— VAKIT 2 Temmuz 1933 şek Sahin neler ve nasıl yapılıyor ? stanbul avcılarından bir grupun barut inhisarının fişek fabrikasını ziyareti Fişek fabrikasından bir görünüş Barıt inhisar umumi müdürü Lütfi Beyin daveti üzerine, İstan- bul avcılarından bir grup barıt in- hisarının Karaağaçtakı fişek ve ki saçma fabrikasın; ziyaret etmişler- dir... | İnhisar ticari kısmı müdürü Asım | Paşa da bu ziyarete bizzat iştirak “etmiştir. Fabrika müdürü Hamdi Akif Bey, mütehassıs Mösyö Ron K do ve sabık amele mebuslardan d ç Numan ustanın delâletleriyle ge - — zilmiş ve bir av ve revolver fişe- - « ginin tam bir hale gelinciye kadar « geçirdiği bütün safhalar görülmüş. tür... Fabrika, şimdiye kadar ecnebi memleketlerde celbedilmekte o - lan av ve revolver fişeklerini ve Av saçmasını imal etmek üzere ve son tekemmülüta göre yapılmıştır. | © Könülan makineler iptidai madde- | e itibaren kovanların hadde- ii , —d , i Re a sül konması, imlâ ve av kovanları P için mukavva boru ve dip tablala- — ri imali gibi bütün ameliyeleri ic- Li raya müsaittir, 5 Bu makineler Fritz Verner ve p Herstal silâh fabrikaları gibi en tay fabrikalar mamulâtından, ba kabiliyetli ve bazısı saatte J000 parça imal edebilen otoma - ik makinelerdir. Fişek imalâtım- ; da hayati bir ehemmiyeti haiz o- lan yale işleri tekemmül etti- > rilmiş makinelerle otomatik bir z te cereyan etmekte ve bu mu- tezgâhları bir parçayı vez - ve şeklen muayeneden geçirip muvafık olmıyanları ayır- Balistiki evsaf muayenesi ma - tn yüzde bir kısmına tatbik » Bu maksatla bir lâ « K rı havi bir poligon tesis İlmiştir. Burada hassas âletler- le mermi ve saçmaların sürati ip- #idaiyeleri ve namlı dahilinde hu- 5 m tazyik ve saire ölçül - Bari tecrübeleri İ Pabeikannı bu kısımları gezi ni sonra poligona gidilerek birinci derecede alâkadar 'barıt tecrübeleri yapılmıştır. idaresi en iyi barıttan ge- iş olabilmek için mubtelf ba- fabrkaları mamülâtından nü - neler getirterek burada yapıla- ak tecrübelerde en iyi netice ve- den sipariş etmeğe karar ver- ; *, i Mğla her ne kadar yeknazar- ö ame e ise de haki- katte tatbiki pek müşkülâtı mucip # n çekilmesi, mermi imalâtı, kap- | olacaktı. Bugün dünyada bir çok nevi av barıtı vardır. Bunlardan birer netice alabilmek için uzun müddet uğraşarak muhtelif tecrü- beler yapmak lâzım gelmektedir.. Esasen bütün bu barıtların muka- yeseleri yapılmış ve muvaffak o - lanlar nam kazanarak bütün dün- ! yada tanınmıştır. Bu sebeple dünyaca bilinen av barıtlarından en iyilerinden birini ve memleketimize en uygun gele - nini seçmek kâfidir. Nitekim fab-! rikada avcıların huzuriyle yapılan tecrübelerde, bugün dünyaca en iyi av barıtı olarak tanınmış olan Valsrode barıtiyle fevkalâde neti» | celer alnımıştır. Tecrübede elyevm mevcut ko - van ve tapalar kullanılmış ve bu barıta çok uygun gelmistir. Val srode barıtının Perfect li cinsi za- if kapsüllerle de ayni derecede yanma hassasına maliktir. Bugün! bir çok fevkalâde av barıtları ya-| pılmakta olan İngilterenin tanın mış fişek fabrikaları, Valsrode barıtının evaaf ve fiatça kendi ba- rıtlarına olan faikiyetini takdir e- -derek Almanyadan bu barıttan getirterek fişeklerini doldurmak - tadırlar. Valsrode ile yapılan tecrübe - lerde istimal edilen tüfeğin nam - lusuna bakılmış, dört beş fişek a- tıldığı halde farkedilmiyecek de - recede az kirlendiği görülmüştür. Namlıya yaptığı tazyik ve sürati iptidaiyesi ölçülmüş ve muvafık bulunmuştur. Mütehassıs M. Rondo, şimdiye kadar muhtelif barıtlarla yapılan tecrübelerde böyle bir netice al « mağa muvaffak olamadıklarını söylemiştir. Bu suretle Valsrode barıtmın Perfect Il cinsinin hali hazırda en iyi ve çok ucuz bir av barıtı olma- sı ve elde mevcut kovan, tapa ve| kapsüllere çok uygun gelmesi do- layısiyle memleketimiz için en mur-| vafık barıt olduğu anlaşılmıştır. | Paşa, Valsrode ileelde edi- len neticeyi Obizzat görmüş ve bütün İstanbul avcılarının bu barıttan getirtilmesini arzu etikle- rini öğrenmiştir. Fabrikada av fişeklerini dol - durmağa mahsus son sistem maki- neler bulunduğundan dolu av fi - seği satışma ehemmiyet verilmiş - tir. Fiat cetvelleri yakında satıcı - lara verilecektir. Avcılar, her türkün göğsünü if- tiharla kabartacak olan fabrikada gördükleri mükemmeliyet ve inti. zamı şayanı takdir bulmuşlar ve gösterdikleri eseri nezaketten do - Polis Haberleri Iki ahpap Çamur İzzet İzzet kafayı tütsüliyerek.. Evvelki gece saat 23 buçuk- ta bütün bir han halkını telâşa düşüren bir hâdise olmuştur. Çar- şıkapıda (o Yolgeçen hanında otu- ran tütün amelesinden çamur İz- zet ayni handa oturmakta olan ci- gerci Arifle komşu olmalarma rağ men bir türlü geçinemezler. Gün geçmez ki, aralarında hiç yoktan bir münakaşa, bir hir gür olmasın. ! Münazaa, münakaşa çıkarıp orta- lığı boş yere velveleye vermek hu- susunda bu iki ahpap en küçük ve- sileyi bile kaçırmazlar, Evvelkigün de öyle olmuş, çamur İzzet dışarda İ bir müddet gezdikten sonra kafa- yı alabildiğine tüssülemiş ve ha - na körkütük sarhoş gelmiştir. Bu hana geldiği esnada ciğerci Arif de handaymış. İkisi de burun bu- runa karşılaşınca çamur İzzet bu bir türlü geçinemediği komşusunu görür görmez, sarhoşluk / tesirile kamasını çekmiş, Elindeki kama ile çamur İzzeti karşısında gören Ciğerci Arif neye uğradığını an « ; lyamıyarak tabanları yağlamış, çamurun peşini bırakmadığını gö- rünce feryada başlıyarak ortalığı velveleye vermiştir, Hanın içi al - İ lakbullak olmuş, bir müddet ciğer» ci önde, çamur elinde kamasiyle Türkistanda teşekkül eden Türk devleti! Yeni devlet Asyanın tarihinde yeni ve büyük bir devir açıyor Orta Asyada yeni bir Türk dev- letinin teessüs etmek üzere olması, şark âleminde derin bir alâka u - yandırdı. Bu mühim hâdisenin ha- kiki mahiyeti nedir? Bu cihet izaha değer, Türkistan, çok geniş bir memle- kettir, Bugün bu memeleketin bir kısmı Rusya, bir kısmı Çin, bir kıs mı Efgan idaresindedir. Son zamanlarda Çin hükümeti Türklere ve Müslümanlara Çin di- lini zorla kabul ettirmek istedi. Bü tün hâkimleri Çinlilerden tayin et mek yolunu tuttu. Türkler ve Müs- lümanlar bu iki hareketi de pro - testo ettiler. Fakat Çin bükümeti bu protesto'ara aldırmamazlık et - ti ve mükerrer müracaatlara kulak asmadı. Bunun neticesi olarak 1930 se - nesinde kıyam başladı. O Kıyamın i başmda Ma Cong Yag hamında bir Türk genci bulunuyordu. 