29 Aralık 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YYT ULUS 29 -12 - 1937 AMASRADAN BİR GÖRÜNÜŞ Bolu valisiyle bir konuşma Bolu'da bütün kazalar yakında elektriğe kavuşuyor 53 bin liraya bir Cumhuriyet alanı hastahane ve bir vücuda getiriliyor Bolu, (Hususi Muhabirimizden) — Önümüzdeki şubat ayı içinde kaymakam ve nahiye müdürleriyle umumi meclis azâları arasında şehrimizde bir toplantı yapılacaktır. Bu toplantıda ida- re elemanlarının yapılacak işler hakkında fikirleri alınacaktır. Vali B. Salim Gündoğdu ile vilâyetin umumi işleri hakkında gö- rüştüm. Vali dedi ki: Köy işleri köy kanununun ve dahili- ye vekâletinden verilen direktiflerin şümulü dahilinde takib edilmektedir. Her yıl köy idaresinde şayanı memnu- niyet bir inkişaf görülmektedir. Yol işleri Bolu vilâyetinin can damacı olan Hendek, Bolu, Gerede ve Ankara hu- dudu şosesi ıslah edilmiş ve edilmek- te bulunmuştur. Bu yollar üzerinde yapılan muhtelif tamirattan başka 35 kilometre kadar yeni yol yaptırılmış ve bazı köprüler esaslı surette tamir ettirilmiştir. Bu şose bugün baştan ba- şa iyi haldedir. Ve birinci sınıf şose halinde muhafazası ehemiyetle takib ettiğimiz işlerdendir. Diğer yolları- mızda da mütemadi tamirat yaptırıl- makta ve yaz kış münakalâtın durma- masına çalışmaktayız. Bolu Orman diyarı Bolu vilâyetinin hususi karakteri ormancılık ve çiftçiliktir. Orman işle- ri yeni bir istikamet almıştır. Orman sanayiinin çoğalması lâzımdır. Bu sa- natlar arttıkça vilâyet halkının refa- hı da o nisbette yükselecektir. Ziraat işleri her sene daha feyizli ve verimli bir safhaya geçmektedir. Hususi muha sebe büdcesine geçen sene konan dö- ner sermaye ile Adapazarı ıslâh istas- yonundan tohumluk buğday getirtil- diği gibi çift hayvanatının ıslâhı için de Balia cinsi boğalar mübayaa edile- vek çiftçilere dağıtılmıştır. Başarılacak işler Gerek vilâyetin gerekse belediyenin beş senelik programları göz önünde tutularak bu işler için lüzum olan tah- sisatın temini düşünülmektedir. Vilâyetin 937 büdcesindeki tahsisa- tiyle elli üç bin liralık bir hastahane binasr ve bir Atatürk heykeli ve cum- huriyet alanının tesviyesi parti binası önünün park haline getirilmesi, Mu- durnu ve Gerede, Düzce halkevleri bi- naları yaptırılmaktadır. Belediye büd- celerine konan tahsisatla da vilâyet merkez kasabası elektriğinin ıslâhı ve Gerede, Mudurnu kasabalarında yeni- den elektrik tesisatı işlerine başlan- mıştır. Bu ay nihayetinde Gerede elek- trik tesisatı bitecektir. Göynük kaza- sında kasaba içinden geçen su kuvve- tinden istifade ederek kasabanın ten- viri için elektrik mühendisi Bay Ha- san Halitle mukaveleye girişmiştir. Su vaziyete göre, vilâyetin merkez ve mülhak kazaları tamamen elektriğe kavuşmuş oluyorlar. Dokurcun yatı mektebinin ikmali köy yollarının inşası vesaire gibi kül- tür işleri de bu seneki programımıza dahil olan işlerdendir. Parti ve Halkevi işleri Ehemmiyetle takib ettiğim — işler- dendir. Bilhassa merkezde bir spor bölgesi kurulmuş, sporun bütün şube- lerinin canlı bir şekilde faaliyete geç- mesi için icabeden tertibat alınmıştır. Halkevimiz için bir seyyar sinema ma- kinesi tedarikine teşebbüs edilmiş ve ar ve gösterit ve kurslar ve neşriyat sosyal yardım kollarının daha verimli çalışmalarına aid bazı tedbirler almn- mıştır. Parti faaliyetimizin de daha faydalı bir şekilde inkişafına çalış- maktayız. Bir şoför arkadaşını öldürdü Bartın, (Hususi) — İki sarhoş şoför arasındaki bir kavga feci,bir cinayetle neticelenmiştir. Hâdise şudur: Sırrı ve Nihad adında iki kamyon şoförü bundan bir müddet evel kavga