30 Nisan 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

30 -4 . 1939 DIŞ POLİTİKA Sırp - Hirvat anlaşması Beynelmilel münasebetlerin bu gerginliği — içinde Yugoslavya'yı karşılıyan zorluklar, yalnız harici politikaya inhisar etmiyor. Yüugos- lav içpolitikasımnın en ehemiyetli meselesi olan Sırp - Hırvat münase- betleri de ön plâna alınmıştır. Hari- ciye Vekili Markoviç, Roma ile Ber- lin arasında mekik dokurken, baş- vekil Tsvetkoviç de Yugoslavya'nın bu demirbaş meselesini halletmek için Zagreb'de hırvat lideri Maçek ile görüşmekte idi. Cenup İslâvları kırallığı, sırplar, hırvatlar, slovenler ve boanalılırdan' ibaret olan dört islâv unsurundan terekküp etmektedir. Bundan baş- ka, Yugoslavya'da bugünkü şırll:r altında tehlikeli olabilecek, yarım - şar milyon alman, macar ve arnavut da vardır. Fakat ekalliyet meselesi, mihver devletlerinin takip euikler; politika karşısında dahili bir mesele olmaktan ziyade dış politika mese- lesidir. Yalnız bu üç ekalliyet unsu- rundan her birinin bir mihver dev -« letini alâkadar etmekte bulunduğu- na d_ikk_at etmek lâzımdır: Alman e- kalliyetinin mukadderatiyle Alman- ya, macar ekalliyetiyle Macaristan îlıkıdnr_ı:lır. Arnavutlarla da artık Ytılyııulakı'dar o!ııııyı başlamıştır. ugoslavya'nın mihver devletleriy- le münasebetleri iyi oldukça, ekal - Üyet K L LT d DÜNYA HABERLERİ Almanya'nın İngiltere ve Polonya hükümetlerine yolladığı muhtıralar Almanya İngiltere ile silâh yarışı yapmıyacak (Başı 1 inci sayfada) İngiltere'nin Almanya'ya karşı takındığı tavur Almanya İngiltere hükümetinin kendisine karşı dostane bir harek_et tarzı takip edeceğini ümid ettiği için bu suretle hareket etmiştir. Almanya, İngiltere'nin menfaat mıntakalarına ait işlere hiç bir zaman karışmamıştır. Halbuki Ingilıereîmn son haftalar içinde ittihaz ettiği siya- si kararlarla ingiliz matbuatının hare- ket tarzı'ingiliz siyasetinin başlıca düşüncesinin —Almanya'ya fili bir harp açmak olduğunu göstermiştir. İngiltere Almanya ile harp etmek niyetinde KK İngiltere'nin son zamanlarda giriş- tiği taahhütler kendisini, Almanya- nın ihtilâf halinde bulunabileceği her mıntakada, ingiliz menfaatleri ihlâl iy e mu!ıı;ıl yoktur. Bu memleketin n dış politikasına istikamet veren tazyik- lerden biri de budur. Fakat dahili mesele olarak, Sırp- Hırvnş münasebetleri şüphesiz baş « ta gelir. Cenup islâvları kırallığı ?ıır?t;n sonra teşkil edildiğ isminden de anlaşılacağı ü muhtelif unsurlara geui;glol:ııı:fı:; veren bir devlet mekanizması - Kku- rulması düşünülmüştü. Gerçi hırvat- lar da sırplar gibi islâvdırlar. Fakat sfrplar ortodoks, hırvatlar katolik - tirler. Budin ayrılığından daha eh?miyetli ve belki de gene ondan doğan bir hayat telâkkisi ayrılı- ğı vardır. Bu sebeple hırvatlar, ge- niş otonomi üzerinde daima ısrar et- mişlerdir. Sırplar, hırvatlar ve islo- venler devleti de böyle bir idare me- kanizmasiyle beynelmilel hayata a- î_ul: bastı. Fakat on sene kadar evel, wÜüritmn t : h t i zaman, iren Alakamm—d-, A vucöxtügu altın- a bir merkezi devlet sistemi kur- mağa çalıştı. 1928 senesi hazira- nında Skopçina'da hırvat lideri Ra- deç'in katlini takip eden bu tecrü- İxî, beklenen neticeyi temin etme- Miştir. Hırvatlar o gündenberi mu - halefete geçmişler ve bu muhalefet bugüne kadar devam etmiştir. Beynelmilel vaziyetin gerginliği Arşısında Yugoslavya'nın mukad- *ratını idare edenler, bu ehemi- Yetli Meseleyi sürüncemede bıraka- :':“l_ırdı. Filhakika dahili zâf do- y“ıı:leâ yugoslav dış politikası, bu inde tamamiyle felce uğra- :ı:"ıi'k"—. İı!iv unsurları arasındaki Teliğ lariyle ve ekalliyetleriyle be- ı'ı Yugoslavya'nın vaziyeti, Çe- or.::'kYı'nm vaziyetine benzer. ietş da alman ve macar ekalliyet- © çeklerle slovaklar ar d edil ş olsa bile, Almanya'ya karşı harbe girmek mecburiyetinde Pırak- maktadır. Böyle bir muhasara siyase- ti takip etmekle İngiltere 'hükümeti 1935 tarihli deniz itilâfının esaslarını bir taraflı olarak ortadan kaldırmak- ta ve bu suretle gerek bu itilâfın ge- rekse onu itmam eden 17. 7. 37 tarihli beyannamenin ahkâmını hükümsüz-br rakmaktadır. Polonya'ya verilen alman muhtırası Berlin, 29 a.a, — 1934 tarihli alman- leh itilâflarının feshedildiğine dair Polonya'ya gönderilen alman muhtı- rası, ingiliz - alman deniz anlaşması- nın feshi için ileri sürülen sebeplere benziyen delillere istinat etmektedir. Muhtırada Polonya'nın İngiltere i- le Almanya arasında çıkacak bir ihti- lâfta, bu ihtilâfa sebebiyet veren İn- giltere olsa dahi, Almanyaya karşı Polonya'nın müdahaleyi kabul ettiği bildirilmekte, halbuki 1934 tarihli al- ge-| ea - leh itilâflarının kuvet istima - linden sarfınazar edilmesini derpiş eylediği hatırlatılmaktadır. Yeni in - giliz - leh itilâfının kati şekli ne olur- sa olsun, muntazam bir ittifak ve da- ha ziyade münhasıran Almanya aley- hine müteveccih bir ittifak mahiye - tinde telâkki edilmesi lâzımdır. Böy- le bir ittifaka girmekle Polonya ü- çüncü bir devletin yardım vâdini Al- manya'nın sulh garantisine tercih et- miş oluyor. Bu da Polonya hükümeti- nin alman - leh meselelerini Almanya ile dost. üzakl k su- retiyle halletmeden sarfınazar ettiği- ni göstermektedir. İki ittifak arasındaki fark Muhtırada bundan sonra mevcudi- yeti 1934 itilâflariyle tanınmış olan fransız - leh ittifakı ile Polonya'nın ingiliz ittifaklar sistemine iştirâki arasındaki farka işaret edilmektedir. J eler yap ihtilâ cl:(:l:f vardı. Yugoslavya'da da ma- 5 ..: alman ekalliyetleri vardır. slov; lkîı“ çeklerin, hırvatlar da sa, be ' yerine geçirilecek olur- kğği nıeı-lı’lı tamamlanmış olur. Çe- Y a "'m âkıbeti karşısında ,.—.,,.,__ü“;m e ::ı:[i:eye düşmekte b ç re İi;::,“.ı.".’d“ verilen haberle- 'at lideri Maçek ile yu- :?.kl.' ht!'ıki]i Tıvetkoviî arasında 'm_!ieri yapılmakta olan Müsbet bir netice ver- mukavele imzalanmıştır. G::ız neşredilmemiştir. betleri n —© arasındaki münase- vıtl:yl.