- vallı kadın, onu denize bırakı * vermiş ve kendi de bayılmıştır. ,Biraz sonra, talihsiz ana, alıy- madan ölmüştür. Nevyork, 9 (A.A.) — Kazaya uğrayan Morrocastle vapurunun birinci seyir zabiti Vorms,' san - dalları sancak tarafından denize endirmeğe mecbur kaldığını, çün- kü rüzgâr, alevleri iskele ciheti » ne sevkettiğinden buradan kimse- nin işliyemediğini söylemiştir. Vorms demiştir k: “— Bir müddet denizin üzerine | baktığım halde kimseyi göreme - dim. Gemi; bir cehennem kesil- mişti. Bir baştan öbür başa yanr- yordu. Biraz evvel, son müret- tebat ta denize atlamış oldukla - rından, güvertede kimsenin kal- madığmı gördüm, ben de bir san- dala binip gemiden ayrılmadan evvel, tekrar içeride kalan var mı, diyebaktım. Yoktu.,, Müretebattan altı kişi, yangı” nın yıldırımdan ileri geldiğini ve geminin kütüphanesinden çıktığı" nı söylemektedirler. İngiliz bandıralı Monark of Bermuda vapurunun süvarisi ken- di sandallarıyla 65 kişiyi kurtar - mıştır. Bu vapur, elân kaza yerinde * dir. Başka kurtulan aramaktadır. Lukenbak vapuru da 22 kişi kur- tarmıştır. Son dakikada tesbit olunduğu” na göre, Morrocastle vapuru mü- rettebat ve yolcularından henüz 200 kişi kadarı meydanda yoktur. 558 kişiden 365 i kurtulmuştur. Bunlardan pek azı yaralı veyahut yanıktan müteessirdir. Fakat bir çokları, geçirdikleri müthiş heye candan sonra bitkin haldedirler. Muhtelif gemiler kırk kadar ölü topladıkları gibi, denizin dah gaları da kenara yirmi kadar €©” set atmıştır. İ