10-2. 1939 ——— ULUS DIŞ POLİTİKA ğ Avrupa ve ÂAmerika Bir haftadanberi, dünya tı, Ruzvelt'in gizli bir encümen içti- mamda söylediği sözlerle meşgul- dür. Cümhurreisi, Avrupa'nım bir harp arifesinde bulunduğunu söyle- di mi, söylemedi mi? Ve Amerika'- nın hudutları Fransa'dan başlar de- di mi, demedi mi? Bu yolda sözler söylediği şayi olur olmaz, Almanya ve İtalya gazeteleri, Ruzvelt'e karşı îlddetli yazılar yazmıya başladılar: yahudi âleti”, “mecnun”, “mef- lüç”, işte Ruzvelt hakkında bu mat- buatın kullandığı bazı sıfatlar. Diğer taraftan İngiliz ve bilhassa Fran- sız buatı, sevinç içindedir. Hattâ fransız gazetelerinin bu sevinci, ba- zi alman gazetelerini hiddetlendir- Mmiştir. Bir alman gazetesi bunu Versay zihniyetinin devamı telâkki ediyor. Ve Alman - Fransız deklâ- Tasy H dan sonra artık Fransa'nın aklı başma gelmeli idi b Ruzvelt, kendisine leri ıöy' diğini b sarih ve kati ifade ile bildirmiştir: — Saçmadır demiştir. Fakat buna rağmen, bir- çok Amerika gazeteleri, Avrupa'ya karşı aldığı vaziyetten dolayı cüm - hurreisini tenkit ediyorlar. Bunların yazdıklarına göre, Ruzvelt'in son birkaç ay içinde takip etmiye başla- dığı siyaset, Amerikâ'yı otoriter dev- letlerle bir harbe sürükliyebilir. Hal- buki büyük karpten sonra hayal su- kukwta uğrıyan Amerika halkı, Av- rup/ devletlerinin kavgalarma ka- rişx// kk istemiyor. Her şeyden önce iki P * n ayırmak lâzımdır: 1 — Amerika'nm müstakbel bir Avrupa harbinde tâkip edeceği si- yaset. 2 — Cümhurreisinin sözleri veya siyaseti etrafımda bugün Amerika"- da yapılan mücadele. Amerika'nın müstakbel bir Av- rupa harbinde nasıl bir yol tâkip e- deceği bugünden kestirilemez. Bu, harbin çıkış şartlarma ve inkişafına bağlıdır. Amerika, bugünden, Avru- pa devletleriyle bir ittifaka giremez. Bu, Amerika'nın ananesine aykırı o- lur. Fakat şüphesiz, Amerika halkı- hın sempatisi demokrasilerin tara- atfedilen söz- S 5 şeyi biribi- DÜNYA HABERLERİ Birleşik devletlede bileceğini söylemiştir. 10.000 tane tayyare makinisti yetiştirilecek 3032 fane de yeni Nevyork, 9 a.a. — Tayyare makinistleri mektebinin müdürü, Amerika hava silâhlufması programı mucibince, 20 amerikan ih- tisas mektebinin şimdi 10.000 makinist talebeyi tedrise başlıya - fayyare yapılıyor B. Beneş Nevyork'fa Nevyork, 9 aa. — B. Beneş, bugün buraya gelmiştir. Şerefine belediye dairesinde parlak bir kabul resmi ter- tip olunmuştur. B. Beneş, Nevyork'ta sekiz gün kalacak ve bu esnada şerefi- ne tertip edilecek ziyafetlerde bulu - nacağı gibi, konferanslar da verecek - tir. Müteakiben sabık Çek-Slovak rei- sicümhuru Şikago'ya gidecektir. Ma- lüm olduğu üzere, B. Beneş, Şikago üniversitesinde profesör sıfatiyle de- mokrasiler hakkında konferanslar ve - recektir. Silâhları arttırma zarureti... Vaşington, 9 a.a. — Mümessiller meclisi ordu encümeni, salı günü itti- fakla kabul etmiş olduğu milli müda - faa programına müteallik kanun lâyi- hasını dün riyaset divanına tevdi et - miştir. Encümenin projesi, meclise askeri tayyare kuvetlerinin ve sair müdafaa vasıtalarının derhal tezyidini tavsiye etmekte ve bu takviyenin Fransa ile İngiltere'nin — Amerika'dan mühim miktarda ve âcilen mübayaatta bulun- maları gibi yakında Avrupa'da bir harp çıkması ihtimaline delâlet eden alâmetler dolayısiyle zarurt bir hal petmüş olduğunu kaydetmektedir. 