—- vermen e EEAMAMACY VUR 4225 Kadın ve ilham... Bütün mesele heyecanları dinamik bir kuvvet haline sokmaktır ! Halit Fabri B., aksi takdirde diyor kadın İşte “Ahmet Ihsan,, matbaası.. “Servetfünun - Uyanış,, neşriyat müdürü şair Halit Fabri beyi burada bulmak pek müşkül de- ğildir. Üst katlara filan çıkmıya lüzum yok... Kapıdan girince tam karşınızda bir bölme... Sa- kın yanılıpta burasını gazetenin abone memurluğu sanmayın |. Bölmenin içerisindeki üzeri ga- zete kâğıtlarile döşenmiş uzun masada, Servetifünun gazetesi hazırlanır. Netekim bir az daha yaklaşınca, yeşil bir abajorun ışığı altında resimler kesip biçen, sayıfalar yapan Halit Fabri beyi göreceksiniz. . Şair galiba, yazı amatörleri kolayca bulsunlar diye, kapıya bu kadar yakın oturuyor... Her neyse... Halit Fahri beyi, “Kedi pen- çes',, sütunununmubarririle —Sade muharrir değil; hikâyeci, naşir, şair, fıkracı... — konuşur bul- dum... Üstat, başından aşkın meşguliyeti arasında bile, anke. “te cevap vererek beni boş çe virmedi. Halit Fahri bey, şöyle diyor : — Kadın, ruhtaki heyecanları çı- On sene kadar evvel, Tarsusta' iberiye,, ismi altnda bir tarika- tin mevcudiyetinden bahsedilmiş Ve Adanada gazetecilik eden Meh met Rasim bey isminde bir zat, o zaman bu tarikati tesis edenlerin &waline dair “Tanin,, gazetesin- de bazı yazılar (o neşretmişti. Son zamanlarda, bu acaip tarikatin müessisi olan Develi oğluyla bazı müritlerinin Adanada bir evde toplanarak, tarikatleri mucibince Biberli helva yerken yakalandık- ları ve haklarında tahkikata baş- lasıldığı yazıldı. “Son Posta,, refikimizin muha- biti, Adanada mevkuf bulunan Beva'i oğluyla görüşmüştür. Yaş- hı ve zayıf bir adam olan Develi oğlu Halil efendi, “Biberlik ne - dir?,, sualine karşı, şu cevabı ver- miştir i ir defa bu isim verilmiştir. Fa- ) kfi bizim hüberimiz yoktur. Bu ismi > Tören de gazeteci Mehmet Rasim beys dir, Üç, beş arkadaşı biberi çok bir salata yerken görmüş ve bu ismi tak- niş. Vaktile bunları o(Tanin) e de izmeştı. Bizimki bir tarikat değil, bir felfese mesleğidir. Filhakika riyazetimiz vardır. Ri- yafeti nefstemmaremize ağırlık olma- sm diye yaparız. İnsanda bir aklı cüz", bir aklı kül vardir. Cüz'e kuv« yet vermeyi istemeyiz. Akk cüz" ib Yistir, hayvandır. Çek yiyip de onu tuğyan etliremeyiz. Herkes üç yerse, biz bir yeriz. Kıyafetimizdeki sefil. lik de aklı cüz'ü nefsimize hâkim kıl - enerjimizi yeisle çürütebilir ... | Memleket Haberleri | Biberiye tarikati ! Develi oğlunun anlattığına göre bütün “ibadetleri “sohbet,, den i mamak içindir. Meselâ; yamasız elbi- se giymek adetimiz değildir. İ Bisim bütün ibadetimiz, âyinimiz. söhbetten ibarettir. Sohbetimizde ba- zan kadmları da bulundururuz. Ama gençler; değil, ihtiyaren olanlarmı.. Kadmlar ve kadmlık o meselesi, bizi pek alâkadar etmez. Sohbetlerimizin mevzuu, meselâ “Biz, nereden gelis yoruz, nereye gidiyoruz?,, gibi şey- lerdir. Bir zahirin bir manevisi var- dır. Bu âlemde İnsandan büyük kim İ ğültarak, bizi maddi veya manevi bir zevk veya saadeli bulmak o ihlirasile her günkü kudretimiz haricine çık rr. Bu kalp çarpıntısına iyi bir ce-| reyan verebilirsek, hayattaki müşkü. dJâtla çarpışmak iktidarımız ziyadeleş-| miş olur. Bütün mesele, bu heyecarr! ları şuurun süzgecinden geçirerek, dine mik bir kuvvet heline o ifrağ edebil. mektir. Aksi takdirde kadın, enerji. mizi yeisle çürütebilir. O zaman ne san'atın tezahürüne, ne de maddi re- fah ve huzurun elde edilmesine yar - dımı dokunur, İşte bu cepheden 1e'- kik edilirse, kadın muhtelif erkek se-| ciyyelerine göre, bazan yaratıcı, bo. zan da yıkıcı ve hatta o öldürücü bir kuvvettir, Kendi” hesabıma, bütün meddi tezehirlerine rağmen, buyün- kü insanların henüz kadına her ne şekilde olursa olsen, taubbüt etmek - ten uzaklaştığını zannetmiyorum. E -! scsen bundan uzaklaşmasını istemek bile — Hayotı en güzel o heyecandan mahrum etmek demek olduğundan — gülünç bir arzu, biraz da san'i bir er kek gururuyla bir nümayiş saytlabilir. Kadının cazibesi, mukavemet edil. . mez siharı karşısında hiçbir heye can duymadığını iddia edenler, ekse- riyetle ya kendilerini yahut başkala-, rını aldatmak istiyen o biçarelerdir. Bence bütün beşeriyeli alâkadar eden zaferlerde, sevilen ve seven Dir ka - dının tsirt olduğu muhakkaktır. Reşat Enis . . ibaretmiş.. se yoktur. Allah da insanla beraber- dir. görmediğimiz şeye imanımız yoks! tur. Allah gibi kâinat da daimidir. Binaenaleh kıyamet (o kopmıyacaktır. Namazdan sonra tos (ovuruştuğumuz doğru değildir. Kafa kafaya dayar, gözlerimizi yumarız. Bu, hir tevec- cühtür. Derâguş kabilinden. . Ruh ölmez, bakidir. Ruh, insan. dân çıktığı gibi iyi, kötü herkes buna talip olur. Bundan kurtulmak için bir ehli keşsaf bulup da ona merbut olursa, Jâşek yakayı kurtarır, Ehli| keşşaf olan kimse, oturduğu yerde gözlerini yumar, otururken buna mü- kâşefe açılır. hem olduğu yeri hem terkettiği noktayı bilir. Rüya âlemi, dünyanın hakikatidir. Burası, ma - küsidir. Bu gözün içinde başka bir göz vardır. . Asıl gözümüz odür. Ta! bakaj selâse nuraniyettir. Nrun bu. rada bir rengi yok ki, teşbih edelim! Kemali Ömer beyin cenazesi bugün kaldırılacak Belediye mezarlıklar müdürü Kemal Omer beyin cenaze me- rasimi bugün yapılacaktır. Ke- mal Ömer beyin cenazesi bu sa bah dokuzda Selâmet vapurile Ayvalıktan getirilecek biraderi Besim Omer paşanın hanesine götürülecek 11,30 da oradan kal dırlarak namazı Beyazıt camiin- de eda edildikten sonra Mer- kezefendiye dofnolunacaktır. Belediye Kemal Ömer B. için Merkezefendide bir mezar yap- mıştır, Cenazeye vali, belediye ve vi- lâyet erkânı, fırka rüesası, şehir meclisi szalarile merhumun dost- ları iştirak edeceklerdir. Müte- addit çelenkler hazırlanmıştır. şer vE e Bir istifa Defterdar mensuc-t fabrikası müdürü Şevket bey istifa etmiştir. Seyrisefainde tasarruf Seyrisefdinin taaarruf maksa- dile fabrıkasında tensikat yap- tığı, bazı seferlerini bu me. yanda İzmir sürat postasını lağ- vettiğini oevv:'ce yazmış, bu hususta umumi müdür “-dullah beyin söylediklerini k: d tmiş- tik. Haber aldığımıza go. « idare tasarruf maksadile ber hafta karadenize işlettiği iki seferden birini kaldırmağa karar vermiş- tir. Bundan sonra Seyrisefainin karadenize yalnız perşembe gün- leri bir vapuru kalkacak, pa- zartesi günleri ypılan ikinci pos- ta lağvedilecektir. Ayrıca Ayva- hk postası da kaldırılmıştır. Poiisie. Görünmez kaza bu- na derle Beşiktaşta Tramvay deposu karşısındaki kereste fabrikası- nm motör kayışı yerinden soka- ğa fırlamış ve oradaki bir ağa- cı, osırada yoldan geçmekte olan ameleden Melkonun üzerine devirmiştir. Melkon ağır surette mecru'ı olmustur Çaycılar komuenjan için müra- caalta bulundular Gümrük kontenjan listelerinde çayın bulunmaması üzerine çay iacirlerinin oOAnkara'ya © heyet gönderdikleri ve teşebbüsatta pu undukları yazılmıştı. Şehrimizdeki çay tacirleri Ti- caret odası vasıtasile tekrar ik- Müellifi : Nizamettin Nazif Ressamı : Münit Fehim Alşu yüzüğü, iki gün sonra Efendin€ göster. Naili mükâfat olursun. 4 sat vekâ etine müracaat etmiş- ler ve çayın kontenjan listeleri- ne ithal edilmesini istemişlerdir. hileli kyaslağ Yeni Şimenditer hatlarımızda faaliyet Aldığımız habere göre Samsun < Sivas baltındaki ray ferşiyatı mayısta bitecek ve bu suretle Kayseri - Sivas hattının iltisakı icra edilmiş olacaktır. Bahkesir-Kütahya hattı yakın da umuma açılacaktır. Malatya- dan Ergani istkametindeki ray ferşiyatı inşaatı Fırata kadar varırışlır. İman vi, Meb us Vâsı! beyin bir temenni teklifi Istanbul meb'usu Vâsıf beyin meclisa verdiği bir takrirde im- tiyazli şirketlerin abonelerinden aldıkları teminat akçesinin Sanayi ve maadin bankasına verilme- sini istediği yazılmıştı, Senayi erbabı, do ayısiyle ken- dilerine yardım moktai nazarm- dan bu teklifi memnuniye ve alâkayla telâkki etmekle beraber, şirketlerin imtiyaz talimatoame- lerinde bu şekle intibak edecek bir madde bulunup bulunmadığı tetkika muhtaç görülmektedir. Darülbedayi Temsilleri Buyün akşam (istanbul Belediyesi saat 21,30'da ŞehirTiyatrosu | MAYA nji Yazan: S. Gantillon | Tercüme eden: “Bedretin İM Yakında: IŞ ADAMİ TEŞEKKUR Denizlide 51 inci alay kumandan muavini zevcim kaymakam Refer Ce- malin vefaında o kendilerinden pek fazla yardım ve muavenet gördüğüm alay vekili kaymakam Yusuf, birinci tabur kumandanı Naci, 2 inci tabur kumandanı Nevzat 3 üncü tabur ku- mandanı Elüsnü ve slayın müftüsü Nari bey ve efendilere ve umum alay zabitanına, Denizlide, İstanbulda beyanı taziyer için gelen © bilcümle akraba ve tanıdıkları alenen teşekkür- lerime muhterem gazetenizin tavas- Sütunu rica ederim. Necmiye Çünkü yanlarına yanaştığı anda, içlerinden birin; ahrete göçettiriveren Kabasakal ne yaman bir sırtlan oldu- ğunu, dakika (geçirmeden bir defa daha ispat ediyermişti. Gelenlerden üçüncüsü de, yıldırımla vurulmuş gi- bi boylu boyuna yere uzanınca, geri. ye kalan çevik bir hareketle sağ tara- fa zıpladı... Kabasakalın arkadaşla - rından biri onu da cehenneme yolcu etmiye niyetlenmişti galiba ki üzerine saldırdı. Fakat bu adam kendinj pa- halı satmıya (o azmetmişti. Öyle bir yükleniş yüklendi ki, hani biraz da- ha kuvvetli bastırmış olsaydı, kama»! sınm değil kapzası, hatta kapzayı &r- kan yumruğu bile herifin gövdesine gömülüverecekti.. » Ve kamasını çeker çekmez kolunu bir daha uzattı. Evvelkinden daha büyük bir şiddetli bir ikinci darbe du- ha havale etti. Bu seferkiyse Kaba- sakalm ayak üstünde kalan son arkı- daşmı cehenneme misafir edivermiş»- ti. Herifin yarasından fışkiran sıcak bir kan hortuma suratına çarparken kamasını bir daha kaldırdı. Kaldır; dı ama, şimdiki hasım, öyle her dişe yem olacak neviden değildi. Elinin tersiyle Kaabsakal, karşısındaki ada- men pazısına şiddetli bir silkme indi- riverdi. Kalkan kama, kendiliğinden çözülen parmakların arasından fır - ladı; tok bir ses çıkararak on adım ötede bir kaldırım taşınm Üstüne düştü: — Şimdi ölümlerden ölüm beğen köppoğlu! Kabasakal dişleri arasından küfür- lerle karışık bu sözleri mırıldanerken rakibi şaşkın ve korkak (o gerilemiş... Kim bilir, belki de kamasının düştüğü yere koşmak istemişti. Lâkin Kabasa- kal buna (meydan vermedi, hemen önledi ve yatağanının tehdidi altında onu geriletti, geriletti, getirdi kapının bir köşesine sıkıştırıyerdİ... Hani bu vaziyetin kurtülmak aşır ğı yukarı bir mucizeye bağlıydı. Eğer eliboş adamin gücü kuvveti Kabasakalı alt edebilir bir derecede olsaydı, belki bu belâdan kurtuluna-. bilirdi. Fakat vaziyet berakisti. A- deta kuvveti de yatağanı kaldıran kos Tun pazısındaydı. — Senj it oğlu'it seni. o Ulan siz nereden çıktınız be mel'ualar? Kabasakal şimdi bir elini uzatmış, rakibinin girtlağını sıkmıya vabsli » yordu. Bu Sırada kapımın arkasından bir insan vicudunun yere yuvarlanması - nı andıran bir ses geldi. Derken bir tepişme oldu. Bir boğuşma... Sonra| bir hırsltt işitildi. Kabasakal bir lâh- za kadar buna kulak kabarttı. İçerde bir şeyler oluyordu ama ne? Buna bir) mana veremedi. Zaten artık hiç bir şeye mana veremiyeceği zaman da ge- lip catmıştı. Çünkü hırıltı kesilir kes) silmez kapı birdenbire açılıverdi. Kabasakal yerden mantar biter gi- bi çıkan bir adamla burun (buruna geldi, ve parmağını kaldırmıya vakit bulamadı, yıldırım çarpmış gibi bir sağa bir sola sallandı. İki elini gırt- lağıma götürdü. Sonra hir tek kelime söyliyemeden sırt üstü yere düştü. İçerden çıkan âdam: — Yezit! — diye homurdandı— Ve sür'atle geriye döndü. Bir lâh- za sonra, koltuğunun altında bir bok» ça tutan bir kadınla beraber dişarıya| çıktı. Kaması hâlâ elinde duruyordu. Demin gözüne ilişmiyen meçhul ada « mr bu sefer görmüştü. Hemen üzerine atıldı: — Bir tane daha öyle mi? — diye bağırdı— Al sana da. — Aman ağam! Meçhul adam, can havliyle, iki elis ni uzatmış, onu bileğinden kavra - mıştır — Aman ağam.. Ben onlardan de- ilim! — Öyleyse ne arıyorsun burada? — Yahya efendiye mihman olacas ğım. Davetile geldim. — Yaa! — Size çok müteşekkirim. Hayati | l cadele oldu, üç adamımı öldürdü” Hoş onlardan da beş kişi geberdi V”“ — Hayret. Beş burada, ii içerde. Bir tane sokak kapısndö” | — Üç kişi de bizden.. gz — Amma da uğurlu mis fürmişsit hal. Bu gece de ne netameli geti” miş be? Desene ki sen de postu BİS kurtarabildin... — Hayatımı size borçlüyum.. — Meçhul adam şehzade Mehmet” ten başkası değildi. Unkapanmndan (Bozdağan wi merine ve oradan dar ve W ranlık sokakları tercih © ederek M” raya gelmişlerdi. Duvara tırmanan adamları göf : dükleri zaman şehzade bunu bir sızlığa hamletmemiş, siyasi bir tec” Süsten ürkmüştü, ğ Allah bilir ya, Darüssande ağı” nın dâvetinden padişah haberdar ol bilir, ve çıkmamış canda ümit buldi” duğu gibi, bir padişah da hâleli M5” inde saltanat hırsiyle yanıp tut: Tirdi. Binaenaleyh, Yahya efendisi” konağını sardırp oğlunu yaka tahtıma göz dikmiş diye azraile mik man edebilirdi. İşte bunun için şehzadeyl eüç 8d“ mı bu kanlı sergüzeşte atılıve: di. Netice malüm, Ne olmuşsa danyadanberi şehzadenin gözüne #*.. miye çabalıyan gemi kaptanma ve © | gemiciye olmuştu. Kan gövdeyi götürdüğü halde zadeye bir şey olmamıştı işte. Ter düf onu kurtarmıştı. Koskoca bir mif” letin başma musallat olacak, muhit” şem bir belâya azrail hiç el * Tir miydi? Kapıdan çıkıp ta kaba sakalı (8 zamanında cehenneme yollıyan bah” yiğide gelince bu da Abdülhalim bö” lük başıdan başkası değildi. Abdülhalim, karurlaştırdığı işi-b* | şarmak için hazırlanmış; kadm fetinde evinden çıkacağı için, ii Yesariyle sokakları bir #skandil edi vermişti. Yesari koşa koşa gitmiş, ” şa koşa gelmiş: : — Yollarda in cin yok!—demişti” Onun üzerine bölük başı Yahf” efendinin konağına girivermişti. İ Evvelce kararlaştırdıkları gibi # zı bahçede bir dut ağacının alti? beklemiye başlamıştı. lik gelen beki” yecekti, Böyle sözleşmişlerdi. Eğer © fevkalâdelik olur da kız geleme” odasında yanan mumları iki defa dürüp yakacakiı, Lehülhamt bölük başıyı beş on d”. kika intizar ateşile yakan bu tatk bir neticeye ulaşmıştı. Muna birdenbire sönüvermişti; fakat teki” yakılmamıştı. Ve çok geçmeden e remin hizmetçilere mahsus olan * çük kapısı açılıvermiş, elinde boh4? sile maşuka bahçeye çıkmıştı. pk İşte on anda Abdülhalimin P” beklemediği bir hadise olmuş, . den çıktıklarını anlıyamadığı ikİ a dam, yani haydut Alüşla ark üzerine yüklenivermişlerdi. pit Bilnayetillâhi taalâ, ikisini de çırpıda delik deşik edivermişti 3” Kızcağızm da az kalsın ödü pati” verecekti, tü İşte bahçe içinden gelen tepişme bu kavganın eseriydi. Iki adam bir dakika kadar pörli lerini tarttzlar. Şehzade Mehmet ie mağından yüzüğünü çıkararak £*© uzattı: wi — Arkadaş al şunu! Eğer bf. gün sonra bu yüzüğü efendime SÖZ 4 ririsen bil ki nail olacağın müs pek büyük olacaktır. i Gisitmedi) Çekler nereden tütün alac#,. Çekoslavak kensulusluğun* aldığımız bir mektupta, hariciye nezaretinin Çekosla' ya rejisinin badema tür tütün satın almıyacağına “ çıkan şayianın aslı olmadıSi, konsolushaneye bildirdiği YAZ, maktadır. Bu haberi memo mı kurtardınız. Nah şurada bir mü- yetle kaydediyoruz.