Ulus 20 Eylül 1936 sayfa 5 | Gaste Arşivi

20 Eylül 1936 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 5

20 Eylül 1936 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAYFA &S | — — 20 EYLÜL 1936 PAZAR aa aeme — — — —e Tarihdeki garib vakalar XXXII Yazan: Max KEMMERİCH Almanya kolonilerini kaybetmeden evvel bu kolonilerden birinde çiftlik işleten Gottlieb Bleibtreu adında biri © zamanlar Almanyada çıkan Windhu- ker Nachrichten gazetesinde bir maka- le neşrederek çiftliğinin bulunduğu Mıntakadaki yerlilerden şikâyet et- mektedir. Bu makaleden bazı yerleri aşağıya alıyoruz: “Çiftlikte çalışan Herero'lar (cenu- bu garbi alman müstemlekesindeki yerli- halkın ismi) kendilerine ve karılarına yetecek kadar yiyecek alamazlarsa ilk işleri oturup açlıktan şikâyet etmek oluyor. Bazan şikâyetlerini o mmtaka- daki hükümet mümessillerine kadar du- Yuruyorlar ve bizim bunlar hakkında- ki her hangi bir şikâyetimiz 0 zaman Mümessiller tarafından biraz şüphe ile ı""’Maruyoı-. Bu Herero'lar evelce bize karşı ısyan etmiş oldukları için bugün esir sayılmaktadırlar. Buna rağmen &5- ki âdet ve ananelerinde mevcud olan küstahlıklarını terketmezler ve böyle kabaca meydana vururlarsa yarın t:k- Tâar serbest olunca ne yapmazlar? Bura: larda iş görebilmek için bir tek çare vardır, bu da muayyen bir hudud dahi- linde yerlileri cebren çalıştınnaktır." Bu Bicibtreu, pek hassas bir zat ol- duğu için, Hereroların kendilerini aç bırakan efendilerine karşı gösterdik - leri münarebetsiz tavırdan alınmış ola- bilir, hattâ bu sebebten onları cezalan- dırmağı da düşünebilir, Bu onun şahsı- na aid bir meseledir. Fakat 23 eylül 1906 tarihli Hamburger Nachrichten gazetesi de bu zata hak vermektedir ki, bunu iyi bir alâmet diye telakki ede - miyeceğiz, 1904 senesinde Selilettwein adında bir zat bir broşür neşretmiş ve burada şu fikirleri ileri sürmüştür: “ Biz köloni siyaseti bakımından mühim bir nokaya gelmiş bulunuyoruz. Bir tarafta sıhatli bir egoism ve şuur- Tu bir kolonicilik, diğer tarafta müfrit bir insaniyetperverlik, manasız bir ide- alizm ve akılsızca bir yufka yüreklilik var. Her şeyden evvel Herero'ların mül- kü olmasına müsaade — edilmemelidir. Ve yalnız bu kadarla kalmayıp bunları mütesanid bir halk olmaktan çıkarmak için içlerinde milli hisleri uynadıran faktörleri de yok etmelidir. Hererolar çalışmaya, ve hiç bir ücret almıyarak sadece boğazı tokluğuna çalışmaya ic« bar edilmelidirler, Seneler süren bir angarye onların hakkettikleri bir ceza- dır ve aynı zamanda en mükemmel bir terbiye usulüdür. Misyonerlerin vaiz et- tikleri hıristiyanlık hisleri ve biribiri- ni sevmek prensipleri derhal ve şiddet- le menedilmelidir.” Bu satırları yazan adam alman ko- loniler nezareti tarafından büdce ko « Misyonu müşavirlifine tayin edilmiş ve memlekette fikirlerini neşretmesi için kendisine propaganda seyahatle - ri yaptırılmıştır. BuSchlettwein nazariyesini tatbi - kat sahasına da geçirmiştir. Alman Ra)'ştag'mm 6 mart 1907 tarihli celse - sinde tesbit edildiği veçhile bu zat ken- dil ciftliklerinde ve harâlarında çalış- tırdığı yerli erkeklere günde bir.in; pa- ramızla “yüz para” vermekte, kadınla- Ta bir şey