ERE ŞER A SA ARALAR VARAN — — ip ALINAN , (Hususi) — Zon NM dahilinde son * R Müthiş bir faaliyet var- a, ber sahada vucut Mi Yeni yeni eserler bu faali- birer şabididirler. ağın »çinde son gün- düzel binalar yapilmıya r. Bilhassa son haf- ikmal edilen binaya Ası, kömür işve diğer aret müesseseleri ta- Bu suretle yeni bina ğın tam bir ticaret evi Şİ e €vi İse gençleri munta- , asri bit binaya sahip a Kılburnunda büyük min başlamıya ka- r. Pek yakında bu & ak gençlerini sine- by yacaktır, ni dahilindeki nafia faa- ha thiştir. Hemen her gün ii Yol veya bir köprünün ğ Yahut temel atılma me- ay Plmaktadır. O kadar ikmal edilen nirede “Arslan,, ve Ne da “Kirazlık, köprü- Nin cuma günü de 4 Memleket 1 Zonguldakta inşaat faaliyeti | Sözel binalar — Yeni köprüler — Batın ve Zonguldağın | en büyük derdi — Ameley gem h Zonguldakım Kasap varlâsı maden ocağı amelesi bir örnek elbiselerile Ereğlide “Gülünç, köprüsünün temel atma merasimi yapılmıştır. Bg Karadeniz sahil vilâyetlerinde tetkikatta bulunan Dahiliye ve- kili Şükrü Kaya Bey seyahatten avdette Zonguldağa tekrar uğ- rıyacaklarını vadetmişlerdir. Şükrü Kaya Bey bu dafa Zon- guldakta üç gün kalurak Ereğli ve Amasraya gidecekler ve ma- denlerde tetkikatta bulunacak- lardır. .. Bartın ve Zonguldağın en bü- yük derdi “su meselesi,, idi. Te- sisat için hazırlıklara başlanmış ve faaliyete de geçilmiştir. faa- liyete nazaran 932 nihayetinde Zonguldak ve Bartın iyi suya kavuşabileceklerdir. »» 4 Zonguldakta son günün en büyük faaliyeti amele elbise- sidir. Fırka reisi Mitat Akif be- yin teşebbüsü ile ocaklarda ça- lışan ameleye yeknasak elbise yaptırılmıya başlanmıştır. İlk el- biseyi Kasap tarlası ocağında çalışan ameleye yaptırılmıştır. Koyu lâcivert renkte ve ka- © Haberleri e bir örnek elbise ! hvaalisinde | sonra faaliyete başlıyacaklardır. VAKIT “ i| i i reseeresereesa vermese! MARİN b ASAĞSAPMNO 2 “ap ler yalnız ocaklarda çalışmıya mahsustur. Amele bu elbise ile | çalışacak galeriden çıktıktan son- ra sokak elbisesini giyecektir. | Diğer ocaklar da pek yakında amele elbiselerini yaptıracaklar- dır. ... Amasrada sepetçilik san'atınm ihyası için faaliyete geçilmiştir. İzmirden iki mütahassıs celp edilmiştir. Mütahassıslar Amasra | tetkikat yaptıktan Zonğuldaklılar yeni valileri sa- bık Denizli velisi Halit beyi iş- tiyakla beklemektedirler, Zeki Cemal Sovyet Mütehassısları Izmir, 23 (A.A) — Sovyet mü- tehassıslarından mürekkep bir heyet bu akşam Afyon trenile şehrimize gelmiştir. Mutehassısların telkiki İzmir, 23 (Vakıt) “ Türk-Rus | mütehassısları tetkiklerine baş- ladılar, Pamuk vaziyeti hakkın- da malümat aldılar. Fabrikaları gezdiler. “Talebe âleminde Sahife 9 Avrupaya gönderilmek üzere seçilen namzetler Avrupaya, lise ve san'at mek- tebi mezunlarından 30 — 40 ta- lebenin gönderileceğini yazmıştık. Mektep idareleri 931 ve 932 se- nesi mezunlarından namzetler se- çecekler, sonra bu namzetler