3032 yeni tayyare Encü bir anlaşı ş ğt takdirde Birleşik Amerika'nın ha - zır ve sahillerini himayeye kâfi bir hava kuveti ve bir ordu ile mücehhez olmasının mübrem ve esaslı bir zaru- ret olduğunu ilâve eylemektedir. Proje, yeniden 3032 tayyarenin in- şa edil i, Panama kanal ısla - hı için 23 milyon ve hususi mühim - mat sanayii için 32 milyon dolar tah - sis olunmasını derpiş etmektedir. İi Bakledi Amerikan deniz manevralarının ilk safhası bitti Vaşington, 9 a.a. — Bahriye nezare- ti, Antil denizindeki büyük deniz ma- fındadır. Ve eğer Avrupa'da demol rat ve otoriter devletler arasında bir harp çıkar ve bu mücadele - derhal heticel, de bir müddet d *dersşe, Amerika'nın yavaş yavaş bu h_"lıe sürüklenmesi, pek galip bir ih- timaldir. Fakat bütün Avrupa gaze- telerinin anlıyamadıkları nokta, bu- gün Amerika'da cümhurreisinin söy- lediği veya söylemediği sözler etra- finda Yâpılan neşriyatın bir seçim Mmücadelesinden >w.ret olmasıdır. Gelecek sene Amerika Cümaü.ereisli- ği için seçim yapılacaktır. Ruzvelt, geçen senenin sonunda yapılan me- buslar ve âyan seçiminden sonra ar- tık “Nev Deal” programının popüler olmaktan çıktığını görmüş, usta bir politikacı iyle, altı d beri üzerinde ısrar ettiği bu progra- mı arkaya atarak dış politika ve si- lâhlanmayı ön plâna atmıştır. Filha- kika büyük mikyasta silâhlanma, biraz da “Nev Deal”in tatbiki de- Mektir. Silâhlanma için sarfedilecek olan külliyetli para, sanayiin mani - Hai ümün ö türünce dakikerün aait rını azaltacaktır. Nev Deal üzerinde C€ümhurreisiyle karşılaşmıya hazır- " lanmakta olan muhalefet, Ruzvelt'in tâbiyesi karşısında onunla ileri attığı yeni mesele üzerinde mücade- :'!i ele almıştır. Ruzvelt ve taraftar- ârı: . — Demokrasi tehlikededir. Ame- Tika silâhlanmalıdır, , deyince; onlar şöyle mukabele e- diyorlar: , — Amerika'yı Avrupa devletle- Tiyle harbe sürüklüyorlar. Cümhurreisi bugünden Amerika- yı Fransa'ya bağlamıştır. İşte hudut- l'l'lu:ıı Fransan'dan başlar dedi. Cümhurreisi Ruzvelt: .— Bana atfedilen bu sözler, siyasi tarafından uydurul- müştur, dediği zaman, bu mücadeleye işa- ret etmek istemiştir. Fakat bu mü- cadelenin sümulü Avrupa'da iyice anlaşılamadığmdan bir kör dövüşü - dür başladı. Şu söylenebilir ki otori- ter devıiel!cr Matbuatı - tarafından ıl_(_ı_ııvel't'ın glhımı karşı yapılan bu « sümhur akini vilze': daki vaziyetini klımlqtir::;: yar- dım etmiştir. Filhakika bilindiği gi- bi, Ruzvelt'in bir bacağı meflüçtur. Fakat Ruzvelt için siyasi hayatında bir nakise olmaktan ziyade âdeta .hîı' kuvet kaynağı teşkil eden bu has- PAA larının ilk safh h er- miş olduğunu haber vermektedir, Ma- nevraların bu kısmı, Kulebra adasına cali bir taarruz icrasını ihtiva etmek- te idi. Bu taarruz, dört zırhl mü - BİR İTALYAN GAZETESİNE GÖRE askeri bır İtalyan mahfillerini Roma, 9 aa. ““İngiliz Başvekili Çemberleyn'in Fransa ile İngiltere arasında siyasi ve askeri sıkı tesanüd hakkındaki nutku Roma'nın mezkür mahfillerinde hiç bir hayret uyandırmamıştır. Daha evelce de, Çemberleyn Roma da bulunduğu zaman ve Avam kama - rasında muhtelif vesilelerle aynı sarih beyanatta bulunmuştu. Londra ve Paris arasında askeri ittifak Fransa'nımn faşist aleyhtarı mah - filleri belki de biraz izam ettikleri sevinçleri arasında İtalya'nın Çem - berleyn tarafından yapılan beyanat karşısında sindiğinden bahsetmekte - dir. Bu mahfiller, bir kere daha ve pek çok aldanıyor. Çünkü faşist İtal- ya Fransa ile İngiltere arasında bilfiil hakiki bir askeri ittifakın mevcut ol - duğunu dün öğrenmiş değildir. Bunu çoktanberi biliyor. Bu askeri ittifakın rettebatı ve altmış tayyare tarafından yapılmıştır. Bütün filonun manevra - ları 15 şubata kadar devam edecektir. Programda Panama kanalının müda - faası eksersizleri vardır. — İtalyanlar asker tahşid ediyor — (Başı 1 inci sayfada) Libya'ya göndermiş olduğu 30.000 ki- şilik askeri kuveti takviye etmek üze- re mezkür sümürgeye 30 bin kişi da - ha göndermektedir. Salâhiyetli mahfiller, bu tedbirin hiç olmazsâ Fransa kadar İngiltere- yi de istihdaf etmekte olduğunu beyan ve Fransa'nın şimalit Af- rika'da muazzam kuvetleri bulun- masına binaen bu tedbirin İtalya tara - fından Tunus'a karşı bir teşebbüs ad - hiyeti yazılı ölduğu şekilde bittabi tedafüidir. Fakat, bu kelimenin mâna- sı üzerinde fazla hayale kapılmamak lâzımdır. Fransız - ingiliz askeri itti - fakı tedafüf midir yoksa totaliter dev- letlere karşı bir tecavüz harbınr da tazammun ediyor mu? İşte bilinmesi lâzım olan cihet budur. — İtalya askeri haszırlıkları ilerletecek Ancak şimdilik bu ikinci faraziye- yi müstebat görmek lâzımdır. Çünkü aksi takdirde italyan - ingiliz anlaş- masiyle fransız - alman deklârasyonu- nun mânası kalmaz. Bununla beraber istikbal hakkında kati bir hüküm ver- mek doğru olamaz. Mesul Roma mahfillerindeki kana- ate göre, İtalya, sulh siyaseti takibine devam etmekle beraber yukarda çizi - len vaziyetin icabatına tevessül etmek dedilmesi ihtimali mevcut olmadığını ilâve etmektedirler. Z Mısır ve Sudan'a karşı tehdit 'Her ne kadar İtalya, Libya'daki ku- vetlerinin Fransa kuvetleri ile müva - zene vücude getirmek maksadiyle tah- şit edilmiş olduğunu iddia etmekte i- se de umumiyetle serdedilen mütalea bu kuvetlerin Mısır ve Südan'a karşı bir tehdit teşkil emekte olduğu ve bu tehdidin ingiliz - italyan itilâfından evel Libya'daki italyan kuvetlerinin tehdidine mümasil bulunduğu merke- zindedir. İyi malümat almakta olan mahfiller, talya'nın B. Çemberleyn'in “İngilte - re'nin Fransa ile her türlü ahvalde mütesanit olduğu,, suretindeki beya - natından sonra Libya'ya asker gönder - mesi hâdisesi alelâde bir tesadüf ad - detmemektedir. delalarin d buriyetindedir ki, bu da italyan milletinin askeri hazırlığını ilerletmek ve mükemmelleştirmek için daha bü- yük bir gayret sarfı zaruri olduğudur. Bu gayret, sarfedilecektir. İtalya ve Almanya isteklerin- den vaz geçmiyecekler Roma, 9 a.a. — İnformazione Dip - lomatika'nın notu üzerine Gayda Gi - ornale d'İtalia gazetesinde diyor ki: İtalya ve Almanya, Fransa ile İn - giltere arasında bir silâhlı anlaşma bu- lunduğunu ve bunun Amerika Birle - şik devletlerinin de kendi içine alabi - leceğini daima nazarı dikkate almak - tadır. Fakat, haklarına, vasıtalarına ve dostluklarına emin olan İtalya ve Al- manya adâlet namına çok sarih bir su rette ve mesuliyetlerini müdrik olarak ileriye sürdükleri taleplerinden vaz - geçecek değillerdir. Maamafih bu va- ziyetin muhakkak sürette bir çarpış - meşhur olan seçim en uzak bir iyma bile yapılmamıştır. Bu vaziyette çok sevilen bir devlet reisi hakkında yapılan neşriyatın Amerika'da uyandıracağı akis ta- ma ile neticel i icap etmez. Fran- sız - İngiliz ittifakının yalnuxtedafüî mahiyette bulunduğuna inanmak is - teriz. B. Çemberleyn'in politikasını Paris ve Londra arasında ittifak var Onun için de B. Çemberleyn'in son nutfku hayrefe düşürmedi Stefani ajansı bildiriyor: “İnformazione diplo- matica” aşağıdaki tebliği neşretmektedir: Papa'nın sıhi vaziyeti gene vahimleşti Vatikan, 9 a.a. — Papanın sihi vazi- yeti endişe tevlit etmektedir. Papa, astım hastalığından yeni bir buhran geçirtiş ve üç çeyrek saat sü- ren kriz esnasında kendisini kaybet - miştir. 11 inci Pie bir müddet sonra baygınlıktan açılmış ve halen istirahat etmekte bulunmuştur. Fakat Papa'nın sıhi vaziyeti öğle - den sonra yeniden vahimleşmiştir. Son vaziyet Vatikan, 9 a.a. — Papanın sıhi vazi- yetinde akşama doğru her hangi bir değişiklik vukua gelmemiştir. Papa, dört saattanberi hafif uykudadır. Ma- mafih doktorlar, üremi ihtimali veren Spaak kabinesi istifa etti İstifa siyasi mahfillerde endişe ile karşılandı Brüksel, 9 a.a. — Flaman operatör Martinsin Flaman akademisi âzalığı - na tayini neticesinde nazırlar arasın - da çıkan fikir ayrılıkları sebebiyle ka- bine fevkalâde bir içtimar müteakip istifa etmiştir. Kabinenin bu fevkalâde içtimamı müteakip neşredilen tebliğ — ezcümle şöyle demektedir : “Liberal nazırlar, başvekile B. Mar - tinsin Flaman tıp akademisi âzalığın- dan vazgeçmediği takdirde istifa ede- ceklerini bildirmişlerdir. Başvekil, bu vaziyette hükümetin — faaliyetine devam edemiyeceği neticesine varmış ve kırala hükümetin istifasını vermeyi kararlaştırmıştır.,, Fevkalâde içtimar müteakip B. Spaak saraya giderek istifasını tak - dim etmiştir. Kıral B. Spaak'ı, yeni hükümet kuruluncaya kadar gündelik işlerin tedvirine memur etmiştir. Siyasi mahfillerde endişe Btüksel, 9 a.a. — Spaak kabinesinin istifası politik mahfillerde umumi en- dişeye sebebiyet vermiştir. Yeni hükü met hakkında fikirler şimdilik çok gayri sarihtir. Mamafih partiler hari- cinde bulunan şahsiyetlerden mürek- kep bir iş kabinesi kurulması ihtimali ileri sürülmektedir. Bazı mahfiller, aynı zamanda parlâmentonun feshini ve yeni seçim yapılmasını istemekte - dir, Resmen bildirildiğine göre, kıral Leopold kabine buhranının halli için görüşmelerine yarın sabah, ilk olarak âyan ve mebusan meclisleri reislerini kabul suretiyle başlıyacaktır. * . L . Üniversitelilerimiz Atina'ya geldiler Atina, 9 aa. — Başlarında Doktor Hıfzı Veldet olduğu halde — İstanbul üniversitesinden 34 kişilik bir talebe grupu bugün Selânik'ten buraya gel - miş ve istasyonda üniversite heyetleri tarafından karşılanmıştır. Türk üni - versite talebesi öğle üzeri üniversite rektörü tarafından kabul edilmiş ve rektör türk talebesi şerefine bir öğle yemeği vermiştir. Öğleden sonra Ak - ropolü ve müzeleri gezen türk talebe- böbrek ataletinden endişe etmektedir. si Atina'da üç gün kalacaktır. D -ÜK Ü BÜ BB Haksız bir ittihama cevap' Bazı yazılar nedense etrafında diğerlerinden ziyade alâka uyan- dırmak - talihine mazhar oluyor. 