Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
31-8.19Y39y POLİTİKA ÂLEMİ Japonya'yı Sovyetler değil Almanya yendi Avrupa'yı saran harp tehdidi, bütün vehametini muhafaza etmesi- Ne rağmen müzminleşti. Teselli nok- tası şudur ki, müzmin bir hastalık, seyrini daima değiştirenden nisbe- ten daha az tehlikelidir. Harp ate- şinin devamı Avrupa'nın vücudunu buna biraz alıştırmış gibidir. Hiç olmazsa, müzakere ile hastaya mü- t di serumlar y k kabil olu- yor. Danzig meselesine dair Hitle- Fin cevabı, Londra'ya gönderildi. Londra bu cevaba cevap verecek- tir. Hitler de elbet bu cevabın ceva- bına karşı sâkit kalmıyacaktır. O- nun için bugünkü yazımızda Polon- ya ve Danzig'i şimdilik müzakere dosyalarının içinde bırakarak dün- ya buhranının bir başka cephesini, uzak şark vaziyetini tahlile çalışa - cağız . Sovyet - Alman — ademitecavüz paktı, Roma - Berlin mihverinin çe- lik paktma girmek üzere olan Ja- Ponya'nın vaziyetini alt üst etmiş - tir. İşin garibi şudur ki, Hiranuma kabinesi, bu paktın vukuu haberini, antikomintern paktı daha ziyade kuvetlendirmek için yaptığı bir top- lantı esnasında almıştır. Almanya- nın verdiği sözlere, ve imzaladığı mukavelelere ne dereceye kadar riayet ettiğini ve edeceğini düşün - meğe bile fırsat bulmadan, Hiranu- ma kabinesi istifaya mecbur oldu - Bunu görmüştür. Çünkü Almanya, Moskaova ile yaptığı anlaşma ile, sa- de nasyonal sosyalizmin bütün dok- trinlerini inkâr etmekle kalmamış, Aynı zamanda kendisine imza ile bağlı bulunan dostlarını da yanlış Yola sürüklemiştir. Bizce Hiranuma kabinesinin istifasının hakiki sebe- bi, antikomintern paktın Almanya tarafından tek taraflı yırtılmış ol - Ması ve bu suretle, Sovyet Rusya'yı Uzak şarkta serbest bırakması de - ğil, bu kabinenin, şu veya bu şekil- de, hiç bir zaman inanılmıyacak o- lan bir politikaya ve söze itimat e - derek çocukça aldatılmış olmasıdır. Bu vaziyet şüphesiz ki, birkaç kişiden ibaret olan japon kabinesi- nin mevkiini değil, belki büyük gü- ae mamlalatinin hütün ekbananmik. Politik ve askeri bünyesini sarsmış bul KEalE Malümdur ki; ja- pon harbiye nazırı General İtagaki mihverin en müfrit taraftarlarından biri idi. Bilhassa Kvantung ordusu- nun zabitlerine dayanarak, daima bu fikri müdafaa ediyor, ve Japon- Yya'nın bu sayede Sovyet Rusya'yı yenebileceğini tahmin eyliyordu. Bilhassa, İngiltere'nin ve Fransa- nın son zamanlarda Sovyet Rusya ile askeri müzakerelere girmiş ol- Ması, onun bu propagandasını da - ha çok arttırdı. Filhakika beş kişi- lik kabine komitesinde bütün reyle- ri topliyamamıştı. Fakat ileri sürdü- ğü fikirler daima her sahada yürü- yor ve genişliyordu. Politik fikirlerin ve temayülle- rin, daima kendilerine göre ekono- Mmik ve sosyal peykleri vardır. Mih- ver dostluğu da Japonya'yı onun bütün ekonomik ve sosyal doktrin- lerinin tesiri altında bırakmıştır. Bu dostluk, yalnız kafalarda ve gönüllerde yerleşen kuru bir ideal