b 5-8-1939 UL US Hava tehlikesine karşı müdafaa Dahiliye Vekilimiz istanbul'da pasif müdafaa işiyle alâkadar oluyor İstanbul, 4 (Telefonla) — Dahiliye Vekilimiz B. Faik Öztrak dün Anka- ra'dan şehrimize gelmiştir. Vekil, va- li ve belediye reisi Dr. Lütfi Kırdar ve vilâyet erkânı tarafından karşılan mıştır. B. Faik Öztrak Haydarpaşa'- dan İstanbul'a geçerek on gün kadar kalmak üzere Tarabyadaki Tokatli- yan oteline gitmiştir. Dahiliye Veki- limiz öğleden sonra belediyede meş- gul oldu ve Dr. Lütfi Kırdar'dan be- lediye işleri hakkında izahat aldı. B. Faik Öztrak şu beyanatta bu- İunmuştur : “— İstanbul, Türkiyenin en büyük şehridir. Burada Dahiliye Vekâletini alâkadar eden birçok işler vardır. Ve- kâlete geldiğimdenberi İstanbul'un bu işleriyle meşgul olmak için zaman bulamamıştım. Şimdi çalışmak üzere birkaç gün için geldim. Belli başlı meseleler üzerinde tetkikler yaparak lüzumlu göreceğim tedbirleri almıya çalışacağım. Bu arada bilhassa pasif korunma işiyle alâkadar olacağım. Yakında yapılacak manevralarla bu- nun alâkası vardır. Pasif korunma Mmevzuunda belediyelerin, hususi ida- relerin ve Dahiliye Vekâletinin mü - him vazifeleri vardır. Biz de bu vazi- feler itibariyle burada manevraya iş- tirâk etmiş olacağız. Vekâletin sefer- berlik müdürünü birkaç gün evel İs- tanbula yolladım. Şimdi kendim de vali B. Lâütfi Kırdar'la birlikte gerek bu işi, gerek diğer işleri tertip etmek- le meşgülüz.,, — Bir ziyaret münasebetiyle (Başı 1 inci sayfada) sini tesis edebilmek için Avrupa- nrn garbinde Fransa'ya, şarkın- da Polonya'ya, Balkanlar ve Ya- - Şark âleminde Türkiye'nin ş;hhü’düni muhtaç idi. Bu teah- v jer, Rusya, ilsşlamamlandığı | emez. ( Türk seddi ve mesnedi, Akde- hiz'in şark havzasında ingiliz onanmasına kati bir hâkimiyet min etmiştir. Müstahkem ada- ıır, bir taraftan ingiliz gemileri, diğer taraftan türk sahilleri için tehlike olmaktan çıkmıştır. Bu âl ve imparatorluk yolu üzerin- deki ingiliz menfaatlerinin Tür- kiye'nin kudret ve istiklâl zaru- teti ile iştirâki, nihayet beynel- | milel nizam hakkındaki fikir ve gaye birliği İngiltere ile Türkiye ârasındaki dostluğun yalnız bu- | &ün için değil, uzak istikbal için dahi kıymetini vücuda getirmek- tedir. Milletlerimiz bu kıymeti |3uurla takdir etmekte ve bu tak- tiri gösteren hiç bir tezahür fır- tatını kaybetmemektedirler. * İngiltere devletinin Akdeniz Flosu başkumandanı Amiral İarılmasını temin eden unningham'ın İstanbul ve An- |tara'yı ziyareti dahi bu tezahür- |'erden biridir. Sulh cephesinin kdeniz'e isabet eden vazife ve |nesuliyetlerinin ne kadar ağır dlduğu tasavvur olunabilir. Fa- kat gerek bu donanmanın maddi |nânevi kudreti, gerek onun ba- |tnda bulunan muhterem kuman- İlanın yüksek liyakati bu vazife Pe mesuliyetlerin kolaylıkla ba- inanca- J (ardır. | Akdeniz filosu Başkumanda- inmn bu ziyareti dahi, iki mem- hi | İğ K |İtket arasındaki iş, el ve emek İrliğinin inkişafı, iki millet ara- ndaki sevgi ve tesanüt bağları- n takviyesi hususunda yeni bir |ail olacaktır. F.R. ATAY “Mhkara'da fuar gecesi | Açılması yaklaşan 1939 İzmir en- Hinasyonal fuarını muhite tanıtmak | İYetiyle, şehrimizde bulunan Egeli çler Çubuk barajı gazinosunda bu Yam fuar gecesi tertip etmişle:dir. — Ş Senin, mevsimin en güzel garden- ) isi olması için bütün hazırlıkları | Pmışlardır. Gençler, ankaralılara hem bir ne - (| gece geçirtmek, hem de güzel İz- ? fuarının ehemiyetiyle mütenasip , Hanıtma vazifesi görmek gayesin - “irler, Atina, 4 aa. — 4 ağustos rejiminin üçüncü yıldönümü münasebetiyle baş vekil Metaksas aşağıdaki beyanname- yi neşretmiştir: “Bügün, uzun süren maküs bir ta- Hin yükü altında eğilen yunan mil - letinin kalkındığı ve başını kaldır « dığı günün dördüncü yıldönümünü kutluyoruz. İktidarı kıralın idaresi al tında tam ve mutlâk olarak ele aldı - ğıimız ve o gündenberi üç sene geçmiş tir. Zaman itibariyle pek kısa olan bu üç sene, neticeleri itibariyle o ka- dar mühimdir ki, bizi bugün 1936 a - ğustosundan bir asırlık bir devrenin ayırdığını zannedebiliriz. Kalkınma eserini izaha lüzum yok- tur. Tek bir yunanlı yoktur ki, bunu, hayatının bütün hususiyetlerinde, ru- hunda ve değişen zihniyetinde duy - masın. Dördüncü seneye hakiki bir milli hâkimiyet içinde giriyoruz. Üç senenin tarihçesi Birinci sene milletin umumi itima- dı ile tebarüz etti. İkinci sene mille- tin müttefik heyecanı ile geçti ve ü- çüncü senenin bariz vasfı halk kitle- sinin rejimin hedefi ve icraatı tasvip etmesi ve bu tasvibin milletin şuürun da derin bir yer tutmasi oldu. Öyle ki, bugün her yunanlı bu devleti ken- disine mal etmiş bulunuyor ve bunu böyle telâkki etmekte de tamamiyle haklıdır. Biribirimizden vaktiyle nef- ret eden bizler, ırkımızın vasfı iki - lik olduğu söylenilen bizler, bir kap içinde yoğrulduk ve mütecanis, â - henkli, disiplinli ve parçalanmaz bir kitle halinde tekrar meydana çıktık. Bu netice, harici tehlikelerin veya teh ditlerin tazyiki altında değil, münha- sıran kalkınmayı istiyen ve muvaffak olan milli ruhun samimi — ihtiyaçları karşısında elde edildi: "ie bi' İeib ' . - Harict tehlikeler geldiği vakit, bi- zi hazır buldu. Geçen nisandaki en - ternasyonal buhran bizi,; sıkı sıkıya birleşmiş, kuvetli ve her ihtimale kar- şı koyabilecek vaziyette gördü. Bun- dan sonra da, fırtına devam ettiği müddetçe artık hep böyle — olacağız ve bu bulutlar geçtikten veya sulh güneşiyle dağıtıldıktan sonra da ge- ne bizi hiç bir şey birbirimizden a - yıramıyacaktır. Nifak tohumunu ek - miye yelteneni boğacağız. Hepimiz anladık ki, Akdeniz âle- minin ortasındaki coğrafi vaziyeti - miz ve topraklarımızın şekli bizi ku - vetli olmıya mecbur ediyor. Aksi tak- dirde, eskiden bir çok defalar oldu- ğu üzere, ortadan kalkmamız tehlike- si vardır. Milli müdafaa gayretleri Evelâ askerlikçe kuvetli olmamız lâzımdır. İşte bunun içindir ki icabe- den bütün fedakârlıkları yapıyoruz. Fakat âskeri kuvet kâfi değildir. Her şeyden evel ruhumuzun derinliklerin- den gelen bizzat kendi medeniyeti - mize sahip olmamız icabeder. Çünkü medeniyetçe kuvetli olmayıp yalnız askerlikçe kuvetli olursak, müzakere- deki orta çağ zırhlarına benzeriz: Gö rünüşte heybetli fakat içi boş... “İşte bundan dolayıdır ki, beş sene evel üçüncü yunan medeniyeti lü - zumunu ilân ederken milletin hayati ihtiyaçlarına ve mevcudiyetine cevap verdiğime kani