10 Kasım 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9

1 “Sairi filmenam,, “Uyk kara kenarında gizen bir ! gördü. Birâz dikkatsiz- parse... İairi filmenam.. Yani uykuda ten kadın. kı, Şok küçük yaşta annesiz, in zen kalmıştı. Ibtiyar dedesi Yi, ve dünya yüzünde yap- Z Yaşamıya başladı. Z oldüğüçin ber tarafta | iniyordu. Fakat ne yapsın! İı m olunca açıkıyor, karnını Yur acak yemek anyordu.. Ne doymıya başlayınca yüzü gi Yanaklarının kırmızı R a ortaya çıktı. Saçları daha . Boyu daha büyüdü. €ve bizmelçi girdi, Karnı ii in Efendisi çok iyi kalpli iy Cacirdi. Hanımı ise, daha iğ daha saf, fukarayı «ok se- bir kadıncağızdı. Küçük eski gözel günlerini öğre- © ona bir evlât gibi bakmı- * ük kız, hizmet ediyor, mukabil çok iyi de mus ile karşılaşış ordu. * lmefendi bir gece yatak- kalktı, Birçey istemek için | kizin odasına gird Di, la Ta en güzel, en şirin | “e baj < Yatarıdır. Güneş ilk e” Miğinı Tükrk vatanına an ilk defa orada Yi zel arılar en tatlı agi gp alhız orada yaparlar. © Çağ © Zümrüt ovalar, 1” içe, onlar yalnız orada la Mavi denizler ği yaları uda gezen,, kadın! — Hayret... Hizmetçi kız oda- da yoktu. Hemen apteshaneye gitti. Bütün odaları araştırdı. Yok.. Yok... Kızın odasındaki eşyalara baktı, Entarisi, terlik- leri, eşyaları hep buradaydı. Kadıncağızın aklına fena fena şeyler gelmiye başlayınca hemen kocasına haber verdi. Karı koca bütün odaları bir kere daha araştırdılar. Yok. Yok. Şimdi ne yapacaklardı? Evin efendisi hemen karakola gitti. Polise haber verdi. Polis komiseri bey birçok polislerle geldi. Ara- dılar, taradılar, bir türlü bula- madılar, O esnada apartımanın taraça- sına çıkan polis dehşetler içinde bir manzara gördü. Gecelik entarisi giymiş bir ,kadın aynı hizadaki bir apartıma- nın damı üstünde geziyordu. İşin daha garibi bu kadın tam ke nardan ilerliyordu. En ufak bir dikkatsizlik yaparak aşağıya dü- şerse... Polis efendi hemen komisere damın üstünde bir kadın gezdi- ğini söyledi. Herkes taraçaya çıktı. Hakikaten kadın apartı» manların damından diğer apartı- manmın damına geçerek Hem de kenarlarda yürüyerek bü: lundukları yere doğru geliyor- du. Kumiser efendi çok tecrübeli bir adamdı: — Herkes içeriye girsin. dedi, Biraz sonra evin hizmetçisi yavaş yavaş laracaya geldi. O- radan da aşağıya indi. Etrafa bakmiyarak (doğruca odasına girdi ve yatağına yattı. ».. Evin efendisi ve hanım ozs- mana kadar böyle şey görme- mişlerdi, Kumiser efendi onlara izahat verdi : — Bu sairifilmenam bhastalı- ğına tutulmuştur. Geceleyin ken- dinde olmiyarak böylece gezer. Lütfen kendisini bir doktora | gösteriniz. Yoksa bir gece bir damdan düşerek parça parça o'ur. ( Masalcı ) yalmz Türk gemicilerinin sesleri yükselir. Saf semalarda yalnız Türk tayyarelerinin motorları işitilir. Dünya yüzünde tek bir Türk kalıncaya kadar, düşman ayağının girmeyeceği Türk köylerinde yalnız o Türk kahramanlarının menkıbeleri anlatılır. Her köşe- de hür Türk milletinin hür lisanı Türkçe konuşulur ve şen şarkı- Jar duyulur. Ey gürel Türk çocuğu: Böyle güzel ve hür bir vata- na sahip olduğun için göğsün kabarsın. Başın semalarda do- laşsın. o Omuzlarının o üzerinde yükselen ay yıldızın keskin ışık- ları düşman gözlerini gör etsin. Bugüne kadar baban, bu hür vatana biç bir düşman göz dik- tirmedi, topraklarına basmak is- teyen pis ayakları kırdı. Bu tanı sana hür olar ya | Hem Ders, Sorunuz, öğreniniz, bize yazınız. Saat.. Cebimizde, evimizde, içinde ne var ? Bu makine parçalarının hepsi 9 Lanedir. Bunların isimlerini biliyorsanız, mualliminizden, saatçiden sorunuz, ama, iyi öğrendikten sonra bize yazınız. En doğru ve güzel cevap saati, 3 kişiye birer mürekkepli Hem Bilmece : 10 mektebimizde gördüğümüz saat verenlerden bir kişiye bir kol kalem ve 30 kişiye birer kitap, 15 kişiye birer paket çikolata ve 150 kişiye de birer kartpostal vereceğiz. $ Bilmecelerde kazananların isimlerini ber pazartesi günü yazıyoruz. Hediyelerde her perşembe