Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
y SAYFA 2 16 EYLÜL 1936 HER ŞEYDEN " İ BİRAZ Haberlerde ve hükümlerde sıhat Bir fransız gazetesi, Belçika'da Debreçen'de, bir tramvay kazasında tek ayağını da kaybeden bir topal dilencinin tramvay idaresi aleyhine ikame tiği davayı da kaybettiğini ve mahkemenin “ikinci ayağı da ol- mıyan bir dilencinin daha çok kazanacağı” na bükmettiğini yazıyor. Macaristan'dan Romanya'ya geçen Debreçen'i Belçikanın bir şehri ola- rak gösteren bu fransalı arkadaşın verdiği habere nasıl inanmalı? Fakat hikâyenin şaka tarafı, teslim edelim ki, büsbütün manasız değildir. Shaw gürültü düşmanı - İngiliz edibi Bernard Shaw gürültüden hiç hoşl Zaten hangi aklı başında bir adam gürültüden hoşlanır? Fakat Shaw musikiyi de sevmez. Bundan dolayı Londra'da, orkestrası olmıyan bir lokantada yemeğini yer. Geçenlerde, davet ettiği bir dostu ile gittiği bu lokantanın da bir or- kestra tedarik etmiş olduğunu görünce hiddetlenmiş, fakat davetlisini ra« hatsız etmemek için sesini çıkarmıyarak masanın başına geçip somurtmuş. Biraz sonra, meşhur müşteriyi tanıyarak gelip hangi parçayı çalmasını istediğini soran maestroya Shaw kısaca şu cevabı vermiş: — Süküt !... -Greta Garbo'nun sesi 1 İnsanın inanmıyacağı geliyor. Fakat bir sinema gazetesinin ısrarla an- lattığına bakılırsa Greta Garbo, sesli filimlerde kendisi konuşmazinış, bir başkası konuşurken o lâzım gelen jestleri yapmakla ikitfa edermiş. Yalnız sözlü filim çıktığı sıralarda çevirdiği Anna Christine rolünde konuşmuş İMİŞ' ... Yoksa bu da filim reklamcılığının yeni bulduğu bir alâkalandırma usulü olmasın!.. Rupert Brook'un iki şiiri İngiltere Kıralı Sekizinci Edvard'ın adalar denizinde gezerken küçük Skiros adasına uğradığını ve orada 1915 de ölüp gömülen genç ingiliz şa- iri Rupert Broouk'eun münzevi mezarını ziyaret ettiğini, bir vesile ile yaz- mıştık.. R. Brooke ingiliz şairleri arasında harb şiirleri y ön safında gelir... 3 B ın Şairin ölümünden sonra iki kitab basıldı. Bunlardan birisi (1914 ve öte- ki şiirler”, birisi de *“Rupert Brook'un şiirleri” dir. İki örnek olarak bu ki- tabliardan iki manzumeyi dilimize çeviriyoruz: -Sonnet “Ah, ölüm beni sana baka baka yorulmadan çok zaman önce bulacak; ve hemen beni son beldenin ıssızlığına ve tozlarının içine savuracak! Ben orada sabırlı sabırlı beklerken, soğuk bir rüzgârın estiğini, akın- tılar içinde bir ışığın belirdiğini ve ölümün bilmeksizin benim için heye- canlandığını işitip titriyeceğim. O zaman anlıyacağım ki sen de ölmüş- sündür...” Asker “Eğer ölürsem beni şöyle hatırla: yabancı bir tarla içinde bir köşe var- dır ki ebediyen İngilteredir. Orada, © zengin toprakta daha zengin bir toz gizlenmiştir. Bir toz ki onu İngiltere dünyaya getirmiş, ona şekil verip uyandırmış, ona sevmek için çiçeklerini, dolaşmak için yollarını bağışlamış; İngiltere- nin olan bir vücud ki bir zamanlar ingiliz havasını teneffüs etmiş, onun ırmaklarında yıkanmış ve vatanının güneşlerinden uğur almıştır. '“Ve düşün: bütün kötülükleri silkip atan bu kalp, ebediyetin dima- ğında atan bir nabızdır ve bir yerde İngilterenin kendisine bağışladığı dü- şünceleri, manzaraları ve sesleri, geçmiş günlerinin mesud ruyalarını, dostlarından öğrendiği gülüşleri, şefkat ve huzuru bir ingiliz gök yüzü- nün altında geri veriyor.,, 28 Cemazelahır. 