5 Şubat 1936 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4

5 Şubat 1936 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKDENİZDE BİR HARB TEHLİKESİ KARŞISI Yorisehire'in taze sisli bavası altın- da karargâh kurmuşken, birdenbire kendini Libya çölünün kenarında bul- mak, birkaç gün içinde bol otlu ça- yırlardan, çorak kumlara geçmek, si- dahları, motörleri ve hatti elbiseleri n bu sabah bana hi macera budür. Kahireden sabahleyin erkenden ayrılmıştım ve general Sir Corc Vayr bana rehber olarak kurmayından bir yüzbaşıyı memur etmek lütfünde bu- Tunmuştu. Yakın şarkta yani Filistin. de, Misir'da Süveyş kanalı boyunda birikmiş olan ve ayrıca Sude “ dafasına da memür bulunan - bütün kıtalara kumanda eden bu general kadar, üzerine ağır bir mesuliyet yü- kü almış adam az bulunur. / Birkaç haftadan beri kendisine asker ve “harb malzemesi cömerdce gönderili- general / istediğinden az ve bilhassa yabancı gazete- iddin ettikleri mikdardan daha askere sahibtir. Resmen bana hiç rakam verilmiş olmamasına rağ: bu küvvetlerin hepsi birden z fazla alarak tahmin olunabilir. Bunlara, eral Vayr'la aynı bölgede kuman: yoktur. Gördüğünüz gibi star makamında - kal bezle çift katlıdır, öyle ki yağ mur ve güneşten tam manasiyle ma an bulunuyoruz. Fakat düşmanımız . Kum, bizlerin altından ge anlar insan boğazı kurumuş ve toz içinde olarak yataktan . Eşyalarımızı kantinleri edemiyeceği söy sirer kahraman ye- cilizlerin vaziyet rifle kum içindeki hayatımız ara. sında oldukça büyük bir fark oldu. et etmeme müsaade ediniz. DEHŞETLİ SURETTE MUHAFA- ZA ALTIND OLAN BİR ŞEHİR Bununla beraber, çadırların çoğu elektrik mutfak, kan- gören kâfi de kalar vardır, ve Londranın a malikti tin ve kilise hizmetini vecede sağlam bar gencler, birçok caketsiz son hüzünli gazeteleri Kurmay subayı ile beraber arı 'ya biniyorum ve Abassiye'ye vuz. Burası, tel örgüler ve larla çevrili, dehşetli sürette muhafe za altında bulunan hakiki bir şehir- dir. Buraya ancak iyice kontrol edi len bir hususi izin tezkeresiyle dir. Tanklar, süyari, topçu, hücum kı- taları, ingiliz imparatorlugunun — ya kın şarktaki bütün ihtiyat kuvvetleri burada muhtemel harb için talim gör- meye ve eksiklerini tamamlamaya gelirler. Kahire şehrinde, yüksek komiser- in derhal emrine amade bulundurdu. ğw ancak birkaç tabur vardır, çünkü ihlal âmen, İngiltere, 1919 kanlı ib tilalinden beri kendini daima tehlike ye karşı hazır bulunduruyor. Ve işte şimdi bu iç tehlikeye Trablus - tara fından daha yakın ve daha doğrudan doğruya'olan bir tehdid tur. Eritre'deki italyan ordusu — her hangi bir sebeble Sudan topraklar girdiği takdirde cenub tarafından da tehlike baş gösterecektir. '€n fazla telâşa düşüren 've ehemiyet derecesini tesbit edeme- meleridir. Tehlikenin mevcud olduğu — İngiliz imparatorluğu mukad. deratını talie emniyet edemez, diyor dü. Ve az sonra ilâve etti. — Sualime — güleceksiniz. — Benim yerimde olsaydınız aylenizi / Kahire- ye getirir miydiniz? Geniş haber alma — vasıtalarınıza vağmen siz bu hususta sarih bir fikir sahibi değilseniz ben gene söyliyebi lirim. — Bizim vasıtalarımız ancak bir tarruzun tekni der, fakat sn bahs olunca, her şey tek bir adamın tiği içi n tanı- yan siz, İtalyanın bir gün bir tarruza kalkışmıyacağını daha / iyi edecek vaziyettesiniz. iyebilirim? Bir Mu- kafasında o — Size ne söş okuy up anlıyacaksı Mısırda ingiliz kuvvetleri Geçen gün, “Mısir gençliğin de bir zsihniyet değişmesi” başlığ 1 ile bir Mısır mektubunu rettiğimiz Jül Zavervayn, aytarı olduğu Pari - Suar gazetesine Ka hireden aşağıdaki riyor. Bu yazıda, Mısır meselesi nde, neş- azıyı gönde- solini'nin düşünce ve reaksiyonları or. Sakson'un tam zıddını böy- ta bir Anglo - teşkil etmekle beraber, ben onu le bir deliliğe kalkış Cevabım generali tatmin etmiyor. Başını sallıyor ve düşünmeye — vakit kazanmak için piposunu yavaş yavaş doldüruyor. — Bununla beraber, diyor, bu ha- beş seferi, bir ak işi midir? İNGİLİZLERİ DÜŞÜNDÜREN ŞEY Bu konuşmayı zikrediyorum çün- kü, ingiliz subaylariyle ın başında veya fazla bu suz “Onun / hakkında ne damda ki hisleri hayret, hiddet ve biraz de takdirden mürekkeb garib bir hak- tadı Kamp kumandanı bana büyük a- hırını göstermek istedi. Atlar görece- #imi sanıyordum. Halbuki / kendimi hangarlarla çevrilmiş, rafında bir sürü insanların çalıştığı geniş bir bahçede buldum. Mısırda bulunan beş tabura ilave olarak bir- kaç gün evel yeni/ bir tank taburu gelmiştir. Bir tank taburu ise en bü- yüğünden en küçüğüne kadar her tip 'ten 50 ila 60 tanktan Bizi karşılamak üzere bir binbaşı gel di. Başında, bizim Alp kıtalar olduğu gibi bir bere ve fırça şeklin- mürekkebtir. mızda de kesilmiş kızıl biyıkları var. Ve tecavüzkâr bir bakışla - bakıyor ki, derhal kendisini, dağlılara karşı bir müfrezenin başında yalın kalıç hücum ederken tahayyül ediyorum. Hissimde yanılmamışım. Bu subay harb çıraklığını Hindistanın şar mali sınırında yapmış. Burada pusu ı gi rpışma askerin gündelik ekme- Sualime cevaben bana dedi ki: — Hayır, orada tanklarımız, yok- ku. Dağlık bir memlekette tank kul- lanmak hatadır. Ve italyanlar bunu şimdi anlamaya başlamış olsalar ge- vektir. Hindistanda ancak icabında zırhli otomobil kullanırız, fakat bu- rada çölde, tanklarımızın, en büyük- lerinin bile mükemmel iş görecekleri- — Ya maiyetinizdekiler bur: bulunmaktan memnun mudur? — Toza karşı dikkatli davranmak bütün tedbirleri almak Tüzumunu iyice bilmelerine rağmen hepsi çok memnundurlar.. Size bun- larm yüzde yüz asker olduklarını ve düşman tanklariyle boy ölçüşmek tek arzn luğunu söyliyeceğim. Harbı severler, bundan şikâyet ede ve ona kar alde amirleri olmuyacaktır. 1 deği cek, het Ne yapalım? Biz politi Kurmay bürosuna döndükten son. va, duvarları kaplıyan kocaman ha- ritalara gizlice bir göz attım. Bun- lardan her birinin üzerinde, sabille da geniş bir bölge görülü- de hiyeroğlif şeklin. - Matruh Misir'd kıta: göl ara: yör ki merke: de vardır. Bu bir sır değildir, herkes iki haftadanberi ingil ları organizasyon işiyle uğraşmaktı dır ve bu iş daha on beş gün devam kerlerin o şaretlerle kaplı Mars edecektir. Evvela sahayı mak, tay- seçmek ve düzen- rada yaşayıp barımabilmel im- kân verecek tarzda hazı yare meydanlı lemek ve hava müc un plânla- rını vücuda getirmek lâzımdır. Kahi ve veya / İskenderiye - istikametinde yapılacak bir taarruz, en modern va- sıtalarla cihazlanmış dehşetli surette küvvetli bir müdafna sistemiyle