idim. Bu ihtiyacı her birimiz ruhumuzda duyuyorduk. Siz hepiniz bunu anladınız. Çünkü bu, hepinizi meşgul ediyordu. Disiplinli bir tekâmül rejimi 4 ağustos rejimi, disiplinli bir te - kâmül rejimidir. Tekâmül ise eski ka- lıplara rücu etmek değil, bizzat reji- min kendi ihtiyaçlarından, yani mil - letin hayati ihtiyaçlarından doğan ye ni tipte kalıplar dökmektir. Çünkü siyasi bir rejim bir milletin dahili ih- tiyaçlarının canlı bir ifadesidir. Fa - kat bugün asıl muhtaç olduğumuz ve daha da uzun müddet muhtaç ola- cağımız şey, şimdiye kadar — maddi ve manevi bütün kazançlarımızı, ve bilhassa üç senedenberi kabul ettiği - miz zihniyeti tarsin etmektir, tâ ki uzun bir itiyat ile bu, bizde ikinci bir tabiat haline gelsin. Bu böyle olursa, asli vasıflarımız hâdisatın ilcaatına ve mütehalif rüz - gârlara tâbi olmaktan çıkar ve re - jimimizin kum yığınına değil sağlam bir esasa dayanarak inkişaf edeceği- ne emin olabiliriz. Her birimiz için hasedi, hırsları, ve küstah hödbinliği Çai Bütün Yunanistan 4 ağustosu kutluyor General Metaksas Elen milletine hitaben bir beyanname neşretti *|büyük bir tezahür DÜNYA HABERLERİ detmek ve hepimizin itaat — etmekle mükellef olduğumuzun — kıymetini takdir etmek ikinci bir tabiat halin_e gelmelidir. Bu böyle olunca da, haki- katen hâkim ve filen hür bir millet oluruz. Aksi takdirde, hüriyet para - vanası arkasında anarşiyi ve itaatsiz- liği idare ederiz ve bütün kıym_etler.ı alt üst eden haset bütün fertlerin mü nasebatına hâkim olur. Yunan milleti asla geri dönmiyecektir! Muvaffak olmak için en iyi — yol üzerinde bulunuyoruz. Maniasız ol - mıyan ve fakat zevksiz de bulunmı - yan bu çetin yolun bizi nereye götü- receğini millet tamamiyle idrak et - miştir. Şuna eminiz ki, yunan milleti aslâ geriye dönmiyecektir. Ve taşkın bir sevinçle, cesaretle ve şahsi men- faatler gözetmeksizin daima daha yükseğe çıkacaktır. Yunanistanın bü- tün gençliğini, milletimizin istikba - linin bir kaya gibi sağlam olduğunu ve düşündüğümüz gibi ve yaratacağı- mız gibi olacağını her şeyden ziyade isbat eder. İşte böyle mesut alâmetler altında- dır ki değişikliğimizin dördüncü yı - lhına basıyoruz.,, Parlak bir geçit resmi Atina, 4 aa. — Milli gençlik dün İngiltere'de Büyük hava manevraları yapılacak Londra, 4 aa. — İngilterenin hava manevraları 8 ağüstos akşamı ile 11 ağustos arasında yapılacak ve bu ma- nevralara 1300 tayyare iştirak ede - cektir. Geçen seneki manevralara 900 - tay yare iştirak etmişti. Manevralara tay yarelere karşı müdafaa kuvetleri de iştirak edecektir. İtalya'daki manevralar 'Torino, 24 a.a. — Kıral, dün manev- ralar yapan kırmızı taraf kıtaat mın- takasını ve bilhassa Dora, Ripars ve Chisone nehirleri vadisini ziyaret et- miştir. Manevraların uyandırdığı alâka Riga, 4 aa. — Yarı resmi “Brive Zeme"” gazetesi, Avrupada manevra- lar haftası başlığı altında ve beş sü- tun üzerine yazdığı bir makalede i - talyan, alman, türk, romen ve ingiliz manevraları hakkında malümat ver - mekte ve bu manevraların uyandırdı- ğı büyük alâkaya işaret etmektedir. sas'ın önünde ve umumi bir heyecan içinde parlak bir geçit yapmıştır. Affedilen âsiler Atina, 4 a.a. — 4 