> Bir Eminönü.. — Çocuk sizinmi? > Eveti > Kaç yaşında? Yedi... | > Sebep? > Sebebi, nızam böyle! — Allah. allah.. nızama riayet ek şartmı? İ Biletci bir kahkaha atar.. ) >> Albundanda beş paralık, a Yahu, mzam bu.. Nızama riayet ez olurmu? e | | > Onada bilet alacasmız. | | ii Demek nizama riayet şart- | > Elbet. Şey.. sizden bir ricada bu- im lütfen şu Javhayı ar sunuz? > Bak, vatman ne yapıyor? > Yanındaki yolcuyle konu- vor | ie Şimdi lütfen bana söyler Midir 2 Bu okuduğunuz şeyler ız Bunlar mı?,. Bunlar şey.. Mi bunlar... g0) Dur, dur. Uzülme.. Sana etmesi güç gelecek.. Ben ml ivereyim; Nızam, » değil > Evet, öyle.. nızam., Ya Görüyorsun ki nızama ria- *tmek şart değilmiş, O Kamal de bu nızama riayet e onu bunu bilmem Bey kayası mahkeme değil, Macakçr sökmez.. Çocuğa bilet — << Almıyacağım ! — nl. aş. ©rİ, vagonun tavanında Kiş Lw çeşit çeşit imlâlı, va kimi Fransızca ilân- ihtarl ardan birini göste- ra Okuyayım: (Uç ADAR duracak yer! | İçeri de kaç kişi ayak- En Sayi onu da sayars misiniz? | alım; Bir, iki, üç, dört, | emen esassmasaen aramama m Davet Iki yabudi arasında: — Salamon.. — Buyur Mişonahçi.. — Yarın akşam işin varmı? — Yok... — Obür akşam? — Yok... — Daha öbür akşam? — Gene yok.. — Cumartesi akşamı? — Var.. Çok meşgulüm.. — Yazık bel. — Neden? — Seni o akşam bizim evde yemeğe davet edecektim! a Bira Müşteriyle garson arasında : — Bir bira... — Beyaz mı olsun, siyah mı? — Siyah olsun, siyah. Ma- temdeyim ! © Şen Fıkralar Talisizlik — Karım önde, ben arkada, ! tünele girdik.. Tam o esnada elektrikler sönmez mi? —E.. — Sen talisizliğime bak azi- zim, karanlıkta bir kadını sıkış tırıyordum.. — Fena mı yahu.. Bunun ne- i resi talisizlik.. | ! — Dur, anlamadan bükmet- me: sıkıştırdığım kadın karım de- ğil mi İk En Delikanlı, nişanlısı (Hanıma sordu: — Musikiyi çok severmişsiniz i diye duydum. i — Evvet., — Klâsik mi çalıyorsunuz? — Hayır, piyano çalıyorum! o İr ................. i Tramvay Nızamnamesi! beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on, on bir, on iki, on üç, on dört!. On dört kişil.. — Teşekkür ederim.. Lütfen şu ilânıda okur musunuz? — Peki.. Onu da okuyalım: (Biletçiler para bozmazlar| — Mükemmel.. Demin öiz şu zate ne bozdunuz? — Beş liralık.. — Güzel. Son bir ricada daha baapapia Şu levhayı da okur musunuz? Haydi bakalım, gönlün olsun, onu da okuyayım: (vatmanla ko- nuşmak yasaktır!) IZil çalınır, tramvay durur, yolda dolaşan bir zabıtai bele- diye memuru gelir, uzun müna- kaşalar olur ve neticede ihtiyar yolcu çocuğu ile beraber tram- vaydan “indirilir nızam yerine Akbaba Küçük Cemal annesine sorar: — Anne, bu pakette sarılı şey nedir? — Babanın fotoğrafı oğlum.. — Açta bakayım.. — Peki,. bak,, nasıl, babana benziyor mu ? — Tıbkı.. neredeyse kalkıp bana tokat atacakmış gibi ba- kıyor | i Mr Hicap Delikanlı, yazıhanesi için dak- tilo arıyordu. Müracaat eden bir kıza sordu: —Daktilolıktan başka elinizden ne gibi marifetler