ni İz o idi. İ l | İ | e CASUS Beynelmilel iy Kuvvetler i detmiştiniz, Onun için buraya ka- geldik. © — Bıktım artık!, © — Biraz düşünün!, © — Düşündüm, düşündüm, artı! İstediğinizi yapınız. o. —Size beş dakika mühlet veri- tr, Kadın söyleniyordu: — Beni ne diye bu otele geti- rip hapishaneye almadınız. Her rezalet, hem de rezaletin büyüğü. — Benim suçum ne?. Size ne yaptım ki bana bu kadar iziyet veriyor» | © sunuz. Allah belânızı versin, re i zil, alçak herifler!, al bağıra bağıra söylüyor- » dakika bittikten sonra A- en ayağa kalktı. Madem tek- bağırdı: d Defol, herif, defol!. Aşenden : © — Tekrar geleceğim!. Dedi ve tarı çıkararak kapıyı kilitle- di. Bir hizmetçiyi çağırarak def- © terinden kopardığı kâğıdı ona ver di ve karakola gönderdi. Sonra tekrar içeri girdi. Madam Laza- ri yatağına serilmişti. Bütün vü- cudu sarsılıyordu. Aşenden bir sandalyeye oturarak otrafı tetkik ediyordu. Madamın tunlet takımı © pek pisti. Saç iğneleri küflü idi. Oda baştan basa karışık ve kirli Birdenbire kapı vurulmuş ve iki memur içeri girmişti. Bunlar madamı getiren memurlardı. Lazari yerinden sıçrıyarak bun- lara da bağırdı: — Ne istiyorsunuz?. Ne diye geldiniz? Biri de cevap vermedi. Aşen- den madama giyinmeyi ihtar et- | ti. Fakat kadın inat etti; — Giyinmiyeceğim işle!. Has- tayım, dedim!. — O halde biz sizi giydireme- ğe mecbur olacağız! — Giyinirsem beni nereye gö- türeceksiniz?. — İngiltereye! . Memurların biri, kadını kolun- dan tuttu ve: — Haydi giyin! Dedi.. Kadın mütkiş çığlıklar Koyar. dı. Aşenden emretti: —Bırakmız! Ker3i giyinsin!, Lazari giyiniyor, yüzünü krem- liyer, giliye », boyuyor, fa ri titriyor'u., Nihayet de adamlarından birin işsret elti. O da esbinder hir kelepçe cika- © Tarak kadına yaklartı. Kadın yerinden sıçrıyarak ba- ğirdr. Aşendini kollarının ârazına alarak yalvardı. Fakat memurlar ©inu bileklerinden yakalıyarak “kelepçeyi taktılar Lezari, boylu boyunsa yere serildi ve Aşende- ne: — Ne islersen yaparım, yaza- rım. Ye i bundan kurtar, diye yal. p Aşendenin ÇE ile kelep- çe çözüldü ve memurlar dışarı çık tılar: — Haydi bakalım, Şandraya Kapı vurulmuş ve içeriye birden bire iki memur girmişti © — Fakat bize yazacağınızı va: | meyi bir araya getirmeğe me- j calim kalmadı. Müsaade et de bir j s9 çıkmamıştı. İkinci "Türkçeye Çeviren Ö, Rıza saat dinleneyim. — Olmaz. Ben sana söylerim, j sen de yazarsm. —Peki!. Aşenden düşündü. Sonra mek- tubu Lazorinin üslöbu ile dikte e ender. saatini çıkararak bak- | etti: “Ben korkak bir adam sevdi- ğimi bilmiyorum. Sen beni sev miş olsaydın tereddüt etmez ve dakika etrafımda bin casus gör: | hemen gelirdin. Sana tehlike yok! mek için mi?. Sizin bu yaptığınız Dediğim halde gelmiyorsun. De- mek ki beni sevmiyorsun. Öyle ise gelme.. İstersen Berline git. Çün- kü senden de artık bıktım. Ben burada yapyalnızım. Seni : bekli- ye bekliye hastalandım. Param da tükendi., Burda ikametimi uzata- mıyacağım. o Pariste iş bulmak mümkün, Oraya gideceğim ve bir arkadaşımın ciddi bir teklifinden istifade edeceğim. Artık Allaha ısmarladık.. Seni ömründe, be- nim kâdar seven bir kadın bula- mıyacaksın. Beni sevmediğinden dolayı seni muaheze etmiyorum . . Fakat ben de hayatımı israf ede- mem, Çünkü bütün hayatımı genç geçirecek değilim, Allaha ışmar- ladık.,, , Aşenden mektubu alarak gitti. Derhal Lozana yolladı. Ertesi gün kendisi rıhtımda idi, Rıhtım üze- rinde bilet kişesi yanında bir in- tizar salonu vardı, Zabıta memur- ları burada bekliyeceklerdi, Şayet Şandray gelirse ve hiç şüphesiz sahte bir pasaportla gelecek olur- sa bu odaya getirecek ve burada bekliyecek, sonra tevkif oluna- cali. , Aşenden vapuru bâöyecan için de bskliyordu. Fakat birinci va- purdaa Şandraya benzer bir kim- vapur ak- şam beşte gelecekti. Aşenden Al- manyadan gelecek bir ajanile gö rüşeceği için tam bu saatte orada bulunamıyacaktı.. 3 Onun için bütün adamlarına sık: sıkı emirler vermiş ve işine gitmişti, (Bitmedi) Deniz mayoları Hakkında Almanyada bir emirname BERLİN;23 (A.A.) — Alman Yanın Prusyadaki komiser muavi- ni Mi. Bracht'ın banyolara girecek olanların kıyafetlerine müteallik bir emirnamesi neşredilmiştir: Bu emirname, “Adaba muga- yir., banyo elbiselerinin giyilmesi- ni mensimekte ve fakat bu adaba mugayir tabirini sarih surette ta- rif etmemekiedir. Yüzücülerin gerek deniz kıyr- sında ve gerek su iğinde takbih ve layibi davet edecek vazı ve ta- vır almaları da menedilmiştir. Nikayet, banya elbiselerile kah- ve ve İckanlalara gidilmesi de memnudur. Çok açık saçık olan veya çok serbestane ve lâübaliya- ne hareket cden kimselerden 30 mark nakti ceza alınacaktır. söz VAKIT Gâzeteler deki zamanıintişar kaydine dikkat et- miyemecburdurlar Epeyce bir zamandanberi (Ak- şam) ve (Son Posta) gezeteleri sabahları sekiz ile on arasında ba- sılıyorlar. Halbuki bu gazetelerin ! i hükümete verdikleri beyanname- lerde akşam gazetesi olarak çıka- nazarı dikkatini celbettiği için keyfiyet Anakaradan sorulmuş ve ! gelen cevapla matbuat kanunu» | nun zamanı intişar hakkında ve- zettiği kayda riayet lâzım gelece- ği bildirilmiştir. Diğer taraftan akşam gazete- lerinin sabahları intişar etmeğe başlamaları doğru olamıyacağı hakkında sabah gazetelerinin mü- caztı üzerine matbuat cemiyeti ! Beyannamelerin- cakları tasrih edilmiştir. Bu cihet | son günlerde İstanbul vilâyetinin | tarafından da dün İstanbul vilâ- yeti nezdinde bir teşebbüs vuku bulmuştur. İstanbul vilâyeti bu müracaatı matbuat idaresine ha- vale etmiştir. Hükümetin roktai nazarı bu merkezde olduğundan bugün bu mesele resmen akşam gazeteleri- ne tebliğ olunacak, ya hükümete verdikleri beyannameyi değiştir. meleri, yahut öğleden sonra çık- maları lüzumu bildirilecektir. Vakın akşam gazetelerinin hu- kukça yapılacak tebliğ üzerine beyannamelerini değiştirerek di- ğer sabah gezeteleri gibi sabahla- ve intişar etmeğe karar verecekle- ri söylenmektedir. Fakat ismi (Akşam) olan bir gâzetenin “sa bahları çıkmak üzere beyanname vermesi garip olacağı şüphesizdir. ! Zira bu takdirde resmen sabakla- rı çıkmak