öndüieiii sein Ee dm Za se #. Büyü (Üst tarafı 1 inci sayıfada) k den ahval, mevcut olan tedbirlerin kâ.)TUz. Son hadiseler ve neşrivatlar kar.|betbahtlar o kadar iftiracı, o kadar karşı meşrettikleri yazılardan bir fık- istediği gibi kullanabilir çıkarmıştır, şısında aldığımız şemme, gördüğümüz|hayasız ve o kadar tezvirci, o kadar/rayı da okuyacağım: “Hamisiz ve kim- fi olmadığını meydana Bu hususta hatiplerin müşahedelerini| Manzara budur. Endişemiz bundandır.|bozguncu ve yaygarnerdırlar ki; dinlemek isterim ki, bizim de hedelerimiz vardır. ik olursa alınması lâ birçok hat arzederim. Reis .— Efendim, bir kere daha ey. Heyeti Celilenizce Hükümetinizden iş-|ları milleti velden istizah için Söz almış zevat var tizah zemini teşkil etmemiştir ve biz'Yapılan mücahedeleri memleketin »ları okuyacağız, bunlardan sen; böyle'bir vesileye, bir meeburiyete lü. fırkamızın başında muayyen ra da şimdi söz istiyen arkadaşları sı. Zum kalmaması arzu ve endişesiledir; tesirleri, kerhen yazılan dır. Bunları ok rasına göre yazacağımı; Sıra şudur; Süreyya Bey, Ahmet İhsan © Bey Mazhar Müfit Bey, Ziya Gevher Re, Yunus Nadi Bey, Ali Saip Bey. Bey, Refik Bey, Ref Şevket Bey, E Mustafa Turgut| rif B, N. Asım Ahmet Bey, aşka #öz istiyen var mı efendim? Ahmet Süreyya Bey Aksaray — muhterem efendiler; Hüküme Yaptığınız istizah takriri ali st bulunan arkadaşlarınız. im (şitemiyoruz sesleri) 1. Çok tinizden tında imz dan birisiy şittiririm. Fakat evvelâ takririmizin mânasını ve onunla istihdaf ettiğimiz yayeyi teşrih ve tavzih etmeğe lüzum görmü- yorum. Takrir kat'i bir vuzuhla yazıl yu ifadesi arih, matlabi çok meydan- a olan bir istizah takriridir. Yalnız bizi bu takririn yazılıp ve- mesine, istizahın yapılmasına icbar eden esbabı, tecelliyatı, vek tarzlarını teşrih ve tahlile ip! ve Heyeti celilenizi bu hususta bir ka. ş et tarihinin bilhassa Türk inkılâbı tarihinin müvacehesi de yapacağım teşrih, tahlil ve tesbitten evvel bugünün bir hadisesine temas et. mek mecburiyetini ettim, Efendiler; bizi istizah takririni vermeğe mecbur edan bazı gazetelerin neşriyatı meyanında, buzünkü makale. lerinin mündericatının içerisinden bir i ki fıkradan bahsedec » Bu gazete. lerden birisi diyor ki: ; ,“Fena vesileler matbua! ü - tinin boğulmasına kâfi belli Diğer birisi diyor ki: “Bugün cümhuri- yet tarihinde matbuat hürriyetini n » Matbuat hürriyeti) 5 n ciimhuiryetle he. raber alınmış bir haktır. Ona kimse ilişemez. Şereflerine inanmadığımızı if ıların, birkaç gay cümhuriyetin ana! rından geri döneceklerine inan. UZ, Efendiler; fena vesilelerle matbu. at hürriyet boğulmasına karar ve- tilecek midir? diye bir süphe gösteren bu fıkra karşısında kat'i ve intihai bir hifküm ve kanaal olmak üzere çok kı. sa bir şey arzedeceğim: Biz takririmiz le, Yaptığımız istizahla ne mutlak bir matbmat meselesini ne de mutlak bir matbnat serbestisi meselesini kasdetmi yoruz. Takririmize esas ittihaz edilen madde bu değildir. Böyle bir | tevsim yüksek Türk inkilâp tarihinin karşı sında hakikaten uzak, noksan ve yan- lış bir telâkkiye delâlet eder. Bizim ba gün Büyük Millet Meclisinde kor.uş- makta olduğumuz ve konuşacağımız şey — çok açık ve kat'i bir lisanla ifa- de