€na kalpliliktir. O saadeti | “tg Mamak, hissederii bin kat mes | üm, yet iği mmm Vakıt'ın edebi tefrikası Yrammmmamanin No, Kamely 2 alı Kadın Terceme eden Alexandre Dumas fi ls Lys Selâmi Izzet « ç Üğer o zaman gelseydim, be “iel va ederdiniz sanırım?, > Neden?, etim, Çünkü gece çok sersemlik >> Bu doğru. Ama siz daha o Zamandan, beni seviyordunuz. —Bu oyundan sonra rahat ras | Yatıp uyumanıza mâni olma- ! Mn Biz büyük aşkların De olduğu nu biliriz. > İşte bunda aldanıyorsunuz. » Komikten çıktıktan sonra Yaptığımı biliyor musunuz?. Ke Hayır. ağ İngiliz kahvesinin önünde ia bekledim. Üç arkadaşınızla ber bindiğiniz arabayı takip - #izin, eve yalnız girdiğinize Brüncç çok sevindim. it gülmeye başladı. , Ne gülüyorsunuz?. — Hiç, | — Rica ederim söyleyıniz, yok | — Ne kadar zamandır devam ediyor?. — Bundan üç sene evvel, ara- banızdan inip Lusse girdiğinizi gördüğüm gündenberi, — Mükemmel bir şey bu! Ye- ni, büyük (aşka agâh olmak için ne yapmam lâzım?. Sözümü kesen bir çarpıntı için de: — Beni biraz sevmeniz, dim. Beni; yarı müstehzi bir tebet- sümle dinliyen Margörit heyeca 1 nrma ortak oluyordu. Uzun za - mandanberi beklediğim vakit ve saate yaklaşıyordum. — Peki, dük ne olacak? — Hangi dük?. — Benim ihtiyar kıskancım. — Onun haberi bile olmaz. — Ya olursa? — Affeder. — Hayır, beni bırakır, o za - de- Bene benimle alay ediyorsunuz İahnedeceğim. — Söyülersem kızmar mısınız? >> Kızmıya ne hakkım var?. >> Eve yalnız girmem lâzım- #liyordu. “— Netlen?. . “Evde bekliyen vardı. Eğer biçak saplasaydı, canımı t kadar yâkamazdı. Kalktım, e » uzattım: > Allaha ısmarladık, dedim. 7 Kızacağmızı biliyordum, de erkekler üzülecekleri şeyi öğ- k için kudururlar, | — Ona, kazşı olan alâkamdan e - *€r kalmadığını anlatmak istiyor! ag gibi, soğuk kanlılıkla de « is 5 © Sizi temin ederim, kızma , öl Sizi birinin beklemesi çok ta- sw: nasıl, ki benim de saat üçte “ıp gitmem tabiidir. mi giç de evinizde bir bekliyer © Hayır, fakat gitmeliyim. “— Öyleyse güle güle. — Kovuyor musunuz?, > Kat'iyyen, — Neden beni üzüyorsunuz. > Sizi üzmek için ne yaptım? rağ Evde bekliyen vardı dedi- bi >— Eve yalnız girmemin sebe- k, . rkeh, benim yalniz girdiğimi i sevındığınızı — söylediğiniz Büan, kehdimi menedemedim, “tap İhsan bazan bir çocukluk - Mak ut olur. Bu saadeti yık -| olür. Ma) SIZ beni ne zannediyorsü - Yüyin, Sen ne düşesim, ne de baki- ha — daha büğün tanidim, m kkımda da hesap ver. Zin ,, ecbur değilim. Bir gün si- ka dayi esiniz olursam, sizden baş a birçok kimselere metres. Rd olduğumu bilmeniz lâ - kavga; Daha evvelden kıskançlık Rep ma başlarsanız sonra — taca, ANI olacaksa —- neye va dap, e rümde sizin gibi bir a- Sörmedim. © hiç — kü sizi, benim sevdiğim imse #evmedi. Oğru söyleyiniz, açık könü | Müze İ çok mu seviyorsunuz?! aa annederim, ki ne kadar mümkünse, o kadar sevi - i man halim ne olur?. — Başka biri için bu tehlikeyi göze alıyorsunuz?. — Nereden biliyorsunuz?. — Biraz evvel kimseye kapıyı açmamalâarını tenbih etmenizden an,adım. — Doğru; fakat o ciddi bir dost tur. — Amma kapınızı açtırmıyorsu nuz ve bu saatte onu kapıda bı- takıyorsunuz. — Her halde bunun için bana söz söyliyemezsiniz, siz çünkü İbunu, sizin için yapımı, sizin *ve| olduğunu anladı. Esasen ponce | ALAKA LAN VAKIT'ın yeni Tefrikası : Bir gece yarısına doğruydu. Ha va kapalı olduğundan tek bir yıl - dız bile görülmüyordu. Viçe kasa- bası kesif bir karanlığa büründü » günden sanki ortadan kaybolmuş gibi durüyordu. Ne sokaklarda bir farer yanıyor, ne de evlerin pen - cerelerinden dışarıya bir ışık vur- duğu görülüyordu. Herkes uyku » da olduğu için etrafı derin bir sü: İ könet kaplamıştı. Yalnız Karade- nizden kopup gelen dalgaların sa- hile çarpmasından hâsıl olan ve ev velâ top sedası gibi başlayıp #ön » ra yavâş yavaş hafifliyerek kum - sal üzerinde sönüp giden su fışık tıları kısa fasılalarla bu ıssızlıği ihlâl ediyordu. Birdenbire bir köpeğin acı aci uluduğu işitildı. Birkaç saniye son ra ulumalar çoğaldı. Arası çok geçmeden Viçe deresinin iki taraf larında yükselen tepelerin en ya - kın olanından sert sert düdük ses- leri gelmeye başladı. Teşkilâtı mahsusa karargâhında nöbet bek- liyen efendi yarı uyanık bir halde ödasının penceresini kaldırarak etrafı dinlediği zaman: — “Yangın var, imdada koşu- nuz!,, Diye (mors) işareti verilmekte te Belini sardım, kıvrak vücudunun | den dışarıya bakılınca | Viçenin arkadaşınız için... Ağır ağır Margörite yaklaştım. ağırlığını birbirine kavuşmuş elle rimle hissettim. Yavaşça mırıldandım: — Sizi ne kadar sevdiğimi bil- seniz! — Sahi mi? — Yemin ederim. — Eğer hiç itiraz etmeden, hiç bir şey sormadan, ses çıkarmadan her arzulu yapacağınızı vadeder- seniz, belki sizi severim. — Emredersiniz! 15 Yıl Eveiki VAKIT rusya 144793030 040108 v8 enlem sara amaaan 7 Kânun evvel 1918 — Paristen gelen haberlere göre, Müsyü Klömaiso Londra Konferansında Yransa , Büyük Brilanya ve İlalya © #ümessillerinin sabık Alman imparatorunun iadesi ila tecr yosi hususunu kabul ettiklerini beyan et — | miştir. — İMA Şark ordusu baş eenerul Pranse Despere ile İngiliz Sark or düları baş kumahdanınm bugün simetdiler - 16 Şekrimize muvasılâtma intizar edilmekle. dir. kastan ame — Karadağ meclisi miüisi intihabatı n - mümiye neticesinde teşekkii etmiştir, Kara dağın Sırbistan ve binhetince (Yuzodar) Tar #e birleşmersi mütlefikan dan edilmistir. — Dün Haydarpaşa hattında treğler ta #iİL ienlenlâ0 ötmişlerdir. — Ba tatilin sebe bi lokamatifiere par kömür verilmemesi - dir. — Mesaliki Osmaniyede betiman fes ösetiesmden bir kismi dün, Rusyaya sevkn - lanminle üzere, vapıra örkâp edilrmeğe baş - anması. — Ali Emiri Bfendi tarafinitan seşredil- mekte olan (Osmanlı tarih ve edebiyat me tmuasa) min deküzünen nüshası İniişir et - miştir. Süleyman Nazif Beye hilaben yazık mış bir mektubt, mütenevvi makale ve ga - selleri muhtevidir. bir noktasında