25 Aralık 1929 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

— )7—VAKYT. 96 üne — 1099 0 5 NN NAAM ( “ VAKT IN ŞEHIR VE MEMLEKET HABERLERİ ) EE Resimliay | Yeni davanın tahkikatı | devam «dıyor. Mahkümi- yetle neticelenen eseki dava, nakzen geld! “ Resimli ay ,, mecmuasında çıkan iki yazıdan dolayı yapılan tahkikattan ve mes'ul müdür Behçet Beyin müstantiklikçe tevkif olunduğundan babsetmiş- tik. Tahkikata ikinci müstan- tiklikçe devam olunmaktadır. Diğer taraftan “ Resimli ay,, aleyhine bir müddet evvel açılıp tecilen on gün hapis kararile neticelenen (dava, temyizden nakzen gelmiştir. Bu dava, “Se. | sini kaybeden şehir ,, isimli bir | man»umeden dolayı açılmıştır. Vilâyette: 400 meyhanel Vilâyette bir komisyon teşkil edildi Vilâyet ve polis müdürlüğünün meyhaneler hakkında tetkikatta bulunduğu malümdur. Haber aldığımıza göre polis tetkikatını bitirmiş ve yaptığı listeyi vilâye- te göndermiştir. Buna nazaran Şehrimizde 400 den fazla meyhane vardır. Lis- tenin birkere de polis ve belediye merkez memurları tarafından tet- kiki icra edilmesi ve bu husus- taki mütalealarının alınması te- karrür etmiş ve vilâyette vali muavini Fazlı Beyin riyasetinde polis müdürü, Emanet sıhhiye müdürü ve Darülâceze müdü- Nakız, lebtedir. Üçüncü ceza mahkemesinde cumartesi günü tetkik olunacaktır. Yeni dava, muhakeme kararile neticelenirse, iki davanın birleştirilmesi muh» temeldir. Yeni dava, ceza ka- nununun 312 inci maddesine te- mas etmektedir. İkinci müstantik Hakkı B., dün yeni davadan dolayı “ Re- | sirali ây , mecmasının imtiyaz | gehibi sıfatile Sabiha Zekeriya H.ı isticvap etmiştir, de geç verdiğimiz için aynca bir de nakdi ceza tarheylemişti. Maamafih bu meblâğ söylendi- ği kadar olmayıp 40-50 bin lira- | nın içinde olacaktır, | Hatta bu meblâğ için de, Maliye vekâletine kefil gösterdik. — Bankanınn ayrı ayrı iki defter tuttuğu da söyleniyor, doğru mu? —Bu mesele bir sui tefehhüm- den ibarettir. Biz defterlerimizi diğer bankalara nazaran başka bir usulle tattuğumuz İçin şüp- heli görülmüş, fakat defterleri- mizin tetkikinden sonra hakikat meydana çıkmıştır. , Diğer taraftan aldığımız malü- | mata nazaran, Belçika bankasının bazı diğer mühim yolsuzlukları hakkında vaki olan ihbarat Üze- rine, Defterdarlık, yeniden ban- kanm defterlerini tetkike başla- mıştır. İş Bankasını röaden mürekkep bir komisyon teşkil edilmiştir. Dün ilk içtimamı yapan bu komisyon bu listeyi tetkik ede- cek ve yeni bir talimatname hazırlıyacaktır. Bunda meyhane- lerin açılıp kapanma sıhhi vaziyetleri tesbit olunacaktır. Vali Beyin raporları Polis divanında tetkik olunuyor Vali vekili“ Muhittin Bey bir kaç gece evvel bazı polis mer- kezlerini ansızın teftiş etmiş ve bir kısım memurların vazife başında bulunmadığını, bir kr sminı da nöbet esnasında uyudu- ğımu görmüştür. Vali Bey, vazi- feye riayetsizlik gösteren bu polis memerları. hakkında der- hal birer rapor tanzim ettirmiş ve haklarında kanuni muâmele yapılmak Üzere polis divanına sevkolunmalarını bildirmiştir, Polis divanı dün toplanarak bu memurlar hakkında tahkikat başlamış, bir kısmını da istic- vap etmiştir. Haber aldığımıza göre, gece- leyin vazife esnasmda uyuyan bu polisler arasında bir kaç ta- gibi hnsuslar ne de komiser muavini vardır. VAKIT ın tefrikası: 42 Yazan: Hüseyin Rahmi — Sabahleyin birine kızdın da tehevvürünü bizim kapıdan mı alıyonsun ? — Bitik bir haldeyim... — Bitikliğin açlıktan sa böyle erkenden kahvealtı için yanlış kapı çalmış olduğunu ihtara mecburum... shallede (kedi kalmadı. Şimdi biribirimizi yi- yoruz.... — Az vakit sonra sayemde baklava börek yiyeceksin... — Sayıklayer musun ulan ısıt- maya mı tutuldun 7. Ne vakit yakalandın ? — Bu sabah.. Şimdi... Allah şifalar versin. Kinin alacak kadar paran yoksa bu dünya dağdağasından kurtulur- — Bitikliğim açlıktan, Kader- | den değil. — Her halde tokluktan, cep dolgunluğundan da olmamalı. — Sevinçten... — Tayyare a) çıktı ulan?, Eğer zile deyse şimdi seni boğar cesedini kuyuya atarım,.. Ali Safder cevap olarak ce- binden çıkardığı gazeteyi uzatır... İ o Avnüsselâh — Bu ne? Benim İ pek mütalâa meraklısı olmadığı- mı bilirsin. Babusus sabahleyin saatleri, | (Üst tarahı İinci sayıfamızdadır | Niçin buna meydanvermeli?.. Kendi nefsimize vedolayısile mil- li mevcudiyetimize bu kadar zülmetmeğe hakkımız var mı?.. Yalnız kazanmak kâfi değildir. Sarfetmesini, tasarruf etmesini de beliemek lâzımdır. Dünyanın en büyük zenginleri, servetlerini tasarrufa medyundurlar, Amerikada bir banka, kendi mıntakası dahinde 13,000 mek- tebe kumbara dağıtmış.. Bu mekteplerde 4,600,000 talebe varmış.. Bunlardan 3,900,000 ço- cuk kumbara almış. Bu talebenin bir senede biriktirdikleri para 26 milyon doları bulmuş.. Bunların haricinde bir banka eşhasa 56,000 kumbara tevzi etmiş.. Berlin tasarruf sandığın- da işliyen hesapların mecmuu 800 bini tecavüz etmiştir.. Bu tasarruf hesaplarındaki mevdu- atın yekönü 800 milyon marktır. Her hesaba vasati olarak 500 Türk lirası düşüyor, Siz anneler, hemşireler ve he- pimiz iktisat ve tasaruf mücade- lesindeki milli vazifemizi yap- mağa azmedersek tasarruf he- saplarımız! yukarda arzettiğim rakamlara yakın yekünlara çıka- racağımıza asla şüphe etmiyo- rum. Mahmut B, bundan sonra İş bankası hakkında şu izahatı vermiştir: 1924 senesinin 26 ağustosun- bir evde, yalnız altı memurla İş bankası açılmıştı. Bir milyon ser- mayesinden yalnız dörtte biri, 250,000 lirası toplanmıştı. O ta- ribin üzerinden ancak beş sene geçti. Bugün bankamızın vilâ- yetlerde 27 şubesi vardır. Bütün memurlarının mecmuu 700 zü buldu. Bu memurlardan 95i Hanımdır. Ankaradaki merkez binası, Avrupanm en büyük ve şık ban- ka binaları gibi milli gururumu- zu okşuyacak kadar muhteşem- dir. Bankanın muamelâtı, mil- aç karnıma... Ali Safder parmağının ucile işaret ettiği sütun kısmını arka- daşının burnuna sokarcasına su- ratına yaklaştırarak: — Şu havadisi oku. Avnüsselâh sernameye bakıp okuduğumu tekrarlayarak: — Çok mühim bir sirkat. — Evet — Ulan sen mi bir yerden bir şey vurdun. Payımı vermezsen şimdi seni polise teslim ederim.. — Oku diyorum canım... Avnüsselâhn gözleri satırlar üzerinde yukardan aşağı ilerle- dikçe faltaşı gibi açılır... Son kelimeyi mırıldadıktan sonra: — Ben de bittim Safder... — Maslahatı kavradın değil mi? — Ta kökünden... — Yüz bin lira Avnüsselâh büyümüş gözlerini burun buruna arkadaşının göz- lerine yaklaştırarak tekrar eder: da Ankarada dört odalı küçük | Işbankasıtasarrufgünü- nü ve yıl dönümünü - kuftluladı ” yonlar içindedir. Şu saatte ban- | kadaki mevduatın yekünu 38 milyon Türk lirasıdır. Mahmut B. den sonra Ahmet İhsan B. de eski bir gazeteci olmak sıfatile tasarruf hakkında bir kaç söz söylemiş ve merasi- me nihayet verilmiştir. Bundan sonra davetlilere ıb- lamur ve pasta ikram edilmiştir. İstihsalâtımız Artırılmak için mühim tedbirler alınıyor Ankara, 25 (Vakıt) — İktisa- di mücadele bilhassa iktisat vekâletinden hummalı faaliyet- lere vesile olmuştur. Vekâlet, ziraat ve ticaret kıs- mındaki bütün dairelerini, ihraç ve istihsal kudretimizin tezyidi hususunda en ehemmiyetsiz gö- rülenine kadar alınması icap eden bütün tedbirleri tesbit eder raporlar hazırlamağa me- mur etmiştir. Her daire kendi sahasındaki istihsal ve ihraç menbalarına kolaylıklar ve inkişaflar temini için devlet memuru olsun olmasın her mutahassısla alâkadar olarak Borsada Musmelesiz bir gün Dün borsada hiç muamele olmamıştır. Bunun sebebi de yortu (münasebetile (borsaya acentelerin gelmemesidir. Selânik bankası dün borsada 1000 İngiliz lirası satmak iste- mişsede alıcı bulamamıştır. ——— Hayvan pazarlarında tetkikal Avrupada bazı şehirlerin hay- van pazarlarını ve et alım satı- mını tetkik etmek üzere hayvan borsasından bir heyetin gitmesi kararlaşmıştı. | yet bazırlığa başlarken iktisat vekâletinden bir emir gelmiş ve bu emirle heyetin seyahatını bir müddet tehir etmesi lüzumu bildirilmiştir. raporunu tetkiklere, istatistiklere müsteniden yazmaktadır. Raporların hazırlanması bitin- ce »-kâlette teşkil edilecek bir komisyon marifetile derhal tev- bit olunarak vekiller heyetine sevkolunacaktır. Vekiller heyeti raporu müza- kere ederek esaslarını tesbit ve tasvip ile vekâlete iade edecek- tir. Vekâlet bu suretle tanzimi icap eden kanun Jâyihalarını hazırlıyacak, bu esaslar dahilinde istihsal ve ihraç proğramımızı vapmış olacaktır. -Proğram uzun bir müddet tedrici surette tatbik olunacak- tır, Ancak bazı tedbirlerin der- hal tatbiki mukarrerdir ki neti- <eleri derhal tezahür edecektir. Güzel gözler « CAZİP BAKIŞLARI.. — Müsabakanın birinci devresi — Bu güzel resimleri saklayınız! Sizi sinemalara bağlıyan o ılık bakışlardır. Bunu düşünerek gazetemiz yeni bir müsabaka açıyor. Bu müsabaka iki kısımdır. Bir müddet bu sütunda güzel gözlü artistlerin tam resimlerini göreceksiniz. Bu sayıları saklarsanız hem güzel bir kolleksiyon kazanmış, I | bem de müsabakanın ikinci devresi için hazırlanmış olursunuz. İlinci devrede burada bu dilberlerin yalnız gözlerini göre - ' ceksiniz. O zaman size soracağız: — Bu bakışları tanıyabilir misiniz ? Siz, o gözleri tanıya bilmek için bu sütunda çikan dilber resimlerini saklamağa başlamalısmız! Ancak bu sayededir ki müsabakanın ikinci devresinde mu- İİİ vaffak olabilirsiniz. Kur'aya dahil olup mükâfat kazanabilmek | | için bütün o güzel gözleri tanımak lâzım olacaktır... — Yüz bin lira... — Nedim Bey bu parayı yalamış yutmuş.. Payımızı nasıl çıkaracağız? — Vallahi ağzından burnun dan kan getirinceye kadar ar- kasını yumruklar. Elli bin lirası- Bi kustururum... — Ben vakanın hakikat ol- duğuna inanamıyorum. ORüya görüyoruz sanıyorum... Avnüsselâh arkadaşmı Iki o- muzundan yakalayıp (şiddetle sarsarak: — Kendine gel yavrum. Bak sen sensin. Ben benim. Etrafı- mızı muhit eşyaya elinle birer birer dokun, Sana maddiyetle- rinden haber versinler. Rüya görmüyoruz. Hayatın şeniyeti içindeyiz. — Bütün ömrümün rüyaların- da sayıkladığım yüz bin liraya uyanık iken elimle temas ede- bilecek miyim? Rüya O bhakikat olur mu? | — şte oluyor.. Olacak... — Böyle yüklü bir vurgun.. Ne mutlu bize... Bayram tes'idi gibi sarmaş dolaş olarak sıcak sıcak öpü- şörler. Bu arkadaşlık puselerinin tatlı harareti içinde Avnüsselâh: — Taliimizin bize mesut bir rüya gibi sırıttığı bu nazik an- ları böyle tebrikle, tehniyetle geçirmeğe gelmez.. Saniye fevt- edecek vaktimiz yoktur... Bu binlerle liralar kudret helvası gibi kucağımıza gökten dökül- mez. Hemen şimdi işe başla- maliyız.. Safder istihzakâr bir bakışla: — Nasıl? — Nedim Beye gidip cinaye- tine temamile vukufumuzu ania- tarak hissemizi isteriz... — İlk müracaatımızda Bey- fendi ithamımızı kabul ile he- men paraları sayar mı? Birçok inkâr ve kaçamak yollarına sa pıtacaktır. bitmedi