26 sonkânun tarihli Ulus'ta çıkan TÜRKİYE BASINI İspanya meselesi ve İtalya Yeni Sabah'ın politika sütununda Dr. Reşat Sagay yazdığı bir makale- del *daki son hâdiseleri ve bu hâdiseler karşısında İtalya'nın aldı- ğı vaziyeti tebarüz ettirdikten sonra Musolini'nin yalnız Franko'nun mu- zafferiyeti için çalışmakta olduğu hakkındaki sözlerini nakletmekte ve demektedir ki: “Fakat burada iki türlü mânada alınabilecek bir cümle vardır. O da, “Franko'nun muzafferiyeti,, kelime- leridir. Bu iki kelimeden çıkarılacak mâ- nalardan birisi askeri diğeri de siya- sidir. Askeri muzafferiyet, neticesi müspet olan ve derhal görülebilen bir haldir. Halbuki İtalya'nın esas endişesi, askeri galibiyetten sonra Franko'nun yeni İspanya'nın başın - da kalıp kalmıyacağı, bilâkis bazı dahili siyasi kuvetlerin ispanyol mil- letini başka istikametlere çekip gö- türebileceği ihtimalidir.. Bu sebep- ten Franko'nun bu sahada muzaffer çıkması istenmektedir ki vaziyet bu merkezde olunca İtalyan gönüllüle - rinin İspanya'dan askeri muzafferi- yet takdirinde derhal çekilemiyecek leri manası çıkabilir. Filhakika askeri bir muzafferi-. yetin ne zaman kazanıldığı bilinebi- lir. Fakat bir siyasi galibiyetin elde edildiği zamanı takdir muğlâk bir meseledir. Bu noktai nazar dolayısiyle, İtal- ya, Franko'nun her iki sahada mu- zaffer çıkıncıya kadar gönüllüleri- nin ispanyol topraklarında kalması siyasetine temayül ettiği takdirde bu yeni vaziyet hem evelden tatbik ettiği “İspanya — ispanyollarındır,, düstürüna aykırı düşecek, ve hem de ingiliz ve fransız harici siyasetine mugayir olacak ve yeni vahim siyasi hâdiselerin zuhuruna sebebiyet ve- recektir. Hâdisat, İspanya dahili har binin alacağı şekil ve neticeyi artık bu istikrarsızlıktan usanan Avrupa muvacehesine bir an evel bildirmek için çalışmaktadır.,, İNGİLTERE'nin İTALYA'ya CEVABI AKŞAM'ın da politika sütununda bu başlık altında çıkan fıkrada deni yor ki: “İtalya Fransa'ya karşı talepleri- ni günden güne arttırıyor.. Afrika”- daki Tunus ve Cibuti'yi istemekle kalmayıp Avrupa'daki fransız top - raklarından dört vilâyetten de bahs ediyor. Son günlerde İtalyan matbu- atı bu arada B. Musolini'nin gazete- si Popolo d'İtalia Akdeniz sahilinde- ki fransız Riviyerasına ait isteklere ilâveten gene bu sahildeki Provence ve Languedoc vilâyetlerinin büyük parçaları mutlaka İtalya'nım olaca- ğını ve bu suretle İtalya'nım kendi Vi "dî. değil içtimat alâka” başlıklı fıkram dolayısiyle dan buk,oç. mektup aldım. Bunlardan bir tanesinden birkaç gün önce bahsetmiştim. Bugün de dikkate değer bulduğum bir diğeri üzerinde konuşacağım. tm- LklL faati Franko İsp ile yalnız denizden değil, karadan da komşu ve hemhudut ol! zaruri bulund ğunu yazmıştır. İtalyanm bu fransız yerlerini aldıktan sonra Avrupa har- ne şekil alacağını göst. Umumiyetle muharrirleri halkın dertlerine karşı alâk itti- ham ederek şiddetli hücumlarda bulunan bu okuyucum mektubunu ya- zı makinesiyle yazmış ve hattâ imza yerine koyduğu remizde bile el 4 kull, k ihti göstermiş, Neden? Okuyucularımız emin olsunlar ki, bize gönderdikleri mektupları, ne kadar şiddetli ve hattâ bizce ne kadar haksız olurlarsa olsunlar, iyi niyet ve müsamaha ile :“"!