Ununcu Sene £ Meşhedinin ——— . Lr A m me er a m Arife günü, mahalle kahvesin- de toplanmış konuşuyorlardı. Ha- k Apdüssamet Efendi, siperi ar- ya Ta bahse karıştı: — Efendim, Bayazıt meydanın- daki sürüleri bir yukladım.. Ali-| Jarla mellah gelinlik kız gibi dağlıçlar Yedişer liraya!.. — Estafurullah.. Ne haddi - — Aldın mı hacı baba?.. mize, , Geçti o günlerimiz! ui Köşeden Cımbız Recep söz at- — Neden be imanım?.. Allah Versin başı sıkılan, yüzüğünü kü- Pesini senin sarı kızlarla mübade- le ediyor.. Rehin alıp para ver- mekten evin kuyumcu dükkânma döndü? Hacı Efendi bu söze içerlemiş- ti, Fakat, Crmbız Receple hırlaş- mak işine gelmediği için kısa bir *evapla bahsi kapattı: — Dünva böyledir zati.. İyilik *t adın çıksın! Sonra, karşıda tavla oyniyan mümeyyiz Ali Beye seslendi: Ali Bey, elindeki zarları atıp Kobani) dedikten sonra cevap Verdi: — Tayyare piyankosundan ümi dimi!.. — Ya sen, Necmi Bey oğlum? Torik Necmi omuzunu sağa, ağ- zın: sola çarpıtıp güldü: — Ben mi?.. Bir kalkan balığı im Hacı baba.. Bu sene Sırat köprüsü yıkılmış, ümmeti Muhammet balığa binip denizden işi.. — Tövbe estafurullah, tövbe es tafurullah. . Kabahat bende ki sa- Da sordum... Ya sen, Meşhedi hazretleri. . Sen ne keseceksin? Meşhedi, nargilesinin dümanını Sâvuruncıya kadar Torik atıldı: — O mu?.. O ya deve keser, ya t.. Meşhedi gülümsedi: — Yoh, bilmemişsen! — Manda mı keseceksin?. — Yoh, bilmemişsen! — Bir sürü koyun mu kesecek- Mmeremmmenesereneneasermaroaummananr çevrilmiş kasketini başından! cel terlerini kuruladıktan son Kurbanı sin? — Yoh, bilmemişsen! ksin? — İlle sahhalımı kesseceğim!.. Bu cevap üzerine, kahvenin içi hep bir ağızdan kopan kahkaha” çal len — Hay çok 'yaşa Meşhedi. . — İlle hemminiz çoh yaşasmız.. —Peki amma, sakalı niçin kesi- yorsun? — Esbabı vardı? — Yaaa!.. Ne gibi?.. — İrana gidirem! — İrana mı gidiyorsun? — Beli!, Beyramın üççüncü gü- nü hereket edirem!. . Torik Necmi öteden atıldı: — Ulan kör olası moruk ben sensiz nasıl yaşarım, senin hasre- tine nasıl dayanırım? Meşhedi boynunu büktü: — Üzülme gardaşım, gene geli- rem!.. — Dükkânı ne yapıyorsun? — Emicemin oğlu Kerbelâi Ga- sım dadaşıma devridirem.. Çoh yahşi, çok letifegü bir gişiydi.. Sa! lamon isminde bir yahudi ile or»! tahlama olarak tüttüncü dükkânr- mı menden satın alırlar. . > Kaç paraya satıyorsun mo- — Para mı diyersen?. . İlle özü- mün dükkânı özünün gullübesi değildi.. Yüz milyen altına satr- rem!.. — Oh, oh, oh... E, bu paralar- la İranda ne yapacaksm?.. — İlle bu gaddar az akçe ilen | randa hiç bir iş yapılamaz. . Faki- rane yaşıyacağım! — Vah, vah,vah... Demek mil- yonerler İranda fakir sayılır? Beli!,. — Peki, İrana ne ile gidecek- sin?.. — Hususi bir diritnavut ile!.. — Haydi güle güle bakalım.. Allah selâmet versin!. —Teşekkür idirem. . Yarın dük kânımı furuht eylediğim Kerbelâi Gasım ile Salomonu hemminize| Kurban Bayramında İki kişi arasında: — Kurban aldın mı? — Yok. . Çoluk, çocuk başıma — Allab, Allah... Ya ne kese) üşüştüler, kesemde ne varsa hep- sini onlara kurban ettim! ... Bir gençle bir taze arasında: — Hanımefendi, o güzel gözle- rinize kurban olayım. . — A, keşke daha evvel söyle- seydiniz. . Biz kurban aldık! ,.. Bayram günü: — Beyefendi, derinizi lütfen tayyare için verir misiniz? — Bizim hanımdan isteyiniz. . Derimi o yüzdü!.. ... Karı koca arasında: — Kocacığım, bu gün ne kese- ceğiz? — Senin terzinle selâmı!., ... İki kadın arasında: — Kocan hakkında neler duy- dum, neler. . — Aman söyle de, bayram üş- tü bir kavga çıkarıp kendime öte- beri aldırayım! ... İki çocuk arasında: —One?..Bir şey güm etti... Bayram topu mu?.. — Hayır.. Annem babamı dö- vüyor!,, . 