1355 3 Eylül 1352 Hıdirellez ! Güneşin doğması 5,41 134 » — batması 18,19 ... GÜNLÜK TAKVİM 16 EYLÜL 1936 ÇARŞAMBA —.00 — Diişmân ordusu döküntülerinin Çeşmeden kaçı- şı (922) — Maarif vekâleti bi — İngilterenin Akdeniz filosunun İstanbulu ziya- reti (932) — Balkan güreş şampiyonluğunu kazandık (335) li atıldı (925) — Kayseri kombinası açıldı (935) ikramiyelerle * di e (0 ee 46 e ** 46 46 36 e 40 4a 46 p e ee - çok değişiklik göstermeğe başlamıştır. soğuklardan evel dış işler ikmal edilerek Resmimiz beton kısımları ikmal edilen e gazino kısmını göstermektedir. İSTANBUL TELEFONLARI: Yeni bir resim ve .. d -— heykel müzesi İstanbul, 15 — Dolmabahçe sara- yındaki eski veliahd dairesinin türk resim ve heykel müzesi olarak kullanı- lacağı ve saraylardaki bütün tabloların buraya nakledileceği haber verilmekte- dir. Şeker mütehassıslar. dönüyorlar Istanbul, 15 — Alpullu, Uşak, Es- kişehir şeker fabrikalarında — tetkikat yapan ecnebi mütehassıslar işlerini bi- tirdiler. Yakında memleketlerine dö- neceklerdir. Numan Menemencioğlu geliyor İstanbul, 15 — Dış Bakanlık Genel Sekreteri B. Numan Rifat Menemen- cioğlu bugün Ankaraya hareket etmiş- tir. Kadıköy su şirketı İstanbul, 15 (A.A.) — Kadıköy su şirketinin satış işini halle salâhiyettar Valter adında birinin Ankaraya git- mek üzere Paris'ten hareket edeceği bildiriliyor: b K < Kontenjan harici . A idhalât Yurdumuzda bazı milli inşaat ve te- sisatta kullanılması gerekli bulunan malzemenin tedariki mümkün olama- dığından dolayı birçok âmme müesse- selerinin veya bunlar nam ve hesabına çalışan müteahhidlerin getirecekleri eşyanın bir an evel getirilmesini temin maksadiyle İktısad vekâletine konten- jan harici ithalâta izin vermeğe vekil- ler heyetince karar verilmiştir. Tramvay şirketinin he- sabları tetkik olunuyor İstanbul, 15 — İstanbul tramvay şirketinin hesab ve muamelatını Bayın- dırlık Bakanlığı namına tetkik edecek heyet bugün işe başladı. K * İstanbul, 15 — İstanbulda fırka ocak koöngreleri başladı. * İstanbul, 15 — Eyübda belediye teş- kilâtı yapılması için birinci teşrin or- tasında belediye halkın reyine müra- caat edecektir. * İstanbul, 15 — Edir li hayvan sergi: j açıldı. kapı'da eh- İÇ HABERLERŞİ ve havalisinde El ve ev sanayii üzerinde tetkiklel Denizli mıntakasında el ve ev sana- yiini teşkilâtlandırmak maksadiyle do- kumacılarla doğrudan doğruya temas ederek bugünkü çalışma tarzlarını tes- bit etmek, kooperatif esaslarını kurmak ve teknik noksanlarını anlamak üzere, iktisad vekâleti Denizliye bir heyet gön- dermiştir. Heyet dokumacıların mensucat form- larını tetkik edecek ve bu formların memleketin diğer taraflarındaki el tezgâhlarında da tatbik kabiliyeti görü- lürse bütün Türkiyeye teşmil edilecek- tir. 'Tetkikler iyi netice verirse Denizli ha- valisinde bir boya ve apre fabrikası te- sisi düşünülmektedir. Heyet, bu fabri- kanın projesini de hazırlıyacaktır. Fab- Resmi dairele satış DEU Resmi dairelerce cak gayri menk delleri şimdiye kadaf misyonunca tahmin © ve arazi vergileri hususi idarelere dev misyonlardan istifadt tır. K Bunun için, maliye V" maralı kanununun 15 PC münden istifade fesinin, satış ve icar * fından icra edilece dirmiştir. Binaların icarları * vergiye matrah ittihaz irad muhammen icar delleri tahmin edilirken bul edilecektir. icar önced. rikadan el destegâhları istifade edecek tir. İktisad vekâleti ayni etüdü —Kasta- moni havalisinde de yaptıracaktır İzmire işliyecek tayyare postaları Ankara - İstanbul - İzmir arasında muntazam hava postaları işlemesi için hazırlıklara faaliyetle devam edilmekte- dir. Bunun için İzmirde Halkapınarda inşa edilmekte olan hangar bitmek üze- redir. Tayyarelerin iniş ve hareket yer- lerinin tesviye ve asfalt inşaatı da ilerle- İsviçre ticaret anlaşma - sında yapılan münakaleler 3.1.1935 tarihli Türkiye - İsviçre ti- caret anlaşmasına bağlı (C) listesiyle İsviçreye verilmesi kararlaştırılan kon- tenjanlardan 484 numaralı pozisyondan 1000 ve 85 alr pozisyondan da (600) çift indirilmiştir. Buna mukabil 380A pozisyonuna 5000 ve 380B po- zisyonuna 5000 kilo münakale yapılmış ve 91 pozisyonundan traş bıçağı bile- meğe mahsus alegre aleti için yapılmış deriden yedek kısım nazara alınarak yeniden yüz kilo kontnejan verilmesi muvafık görülmüştür. lecektir. Çatış ve icar kome tatımin edilmiş olarak bedeller üzerinde m:;“ ve tetkiklerinin neti€ ile tesbit ve tevsik €00 Halkevi £8 9 eylül bayramında İzmire giden Ankarâ genci dün sabah Ş€ dir. ' Ankaralı gen'i'“_’ karşılanmışlar, » misafirperverlik görm Halkevliler, oradâ det içinde Temirin bütüP gezmişler ve tetkikler Dokuz eylül Gü“ü ; tuluş bayramı tö! ;, i kafileye şairler 4 müuştur, Pt Amatör gençlerd'” kolu Reşad Nuri'nin temsil ederek halkın * mışlardır. Kızılay © temsilden doalyı kıııllîı mıştır. Bu gece, gençler söylevler V kumuşlar ve hasbi İzmir belediyesi VE * misafirlerine birer 7? Halkevliler seyahatler” nundurlar. Sözün gelişi DİL KÖŞESİ : in karşılığıdır. Şimdi soralım: nelmilel mübadelesi” diyebilirmiydik? Hayır değil mi? Şu halde “milletlera- rası mübadelesi” olan “mliletlerarası mübadele” dir. daha! “Halkçı cephesi,, “halkçı cephe” yahud da “halk cephe- si” diye y muharrir, bu iki ayrı ifade tarzından hatırında kalan birer kelimeyi bir ara- ya getirerek bu hatalı terkibi ortaya çıkarmış. “Hukuk fakültesinin dört seneye çıkarılması için...” Hukuk Fakültesi nasıl dört sencye çıkabilir? Burada, bahsedilen şeyin ders müddeti olduğu açıklanmak icab ederdi. ** &* “Milletlerarası mübadelesinde bir çok zorluklar...” “Milletlerarası” tabiri “beynelmilel” İlbey_ de diyemeyiz. Doğru * * * “İngiltere halkçı cephesi" Yukardaki hataya benzer bir tane denilmez ya k İlâzımdır. Anlaşıl **& *... Zevatlardan mürekkeb bir he- Yetiz” “Zevat” malüm ya, “zat,, ın cemidir. Bu itibarla iki defa cemilenmesi doğru olmaz. Bu kelime “talebe” gibi yalnız cemi şekli kullanılan ve artık müfret- leşmiş bulunan tabirlerden de değildir. “Zatlar” şeklini kullanıyoruz. hiç kullanmasak daha iyi olur ya! Gerçi ün Ankara sokakla- rında dört tane fesli gördüm. Bunlar Anafarta caddesinden — geçerken yolda yürüyen ve dük- kânlarda duran birçok insanlar, onlara dünya- PES nın en tuhaf serpuşunu başlarında taşıyan kimse- lere çevrilmiş gözlerle bakıyorlardı. Kırmızı fesleri yadır- gayan bu kalabalığın i- çinde hemen bir tane de vaktiyle başında fes ta- şı ve yahut fesi bir “itiyad” haline geti- recek kadar giymemiş kimse görmedim. Başla- rımızda on on bir sene- dir yer alan medeni ser- puş bünyemize ne kadar uygun gelmiştir, bu kü- çük Mmüşahededen bile anlaşılıyor. Büyük harb içerisinde askeri müzeler müdürü Muhtar paşa, bir gün ka- vuklu, külahir mehter takımını bir mevlid do- layısiyle Fatih camisisi- ne sokmuştu da orada bulunan softalar ve sof- ta kafalılar kızılca krya- meti koparmışlardı. Hal- buki Sultan Mahmud devrinde o kavuklar yeri- ne büyük harb güüleri- nin serpuşu olan kırmızı fes ikame edilirken ge- — diline & ne aynı kafadakiler aynı — yan €( şekilde gürültü çıkar- — run hıi’:_ n maktan geri durmamış- — da hocâ lardı. l'“yı. Dün Ankara sokakla- — vuk ve rında gördüğüm dört — miş, ge Hosliye karşı halkın gö — daz S terdiği yadırgayış, meh- Zaten € ter takımının Fatih Ca- — hoca ve P? misine —girdiği zaman — Je balk softaların çıkardığı kı- — ribiri zılca kıyametin tam zıd- kaldı! dı bir manzaradır. bağ Birinde taassubu bir — di. n * mevcudiyet maya ve ser- 'ı'u'iıbi ; mayesi gibi her gün ar- ük ) y tırmak, kabartmak yolüs W nu tutmuş olan softalar, — olan bi baba ve dedelerinin me- — olanları V zar taşlarında yontulmuş — nun bi? olan kavuğa, - o gün iş- — bir gMâi lerine öyle geldiği için - duyusun. . isyan etmişlerdi. Birin» — karmak de ise sağduyusunu ka- Ki ra kuvvetin tesirinden — ne böyl? kurtarmış bir cumuriyet — dan dola: yurddaşlarr kalabalığı, — rm kötü başından on bir sene ka- — yaşamı$ dar evel çıkardığı fesi, men dört yabancının başında — pütün * görerek yadırgayordu. Osmanlr tarihini yaza- — yanın ©i 4 cağımıza taassubun ve en h" taassub mümessillerinin ltü""'ı tarihini yazsak gene ay- muştur.. | nr işi yapmış oluruz.