Ağustos bayramı münasebetiyle Kıral, geçen — seneki Kandiya isyanından dolayı mahküm olanların geri kalan cezalarını af et- akşam saat 19.30 da Başvekil Metak- miştir. İngiltere aleyhinde Tokyo, 4 a.a. — Domei Ajansı, ri vermektedir : olunacaktır. Tiençin komitesi 14 ağustos için hazırlamaktadır. Mahalli komiteler 12 ağustosta Tien- çin'de toplanarak ingiliz aleyhtarı ha- rekete verilecek şekiller üzerinde mü- zakere edeceklerdir. İngilîz aleyhtarı faaliyette ezcüm- le aşağıdaki noktalar nazarı dikkate alınacaktır: 1 — İngiliz aleyhtarı hissiyattan ingiliz aleyhtarı harekete geçmek ça- relerinin araştırılması. 2 — İngiliz lehtarı hissiyat taşıyan japonların isimlerinin ilân edilmesi, 3 — Hariçte ingiliz aleyhtari hissi- yatın yaydırılması, 4 — Hindistandaki istiklâl hareke- tine yardım edilmesi, 5 — Asya milletlerinin İngiltereye karşı birleşmelerinin organize edil - mesi, Tokyo'da gene ingiliz aleyhtarı nümayifler yapıldı | Tokyo, 4 a.a. — Domei ajansı bildi- riyor: Bu sabah İngiltere aleyhinde büyük nümayişler olmuştur: hükü- met merkezinin ticaret mahallesi olan Nihanbashi mahallesinden 25 bin kişi saat 8 de toplanarak bit alay teşkil etmiş ve İngiltere büyük elçiliğine gitmiştir. Ş Nümayişçiler, ellerinde “kahrolsun İngiltere,, gibi ingiliz aleyhtarı ya- zılar taşıyan bayraklar olduğu halde elçiliğin önüne gitmişlerdir. Nüma - yişçilerden beşini büyük elçilik müs- teşarı Cunningham kabul etmiş ve nü mayişçiler buna bir karar sureti tev- di etmişlerdir. Sapporo, Nara, Shizuoka ve diğer büyük şehirlerde de mümasil nüma - yişler vuku bulmuştur. Çunking gene borbamrdıman edildi Şanghay, * a.a. — Dün gece japon tayyareleri Çunking üzerinde yeni bir akın daha yapmışlardir. : Dokuz tayyareden mürekkep ilk grup saat 3 te gelmiş ve konsolosluk- lar mahallesini bombardıman etmiş - tir. Şanghay fransız elçiliği doktoru Vieron'un bahçesine bir bomba düş- müş ve ev k harap olmuş Elçiliğin iki çinli hamalı ölmü: Japonlar sistematik tahrikât yapacaklar — Dün gece İngiltere aleyhinde Japon şehirlerinde nümayişler yapıldı DAĞ AN &çÜ B İSTANBUL CUMHURİYET İspanya ve dünya sulhu Nadir Nadi, bu başmakalesinde, is » panyol milli bayramı münasebetiyle, Cümhureisimizle General Franko ara - sında teati edilen telgrafların, “Akde.nız muvazenesinin biri şarkta diğeri ı_arptı iki mühim unsurun dostluük ve âhenk havası içinde olduğunu gösteren bir hâ- dise,, diye kaydettikten sonra, ispaniyol rüst hareket hattı bugünkü âhenk ha - harbi esnasında Türkiye'nin aldığı dü - rüst hareket hattı bugünkü âhenk ha - vasının temini hususunda mühim bir rol oynadığını söylüyor ve general Franko- nun, hukuki tamamiyetine sahip bir dev- let şefi olması hâdisesinin dünya ınlhu_ bal dan mühim olduğ zira milli hüviyetine kavuşmuş — dış tesirlerden münezzeh, müstakil bir İspanyanın sa - mimi olarak sulh istiyeceğini, bundan da ancak sulh cephesinin istifade ede- ceğini izah ediyor. İngiliz dostluğu ve türk donanması (Nalına mıhına) muharriri, boğaz su- larında yanyana dizili ingiliz - türk hırq gemilerinin, aynı filonun birlikleri gibi sulhun nigehbanı ve koruyucusu olduk- larını, birbirleri şerefine kadeh kaldı - ran türk