M : çi ilkbaharda vali Muhit- Yi gün şehir meclıs; salo - 2 amy riyaset etti, | ği #esiz çocukları ke- tedi çin beledıyenin alacağı | A bir ik edecekti. Bu içti - İ * hayli mütehassıs zatlar | Atik, l fikirlerinden istifade | Talim us ik, ti çepe altına, sokak kena ite, ni veyahut Tokatliyanın | İçe, ğı yollu iddiaları dolayısıyle işten iskaraları üstüne salver » | Srafnde karşı almacak ted - | Niha, Aa epey görüşmeler Me iki yet onuncu yıl bayramı» ünü gençleri koruma | açıldı ” bir, başlanılan Beyoğlu polis merkezi birinci komiseri Mücip Bey, per şembe günü adliye dairesinde geç | vakte kadar sorguya çekilmiş, ne- » Bugün İstanbulda mü | —— M6, , Yekilde calışan bir mües- | Belediyede ., Mev Mi des Yikhe, Cuttur.. Kurul anı bü «| Rİ z İç canla takip ettiğin bu yar Varidat ve tahsil sesesini yakından takip | Belediye varıdatının iyi tahsil için bir borç telâk- edilemediği görülmüş, bazı tah- sildar ve memurlar cezalandırılmış tı. Cezalandırılan memurların he- sapları son günlerde tetkik edilmiş, eskisine nazaran varidatı daha iyi topladıkları görülmüştür. Belediye murakip ve müfettişleri (o bundan şubesinde Mer yedim Çünkü Mer Mice kd Peki > bu müessese © bize bir tedbir © gibi yardım #ıldır. Bilâkis kaybolmı- Ruya m kıymetleri bulup çı » Mir” Onları müspet insan yap- j zmet ed, ; J sonra her ay 28 tahsil Y epin sıkı teftişler yapacaklardır. ur v 4 gökle kyn ilk adımı bizi memnun Vesikasız işçiler ir haldedir. Belediye müstahdemin şubesi vesikasız hizmetçi, garson, araba “4 İş bir i Cin erin, k ir insandır. Bunun için İne yazılanlar beş bin kişiyi bul Ybol; #nlarımızı kazandırmı - ! Balkan konferansından bu günlerde insanın kıy- | kan konferansına iştirak eden mu- » serseriler, cemiyete | Reşit Saffet Bey İstanbula gelmiş 8 a e nispette de olsa ço-! Beyin vermesi daha muvafşk oldu- Wi e , |mi heyeti umumiye toplantısında nin İstanbuldan Belgrata (o nakli, i muvaffakiyet verdi. evel pisi Dün sorguya çekilen beş kadınla | bir erkek tevkif edildiler Bazı randevu evleri mensupla - | ticede hakkındaki tahkikat kendi-! yapılan Todori EF. nin esaslı suret-| sür vo bir kere bürüdü mü, teces el çektirilen ve hakkında tahkikata | Reşit Saffet B. in reislikte ibkası| J- si tahkikatı devam ediyor vi zere, serbest bırakılmıştı. İ maşa. Dün de bunlar sorguya çe» Rüşvet vermekten haklarında | kilmişler, sorguya çekilmeleri geç tahkikat yapılan Maryam, diğer | vaket kadar sürmüştür. Neticede Maryam, Gülizar, Sabahat, Ele- | sorguya çekilenler, tevkif edilmiş ni hanımlarla rüşvet vasıta olmaktan hakkında tahkikat İ kat devam ediyor. verilmesine | lerdir. Mesele etrafındaki tahki - | şekeri | Afyon satışı Polis haberler | a | Parasız yemek .. Yugoslavlarla müzakereye! Adapazarlı Nurettin Beşiktaşta bugün tekrar başlıyoruz | açı Nurinin dükkânına girmiş, ye Balkan konferansında bulunan | mek yemiş, $onra parasını verme- Yugoslavya murahhası M. Mihalo | den gitmek istemiştir, Nurettin ah- viç dün Selânikten şehrimize dön- | çının yakasına yapışması üzerine | müştür. M. Mihaloviç, memleke | camları kırmış, bağırıp çağırmış, | İtimizle Yugoslavya arasında bir- İ likte yapılacak Afyon satışı mese- İlesinde Yugoslav murahhası oldu- İ ğu için, dün şehrimize gelir gel - mez uyuşturucu maddeler inhisarı