ara- sında müsabak imtihanı yapıla- caktı. Namzet seçmede seciye, sıhhat ve çalışma esas olacaktı. Muhtelif liselerimiz ve san'at mektepleri bu namzetleri tesbit ederek isimlerini vekâlete bildir- mişlerdir. Eylâlün ilk haftasında müsabaka imtihanları yapılacak ve namzetlerin bulundukları şe- hirlerdeki lise ve sanat mektep- lerimde yapılacak (o imtihanlara gireceklerdir. Bu günden itibaren kıymetli ve çalışkan talebemiz arasından seçilen namzetleri, arkadaşlarına ve karilerimize tanitmaya başlı- yoruz. ; Bugün resimlerini gördüğünüz hanımlar Istanbulda, Selçuk kız san'at mektebi tarafından seçi- lenlerdir. Vekâlet beşten on be- şe kadar namzet seçilmesini is- temiş, Selçuk mektebi de altı talebe ayırmıştır. Lâtife, Seyyare, Fesahat, Mihriban, Saadet, Ep- het isimlerini taşıyan bu hanım- lar Üsküdar kız san'ar mekte- binden seçilen namzetlerle müsa- baka imtihanına girecekler ve kazanavlardan üç hanım elbise, bir hanım çamaşır, biçki ve di- kiş, bir hanım nakış, bir hanım moda, çiçek, bir hanım ev ida- * resi, bir hanım çocuk bakımı, bir banım mesleki resim tahsili için Avrupaya gönderilecektir. Duyduğumuz bazı haberlere göre ber sene san'at mektebi Saadet H. Mihriban H. Fesahat H, Seyyare H. Ephet H. müallimlerinden iki veya üçünün de Avrupaya telkikat için gön- derilmeleri hakkında bir tasav- vur vardır. Bu tasavvur labak- kuk ederse muallimlerin görgü- lerini arttırmak hususunda çok faydalar elde edileceği muhak- kaktır. e — — m a aaa a Leh ceneral Konsolusu Lehistan hükümetinin İstanbul ceneral o konsolusu ve Lehistan sefareti ticaret ataşesi M. Vab- rien Lapato hükümeti tarafından Varşova hariciye nezareti müşa- virliği ve Polunya kopsolusluk- ları teftiş heyeti reisliğine tayin edilmiştir. Üç buçuk seneden beri mem- leketimizde bulunan M. Lapoto bir kaç güne kadar Varşovaya bareket edecektir. palı bir şekilde olan bu eibise- NN bilmiyor, fakat o da 'aCağını öğrenmiş ve olur? Kr ben, oradan va istedim. Ellerini bağ- koyg ğzına da küçük bir İn r mü, > Sözlerini de gü- * olmasın diye bir Adım. : ye den sıçradı: yle bir işe iştirak İki gülüşlükadın! Arsen Lüpenin yeni bir macerası Yazan Moris Löblan Tefrika No :27 bahis değil, Mes'uliyeti tamamen üzerime alıyorum, Bunu dasize ! sadece - söylediklerimin hakikat / olduğunu ispat için söyledim. ! Ben, lüzumlu talâkki ettiğim bir şey görürsem, derhal onu yapma” ğı bir vazife bilirim. D'Erlemont böyle bir adam- la teşriki mesai etmenin kendisi için ne kadar tehlikeli olacağını anlamıştı, Fakat nasıl bu işten sıy rılacaktı?. Güç bir mesele. (o O, bunları düşnürken, Raol devam ediyordu: — İşte vaziyet böyle, mösyö... Yani mühim, Daha doğrusu, mü- him olabilir. Bilhassa Valteks ta- rafından.. İşte beni de müdahale- ye sevkeden başlıca sebep bu... İri Pol!, Eski metresini de tehdi- de başladı, ve şuna da kat'iyen €- minim ki, size karşı harekete de karar vermiştir. Binaenaleyh, ha- onu polis