Ajansın tahsisatı Lâğvı haberi asılsız Ankara, 26 (Vakıt) — Ajans tahsisatının meclisçe kabul edil- mediğine dâir Istanbul gazetele- rinde söker haberin aslı yoktur. AKBABA Eğlenceli resim ve yazılarla Bugün 5inci sayfada 15inci Yıl * Sayı : 5195 Pazartesi , © (6 mer ay) 27 Haziran Bütçe müzakeresi dün İtalya seyahatine ait intihalardan ; 13 Faşizm Hareketinin Feiselesi alyan başvekili M. Musolini bul günlerde Lozanda bulunan İngiliz| başvekili M. Makdonaldın tamirat borşlarınm t en silinmesi lehin-| de ileriye sürdüğü noktai nazarı dir ve tebrik etmiş. Bu hâdise evvel Faşist reisinin Venedik da Türk meb'usları kabul ettiği sıra- daki hatırasını bende canlandırdı, Vâkıa İtalya seyahatine dair yaz- dığım intibalar arasında M. Musolini nin şahsiyeti hakkında ve fikirleri hakkında daha «vvel bir takım satır- Tar yazdım. Fakat mevzuubahş etti - ğim mülâkat <-asmda gerek tami - rat, gerek muahedelerin tadili, niha- yet teslihatın tahdidi gibi cihan mese lelerine temas eden, gerek milletle - rin inkılâp hareketlerine, bu münase- betle Türk ve İtalyan inkılâpçılarına taalldk eden sözlerini daha esaslı su- rette tesbit etmedim, Diiştiriyorum ki mülâkatın bu safhalarını da Sımal et miyerek yazmak seynhatimize ait in- tibaları toplu bir şekilde hatırlamak için faydasız olmıyacaktır. Bu suret-| le (YAKIT) m muhterem karileri hem İtalyanm kıymetli hükümet Tei- sini daha yakından tanımış olacak - lar, hemde dost İtalya devlet ve! milletinin siyasi vaziyet ve hareketle. rini takip ederken bu vaziyet ve hare- “etlerin saikleri de daha iyi anlaşıla- tr. Bir fincana bir can! Ağır ceza mahkemesi iki kardeşi muhakeme M, » Musolini | bize açık olarak ifade etmemiş olmakla beraber o vakit söy- lediği sözlerinden umumi olarak çı - kardığım mana şudur: Faşist fırkası reisinin en ziyade ehemmiyet verdiği bir prensip daima mütehavvil olan ha yat şeraitine uymak ihtiyacı ve zaru- retidir. Fertler için böyle olduğu gi| bi milletler ve devletler içi, "es böyledir. Daima mütehavvil olan y i hayat şeraitine uymamak sarsmi ra, zararlara razı olmak, nihayet teh) likelere ve belki de ölüme hztrlanmak tır. Halyada faşizm hareketi bunun İ- çin çıkmıştır. Bu fikri daha iyi izah edebilmek için burada bir temsil yapayım: Umumiyetle insanın vücudunda her hangi bir hastalık çıktığı zaman kanda bir faaliyet peyda olur, hara- ret derecesi yikselir, bâzan bu yükse Tiş (40), (41) dereceyi bile bulur. Ru- nün fenni surette izahı malümdur. Çünkü hayat ihtiyacı hastalık âmili ne karşı aksülâmel yapmıştır. Kanda ki küreyvat mücadeleye geçmiştir. Hastalık âmlillerinin tesirlerini berta- raf edecek tedbirler almıya başlamış tır. Mikropların kan içersine meşret- tikleri zehirlere karşı panzehir yap - mak Hizımdır. Tabiat kimyageri biz - Mehmet Asım ( Alt tarafı * inci sayıfada | ediyor Hamdi vö Hilmi Efendiler mahkeme huzurunda Nisan on üçüncü çarşamba günü Fatihte Çarşamba pazarında bir hiç yüzünden çıkan bir kavga, genç bir a damın ölümüne sebep olmuştu, Mak - tul kahveci İbrahimin yanımda çırak- lık eden yirmi üç yaşlarında Hayri idi. Hamdi, beyaz saplı sustalı çakısi- Je onu yedi yerinden yaralıyarak öl - dürmekten suçluydu. Hamdinin kar » deşi Hilmi kardeşine yardım ederek katil filini kolaylaştırmıştı. İşten - ğır ceza mahkemesi kalabalık bir din- Jeyici huzurile dün bu dikkale şayan davayı görmiye başlamıştır. Okunan istintak kararnamesine gö re hâdise şu şekilde olmuştur: Seyyar pazarcı Hamdi, iki misafi- rile sergisinde oturuyormuş. Bir ara- lik İbrahimin kahvesine üç kahve 1- marlanmış, çırak Hayri üç fincan kahve getirmiş, Hamdi bir azizlik yap mak istemiş. Üç fincandan birini sak- amaş, Neden sonra fincanları almıya Pelen ayri, #incanlarmdan birinin noksan olduğunun farkına varmamış. Bir iki saat sonra Hamdi efendi Kahveci İbrahimin kahvesine gitm İbrahimden “Hayri gibi sersem bir 2-| damı nasıl olup da çalıştırdığını, sor-| muş. Meseleyi anlatmış. Hayri ile aralarmda çıkan ve bir) cinayetle neticelenen kavganın âmili işte bu basit münazaa olmuş. Vak'ayı müteakip maktulü muaye- ne eden zabıta doktorunun verdiği raporda Hayrinin katille bir müddet mücadelede nsonra yaralanarak ye - re düştüğü kanaati hâsıl olduğu anla tılmakta ve vücudun yedi muhtelif yerinde bulunan yaralardan göğüste- kinin ölümü intaç ettiği kaydolun - maktadır. Maznunlar isticvaplarında, cürüm lerini inkâr etmişler, Hayrinin ne su- retle vurulup öldüğünü bilmedikleri - ni söylemişlerdir. Hamdiye göre, ken disini evvelâ Hayri vurmuş ve bunun üzerine iskemle ile müdafânya mec - bur kalmıştır, Fakat müdafaaya çe — kildiğini anlatan suçlu, vak'anın bun- dan ötesini hatırlıyamamaktadır. Mu hakeme şahit celbi için başka bir gü- ne birakılmıştır. Takas Heyetimiz | Avrupada kimlerle mukaveleler yaptı? Atıf B. Muhtelif memleketlerle takas mu- kaveleleri yapmak üzere Avrupada fa aliyette bulunan ziraat müsteşarı A- tıf ve ihracat ofisi müdürü Cemal B. lerden mürekkep takas heyetinin fa aliyeti hakkında yeni malâmat gel - miştir. Buna nazaran heyet 6 hazi » rapda Berlinden Varşovaya gitmiştir. Heyet Berlindeyken Almanyanm resmi ticaret mahafili ve müessesele- rile temasa geçmiş ve bu müesseseler- Je memleketimize yararlı mühim ta — kas maddeleri üzetinde müzakerede bulunmuştur. Heyet, bundan #onra Almanyanın en mühim ihracat merke zi olan Hamburg ve Bremen şehir - lerine giderek mühim sanayi erbabı İle temas etmiştir. Almanyadaki tetkikatını ikmal et- tikten sonra Parise geçmiş olan he - yet, evvelce hazırlanmış olan tetkikat raporlarına istinat ederek Fransız ti- caret vekâleti ile mühim bir takas mu kavelesi imzalamış ve Brükselle Ams terdam şehirlerine gitmişlir, Bu şe - hirlerde de yapılan tetkikat ve müza-! kereler üzerine Belçika ve Holânda hükümetlerile de takas mukavelesi e- saslarında ittifak hâsıl olmuştur. Bundan sonra heyet Berlin tariki- le Varşovayâ geçmiş ve Lehistan ti -) $ caret vekâleti ile iktısadi ve ticari mü nasebetlerimizin inkişafı hususunda temaslardâ bulunmuştur. Bilhassa demiryolu malzemesi mu kabilinde 5 milyon kilo Türk tütünü mübayaası hakkında tam bir anlaş - ma olmuştur, Heyet bunlardan sonra Viyana ve Romayâ giderek âyni maksat üzerin. de temâslara devam etmiştir. Heyet azaları elyeym Romada bu- Tunmaktadır. Gelen malümata göre Atıf ve Cemal Beylerin gelecek çür - *amba günü şehrimize avdet edecek- Iri anlaşılmaktadır, Hâzineden taksitle mal alanlar Ankara, 96 (Vakıt) — Hazi- neden taksitle mal almış olania- rn taksitlerinin tecili lâyihasını bütçe encümeni şu suretle kabul etti: 622 numaralı mülga kanunla mukaddema istilâ, harp tahribatı dolayısile hakları tanınmış olan eşhasın 1928 senesi mayısı niha- yetine kadar hazineden taksitle satın almış oldukları irat getir- miyen arsalar ile her nevi arazi, bina vergisi kanunile tayin edi- len kıymeti bin liradan dun mes- kenlerin bedellerinden bakiye kalan borçları borçlanma kanu- nundaki maddeye göre tahsil edilir. Bunlardan borçlarını bu k — SNTAMEŞEŞNEDEŞ Sayın 5 Kuruş 5 Kuruş n ikmal edildi Mi Müdafaa bütçesi M. Meclisinde büyükbir tasarrufla 40 küsur milyon lira olarak kabul olundu Ankara, 26 (A.A) — B. Mik let Meclisi bugün Reis Kâzım Pş, Hz. nin riyasetinde toplan- mış ve Milli müdafaa vekâleti kara, hava, deniz, askeri fab- rikalar ve harita umum müdür- lüğü bütçelerini müzakere ve ka- bul etmiştir. Milli müdafaa vekili Zekâi Bey bu münasebetle atideki beya- natta bulunmuştur : Muhterem arkadaşlar; 932 milli müdafaa bütçeleri hakkında biraz izahat arzetmek- liğime müsaadenizi rica edece- ğim. 932 senesi için hazırladığımız milli müdafaa bütçeleri kara, ceniz, hava, askeri fabrikalar ve harita umum müdürlüğü bütçe- lerini ihtiva etmek üzere cem'an 40 milyon 200 bin lira tutmak- tadır. Bu yekün göçen seneki milli müdafaa bütçesinin evvelki seneye nazaran İl milyon tasar- Milli Müdafaa vekili ZekâiB, | rufla 59 buçuk milyonla kapan- mış olduğuna göre geçen sene- kinden 19 milyon lıra kadar farklıdır. Yani 930 senesi büt- çeleri tayyare cemiyetinin hası- (Alt tarafı 4 üncü sayfada | Edirnekapıdaki hayır müessesesinde Bir yılda kaç çocuğa bakıldı? Belediye, geçen senenin haziranın- da şehrin fakir semtlerinden biri O - Jan Edirnekapıda küçük çocukların sıhhatlerini kontrol etmek, kendileri- ne bakmak, annelerine sıhhi nasihat- Jer vermek için hayırlı bir müessese açmıştı, Kadını, erkeği (o çalısan ———— m — a kanunla tayin edilen müddetten evvel ve bu kanunun meriyetin- den sonra tediye edecek olanlar İ da 726 numaralı kanunun dör- düncü maddesinin son fıkrasın- dan istifade ederler, 642 numa- ralı kanunun hükmü mahfuztur. Belediyenin Edirne kapıda açtığı çocuk bakım yurdu, bu- rada bakılân çocuk» lar ve müessesenin başhekimi Zühtü Rıza Bey bu fakir semtte açılan çocuk - bakım yurdu, geçen bir sene zarfında ümit edilmiyecek derecede rağbet görmüş, bu rağbetten cesaret alınarak çalı « şılmış, Emsalinin, şehrin het tarafım. da tesisi can ve gönülden istenecek bir yurt, bir içtimai muavenet mües- sesesi haline gelmiştir, Eski bir medresenin tamir edilerek asri bir müessese haline getirilebiles eği bazı kimseler tarafından tered - dütle kurşılanmış, bakım yurdunun birkaç çocuğa bakmak ve bunlar: bah çesinde oyalamaktan başka bir İş yâ pamıyacağı ileri sürülmüştü, Bu iddi. (Lütfen sayfayı çeviriniz)