Sayıfa 6 Fransada maarifin esaslı bir ıslahı Hususi mektepler kaldırılacak, devlet tahsilin her derecesile meşgul .. Çocukların kafası devlet mal: sayılacaktır Çocuğun kafası devlete ve ce- miyete aittir. Çocuğun o kafasmı devlet inkişaf ettirmeli; ( tahsilin her derecesini çocuğa devlet ver- melidir. Devletin hedefi çocuğun dima- ğından, âmmenin menfaati namı «| na, azami derecede istifade etmek olduğu için devlet çocuğun tah - sil ve terbiyesini adım adım takip etmeli ve onun tahsiline istikamet göstermelidir. Son günlerde Fransa maarifi - nin aldığı istikamet budur. Bütün bu fikirler; bir cümle ile hulâsa edilerek “Herkes için bir mektep lâzım,, dır deniliyor. Bu suretle devlet bir maarif in- hisarı vücude getirecek ve iptidai, tali, yüksek tahsilin her derecesi- ni ele alacaktır. Bu programı tahakkuk ettirmek yolunda atılan ilk adım, liselerde tahsil ücretini kaldırmaktır. Bun - dan sonra leyli liselerde de ücret kaldırılacaktır. İptidat ve tali tah- sil bu suretle temin olunduktan sonra üniversiteler de serbest ola- caktır. Yak zamana kadar Fransada yalnız ilk tahsil, meccani idi. Li- se tahsili görebilmek imkânı an - cak hali vakti yerinde olanlara nasip oluyordu. Bundan dolayı Fransada tali tahsil, (nispeten müstakildi. Onun kendine mahsus ihzari sınıfları bulunuyordu. Bu itibarla Fransadaki tahsil sistemi ikileşiyor, bir sistem ipti - dai mekteplerden çıkanları el iş - çiliğine, diğeri kafa işçiliğine ha- zırlıyordu. Yeni program ise bu ikiliği kaldırmakta ve bütün Fransız er - kek ve kız çocuklarmı, zengin fa- kir ne olurlarsa olsunlar, ayni ip- tidai mektepte ookuttuktan sonra onları ihzari sınıflara (girmekten kurtararak liselere almakta ve bü- tün hususi liseleri ilga etmekte - dir. Bu suretle devletin ilkmektep - leri liseleri besliyecek, liseler de devlet darülfünunlarını besliye - cek ve bu suretle herkes için bir mektep esası tahakkuk edecektir. Bugün Fransadaki hususi mek- teplerin çoğu kilisecilerin elinde - dir. Hatta katoliklerin bir de da - rülfünunları vardır. Fakat yeni program bütün mektepleri lâikleş- tirecektir. Bütün muallimler, mü - derrisler, devlet memuru sıfatirle çocukları ve gençleri devlet hesa- bına cemiyetin istifadesi için ye - tiştirmekle meşgul olacaklardır. Devletin hedefi kemiyette de - ğil, fakat keyfiyet olduğundan tahsilin her merhalesinde çocuklar bir süzgeçten geçecek ve seçile - ceklerdir. Yeni programm en mühim maddelerinden biri budur. Fakat bu süzme ve seçme liseye girildiği günden başlıyor. Hükümet tahsil masraflarını kaldırdığı için bun- dan böyle her şeyden evvel, çocuk- ların ehliyet ve liyakati noktai nazarı dikkate almacak ve ehli - yetli olanlar mektebe kabul edi - Teceklerdir. Çocuklar seçmek işi beşer ki - şiden müteşekkil heyetlere bıra - kılmıştır. Heyetin iki azası ilk tahsili, ikisi lise tahsilini, biri ço - cukların ebeveynini temsil ediyor- lar. Bu heyetlerin ilk işi çocukların, iptidai tahsilden tali tahsile geç- mek ehliyetini haiz olup olmadık- larını ve sıhhatlerinin o vaziyetini tetkik etmektir. Ondan sonra tah- silin her senesinde, ayni tetkikler devam edecektir. Şayet liyakatsiz olduğuna hükmedilirse, çocuğun teknik mekteplerden hangisine devam edebileceği gene ayni he - İyet tarafından kararlaştırılacak tır. Lise tahsili bu yeni sisteme gö- re tadil olunarak daha az klâsik olacak ve ancak çocukları darül- fünuna yetiştirmeyi istihdaf ede - cektir. Yeni proje bir hayli ilerlemiş bulunuyor. Bu sene Fransız büt - çesinin fzla açık vermesi, bütün projenin tatbikma mâni olmuştur. Fakat bu seneden itibaren ço- cukları seçme heyetleri faaliyete geçmişler, bu sene İiselere kabul olunan çocukların geçen senelere nispetle altı misline vardığı görül- müştür. Fransada bu yeni ıslaha örnek olan bir mektep Saint Amand les Eaux mektebidir. Sosyalist bir be- lediyenin idaresinde olan bu mek- tep, Fransa maarifinin bütün ye * ni ıslahatına rehber olmuştur. Fransanın bu yeni (tecrübesi, bütün maarifçiler tarafından de - rin bir dikkatle takibe değer, Ömer Rıza Romanya Kralı ile kabinesi arasında BÜKREŞ, K, sani — Kral Karol ile Maniu kabinesi arasında gizli bir mücadele başlamıştır. Bu mü - cadele kralda meşrutiyet usulüne mügayir bazı hareketlerin ve tema yüllerin bertaraf edilememesinden dir. Bundan bir müddet evvel baş- vekil şimendiferler müdürü ile postalar müdürünün değiştirilme- sini kraldan istemişti. Kral başve- kilin bu talebini hasır altı etti. Bu defa hükümet polis müdürü mira- lay Marinesko ile Jandarma ku- mandanı Ceneral Dimitresko'yu bu vazifelerden kaldırmak iste - diği halde kral Karol buna muhale fet etmektedir. Halbuki bundan iki ay evvel kral başvekil Maniu- yu iş başıma davet ederken M. Ma- niu idarei umurda serbest bulunma sını ilk şart olarak ileriye sürmüş- tü. Bu vaziyete göre Maniu kabine sinin günleri sayılı olarak telâkki edilmek lâzımdır. ——— Darülbedayi bütçesi Darülbedayi encümeni vali ve belediye reisi Muhittin Beyin riya- setinde toplanmış, Darülbedayi, konservatuvar, şehir bandosu büt- çelerinin hazırlıklarına başlamış - tır. İçtimada konservatuvar müte- bassısı M. Marksın raporları da o- kunmuş, bu hususta müzakere ce - reyan etmiştir, Toplandıkça artıyormu Etraftan gelenler eksik olmuyor Ramazan olduğu için şehrin bir çok taraflarında ve bilhassa cami kapılarında dilenciler fazlalaşmış tır. Bunlar takip edilmekte ve ya- kalanarak Darülâcezeye gönderil- mektedir. Ramazanın birinden iti- baren 80-90 dilenci yakalanmış bunlardan altmışının Anadoludan ve civar vilâyetlerden geldiği an - laşılmıştır. Belediye reis muavini Nuri Bey dilenciler hakkında şun- ları söylemiştir: “Gösterilen gayretler sayesinde İstanbullu dilenciler hemen tama- men ortadan kaldırılmış gibidir. Bunlardan alil ve ihtiyar olanları Darülâcezeye gönderilmiş ve sağ- lam, eli ayağı tutanlar da işe sev- kedilmiştir. Sokaklarda görülen - ler ise civar vilâyetlerden sırf mes lek ittihaz ettikleri dilencilikle pa- ra kazanmak için gelmektedirler. Ne kadar takip etsek hariçten di - lenci gelmesine mani olunamıyor. Maamafih her zaman dışardan ge- len dilencileri takip ediyor ve gel- dikleri yere yollıyoruz.,, Bir eve usulsuz giren- lerin muhakemesi İnhisar takip amiri Niyazi Beyle memurlardan Abbas, Yusuf, Ce - mal ve Ömer Efendiler, dün Adli- yedeki ihtisas mahkemesinde mu « hakeme edileceklerdi. Suç, bir kaçakçılık hadisesi mey dana çıkarılmak üzere aranılan bir eve usulsüz olarak girilmesidir. E- vi aranan adamın kaçakçılığı sa - bit olmuş, kendisi altı ay hapise mahköm edilmiştir. Niyazi Bey, mevkuftur, Evvelce diğerlerinin de tevkifi kararlaştı - rılmış, fakat dünkü celsede bu ka” rarın infaz edilip edilmediği anla- şılamadığından, muhakeme bugü- ne bırakılmıştır. Şiir Kralı Hz.nin kafiyesiz şiiri ! Evvelki gün, şiir krallığından avukatlar kralı olmıya karar ver- diği söylenilen Florinalı o Nâzım Beyle bir mülâkat neşretmiştik. Bu arada Nâzım Beyin, Nâzım Hikmetin bir şiirine mukabil ay- ni tarzda bir şiir söyliyerek ken- disini âdeta edebi bir imtihana tâbi tutan bazı gençleri nasıl haptettiği de anlatılmıştı. Florinalı Nâzım Bey şiirinin bazı hatalarını gördüğünden ye » niden dercini istiyor. Tashih ede- rek koyuyoruz: (Serbest nazımla kafiyesiz şiir | Gök Bir (kumru göğsü) gibi: Sihirli pardtılarla göz ahct bir tabakl,. Sen de baki Bu çek geniş, çok derin Tabakta: (Ay), turunç renginde ve nur dalgalı bir (portakal) Gihi (yaslı gönüllere) neşesini, gevkiri: Tatlı, nazlı odalarla uzaklardan serpiyor. Ve gönüller mestolup, Yerlere geriliyor? Florinalı Nazım Vatandaş! Şeker bayramı | i için istediğin ber malın İ yerlisi vardır : Milli iktisat ve Tasarruf i | Cemiyeti j ilde müteşekkil komisyonlar tarafın Asri Sinemada: Zeplinin i di * K sı 15 Kânunasâni 1933 ölümü 12 Knunusan! Çarşamba gününden Mibaren Asrf Sinemada gösterilmekte olen Zeplinir ölümü filminden dir sihne Cihan seyyahı meşhur © kâşif kumandan (Hal) gayet cesim bir zeplin balonu ile cenubi kutup ü- | zerinde bir cevelâna çıkacaktı. Hareketinden bir gün evvel şere- | fine verilen bir ziyafette, kuman- dan, karısmı en iyi dostu olup tehlikeli seyahati esnasında ken disini takip edecek olan genç ve güzel mülâzim “Tom Armstrong,, un aguşunda görüyor. Her ikisi de Halın sırlarını sezmiş olmasın- dan şüpheye (o düşüyorlarsa da mumaileyh, eğlentinin sonuna kadar sesini çıkarr*vor. Nih?7.1 kuman,anın zevce - si Marya.:, Toma olan aş- kmı itiraf ederek boşanma sını talep ediyor. Hal“ “bu teklifi ancak seferin icrasmdan sonra kabul edeceğini söylüyor. Pek heyecanlı geçen zeplin se yahatini Maryam radyo vasıtasi » le takip ediyor, ve bir zaman ge- liyor ki, zeplin, gazolinin bitmiş olması ve harici sathı (oüzerinde teraküm eden karın sıkleti sebe - bile buzlu bir sahaya düşüyor, ve | Vilâyete tebliğ edilen müzeyyel kanun 2 Haziran 1929 tarihli ve 1511 numaralı kanuna müzeyyel kanun vilâyete tebliğ edilmiştir. Bu ka - nuna göre 927 mali senesi nihaye- üne kadar milli hükümet bütçele- rine müteallik borçlar hakkındaki 2 Haziran 927 tarih ve 1513 numa» ralı kanuna tabi olup bu kanunun neşrinden evvel hazine aleyhine Şürayi devlete, muhtelit hakem mahkemesine veya adli mahkeme- lere ve bu tarihten evvel doğrudan doğruya Maliye vekâletine veya mahallin en büyük mal memurları nın fevkine müracaat etmiş olan - larla sari hastalıklar sebebile öl - dürülmüş hayvanların bedellerin- den olan matlüplarını istifa için hükümete müracaatlar hüküm ve karara raptedilmiş olup olmaları» na bakılmaksızın makbul addedi- lir, Bu müracaatlar 1512 numaralı kanunun ikinci maddesile buna müzeyyel 26 mart 1931 tarih ve 1783 numaralı kanunun ikinci mad desi hükümlerine göre muameleye tabi tutulacaktır. Ancak tediye usullerine halel gelmemek üzere Maliye Vekâletin dan ilâma bağlı alacaklar tasfiye için tetkike tabi tutulamaz. radyonun en son lâmbası da me“ deniyet âlemine bir haber gönder“ miye çalışırken kırılıyor. Yiye * cekleri de ancak sekiz gün kifa * yet edecek derecede olduğundan kumandan Hal adamlarını tak » sim edip muavenet aramak üze « re onları muhtelif istikametlere göndermiye karar veriyor. Kendi- si ise Tom ile beraber kaza ma * hallinde kalıyor. Biçarelerin imdadına bir tay“ yare geliyor, fakat içinde ancak bir kişi için yer olduğundan Hal, 'Tomun binmesi hususunda ısrar ediyor. Bir müddet sonra Tom, kay «| bolan zeplinin yegâne berhayat ke lan rakibi olarak (Vaşingtondâ istikbal olunuyor. Tom hemen Maryamın yanına koşuyor, lâkid yeis ve keder içinde olan bu ka * dın hakiki aşkının kocasında ol * duğunu anlamıştır. Birkaç gün sonra da Hal av * det ediyor ve zevcesinin kendisi” ne karşı derin aşkını görerek onu affediyor. Fakir ve yetim ço- cuklar için yardımlaf Topkapı Türk Fıkaraperver Hi” yır Müessesesinden: Kış ve Bay“ ram münasebetile Bucağımız tar#” fından giydirilmekte olan Fakif ve yetim çocukların giyim masa” fine karşılık olmak üzere köprüb#" şında eczacı Haydar Ali ve Y. bahçede mükim Hasan Basri bey* fendiler tarafından onar lira © Beyoğlunda Hilmi Beyle Samsu”” da Avni Beyler tarafından lira ve ismini zikreylemiyen pir zat tarafından iki lira ve tütün i” hisar idaresi Çapa deposunda lışan erkek ve kadınlar tarafınd!” mezkür müesseseye mevzu Ii lara atılan paralardan 31 küsüf ra ve Katırcı hanında manifalife tüccarı Mustafa Asim Beyden”. metrelik bir top kumaş teberr” a dilmiş olmakla bu yardımcı v8?” yır seven zatlara teşekkür eylemi” ği vazife telâkki evledik. ingiliz san'atlar” sergisi ğ “British Industries Fair” (© F.) namile her memlekette olan İngiliz sanatları si cek şubatın 20 sinde a ha” “Olimpia”da ve Birmin “Gastle Bromwich” de açılacak”