ile temasa geçmiştir. M. Mihaloviç konferansa git - meden evel inhisar idaresiyle gö « irüşmüş ve Türk — Yügoslav afyon satış birliği hakkındaki anlaşma - nın esaslarını teklif etmişti. Ancak kendisi Yugoslavya hü -! ! kümetinin Balkan konferansında I murahbas olduğu için (o Selâniğe ! gitmiş ve bu müzakere bir müddet ! tehir edilmişti. Bügünden itibaren bü müzakere neticede yakasını polisin eline ver İ miştir. Bir işçi kolunu makineye kaptırdı Beyoğlunda kurdelâ sokağında ! doğramacı Alekonun atelyesinde çalışan 22 yaşında (o Pirekobi sol ! kolunu makineye kaptırmış, kolu | dirseğinden kopmuştur. Hanımlar arasında bir döğüşme faslı Beşiktaşta Valide çeşmesinde oturan Fatma Hanımla aynı evde oturan Halim Ef, nin zevcesi Emi- lere tekrar başlanacaktır. Yugos -'pe H. bir kedi yüzünden kavga et- lavya ile aramızda bir itilâf hasıl | mişlerdir. Emine H. Fatma hanı- olursa Türk ve Yugoslav afyonları mı fena halde dövmüştür. | bir elden satılacaktır. İ İ o Manmafih hazırlanan anlaşma şyajaps İcanılarına göre uyuşturucu madde Hilâllahmer balosu ler inhisarı ile Yugoslav afyonla- Hilâliahmer balosu 21 kânunu- rmı satmak için İstanbulda bir bü-| evel 1933 perşembe günü akşamı e tesis edilecektir. Büronun Türk Perapalas salonlarında verilecek » ve Yugoslav murahhasları olacal i bundan maada bir de idare heyeti | : i i İ bulanacal uğ i balonun mükemmeliyetini (temin İdare heyeti reisi Türk murah « Jiçin Dahiliye Vekili Şükrü Kaya hası olacaktır. Müzakereye bugün | Beyin riyasetinde güzide zevattan den itibaren başlanacaktır. İmüteşekkil heyeti tertibiye şimdi - tir. Bir aile toplantısı © olan işbu Da den istihzaratta bulunmaktadır. Limanda a ERE TE See İntizam lâzım İnı teklif etmişlerdir. Reşit Saffet| İ Bey reislikten çekilmeği ve mer»| (o Deniz ticaret müdüriyeti İstan - İkezin İstanbulda kalmasını teklif ! bul limanında işliyen vapurların dun müdürü 5 üd â Kii kimliğin rg za cıları sıkı bir surette (o takip sin Sini sosyal davalara etmektedir. Müstahdemin şubesi- i ışlalarından, karargâh - | muştur. Vazıyetleri şüpheli görü l Üni toplanıp gelirilen çocuk - | len iki müstahdemin idarehanesi a, Pedagojinin ihtimamiyle kapatılmıştır. İm N e Her admam azami | dönen murahhaslarımız in “mesini şiddetle arzu | Selânikte toplanan dördüncü Bal. şü, Z i ene ki hiçbir yerdekiyle İ rahhaslarımızın bugün şehrimize Kn Yecek - kadar yüksektir. | dönmeleri beklenilmektedir. Mu- a “lgun olan memleketlerde | rahhaslarımızdan Kocaeli mebusu Ki m artması şüphesiz | ve dün kendisini ziyaret eden bir May edir. Fakat nüfusu az o - muharririmize konferans hakkında > İckette tufeylilerin, a- | ki izahatı heyetimizin reisi Hasan korkunç akıbetler ha- | gunu söylemiştir. Mu bir manzaradır. Bunun Balkan Turizm federasyonunun alyan anaların, fertlerin | Selânikte toplanan dördüncü umu © “emiyetin sırt ük bir sürü “üni velet Yugoslavya murahhasları, Roman Bikiş € kaza, v ya ve Bulgaristan murahhaslarının Ç İçin nç haline koymak he ei keş z m bir vazifedir. Bu yurt da iltihakiyle federasyon merkezi» un bir nümunesidir. İlk ava yn çocuğu kazan - i a : t dedı, 5 ıyet rakamda değil | m nun için ben Muhit »| etmiştir. Reylerde müsavat hasıl | muntazam sefer yapamadıklarını a SAğ wvaffakıyetini tecrübe | olduğundan meselenin mayısta tek | ve ilân ettikleri saatlarda harekete öy bj vilâyetlermizin de rar konuşulmasına karar verilmiş - İ gelmediklerini görmüştür, Müdür Ny kurtarabilece - İtir. Yugoslavya hükümeti merkez | lük vapur idarelerine z : seferlerin istiyorum, Belgrada naklolunduğu ( takdirde muntazam yapılmasını bildirmiş - Sadri Etem im. fı deruhte etmektedi. 'tir. v Ma Manadıktan iy lenbi 5 o — O, ben senet vermem, namusum Üzeri » »öx vezdim, dedi. Siz buna me dersiniz? Dehri BA. —vsssss0.3000 i »» » Şunu anladım kil. Genç kızlar yurdu bugün açılıyor Kadınlar birliği tarafından Şeh zadebaşında kurulan o genç kızlar yurdunun açılma merasimi bugün saat 12 de yapılacaktır. e Açılma merasimine birçok kimseler davet İ edilmiştir. VARIN 17 00 SEŞem 3107 azal km Merak bu ya... Karakolda dayak yiyen ve has- taneye düşen Didar Hanım, belki de artık iyileşmiş, evine gitmiştir. Fakat bazı vakalar vardır, kiin » sarın beynine bir tohum gibi ser- pilir, bu tohumlar yavaş yavaş fi- Üzlenir, büyür, tomurcuklanır ve açılır. İşte buna merak derler. Merak bu, insanı ber (Ozaman birdenbire sarmaz, ağır ağır bü- rının, kendilerinden rüşvet alındı» | si mevkuf olmıyarak yapılmak ü - | te sorguya çekilmeleri, düne kal - süs damarlarını iğnelemeğe başlar. İşte, bu Didar Hanımın dayak yemesi de beni ağır ağır sardr. İlk günü, gazetelerde çıkan resmine bakmadım bile, havadisi okuma- dım. Bir kadın karakolda dayak yemiş... Hee, bir kere dayak yi- yen kadın olsun, ne yapalım, can sağlığı... Deyip geçtim. Derken efendim dündenberi bu vakanın tohumu beynimde filizlen di, büyüdü, tomurcuk verdi. Me- rak sardı beni... Evet, merak bu ya, bukadının nasıl dayak yediği- ni öğrenmek istedim. Gazeteleri açtım. Bu hadisenin maznunu me- mur bey: “Ben dövmedim, vurmadım, diyor, biri diğerine yumruk sa vurdu, yumruk tesadüfen Didar Hanıma geldi.....,, Hoppala!,. Alınız size bir me « rak daha!... Merkezde komiserin karşısında dövüşmek cesaretini bus lanlar kimlerdir?...: Merak bu ya, acaba bu kimseler, kazara Didar Hanıma vurdukları için neden ka- dından özür ( dilememişlerdir?.. “Canım efendim, sana ne?,, deme yin, dedima, merak bu... Bir kere insanı sardı mı, yakasını bırakmı- yor. Hastaneye gidecek kadar kuy vetli bir yumruk yiyen kadının; gös zü önünde gören komiser bey, aca ba neden halini, hatırını” sorma» mış?.. Yoksa bu Didar Hanım'd mi?.. Körmü?. Kavga edeniki kişiden, kazara bir yumruk yediği halde, ne diye: “Beni komiser dövdu!,, diyor., Yoksa komisere bir garazı mı var?, Merak buya, bir kere sardı.. Be ni çatlatacak!.. Merkezde, iki kişi kavga etmişler, biri yumruk savur muş... Bu vakanın raporu müdüri- yete gelmiş mi?.. Anlaşılıyor, mes raktan ancak tahkikatın sonunda kurtulacağım. Selâmi izzet Hamiş — Merak dedim de hatı- rıma geldi. Bir hafta evel Tokat- liyanm karşısındaki pasajın köşe - sinde oturan lâkerdacıya, belediye zabıtası: “Buradan kalk!,, emrini vermişli. Lâkerdacı hâlâ yerin « de. Merak bu ya, o gün bugündür içatlıyacağım: O adamın, o köşede malını satmağa hakkı var mıdır, yok mudur? Varsa, neden bir za- bıta memuru onu kaldırmak istedi, Yoksa, nasıl oluyor da hâlâ yerin. de oturuyor Ss, Ii. ... Mu adamda namüs var. Fakat hep halde kaymeti yoktur. Çünkü kıymeti olsaydı bâmasu Üzerine söz dc vermezdi. er