gelir?.. Güzel taze, mahcubane yere bakarak mırıldandı ; — Hele birkaç gün geçsin... Şimdi söyleyemem, utanırım! ama, dü Doktorcuğum, her tarafım ka- şıniyor, ne yapayım? — Kaşınl,. Kılıbık Iki arkadaş arasında: — Aile hayatından menun olmıyanlara şâşıyorüm . — Sen mennun musun? — Çok.. biz karımla gayet iyi geçiniriz . o da istediğini yapar, ben de istediğimi yaparım. — Mükemmel doğrusu .. — Yalnız şu var ki, karım ne isterse, bende daima onu iste- rim!., ğin. Ne luzum var? Hanım, yeni gelen genç hiz- metçinin bit içinde olduğunu an- lamıştı. — Kızım, dedi, böyle olmaz.. Bir hamama git, yıkan, temizlen., Hizmetçi omuz silkti* — Hacet yok bhanımcığım.. Benim ne kocam var, ne nişan- lım var, nede âşıkım var.. Kimin için yıkanacağım ?1.. ...a.ea AA EENESEANEEEEENEEEAEEEEEEEEEEEEEEEENEEEEUASERENEEEEEEEEEETNEENEREEEEEEESEERESEIEERENAEEEENEREEEEEEESESEEENAA EEE Yağmur şakır şe- kır yağıyordu. Ah - met bey bir saçak al- tina saklannış duru yordu. Yoldan ge- çen bir arkadaşı sor du: — Hayrola Ah - Si met. Burada ne bek- > 4 liyorsun? KN yilin S2 — Iyi amma, bura- dan tramvay geçmez ki, —E,ne yapayım azizim, geçtiği yerde de saçak altı bulama dim! Düşmüş ! Hanımla dilenci a- rasında: — Allah rızası için beş on para. — Dileneceğine ça liğu i — Ah, ah.. Düşmez #alkmaz bir o allah. Ben de kocamın sağ- lığında dilenmiyor - dum kis. — Ya. kocan ne « ciydi? — Dilenct!, 7 N a Lindbergin Çocuğu çalındıktan sonra: Amerikada çocuklar nasıl gezdiriliyorl Cevdet, yolda da. yısının kızına rasgel- di: — Şükran. Şük — — Ayol başın sağ olsun, kocan ölmüş.. — Teşekkür ede- TİM — Vah, vah. Pek acıdın. Maamafik, bir noktadan da se - vindim. o Malüm ya, az daha bana varı « yordun.. Talim var - mış doğrusu!,. Rakkam | — Cavidan.. Böy - le gülerek ne okuyor: sun? — Mektup. — Pek mi iyi ha - ber? — Enfes. KN 28 Kisan 1932 YAKITIN ilğvesi PN am kine — IHitlere) haydi bakalım, bu kadar oyun yeter 1, Sebebi var! Mehmet Bey, yolda komşusu Ahmet efendinin oğluna rasgeldi, Çocuğun yanağını okşadı; — Hay bacaksız bay.. Tıpkı babana benziyorsun! Küçük çehreyle cevap yerdi: — Elbet benzerim ya.. Hep onun eski elbiselerini bozup ba- na giydiriyorlar! İm Züğürtlük Mişon, Salamona sordu: — Salamon.. Çok züğürtle- dim, ne yapayım? — Borç yap bel. — Veren yok ki... — Hay enayi hay.. Para ve- rilmez, alınır... Almanın usulünü öğren | — Nasıl öğreneyim ? — Ver bir lira öğreteyim... —AL, — İşte, öğrettim! —şğ— Matem — Ne 07. Neden ; siyahlar giydin? — Matem tutuyorum.. — Kimin matemini? — Kaynanamın. — Ay, kaynanan geçenlerde hastalanmıştı, öldü mü?.. — Hayır, iyi olduda onun matemini tutuyoruW!.. —ğZm. v Çare Delikanliyle genç kız arasında; — haydi size gidelim.. — Kav'iyyen olamaz.. — Neden? — Zararı yok canım, babamı da getiririm!, Tan Cahil Kerbelâi Kasım, bir güzele gönül vermişti. Bir gün sordu: — İllae meni sevirsen?.. — Gözlerimin içinde okumr yor musun? — Yoh., illae yeni harflerle ohumayı benüz örgenmemişemi..