olmamış, istihsale girmiş, sanayie girmiş, velhasıl hayatın her safha - sında yer almıştır. Nitekim uzayıp giden ve hiç de kati bir netice alı- namıyan Çin harbi esnasında japon halkı, tıpkı şimdi Almanya'da oldu- ğu gibi birçok tahdidat ve birçok mahrumiyetlere maruz bırakılmış- tır. Sebep hep bu ideolojidir: İngil- tere ve Fransa, yani demokrasiler, çinlilere yardım ediyorlar. Bu saye- de onların mukavemeti fazlalaşı- yor. Bunun için de en muvafık ça- re onlara karşı mihverin yanında yer almak, onun politikasını takip etmektir. Prensip daima aynıdır: “Tereyağ Yerine top!,« Bu suretle harp sana- Yü ilerlemiş, sulh sanayii dehşetli geri gitmiştir. Bu ağır sanayiin faz- lalaşma nisbeti yüzde 12,9, ve sulh sanayiinin gerileme nisbeti yüzde 11 dir. Bunun üzerine bittabi mem- lekette kıtlık başlamış, ve Japonya- nın ticari muvazenesi bundan fev - kalâde müteessir olmuştur. Japon - Ya'nın başlıca ihraç maddesi olan p kl t, 1939 ini ilk üç ayında, 1938 senesinin ilk üç ayına nazaran 25 milyon yardakare Ve 29 milyon yen azalmıştır. Mali vaziyet de bundan daha az fena değildir. Enflasyon başlamış, fiyatlar yüzde 100, 150, bazan 200 kadar yükselmiş, fakat ücretler ay- nı kalmıştır. Velhasıl mihverin bütün iktısa - di, mali ve içtimai tekniği aynile Ja- Pon _ı’.dı_ işlemeğe bış_lım;ur. yar LA DÜNYA HABERLERİ Sovyetler birliği garp hududunu tahkim etti Şark hududuna asker yolladığı hakkındaki haber tekzip olunuyor Moskaova, 30 a.a. — Tas Ajansı teb- Hiğediyor : « Bir çok ecnebi gazeteleri: ve bil - hassa isviçreli Neue Zürcher Zeitung gazetesi, sovyet orduları kumandanlı- ğının garp hudutlarından 200 ilâ 300 bin asker çekerek Şşark hudutlarını takviye için şarka göndermekte oldu- ğunu yazmaktadır. 'Tas Ajansı bu haberin hakikate ka- |" tiyen muvafık olmadığını beyana me- zundur. Salâhiyetli mahfillerde beyan olu- nuyor ki, bilâkis, Avrupanın şark mın takalarında vaziyetin vahimleşmesine ve türlü ihtimallerin melhuz olmasına binaen sovyet kumandanlığı garp hu- dutlarındaki garnizonların takviyesi- ne karar vermiştir. Harp hazırlıkları ve Sovyet basını Moskova, 30 a.a. — Sovyet matbua- tı, enternasyonal vaziyeti tetkik eder- ken bilhassa İngilterenin ve Polonya- nın askeri hazırlıklarını tebarüz et - tirmekte ve muhtelif menbalardan ge- len haberleri objektif olarak ve husu- si hiç bir tefsirde bulunmaksızın kay- deylemekle iktifa etmektedir. Vaziyet hakkında tefsirlerde bulu - nan Pravda gazetesi şöyle diyor : “Sovyet Rusya harp tehdidinin vahametini müdrik bulunmakta ve Kı- zıl Orduyu kuvetlendirmeye durmak- sızın çalişmaktadır.,, Moskova'daki ingilizler memleketlerine dönüyorlar. Halihazırda Moskovada bulunmak- ta olan 150 ingiliz seyyahı mümkün olduğu kadar süratle İngiltereye dön- mek çarelerini — araştırmaktadırlar. Baltık denizinde seyrisefain tatil e - dilmiş olduğundan bu seyyahların va- LIYCUA NUÜŞ UA ee DA ÇUN .ı—’)nhlnA İngiltereye gidecek vapurun Sound boğazından geçmemesinden ve Kiel ka nalına uğr d Yi Paşek ndan kor « dırlar. Diğer bir takım seyyarlar da Bergen yolu ile dönmek tasavvurun - dadırlar. Burada yüz kadar da ame - rikalı seyyah vardır. Diğer taraftan Moskovada yaşamak- ta olan fransızlar, ihtilâlden evel mu- allim olarak Rusyaya gelmiş olan yaş- h kimselerdir. Bunlar, Rusyada kal- mayı tercih etmektedirler. Paktın tasdikinin gecikmesi N karşısında bir alman gazetesi Berlin, 30 aa. Diplomatische Korrespondanz, alman - sovyet pak- tının henüz tasdik edilmemiş olması- ni ileri sürerek bu muahedenin kıy- met ve devamlılığını şüpheye düşür- mek yolunda bazı ingiliz ve fransız haberlerini tenkit ederek diyor ki: “Bu pakt imza edileli henüz sekiz gün olmuştur. Muahedeyi okumak külfetini ihtiyar eden herks görür ki, bu muahede imzasi anında meriyete girmiştir. Gerçi muahede metninden iki tarafın karşılıklı halisane müna - sebetlerini devamlı bir esasa istinat ettirmek ve iki memleketi alâkadar e- den meselelerin müşterek hallini der- piş eylemek azminde bulunduğunu da anlar. Muahede imza edileli ancak se- kiz gün olduğu halde bu muahedenin istişareyi tazammun eden hükümle- rinden istifade edilmiş ve Polonya meselesine müteallik hâdiselerin son safahatından Almanya Sovyet Birli - ğini haberdar etmekte bulunmuştur. Almanya ile diğer devletler arasın- da mevcut münasebetlerin yarattığı siyasi hakikatları bir takım manevra- larla yok gibi göstermek teşebbüsün- den vaz geçilmek lâzımdır. Bu ma- nevralar ötedenberi yapılmış ve Ber- lin - Roma mihverine karşı hep aktm kalmıştır. Şimdi de bazı mahafil al- man - sovyet paktının tasdikini şüp- heli sabıraızlıkla bekler —gözüküyor, Mezkür mahafilin böyle yanlış düşün celerin tehlikelerine nazarı dikkati - ni celbetmek isteriz.,, Bremen vapuru Nevyorkla mevkuf Vaşington, 30 a.a. — Resmi makam- lar, alman Bremen transatlantiğin - de araştırmalar yapılacağını ileri sü- rerek vapuru Nevyork'ta tevkif et- mişlerdir. Bremen vapurunun tevkifini pro - testo eden Almanya sefiri geminin 12 saattenberi hareketine mâni olunma- sı keyfiyetinin dostluğa mugayir bir hareket teşkil ettiğini bildirmiştir. Diğer cihetten Amerikan limanla- rındaki alman vapurlarında yapılan araştırmalar hakkında Ruzvelt, bu ha reketin meşru olduğunu ve bütün ec- nebi vapurlara tatbik edilebileceği - ni söylemiştir. Bugün yapılan araş - tırmadan maksat, bu gibi gemiler tes- lih edilmiş olduğu takdirde Amerika hükümetini her türlü mesuliyetten kurtarmaktan ibaretti. Harbe girme- leri muhtemel olan milletlere ait va- purlarda da bu şekilde araştırmalar yapılacaktır. Bremen serbest bırakıldı Nevyoörk, 30 a.a. — Nevyork lima- nı gümtük müdüriyeti (Normandie), (Transilvanya), (Bremen) ve (Agui - tania) transatlantiklerinin, istedikle - ri zaman kalkabileceklerini bu akşam bü gemilerin kaptanlarına bildirmiş - tir. hdır. Çünkü Almanya'nın, antiko- mintern paktı, Sovyet - Alman ade- mitecavüz paktının dördüncü mad- desiyle yırtması, Japonya'nın sade Avrupa'ya karşı olan siyasetini de- ” | Sulhün korunması için Ammmm a1 aamam Belçikanın yaptığı teşebbüs Teşebbüs Almanyada büyük sevgi ile karşılandı Paris, 30 a.a. — Salâhiyettar bir kay naktan öğrenildiğine göre Fransa hü- kümeti buhranın sulhçu bir şekilde izalesi için Belçika tarafından yapı - lan teklifi kabul etmiştir. Teklifin ka bulünü natık nota, dün öğleden son - ra Brüksele gönderilmiştir. Fransa hükümeti sulhu istediğini ve Daladi- ye'nin son nutkunda söylediği gibi halihazırdaki buhranın izalesi için hüs nü niyetle teşebbüste bulunanlarla teş riki mesai etmeğe hazır bulunduğunu bildirmiştir. Fransız notasına benziyen Hollanda notasının Bürüksel'e gelmesi beklen - mektedir. Polonya da kabul etti Varşova, 30 a.a. — Pat ajansı, Bel- çika ve Holanda tarafından yapılan tavassut tekliflerine cevaben Polonya hükümeti Cümhurreisi B. Moscicki - nin Amerikan Cümhurreisi B. Ruz - velt'e göndermiş olduğu telgrafname- ye atfen Polonya'nın bu kabil tavas - sutları prensip itibariyle kabule amâ- de bulunduğunu bildirmiş olduğunu beyana mezundur. /Belçika ve Hollan- da hükümdarları tarafından yapılan ğil, aynı za kendisinin baş- tan başa yıkılan iç siyasetini de ye- niden kurmasını intaç edecekti bu müval yane teşebbüsü — tas - vip eden Polonya hükümeti, bu kabil Onun için yeni japon başvekili General Noboyuki Abe'nin vazifesi çok mühimdir. Çünkü Japonya'nın bütün statüsünü yeni başt İt etmek mecburiyetindedir. Japönya'yı ,Sovyet Rusya değil, dostu, el uzattığı, söz aldığı, imza aldığı Almanya yenmiştir. Şimdi e- sası paslı bir tenekeden başka bir şey olmıyan çelik pal harabesi lardan hiç birinin alman hü - kümeti nezdinde müessir olmamış ol- masına binaen fazla tafsilâta girişme- mekte olduğunu ilâve etmektedir. Teşebhüsü Âl va'darsempdti Romanın fikri : Vaziyet vahim fakat Pa . . ç0 ümitsiz değil! Roma, '30 a.a. — (Havas): Romanın siyasi mahfillerinde hasıl olan inti - baa göre vaziyet vahim fakat ümitsiz değildir. Londra ve Berlin kabineleri arasında temas kesilmedikçe hiç bir şeyin tamamiyle mahvolmıyacağı ka- naati umumidir. Tabiatiyle vaziyet hakkında malümattar olan Musolini ile mesai arkadaşları hariç olmak üze- re siyasi mahfillerde kimse Hitlerin cevabi notasının metni hakkında bir şey bilmemektedir. Bununla beraber Hitlerin köprüleri yıkmadığı ve Dan- zig meselesinin silâha müracaattan gayri bir şekilde halli imkânsızlığı te- zahür etmeden müzakerelerin bir ve- ya iki gün daha devam edebileceği tah min edilmektedir. Musolini'ye müracaatler Vaziyetin bugünkü şekli hakkında tefsirlerde bulunan ve Musolinin ga- zetesi olan Popolo d'İtalia dünyanın tehlikede bulunduğu şu sırada herke- sin Musoliniye müracaat ederek sul - hu kurtarmasını istediğini yazdıktan sonra diyor ki : “Fakat müracaatlar ne gibi bir sulh istediklerini tasrih etmemektedirler. İstenen sulhun sinir ağrılarını bir müddet için dindirecek bir ilâç mahi- yetinde olacağı, fakat hastalığın sebe- bini uzaklaştırmıyacağı, âşikârdır.,, “Versay muahedesi ortadan kalkmalı!,, Bu gazete, Avrupayı muztarip eden hastalıkları uzaklaştırmak için Versay muahedesini ortadan kaldırmak lâ - zım geldiğini iddia ve şöyle devam etmektedir : “Versay ortadan kalkdıktan sonra Avrupalılar ve Avrupa haricindeki - ler arasında bütün ihtilâf sebepleri za- il olacaktır. Fakat sulh yalnız bugün için kurtarılacak olursa dünya bugün- kü vaziyetten kurtulmuş olacak mı ? yarın gene aynı noktaya avdet edilmi- yecek mi? hastalığı sebebini arttır - mak suretiyle tedavi etmiye imkân yoktur. Bu şerait altında Versay has- talığından en çok müteessir olan fa - şist İtalyadan kendi kendine ihanet etmesi rica edilemez.., Roma, 30 a.a, — 3 eylül gününden itibaren bütün umumi mahaller saat 11 de kapanmış olacaktır. Bu geceden itibaren de mağazalar vitrinlerindeki lâmbalar ve hayali i - Tânlarını söndürecektir. Bu suretle şehrin karartılması tedbirleri bitmiş olacaktır. Kont Ciano, bu sabah alman büyük elçisini kabul ederek uzun bir mülâ- katta bulunmuştur. Kont Ciano, Amerika Birleşik Dev- letleri büyük elçisini kabul etmiş ve kendisi ile umumi vaziyet hakkındâ görüşmüştür. Vatikanda da büyük bir faaliyet var Vatikan, 30 a.a, — Bugün Vatikan mahfillerinde büyük bir faaliyet hü- küm sürmüştür. Papalık devlet nazırı kardinal Mag- lione, bu sabah Castelgondolfo'da pa- pa ile uzun bir görüşme yaptıktan son ra, öğleye doğru Vatikan nezdindeki fransız büyük elçisi ile İngiltere ve Polonya elçilerini kabul etmiştir. Bir kaç gün evel Romaya gelmiş bulunan papalığın Macaristan mümes- sili kardinal Rotta, bugün papalık dev let nezareti erkânı ile mühim görüş - melerde bulunduktan sonra, Buda - peşteye hareket etmiştir. Şimdiye kadar Romada bulunmak - ta ölan papalığın Amerika birleşik devletleri nezdindeki mümessili ile Japonya ili, derhal yetlerine hareket için emir almışlar - dır. Bu iki kardinal hareketlerinden evel, devlet nazırı kardinal Maglione ile uzun bir görüşmede bulunmuşlar- dır. Söylendiğine göre, bu görüşme - ler, papanın sulhu kurtarmak için yap mak niyetinde bulunduğu yeni bir te- şebbüs ile alâkadardır. i - susunda sarfettiği gayretler tebcil ve bu gayretlerin Avrupalılık mesuliye- tinden mülhem olduğu teslim edil - mektedir. — ile karşıladı Berlin, 22 a.a. — Yarı resmi menba- dan öğrenildiğine göre, Belçika kıra- h ile Hollanda kıraliçesi tarafından üzeri yapılan teklifi alman siyast mahfillerinde büyük bir se 4 Bu mü betle şu cihet tebarüz ettiriliyor ki, Almanya ile İngiltere arasında yapılmakta olan noktai na- zar teatileri alman gayretlerinin de aynı sebeplerden mülhem olduğunu ispat eder. Almanya, neticesi Lond - Ta'nın sabırsızlıkla beklenen kararına Biriş- | ( DU W KU ) İSTANBUL CUMHURİYET 30 ağustos Abidin Daver, 30 Ağustos zaferinin İ b fetheden türk kılıçl gibi, insanlık ve medeniyet tarihinde yeni bir devir açan mübarek bir zafer olduğunu, onun büyüklüğünü ve ehemiyetini dıdıa iyi anlamak için, bir an, kazanılmamış olduğunu farzetmek kâfi geldiğini söy- liyerek, bu zafer kazanılmadığı takdir- de Türkiyenin nasıl bir esaret hayatına mahküm olacak olduğunu tarif ediyor ve Atatürk'ün, ilk defa olarak aramızda bulunmadığı bu 30 Ağustos yıldönümün- de O'nun maneyi huzurunda eğilerek: “Senin nurlu yolunda yürümek için ica- lbedenıe yeni 30 ağustoslar yaratmak az- mi ve imaniyle yaşıyoruz,, diyor. Tecrübenin Balkanlara verdiği büyük ders. Yunus Nadi, Balkan Antantının, büyük ayam at y Avrupa krizi önünde kendi Gazeteleri ——— a.a. Matbuat servisi hametini şimdi kavramıştır ve kendisi için bütün ricat yolları kapanmış değil - dir.,. Bulgaristan'da şüpheli harekât. Bulgar matbuatının ve bulgar hükü - metinin son günlerdeki vaziyeti çok kri- tik bir mahiyet iktisap etmiştir. Bul - garlar, Almanyadan 200 tayyare aldık - ları gibi son iki üç ay içinde Çekoslo - vakya mamulâtından olup alman ordusu eline geçen tayyare dafii bataryaları a- ğır ve hfif makineli tüfek gibi, esliha - dan bir kısmını da satın almışlar ve Ro- manya - Türkiye - Yunanistan hudutla- rına müteveccih mıntakalarda manevra ve talim vesilesiyle celbettikleri 100.000 kadar askeri tahşit etmişlerdir. Alman ve italyan teknisyenlerin talim ve terbiyesi altında bulgar motorize ku- vetleri de takviye ve talim edilmekte de- vam olunmaktadır, Bulgar hükümeti bitaraf görünmek siyasetini resmen takip etmekle beraber matbuatın dili ve bazı hareketler bu bi- taraflık üzerinde şüphe celbetmekten ki zayıf noktaları gördüğünü söyliyerek bu zayıf noktaların, bütün balkanlıların yekpare bir kale vücuda getirmiye çalış- maları, balkanlıların harice karşı müda- faasını lâyik olduğu ehemiyetle derpiş etmemeleri olduğunu izah ettiği bugün- kü başmakalesinde, balkan ittifakma gir- memiş iki devletin ikisini de antanta al- mak hususunda icabettiği kadar alâka i- le çalışılmadığını söylüyor ve görüp geçirdiğimiz, hattâ halâ karşısında bu - lunduğumuz — feci vaziyetler önünde balkanlıların balkan antantını Bulgaris- tana da teşmil etmek imkânına derhal el koymak, harici tecavüz ihtimallerine kar- şı bütün balkanlıları bir müttefik dev - lede_r mecmuası haline getirmek gibi iki tedbire baş vurmaları lüzumunu ileri sü- rüyor. VAKİT Bir suikast teşebbüsü karşısında mıyız? Asım Us, başmakalesinde, bulgar ga- zetelerinin Trakyadan bahsetmiye baş - lamaları meselesine avdetle, matbuat di- siplini mevcut bulunan bugünkü Bulga- ristanda bu neşriyatın bulgar hükümeti- nin gizli veya açık müsaadesiyle yapıl- dığı, yahut türk efkârı umumiyesinin is- kandil edildiği, veyahut da bulgar baş - vekilinin kendi organı olarak himaye et- tiği neşriyat vasıtaları bugünkü hükü - meti harice karşı müşkül vaziyette bı - rakmak istedikleri kanaatlerini uyan - dırdığını ıöyli!ue_k, “Köseivanof'un, hali kal: ktadır. Son zamanlarda kara yolu ile Alman- yadan Bulgaristana bir çok esliha ve malzemei harbiye gönderildiği gibi de- niz yolu ile de bu sevkiyata devma o - lunmaktadır, Limanımıza gelen veya transit geçen bütün dlman nakliye ge- mileri Bulgaristanın Varna ve Burgaz limanlarına harp malzemesi taşımışlar - dır. Bilhassa bu hafta içinde üç alman vapuru tıklım tıklım harp malzemesi ile bulgar limanlarına gittiği gibi — evelki gece İstanbula ticari eşya mamulesiyle gelmesi beklenen Dolos vapuru da gel- miş, fakat Türkiye siparişlerini verme- den transit olarak geçmiş doğruca bo- ğaza gitmiştir. Delosta müstacelen Bul- Baristana yetiştirilmek istenen top ve tayyareler mevcut olduğu kaydedilmek- tedir. Hemen hemen Doyçe Levante Lin- ye'nin yarıdan fazla vapurları — esliha yüklü olarak Bulgar ilmanlarına gitmiş- ler ve geriye dönmüşlerdi. ü Diğer taraftan bulgar gazetelerine son günlerde Trakyadan bahseden neş - riyat mevcut olduğu gibi Türk - Bulgar ve Türk - Yunan hududlarına tesadüf eden mıntakalardaki köylerin boşaltıl- dığı, seyriseferin, kara nakliyatının dur- durulduğu teeyyüd etmektedir. Asker gözü ile 30 ağustos Fıkra sütünunda, Celâl Dincer, 30 A- ğustosun dünya tarihinde bir tasnif e - sası teşkil edecek kadar dünyanın siya- si ve içtimai bünyesinde değişiklik yap- tığını söyliyerek, 30 Ağustos zaferinin türk - bulgar için yapılan bu caniyane teşebbüs kar - şısında nasıl bir hissiyat göstereceği bü- yük bir merakla bekleniyor.,, diyor. m——mA Almanya vapurlarımızı göndermiyor Siyasi vaziyet yüzündet almanların, deniz yolları için yaptıkları vapurları göndermek istemediklerini, Doğu vapu- runun hareketi bu sebeple geri kaldığını Almanyaya hareket edecek olan müret- tebatın hareketi tehir edildiğini, Doğu- dan başka Almanyada mevcut diğer üç vapurumuzun da ne vakit geleceği ma - lum olmadığını söylüyor. Avrupa'da bulunan türkler dönüyorlar, Hükümetin emriyle Almanyada bulu - nan talebenin grüp grup memleketimi- ze ğöndüklerini. yeniden elli kişilik bir kı_me geldiğini bundan başka şehri - mizde bulunan italyanların ailelerini ltalyaya göndermiye başladıklarını, er- keklerin burada kalrp kadın ve çocukla- rın gittiğini, bir kaç gündenberi italyan ve alman vapurları limanımıza uğrama- dıklarından ihraç mallarımı gönderecek va pür bulunamadığını bu yüzden bilhassa üzüm ve incir gibi malların harice sev- kedilemez bir halde kaldığını, alman- ları bazı mallar üzerine memleketimizle alış verişi kestiklerini haber veriyor. Nasıl bırakabiliriz, hayret. Almanyaya sipariş edilen tüccar mal - larını hamil vapurların bu malları güm- rüğe çıkarmadan Bulgaristan li: ları- iren istilâ dalgasını kır- ması idi, garpla şarkı birleştiren boğaz- lara bugün kimin hâkim olmüuş olacağı kestirilemiyeceğini söylüyor ve bugün sırıtan dişlere rağmen boğazların gene bizim olduğ ve bizim kalacağını ilâ- ve ediyor. he Almanyada Rayh müdafaa hususi medlisi feşkil edildi Berlin, 30 a.a. — D.N.B. bildiriyor: Führer, bir Rayh müdafaa husüsi meclisi tesis eden aşağıdaki kararna- meyi imzalamıştır : Enternasyonal gerginliğin devamı müddetince, idere ve ekonominin mun tazam bir tarzda tedviri için aşağıda- ki hususatı emrediyorum : 1. — Rayh müdafaa konseyi, Rayh- ın müdafaası nazırlar meclisini teşkil eden devamlı bir komiteye inkılâp et- miştir. Rayh müdafaası nazırlar mec- lisi, aşağıdaki daimi âzadan mürek - keptir : Reis Göring, ikinci reis Hess, Rayh idaresi DA iseri, Rayh eki misi i komiseri, başvekâlet dai- na gitmelerine müsaade eden alâkadar mzkaml!lrm müsamahasına hayret edi - yor ve “Mesul ve mürakip müesseseler bu ışııll'ırı boşaltmıya mecbur etmeden geujnlen nasıl salıveriyorlar ve türk va- 'nın işinin bozul. veya tehli- keye düşmesine nasıl fırsat bırakmış o- labilirler?,, sualini soruyor. AKŞAM AAA Şan ve şeref imtihanı bir daha gelirse. -Necmettin Sadak, 30 Ağustos zaferi- nin yıldönümü münasebetiyle türk vata- nını kürtaran, müstakil bir vatan, hür bir millet, medeni bir devlet yaratan o zaferin büyüklüğünü tebarüz ettiri - yor ve Türkiyenin, dünya sarsıntıları ortasında bir granit gibi durduğunu söy- liyerek “Ona dokunmıya cesaret edecek eller - şayet varsa - kırılmıya mahküm - dur.,, diyor ve Milli Şefin cümhur riya- setine seçildiği gün millet meclisinde söylediği'nutku hatırlatarak ilâve edi - yor: “Harplerin en korkuncuna hazır - lanmış dünya ortasında, türk tarihinin en şanlı zaferini bir daha anmak, ve ye- nilmez türk ordusunun büyük kahramanı İsmet İnönünün bu sözlerini bir daha hatırlamak, yüreklerimize ferah veri - Yor, kendi kendimize güvenimizi arttı- SON TELGRAF İngiltere ağır basıyor Ethem İzzet Benice, bu ünvanlı baş- makalesinde, beşeriyetin huzur veya felâketini, sulhun mukadderatını tayin ve tesbit edecek saatler içinde yaşa makta olduğumuzu, Hitlerin ; resi şefi, askeri kuvetler şefleri, reis, bu nazırlar meclisine başka âza nasb etmiye ve müşavir âza almaya selâ - hiyetlidir. 2. — Rayh müdafaası nazırlar mecli - si, Führer'in hükümet veyahut Rayhş- tagdan bir kanun çıkarılmasını emret- mediği zamanlarda, kanun kuvetini haiz tedbirler ittihaz eylemiye selâ - hiyettardır. 3. — Mareşal Göringin dört yıllık plânın tahakkuk ettirilmesi hakkında- ki 18 teşrinievel 1936 tarihli kararna- me mucibince mevcut — selâhiyetleri, ezcümle emir vermek selâhiyeti baki- dir. 4. — Rayh müdafaa nazırlar mecli- sinin genel sekreterliğini başvekâlet dairesi şefi ifa edecektir. S.— Bu kararname, Führerin vere- ceği emirle meriyetten kalkar, İtalya Kıralı B. Ruzveltin mesajine cevap verdi Vaşington, 30 a.a. — İtalyan kıra: h B. Ruzvelt'in mesajına bugün ce- vap vermiştir. İtalyan kıralı bu cevabında, Ame- rika birleşik devletleri reisine teşek- kür ve minnettarlığını bildirmekte ve sözlerine şöyle devam etmektedir. “ Mesajınızı derhal hükümetime tevdi ettim. Bütün dünyanın bildiği