ıı tarihi bilindiğine göre, hır- x”_n'!melıı mıı ve hî_r laşma Fakat iki Bu sist iştirâk etmekle Polon- ya hükümeti üçüncü bir devlet tara- fından Almanya'yı muhasara etmek için takip edilen bir siyasete iştirâk etmiş olmaktadır. Buna mukabil Al- manya, Polonya'ya karşı daima dosta- ne bir siyaset takip etmiştir. Almanya Polonya'nın menfaatlerini nazarı iti- bare almış, meselâ, müşterek bir leh - macar hududunun tesisini kabul et - miştir. Almanya, aynı dostane mülâ- haza ile iki memleket arasında mual- lâkta kalan yegâne meseleyi, Danzig lesini halletmeğe çalışmıştır. Al- manya'nın Hitler'in nutkunda bildiri- len teklifleri Varşova tarafından su- reti katiyede reddedilmiştir. Halbu- ki bü teklifler mübalağalı talepleri y geni . bir ( $ Otonom $ decek ö ee takain " ganekllir. da Çililec:k&rmıü“l“'m hudutları Süç safhasin: a Bu görüşme'erin en miştir, Ç-—m' d;d U messlo teşkil et- vatistan di açek'in yalnız Hır- le iktifa eti aslüm olan mmtaka i- dina'yı da i“;liii Bi na'yı ve Voyvo- M koviç ile ldiriliyor. Tsvet- bu noki &rasındaki itilâfla ancak mukavele C7 halledildiğini, tan tasdik eıvli.jırikpr"“ Pol tarafın- bileceğiz. Di ten sonra anlıya - Tsvetkoviç itilâç /i len bir haberde k âfnameyi hâmil ola- :: Pı-îıu.";b'“' Beler, “’l.n:itti;!ı:ıi diğini ı,;ıü:,ı“";_':f'_nğan kabul edil- dik edilecek olura idi. Anlaşma tas- ecek ve tatbiki İçtü :lun n_e!ı_'.ed:. met teşekkül e b e yeni hükü- asına rihinin yeni bir nuyor. Yeni daha gelmiş bulu- ihtiva e kte idi. Almanya yeni bir itilâf akdine hazır Muhtırada netice olarak şöyle de- nilmektedir: 1. — Polonya hükümeti Danzig me- selesi hakkında âdilâne bir itilâfa va- rılması ve leh hudutlarının kati su- rette Almanya tarafından garanti e- dilmesi için eline geçen fırsattan isti- fade etmemiş, bilâkis bu hususta Ber- lin'in yaptığı teklifleri reddetmiştir. 2. — Polonya hükümeti, üçüncü bir devletle 1934 tarihli itilâfların ruhu- na uymıyan siyasi bir teahhüde giriş- miş ve bunu yapmakla bu itilâfları bir taraflı ve keyfi olarak hükümsüz bıirakmıştır. 3. — Almanya hükümeti, bununla Balkanların sulhü için lüzumlu bir unsurdur. Sırp - Hırvat — ihtilâfının ortadan kalkması, Yugoslavya'nın kuvetl ve binnetice sulhün de takviyesine hizmet edecektir. - A, Ş. ESMER beraber alman - leh münasebetlerine karşı tarzı hareketini esaslı bir şekil- de tâdil etmek tasavvurunda değildir ve Polonya ile yeni bir itilâf akdine bu itilâfın her iki taraf için de sarih ve mecburi bir teahhüde istinat etme- si şartiyle, hazırdır. Berlin, 29 a.a. — B. Hitler nutkun- da Almanya - İngiltere bahri itilâfı- nın feshedildiğini bildirdikten sonra demiştir ki: “İngiltere ile bir silâhlanma yarışı- na düşmekten kendimizi vikaye ede- bileceğimizi elan ümit ediyorum, Me- sele bizim için maddi olmaktan ziya- de kendi kendimize karşı olan hürmet hissimizin bir nişanesi olarak telâkki edilmelidir. Eğer Britanya hükümeti bu mesele hakkında Almarnıya ile elan müzakere arzusunu besliyorsa bunun neticesi olarak husule gelecek sarih ve açık bir anlaşmadan hiç kimse be- nim kadar memnun olmıyacaktır.,, B. Hitler henüz nutkunu itmam et- meden evel Londraya varan bir alman tayyaresi bu nutkun ingilizce terce - mesinden müteaddit nüshalar getir - miştir. 