etmişler, sonra barışmışlardır. Sırrı i- le Nihad, kamyonlariyle iskeleye ma- den direkleri taşıydflarmış, hâdise ge- cesi Çayır köyünde içtikten sonra tek- rar yola çıkmışlar ve yolda birbirleri- ni geçmeğe uğraşmışlardır. Bu yarış da Sırrının kamy fener camı kırılmş, bu hâdise esasen eskiden kavgalı olan iki şoförü birbirine tutuş- turmuştur. Kavgacı şoförler altalta, üstüste boğazlaşırlarken Nihad bıça- ğını çekerek Sırrıyı birkaç yerinden yaralamıştır. Sırrı bilhassa boynundan aldığı yaranın tesiriyle derhal ölmüş- tür. Nihad yakalanmştır, Ahlat, Mardin, Erciş, Adilcevaz, Van, Bitlis, Haran, Viranşehir, Ma- lazgird bölgeleri ve Diyarbakırım Sil- van, Eğil, Ergani, Hani, Hazro gibi köşeleri türk varlığının birer şahidi olan nefis eserlerle dölüdur. Başlıbaşına her biri bir tatih olan u eserlerin muhafazası için Birinci Umüumi Müfettişlik bölgesi içinde bi- ri Vanda ve biri de Diyarbakırda ol- mak üzere iki müze vardır. Ancak, depo mahiyetinde olan bu müzecik- lerde birçok eserin muhafazasına im- kân bulunamamakta ve ihtiyaç lâyıkı veçhile karşılanamamaktadır. Bunu göz önüne alan Kültür Bakar” $1 Di- darbakırda tam teşkilâtlı bir müze urmağı kararlaştırmıstır. Doğuda kurulan müzeler Diyarbakırda ve Vanda birer müze kuruluyor Diyarbakırda müze haline konacak olan Ulucami Diyarbakır, (Husust Muhabirimizden) — Doğunun her köşe si bin bir ata armağaniyle doludur. Adım !Jaşma bir tarih sayfa- sı çevriliyormuş gibi bir kale, bir kitabe, bir köprü veya bir şehir göze çarpar. Şehrin merkezinde bulunan Ulu- tamiin arka kısmı da tamir edilerek müzeye tahsis edilecektir. Vandaki depo kültür dairesinin uitında, Diyarbakırdaki ise tarihi bir değeri olan Mesudiye medresesinde- Son Berlin olim- piyadında serbest güreşte dünya ü- çüncülüğünü ka - zanan mersinli Ah medin profesyo - nel olduğu, Ame- rika ve Avrupaya gitmek istediği hakkında bazı de- di kodular işitil- mişti. İstanbul ga- zetelerinden biri - ne beyanatta bu - lunan güreş işle- rinde — salâhiyetli bir zat mersinlinin bu hareketini doğ- ru bulmadığını i- fade ediyordu. Mersinli Ahme- din son günlerde İstanbuldaki işini terk ederek mem- leketine gittiğini öğrendik. Mers'n muhabirimize kea disile bir konuş- ma yapmasını bil- dirdik. Muhabiri - mizin gönderdiği mektubu aynen ko- yuyoruz. Vaziyet böyle aydınlandıktan son- ra mersinlinin haklı olup olmadığı hakkında bir hüküm verilmesini o- kuyuuclarımıza bırakıyoruz : Mersin hususi muhabirimizden) — Gazetelerde çıkan dedikoduları tahkik etmek için, eski dostum olan mersinli Ahmedi ziyarete gittim. O gene ,üstü çinkolarla zaplı ufak kulübesinde o- turuyordu, Son dedikodulara canı çok sıkılmıştı. Daha ben söze başlamadan : — Ben, bugünkü vaziyetimi çalış- maya, alnımın - terine borçluyum. Bir de bana, “aç gözlü, gözü yüksekler- de!,, diyorlarmış... Bugün işimden an- cak altmış lira kazanıyorum. Bu para benim karnımı doyurmağa bile kâfi değil,. Bunu sporla uğraşan herkes bi- lir ve takdir eder. Ben bir öğle yeme- ğinde ancak bir liralık yemekle doya- Mersinli Ahmet Amatörlükten çekilişinin sebeblerini anlatıyor Dedikoduların haksız olduğunu söyliyor miliyorum. İş icabı temiz gezmek, miz giyinmek de lâzım. Bu vaziyı 60 lira ile nasıl geçinebilirim. Di taraftan bakmağa mecbur olduğum di kardeşimle 70 lik bir de babam v& Olimpiyad dönüşünde yapılan idlerin hiç birisi tahakkuk etmedi. ze ev alıyorlardı, ikramiyeler veriy lardı. Bunların hiç biri olmadı. B milli takım gibi şerefli bir yerde vi fe görmekten çekilmeği aklımdan t geçirmezdim. Fakat ne çare ki, ge mim ve istikbal meselesi beni amat lerden uzaklaştırmağa ve profesyo olmağa mecbur etmiştir. — Parise ve Amerikaya gidecej doğru mu ? Ahmed, başka yapacak gibi, içini çekti ve : — Evet doğru, hiç olmazsa bu sa) de istikbal için birkaç kuruş birikti miş olurum. — Fuad Türkây. iş yok, « Bir eşeğin yuttuğu 9O5 lira! Köylü iki eşeği de kesti, fakat paralar parçalanmıştı Lüleburgaz'da çıkan “Özdilek” ar- kadaşımızdan : “İlçemizin Ceylân köyünden Kâ- zım, geçen hafta inşa ettirmekte ol- duğu ahırda meşgülken Hamidabât kooperatifinden gönderilen 95 lirayı dalgınlıkla iki eşeğinin bağlı bulun- duğu yemliğe koyuvermiş ve işine devam etmiş. Fakat bir müddet sonra aklına gelen 95 lirayı aramış: bula- mayınce eşeklerin bu parayı yuttuk- larına kani olarak eşeklerden birisini yatırıp kesmiş, midesini deşmiş fakat paraları bulamamış. Bunun üzerine diğer eşeği de kati bir kanaatle kes- tikten sonra 95 lirayı bu ikinci eşe- ğin midesinde bulmuş! Fakat parça parça!.. Zavallı köylü şimdi hangi derdi- ne yansın: Paraya mı, eşeklere mi?!|!,, Gazianteb'te fıstık istasyonu Gazianteb, (Hususi) — Fıstıkları- mızın ıslahı için vilâyet fidanlığında kurulmakta olan fıstık istasyonunda yapılacak binalar ihale edilmiştir. Bi- naların temel kazılarına başlanmıştır. dir. Bu medrese 1223 yılında Mesud tarafından yaptırılmıştır. Selçuk tar- zında ve birinci derecede bir eserdir. Zamanla yıkılmış olan bir kısım du- varları geçen yıl tamir edilerek mü- zeye tahsis edilmiştir. Van deposu daha ziyade Urartik eserler cihetinden çok zengindir. Di- yarbakır müzesinde de Sümer, Eti ve yakm türk devletlerine aid eserler vardır, - U. Bti Binalar h kadar bitirilecektir. Fıstık istasyonunda 16 odalı bir me- murlar dairesi ile memur evleri, zira- at aletleri hangarı ve ahırı olmak üzere üç bina kurulacaktır. Fidanlığa bu se- ne 300 kilo fıstik ekilmiştir. Kütahyada parke yol Kütahya, (Hususi) — İstasyon bul- varını şehre birleştiren meydanda par- ke bir yol yapılacaktır. DA Nİ Müthiş bir facia Bir lohusa kaynar sudk can verdi Balıkesir, (Hususi) — Kaya nahiyesinde feci bir hâdise olm bir lohusa kaynar su içinde can v miştir. Hâdise şudur: 'Teslime adında bir kadın, üç g evel bir oğlan çocuk dünyaya get miş, fakat bir türlü ıstırabı. dinn miştir. Bunun üzerine cahil aile g liden gizliye doktorluk yapan Hü yin adında bir adama başvurmuştu! Hüseyin, Teslimeyi muayenet geçirdikten sonra, kurtulacağını, kı di usulleriyle tedavi edilince has lığın derhal geçeceğini söyliyor bütün ev halkını ümide düşürüyor Tedavi için derhal faaliyete geç Hüseyin, evde bir kazan kurduruy Su kaynatılıyor ve lohusa kadına kazana girmesini söyliyor. Teslir kaynıyan suyun karşısında heyet geçiriyor, fakat ev halkının da ısr üzerine, zorla kendini kaynar suya tıyor. Bu atılışı acı feryadlar takib e yor, mahalleli eve toplanıyor, teli düşen mütehassıs hekim (!) ve lol sa kadının kazana girmesinde 18 gösterenler zavallıyı sudan çıkarır istiyorlar. Kazanın içinde bayılan kadın gi lükle sudan çıkarılryor ve zavallıı etlerinden bir kısmının kazanda k dığı kendisinin de öldüğü görülüy Hüseyin *yakalanmış, hakkında kibata başlanmıştır. Kütahya'da su tesisal Kütahya, (Hususi) — Şehir suyu sisatı ilerlemektedir. Boru döş: sine devam edilmektedir. Lâğımla! çokluğu ve yolların bozukluğu itil riyle en müşkül kısmı teşkil edzn de ile Ulucami arasında döşeme bitmiş eski Tahal pazarına kadar uzamışt Havalar müsaid giderse şubat için geri kalan 8 kilometrelik kısım ile | ğer tesisat tamamlanacaktır. G a ae Ğ t KĞ reir gee SD aati lalel el l ge Aİİİ D aai İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: