di alem arka ” N i ei ” OHRET, e ” Ep ee ie ahuşla mücadele tn, >e Veekâleti, fuhuş tali- Bu Sini tespit etmek üzere- imatname ile, kaldırı- n kadınların hayatları ve il tr, Sİ zabta “e mi ve Henan kal din, ildi İva gir ekten rabta almacak- mücadele” sözünden, » Fuh, yanlış mana çikarıyor- a mücadele etmek, #uh- dırmağa uğraşmak r. Kadınları, bu fe- menetmeğe ça- uk çağında olanla - a umumi sıhhati bo- e olduğu kada, denmek daş Mu, sülün 104 kiye yiyede Umum; Tândevu ve ol, um el, Yardır. rl huş ve caktır, bazı ur, çi Müsusi ; Sir yat bu Ye , Mese Bügilenç Val ey, Ve Fa, tadan, ri z ağ İ dü, am çer 4 e ti d Bi İten İNCİle yi a On bul a, ma Mer Nİ ala, Salışıria, üsenleri; “med lek atan | A bul kıp fena yola SAP-| ze değil, büy Bize hitlerinin fenalığı lâzım M önüne müm- geçmeğe çalış» larımdan birisi, ün lâğvini istiyor, yok olmasını isti- fuhuş yoktur, İ ev yoktur, Tür. ürk €vi yoktur. Cüm- 'Yesinde kadın ticare- Mmamalıdır” diyordu. Süzel bir temenni - mi ç., | ürkiyede — pek çok erde olduğu gi- T, randevu evi Ü olacağı > isin de bir fuhuş memleketlerde u- €v yoktur. Fuhuş » İçtimai, iktısadi lesidir. Fuhuş, mücadele eder. Salışacak yeni yeni sa- şeye rağmen her lara azami güçlükler t kağan, & kp Kaldırmak için Mümkün oldu- için uğraşmak | : e ola vardr n fuhşa atılan» 3 vak huya ya göreneğe fahişe olanlar. laç yarmak nisbeten edenler, FI için kaldın. Ve sefaletieni biz, yoksuz. m ekseriye- €rİNİ zannedi ” İzmir VE za; büyük şeh teşkil e- irşat edi gelen Bilhasıa, ç — Seçmiş, em ibtiyarlar, İ Zin gayriih. teşvik ediyor. ilsiz ve Sea bir lokma | » kazan, ir. Onlara Skin k| aç ları bir kapı ei işi iki, nihayet üç hafta içinde bi- i Kadrolarda yeniden de- .MütehassısınIzmir- de yaptığı tetkikler İnhisarlar idaresinin İzmirdeki teşkilâtını tetkik etmek için İzmi re gitmiş olan inhisar mütehas- sıslarmdan M. Wallace Clark Is. tanbula gelmiştir. Mütehassıs, bir muharririmize bu seyahati hakkında şu izahatı vermiştir: — “İzmirde Çamaltı memleha-| sını, sigara fabrikasıni, tütün ve ispirto depolarını, içki salış mağa- zalarını ve inhisar bürolarmı gör“ dük. Memlehayı iyi buldum. Te- sisat ta iyidir. İzmirdeki tetkikle- rim bende vazifem dolayısile zi- yaret ettiğim müesseseler hakkın- da iyi bir intiba bıraktı. İzmir şeh rini ve limanı da iyi buldum. İzmirden Bursaya gittim. Yol- da Kemalpaşa kazasına uğrayarak orada tütünler üzerinde tetkikler yapan arkadaşımla görüştüm. Bur. sadaki depoları iyi buldum. İnhisar idaresinde ıslahını lü- zumlu gördüğüm noktalar ve gör- | düğüm kusurlar hakkında şimdi»! den bir şey söylemeği doğru bul-| muyorum. Fikirlerimizi tesbit ede- rek rapor halinde yazacağız. Bu tireceğiz ve muhtelif meseleler ü- zerinde muhtelif raporlar hazırlı- yarak inhisarlar vekâletine vere- ceğiz. Vereceğimiz bu raporlar ü- zerinde ayrıca inhisar vekâletile müzakerelerde bulunacağız. Inhisar işleri gişiklik olmıyacak İnhisarlar umum müdürü Hü nü Bey Ankaradan dönmüştür.! Hüsnü Bey bütçe ve Aankarada takip ettiği işler hakkmda Şu be- yanatta bulunmuştur” “İnhisarlarm tevhidi dolayısi- le 100.000 liralık tasarruf temin olunmuştur. Kadrolarda yeniden bir değişiklik yapılmıyacaktır. Bu seneki faaliyet programr- mız, bütçedeki gösterilen esaslar dahilinde olacak, bu meyanda A- merikalı mütehassıslarn raporu da nazarı itibara alınacaktır. İn- hisarların varidatı geçen seneki- nin aynidir. Sönsan s0 0000009500 #080808 20108 RENAN 0881 BUN a vE) MEY > i Her halde tedavi kabul edenlerin 1r- tedavi çareleri düşünülmelidir. Bu | lemiyecekleri için, ancak sıkı bir €Sİ, | talimatname ile zabıt ve rabıt al- gibiler hakkında söz söylemek bi- doktorlarımıza düşer. gibiler de kolay kolay tedavi edi- tına alınırlar. | Bu münasebetle, fuhuş talimat- nâmesine bir mdade ilâvesini tek- lif ediyorum: — “Vesika alan ka- dınlar, umumi parklarda, umumi caddelerde, umuma mahsus yer lerde oturamazlar ve ancak gü- nün muayyen saatlerinde, muay- yen yerlerden geçebilirler.” Bazı uygunsuz kadınların, va- purlarda, trenlerde, tramvaylar- da, bahçe ve kazinolardaki hal- leri, tavırları, sözleri umumi ahlâ- ka mugayirdir ve insanm — hele gençler, çocuklar ve kadınlar olur- sa — yüzünü kızartacak mahiyet- tedir. Fuhuş talimatnamesi bu ha- lin önüne geçmelidir. Selâmi Izzet ER Türk dili Birliğinin emektarı ——— İsmail Bey Gasprinski ve onun Tercüman gazetesi ii emekmamnni Ismail B. Gasprinski Vaktiyle Kirımda (Tercüman) ismiyle hararetli bir Türkçe gaze- te çıkardı.. Bu gazete Rusyadaki Türklerin hürriyeti, < Türklerin müşterek bir lisana sahip olmala- rı ve Türk ittihadı için canla baş- la uğraşıyordu.. — Sahibi: İsmail Gasprinsk En büyük gâyesi Türk dili birliği olan bu mütefek- kir 1914 senesinde ölmüştür, Fakat ne eseri, ns de ÇTercü - man) gazetesinin yaptıkları hiz - metleri ölmemiş ve unutulmamış - tır. ebu sene 4Tereman) am “kuru - luşunun 50 inci yil dönümüydü. Refikimiz (Azerbaycan yurt bilgisi,, mecmuası son nüsahsını bu büyük Türke ve eserlerine has- retmiştir. Bu münasebetle refikim kan Köprülü zade Fuat Beyin ma- | kalesini naklediyoruz: » > * 1267 de Kırımda (Avcı) kö - yünde doğan ve babasının (Gas pra) köyünde doğduğu için (Gas- ! prinski) lâkabiyle şöhret kaza - nan İsmail Bey ne büyük bir âlim, ne bir şair, nedebir filozoftur. Akçora oğlunun pek doğru bir ta- rifini kabul ederek diyebiliriz ki, o, her şeyden evvel ve her şeyin fevkinde bir “halk hadimi,, dir. Hakikaten şu son kırk elli sene zarfında, eski Rusya çarlığı da - hilinde yaşıyan milyonlarca Tür - kün milli ve mederi intibahında VAKIT Gündelik, Siyasi Gazete Istanbul Ankara Caddesi, VAKIT yurdu Telefon Numaraları Yazı işleri telefonu: 24379 : 24570 Idare telefonu Feigrat sdreşi; İstanbul — YAK Posta kutusu No. 46 Abone bedeller! * Senetli": 6 aylık 3 aylik 