100 sayfa kadar tutan bu vesika hü- kümet ve hariciye devairi tarafından tetkik eEdilmeden selâhiyettar maha - fil mütaleada bulunmaktan içtinap et- mektedir. Hitler'in nutku ve B. Çörçil ” Sözleri filiyat ta- tâkip etmelidir ,, Londra, 29 aa. — Muhafazakâr li- berallerden Çurçil Amerika'da “da radyo ile verilen bir nutkunda Hitle- r'in nutkunu bahis mevzuu ederek de- miştir ki : “— Nutuk mahiyet itibariyle evel- kilerden çok daha iyidir. Bu iyilik Ruzvelt'in mesajından, — Avrupa'da karşılıklı yardım sisteminin tekrar canlanmasından, Fransa'nın siyasi va ziyetinin kuvetlenmesinden ve İngil- tere'nin de silâhlanmasından ileri gel- miş olacaktır. Ancak şunu söylemek lâzımdır ki, filiyat takip etmediği takdirde lâflar itimadı temine kâfi değildir. Eğer parlak cümleler bir tarafa bı- rakılırsa, Hitler'in maksadı Polonya'- yı tecrit etmek olduğu anlaşılır. Po- lonya ile Almanya arasındaki ademi tecavüz paktının feshi nutkun en ba- riz tarafını ve yeni bir endişe mevzu- unu teşkil etmektedir.,, Londra Romanya'ya beş milyon sterlinlik kredi açacak Londra, 29 aa, — Finansal 'Nevs gazetesinin öğrendiğine göre İngilte- re ile Romanya arasında bir itilâf ak- dedilmiştir. Bu itilâf mucibince İn - giltere, Romanya'ya beş milyon ster- linlik bir kredi açacak ve Romanya bu kredi ile İngiltereden gayri askeri malzeme satın alacaktır. Fakat bu Ro- manya'ya açılan ilk kredidir. İngilte- re'nin Romanya'ya vereceği mebali - ğin yekünu henüz tesbit edilmemiş i- se de bunun oldukça yüksek olduğu zannedilmektedir. Finansal Nevs, İngiltere'nin Polon- ya'ya da kredi açması ihtimali oldu- ğunu ilâve eylemektedir. B.Markoviç Peşte'de birkaç saat kaldı Budapeşte, 29 a.a. — Macar ajansı bildiriyor : Yugoslavya hariciye nazırı Marko- viç Berlin'den dönüşünde Belgrad'a giderken dün öğleyin Budapeşte'ye gelmiş ve istasyonda Yugoslavya elçi si tarafından karşılanmıştır. Markoviç, Yugoslavya elçiliğine gitmiş ve elçi tarafından şerefine bir öğle ziyafeti verilmiştir. Yugoslavya hariciye nazırı saat 15 de yoluna devam etmiştir. Hareketin- den evel gazetecilere yaptığı beyanat- ta Macaristan'ın hükümet merkezin- de hiç değilse birkaç saat geçirebil- llit i miş olmak * iye- tini bildirmiştir. Danzıg'deki Nazi mahfillerine göre Danzıg şehrinin Almanya'ya dönüşü bir zaman meselesidir Danziğ, 29 aa. — Danzig ahalisi Hitler'in nutkundan, Danzig'e taallük eden kısımları uzun alkışlarla karşı- lamıştır. Buranın nasyonal sosyalist muhit- lerindeki kanaat Danzig'in Almanyaya avdetinin nihayet bir zaman meselesi olduğudur. Förster emri altında bu- lunan 8000 kişiden mürekkep S. A, ve S. S. kıtaatına hitaben neşrettiği bir tebliğde vaziyetin inkişafına sakin bir şekilde intizar edilmesini söylemiştir. Förster nutuk vermiyecek Varşova, 29 a.a. — Gazetelerin bildir diğine göre bu sene Danzig'de yapıla- cak 1 mayıs bayramında nazi şefi Förster, ananevi bir mahiyet almış o- lan nutkunu söylemiyecektir Macar Nazırları Berlin'de Macaristan Slovakya'yı iltihak mı edecek ? Berlin, 29 a.a. — B. Teleki ile B. Çaki hüsusi trenle saat 14,30 da bura- ya gelmişlerdir. Kendileri öğleden sonra yekdiğerini müteakip B. Fon Ribbentrop ve B. Göring ile görüş- müşlerdir. Bu akşam eski başvekâlet dairesin- de B. Hitler tarafından şereflerine bir ziyafet verilecektir. Macar nazırları salı sabahı Berlin- den ayrılacaklardır. Macarlar Slovakya'yı ilhak mı edecek? Bratislava, 29 a'a, — İyi malümat almakta olan mahfillerde bugün Ber - lin'e vasıl olmuş olan macar devlet a - damlarının Slovakya'nın — Macaris- tan'a ilhakı maksadiyle bir teklifte bulunacakları ve bu teklifi B. Muso- lini'nin tasvip etmiş olduğu şeklinde musırrane bir takım şayialar deveran etmektedir. Nazırlar Hitler tarafından kabul edildi Berlin, 29 a.a. — Hitler bugün saat 16.30 da Macar başvekili Teleki ile Hariciye nazırı Csaki'yi kabul etmiş- tir. Mülâkatta alman Hariciye nazırı dd İSTANBUL CUMHURİYET Hitler'in nutku Nadir Nadi, Hitler'in dün söylediği nutka tahsis ettiği baş makalesinde, tah- minlerinde aldanmadığını, nutkun en mü- him kısmının küçük devletlere teminat vermek bahsj olduğunu, mesajın efkârı ümumiyeleri demokrasiler cephesini ka- zanmak istemesine mukabil, Hitler'in nutkunün aynı gayeyi Almanya menfa- atine takip ettiğini söyledikten sonra Ruzvelt'in mesajından doğan ümidleri önmüş add kle hata - işl: diğini dünyanın talihinin eskisi gibi karışık ol- duğunu ilâve ediyor. Dişçilere altın Altının serbest alım satımı menedil- ikten sonra dişçilere kuron yapmaları için kontrol altında altın verilmeğe baş- landığını, onbeş gündenberi bu altının verilmemesi üzerine dişçilerin müşkül mevkide kaldıklarını söylüyor ve altın kuronun lüks değil, sıhhi bir ihtiyaç ol- duğunu, tedavisine başlanmış dişlerin bu tedavisini yarım bırakmak dişi öldürmek demek olduğunu izah ettikten sonra, diş- çilere biran evel altın verilmesini isti- yor. Düğünlerdeki israflar Safaettin Karanakçı, düğünlerdeki is- rafın yasak edilmesinin bir tarihçesini yaparak, Dahiliye vekâletinin bu husus- taki son imini şükranla kaydettik ten sonra, küçük bir temennide bulun maktan kendini alamadığını söyliyerek, baytamlarımızda da israf yapılmaması hakkında hükümler vazı lüzumunu ileri sürüyor, bayramlarda ve muhtelif me- rasimde çelenklere pek çok para sarfe- dildiğini hatırlatarak, bu paraların fakir çocuklara, dullara verilmesi daha müna- sip olacağını, eğer âbidelerimize çelenk kpyıpak mutlaka lâzımsa, miktarını