ve ingiliz âmirallerinin, ica - bında harp kartalı oluverecek birer sulh güvercinine benzediklerini söyledikten sonra, Yavuzda alınmış, türk topları - nın gölgesi altında beraber yemek yi- yen ingiliz ve türk denizcilerinin fotog- rafının, bu bunaltıcı günlerde — insana ferahlik ve iman veren, güzel bir dost- luk ve silâh arkadaşlığı martızarası oldu- ğunu ilâve ediyor ve türk - ingiliz, türk- fransız - sovyet dostluklarının, Akde - nizde, yakın şarkta, hattâ balkanlarda sulhun üç ayaklı, sağlam temelini teş- kil ettiğini izahtan sonra, Türkiyenin donanma ihtiyacını tebarüz ettiriyor ve diyor ki: “Türkiye, dostluğuna güvenip yeni ve kuvetli bir donarıma yapmaktan vazgeçmek değil, bilâkis bu dostluktan istifade edip kuvetli bir donanmaya sa- hip olmak siyasetini gütmelidir. Kendi kuvetine güvenen ve kuvetli olan, hiç bir zaman zararlı çıkmaz. Birkaç vaka ve kıssadan hisse M. Zekeriya Sertel, bu başmakalede, italyanların ve almanların gazete ve bülten şeklindeki propagandalarını ele alıyor, muhtelif müelliflerin propagan- da hakkındaki yazılarını hatırlattıktan sonra, gayesi milletin ruhunu fethetmek olan propagandaya karşı bizim de pro- paganda ile mükabele etmemiz lüzumu- nu ileri sürüyor. Gazelteleri TEASTEANT NN ETDTUN FG T "a,a, Matbuat Servisi suykast hazırlamakla, aynı milleti için- de bulunduğu sükün, huzur ve r_e(şh ye- rine, felâketlere — sürükliyeceğini — iyi bilmeli, menfi hareketlerin — âkibetini lâyikiyle hesaplamalıdır,, diyor. YENİ SABAH Nasıl aldatıycrlar Hüseyin Cahit Yalçın, Stefani ajansı muhabirinin, İstanbuldan italyan gaze- telerine gönderdiği güya Türkiye u - mumi efkârının düşüncelerini izah et - tiği yalan yanlış mütalealarla dolu bir telgrafı faşist matbuatınım, umumi efkâ- rı aldatmak için yaptığı neşriyatı misal olarak gösteriyor ve türk umumi efkâ- rının ingiliz fransız anlaşmalarma karşı duyduğu mı iyetin azaldığı iddi nı reddederek, bu memnuniyetin bilâkis artmakta olduğunu tebarüz ettiriyor, Anadolu'da dolaşan bir italyanın iftiraları 3 temmuz tarihli (İa Stempa) gazete- sinde, Antonio Loveto imzasiyle çıkan bir yazıyı iktibas ederek, hudutlarından türk mebuslarını geçirmiyen italyanla- ra Sivas, Erzurum gibi memleketin en iç noktalarına kadar ulaşma müsaadesi vermenin işte böyle korkunç ve melün iftiralara hedef olma neticesini doğurdu« ğünu söylüyor; iktibas edilen yazıda, Sivas ve Erzurum köylüsünün taassu - bundan, türklüğü ermeni öldürmekten ibaret zannettiğini, yeni mesele men - süp genç çobanlarda bile bolşevikliğe ve müslümahlığa karşr temayüller sez- diğinden, İstanbul, Ankara ve İzmir mek- teplerinde profesoörlerin bolşevik pro - pagandalarına kurban giden gençler bu- lunduğundan bahsedildikten sonra: “Ane karanın emperyalistliği” başlığı altın- da, bir takım siyasi mülâhazalar serde- dilmekte, türklerin Antakya ve İsken - derun gibi yarın da Halebe göz dike- cekleri, garp topraklarında hak iddiasın- da bulunduklarını, takip ettikleri yolun emperyaliz molduğu söylenmektedir.., İtalyan ajans muhabirini atmalıyız # (Şimdilik bu kadar) sütunu muharriri, Murat sertoğlu, (La Stamps) gazetesin- de intişar eden yazıyı Stafani ajansı