vermemektedir. Gene — aynı celsede tesbit edildiğine göre erkekle- Te yiyecek verilmekte, fakat bunun ne olduğu tasrih edilmemektedir. Kadın- lara ise çalışmalarının bedeli olarak “kır yemeği” verilmektedir. Bu “kır Yemeği” — tırtıllardan, kurbağalardan, çekirgelerden, farelerden ve yeşil ot- tan mürekkebtir. * Üzun zaman alman müstemlekele- rinde Çulunmuş ve buralarda vazife Börmüş Or. Valtentin adında biri Ber- linde çıkan “Neve deutsche Ründschan Mecmuasının nisan 1894 nüshasında ha- tıratmı neşretmiştir. Oradan şu parça- İarı alıyoruz: “ Bakoko isyanı hakkında (Bakoko- lar Afrikada Kamerun taraflarında bu- lunan cesur bir zenci kavmidir) 13.3.1893 tarihinde yeni bir takım haberler al- dım. Fakat bu haberlerin hiç biri diğe- rini tutmuyor. Tenkil hareketini idare eden hâkim muavini Wehleu âsilerin köylerini yaktırırken kadın ve çocuk * İarın öldürülmesi hatıkında da emir Vermiln, Hiç bir erl-etri esir almrvormuş, İlk taporunda 150 - esirden bahsettiği Çeviren: S. ALİ halde şimdi ancak 12 - 15 kadar eıir_bu- lunduğunu yazıyor. Bunlar da yorguı_ı. yaralı ve yarı ölü halde merkeze g_eu- rilmiş. Hepsi kadın ve çocuk. Zencirle- re vurularak tekme ve yumruklarla ha- pisaneye götürülmüşler. Üç tane'ıi ı.ı- man bayrağının dalgalandığı direğin dibinde açlıktan ölmüşler. . K ) 17.3.1893: Bugün gene mahud Weh- lau'ın yaptığı Bokoko seferi ha'ıkında bir takım malümat aldım. Hakikaten çok korkunç şeyler. Esirler yakıcı gü- neşin altında ve günlerce Sodan adlı geminin güvertesine bağlı bırakılmış- lar, Vücudlarındaki yaralarda ve iple- rin kestiği yerlerde kurdlar yuva yap- mış, Zavallılar bu işkenceyi hattrüstü- va güneşi altında ve günlcr.ce. en u_fak bir yardım görmeden çekmişler. N_ıhı- yet zavallı esirler ölüm haline gelince bizimkiler vahşi hayvanlar gibi kafala- rına birer kurşun sıkıp hepsini gebert- mişler. * 31.3.1803: Bir müddet hasta yattım, bu sırada hakim muavini Wehleu se - ferden dönmüş. Bir tek esir getirmedi. Buraya gelseler nasıl olsa yavaş yavaş ölecekleri için daha evvel vapurda Ööl- dürtmeyi tercih etmiş. Kendisiyle .ko- nuştüm. Gülerek: “Kafalarına birer leblebi sıktırdım, öbür dünyayı bayla- dılar!” dedi ve devam etti: “*Askerle- rim hain yerlilein kafa derilerini yüz- mekte pek büyük bir hüner cdîndilı'.-ı-. Çenelerinin altına bıçaklariyle bir çiz- gi çiziyorlar, sonra dişleri ve parmxîk.- lariyle yapışarak yüzlerinin derisini saçlariyle beraber zedelemeden sıyırı- veriyorlar.” * 4.5.1803: Bugün hakim muavini Wehlau bir muhakeme yaptı!... August Bell adında bir zenci bir sâ- at çalmaktan maznun. Mahkeme hu- zuruna çıkarılıyor. Kendisine yapılan ilk hitab şudur: ya saati çaldığını iti. raf et, yahud elli sopa yiyeceksin... Bell: “hayır, ben saatı çalmadım!” di- yor ve derhal dışarı çıkarılarak gerge- dan derisi bir kamçı ile elli defa sırtı- na vuruluyor. Tekrar içeri getirilince saatr çaldığını itiraf etti. Bunun üzeri- ne 6 sene (dikkat!! altı sene) hapse ve 100 mark para cezasına mahküm edildi ve ayrıca her ayın ilk cümartesi günü kendisine on beş kamçı vurulmasına ka- rar verildi. August Bell mahkemeye çıkarıl- madan evvel, ilk tahkihat esnasında da 80 kamçı yemiş. İyi lisan — bilmediği için biraz kekelerse derhal itirafta te- reddüd ediyor diye vurmağa başlıyor - larmış. Böyle sıcak bir günde ve öğle üzeri 80 defa bir gergedan derisini vü- cudunda hissetmenin ne — olduğunu, böyle bir manzarayı seyretmiş olmr - yanlar takdir edemez. * 20.6.1893: Duyduğuma göre üç mah- pus asmışlar. Fakat hakikatte hakim muavini Wehlau bunları eğlence olsun diye askerlere vermiş ve bunlar da za- vallıları koyun keser gibi kesmişler. Makinist Gebhardt bu vakayı görmüş, bana şöyle anlattı; “Zencilere evvela bıçaklarını dürttüler ve ağız ve burun- larını kestiler. Sonra da kafalarını v'i- cudlarından ayırdılar. Çünkü hâkim muavini Wehlau öldürürken silâh kül- lanmayn demiş,.,” (Sonu var) * Narfalk — Atlantik kıyılarında hüküm süren kasırga her gün şiddetini biraz daha artırmaktadır. Birçok — va- purlar demirlerini taramış karaya düş- müşlerdir. Ölenlerin mikdarı belli de- ğildir. Kaloriferli - konforlu Kiralık Daire Yenişehir, Yugoslavya sefareti yanında geniş 7 odalı mutbah, ofis ve çamaşırhaneden ibaret konfor- lu kaloriferli, manzaralı bir daire kiralıktır. 1 Ayrıca garajı da vardır. 'Telefon: 2250 B'= İstanbul atletizm şam- piyonaları başladı İstanbul, 19 (A.A.) — İstanbul at- letizm şampiyonluğu müsabakalarına bugün Fener stadında başlanmıştır. A- İman teknik neticeler şunlardır: 100 metre: i.* Semih 11 saniyede 2.* Vedad 3.- Mehmed Ali Yüksek atlama: 1- Pulat 1.80,5 2.> Haydar 1.70 1500 metre: 1.- fıza Maksud 4.26.2/10 2. Receb 4.26.5/10 4X100 bayrak: 1 Galatasaray takımı 464/10 2.- Fenerbahçe takımı 46.7/10 110 metre manlialı: 1.» Faik 16 saniye 2.> Sedad 16.3/10 400 metre: 1 Melih 52,5/10 2.- Galib 54.4/10 'Uzun atlama; 1.- Tevfik 6.62,5 2. - Cihad 6.36 Bugün Moskovadaki karşılaşmalar Moskova, 19 (A.A.) — Hususi mu- habirimizden; Kafilemiz bugün saat 17 de Lenin'in mezarını ziyaret ederek çelenk koydu ve dost memleketi_n bü- yük ölüsü önünde bir dakika süküt e- dildi. Saat 17,30 da büyük elçiliğimizde verilen çayda türk ve sovyet sporcuları ile sovyetlerin Ankara Büyük Elçisi, sövyet spor şurâsı reisi, hariciye komi- serliği ileri gelenleri, Tas Ajansı U- mum Müdürü ve tanınmış Şşahsiyetler hazır bulundular. Fevkalâde neşeli ve samimi saatlar geçirildi, dd Moskova, 19 (A.A.) — Yüz kilomet- re bisiklet müsabakasr yarın saat 11 de şehirden 21 kilometre uzakta Moskova- Leningrad yolu üzerinde yapılacaktır. Aynı günde saat 18 de iskrim ve gece saat 20,30 da güreş müsabakaları Kül- tür Parkta yapılacaktır. Bisiklet ve iskrim müsabakalarının neticeleri saat 20 de Moskova Tadyo- sundan verilecektir, Çanakkale kupası Çankaya - Gençler Bir- liği, Kırıkkale - Demir Spor karşılaşıyorlar Bugün, Çanakkale kupası maçlarının dömi final karşılaşmaları yapılacak ve Kırıkkale gücü - Demir sporla, Çanka- ya - Gençler birliği ile karşılaşacaktır. Mevsim dolayısiyle maçsız geçen bir iki aydan sonra başlıyan bu maçlar, An- karada büyük bir alâka uyandırdı. Ge- çen hafta sahada gördüğümüz kalabalık, bu yakın alâkaya bir delildir. Günün ehemiyetli karşılaşması, Çan- kaya - Gençler birliği arasında olacaktır. Diğer iki kulüb, bizi gelecek hafta bir sür» prizle karşılaşdırmazlarsa, bugünkü ma- çın galibi, her balde, Çanakkale kupası- nr kazanacaktır. Fakat, kupayı hangi takım alacak? Çankaya mı, Gençler birliği mi?., Ge- çen haftaki maçlar, her iki takım hak- kında da bize tam bir kanaat vermedi. Ölçümüze miyar olacak vaziyetleri bu 'bir tek tesbit edemediğimize gö- re, ne' ne olabileceğini kestirmek bir kehanet olur. Çünkü, Çankaya da, Gençler birliği de, bir hafta evvel, eski karakteristik vasıflarından çok kay ' bettiklerini göstermişlerdir. İki kulüb, şerefli bir isim taşıyan ku- paya lâyik olduğu ehemiyeti vererek ta- kımlarını kuvvetlendirmişlerdir. Gerek Çankaya, gerekse Gençler birliği en iyi kadrolariyle alana çıkacaklardır. Çan- kaya, İstanbuldan Hayrullahı getirtmiş- tir. Rasim de Gençler birliğindeki yerini alacaktır. Her halde zevkli ve heyecanlı bir seyredeceğiz. Kulüblerimize muvaf- maç (Başı 1 inci sayfada) lemek istemişse de püskürtülmüş ve ki- lometrecelerce geri giderek zayiat ver- miştir. Aragon vilâyetinde topçu kuvvetle- ri Teruel'in bombardımanına devam et- mektedir. Cenub cephesinde, Ronda bölgesin- de bulunan küçük bir âsi kolu yok &e- dilmiştir. Tayyarele> Kordan ve Grana- da'yı bombardıman etmişlerdir. Guadarrama bölgesinde yedi firari cumuriyetçi küvvetlere teslim olmuş- Tardır, Hükümetin aldığı kasabalar Paris, 19 (A.A.) — Madrid'den ge- len bir telgrafta, hükümetçi kuvvetle- rin Santa Olalla bölgesinde Kasar dö Eskabara kasabasını aldıklarını elli â- siyi öldürdükleri ve birçok silâh ele geçirdikleri bildirilmektedir. Dün, Toledo Alkazar'ının altında patlıyan lâğımın görültüsü ta Madrid'« den işitilmiş ve Alkazar'dan muazzam bir alev ve duman sütunu yükselmiştir. Alev ve duman sütunu çok uzaktan gö- rülmüştür. Toledo'daki evlerin camları tamamen kirılmıştir. Hücum sırasında, milisler, Alkazar- da bulunan birkaç çocuğu kurtarmağa muvaffak olmuştur. Alkazar mahzenle- İSPANYOL İHTİLALİ rinde gizlenen birkaç yüz âsinin n. e — midçe mukavemette bulunmağa — karar i verdikleri zannolunmaktadır. —— — Diğer taraftan Sevil'den haber vi rildiğine göre Toledo önündeki ceı; de yapılan muharcbeler, hükümet vetlerinin şiddetli bir mukavemette bus lundukları Alberchetajo vadisinin nase — yonalistler tarafından işgalini M kılmıştır. Sierra Guadarrama'da nasyos — nalistler, Navas Prias'ı işgal etmişlere — dir. Şimalde Bilbâao'nun muhasarasına başlamışlardır. Bilbao'da erzak yokluğundan dolayı — mahsurlar arasında anlaşmazlıklar başa — göstermiştir. k x Hakil Sen Jan dö luz - Havas'tan - 19 (AL — ÂA.) — Nasyonalistler Bilbao yolu Üüs zerindeki hükümetçilerin ilk mevzli o« lan Arioyu zaptettikten sonra ileri yüs — rüyüşlerine devam etmişlerdir. Nasyonalistler elçileri Sen Sebası tiyene davet ettiler . Burgos, 19 (A.A.) — Nasyonalistler, Sen Jan dö Luz'da bulunmakta olan| — yab devlet mü illerini — İsp k yaya ve milli kuvvetlerin işgali altıne © da bulunan San Sebastiyen'e - gelmeye, davet etmişlerdir, , k Sovyet - Alman Berlin, 19 (A.A.) — Havas Ajansı muhabiri bildiriyor: Nürnberg'de Sovyet Rusya aleyhin- de söylenilen şiddetli nutukları, şimdi- ye kadar pratik todbirler takib etme- miştir. Sovyet ataşemiliteri general Or- lof, general von Blomberg'in daveti ü- zerine “ordu günü” ne iştirak etmiştir. Yarın başlıyacak büyük son bahar ma- nevralarında alman ordusunun misafiri olacaktır. Alman endüstrisi Sovyet Rusya'ya, ham maddeler mukabilinde makineler vermekte devam ediyor. Alman - Sov« yet ticareti, alman bakanları tarafından verilen uzun vadeli kredilerle finanse edilmektedir, Berlin'de bir sövyet tica- ret heyeti daimi surette oturmaktadır. Alman endüstri müdüriyetinde Sovyet Rusya ile yapılan işleri de idare etme- ğe memur hususi bir şube vardır. münasebetleri Londra'daki alman elçisinin de, A;ı manya'nın Rusya'ya taarruz ma'sadi takib etmediğini söylemiş olması kaya da değer. Diğer taraftan, Berlin resmi mahfilleri Moskovadaki alman elçisi Bi von Şlenburg'un vazifesini terkettiği hakkındaki bazı şayiaları tekzib etimiğe lerdir. Bundan dolayı Nürnberg uumklın." : Almanyanın dahili için söylenmiş deş mektir, Profesyonel diplomatların, en« düstrinin ve ordunun, Rusya ile anlaşı ma yolundaki Bismark ananesine sax dık kaldıkları ve bu anlaşmanın ilerde — gerçekleşebileceği görülmektedir. 24 nisan 1926 da Stressman tarafına ,yet dostluk anlaşmasının Hitler mindenberi her sene yenilenme! dan Berlin'de imzalanan alman - & duğunu da kaydetmek gerektir. | Jil ALF Kültür Balzanlığının köy ucuz, güzel ve Memleketimizde okuma yazma bil- mezlikle mücadele işinde büyük bir faydası dokunacak ve köy çocuklarına alfabemizi seve seve öğretecek — güzel bir kitab basıldı. Edirne Kurtuluş ilk okulu baş öğ- retmeni Murad Özgün ile Edirne Gazi ilk okulu baş öğretmeni İhsan Gökçe tarafından yazılıp Kültür Bakanlığın- da beş kişilik bir heyet tarafından tet- kik ve kabul edilen bu kitab, bir “ALFABE" dir. Devlet Basımevi tara- fındna renkli resimlerle ve gayet se- vimli bir sürette basılan bu 62 sayıfa - lık alfabe kitabı, her tarafta kolayca tedarik edilebilsin diye beş kuruşa sa- tılmaktadır. Kitabın güzel renklerle basılan re - simleri ve pedagojik esaslara uygun olarak yazılan yazıları, köy çocukları- miza yürd ve Atatürk sevgisini vere » cek, köy hayatının türlü safhalarını canlandıracak bir tertibtedir. ABE çocukları için bastırdığı SeFibli: bir kiteb. e B * Bir kitabı, sevimli ve cazib bir haşy le getirmek suretiyle çocuklara sev dirmek esasını da yerine getirmiş olar| Kültür Bakanlığını bu güzel, fay ve ucuz kitabı bastığından dolayı kut larız, kamızda yapılacaktır; a Emlâk ve Eytam Bankasından : ü Kiralık Apartıman Bankamıza aid Işıklar caddesinde Turhan apartımanında su, e- lektrik ve havağazı tesisatını havi beş oda, bir matbah, bir banyo, bir helâ, ve bir koridordan ibaret 1, 2, 3, 6, 7, 9, 13 numaralı daireler; ve üç oda, bir matbah, bir halâ ve bir koridoru havi 12 numaralr gdaire açık artırma ile 1.10,1936 den itib ya verilecektir. İhaleleri 30,9.1936 çarşamba günü saat on birde ban- çık_ artırmaya girecek olanların İ2 numa- ralı daire için elli lira ve diğerleri için de yüz lira depozito parası- nı müzayededen evel T Bi F İi Ürmad L muımell;mndurlüğümuıc ve pıomına müracaatları, (936) Fazla malümat almak istiyenlerin daireyi görmek için de apartıman ka- —— Daireleri H ddeti bir sene kira- yatırmaları veya bu nisbette bir 2—4439

Bu sayıdan diğer sayfalar: