- 2 — VAKIT 15 Kânunevvel 1929 (VAKITIIN ŞEHİR HABERLERİ Darülbedayi Islah ve tadil tasavvur. ları var Haber aldığımıza göre belediye cemiyetinin omürskabe encümeni Darülbedayide bazı ıslahat ve Wdi- Mâ lüzumuna kanaar getirmiştir. Yalnız bu kanaat henüz müsbet esaslara bağlanmamıştır. Encümen 4 zası ıslah İşinde birleşmekle beraber taşıdıkları fikirler “üzerinde birlüş. miş değillerdir. Yakında bu müna- sebetle bir içtima aktedilecek ve kart şekil tesbit olunacaktır. Bu ıslahat hakkında neler düştün düğünü, encümen uzasndan Avni B. şu şekilde izah etmektedir « — Şimdiye kadar darülbede yide mülâzim, namzet ve artist diye Üç sınıf san'atkâr vardı. 23 lira gibi 42 bir ücrete bir fise me. sunu. İltifat etmiyordu gibi uzun bir namzet sınıfına maaş veriliyordu. İki İntizerdan sonra 60 liraya geçiliyordu. Düş nuyorüz ki bir senelik bir müddet irfanen ve keytiyeten yükselmiş bir g'n kâNl bir müddettir Onun için detleri kısaltacağız ve urtist yetiş trmek için 25.50 lire yerine mü- lâzlm ve namzetlere 60 lira veril mesi daha muvafık olacak. Darülbedayi artistlerinin leri çok yorucu * ve öldürücüdür Sabâhlaytâ Odan 11 buçuğu kadır tekrar Bir. sene devreden sona geçenlere 50 Jira sene müd mesai I den 6 ya kadar çahüyor lar, Sonra geceleri de uyum Hiç istirahat edemiyorlar yedek sanatkâr olsa artislerde ahat * ederler, Mevcut sanatkârlardan biri çekilince olamıyor rollar kahyor, temsil San'atkâr yetiştitse bu mahzur da kalkar, Darülbedayl yalnız temsil mü essesesi değildi... Aynı zumunda san'atkâr «yetiştiren bir mekteptir. | tekâmül | Bu idbarla müessesenin etmesi lâzimgeliyor. Bu sene muallimler talebe, (ozabitan ve İçin tatbik ettiğimiz Aditvede İstanbul ağır ceza o mahkeme şti bir gece yin» nde bir genci öldür. ıekle maznun Rahmi Et nin mu bakemesine olunmuştur. Bu davanın evvelki celsesinde dık- kate şayan bir badise olmus, şaha- unun aleyhinde olan ka marot Sadullah E£ isminde bir şx- hit mahkemeye İslda kendisinin maktulün babasının iran eski » şahadetinden hakikatte kendisinin bilmediğini devam üzerine . olan rücu ettiğini, bir çev bildirmişti Mahkeme, bu vaziyet karşısında dinlenilen gahidin tekrer huzuruna celbini görmediğini, evvelce mahkeme kararlaştırmıştı Dün kumaror Sadullah EE, mah- isievap edilmiş, viodanının sedasını dinliyerk baki kat söylemek lüzumunu hissettiğini, eski ofladesinin doğrü olmadığını söyl Rels Nusret B. Etye “Evvelce niçin doğruyu söy- lemedin, o vakit vicdanın yok mu idi ?, demiş, şahit, maktulün baba- keme huzurunda tenzilâtdı tarifçnin: varidatı ziy uzratağağınıdan « korkulmuşru. Hal- beki tenzilâih terile, varidatın ço “almasın eömin “etmiştir. Geçen se nenin 5 temsili varidatna tekabül ediyor. Heyeti edebiye teşkili mev- zuu bahis değildri. Ancak gelen eser leri reğsörün okumağa bile vakti yok. Gelen eserleri gözden geçirmek için kiymedi bir başa ihiyaç var dır. Bu zat gelen terkik edecek ve bü eserlerde rutuş imkâ- nı varsa müellifin müssadesini ala- rak rutuş yapacaktır, Bu zet ayni zamanda Darülbe- dayi nam ve hes en güzel eserleri tercüme edecektir. Bu zat, hariçten intihap edilecektir. eserleri na göndermiş, | İladesinden rücu eden şahit Rahminin muhakemesinde kamarot Sadullah Ef., eski ifadesinin doğru olmadığını, maktulün babasının iğfalıle maznunun aleyhinde şahadet ettiğini söyledi sinm iğfelinden bahsetmiştir. Bu sırada maktnlün annesinin 'mak- tulün kardeşine"Nobar; sen öldürdün, | başkası yanıyor! dediği mevzu bahs edilmiş, mahkeme bitişik evde böyle birşey söylenilse Sadullah Efnin bunu esinden işitip işitmiyeceği anla- k üzere bir keşif yapılmasına karar verilmiştir. Mahkeme azasın- dan Tahir 8, nalp sıfadle keşlin icrasına nezaret edecektir. IM. Karahan Başvekilimizin nezdin. de uzun müddet kaldılar Ankara, (4 CAA) — Bugün misa- firimiz Karahan Hz, öğle yemeğin- de İsmet paşa beztetlerinin deyleta- nelerinde bulunmuşlardır. Ziyafette Hariciye vekil, Sovyet elçisi hazır bulunmuşlardır. Karahan cenaplatı sanat 19 a kader Başvekil bazretleri- nin nezdinde kalmışlardır. Ankara, 14 (A.A) — Bu akşam Sovyet sefaretanetinde Karahan ce- napları şerefine bir akşam ziyafeti verilmektedir. Karahanın kardeşi İstihbaratımıza hazaran elyevm Ankarada bulunan Sovyet hari- ciye komiser vkili M Lev Mihat- loviç Karahanın kardeşi M. Hor sep Mihailoviç Karahan, Sovyet- lerin İstanbul ticareti hariciye mümessiliği porsilen şubesi mü düriyetine tayin edilmiştir. M. Karahan yeni vazifesine başla mak Üzere şehrimize muvasalat etmiştir. —— — — —— — Iktısat meclisinde Ankara. 14 (Vakıt) — ÂN İknsat meclisi raporların tetkikini bitirerek bazı esaslar tesbit etmiştir. Yarm son içtimsını yapacak,7 4za kura İle çıka- nlacaktır. VAKIT ın tefrikası: 32 Yazan: Hüseyin Rahmi — Bilmeğe uğraşacağız... — Evvelâ bır ipucu yakalamak Azım. — Bu uç benim elimde. — Bende göreyim. — İhtiyarın. satıp ta sonradan yıkılmış olan oBöyacıköyündeki yalının arsasını ziyarete gideceğiz... — Kuru arsayı ziyaretten ne çıkar ? — Çok şey çıkar oğlum. — Anlat... — Yalının arka (bahçesinde bir mabzen ve omun içinde bir kuyu olduğunu unuttun mu ? — Unurmadım amma ihtiyarın hazmelerini perilerin oraya taşı- mış olduklarına da doğrusu zih- nim yatmadı... buna sayıklamadan baska bir mana verilemez... — Hazne babsı üçüncü dör i düncü derecede bir ehemmiyeti i haizdir. İşte başka kolpo var. | — Nedir? — Nedim Bey pardesüyü değil mühim esrarı bavı mektubu çal- dırdığına çok müleessiltir. — Peki, — Çalan adamlar (yani biz), bursız makulesinden olduğumuz için bu mektuptan cbhet cihet istifadeye kalkışacağımız bedihiyat kabilindendir. Şimdi Nedim Bey bizi - keşfedebilmek: için çıldırıp durur. — Buda tabii; Mektupta mahzen kuyu ve ba'ne iâkırdıları varya,. İşe bizim kapana fare tutulur gibi bu yemek kokusuna © gideceğimiz: o memul eder, Binaenaleyh bizi tanıyabil- me& içın bu yan arsasında gizli gizli dolaşır... — İyi söyliyorsun. Amma biz oraya gidesek onu tanımakla beraber kendimizi de ona gösler- | miş olmaz mıyız? — Her türlü ihtiyata riayele yani görüpte görünmemeğe çalı- şarak ora'arda dolaşacağız... Damat Feridin yalısına kadar olan arsalardan hiç birini gözle- ri tulmadı. Daha ilerlediler. Artık buraları bir şehir parçası değil, nabedit olmuş mahallerin kuru toprakla- rından, (müteselsilen (© devam eden viranelerden ibaretti Ne deniz kenarında yalı kalmıştı, Ne de dağ cihetinde bahçe... Öyle bir yere geldiler ki sarp bir kayalık, dik duvar şeklinde yükseliyordu, o Üzerinde bodur ağaçlardan bir koruluk vardı. Şarkı şimaliye razır bu kayalığın zeminle birleştiği oyerde yarı yarıya çalılarla örtülmüş bir de- mir kapı gördüler. Avnüsselâh hemen sevinçle : — Aradığımız mahzenin kapısı işte bu olmalı.. Yüzde doksan dokuz ihtımalile söylüyorum... SON HABERLER " Ali h İ le Vazilesini bitirdi İhanet dosyeleri hükü- mete iade olunacak Ankara, 14 (Vak) — ÂH karar heyeti dün gece yarısına kadar çalışa- rak kanunt müddetini ikmal etti, Bil- hassa mağdur vaziyette olanların dos yelerini kâmilen intaç ve yeniden bir çok refi kararları verdi. Heyet, intaç olunamıyan bazı dosyelerin tâsnille meşguldür.Tuhkikat esnasında ele geç miş bazı mühim ihanet dosyeleri de bu meyandadır. Bunlar bükümete iade olunacaktır. Medlis reisimiz Hastalık haberlerinin aslı voktur Ankara, 14 ( Vakıt) — B M. Meciisi 1e!'si Kâzım Pş. Hz. nin rahatsız o'duğu ve tedavi için Avrupaya gideceği (o haberleri ası'sızdır. Kendisinin hiç bir ra- hatsızlığı yoktur ve yakın'arda bazı şehirlerimizde tetkikat yap- mak üzere ia bir seyahate çıkacaktır. Nurullah Esat B. Yen talimat aldıktan sonra — İstanbula döndü Ankara, 14 (Yakı) — İktisat meçlilisi. âlisii-kâtibi..umumisi *Nu- rallah Esat Bey cuma sabahı burs- ya geldi. İsmet Paşa Hiz ile ve Maliye Vekilile görüşüp , yeni tali- mat uldıktan sonra İstanbula #vdet etti. İhsan B. Henüz tahliye edilmemiştir Ankara, 14 ( Vekit ) — Sabık Bahriye vekili İhsan Beyin mehkü- miyet müddetini bitirerek tabliye olundupu o haberi doğru değildir. Henüz müddetni bitlrmemiştir. Ihsan Bey, hapisaneden çıktıktan sonra Adanadaki çiftliğinde çalışmak fikrindedir. — Kapı kilitli mi acaba ? — bilmiyorum. — Açıksa hemen inelim mi? , — Aceleye lüzum vok.. Bura- nın tarassut altında olmadığından pek emin değilim... — Bu mahzenle alâkadarlığı- mizi hiç belli atmeden yürüyelim. Bu kayalığın üzerindeki koruluğa tırmanacak bir yol keşfedelim. Yaprakların arasına saklaralım. Aşağda ne oluyor ne olmuyor gözetliyelim. Bakalım ne görece- giz... Biraz daha ilerledikten sonra yandan koruya doğru yükselen bir sıçan yolu keşlettiler. Kâh iki ayak ve kâh elleri üzerinde emekliyen oçocuklar gibi dört ayak olarak yokuşa saldırdılar. Ayaklarının altından taşlar yuvar- lanıyor. o Ellerinö, © elbiselerine dikenler batıyordu. Haylı müşkü- lâitla bodur ağaç ormancığının içine daldılar ve yeşilliğin arasın da görünmez oldular.. Şimdi kendileri görünmeden aşağısını pek güzel seyredebiliyor- “lardı, Kayalık bir nevi nal şek- | # . mahzene İki telgraf Gazimizle Baş*€ kilimiz arasınd ———— Gazi Hz. paramız için 8. | tedbirleri takdir buv'ü Ankara, 14 (A.A) — Bar” llmizin B. M. Meclisinde ” mücadelesine dalr irat - nuluklarının ittifakla © itimadını kazanmesı münese” Reisicümhur Hz. atideki teh keşide buyurmuşlardır: Başcekil İsmet Pş. Hz... Mil paramızın kayenetin ha'aza yolunda hükümetin tedbirlerin iyi neticeler v€ Bİ olmasından memnunum. Meclisinin bu vesile ile de eden ilimadı ve bütün fili iktisat mücadelemizde k kiyetimiz için pek kayt teşviktir efendim. — 13/12 Retictmil GaziMastafa a Başvekil İsmet Pş. Hz. gil atideki telgrafı keşide buy” lardır. # Reisicümhur Gazi Mustafa Kemâl yüksek huzururma Pp Milli paramızın kıymetin! pd hatazada ve milli iktısat 5 delemizde yüksek alâkn ve? g sek rehberliğinizin en vede ğunu bildren telgrafn 1 muyaffakiyet'miz için kat hüccet te'âkki ederim. Heri yük milli mesele Büyük Gi rehberliği ile behemehal V neticeye ereceğinde simdiy” dar asla şüphe etmedim. | için de hiç tereddüdüm yok 2, 288 Millet Meclisint, Ankara, 14 (Vakıtı — Milet Mi bugün Resülayın kazasının nahiye “w kalbile Koçhisar rahiyesinin kazayf gı ve harici ticaret dairesi teşkili daki kanun lâyıhalnının lödesi haki ki Başvekület tezkeresi ve e gisi kananunun üçüncü madde ci fıkrasının ve gümrük tarifesini, olup bu: kanunun 8 inci medi” derecei şümulü haricinde kalan ve si kanunlarla muhtelif tarihlerde j miş bulunan müafiyetlerin bu dl hükmünden müstesna olduğu kak$ tefsirleri kabul etmiştir. linde olduğundan ve tar”, mahallile demir kapı bu " hemen iki ucunda bulunduğun! baktıkları yerden mabzenin halini çok iyi görebiliyorladı. Böylece pusuda bir saat saat beklediler. Tek tük £©, geçenlerden başka dikkate #9 bır şey göremediler. Ali Safderin bu uzun ve p dasız gözcülükten içi sıkılar —Böyle kuru ku uya bekle” ten ne çıkar? Şu gördüğü” demir kapının mektupta zikred' mahzen kapısı oldutuna ri getirerek burada saatlerle lemek.. Budalalıktır. İ — Biraz daha bekliyelim. * ba bizim buradaki tarassudU zu bir tarassut eden var mi nu merak ediyorum. v — zannetmem, Sabah ved ğı buralarda kendine İş “0 bizden başka bir budala bu cağına ihtimal veremem. tef Bu esnada demir kapıya, “j luğa ve etrafa dikkatle bs” ve arada bir durun düşünür *. yaparak biri geçli.. $ Gini