1 aylık ilân Ücretleri: Resmi Anların bir satin Ticari Mânlarm bir satırı Ticari ilânların bir santimi 75 Kuruş Küçük ilânlar: Bir defaaı 30 ik! dafamı 90 öç oetası h3 dört urfası 75 ve on defam 109 kuruştur. Uç aylık ilân verenlerin tir detam mooca- bendir. Dört satırı geçen İlânların fazta satırları beş kuruştan hesap edilir. en büyük vazifeleri o görmüş, bü- tün hayatını bu işe o vakfederek binlerce mânia karşısında muvaf- fakiyetle yürümüştür. Türklerin şu son yarım asırda * ki milli intibah tarihini yazacak bir ımüverrih, ona büyük bir mev- ki vermek mecburiyetindedir. Kırımın yüksek ailelerinden bi- rine mensup olan İsmail Bey, ilk tahsilini Moskovada bir askeri i- dadisinden, bitirmeden, yaptı. İ - çinde yaşadığı mutaassıp ve milli- yetperver Rus muhiti, onu Rus - laştıracak yerde bilâkis ruhunda çok büyük aksülâmeller uyandır - dı; ona Türklüğünü siddetle his - settirdi. O sırada (Girit) te âsilerle meş- gul olan Osmanlı devletinin hiz - , metine girmek maksadiyle İstan - bula geldi, gönüllü zabit yazılmak | istedi. Maksadına muvaffak olama - İyınca Parise giderek Avrupa me - deniyetiyle yakından temas etti ; ürk — İslâm dünyasının inhi - tatına mukabil Avrupanın müte -! | madi terakkisini gördü. Rusyaya döndükten sonra, “Rusyada müslümanlar,, atlı Rus- ça eseriyle muharrirliğe basladı , İsmail Bey, bu küçük risalesin- de “Türk — Tatar, (dünyasının geri kalmasını, Avrupa ülüm ve fünununun Türkler arasına. gir - memesine ve maarifin pek iptidai bir halde kalmasına atfediyordu . Buna karşı mektepler acmak, her türlü neşriyatta bulunarak fikirle- ri uyandırmak lâzımdı.. İşte, bu büyük maksatla, mad- di ve manevi bir çok müşkülâti yenerek, 1883 Nisamının onuncu yirmi üçüncü— günü (Tercü - man) atlı gezetesini (o çıkarmıya «| başladı; vefatına kadar rubu asır dan epey fazla bir müddet neş - i riyatına devam etti. (Tercüman) yalnız Kırımda de- ! ğil, Kazanda, Kafkasyada, Tür - | kistanda, Türkistani Çinide, Si - beryada, Romanyada, Bulgaris - tanda, Osmanlı imparatorluğu da- hilinde, hülâsa bütün Türk mem - leketlerinde büyük bir tesir yaptı. Türklerin © ve bilhassa Rusya Türklerinin millt intibahında mü- him bir âmil oldu, her tarfata İs- mail Beyin bir çok takdirkârları, muakkipleri yetişti. Fikirlerinini, nazariyelerini der- lan İsmail Bey, yalnız (o (Tercü - man) çıkarmakla kalmadı . Es- ki medreselerin yanında (usuli cedit) mektepler açmağa çalıştı . ' Elifba tedrisatında “savti usuli, | tatbik için “Hâceyi — Sibyan,, a- | diyle elifba kitabı yazdı. Softalar onun bu (yenilik) teşebbüslerine | karşı âdetleri veçhile, (Din) silâ- hına sarıldılar. Onu tekfir ve tel'in ektiler. Bu yeni mekteplerin (dinsiz) mektebi olduğunu ileri sürdüler.. İsmail Bey bu gibi hücemların hiç birinden yılmadı; sarsılmaz bir azimle yolunda yürüdü; (Tercü - i man) da herkesin anlıyacağı ba - sit bir lisan, kat'i bir mantıkla, muarızlarına cevaplar verdi . İsmail Bey Türk — İslâm dün » yasında (kadın) ın mevkiini yük- O a — — VAMIT 6 Mayıs 1923 —yenj | Bir balıkçı | Keyif halile arka- daşını vurdu Dün Balatta iki arkadaş ara- sında bir kavga çıkmış, içlerinden biri ağır surette yaralanmıştır. Vak'a sart on yedide Balat is- kelesi civarmda Salihin ahçı dük- kânında olmuştur. Burada yemek yemekte olan ve esasen kafaları biraz tütsülen - miş bulunan balıkçı Fikri ve İbra- him arasında bir hiç © yüzünden ağız kavgası başlamış, kavga bi- raz sonra büyüyünce İbrahim bi - çağını çekerek Fikrinin göğsüne saplamıştır. Ağır surette yarala- nan Fikri yere yıkılmış, etraftan yetişenler İbrahimi © yakalıyarak polise teslim etmişlerdir. o Yaralı balıkçı Balat hsatahanesine kaldı rılmıştır. Hasan ve Ruşen Eşref Beyler döndüler. Balkanlar arasında bir “Deniz Ofisi,, teşkili işini Oo müzakere et- mek üzere OAtinada (toplanan Balkan konferansı o komitesinin içtimalarına memleketimiz namı» na iştirak etmek için Yunanista- na gitmiş olan Türk Balkan Bir - liği Cemiyetinin reisi Trabzon meb'usu Hasan ve umumi (kâtip Afyonkarahisar (o meb'usu Rüşen Eşref Beyler dün İzmir vapurile İstanbula gelmişlerdir. Hasah Bey bugün Ankaraya gidecektir. A reianiiyismend Vali Pazartesiye geliyor Belediyeye ait işler hakkmda görüşmek ve alâkadar makamla- ra izahat vermek üzere Ankara- İ ya gitmiş olan İstanbul Valisi ve belediye reisi Muhittin Bey pazar- tesi günü şehrimize dönecektir, , a Kimyagerler kongresi Türk Kimyagerler | Cemiyeti kongresinin dün sabah toplanması mukarrerdi. Kimyagerlerden bir kısmı dün sabah o Halkevine git- mişler, fakat ekseriyet hasıl ola- madığından kongrenin başka bir güre bırakılmasma karar © veril- miştir. Gelen kimyagerler arala- rmda mesleki bazı hasbihallarde bulunmuşlardır. İ seltmek için de çalıştı. o Maarifi kadınlar arasında yaymak, onları i umumi hayata sokmak, Türk ce - i miyetini canlandırmak için zaruri bir şeydi. Onun bu ( hususta yazdığı bir sok yazılar tesirsiz kalmamış, az zamanda büyük neticeler vermiş, i Rusya Türkleri arasnda kadının içtimai vaziyeti eskisine nispetle hal tatbik etmek kabiliyetinde o - | çok yükselmiştir. Onun lisan me - i selesi hakkındaki noktai nazarı da i çok şayanı dikkati, (Tercüman) ın şiarı “dilde, fi- kirde, işte birlik,, düsturu ile hü- lâsa ediliyordu. Osmanlı © edebi lelçesinin sadeleştirilmiş bir şekli d KLAN kek Kg e MR Di e e e * : hi Zi ile gazetesini çıkaran İsmail Bey; | muhtelif tekellüm şivelerine ma « lik olan, muhtelif Türk şubeleri a- rasında bir “umumi edebi dil,, ol- masını, Türklüğün medeni terak « İkisi için en büyük vasıta addedi » yordu. O, bu çok doğru fikrini tama - mile kabul ettiremedi, lâkin bu fikrin galebesi için elinden geldi « ği kadar çalıştı. <g Bütün © hayatını Türklüğün yükselmesine sarfeden bu büyük adam Türk halkının ebedi şükran larma lâyıktır. ve