için beyanname verilir- ken gazetenin isimini (Akşam) o- larak muhaafza etmek efkârı u- mumiye müvasehesinde çok aykı- rı bir vaziyet ihdas edecektir. Vali Beyle telefonla görüştük: Bu hususta bize şunları söyledi: — Kanunun ahkâmı ne ise tat- bik edilecektir. Gazetelerin bu- günkü vaziyetlerini tetkik etmek- teyim. üsküdar hattının Temdidi Nafia vekâleti belediyeye gön- derdiği bir tamimde, mukavele mucibince belediyenin Üsküdar tramvay hattını bir an evvel yap» masısı o bildirmiş, (o mutavelede teyin edilen müddetin bitmek Üzere olduğunu batırlatmıştır. Belediyenin 932 bütçesinde bu hattın temdidi için tahs'sat ol mzdığı için bu sene inşası gay- ri kabil görünmektedir. Yanlız belediye mukavelenin tadili için meseleyi şehir meclisine havaleye karar vermiştir. Olobüs rekabeti karşısında gene belediyenin maddi müave- netine ihtiyaç gösterecek bir hattın inşesı muvaff k görülme- mektedir. Mukavele tadil edili sa belediye Kadıköy » Fenerbahçe Suadiye Üsküdar arasında oto- büs işetecektir. ağn Tahlisiye umum Müdürü Tahlisiye umum müdürü Nec- mettin Bey dün Ankaradan ize gelai ” Pp“ 1 Ez yag yy gg gg yy yg yy HAVASIZ ALEM 16,700 metreye çıkan Profesör Pikar anlatıyor : “ Bu âlemin güzelliğine ve ihtişamına doyulmaz. ,, Yakın atide tayyareciler. Stratosifer yolile Paristen Nevyorka altı saatte gidecekler Yazan : Profesör Pikkard GA ai lied Profesör Pikard'ın raporu Brüksel, 23 (A.A) — Belçika ilmi araştırılmalar milli cemi- yeti, Pikart ve Cosyons'un suuduna müteallik olan ilk raporu almıştır. Bu raporda islihzaraltan bahsedildikten sonra deniliyor ki: 17 Ağustosta meteoro'oji haritasi, matiüp şeraiti irae edi- yordu, ertesi günü harekete karar verildi. Telsiz telgraf antenini çözdük, ipleri dikkatle muayene ettik, sonra )5900 melre irtfada insan deliğini kapattık. Kabinenin dahilindeki tazyik, bütün suut müddetinde 72,000 meire irtifaa tekabül ediyordu. Kozmik şuaatı ö'çmiye mahsus olan bütün cihazlar, kat'iyyen bozu.mr..sızın “işlediği gibi telsiz telgraf cıhazı da mükemmel surette işledi. Bütün te.sizlerimiz tamamilz alındı. Ve bize he- men cevap verildi. Ölçü işi, soğuk dolayisile müşkül oldu, filvaki balon dabilinde havanın herareti sıfıra ve batta bazen sıfır altında 15 dereceye indi. Azami irtifaa saat 10 ile 11,30 arasında vâsıl olduk. Süpap, normal bir surette işledi, iniş, yavaş ve iyi şerait altında yapıldı. | Dahili tazyik, yavaş yavaş 4,000 metre irtifaa tekabül ede" cek dereceye irca olundu ve bu irtifada iki insan deliği açıldı. Karaya iniş mükemmel oldu. Balon sepeti, bir kaç metre kendi üzerinde döndü ve bunun neticesi olarak bazı mühim olmıyan öâletler kırıldı. Seyahatiü £ neliceler, Brüksel'e bildirilmişse de henüz tasnif edilmemiştir. | yy pg gg yg yg yy Haraket etmemiz için bir çok | olarak uyanmasındaki ihtişamı hazırlıklara ihtiyaç vardı. Bunla- | tarif ile anlatılamıyacak derec€" rm biri 18 saat müddet | de güzeldir. İ havanın vaziyetini bilmek lâzım- İstratosfir âleminde fırtina yo dı. Bu sayede “uçuşumuzu müsait her-yoler buz yak. Hararet daf şerait içinde icraya imkân bula | ma tahtessıfır elli ile altmış £ bilecektik İT ağustos güne"er"İ- yaaa dır deride bu minta şev hazırdı. İsviçreli 120 asker, | çıkacak ve Paristen Nevyor$# 150 rolis ve elli muhafız geldi. | altı saatte gidecek olanlar, Balon hazırlandı. Tam bu sırada daki lard t İsviçreli abvali cevviye âlimı Her Sleyüclktenlir e Gerberden bir telgraf aldık. Üs- Burada ahvali havaiye ta Ca tat bize, bir fırtınanın kopaca- | vüllere maruz olmadığı için | gım haber verdi. Halbuki ortada | sanı geciktirecek bir şey yokl9” bir gey yoktu. Fakat çok geç- | Tieride Hudson körfezi üzeri || meden Üstadın: dediği oldu. den de bir tecrübe yapmak Li : Ancak ağustosun 17 inci günü sedir. Pakak ben o havali havanm mi sait olduğunu anladık. vanil elele Olnüdiğın KN Fırtına tehlikesi yoktu. Hazırlan- i tecrübeye iştirak edemi dık ve haraket ettik. Saat beşi Ba işi Kasadab oya Am yedi geçe havaya uçuyor ve pek p ük 1 yükseli k. Bir | alimler deruhde edebilirler, e <i Kozmik şualar, asri ilmin aralık başımı kabineden dişarı nöz hailedemediği çıkararak etrafı seyrettim. tiğ şayanı 1500 metre yükseklikte arzın | Kat sırlardan biridir. Kozmik cazibesi biraz bafiflemişti. Biz | alarınıdaha iyi anladığımız mi de kabineleri kapadık ve sımsı- | Radio-aetviteyi, maddenin W kı mühürledik. Yavaş yavaş is- | külünü, Atomün kudretini © iyi anlayacağız. tiratosfir o mıntakasına giriyor Uçarken ve inerker duk. Uçuşumuzun . meticeleri son | pi, uçluğumuz zaman istikameti takip ettiğimizi b derece şayanı boşnudidir. Fakat ku neticeler hakkında birşey miyorduk. Arza doğru in€ evvelâ me kösem eri : yi, sonra gölünü söylemek için onları daha fazla itina ile tetkik etmek lâzım. bir müddet indikten sonra fımızdaki gözellikleri Üş bin metre irtifaa vardık- tan sonra kozmik şuaalar hakkın- bir az durmaktan kendimi dım. 50.000 kadem irtifada daki tetkiklerimize başladık. Bu tetkikler deniz sathından 16,300 cok Tayyareciler, istik& Tok p metreye yükselişimize kadar de- vem etti. Daha fazla yükselmek kaybetmiyeceklerdir. Çi rafı bilhassa dağları, göleti. mümkündü, fakat lüzum yoktu. Bukadar irlifada soğuk son de- rece şiddetlidir. Buradaki gıda- misülayı görebilecekleri 1 Italya üzerine bhartasiZ Etrafımızı kolaylıkla ta9 i mız bir miktar sıcak süt, çiko- lata ve meyva idi. Arza indikten sonra binlerce tebrik otelgrafı aldık. İsvç- re federasyonu reisi, Belçka kıral ve kıraliçeleri de bizi teb- riklerle şereflendirdiler, Dünya- nın ber tarafındaki âlimlerden bir çok tebrik telgrafları aldık. Tariften âcizim İsbratosfir âlemi, bizim âle- mimizden apayrıdır. Ocun gü- zelliğini tariften âcizim. Tetki- katla meşgul olduğum için, istra- tosfiri o tatlı tatlı (o tamaşadan mahrum kaldım. Burada ta gâne tatsız hadise, ka” balondan ayrıldığı sır daşım Coyns ve bütün birlikte arza doğru yu4”., mızdır bu Si olmasayı. e timiz pek yeknası! 1 Cbireros, 23 (AA) ge fesör Piccard, dün *' ş Italya » Isviçre bududu ? 'unan aa , bi Mi e is çar”