ve büyüklüğünü vazı | tayin etmesi ni, çünkü bu gidişle çelenklerin büyüklüğü âbidelerimizin boyunu aşa- cağını ilâve ediyor. aA Hitler'in nutku ğ M. Zekeriya Sertel, bugünkü baş ma- kalesinde, Hitler'in dün söylediği nut- ku ele alarak, nutkun en mühim kısmı, küçük devletlerin tehdide maruz olup olmadıkları yolundaki suale verdikleri cevaplar üzerindeki israrlı duruş oldu- ğunu söyledikten sonra, nutku tahlil e- diyor ve bütün dünyayı alâkadar eden kısımlarının Almanya ile Polonya ara- sındaki misakın artık hükmü kalmadığı, İngiltere ile aktedilen deniz anlaşması- nın yımldığmx, Hitler'in kavgam isimli eserinde ortaya attığı dâvalarda israr etmesi olduğunu izah ediyor. 17 umumi valilik Ankara'dan aldığı bir habere atfen Dahiliye vekâletinin umumi? müfettişl. Gazeteleri a.a, Matbuat Servisi Almanya'ya dostça ve açıkça söylemeliyiz Muhittin Birgen, her gün sütununda, Türkiye ile Almanya arasındaki dostlu- ğun ananevi mahiyetini tebarüz ettire- rek, Almanya'nın, kendi hayat imkânla- rını temin maksadiyle şimdiye kadar yaptığı bütün gayretlere dostane bir a- lâka gösteren Türkiye'nin, İtalya ile el- ele vererek Balkanlarda yapılan alman hareketleri karşısında kuvetli bir sarsıl- ma tesiri altında kaldığını, son bir aylık alman siyasetinin bizim takip edeceği- miz yoldan gitmediğini söylüyor ve şu dakikada, türk efkârı umumiyesinin, Al- manya'nın küçük Balkan devletleri is- tiklâline kâfi derecede hürmet etmediği ve Türkiye'nin emniyet sahası hakkına da riayetkâr olmadığı kanaatinde bulun- duğunu dostça ve açıkça — Almanya'ya söylemek lüzumunu ileri sürerek, yeni alman sefiri von Papen'in, hâdiselerle teyide muhtaç dost bir siyaseti harekete getirmesi temennisini izhar ediyor. İKDAM aa Kariğ okur, okuyucu: kariğ “İnkilâbın meşalesi,, sütunu muharri- ri, yazısına başlık olarak kullandığı bu dört kelimeyi misal olarak getirerek, ne- den bu anarşi? Dilimizdeki bu sarsaklı- ğın önüne geçecek kimse yok mu? Sua- lini sorduktan sonra her muharririn, di- lediği şekli kullanması karii şaşırtmak- tan başka işe yaramadığını, çürük keli- melerden kurtulmak meselesiyle bir he- yetin meşgul olmasını söylüyor. Bu tahlillerin acaba hangisi doğrudur? Mihal adında bir adamın sattığı yağı tahlil eden belediye tahlilhanesinin bu yağı mahlüt bülarak malın sahibini mah- kemeye sevketmesi üzerine, alâkadarın müractaatı ile aynı yağın tıbbi adli tara- fındafı.yapılan tahlilinde saf olduğu an- laşıldı.. , mahkemenin tıbbr adli ra- porunu $ tutacağı şüphesiz olmakla beraber, şimdiye kadar yalnız belediye kimyahanesi raporu ile verilen hüküm- lerin haksızlığı ihtimalini göz önüne ge- tiriyor ve bir vatandaş çıkıpta (ben be- lediye ki h inin hatası yüzünd! cezaya çarpıldım. Bu adalete sığar mı?) Dese, haklı değil midir? Sualini soru«s ; VAKİT Yugoslavya'nın vaziyeti Asım Us, Arnavutluğun işgalinden sonra, Yugoslavya'nın Berlin - Roma mihverine iştirâk ettiğine dair çıkan ri- vayetleri mevzuubahis ederek, kendi fikrine İtalya ile Yugoslavya arasımdaki müzakere mevzuunu iki kısma ayırmak lâzım geldiğini, bu iki kısımdan birinin iktısadi meseleler, diğerinin arazi mese- lesi olduğunu söyledikten sonra Yugos- lavya'nın Balkan antantma dahil bülun- ması mihverle işbirliği etmesine mani olmadığı Enütıleumı ileri sürüyor ve a- yerine 17 umum! valilik ihdası hakkında bir kanun lâyihası hazırladığını ve bunu ikında vekiller heyeti: kedeceğini yazıyor. Nevyork sergisinde milli — , kıyafet “Günün meseleleri,, sütununda, Nev- york sergisinde yapılacak milletler ge- ç_id resmine türklerin de zeybek kıyafe- tiyle ğştirikleri takarrür ettiğini öğre- nen bir okuyucusunun, bu hareketi yan- lış bulduğunu, Avrupalı ve Amerikalı kafalarından henüz çıkmıyan palalı, ka- 'ııtığralı mul:ayygl türk tipini tekrar can- von Ribbentrop da hazır bul Ş tur. — İngiltere'de aa Askeralma kanunu yarın neşrolunacak Londra, 29 aa. — B. Çemberleyn ka binenin mahdud azadan mürekkep o - larak yaptığı bir içtimaa riyaset et - miştir. Bu içtimada son asker alma ka- nunun projesi yeniden gözden geçi - rilmiştir. Bu proje pazartesi günü neşrolunacak ve perşembe günü müza- kere edilecektir. B. Çemberleyn, hafta tatilini ge - çirmek üzere cheguerse gitmiştir. Simali İrlanda'nın fikri Londra, 29 a.a. — Şimali ırlanda hü- kümeti, aşağıdaki beyannameyi neş - retmiştir. “Resmi mahfiller, şimali ırlandanın otomatik surette askeri mükellefiyet kanununun çerçevesi içine gireceği, çünkü müttehit kırallık eczazsından olduğu mütaleasındadırlar.,, Sovyet sefirlerinin temasları Paris 29a'a. — Hariciye nazıri Bonne bu sabah Sovyet büyük elçisi Suriçi ve müteakiben de Amerika bü- yük elçisi Bulliti kabul etmiştir. Londra'da Londra, 29 aa. — Hariciye nazırı Lord Halifaks bu sabah Sovyet büyük elçisi Maisiki'yi kabul etmiştir. . söyliyen mektubunu nev okuy endişe- sini haklı buluyor, fakat zeybek kıyafe- tini aynı geçide iştirâk edecek diğer mil- letlerin milli kıyafetleriyle kıyas ettik- ten sonra, bunun alâkayı çok çekecek bir kıyafet olduğunu, Avrupalı kafasındaki palalıtürk tipini asıl sergide teşhir e- dece_ğimiz eşya ile sileceğimizi, asıl e- hemiyet vermemiz lâzım gelen bu cihet olduğunu izah ediyor. YENİ SABAH Balkanlar harbi Hüseyin Cahit Yalçın, bu baş makale- sinde, totaliter devletlerle demokrasiler arasında, Balkanları her biri kendi ta- rafına çekmek için orada yapılan müca- delede, zaferin Almanya tarafında kal- dığı yolunda neşriyat yapan matbuat hü- Üyellnder malirum Tek 1 razi mihver devletleri tara- fından Romanya üzerindeki emellere Yugoslavya'nın da yardımı beklenmesi şeklinde tezahür ettiğini izahtan sonra, Yugoslavya'nın iktısadi anlaşmağa ta- raftar Oolmakla beraber bu ikinci teklifi tereddütle karşılamasını haklı buluyor. Bir Balkan bloku teşkili mümkün görülüyor __Bu- Balkan bloku teşkili fikrini ileri süren