ediyorum arkadaşlar — bütün bir möitleti ifsat ve idlâle uğra: bütün bir memleket huzur ve emniyetini mün selip kılmağa çalışan seni bir düşman. hık, sefil, menfur bir hiyanet, hakiki inkılâp ve cümhuriyet hainliği mesele- sidir (Bravo sesleri), EAA 0400 EA BA VA AAA A m faza edebilir. Gliseri çabuk kurumıyan hassası vardırki, si- nemaları perdeye sık sik su serp- mekten kurtarır. Maamafih sahnelerin arkası ekseriyetle projeksiyonu temin edecek surette geniş olmadığın dan perde arkasından yapılan projeksiyonlar pek azdır. Paris sinemalarından yalnız Gome: Palas sineması filmlerini bu şe kilde göşterir. Diğer sinemalarır ekserisi Projeksiyonlarını sinem: salonundan temin ederler, Güzel bir Projeksiyon eld etmek istiyen sineme sahipleri beyaz patiskadan perde kullan. mazlar, ve perde yerini beyaz ve mat renkte yani parlamıyan bir badana ile boyarlar, Parlak bir satıh daima akisler yapıp filmin güzelliğine halel getirdiği cihetle beyaz badana- dan sonra alüminyom tozu ile bir ikinci badana yapmak sure. tile filmin güzelliğini ve berrak- lağını artırmak kabildir. Millet İşte biz bu noktayı istihdaf ediyo. Yoksa arkadaşlar samimi hir muhale- Eğer meclis) fet, müfit bir tenkit salim bir serbest)zümrelerin m olan) Münakaşa kabul ve himayesinin hik.İver muha tedbirler hakkında uzun uzadıya iza.) M€t ve gayesine uygun olarak kullanı-)da beliren lan matbuat serbestisi, hiçbir zaman ki, bugünkü İstizahı yapmışızdır, yap yoruz. Binaenaleyh bugün bile bu möp| bir endişe telkin etmek istiyen insanlar bunu her şeyden evvel böyle bilsinler. Kasdımız bu kadar mübeccel, bu ka- dar ahraranedir, Ancak çok muhterem arkadaşlar; kirli ellerde ekseriya ve belki daima, muzır bir tatbika tâbi tu- tulan ve haddi zatında çok muhterem ve müfit bulunan matbuat serbestisi gibi çok yüksek bir hakkı, mukaddes bir mefhumu adeta bir paravan, bir paratoner gibi istimal etmek için bir! kaç gazetenin etrafında beş, on mahlük| itoplanmışlardır. Bunlar memleketi a- marşiye sürüklemek için her gün bin! bir çeşit cür'et ve küstahlıkla çalışıyor. Jar. Tenkit diye, serbest münakaşa di. devletlerin bozucu ve yıkıcı casus teş. kilâtlarile, kiralanmış vatan hainlerile e mel'anetlerin daha yüz; at fazlasını yapıyorlar. l pan yapıyorlar. (Bravo Şahısları ve hüviyetleri malüm o- lan bu idraksiz, faziletsiz insanların ne yaptıklarını ve daha ne yapmak istedik lerini, gizli, menfur emellerini, bütün! hilelerini, dolambaçir plânlarını ve bu şahısların hususi ve şahsi vaziyetlerini! ve her birerlerini çok iyi ve biletraf bi. liyoruz. Arkadaşlar; bu hilkatte ve bu !sti- datta olanlar, vatanın her köşesi iş. gal altında yanarken, necip Türk mil. letinin hakkı, istiklâli, haysiyet ve şerefi düşman çizmeleri altında çiğne-i mirken, onlar yine ayni mahiyette ve) zaman zaman daha bariz ve dahn İı. nane şeyler de yapmışlardır, Düşman ordularına girmişlerdir. e Düşmandan iki kat daha düşman olan ve düşman dan daha mühlik olan o sultan ordu- larma — girmişlerdir. Milli Okuvvet ler cephelerde çalışırken, onlar mil. leti arkasından fakat ta kalpırâhın- dan ve ciğergâhından vurmak istemiş! lerdir. Anadolu içinde halk arasm-| da irtica, isyan ve ihtilâl ateşleri kö. rüklemişlerdir. — Bizler o zaman (da bu mahlâkların hepsini, her şeylerini bu günkü gibi çok iyi ve biletraf bi. İliyorduk, onlar hiyanetlerinde © de vam ettiler, biz imanımızı muhafaza etmekte sebat ettik, bugün de olduğu gibi. ne müstevlilerin harp kuvvet! ileri, nede hainlerin bin bir çeşit hile ve mel'anetleri bizden hiç bir şey aşındıramadı. Maneviyatımızda en kü içük bir sarsıntı yapamadı. Mili gi yemizden bize en ufak bir sey bile ga- İp ettirmedi. o Bunun için bizden en ufak bir feregat temin edemedi. On. ilarm bütün bu savlet ve muhacemele- rinin bizim ruhumuz © ve akidelerimiz üzerinde hiç bir tesiri olmadı. Bugün de olmiyacağı gibi... . le senelerinde onlar mütemadiyen hu. inane, mel'ünane (hareketlerinde de ivam ettiler. Bize en mühlik darbeler tevcihinde musır oldular, fakat bu darbeler bizi sindirmedi, yıldırmadı, /basiretimizi, gayretimizi artırdı. Bu. gün de arttıracağı gibi... . Nihayet e- fendiler, çalıştık, azim ve imanımız. dan hiç bir şey bırakmıyarak manevi yatımızdan hiç bir şey yıpratmıyarak çalıştık, vatan kurtuldu, milli hakimi yet ve İstiklâle hakiki (o olarak ilk de. fa kavuştuk. Daha mücadele devresin de iken milli hakimiyeti (o kabul ve filân. ettik, Kurtuluşu , müteakip de cümhuri. iyeti tesis ve ilân ettik. Muasır garp medeniyetinin, insanlığın refah ve sa- adetlerine yetişebilmek için vatan ye milletimizi bunların en'amı güna günu. na mazhar kılabilmek için, ancak a- sırlar içerisinde sıkıştırılabilecek, bi. yük, mühim ve muazzam bir ink lâp yaptık. Fakat efendiler; inkılâp >> sümhuriyetin tatlı semerelerini mil. Jete iktitaf ettirmek istediğimiz şu es- nada o hilkat ve o istidatta olan sefil nsanlardan betbaht ve bethah bir zim çe yine karşımıza çıktı, fakat bu defa arp cephelerinde değil, harp cepte. nden daha hassas ve daha nazik o- matbuat o cephesinde birer mevzi hzetmek suretile O karşımıza çıkıyor. Garip olan ve mücibi Oteesür bulunan nokta şudur oki; inkılâbın, cümhuriyetin ibda ve himaye ettiği ten Ki,şeerbest münakaşa gibi hakları) hürriyetleri bu bizim de hakkımızdır, :im de hürriyetimizdir diye onları sui istimal etmek suretile bizzat hak ve hürriyet aleyhinde inkılâp ve cüm- huriyet aleyhinde zehirli ve sihirli bi- Bütün mücade.) Meclisindeki $ız ve çok iyi dikkat va» ve cümhuriyetçi olan ılâp ve cümhuriyetper- lerinin matbuat sahasın- im tehlike karşısında mil- leti irşat ve ikaz için yazdıkları yazı- irşat için (betbahilarla ve zevatın! makaleler tancı, inkılâ şeklinde gösteriyorlar. Bu iğrenç yalanı, bu mel'un 'fti- Bey, hem muzmarı derin ifsatkâr cümleler. rayı mütemadiyen milletin yüzüne ve seref Jer milletin ruhuna uyuşukluk, fikrine kulağına hiç utanmadan ve hiç düşün- duğunu sö: meden haykırıyorlar. Düşünmüyorlar| , tenkit, neşir, kelâm, omatbuat hürriyeti, denilen yüksek mefhumiar: bu memlekette filen (tecelli ettirenler y sesizlerin bu vaziyette yanıp gi- decekleri anlaşılıyor. bu ilk 've sop bir sözdür. Bu söz memurin kütlesini tahrik etmek ve hükümete karşı nef. ret hir.i ile müteharrik bir hale ge tirmek için ankastin ihtiyar (edilmiş bir gaflettir. Bir tahıriktir. Çünkü efendiler, ferdası günü neş redilen bir o makalede bu defa cümhu- riyet halk fırkası ove onun hüküme- ti methedilerek memurlorm düruğu maslahat âmiz etiketi altında yalancı- lık ve faziletsizlik eden bir zilmre ol- üyorlar, Bu gün tahrik elmek (istedikleri zümreyi hükümete hücum etmek sure ile ve prensiplere rejime hücum sur) retile, yarın tezyif etmek « İstedikleri| — VANLI ? &cDmue sa Müzakere etmişizdir; bulrin kadrolarından aranılan İmkânlara;menfanti, şahsi hırsı ve muzmarı İçin mi?.. Buna müsaade edilen memlekette ne müesse senin ne de hakkın mana ve mahiyeti anlaşılmamış demek olur. Arkadaslar; İstanbul tramvayları- na menafii umumiye ile alâkadardır diye kontrol vazediyoruz da ondan da- ha fazla o menafii umumiye ile alâka- dar olan matbuatı, hüviyet ve şahsi» yetleri malüm birkaç ( serserinin eline hak ve hürriyet aleyhine istimal edilen keskin hir silâh gibi (haktır) iye tama men kayitsiz ve kontrolsuz olarak kan- gi zihniyetle bırakabiliriz. Bizim mem- leketimizde bilhassa bu nokta çok şa“ yanı dikkattir. Bütün menedi, maa sır memleketlerde kontrolsuz hiç bir kalem İşliyemez. En hürtiyetperver, merahili medeniyenin kusyasma kadar yükselmiş memleketlerden (misal ak o muharrirlerin de dahil oldukları halklo memurin kütlesini hükümete istinat| mak İsterseniz oralarda gazeteler mü çi, inkılâpç, ittilâci zümredir. E-letmek suretile tezlil ve tahrik ederler.)hakkak ya büyük şirketlerin, ya cw vet utanmıyorlar ki; kendilerinin de|Bu suretle ortalığı karıştırmak ve bus) miyetlerin ve yahut fırkaların elinde tenkit hakkıdır, fikir (o hürriyetid tefekkür hürriyetidir, neşir hürriye- tidir ve o serbest münaküşa hakkıdır diye kirli ellerinden zehirli ve sihirli birer silâh halinde tuttukları v letin âli ve aziz menfaatleri aleyhine tevcih ve istimal — ettikleri bu hakları ve bu hüriyetleri maalesef kendileri de bu yatan üzerinde yaşadıkları bu mil ye, fikir hürriyeti diye ancak düsman) !€tin arasında bulundukları için yine|vam eden bu bu inkilâpes, eimhuriyetçi o ve mili yetci zümrenin sayesinde ellerinde tur! tabiliyorlar ve daha çok şayan dikkat tir ki bu adamlar, yüksek hissi selimi her hakikati keşif ve idrake çok muk- tedir ve müsait olan büyük Türk oil letini, bütün bu ifsatçı ve İftiraer neş- riyatlarile imansızlığı, , faziletsizliğe, namertliğe, o kadirşinaslığa (o sevket- mek istiyorlar, (o Onlar buna kat'iyen İman etmişlerdir ve bu iman dir ki müflis ve tezvirci neşriyatlarma hâkim olan ruh budur, böyledir. gli Arkadaşlar; bu iftirac, tahrifçi, tezlilci ve tahkirci insanların bu düş man matbuat muharrirlerinin hiç de- gilse son günlerde & neşretikleri ma- kalelerden birkaç parçay! misal ola- rak muhterem heyetimizin celil huzu- runda, büyük milletin yüksek huzu- runda, türk inkılâp tarihi karşısında okuyup tahlil ve teşrih (o etmekliğime müsaade buyurmanızı istirham edece &im, - Mepimizin hatır nişanıdır ki Heyeti vekilemiz, dünyaya şamil olan ve bü- tün devletler mevanında belki Oenaz bizim üzerimize sui tesiri görülen bi yük iktısadi o buhranın (oher müllete iltizam ettirdiği tasarruf zihniyeti ak tında hareket etmiş ve birçok noktalar da tâsarruf menabii tharri oederken, kendi otomobilleri meselesini de mev- zuu bahsetmişti. o Bu r,ünasebetle bu düşman - düşman denilmek daha doğ- rü olur . gazetelerden bi inin yaydı- ğı bir makalede yazıya hâkim ruhu gösteren bir fıkrayı okuyacağım. “Hü kümete düşen vazife, kendisine ait 0- lân karar R. Millet Meelisinde redde- lirse istifa etmektir.,, Bu ne demektir arkadaşlar, ha- tırlarsınız ki, Heyeti vekilemize yük-| sek ve pek mühim vazifelerinin icabı olarak B. M. Meclisi tarafından kanı- nu muhsusla tahsis edilmiş (bulunan otomobilleri de kaldırmamızı bir ta- sarruf zemini olarak Hükümet (bize teklif ediyordu. : Bu hükümetin yüksek bir feragati nefis o nişanesi olabilir. Fakat onin Yın bu feragatini milletin o mümessili yerânesi olan B. M, Meelisi tarafın- dan kabul edilmediği takdirde her han gi devlet umuruna ait kararlarında da bir isabetsizlik emmesi (bulunduğu hükmü tezvirile kendilerinin o mevkii iktidarı terketmeleri mi lâzım (gelir demek değil midir?.. Bu kadar küçü âdi, ehemmiyetsiz hadiseleri vi ve ifsat için vesile ittihaz etmek deği! midir? Bugünkü rejimi oyaratan v€ yaşatan bir fırkanın çok muhterem © lan Jera vekilleri heyetinin yıkılmasını ve mevkii iktidardan uzaklaşmasını te min için efkârı ammeyi böyle bulan- dırmak istiyen insanların ne mahiyette ye ne halleti ruhiyede insanlar olduğu- nu böyle yazılardan da pek âlâ takdir edebiliriz. Diğer bir makalede “istipdat ve mes Tutiyet devirlerinden kalanlar (bunlar güya biz olacağız!...) kara topraklara| gömüldükten sonradır ki cümhuriyeti tam manasile feygini o gösterecektir. diye başlıyor. e “Maziden kalan unsur idamei hayata fırsat buldukça bizim gibi gençler ve cümhuriyetperverler “ya teşvis! andırmak istiyen bu mütefessih ruh- ların ika ettikleri mel'aneti izah için şu iki misali aldım: Yine diyorlar kis! “1926 da maaşat yekünu 46 mi hi jadetleri o kadar çoğalmıştır ki, hü- kümet muamelesi tamamen kırtasiye- ye boğulmuş ve maaşat yekünu 60 mil- yona çıkmıştır. Beş seneden beri de- vermek isteniyor, bunun için de 100) memur çıkarılacaktır ve tabil himaye- siz kimseler bu baziçede yine yanacak- lardır, Müfsit bir ruhun gayesi Efendiler, müfsit bir ruhun bütün gayesi, rejimi yaralan ve yaşatan züm reyi millet nazarında (düşürebilmek, memlekete umumi bir ümitsizlik ve betbinlik yaratabilmek için her vasria- ya müracaat ederek izharı mel'anet ei mektir. o Bunun için de her yalanı ihtiyarda hiç bir mahzur görmüyorlar. Çıkarılacak memur adedinin 1300 kişi- den ibaret olduğu madem ki onlaren kabul edilmiştir, bu miktar 1926 dan sonra geçen seneler zarfında tezyit © İdilmiştir. Ve bu yüzden 46 milyon n aşat faslı yekünu 60 küsur o mil çıkarılmıştır ve devlet muamelesi tasiyeye boğulmuştur. Şimdi o bizde İbeş seneden beri yapılan bu hareket. ten bu israf hareketinden dönmek isti- yoruz, hakkelinsaf düşünmelidir ki, 1900 memur ilâve edildi İse bunlara vasali 100 « 200 lira maaş verildiği farz ve kabul edilse — ki hakikat böyle de ildir — bütçede nihayet (yapacağı ark 2 milyondur. - Bunu kendileri de pek hesap edebilirlerken anka tin 20 milyon diye gösteriyorlar, mak sat millet hazinesini idare (edenlerin çok israf ve tebzir edici insanlar oldu. ğunu millet nazarında tebellür ( etir- mektir, millete böyle yanlış ve yalan bir fikir telkin etmektir. İşte bu yazı. lar, bu mahiyette her gün temadi ve tevali eden neşriyat bile bize bunların düşman ruh ve mahiyetlerini pek âlâ tebellür ettirebilir... İ Efendiler; bu milletin inandığı mu- kaddesnta, bu milletin hürmet ettiği büyüklerine ehemmiyetsizlik atfettir. mek, milleti mukaddesata merbutiyet ten, büyüklere hürmetten uzak düşü rerek, manen, ahlâkan, hissen zafn uğratmak için Dumlupınarın tahak',u- kundan bir gün evel onu inkâr etmek tahakkukuna imkân vermemek körlüğ ni gösteren insanlar bugün Dumlupi- nar bir hakikat bütün ensali şeref ve fahir verecek bir vakıa olduk tan sonra onun o ehemmiyet ve mües- sirini inkâr etmek küfranını göstermek ten bile çekinmiyorlar. Dumlupınara, âs mücadelelerinin bin bir hari kalarıma bunlar birer mazidir, mazide ne de olsa bir irtica şemmesi (vardır idiye istihfaf ve tezlil etmek istiyorlar. Nikbolu - Dumlupınar Halbuki; arkadaşlar size bugün uzak maziden bir Nikboli o seferinden İbahsetsem içimizde Türklük azim ve jşerefinin insanlara gurur ve azim ve iren kuvvetini hissetmez misiniz?? Bir Nikboli seferi insanlarda böyle tahas- süsler, kuvvetler yaratıyor da bir İn- önü bir Dumlupınar mazidir diye ha- rai enamdan silinmek mi isteniyor? Efendiler bunlar her (o mukaddesata, her yüksekliğe hücum (etmişlerdir. Şimdi diyorlar ki; fena vesilelerle mat| buat hürriyetinin boğulmasına (o kâti| gelecek midir?, Fakat feyiz ve şeref- lerine itimat ettiğimiz ve fakat itimat etmiyoruz iftirasma maruz kaldığımız inkılâpçıların, büyük ibdakâr insan. inkılâpçıların, büyük ibdakâr insan. ni onlar (ocümhuriyetperver oluyor. lar - düşen vazife onların böyle sureti haktan görünerek meşru (veya gayri meşru hareketlerini imhaya çalışmak. tır. İntakı hak Intakı hak kabilindendir ki, karşı mızda bulunan bu düşman, memleketi! sevk ve idare mes'üliyetini taşımasta|sa muzır ellerde fena tatbiklere maruz! labilir, bulunan insanların meşru hareketleri: ni de imha etmek kararını vermiş ol», ların birkaç idlâlkârm tahrik. ve teş viklerile matbuat hürriyetini tah dik etmiyeceklerine kanaat ediyoruz diyor israfata şimdi nihayet “İve atiyeye o dir ve bu gazetelerde çalışan muharri lerin kalemi bu müesseseler, cemiyet» ler ve bu fırkalar kontrolü altındadır ve bizatihi bu fırakair, cemiyetler, şir. ilira idi. Son beş sene zarfında memur ketler de hükümetin kontrolüne tâbi dir. Bizde nasıl oluyor da bir tek &- damn eline bütün bir milletinmenafil ile alâkadar olan matbuat (müessese sini, kontrolsuz, kayitsiz, şartsız bis rakabiliyor. Hükümetten bunu bu hi sustaki noktai nazarını soruyoruz. Bir müşabehet Arkadaşlar; nihayet hürriyeti mat- buat, serbest münakaşa, fikir ve ne sir hürriyeti istimal ediyoruz diye kâ- inatı fesada, velveleye, yaygaraya ve- ren, ellerindeki hak denen, hürriyet denilen bu mukaddes mefhumları mil- let, inkılâp, cümhuriyet aleyhine sui istimalden bir an feragat etmiyen bet- bahtlar bilmelidirler ki, başkasının ce bine elini sokan bir (o yankesicinin ko- lunu tutan polise o yankesicinin (efen- dim benim masuniyet we hürriyeti şah- siyem var ve o mukaddestir) demesine ne kadar hak verebilirse şunun, bunun namuskâr İnsanların şeref ve haysiye- #İtime kalem uzatan fazilet düşkünü küs kalemleri (o kırılırken neşir ohürriyeti omukaddesi id- dialarma © kadar iltifat (o olu nur, o kadar hak verilebilir!... (Şiddet- li alkışlar, bravo sesleri.) Bütün mütefekkir beşeriyetin tab. tı tasdikinde olan bir hakikati ifade © diyorum; bu hakkın ve hürriyetin sui istimalelleri pek iyi (o bilmelidirler ki, İher yerde ve bilhassa cümhuriyet Tü “ kiyesinde teşkilâtr esüsiye” 'Kanunuz namuslu vatandaşlar kanunudur, , Namuslu vatandaşlara verilen hak- ların, hürriyetlerin Okanunudur ve bunların hüsnü istimalini âmir olan /kanundur (alkışlar.) Mümkün olsaydı bu memlekette bugünkü rejimi, im kılâbı ve kurtuluş yaratan ve yaşatan en büyük adam zümresinin hükümetin den şunu İsterdim: Bir muharrire bu günkü türk münevverinin vazifesi ne olduğu, mes'uliyeti ne olduğu ve mef- küresi ne olduğu, evelee sorulmalı on- dan sonra bunlara imtiyaz (ve neşir hakları verilmeli idi. Fakat filiyat ve tatbikat belki bunu mümkün kılmı tahların da * yabilir. Efendiler; son söz olarak sunu ar- zetmeliyim ki: Bilhassa Ohükümetin nazarı dikkatine (o vazetmeliyim ki, mutlak hak ve mutlak hürriyet diye ameli hiç bir mefhum yoktur, mevcut amaz.. o Alman milletini yetiştiren büyük adamlardan birisi (odiyor ki: Hürriyet bağlılıktır, mes'uliyettir, va zifedir ve müşterek duygudur diyor. Bu, çok doğrudur. Ve bu ilmi, bu yiik- sek menfaatin icabıdır ki okendisinde vazife ve mes'uliyet hissi olmıyan, bü günün müşterek duygusu demek olan kurtuluş ve istiklâl ( prensiplerini be. nimsemiyen İnsanlar hür olmaları e ğil zabıla (o nezareti altında yaşama İları bizatihi hak (ve hürriyetin mah fuziyeti için bir ovecibe, bir şerila- İdır.. Binaenaleyh hükümetimizin bu cihetleri ve bu yüksek esasları nazarı dikkate alarak (uzun uzadıya İzah ef- İtiğim mahiyeti menfurede istimal edi İlen hak ve hüriyet kelimelerine istirat ile onları sui istimal! eden düşman matbuatın bozgunen, fesatçı ruhuna karşı mâni olacak kat'i tedbirler ak sın... .Talebimiz budur. (Bravo sesleri, alkışlar.) En nazik cihet Mazhar Müfit kadaşlarım, kı lunan ekseri bizim de teşkilâtı esasiye kanunumüz da matbuata sit olan bir madde vır. dır ki, o maddede (matbuat, kanun bu meselede en nazik olan cihet işte © lar, Efendiler; matbuat; bu asrın en büyük kuvvetlerinden biridir ve böyle olduğu içindir ki hüsnü istimal edildi. ği takdirde faydası ne kadar çok olur- kaldığı zamanlarda tevlit edeceği fe Iket, intaç edeceği mazarratlar o uis- dairesinde serbesttir) der. Efendiler, kanunun sureti tanzimindedir. Bu ka nun üç şekli ihtiva (Oeder, üç suretle tanzim olunabilir. Birincisi; (okanun mefkuttur, denecek bir şekilde yapı: Ikincisi; kanun O mütedil bir ihtiva eder. Üçüncüsü; kanun stebittir. Fakat mlstebit okamun, ki duklarını kendi itiraflarile bize an'a; pette büyük ve müessir olur. Matbu: bizim asla hatır ve hayalimizden geç” rer silâh gibi İstimal etmek cür” V mel'aheti İle kırşımıza ali ii Arkadaşlar; hepimiz çok iyi anlamı tan hainlerdir. Devlet bütçelerinde yapılan tassvru fat için maaşat miktarından ve menü. at bir müessesedir, hürriyet bir hak. Her hangi bir serseri umuma ait bir müesseseyi ve hakkı eline alıp şehsi, mez. Şu halde yapacağımız o kanun için mikyas ve miyar Omedir. Haagi (Lütfen sayıfayı çeviriniz)