B yramda Ankara takımları şehrimizde Haber (verildiğine göre bay»; haller doldurmak suretile şu şekil- ram günlerinde Ankaralı futbol «| de seçilmiştir: cuları, sahamızda görmiye imkân Reis Asrm Turgut Bey, birinci bulacağız. Mmtakalarımız aratın: | reis vekili Ekrem (Rüştü, ikinci da temaslar o kadar az ki bu haber | reis vekili Dr. Demir Turgut, ü- bizi çok sevindirdi. İ güncü reis vekili Leylâ Asım Tur- Şehrimizde maç yapması bek» | gut Hanım, umumi (o kâtip Fuat lenen Ankara (takımları Ankara | Rüştü, muhasip © Komal, âza Dr. şampiyonluğunun en kuvvetli iki | Mustafa Hulüsi Beylerdir. nemzedi bulunan “Ankaragücü, | Kongre, Reisicümhur (Gazi ile “Çankaya,, dır. “Çankaya, lı | hazretlerine, başvekil (İsmet ve lar bayramın ikinci günü Feners/ Millet meclisi reisi Kâzım, büyük bahçe takrmiyle karşılaşacaklar» | erkânı harbiye reisi Fevzi paşala dır. ra, Halk fırkası Oumumi kâtibi Ankaragücü sporcuları ise Be | Recep Beyefendiye, idman cemi- şiktaş ve Galatasaray (takımları! yetleri ittifakı riyasetine, denizci- ile karşılaşacaktır. Bu müsabaka"! lik federasyonu reisi Mehmet Ali lar da Taksim stadında yapılacak- ! Paşaya, vali Muhiddin ve mıntaka | reisi İbrahim Kems| beylere birer tazim telgrafları çekmiştir. tır, Bu haftaki sml if G 1 — Taksim sahasında: ör» ü less A SAM da Vela üreşçileri davet Kumkapı — Tstanbulepor OB. takımla T.İ, C, 1, Güreş federasyonun- ü İ b et, haleşm İzzet Muhittin B. saat 14,15 te! dân:: 1934 Avrupa güreş birinci- Beylerbeyi — Hilâl 1 inci takımları, ha-| Jiklerine işirak edecek olan takı - kem Emin B., saat 16 da Vefa - Kum.) mrmızm seçme müsabakaları 27 kapı — İstanbulspor 1 inci takımları.| mart sal: günü saat 13 ten 14.303 en Ağa Bey. Tardu b 2 eri Tolerans komiseri Nuri Bey: Saat 12 de Beşik.) bir bucuk kilodur. taş — Beykoz B. takımları, o hakem! pr. Mehmet Reşat Bej, saat 13,45 te Ka-i OT.İ. C.İ. Güreş (o federasyo- bl İmam 1 NS mi nundan: Romada yapılacak olan taş — Beykoz 1 inci takımları, hakem tri yemi seni Suphi Bey. e o n güreş EE 3 — Beşiktaş Şeref sahasında: Sa- yefakat etmek istiyen zevatın se ha komiseri Necmi Bey: Saat 9 da Bey.) yahat şeraitini anlamak istiyenler lerbeyi — Hilâl B. takımları, hakem! Cağaloğlunda C. H.F. binasm- Halit Galip Bey, saat 10,15 de Vefa —| daki “federasyonlar merkezi kâti- Mm e e ne ne vir; DAİRE Şi» Doğan 5. 1 inci takımları, hakem Ad.) Tacaat etmeleri bildirilir. nan Bey, saat 1315 de Fener Yılmaz! o Voleybol müsabakaları — Türkgücü 1 inci takımları, hakem) © İstanbul Voleybol heyetinden : Sadi Bey, saat 15 te (o Karagümrük —. ahi, Balerkğp 1 inci takanları, hakem Saği 23—3— 934 tarihinde Galata» Bsy.. İstanbul su sporları klübünde Istenbul su sporları klübünün senel'k müessisler toplantısı klü- bün Modadaki merkezinde yapıl- Maçlara vaktinden beş dakika mıştır. geç kalan takımlar hükmen mağ» Klübün idare heyetinin idari | JâP olurlar. ve fenni sporlarile hesap müfet Dağcılık ve yürücülük tşlerinin mali raporu © okunarak! klübünde kaku! edilmiş ve klübün bir sene-| o Dağcılık ve yürüyücülük klübü lik faaliyeti takdir ve idare heyeti | ilkbahar mevsimine mahsus olmak tebrik edilmiştir. i Üzere her hafa © yürüyüşler tertip bol maçları: Topkapı — Feneryılmaz, sa- at 18 de hâkem; Ekrem Bey. İstanbulspor — Vefa — Kum- kapı 18,30 hâkem Talât Bey. İstanbul vali muavini Ali Riza, | etmektedir. İlk (yürüyüşü (30! belediye reis muavini o Hâmit ve | mart cuma günü yapilacaktır. Yü- | Maarif vekâleti umumi müfettiş. | rüyüşe iştirak edecekler sabah do- lerinden Selim Sırrı Beylerin fah- | kuzda Taksim klüp binasında top- ri âza olarak © intihabı ittifakla | lanacaklar, otobüsle Büyükdere- kebul edilmiştir. de Bahçeköy yolunun © başında bazı mür- | Bentlere kadar yürüyerek gidilip saray lokalinde yapılacak voley- | TEŞKİLÂTI VAKIT'ın Yeni Tefrikası : 136 Bunun üzerine (Makedonya muhtariyetine taraftar olanlar bu kanlı mücadelelerin devam edip gideceğini ve Sofya saraymın en- trikalarına mukabele edilmiyecek olursa Makedonyada yaşıyan mik letlerin yavaş yavaş mahvolaca - ğını anlayınca Verhovistlerin baş- İrca adamlarını araştırmışlar ve bunların içinde en ileri gelenlerin ve Ferdinandın emperyalist siya- setine en ziyade âlet olanların Sarafof ile Gardanof olduklarına kanaat getirmişlerdi. Binaenaleyh bunlarm vücutlarmı ortadan kak mişti, Çünkü muhtariyetçiler meş- GA maz vermişlerdi, Siroz rutiyet ilân edilecek olursa, Ma- grupu.o iki verhovistin idamma | Slbnyn liğe “Erik Kaitıc” sdü AŞ | atağnin himayesinde dalın serbest emre reislerinden Peaya i yaşıyabileceklerini ümit ediyor- bu idam cezasını mevkii icraya | aydı. (Bununla beraber büyük Even Hrerine, ligi, Bunun çiftliklerin köylülere para muka- için arkadaşlar arasında kur'a çe- ri dali eni ye zi bie mater kasam ee bu suretle elde edilen sermayeler Paniça kendiliğinden ortaya atrle: ile büyük çiftlik sahiplerinin mem rak o işi yalnız başına yapacağı | leketi sanayileştirmeleri esasma wt söylemişti. yi balik ii Filbekika bu Vemereo fedaisi | Mi — zirai seni derhal Sofyaya gitmiş ve Sarafof sali ami il ile Gardanofu bir arada yakalıya- ! di la e eş Yk rak ikisini de revolverle yere ser- yetçi yrd. meye muvaffak olmuştu. Bu işi onların muhtariyet programlarına mile e animline Mimi ii vermeden (o Bulgaristandan - mış ve llelii iltihak eyle- | nacağmdan dolayı, bir gün gelip mişti. Bu hâdise 1907 senesinde İttihat ve Terakki ile bu hususta anlaşmıya muvaffak olacaklarını vukua gelmişti. n O zamanki Türk toprakları i- | zannediyorlardı. (Sarafof) ile (Gardanof) öl çin yürütülen bu kanlı davalara karşı Pariste ve Selânikte muhte- | dürüldükten sonra gerek (onları öldüren (Paniça), gerekse o katil lif namlar altında çalışan İttihat ve Terakki cemiyeti hemen he- men büsbütün yabancı kalıyordu. O devirde yalnız Abdülhamidin istibdadımı devirmeye çalışan İt- tihat ve Terakkinin Wemereo ile alâkası yoktu. Fakat meşrutiye- tin ilârma takaddüm eden son za- manlarda Vemereo İttihat ve Te- rakki ile tesisi münasebet eyle- miş bulunuyordu. Makedonya ko- mitesi istibdat idaresine bir niha- yet vermek için İttihat ve Terakki ile karşılıklı çalışmayı kabul et- vurus sere reerı veessyassssasrsnsasasasısesı gelinecektir. Yürünecek Selim! hadisesi üzerine (Vemereo) mun ve e * | hakiki maksatlarını anlatmak için rüyüş 6 nisandadır. z Serezden Sofya hükümetine gön- N Sipahi ocağında derilen ii maltubu | imzalıyan Sipahi ocağı « memlekette atlı| (Sandanaki) (Kamtarciyet) (Boy sporun terakki ve inkişafını temin E ' için ihtiyaca kâfi at satın almış vol) ve (ölsijeriki) Bulgar m İ a seie * | kemeleri tarafmdan © gıyaben İ canla nazari binicilik dersleri &kâm edilmişlerdi. O hâdise - | Tedrisat ilerledikçe at gezinşi- | de meydana çıkmıyan diğer (Ve- leri de yapılacaktır. Dersler her- mereo) taraftarları ise eskisi gibi gün saat 17 den 20 ye kadar pek gizli kalmışlardı. müsait şerait tahtında Sipahi oca- | 1908 de meşrutiyet ilân edildi- ğmda devam etmektedir. ! ği zaman Makedonya muhtariyeti İ — Musllimliğini Fransanın (So-| için çalışan ve (Delçef) in halefle- mür) binicilik mektebinden me: | ri olan Makedonyalılar ile Sofya zun mütehassıs Behçet Bey deruh- | sarayı mensupları gene biribirleri- te eylemiştir. Atlı gezintiler (Şas | ne zıt fikirlerle meydana çıkmış- akur) ilkbaharda başlıyacaktır . | lardır. Vemereo cılar silâhlarını br- Sipahi ocağı arzu (o edenlerin| rakarak meşrutiyet idareye ilti- kayit için her gün ocağa müracaat! | hak eylemişler ve federatif milli edebileceklerini bildiriyor. UMUMI HARPTE «ww MAHSUSA —VAKIT 22 MART 1934 Yazan: A. MiL Vemereo fedaisi işini görmüştü... | kanın reisleri (Sandanski), (Çer- nopeef), (Kantarciyef), (Yankof (Rizof) gibi Makedonyalılardı. Bu fırka yeniden hayat bulan Os- manlı devletinin hududu dahilin. de Makedonyanm muhtariyeti ve bütün Balkan milletlerinin ittihad için mücadele edecekti. | o (Vemereo) bu suretle çalışır | ken, o esnada kral olan Ferdinan- dm ajanları da “Meşrutiyet klüp- leri,, namı altında zahiri bir fırka vücude O getirmişti. Halbuki bu fırka beynelmilel efkârı umumiye- yi aldatmak içindi. Hakikati hal- de Nerhovistler Osmanlı meşrutis yetine karşı itilâf kabul etmiyen bir düşman halinde kalmışlardı. Çünkü meşrutiyet Makedonyanm ve Trakyanın Bülgaristana ilhakı» nı şüpheye düşürebilirdi. Hakikat halde Nerhovistler az zaman son ra yüzlerinden maskelerini atarak suikast politikalarma devam etme ğe başlamışlardı. İştip, Koçana, fi Radoviç, Selânik, Doyran ve'sa- ir mahallerde kral Ferdinandıh a janları tarafından vukua getirilen kanlı hadiseler henüz hatırlarda- dır. Makedonyanın omuhtariyetine çalışan ve Türk idaresinden ayrıl £ mak istemiyor gibi görünen (Ve- mereö) taraftarlarmın bu suikast» larla hiç bir alâkaları yoktu. Onlar Verhovistlerii bu kanlı faaliyet- lerini, “Eşek (o suikastları,, diye tavsif ediyorlardı. Bu tavsif sui- 5 kastların tarzı icrasından (dolayı meydana (o çıkmıştı. Meselâ bir # Nerhovist çetesi bir kasabaya yak- laşryordu. Çetecilerden birisi köy- lü kıyafetine giriyordu. oEseğini önünde sürerek o kasabanın pazar yerine gidiyordu. Orada (taş ve toprakla doldurduğu çuvallarını e- | şeğin sırtımdan indiriyor o ve alış i veriş yapan halk © ile dolu olan İ meydanın bir tarafına bırakıyor” du. İşte o çuvallardan birisinin içinde müthiş bir bomba vardı. (Devami var) Seyyah geliyor Bir nisanda Dögrâs ismindeki i Fransız vapriyle (o şehrimize 600 | Fransız seyyahı gelecektir. o Sey- yahlar geldikleri gün Gülnihal vas puriyle Bursaya (o gidip akşama döneceklerdir. £ Ertesi günü sey- bir fırka teşkil etmişlerdi. Bu fır- yahlar İstanbulu gezeceklerdir. gene geçinir. Hiç olmazsa çocuk doğur- maktan da kurtulur. iffet Hanım tekaüt olmuş © bir küçük memjşiyan kızı imiş. Daha çocuk denile- cek yaşında “Kısmeti çıktı,, demişler bu adama vermişler. Gelin olmak süslen- mek kadmları avutur. Bunlar (o geçince İffet Hanım için evlenmenin bir tek iyili- ği kalmış, o da geçinmek! — Çirkin bir adım, demiş. — Erkekte güzellik aranmaz, huyu gü zel olsun, demişler. — Sevimsiz, demiş. — Alışırsın seversin, demişler. Kocası sinsi, kurnaz, tilki bir adam. Bir kere olsun sevişmemişler, Bu karılı- ğin, kocalığın bir eğlencesi yok. Evlen- dikten birkaç ay sonrs gebe olduğunu an- lamış, yedi aylık bir çocuk (o doğurmuş. Çoevk birkaç saatten fazla yaşamamış. Hestalık, hekimler. Çekilmez işkence: lere katlanmış. Aradan birkaç ay geçtikten sonrâ ikin- ci çocuk. Anasının sütü yok. İnek sütü, emzik. Çocuk hasta. Hekimler besliye- miyorsunuz diyorlar. Nasıl beslemeli. Çocuk da o kadar sevimsiz ki anasının bile görecek gözü yok. Ne olacak? Üç aylık iken bu çocuk da ölüyor. Bir acı! Kocasını hekimler hasta buluyorlar, bakı- yorlar, ilâç “lıyor. Hastalik nedir? Bilmiyor. Biraz sonra bu üçüncü çocuk doğuyor. Babası adını Turhan Mukimüd- din koyuyor. Bir süt ana tutuyorlar. Bir habeş karısı. Çocuğu büyütüyor. İstan- bulda anasının evinde iken biraz (daha rahattılar. Buraya gelip bir odaya solu lunca oğlan çekilmez bir belâ oluyor. Kadına yeniden gebe kaldın deseler, öyle sanırlır ki çıldıracak, kendini öl dürmeğe kalkışıcak. O kadar korkuyor, Kocasına da kızıyor. Her koca böyle mi- ! dir? Bu ne duygusuz adam, yalnız kendi- İ sini düşünür. İffet Hanım gittikçe koca- sından soğuyor, sokulmuyor, uzaklaşıyor, kavga çıkarıyor, Faika ile kaynanası da İffet Hanıma yardım ediyorlar, onun gö- zünü açıyorlardı. Ben buraya geldikten biraz sonra, gündüz gelip çocuğa bak- mak için bir hizmetçi tutuldu. Her gün odalarmı Halideye temizletip toplatma- ğa başladılar. Bündan evel İffet Hanım kendisi topluyormuş. İffet Hanmın o©- dasınm karışıklığını, — pisliğini Halide den dinlemeli. Halide, söylenir, söylen mez, her şeyi bana anlatıyor. Bir gün dedim ki: — Kızım, bunlar bir kadınm, gizli kalması lâzım gelen şeyleridir. Bunları bana söyliyeceğine gidip kendisine öğret- sene! — Sanki kendisine söylemiyor yum? Geçen gün kocısının yanında söy- İ ledim. Ben hanım değilim amma böyle © hanımlara da kendimi değişmem, ,Aptülkerim uysal bir adam. Karısına bakmıyor, bakmak istemiyor, parasını kiskanıyör değil, bilmiyor. Karısı ona | dikildikçe, karşı kodukça o alçalıyor, $ kadının istediklerini yapıyor. Belki kötü © huylarından da geçiyor. Belkide karısı alışmış o kadarma göz yumuyor, katlas nıyor! Görünüşte (odaları; yaşıyışları düzeliyor. Bu iyileşme böyle kalır mı? Yoksa Faika ile kaynanasının dersleri ar» ta arta kadını büsbütün baştan (çıkarır, kocasiyle arasını açarlar mı? Aptülkerim gibi sessiz, sinsi adamların ne gün kıza- cakları ve kızıncı ne yapacakları belli ols ma. Bir gün Faika ile konuşurken dedim ki: — Bu kadın kocasını sevmiyor, mediği için ona kstlanıyordu. (Devamı var) bile;