gazetelerimizin yazıları; Bulgar matbüuatında akisler yaptığını, hemen bütün Bulgar gazetelerinin müşterek Balkan devletleri siyaseti lehinde yazı- lar yıquğ_ırıı söylüyor ve 22 tarihli Mir gazetesinin bu mevzu etrafındaki baş makalesini iktibas ediyor. AKŞAM saAaamaA Denizyolları Umum Müdürlüğü drosu Denizbank'tan açıkta kalan ki âı;uıı',lşrın d_efnizyolla:mm yeni le:adıro ir vazifeye tayin edildiklerini müukabil Denizbank'a ıı;nr:ıd::mılı:::; memurların kadro harici yüziyör To harici bırakıldıklarını Bayazıt kütüpanesi Beyazıttaki kütüphane binastı taplaşlı_ işgal edilen kısmını Msı::ş; :ğ'_ kâletinin elinde bırakmağa muvafakat e- den e._vkafm, depo halinde kullanıları kıs- mı komür»deposu olarak kiralama eme- Iı_ıgı_ie_ oldugqnu ve bu fikrinde israr et- tı_zını,_.maqrıf müdürlüğü ile üniversite- me- sun- rinden bahsederek, bu gazetelerin muh- telif Balkan memleketlerinin vaziyeti hakkındaki yazılarının mahiyetini anla- tıyor, totaliter devletlerin partiyi henüz &mylfeakl:ııtybetkmediklerl fikrinde ol- , akın i ada Ülim uıyrruz hazraı"nıı_ıdı küvetli lerse geç kalmış olacaklarını söylüyor. 70 mevcutlu sınıf “Her sabh,, sütunu muharriri, Cema- lettin Saraçoğlu, bazı meheplerd:m;o mevcut_lu ıın_ıflar bulunduğunu söyliye- rek, müsbet işlerden hoşlanan bir devlet adamı olan Maarif Vekilinin bu ehe- miyetli memleket meselesine dikkatini çekmeği bir memleket borcu biliyor. SON POSTA Denizbank kooperatifinde bazı yolsuzluklar örtbas edildi Hı_bçr aldığına göre, Denizbank koo- peratifi İdare meclisi âzalarından bazı kimselerin 93_? senesinde yapılan bazı yolsuzlukları örttükleri ve heyeti umu- miyeye yanlış kâr gösterdikleri, hesaba- tın tetkiki sırasında anlaşıldığını, yol- çu görülenler hakkında takibat ya- pılacağını yazıyor, Sümerbank ve Etibank Ankar!'dan_ aldığı hüsus bir habere ışfm,_Sumer ve Etibank'ın birleşerek bir halinde faaliy bul caklarına dair çıkan haberden resmi ma- hafilin ademi malümat beyan ettiğini söylüyor, nin p bir kira vermek suretiyle depoım__n muhafazası için evkaf nezdinde teşebbüste bulunduklarını yazıyor. Bir yanda fazlalık, öte yanda noksan |-Dikkatler sütunu muharriri aynı - kü _zugıelzrden Konya vilâyeti muı= ihtiyaciyle İstanbul belediyesi kadro fazlasından bahseden iki haberi iktibas ederek, resmi dairelerdeki memur fazla- h'ğır_ıeln_ıukabil muallim kadrolarının ek- sikliğini tebarüz ettiriyor ve ekseriyeti u,ek(ep mezunu olan fazla memurların bir kurstan gecirilerek müallim olabil- melerini mümkün görüyor. İspanyol kabinesi / toplandı Burgos, 29 a.a. — İspanya kabinesi general Franko'nun riyasetinde top - lanmıştır. Toplantıdan sonra neşredilen kısa bir tebliğde hükümetin harici vaziye- ti tetkik ettiği bildirilmektedir. Fransız - İspanyol hududu kapandı Perpignan, 29 a.a, — İspanya hükü- meti, henüz belli olmıyan sebeplerden dolayı Perthus'de dün hudutları ka - pamıştır. |

Bu sayıdan diğer sayfalar: