19 Haziran 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

İSARETLER Teşkilâtçı hekim l b Yilâyet, yüzlerce köy hâlâ (iş .9da bir filin gibi dönüyor. |, “terin, kasabaların, nahiyele - köylerin dekoru içinde tip tip erle karşılaştım: Vali, ho- dis, müteahhit, iş ada - tip, asker, hekim... im tipi beni çok düşündür- | Hekimi büyük şehirde tam ol- | bir Münevver gibi iş başında i İhtisaslaşmış bir kahra- Süzelliğini taşıyor. Fakat kg *Ya girdiniz mi iş birdenbi- ni İyor. Gene kasabada ken- k ihtisasa vermek istiyen insan- t rlastım, bölümünün mikyasını'veren kalabalığıdır.. Kalabalığı KN ihtisasları doyuramıyacak âz olan yerlerde mütehassıs kendine kalmıya, kendi sa- N istediği gibi çalışamamı- abay üm olacaktır. Mütehassıs ik “ateşinin pervanesidir. agiim az nüfuslu kasabaları - İk, rastgeldiğiniz genç hekim - i büyük şehirlerin daüssılası Ve ihtisası, iaboratuvar aşkı kğ Kendini ihtisasa veren m mantığına göre bu en E harekettir. Na bizim kasabalarımız ne ?. Bunu acı acı düşünüyo- «e | ra bir mütehassının küçük |, “abada çektiği cehennem a- tarlıyorum. P » * # Kaba ve köy yalnız tek has- iç ek hekimin karşılaştığı yer a Kasabalar, köyler su i- © mikrop işine kadar'tam üç lürebe meydanıdır. i kavza her muharebe gibi İster, birlik ister, ve kütle döğüşme ister. Şu halde kasabadan mutlaka büyük Bitmeğe hazırlanan hekimin şok kuvvetli bir devlet iği vazifesi meydana çıkı - nektir. t ettim, devlet hekimliği de | kö*ıyor. O da modern labo gitmeğe, büyük şehirin he p ağa çalışıyor. Fert ba- jan bu da doğru, Fakat köy- iy Kabları ne yapacağız, on- ğ tlerini kime bırakaca - K Bana kalırsa Anadoluda dev - w ekini iliğini askeri kıtalarda- N ” ik gibi görmedikçe, kö- İ bayı mikrop mücadele mr. teşkilâtçı bir züm iy Mbip olmadıkça büyük sıh- a Mücadeleleri başıbozuk kala - “ti, © Öyle sanıyorum ki bizim hay sahibi hekim kadar teşkilât My me de ihtiyacımız var. Bu ilir?. Bilmiyorum. Fa- “bimiz biliyoruz ki, 15 mil - *1. Ancak 14 milyonumuz köy oluruyoruz. Sadri Etem Akşam kız san'at h,, , mektebinde da. * vekâletinin Şehzadeba - ta i akşam Kız sanat mektebin n eniyi bu ders senesi içinde- Bin neticesini toplu bir halde “a; ©K üzere bir sergi tertip e - Mayın ziyartçilere açılmıştır. Niş, “ide dikiş, biçki, moda, ça - İt İ, ev idaresi, resim ve Y amları vardır. Sergi önü - ta , “Uma günü akşamına ka- b Memi ai ayi 44 Gaz 'pahalılaştı! : Şeker fiyatların- atleri kilo başıma 60 para artmıstır. sında satılmaktadır. Gaz. fiatlerinin yükselmesine kumpanyaların iddiasına göre güm İrük resimlerinin artması sebep ol- mesi için hiç bir sebep yoktur. Ti - kata başlamıştır. dada yükseklik var! İki gündenberi piyasada gaz fi-| Şeker de 58 kuruş ile 60 kuruş ara» | | muştur. Şeker piyasasının yüksel -! caret müdüriyeti bu hususta tahki| Zeytin dalı Daha çok yakışık Almaz mıydı? i | | (Akbaba) son nushasında Londradaki iktisat konferansı işlerini bir az derinden tahlil et- miş, şayet konferans dünya buh- ranının önüne geçemezde bazı- larının dediği gibi buzünkü me- deniyet âlemi batarsa ve insan- Buğday fiatları Dün ticaret ve zahire borsasında İ buğday üzerine hemen hiç mua - mele olmamıştır. Bunun için dünkü buğday fiati evvelki günkü fiatin aynidir. idi. Bu fiatlerden anlaşıldığına göre i buğday fiati son günlerde biraz daha düşmüştür. | Bunun muhtelif sebepleri ara - sında her gün muhtelif taraflardan i fazla buğday geldiği gösterilmek - İ ; tedir. Dün gene 25 vagon buğday | İ gelmiştir. Evvelki gün de (572) çu. val buğday piyasaya çıkarılmıştır. | Gelen buğdaylarla beraber İstan buldaki stok 12,200 çuvaldır. Üç j gün evvelki stok ise 12320 çuvaldı. İ Adanada buğday mahsulü Adanada verilen haberlere göre diğer senelere nazaran çok iyidir. Rekoltenin geçen seneden bir misli fazla olduğu tahmin edilmek tedir. Bu takdirde bu sene Adana- dan ihraç edilecek pek çok buğ - day bulunacaktır. Samsunun ithalât ve ihracatı Samsun limanınflan 1932 sene - sinde (11,357,000) liralık eşya ih- taç edilmiştir. Buna (mukabil 6,935,000 liralık ta ithalât yapıl - | mıştır, i Bu miktar içinden İstanbula ge- İ len eşya 5 milyon liralıktır. Yeni Ticaret ofisleri iktısat vekâletinin İzmirde ü - züm, incir, Edremitte zeytin, zey - tinyağr, İstanbulda tütün işlerile uğraşmak üzere birer ofis açacağı n: yazmıştık. Öğrendiğimize göre bu ofislerin nizamnameleri hazırlanmağa baş- lamıştır. Ve yapacağı işlerde tesbit edilmiştir. Bu ofislerden maada Trabzon- da da bir fındık ofisi açılması da ayrıca düşünülmektedir. Hazırlanmış olan projeler Lon - drada bulunan Iktısat vekili Celâl Beyin Ankaraya avdetinden evvel bitmiş olacaktır. otobüsler Taksim - Yeni mahalle otobüsle» rinin yaz servislerini gösleren tari- fe Beyoğlu kaymakamlığınca tas - dik edilerek ayın yirmi beşinden i- tibaren tatbikine müsaade edil. miştir, Bu tarifeye nazaran, otobüsle - diil iie. b Evvelki günkü fiat 5,10 kuruş is di. Bir hafta evvelki fiat ise 5,39 ku | ruştu. Bir ay evvelki fiatte 5,17! i bu sene Adanada buğday mahsulü! Yeni mahalleye işliyen | lık bir nevi vahşet hayatına dö- (| nerse işlerin sonu neye varaca- )| ğını düşünmüş, nihayet herkese bir fikir vermek için Hitler, /! Makdonalt, Mussolini, Litvinof |; gibi meşhur Avrupa diplomat - larının karikatörlerini yapmış. Bunlar arasma Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Beyinkini de ilâve etmiştir. BunlardanTeyfik Rüştü Be - ye ait olan katikatürü yukarıya koyduk. Görülüyor ki (Akba- ba) Tevfik Rüştü Beyin eline bir ok ile yay vermiştir.. Fa- kat diğerlerine verdiği hep ay- nı silâh değildir. Meselâ Hit- lerin elinde bıçak, Makdonaldte mızrak ile kalkan, Mussolinide balta, Litvinofta ise sadece bir mızrak vardır. Acaba aradaki bu farklar niçin?, Hele Tevfik Rüştü Bey gibi sulh ve dostluk için yara - tılmış bir Türk diplomalının &- line ok ve yay gibi harp silâhı vermek niçin?. Kaldı ki Teyfik Rüştü Bey daha üç gün evvel | Londra konferansında iktısadi ademi tecavüz misakı teklifin - de bile bulundu. Eğer diğer ar- kadaşlarma bakarak o Teyfik Rüştü Beye de mutlaka bir harp âleti vermek lâzım idiyse hiç olmazsa bu ölet bir müdafaa vasıtası olan kalkan olmalı idi. Yok eğer böyle bir mecburiyet yok ise onun eline yakışan mu- barek sulh ağacının en güzel dalı değil mi idi?. VAKIT Gündelik, Siyasi Gazete Istanbul Ankara Caddesi, VAKTT yurdu Telefon Numaralar, Yazı işleri telefonu! 