yangın çıktığı, gök İere doğru yükselen alevlerden an Ks UMUMİ Teşkilâtı Mahsusa NEMA YAL LAL LA AAA de ÂRP 35 yangın o kadar ani bir surette çık-! muştı ki elbiselerini bile almıya, vakit bulamamışlar ve yalnız re « volverlerini kaparak karargâhtan dışarıya fırlamışlardı. Bizim teşkilâtı mahsusa azası Almanların karargâhlarına niçin kimseyi yaklaştırmadıklarını an- I mışlardı. Onun için reisleri olan (Mosel) i bir kenara çekerek vaziyeti anlamıya karar vermişler» di. Keyfiyet (Mosel) e sorulduğu zaman evvelâ yanan karargâhı ne deri dolayı abluka altına aldırdığı. ri izah etmek istememişti. Fakat teşkilât azası, şayet kanaatbahş i zahat vermiyecek olursa, yangın - dan dolayı mes'uliyetten kurtulmı yacağını şiddetli bir lisanla kendi sine anlâtinca, (Mosel) sırrını u « zun müddet gizliyemiyeceğmi gö- rerek demişti kit İki sandık altın “.— İstanbuldan gelirken yanı. miza iki sandık altın almıştık. Bu parayı ihtiyaca göre sarfedecek » birazını dağıtmıştık, Paranın kıs- mi azami sandıkların içinde duru- yordu. Bu sandıklar yatak odamda karyolamın (altındaydı. Yangın İtik. Şimdiye kadar bu altınların | 5 — VAKIT 7 Inci kânun 1937 TE Gunun li is Yazan: A. MiL Ne duruyorsunuz, Almanların karargâhi yanıyor! yacaktır. Olsa olsa eriyecektir. Ya rın sabah ateş söndüğü zaman, is ter para hâlinde, ister erimiş bir halde olsun, derhal altınları arat « mıya başlıyacağım. Bu sebepten dolayt yangın mahalline kimseyi sokturmuyorum.,, R (Mosel) in verdiği bu izahat teşkilâtı mahsusa (azasınm ta Trabzondanberi Almanların yan » larında altın bulundurdukları ve bu parayı gürcüleri Almanyaya imale etmek için sarfedecekleri hakkında beslemekte oldukları şüphesi teyit o eylemişti. Bu es nada yangın sönmüş ve alman kâ» rargâbı binasını alevler tamamiy- le yeyip bitirmişti. Bir iki saat ev« vel orada bir bina bulunduğuna şimdi enkaz arasından tütmekte olan dumanlar şehadet edebiliyor- du. Ni Acaba bu enkaz arasında has kikaten sandıklar dolusu altm var #mıydı?, Varsa bulunabilecek miy- İdi?, Bu mesele ertesi sabah erken den düşünülecekti. Şimdi, yangın söndükten sonra çıplaklıklarını i hissederek tiril tiril titremeye baş lıyan Almanları giydirmek lâzım- geliyordu. Onun için teşkilâtı bü kadar ani bir surette zuhur et. | mahsusa azası Almanları yanları meseydi, tabii her şeyden evvel al; na alarak kendi ;karargâblarına tin sândıklarını kuttaracaktım. Fa | getirmişler ve orada tedarik ettik- kat uykudan uyandığım zaman | leri çamaşırlar, ve çete teçhizatı odamin içini artık dumanlar isti - | sayesinde “harikzedegânı,, birer İlâ etmişti. Onun için ancak hayas| lâz uşağı kıyafetine sokmıya mus laşılıyordu. Alman karargâhı yaniyör Nöbetçi efendi yangın haberi - ni uyumakta olan arkadaşlarına da bildirmek için onları uyandır. makla meşgulken İstanbuldan Tı- vabzona getirildiklerini yazdığı « mız on altı gürcüden birisi koşa koşa terkilâtı mahsusa karargâhi- na gelerek aşağıdaki nöbetçiye