vasıtasile tevkif ettire- ceğim. Ozaman ne olacak?. Tah- kikat İri Pol ile Valteksin aynı şahıs olduğunu tesbit edecek, A- caba, Valteks, kendisinin, ve si- zin Elizabet Örnen ile münasebe- tinizi ifşa edecek mi?. Buraları meçhul.. İşte bunun için sizden bir çok şeyler öğrenmek istemiş ! tim, Raol bu sözlere bir cevap almak ümidile sustu. Fakat bu sefer çok beklemedi. Marki tereddütlerini çabucak yenmiş ve: — Bilmiyorum, demişti.. Bir ye kalkan on trenine yetişebilir. lik Tedrisat Müfettişleri Ilk tedrisat müfettişleri dün bir içtima yaparak ilk mektep- lerdeki çocukların terbiyevi ve ruhi kabiliyetleri etrafında mü- zakerede bulunmuşlardır. Içtimaa yarm da devam edilecektir. Tamirat yapılıyor Topkapı sarayı içindeki Çinili ve Bağdat köşklerinin tamirine karar verilmiştir. Inşaata bir ay sonra başlanacaktır. —m amam nü, tam saat dörtte size,bu faci- şey söyliyemem, Raol kalktı: — Peki. O halde kendi başıma çalışacağım, Her halde mesele çok sürmiyecek. Yalnız, belki.. | Nasıl diyeyim, bazı çanak çömlek kırılır amma... Kabahat benim de- ğil.. Siz böyle istiyorsunuz. Bura- dan ne zaman gidiyorsunuz Mös- yöy! — Yarın, otomobille.. Saat se- kizde, — Muvafık.. Jorjöre tahmini- me göre yarın sabah saat ondan rekete geçiyorum ve yarın akşam | evvel kurtulamaz ve ancak Vişi» Binaenaleyh. şimdilik o cihetten | anın bütün tafsilâtile buna müte- korkacak bir sey yok.. Yalnız ka- | allik sırları getirmiş olacağım. pıcıpız siz ve matmazel hakkın- | Aynı zamanda size büyük baba- da kendisine hiç bir o malümat | nızın mirasını getireceğim. ki, vermemeli. Pariste ne kadar ka- | bu suretle matmazel bana, demin lacaksımız?. | imzaladığım çek muhteviyatını ta — Yalnız bir gece kalıp üç haf- | ade edebilir, ve pek hoşuna 'gi- ta kadar başka bir yere gidece- den bu şatoyu muhafaza ederek ğim... istediği ve dilediği kadar burada — Üç hafta mı?. O halde yir- mi beş gün sonra, burada şatonun daraçası önünde, tam saat dörtte buluşalım, olur mu? , — Olur o zamana kadar şünürüm... — Ne düşünürsünüz? — Tekliflerinizi, Raol gülmeğe başladı: ; — Mösyö, dedi, o zaman pek geç kalmış olursunuz. — Gayet basit,. Ölüm.. i — Geç mi kalmış olurum?. Raol bu sözleri (o zöyledikten -—- Tabit ya!.. Erlemont mese- | sonra şapkasını aldı, Antonin ilş lesine tahsis edecek fazla vaktim | Markiyi yerlere kadar iğilerek yok.. Hem esasen yirmi beş gü- | selâmladı ve bir tek kelime ilâve ne kadar bu mesele halledilmiş o- | etmeden, döndü, salondan çıktı. lacaktır. Bir müddet: şatonun koridorunda — Hangi mesele?. ayak sesleri duyuldu. Sonra ka- — Sizin meseleniz.. Erlemont | panan ağır kapmın gümbürtüsü... meselesi. Temmuzun üçüncü gü- (Devam edecek) oturabilir. Marki büyük bir heyecan için- de kekeliyordu: .— Demek.. Kendinize... De dü. | mek kendinize bu kadar emni- İ yetiniz var?. | &— Evet, ve söylediklerimi ya- pabilmeme mâni olabilecek an- cak bir tek mâni olabilir. — Ne gibi?,