ılamıya alışkınız, bunları kendi aleyhlerinde birer senet gibi b hsâdiliğini yap k kimse ar di t değildir, sanırım, Hükümetimizin yerli yersiz, haklı haksız tenkitlerimize karşı gösterdi- ği müsamaha zihniyetini bizi tenkit edenlerden esirgemiye hakk y için bir de bu yazıya bir harta ilâve edilmiştir. İtalyanlar Fransa'yı âdeta yeni bir Çek-Slovakya sayarak kolunu ka nadını kırpmak ve kuşa benzetmek istiyorlar. İtalya'nın göz diktiği bu yerler kendisine verileceği farzedi- lecek olsa Fransa Akdeniz devleti olmaktan çıkacaktır. Şimali Afrika- yoktur. tel ? alAk, da müstemlekelerine meselâ Cezayi- re Atlas Okyanusuna ve Cebelütta- Okuyucum, az kazançlı halkın dertlerine karşı Ü p lıkla ittiham ederken buna misaller gösteriyor. Fakat bana kalırsa bun- ları hiç de iyi intih lâ *« larının itası 100 hattâ 110 liraya kadar olan memur veya aylık k bu raddedeki ol- mıyan sınıfın şu Ankara'da çektiği şk derecesi ile şim- diye kadar acaba kim alâkadı lmuştur?,, diyor. Kendisi Ulus ko- leksiyonunu karıştırmasını tavsiye edeyim. Yalnız bizim gazetede bu mevzu üzerinde bir hayli l L ketler açılmış, seri maka- leler neşredilmiştir. Ben kendi hesabıma birçok defalar bu bahse temas etmiş olduğumu hatırlıyorum. Bu itibarla muhatabım “yüksek düşün- celi muharrirler bir sınıf halkın maruz kaldığı acı ile alâkadar olmayı küçük sayarlar,, derken cidd f bir hüküm veriyor. Kendisi, sanırım ki bahsettiği zümre ar dadır. Fakat daha büyük bir zaruret KA öi e! M l içinde bulunan köylü ve işçi zümresinin vaziy ve ken ihtiya- ı Üüi Gi yi neden düşünmüyor? Asıl o zaman içtimai alâkasını göstermiş olurdu. Halka inmiye t ül et kle haksız yere itti- ham ettiği muharrirler halbuki birçok defalar bu mesele üzerinde de durmuş, umumi alâkayı bu âcil ihtiyaca çekmişlerdir. Okuyucum, iddiasına ikinci bir misal olarak esnafın öğle tâtili yap- mak mecburiyetini ileri sürüyor. “Bu halkı mecburi bir tasarrufa teşvik için mi yapılmıştır?,, derken esnaf zümresini teşkil eden vatandaşlar da rahat bir öğle yemeği yemek hususundaki ihtiyaçlarını ve bu ıuulğ bütün medeni dünyada tatbik edildiğini, tedbirin ittihazında ancak ge- cikmiş sayılabileceğimizi tmuş görünüyor, İttihamlarına daha uzun boylu cevap vermeme ne bu sütunun, ne de laka bu bahisle alâkadar olmalarını ist. A Aakik olmıyan oku- yucularımın tahammülü vardır. Sayın okuyucum bir gün zahmet eder de gazeteye kadar gelip beni ararsa iddialarında sandığı derecede hak- l olmadığ. hâdiselerin imtihanından geçmesini savvur edilebilir. A, YK v ) bekliyoruz.” * kendisini ikna edebileceğimi umuyorum. rık boğazı ile muvasalâyı temin ede- cektir, i İtalya bir harp vukuunda Alman- ya'nın kendisi yardım edeceğini söylemesi üzerine Fransa'ya karşı ta leplerini arttırmıştır. Bu vaziyet kar- şısında ingiliz başvekili de Fransa"- nın hayati menfaatleri tehdit edildi- ği n _-ı e'nin | disiyle be raber olacağını söylemiş ve Fransa bütün kuvetiyle İngiltere'ye yardım edeceği gibi İngiltere'nin bütün var- lığı ile Fransa'ya yardım edeceğine dair geçen ay fransız hariciye nazı- rınm söylediği sözün İngiltere'nin de fikrini ifade eylediğini kaydetmiş- tir. İngiltere'nin bu sarahati karşısın- da İtalya'nın müfrit taleplerde ısrar edip etmiyeceğini yakın âti göstere- cektir.. Büyük bir kar fırtınası Salt Lake City, 9 a.a. — Şiddetli bir kar fırtınası, bir evin üzerine bir çığ düşmesi neticesinde, beş kişinin ölü - müne sebebiyet vermiştir. Bundan baş ka, fırtına yüzünden Denver - Rio - Grande sürat katarı yoldan çıkmış ve îîüşddli_ılmianlarm etrafla münase - yenger SA