mü- habirinin, türkler arasında ikilik bul - duğunu bile imaya cüret eden Stefani ajansı muhabirinin italyan gazetelerine verdiği haberi ele alarak, misafirper - verliğin bu kadarını fazla buluyor ve bu muhabiri kulağından maşa ile tutarak kas pı dışarı etmenin zamanı geldiğini söy- AKŞAM Dünya harbinin beşinci yılı Tiençin mahreci ile aşağıdaki habe- Çinde ingiliz aleyhtarı tahrikât, bundan böyle merkezi bir komite i- le temas halinde hareket eden mahalli komiteler tarafından organize kılmış ve oraya sığınmış olan üç çinli enkaz altında gömülü kalmıştır. Fran sız konsolosanesinin tavanları, cam - ları ve kapılari ağır hasara uğramış - tır. 18 tayyarelik ikinci bir grup Şan- tov - Çunking yolu ile Yangtse nehri- nin sağ sahilinde bulunan ve birçok muhacire sığınak teşkil eden kaplıca- ları bombardıman etmiştir. Müteaddit ölü ve yaralı vardır. Çin tayyareleri büyük bir faaliyet göstermişlerdir. Çinliler beş mühim şehri geri aldılar Chung - King, 4 a.a, — Chekiai a- jansı bildiriyor : İki japon firkası geçende Hankov- dan alınarak meçhul bir istikamete hareket etmiştir. Geçen hafta çinliler Peiping - Han kov demiryolunun şarkında, garbın- da beş mühim şehri istirdat etmişler- dir. Bir tedhişçi kadın İngiltere'den çıkarıldı Londra, 4 aa. — 24 yaşında olup hizmetçilik eden Bayan Ardina bu gece Holyhead'den Cambria vapürü- na bindirilerek İrlandaya sevkolun - muştur. İrlanda tehtişçilerine tenkil — için dahiliye_ nezaretine verilen selâhiyet- ler üzerine İngiltere'den tardolunan ilk kadm budur. Ardina bir emniyet müfettişinin ve birçok kadın polisin muhafazası altında Londra'dan Holy- head'e gitmiştir. Yeni tethişçilik hâdiseleri Londra, 4 aa. — Bugün öğleden sonra da yeni tethişçi vakaları vukua gelmiştir. Halifaks postahanesinde bir bom - ba patlamış ve bütün öğleden sonraki mektuplar yanmıştır. Preston'da da posta çuvallarının postahaneye götürülmesi esnasında ikinci bir bomba patlamış ve posta ha rap olmuştur. Bu hâdiselerin İrlanda tethişçileri Diğer taraftan tarafından çıkarıldığı İn Türkiye'de durmamıştır Romadan İstanbula, muhtelif tüccarla- ra ve tiçaret müesseselerine gönderilen “Haftalık haber” adında ingjlizce, fran- sızca ve almanca gazetenin başlığını ay- nen koyarak, totaliterlerin memleketi - mizdeki propagandaları halâ durmadığı- nt hatırlatıyor, müteyakkız bulunulma- sı lüzumuna bir daha işaret ediyor. VAKİT maAaARA Yunanistan'da yeni rejimin zaferi Asım Us, yunan başvekili Metaksas'ın iktidar mevkiine geçtiği günün dördün- cü yıldönümü münasebetiyle yazdığı bu başmakalede, yeni rejimin tarihçesini yapıyor ve yunan başvekilinin dört se- ne içinde yaptığı hizmetleri tebarüz et- tiriyor. Satie tahkikatı Satie binası yolsuzluğu iddianamesi - nin müddeiumumilikçe sorgu hâkimliği- ne verildiğini, ve mevkuf Yusuf Ziya Öpiıle. mühendis Neşet Kasım ve Ta- hir Kevkebe tebliğ edildiğini, iddiana- mede bu üç kişi doğrudan doğruya suç- lu, diğerlerinin dolayısiyle alâkadar gö- rüldüğünü, Refi Celâl Bayar, Ziya Ta- ner, Şahin Giray ve Vedad Ödül hak- larında meni mahkeme kararı istendi- ğini yaryor. , SON TELGRAF İtalyanlar kurdukları tuzağın içine düştüler Ethem İzzet Benice, bu unvanlı baş - makalesinde türk vatanını muhayyel ha- yat sahaları içine alan ve bunu resmi gazeteleri ile açıkça söylemekten çe - kgnmiyen italyanlar için şimdi yepyeni bir vaziyet tahaddüs etmiş olduğunu, 'Arnıvutlu'un işgali ile filiyata geçen italyanlar bu yanlış adımı ile kuürmüş öl- duğu tuzağa kendisinin düşmüş ve sulh cephesinin teşekkülü ve Türkiyenin İn - giltere - Fransa ittifakını kabul edişi İ- talyayı yıldırımla vurulmuşa döndürmüş bulunduğunu yazdıktan ve hesap ve pllnlı.rı alt üst olan bu sülh cep - hesinin bütün kudretiyle kıskıvrak bağ- lanıldıklarını gören italyan gazetelerinin kengile.rîni tutamaz olduklarımı ve ara- nızdaki dostluk ktei tağimen şimdi aleyhimize ateş püskürmekte bu- lunduklarmmı ilâve ettikten sonra “Tür- kiye aleyhine tevcih edilen emeller bir sırp halini alınca şimdi bütün kuvetle- riyle tahrik ve fesada başladılar,, diyor. İKDAM Balkanların bugünkü hali (İkdam) başmakalesinde, italyan ga- zetelerinin bulgarları mazlüm, diğer balkanlı komşularını evbilhassa türk - leri zalim gösteren yazılarını bahis mev- zuu ederek Bulgaristanın balkan antan- tına k_ırıı takındığı vaziyette bu nifak nları âmil olduğ söylüyor ve Türkiye cümhuriyetinin dostluğunu mumt Rarbin T 'ükerinden yirmi beş sene geçmiş olduğunu ve insaniyetin bu harp “yüzünden bir çok ziyanlara uğra - mış, ilim ve fence bir asır geri kalmış olduğunu, insanlarda zihniyetin değiş- memiş olduğunu ve Avrupanın güya ay- nı noktada sayar gibi yeni bir harbin koîkuları ve hazırlıkları içinde bulun- duğunu yazdıktan, bazı kimselerin Av- rupanın bugün geçirmekte olduğu buh- ranın sebebini sulhun fena yapılışında hulqıktı olduğunu ilâve ettikten sonra, bu fikrin yanlış olduğunu, galibi, mağ- lubu olan her harbin her türlü sulhun mutlaka yeni fesat ve intikam tohum- - lariyle dolu olacağını — söylemekte ve fena olan harptir, mütaleasını serdet - mektedir. Türk Kooperatifçilik cemiyeti bugün toplanıyor Dokuüz ıiberi leketimiz- de kooperatifçilik mevzuu üzerinde faydalı neşriyat yapan Türk Koope - ratifçilik cemiyeti umumi heyeti, bu yılki kongresini bugün saat 15 te An- kara Halkevinde yapacaktır. Toplan- tıda cemiyetin nizamnamesi, yeni ce- miyetler kanununa göre değiştirile- cek,ve geçen yılın hesap ve faaliyet raporu umumi heyete arzolunacaktır. Kooperatifçilik cemiyeti, ilmi bir tetkik cemiyeti olmakla beraber koo - peratifçilik fikrini Parti prensipleri dahilinde neşir ve tamim etmeği de nizamnamesine koymuş ve bugüne ka- dar olan çalışmalarında hükümetin muzaharet ve himayesini görmüştür. Fransız askeri heyeti Londra'ya gitti Paris, 4 a.a. — General Doumenc'in riyaset ettiği fransız askeri heyeti Londra'ya gitmek üzere bu sabah Pa- risten ayrılmıştır. Heyet Londra'da ingiliz askeri heyeti ile temas edecek ve oradan beraberce Moskovaya ha- reket eyliyecektir. General Huntziger'in Londra'daki temasları Londra, 4 a.a. — Türkiyeye gitmi ye gitmi olan fransız askeri heyetiningîreisş general Huntziger, iki gü i a , gündenberi Londra'da bulunmaktadır. Bu sabah :_:ıiı yolundaki nğt;::îdnl tebarüz et - Si en “Köseivanof İi faşist ve nazi h rpren Gort harbiye enr:tın_ç giderek ingiliz g TalI t esinde v «