Ölüm, behemehalölü Aliye H. son birayda iki defa intihara teşebbüs etti ve kurtarıldı Üçüncü teşebbüsünü nasıl yapacağını anlatıyor * Sirket Hayriyenin ecelki gece saat i de Köprüden harekel eden 68 numara- taparu Kireçburnu açıklarından geçerken Sehremaneli citarında > Eczane sokağında Miran türcardan Şahin Beyin kızı 21 ya #nda Aliye hanım kendisini denize atarak ölereiyse de senilikiler * larafındır dmeşder. Polis istihbaratmın verdiği bü Malümat üzerine ayni Hanımın Yakın bir mazide ayni yerde başka bir şekilde intihara teşeb- Yüs ettiğini hatırladık. Hayatın- “an iki defa intihara teşebbüs decek kadar usanan bu genç üzla konuşmak her halde şayanı ikkat neticeler verecekti, Bu memür ettiğimiz arkadaşımız latıyor: Aliye Hanımın oturduğu evi ulduk. Zili çektim. İki dakika onra kapının yanındaki pencere afesi biraz aralandı. Bir genç adın sesi; — Kimsiniz? diye sordu. — Aliye Hanımı ariyorum vabmı verdim. — Aliye Hanım benim dedi. İki dakika sonra alt katta ükemmel döşenmiş bir odada şı karşıya idik. Biraz fazlaca | man sobanm yanındaki kok İkta oturan Aliye hanım bir ndan ısınıyor, bir yandan 8€- bi intiharın anlatıyor: Aliye H. diyor ki “Ben bununla iki defadır inti- ra teşebbüs ettim. Fakat bir tü ölemedim. Hayattan bıktım hdım. Yeis, nevmidi bunun şlıca sebebidir. Ailem mutaasıptır, Beni bir ika olsun sokağa bırakmak mezler. Hatta köşedeki bak- dan kibrit almağa bile yolla- zlar. Bense serbes hayatın iğim şekilde gezmek, eğlen- istiyorum. Ailem ise buna a iken Haşım Paşanın oğlu de şu meşhur zenginlerden Alive Hanım Ali Mahir Beyin oğlu ile evlen- dim. Traş parasını bile verdiğim bu zengin oğlu ilede bir müddet sonra ayrıldık. Çünkü ikisinin de tabiatları benim tabiatıma uy- müyordu. Bımlardan sonra bir Fakat daha ilk görüşte, “sizi seviyorum,, diye yalvarıyorlar, ağlıyorlar. Fakat bütün bu yal- varmalar benim için değil, Baba- mn maddi vaziyetinin düzgün olması dolayısiledir. Çünkü bili- yorlar ki babam yaşayabileceğim | bir adamın bütün refahını temin edecektir. Bulunamıyan sevgili Ben işte riyakâr insanlardan hoşlanmıyorum. Ben beni seven fakat sevgisini izhar etmiyen, paramı deği, beni seven bir genç istiyorum. Böyle bir genç hayat arkadaşı bulamadım ve bundan sonra da bulamıyacağıma kaniim. Bu kansat ve ayni zaman- da ailemin tazyiki beni çok ye'se düşürdü. Evvelki sene kokaine alıştım, fakat şimdi kullanmıyorum. Sabaha kadar batolarda Sıkıldığım — zamanlar hemen giyiniyor, evden kaçıyorum Gar- dende sababa kadar hiç durma- dan dans ediyorum. Günlerce eve gelmiyorum, geceleri eğlen- cede, gündüzleri arkadaşlarımın evinde kalıyorum. İik intiher Birkaç gün sonra babam be- ni bulduruyor. Eve avdet ediyo- rum. Bir ay evvel pek sıkıldığım bir gün ani olarak intikara ka” rar verdim. Babamın (tabancasını aldım, odamda evvelâ tabancanm pat- layıp patlamadığını bir el hava- ya ateş ederek muayene ettim. Sonra ka:bime nişan alarak bir kurşun daba sıktım. Kurşun sir- tımdan çıktı. Ölmedim. Evelki gün sıkıldım. Gene İ evden kaçtım. arkadaşım Neba- hate gittim. Gece Sarıyere git» Aliye H.ın maceralarla dolu hayatını kendi ağzından dinleyin mek üzere beraberce vapura bindik. Son teşebbüs Kireçburnu açıklarında güver- a | Bu da bi 3. — VAKIT 26 Kânunevve! 1929 > r mesele mi ? Şehri dolduran Noel ağaç'arını Ada çam- ları mı temin ediyor Emanelin yaptığı tetkikat ne netice verdi Hıristiyanların Noel yortuları münasebetile (o şehirde (birçok yeni kesilmiş çam ağaç ve dal- ları nazara çarpmaktadır. Bil- hassa Beyoğlunda büyük pasaj- larda adeta çam meşherleri ku- i rulmuştur. Hususi bahçe'erde çam yetiş- tirilmediğine ve Adalardan çam kesmek memnu olduğuna göre bu çamların ne suretle, nereden tedarik edildiği emanetin nazarı dikkatini ocelbetmiş, keyfiyet tetkik edilmiştir. Dün bu husus- ta Emanet bahçeler müdürlüğü şunları söylemiştir. teye çıktım. Parmaklığa sıçradım. Ellerimi ileri uzatarak denize atıldım. Denizin dibine ellerimin değdiğini hissettim. ha sonra denizin üstüne çıktım. İlerde bir balıkçı kayığı dolaşıyordu, iyi yüzmek bildiğim için hemen beni kurtarmasın diye uzaklaştım. Dalgalı denizde bir su kuyusuna tesadüf ettim. Burası kuvvetle beni çekiyordu. Artık kuvvetim bitiyordu. San- dalcı yetişti. Beni kurtardı. Cene ölmemiştim . Bugün hâlâ yaşıyorum. Fakat asabi buhran suya atılınca geçti. Ayıldım. Tabanca ile on kere daha intihara teşebbüs ederim. Fakat bundan sonra Altın “Satılan çam dallarının nere- | den kesildilği hakkında tahkikat yaptık. Bekçi- lerin sıkı kon- trolu altında bulunan Ada- lardan çam ke- silmediğini öğ- rendik, Bu sene satılan çamlar (Bursa ve (Mudanya havalisindeki or- malardan ke- silmiş, motörlerle şehrimiz geti- rilmiştir. Mahaza biz tetkikat ve teftişatımıza devam ediyoruz, kumda bile denize girmeğe tövbe ettim. Denizde ölmek çok ıstıraplı olacak. Mazinin istik- belde de tekerrür etmesi, ümit- İzli Yola, atadığı gibi Vğe mak imkânının selbedilmesi beni fena düşündürmeğe sevkediyor.. Aliye Hanımın sözleri bitmişti. Bundan sonra —Bundan sonra bu gibi teşeb- büslerin vaki olmıyacağına ka- nim, Çünkü deniz intiharm ko- lay olmadığını, yaşamanın zevki- ni size tanıtmıştır, dedim. güldü: — Fazla değil, dedi. Bu va- ziyet böyle devam ederse yirmi gün sonra, bu eve bir kere daha uğramak zahmetinide bu- lanacaksınız.,, Emanet Maryo Serraya 31 binliratazminat verdi - Yıldız müsteciri bu parayı aldığının işaa edil. memesi şartı ile mukavelenin feshine ve sarayı devretmiye razı olmuştur İşin bir de adliye cephesi var : İflâs kararını hacizler yeni alacaklıların talepleri takip ediyor M. Maryo Serra ve ve avukatı Şehremaneti ile Maryoserra 4- rasında bir itilâfname yapılmış ve bu itilâfname neticesinde Maryoserra Emanetten 31 bin lira tazminat alarak Yıldız Sara- yını ve demir baş eşyaları Ema- nete iade etmiştir. Maryoserra malüm O olduğu üzere Yıldız kapatıldıktan sonra Emanet aleyhine 5 milyon Jiralık bir tazminat davası açmış, fakat aynı zamanda Emaüet de muma- ileyh aleyhine bir takım davalar ikame etmişti. Uzayıp giden bu davalar son zamanlarda Emanetin mahküm olması ibtimalini gösteren saf- halar arzetmeğe başlamış, fakat bu arada Maryoserra hem dava- larm uzamasından, hem de para- sızlığın sabredilemeyecek bir ha- le gelmiş olmasından Emanete müracaatla 600 bin lira tazmk nat muhabilinde uyuşmıya taraf- dar olduğunu bildirmiştir, Emanet bu teklifi hüsnü ka- bul etmekle beraber paranın çokluğunu ileri sürmüş, bedelâtı icareden alacağı olduğunu söy- lemiş, müstecir ile pazarlığa gi- rişmiş, nihayet Maryoserra para- yı eline alıncaya kadar mesele- nin şuyuuna meydan verilme- mesi kaydı ile, 3İ bin lira taz- | EE i Yıldız sarayının salonlarından biri minata razı olmuştur. Bu muvafakat üzerine Emanet bütçede yeri olmıyan bu 31 bin lirayı temin etmek için faaliyete geçmiş, meselenin duyulmaması da matlup olduğundan cemiyeti belediyeden gayrı melhuz mas- raflar için 50 bin liranın sar- fına o mezuniyet alınmıştır. Bu 50 bin liranın sarfı ka- rarı alındıktan sonra avans ola- rak 31 bin lirası derhal vezne- den istifa (edilmiştir. £ Para Maryoserradan 30 sene müd- detli mukavelenin feskedildiğine ve ber iki 'a'afın yekiğerinden alacağı, vereceği kalmadığına, her hangi pr la ile her hangi bir talep dermeyan edile- miyeceğine dair noterlikten mu- saddak bir ibraname alınarak mumaileyhe verilmiştir. Bu suretle mukavele feshedil- dikten sonra Emanet memurla- rından bir heyet teşkil edilmiş ve Maryoserraya teslim edilen demirbaş eşyaların tesellümüne başlanılmıştır. Lüyen sayıfayı çeviriniz!