günü öğleden sonra ida- rehanemizde veriliyor. $ Üç hafta mükâfatını almıyanın bakkı kayboluyor. Derhal mükâtatınızı alınız. “6,, numaralı bilmecede kazananların isimlerini 14 teştinisa- pi pazartesi günkü gözetemizde okuyunuz. EEİEEİEEEEEEİEPEREREEMEELEEEEİEİİLLİLLRELLLİLLRE ERSEL lll Sıçan Efendit.. Güzel bir sıçan efendi ile oy- namak istemez misiniz? Hemen beyaz uzun bir turp alınız. Yahut kıpkırmızı bir havuç.. Bu havu- 22.2” cun başını sıçan başı gibi yon- tunuz. Bir tarafınıda biraz düz kesiniz. Havucun ucu kuyruk sapı ol- sun. Artık sıçamu vücudu eli- nizdedir. Hemen göz yerlerine birer toplu ve siyah başlı iğne sokunuz. Bıyık yerlerine de sü- pürge sapları sokunuz. Kulakla- rada, yontmuş olduğunuz par- çalardan kulak gibi kesip soku- nuz: İşte size hiç ömit etmedi- -giniz şekilde bir sıçan meydana çıkmış olur. Kaplumbağa Hanım! Nazik, ağır başlı, mağrur kap- lambağa Hf. ile abpap olmak istemez misiniz? Hemen bir ceviz alınız. Kabu- © ğunu orladan ikiye ayırınız. Bir yarım kabuk kâfi. Bu kabuğu bir kâğıdın üstüne koyunuz. Ayak, baş yapınız. Bu kabuğu .da kâj Üşümüş! Abmet — Elini neye burnuna soktun.. Mehmet — Ne yapayım. So- ğuktan parmaklarım üşüyor.. | Ne zaman! Anne — Yavrum.. Haydi kalk uyu.. Yarın erken mektebe gi- | deceksin.. Sonra uyuyamazsın.. Çocuk — Merak etme sen anneciğim, benim yerim en ar- kada |, İstediğim gibi uyurum.. Bayrama mahsuben, Çocuk — Ah benim güzel an- meciğim.. Bana bayramda kaç kuruş vereceksin.. Anne — lik günü 20 kuruş. Çocuk — Şimdi 5 kuruş ver de o zaman da 15 kuruşunu ve- | rirsin.. Olmaz mı anneciğim. Tatil yok !. Ahmet — Mehmet be.. İşler kötü.. Bayrama kadar artık tatil yok be.. Mehmet — Nasıl yok be. Artık pazar günleri de mektep | olmıyacakmış.. Yaşasın akıllı a- damlar be. a0 çıkmış olur. Amir mi olacaksınız, yoksa memur mu? Iki elinizin avuçlarını birbiri nizin parmakları sol elinizden büyük ise âmir olacaksınız.. Kü- çükse memur.. Solakmısınız, değil mi? Iki elinizi sımsıkı tutunuz. Son- ra bakınız. Eğer sağ elinizin baş parmağı sol elinizin üzerinde kalırsa solak değilsiniz. Eğer sol eliniz, sağ elinizin üstünde ise solaksınız. ENİ | talebesinden | üzerine koyunuz. Eğer sağ eli- | lp alan 20 Sayıfa > geren remesareraneresresesresaeaan sarar enaee i Güzel ve gürbüz i | Şehzadebaşı, Turan Kâzım H, Müsabaka müddeti bitti. Mü- sabaka müddeti zarfında gelen fotoğrafları sırası ile neştediyo- ruz. Bu resimler bittikten sonra müsabakanın şeklini ilân edece- ğiz. Ve en güzel ve gürbüz yav- ruya bir hediye vereceğiz. PABIKAAKINAŞI MEZ GRARAR EK EAA VR TE SAA | Karilerimize cevaplar Dikkatle okuyunuz Diyarıbekir ortamektebi 2 inci sınıf o talebesinden 293 Kemal Tabir, Bolu ortamektebi 1 inci sınıf talebesinden 21 Ibrahim, Malatya çarşı ilkmektebi üçüncü sınıftan ve adli ihtisas müstanti- ği Kema! bey kerimesi Sabahat, Sivas hükümet caddesinde Os- man efendiden Neşet Nafiz, Konya erkek lisesi 3 cü sınıf 111 Mecit, Bolu ortamektep o talebesinden (334 Kadri, Kayseri Şehiryatı mektebi son sınıftan 555 Sahir, Mardin erkek yatı mektebi üçüncü sınıf talebesinden 11 numaralı Sara” cettin, Çorum vilâyet matbaa“ sında mürettip muavini Nurettin, bey ve banımlara: — Bilmeceden kazanmış oldu- ğunuz hediyelerin posta ile gön- derilmesi müşküldür. Bu sebep» ten aynı kiymelle namınıza gü“ zel bir kitap göndereceğiz. Ka- bul ettiğiniz takdirde derhal (çocuk sayıfası mubarriri) ne bir mektup yazınız. Kitabınız derhal gönderilecektir. $ Sivasta lise 349 Nafiz beye: 1 — Kart postal mübadelesi devam ediyor. 2 — Makinenin boyunu öğren- mek lâzımdır. Bundan başka, sinema çekmek makinesimi isti- yorsunuz, yoksa gösterme maki- nesi mi? 2 — Şair; Istanbul- Ankara caddesi, Ahmet Halit matbaası vasıtasile bulunur, $ Ilk mektep talebe namzedi Rasim beye; — Ecnebi mekteplerin hepsi ücretlidir. Ücretlerde pahalıdır. Maamafih Istanbul Maarif mü- düriyeti ecnebi mekteplere mec- canen girmek istiyenler arasnda a Sizd ü-