4 Bir delikanlıyla bir kız arasın a: — Küçük, hanım, valideniz ev- demi? — Hayır... — Müsaade ederseniz bayram- laşmıya geleyim!. Muvaffakiyet Ressam Çallı İbrahim Bey, Pa-| riste on sene bulunmuş ve hiç Fransızca öğrenmeden adla dönmek gibi bir mucize göster; miştir. | Geçen akşam, bezmi muhabbet! kurulmuş, kadehler keşide edili- yordu. takdim ederem.. Men yohken on- lar ilen yarenlik edersiniz! Çekirge Bugünkü sermayedarların serveti Dereden geiiyor ?L. Çallı İbrahim: — Çocuklar, dedi... Parise gi- dip bir kaç sene kalmak istiyo- rum... 1 Ahmet Refik Bey: — Eh Çallı, dedi, artık bu sefer Fransizca öğrenmemekle kalmaz, muhakkak Parislilere Türkçe öğ- retirsin! Endişe Celâl Bey, yazın balık avına ka guşşunun gannadına bağlayup çıkmıya meraklıdır. Bir akşam, geç vakit denizden eve dönmüştü. Tuttuğu balıkları karısına gösterdi: — Bak karıcığım, ne güzel Tü- ferler. . > Karısı balıklara baktı ve beyen- İt; — Evet, güzel balıklar amma, çok geç kaldın. . Merak ettim doğ- rusu. , — Denize düşerim, kayık batar, boğulurum diye mi?.. — Hayır canım, sen dönünciye kadar carşıda balıkcılar kapanır da balıksız kalırsak diye! Anlaşıldı 1 Salomon, Nesimaçiyi dükkâ- m. aradı. Yoktu. Çırağma sor- — Nesimaçi Efendi yoklar mı? . — Yoklar! — Ne vakit gelirler? Çırak omuzlarını kaldırdı: — Vallahi bilmem.. Orasını mahkeme bilir artık! | İ : Sayı 17 j ! 1932 Parasız verilir £ VAKITn iâvesi ali lima Müstakbel harbı umumiden sonra yer yüzünde yegâne canlı kalan insanlar : Tahdidi teslihat konferansı ozaları bininci içtimalarını yapar- larken!.. Bayram (stanbulda mukim Torik Necmiden Ianda Mehedi Cafer Hazretlerine ) Imanim moruk! Bayram mübareki, bizden se- lâm iki çekil, Eğer birkaç as- lan kurban eltinse bizim olsun pöstekil.. Beni sorma, işler ayna! Bu- günlerde avcılık mayna! İşin yok- sa güneşe çık bol bol kayna! Bakı, zabtiyeye emanet oll * Ilranda mwkim Meşhedi Caferden Istanbulda Torik Necmi beyeJ Gardaşım ! Bayramın mubarek bad! özü- ne bu tebriknameyi Zümrüdüan- gönderirim! Men burada, gaç yüz deve, gaç min fil, gaç mil- yen aslan kesmişem bilmirem | | İlle .zebhettiğim gurbanların gan- ları, Iran sokaklarından &#cetlerce gınl bir çağlayan gibi akmıştı!.. Baki, cümle ihvana selâmlar diyyesen. Özümü feramuş etme- yeler | > ( Aba Migir ağadan Elhaç Hafız Necip efendiye | Beyzadem, paşa zadem, süt ilen şekersin, bal ilen badem! Yer yüzünde yoklur sen gibi âdem!.. Işallah irahman baryamın ikin- ci günü bizim devletbaneye irağ- bet buyurursunuz da zatınız ilen şöyle karşı be karşı keyif oluruz. Kurban kesmiş isen gelir iken cigerini getir de cenabına bir tefarik meze yapayım. Haşdı, çok baryamlari Tebrikleri (Elbaç hafız Necip efendiden alçı Migır ağaya) Esselâmü aleyküm, Idi saidi edhayı tebrik vesi-. lesiyle tastir ve irsal buyurulan nameniz vasıl ve kalbi mabzu- numda envai meserret hâsıl ol” du. Ancak, dainiz tevbekâr ol- duğumdan areki dafiülmeraktan ağrıma katra koymamaktayım. Ol sebepten, tarafı âlinize, kurban payı olarak iri boynuzlu bir koç başı göndermekle iktifa eyliyorum. Güle güle kullanası- nız efendim, » ( Cihan yandı Leyladan kaytan bıyık Ahmet beye | Benim kıvırcık koçum | Kurban bayramını tebrik ede- rim. gene nerelerde otluyorsun? Gene hangi çengele takıldın? Kuyruğunu bir ele geçirsem de- rini yüzmeden bırakmam. Etin benim, kemiğin kimlerin olursa olsün! Tombul gerdanından öperim| “ i | Kaytan biyik Ahmet beyden cihan yandı Leyla hanıma | Kınalı kuzum! Kurbanın olayım kusurumu affet! Acı sitemlerle öyle ciğe- rimi kebap etme! Yakında gelirim. Gene öyle eskisi gibi can ciğer kuzu sar- ması oluruz! Bayramını tebrik ederim yav- ; ruml