1932 senesinde Orta Asya cemi- yetinde Orta Asya kıyamı hakkın da güzel bir konferans irat eden Mister W. Petro bu genç Türk li - der hakkında dikkate değer bir arkada koşmaca oynadıktan son - çok malümat vermiş ve su sözleri ra, ciğercinin feryadına gelen po- | söylemiştir: lis memurları çamur İzzeti elinde “Bu çok genç Müslüman Türk kaması olduğu halde yakalamış-| 1932 senesinde “Hami,, şehrini lardır. Tabanca taşıyan adam muhasara etti. Ben de bu sirada; o- ralarda bulunuyordum. Kendisile Dün saat yirmi dörtte Unkapa- | göndererek Çinli ceneralı ile şeh - nında acemin kahvesi denilen bir| rin teslimini müzakere etmemi em kahvede Siirtli Salihin üzerinde| retti. Çinli ceneral ile görüştüm. bir tabanca görülmüş, Salih yaka-| O da bana sordu: lanmış, tabancası musadere edil - miştir. $ Evvelki gece Fatihte Hocauveys mahallesinde Hüsrev paşa tekkesi ittisalinde oturan Nuriye hanımın evinden aşırılan bir takım erkek elbisesiyle bir kadın şapkası sabı- kalı Nurinin karısı Samiyenin ü - zerinde görülmekle Nuri yakalan - mıştır, $ Evvelki gün Hasköyde kalaylı bahçe sokağında oturan Nesim oğ- Ju İsakın şemsiye ile başından cerh eylediği iddia olunan ayni yerde oturan Jilbert Levi yakalanmış - Ur. Seyrisefain klübünün ismi değişiyor mu? Seyrisefain idaresindeki son teşkilât ve isim değişikliği dola - yısiyle Seyrisefain klübünün de is- mi değiştirilerek (Deniz akay) is - mi verilecektir. Bu hususta Seyri - İ sefain futbol kaptanı İlhami Bey şunları söylemiştir: “.« İdaremizdeki son teşkilât ve | sim değişmesi dolayısiyle klübü- müzün ismini de değiştirmek ve | bugünkü teşiklâta uygun olan (De niz akay) ismini vermek tasavvu- rundayız. Pek yakında ttoplanacak mües - sisler içtimamda bu meseleyi görü- şeceğiz. Bazı âzalar ismin değişti- rilmemesi taraftarıdırlar, Maama- fih klübün ismini (değiştirmemiz çok muhtemeldir.,, layi Asrm Paşaya, fabrika müdü - rüne ve bütün arkadaşlarma te - şekkür ederek ayrılmışlardır. AN Turhan — Ma Çong Yag, henüz yirmi yaşında bir genç mi?, — Evet! Dedim. Bunun üzerine Çinli ce- neral bana şu cevabi verdi: — Ben seksen bir yaşındayım. Torunlarım bile bu gençten daha | i yaslı! Ben böyle bir çocuğa nasıl şehir teslim ederim!, , Bunun ü€zrine iki taraf arasın - da son derere şiddetli mücadeleler vuku buldu bir aralık muhasa - mat tatil olundu. Bugün de bu genç Türkün Tür - kistan kıyamma rehberlik ettiği an aşılıyor. Eğer öyle ise genç Ma Cingizin, Timurun, Babirin deha - larına varis olduğunu, Türk ırkı - nın dehalar yetiştirmekte 'devam etliğini gösterecektir.,, Yukarda mevzuu bahsettiğimiz Mister W. Petro'ya Türkistan kı - yamının dini, ırki veya siyasi ma - hiyette mi olduğu sorulmuş, oda şu cevabı vermişti: “Asri bir şehnamenin mevzuu o- İlacak bu ihtilâlin sebebi, dini taas i sup değildir. Onun sebebi siyasi - dir. Belki de bu kıyam, Turan bir- liğinin bir tezahürüdür, Onun için bu ihtilâlin muvaffak olmasile Rus ya ve Efganistan mühim meseleler karşısında kalacaktır. Çünkü Rus- yanın idaresi altmdaki Türkistan için için kaynıyor. Rusların yap - tıkları dini tazyikler, sonra Rus - yanın Türkistanı büyük bir pamuk tarlasına çevirmesi, ve onu gıda -) maddelerinden mahrum etmesi ga yet büyük meseleler çıkaracaktır.,, Efganistana gelince Türkista - nın bir kısmı Efganistanın idare - sindedir. Burada yaşıyan Türkler dünyanın her tarafında, bilhassa | de, kardeşlerile, birleşmek istiye » i ceklerdir. Şayet Efganistan buna mümanaat edecek olursa, Türkler de onlarla çarpışmak mecburiye - inde kalacaklardır. Bugünkü Efganistan Kralı Na - idir Şah Hazretleri, geniş görüşlü bir zs* olduğundan onun böyle bir hâdisenin önüne geçmesi beklenir. Esas itibarile bu mesele, daha şimdiden Efganistes da açılmış bu lunuyor. “Kâbil,, de intişar etmekte o - lan ve “Kâbil,, adını taşıyan aylık mecmuanın son nüshasında İranlı doktor Afşar'ın bir makalesi var - dı. Doktor Afşar bu makalesinde Efganistanın İran ile birleşmesini tavsiye ederek bu birleşme sayesin de İran ile Efganistanımn “Turan, cılık hareketine ve tehlikesine kar şı gelebileceklerini anlatıyordu. Bu da Orta Asyadaki Türk ha- reketinin daha şimdiden İranda ne gibi endişeler doğurmıya başladı - ğını göstermiye kâfidir. Hali hazırda devam eden Türk kıyamı ne netice verebilir? Çin Türkistanında Türkler nü - fusun yüzde doksan dokuzunu teş kil ederler. Onun için kıyamda muvaffak olacağından şüphe edi- lemez, Bu muvafakryetin vermek- te olduğu netice, Çin tazyikinden kurtulmuş yeni bir Türk devletinin bea db Bar dir. Fakat Çinlilerin fena idaresi yüzünden arazinin ancak yüzde beşi ekiliyor. Türkler, memleketle- rini güzelce istismar ederek onu süratle ilerletebileceklerdir. Çin, İran, Efganistan, Rusya, devletlerin bu yeni (o hareketle ne derece alâka gösterdiklerini az çok izahettik, Bu yeni hareketle a- lâkadar olan diğer bir memleket - te Hindistandır, bilhassa ekserisi | Türk olan Hindistan Müslümanla- rıdır. Hint Müslümanları Türkistan kı yamı ile ve bu kıyama ait haberler le son derece alâkadar olmakla ve indistan ile Rusya arasmda yeni bir Türk devletinin teessüsü ile Hindistanın Bolşeviklik tesirlerin - den uzak kalacağını, onun için Hindistanla Rusya arasmda yeni kıyamma karşı müdebbirane ve a- kılâne bir hattı hareket takip et - mesinden son derece memnun gö- rünmektedir. Yeni Türk devletinin teessüsü, Asyanın hayatında hiç O şüphesiz yeni bir devir açaacktır. 1 Dörtler misakı Küçük itilâf bu misaka ne söylüyor ? Londra, 1 (A.A.) — Nean East gazetesi, yazdığı bir makalede kü» çük itilâf tarafından resmen yap- tırılan tezahürattan bahsetmekte, bunların küçük itilâf hükümetleri- ne şeref ve itibar kazandıracak ve dünya sulhuna yardım edecek ma- hiyette olmadığı söylemektedir. Buna mukabil sah çekilen dört- ler misakı, muahedelerin yeniden tetkiki için faydalı olarak ne söy- lemek kabil ise onları söylemiş - tir.