parolayı vermiş içeriye girmiş ve merdivenlerden yukarı çıkarkeni — “Ne duruyorsunuz, almanla rım karargâhı yanıyor!,, tımı kurtarabildim. Tabii yangında alunlar yanmı- Soğuk bilhassa orta Ana şehirde sıcaklık sıfırdan Ankâra, 6 (A.A.) — Meteoro - İoji enstitüsünün verdiği imalâ - Diye bağırmıya başlamıştı. Mata göre bir iki gün evvel orta Bunun üzerine karargâhta bu-! Anadolu üzerine birleşmek tema- lunan efendilerin hepsi alelâcele " yülünde bulunan soğuk hava dün giyinerek den karargâhının bu-| ye bu gece bütün Türkiyede bir - lunduğu mahalle şitap etmişlerdi. İL şkün Fakat daha uzaktan anlamışlardı Sli demeli ki Almanların karargâhmı kurtar» mıya artık imkân yoktu. Çünkü a-|. Güneşin bütün gün £© teş binanın her tarafını sarmıştı. | olmasına rağmen dün bütün mem- Esasen daha evvel gidilmiş ol.| leket dahilinde.hemen termomet- ğünü mucip olmuştur. görünmüş mek kabil değildi, Onlar bir meys| Bilhassa orta Anadoluda ve An - danlık ortasında bulunan kârâr -| karada gece sübuneti sıfırdan a - güh binasının her tarafmı maiyet-| şağı 15 ile on yedi dereceye kadar lerindeki gürcülere kuşattırmiş 2 düşmüştür. lardı. Ve bu suretle teşkil edilen Sivasta sifirdan aştiği 17, Kü - dairenin içine kimseyi sölemuyöor- tahyada 22; Eskişehirde tam 25 , lardı. Sokaklarda çıkan gürültü - dereceye inmiştir. Halbuki Ana - den dolayı uyanan Viçeliler; elles rinde su dolu koğalarla yardıma | koştukları halde, onları da ellerin! deki revolverlerle tehdit ederek | duke yanmakta olan binaya yaklaştır -. ğuk senelerde ikinci kânun aa aylin bat aylarında ancak kaydedilebi - Almanların bu tavır ve hare. |len vaziyetin bu ayın hemen ilkin- keti feci olduğu kadar da gülünç- | de vaki olması ehemmiyetle kay- tü, Çünkü onlarm üçü de hemen | de şayandır. don ve gömlekle kurtulmuş deni «| o Anadolunun garp kısmında Ma- lecek kadar çıplaktılar. Anlaşılan ! nisa havalisinde ve Karadeniz sa- dolunun sarkında soğuk merkezi olan Karsta bile sıfırdan © aşağı ancak 24 dereceye inmişti, OSo - saydı da Almanlara yardım et -| reler sıfırın üstüne çıkamamıştır . | vaffak olmuşlardı. z (Devamı var) Memleketimizin her tarafında havalar soğudu dolüda çok fazladır. Eski- aşağı 24 dereceyi buldu. hilinde Rize mıntakasında suhu het ancak şubat ayinda © sifırm altma düşmekteyken dün Matli da sifirm altında üç dereceye Rizede sıfırın altina beş deredeye düşmüştür. Urfada bile sühünet sıfırdan aşağı iki dereceye inmiş - tir. Trakya sıfırdan aşağı altıyâ ve İstanbulda sıfırdan âşağı bir de « redeye inmiştir. Rizede karin irtifar 25 santimet re, Giresunda 17, Sâtsunda, santimetredir. Memleketin di ğer taraflarına yeniden kar düş memiştir. (o Şarkta bir kaç gün ev vel düşmüş olan kar toprak üze - rindedir. ; Alemdar semt ocağı reisliğin « den: uğ Ocağın senelik kongresi 8—12 —1933 cuma günü saat 14,30) di Divanyolurzdaki ocak bi a toplanacağından muhterem âza - nın muayyen zamanda hazır bu * İunmaları rica olunur,