24379 Idare telefonu > 1 24379 —— Telgraf adresi; İstanbul — YAKIT Posta kutusu No. 48 —— Abone bedelleri : e Türkiye — 2400 Er. Seneli': 8 aylık 70 » 439 8 aylık 00 s0 , 3 aylık 1 » mw . — İğ ilân ücretleri: | i ! Resmi Yânların bir satırı 10 kuruştur. —— Küçük iânlar: Bir defası $0 Iki defa 50 Uç defem &6 Göet «tası 75 ve on defasi 100 kuruştur. Üç aylık An vererlerin bir defas mecca- bendir. Dört satırı geçen Üdnların fazla #stırları beş kuruştan hesüp edilir. rin hareketi, sabah altıdan her ya- rım saatla bir olmak ve ara servis leri de yapmak suretile gece yarı - sından yarım saat sonraya kadar devam edecektir. eğ a ağ a EY Br yk Sub ir 1 Bilen, m. Kimler kalıyor ? Darülfünunun yeni kadrosu Darülfünun ıslah heyeti dün de sabahtan itibaren akşama kadar meşgul olmuştur. Bugünkü faali - yet hedefinin önümüzdeki ders se- nesinde tatbik edilecek bir senelik muvakkat kadro olduğu tahmin e- dilmektedri. Müşavirlik, bundan bir müddet evvel müderris ve mmuavinlerden ve muallimlerden topladığı fisler üze- i rindeki tetkikatını bitirmiş ve fişle- ri Ankaraya göndermiştir. Müder- rislerin ilmi hüviyetlerini tesbit © den bu fişlerden, muvakkat kad- ronun tesbit ve tanzimi işinde e - hemmiyetli surette istifade edildiği veya edileceği tahmin olunmakta- dır. Eczacı ve dişçi mektepleri de da hil olduğu halde bugünkü Darül - fünunun kadrosu yüz altmış kadar müderris, muavin ve muallimden terekküp etmektedir. Fakat bir kı- sım kürsülerin müderris veya mu - allimleri ayni zevat olduğu için müderris ve muallim sayısını yüz altmıştan azdır. Bunlar arasında en çoğu Fen fakültesinde olmak üzere beş on tanede ecnebi mü - derris vardır. Evvelâ bir kısım kürsülerin ilga sı veyahat birleştirilmesi, sonra yaş meselesi dolayısile Darülfünun kadrosu haricinde bırakılacak o - lanların mevcut kadrodaki rakka - min yarısını tutatacağı kuvvetle söylenmektedir. Hariçte bırakıla - cak veya talim ve terbiye heyetin- de çalıştırılacak müderrislerdenbir kısmının yerini de şimdiye kadar Darülfünun muhiti haricinde kal mış zevat dolduracaktır. Bütün Darülfünun mahaflii ye- ni kadroyu kolayca duyulur bir merak ve alâka ile beklemekte - dirler. Salih Zeki Bey ve Maarif müsteşarlığı Dün Ankaradan gelen telgraflar Salih Zeki Beyin yerine Maarif müsteşarlığına Talim ve Terbiye heyetinden Avni Beyin getirilece- ğini ve Salih Zeki Beyin daha baş- ka bir vazifeye tayin edileceğini bildiriyorlardı. Avni Bey bir müddettenberi şeh rimizde bulunmakta ve Darülfünu. nu ıslah heyetinde çalışmaktadır. Dün Maarif muhitinde bu haber ü- zerinde meşgul olduk ve bu tebed- düle muhakkak gözile bakıldığını öğrendik. Bununla beraber dün akşama kadar bu hususta resmi bir malümat gelmemişti. Maarif vekili geliyor Gene dün duyduğumuza göre Maarif vekilimiz Reşit Galip Be - yin bir haftaya kadar şehrimize gelmesi beklenmektedir. Reşit Ga- lip Bey İstanbulda (o bulunduğu müddet zarfında Darülfünun işle- rile meşgul olacak ve ağlebi ihti - mal esasları tanzim edildiği söyle- nilen muvakkat kadro, vekil beyin tetkikine verilecek, kat'i şeklini ala caktır. — VAMIT 19 Har'ran 1933 SOHBETLER Diş hakkında konferanslar Kıymetli ve değerli diş tabip- lerimizden Suat İsmail bey, diş bakımı hakkında vermiş olduğu konferansları, küçük bir cilt halin ! de bir araya toplıyarak neşretti Bu küçük kitabın, faydası mu- hakkak çok büyüktür. Itiraf ede- lim ki, bizde diş bakımı çok ihmal edilmiştir. Acaba bir istatistik tu- tulsa, yüzde kaç kişinin ağzı çüs rüksüzdür ve yüzde kaç kişi, çürü- İ miye başlıyan dişlere baktırır - lar?.. Maalesef pek çoğumuz dişi- i miz ağrıyıp şişmeden dişçiye gitme i yiz. Halbuki, dişlerin sıhhat üze - i rinde çok mühim rolü verdır. İşe, Suat İsmail bey, bu kıymet- li kitabında, bu rolleri anlatıyor. Dişlerin vazifesini, diş temizliği- nin ehemmiyetini, dişlerin neden | çürüdüğünü yazıyor ve ağız ve çe- ne kanserinden nasıl sakınmak lâ zım geldiğini söyliyor. Çok faydalı bulduğumuz dişle- rin temizlenme usulü hakkındaki öğretişleri, kitaptan aynen nakle « diyoruz: Dişleri tam bir şekilde yıkamak çek güğ bir iştir. Güç olduğu kadar da ebemmiyeti haizdir. Diş temizliğinden pe anlıyoruz?, Bunu kıme şöyle saralıyalım; 1 — Dişlerin üzerlerinde ve aralarında toplanan yemek kırmtılarım kaldırmak; 2 — Dişlerin diplerinde biriken taşların toplanmasma yani olmak; (bu taşlar birer mikrop yuvasıdır ve bulundukları yerlerin dişlerin ve diş etlerinin yarırma çalışmiar)z 3 — Kan damarlarınm akmasını fanli- yete getirmek için diş etlerine masaj yap- rank vw İşte diş temizliği ve hıfzassıhası esas His bartin bi üç noktada toplanır. Fırçalamayı he vaziyeilerin ve se şe- killerde yapmak lâzım geldiğini dc kısaca | söylüyelim; 1 — Dişlerin dış Yüzlerini, yani yanak ve dudak yüzlerini | diş etlerinden büşleyıp dişlere doğru giden isikamette frrçalamalı; 3 — Bunun gibi İç taraflarını da diş etlerinden dişn doğru fırcnlamalı; 3 — Diş aralarmı her istikamette firça- lamalı; 4 — Sonunda ağzı çalkalamalı ve fırça Yı dn sidan keçirmeği unutmamalı; 5 — Gözüken dişleri cilâlamalı: Bunun için firçayı en sonra wfki tatup bu dişleri | oğmak lâzımdır. Bütün bunları yaparken diş #ilerinin pezaketini unutmamalıdır. Diş et leri duvar kiğrtları gibi sik sık ayrılmağa müstnittir. Onları derhal yapışlırmann Ça resimi aramalı; $ — Bir fırçalama, tam iki dakika de- vam etmelidir. Bunlar yapılması lâzım gelenler... Bir de yapılmaması lenp edenleri söylüyelim: 1 — Dişleri yulnız üfki vaziyette firca Mamak, ., (Böyle yapilacık olursa temizlik İanism ve Kali olmaz ve bu istikamette faz- la oğulursa dişler, diş etleri hizasmda aşmır © ve ilgide bu aşınmalar hassas oyuklara ine kılâp eder ii bu hal diş için bir tehdittir.) 3 — Diş etlerini hiç düşünmeksizin yun kardan aşağıyı doğru fırçalamak ta fenn- dır: Bu hareket te yemek parçalarının diş etleri arasını takılmasına sebep olur ki ban dan da bir sürü Mtihaplaf vöcude getebitir. 3 — Pek hafif olark veya pek yumu şak bir fırça İle fırçalamak ta fenadır: Ba nünls da temizlik kâfi olmaz. 4 — Dişleri bir Bavlu ile silmek: Bir fe na usul de dişlerin Üzerrinde bulunacak olan yemek parçaların diş aralarına terek bu suretle çürük için bir zemin hazırlanmış 0“ © mâ iğ Çünkü havlu diş aralarma girip buntarı | oralardan çıksrumaz, Bu kiymetli kitabı, genc ve ihti- 3 yarlara, çocuklara ve velilere cid- den tavsiye ederiz. Selâmi izzet Tayyare cemiyetine yardım edenler ! Tayyare cemiyeti İstanbul” şu » besine merbut Eminönü nahiye şu- besi reisi Hacı Lütfi ve azadan Ke mal ve Zeki Beyler cemiyet varida. tının tezyidi hususundaki gayret ve faaliyetlerinden dolayı Cemiyet umumi merkezince birer takdirna- me ile taltif edilmişlerdir.