kar- #ılaşacaktır. Düşman — tayyarelerine, teşkil derhal yüzlerce tayyare havalanacak katalarına ve tanrvuz için tır. Hava kuvvetlerinden bir kıs müdafaa ile meşgul olurken diğer bir kısmı da düşmanı kendi yerinde bom- bardıman :tmeye gidecel Şarki Akdeniz'in bütün çevresin gilizler, kollektif emniyet dâ. de, ğım bazı malümatlar, İtalynam böy. İe bir devletler blokunu harekete ge çirmekle kendi intiharını hazırlamış olacağını ispat etmektedir. Gerçekten ingiliz. imparatorluğu kendi. dövizini tatbik etmektedir. Mukadderatını talie emanet etmek miyor. A 5 ŞUBAT 1936 ÇARŞAMBA Mısır ve Britanya Misir Başbakanı, Misir'in 1922 yi- dlında ilan ettiği erkinlikten bugüne kadar kalmış olan pürüzlü meselele- ri bir yola koyacak bir. muahede için yapılacak müzakereleri kolay- daştırmak üzere istifasını verdi Herhalde Misir'daki ingiliz yük- 'sek komiseri, evelce parti önderleri- 'ne de söylediği gibi, kırala da İngil- tere'nin 'da - birleşik - bir hül met görmek arzusunda bulunduğunu bildirmiştir. Herhalde ingiliz dış bakanlığı, evelce Londraya gelen ve memleketine döndüğü zaman iyi karşılanmıyan baş- vekille bu türlü müzakerelere girişme- mek süretiyle iyi bir harekette - bulun- muştur. Yüksek komiser, — müzakerelere başlanmadan evel yerine getirilmesi gerekli iki şartı da ileri sürmüştür: Birincisi, arsulusal vaziyetin de- üişmesi dolayısiyle Musır'ın 1930 da yapılmış olan ve İngiltereye Süveyş civarında dar bir askeri bölge veren muahedesindeki bu maddenin değiş- İkincisi, 1930 da yaşıda kalmış o. lan Sudan statüsünün bir k: dileğinde olmadıkları görünmekte- Fakat milli bir kurtuluş ve yük- seliş yolunda bütün Mısır partilerinin elele verecekleri umulur. (Mançester Gardiyen'den) Bisiklet kros kantri Ankara bisiklet kurulundan: Ku- yul, aşağıda / programda” görüleceği veçhile seri olarak tertib ettiği kros kantri müsabakalariyle, 9.2.1936 ta: rihinden itibaren kış faaliyetine baş lamaya karar vermiştir: 1. — Yarışlar zikredilen tarihler- de saat 9 da başlar. ışlara birinci sınıf ve yak- nız lisansiye bisikletçiler iştirak ede- bilirler. 3. — Yarışlarda hakem heyetince gayri nizami vaziyetleri tesbit edi- Ten müsabıklar bütün haklarından mahrum kalacaklardır. 4. — Hakem heyeti şu zevattan müteşekkildir: Demirspordan Ekrem, Güvenç- #pordan Server, Altmordudan Orhan Şeref, Çankayadan Nevzad, Ankara D icünden Salim. Program: 1. — 9 şubat 1936 tarihli koşu: Taşhan - Keçiören - Sarıkışla Mezbaha - Akköprü - Orman çiftliği istasyonu - fundalık içinden Marma- ya köşkü - Karadeniz - arayoldan çift- lik istasyonu - Akköprü — yolundan “Ankara istasyonu - Sergievi - Taşhan 2. — 1 mart 1936 tarihli koşu: Taşhan - Baraj köprüsü - Cebeci musiki muallim mektebi - Sağlık ba- kanlığı - Kavaklıdere - Taşhan. si hafta 3. — 15 mart 1936 tarili koşu: Taşhan - Akköprü yolundan çift- Tik istasyonu - Fundalık içinden Mar- mara köşkü - Etimesud üst yolu - çi- mento fabrikası - ara yoldan Çiftlik istasyonu - Akköprü yolu ile Ankara istasyonu - Sergievi - Taşhan 4. — 5 nisan 1936 tarihli koşu: Taşhan - Ankara istasyonu - Or- man çiftliği üst yalundan Marmara köşkü - Fundalık içinden Çifdlik is- tasyonu - çimento fabrikası - Etime- sut üst yolu - Ankara istasyonu - Ser- gievi - Taşhan 5. — 26 nisan 1936 tarihli koşu: a. — Kulübler bu koşulara takım halinde de iştirak edebilirler. (Aynı kulübten iki bisikletçi bir takım sayı- hır.) b. — Gerek takım gerek ferdi koşucular arasında en az puvan a- lanlar birinci sayılır. <. — Her yarışta derece alanlar a- rasında üçüncüye kadar madalya ve- rilecektir. d. — Beş koşu neticesinde, fer; birinciye bir (bisiklet) ikinciye bi çift (komple tekerlek) üçüncüye bir çift (buvayye lastik) dördüncüye bir çift (kalpiye) verilecektir. €. — Umumi tasnifte en az pu- van alan takımlardan birinciden ü- başlıyor çüncüye kadar (kupa) verilecektir. ışmalara sadık kalm: t garanti etmektedi: ırını birit — dan tecavüze inhisar etmektedir. b < - n son lâfi geçen andlaşmalar, üzere, daha iki andlaşma yapıldı, ki lar da, Almanya ile yapmış oldukları Ancak, milletler cemiyeti paktının 15 ve 16 ıncı maddelerine uygun olmak üzere, bir devletin öbür devletten güven altına al “yardım, hiç bir tahrik görmeden, Almanya / tarafından devletlerden birine yapılacak o- Bu şekil, aynı devletler arasında eskiden çıkan mükellefiyetlerin darlaştırılma- ifade ediyor; çünkü böylelikle, bu dev- , yalnız tahriksiz tecavüz vaziyetlerinin gerçevesi içine alınmış oluyor. Garbdeki ga- “anti ve milletler cemiyeti paktının ruhu ara- sındaki ahenk, işte bu suretle temin edilmiş irlerine £ ği oluşumuzdur, garanti - andlaşmasının Büyük Numara: Britanyaya doğrudan doğruya temas etmi- yorlar. Bunlar, bizi hiç bir sokmadıkları gibi, herhangi bir mükellefi- yeti de bize yüklemiyorlar. Bu andlaşmalar, Avrupanın, sulh yapısını kuüvvetlediriyor, genişletiyor ama, bizim bunda payımız yok- tur. Bu andlaşmaların bize temas ettiği bir tek nokta vardır; o da, biricik menfaatimiz, olan, dünya sulhunu korumak kaygusu ile, Milletler cemiyeti paktını imzalayanlardan Hattâ, kefil olmak vazifesini almış olan ve Milletler cemiyeti nin âzâ sıfatını taşıyan İngiltere ile İtalya, tatbikinde, konse- yin vereceği kararlara katılmak mecburiye- tindedirler. Keza, andlaşmanım açıktan açı- #a bozulması takdirinde de, ÇEMBERLEYNİN HATIRALARI Türkçeye çeviren: Hikmet TUNA 24 teahhüd altına lemezdi. üzerlerine konseyi- tahriksiz bir düşmanlık hareketi ve vaziyetin, doğrudan doğruya müdahale- yi icab ettirmekte olduğuna, kanaat getir- meleri lâzımdır. Bu mükellefiyet, bundan daha itinalı bir surette tesbit ve biricik gayesi doğru, daha büyük: Profesör Gerothwohi (Gerotvol) un çok yerinde olan tabirini kullanarak, diyebilirim ki, bu andlaşma, komşuları arasında demirden - bir perdedir. Ne varietur (değişmez) tabirini, biçilmiş bir kaftan gibi giymiş olan bu andlaşmalar, aynı yıln 1 ilkkânun imzalandı. Bu arada, payları olan devletle- rin parlamentolarına verilerek, tasvib edil- diler, Garanti - andlaşması, Britanya parla- mevcud - bulunduğuna ler olan sulha ihtimamla tevcih edi- Almanya ile garbındaki tarihinde, Londrada ; Mentosunda da iyi bir karşılama gördü; yal- 'nız 13 kişi aleyhte rey vere paratorluk konferansı bütün dünyaya yayılmış olan bir devle mümessilleri de, bu andlaşmanın mutlu ol- ması dileğinde bulunarak, şu kararı verdi- . Ertesi yıl toplandığı "Dış bakanının, Lokarno andlaşmasında ifadesini bulan Avrupa sulhunu, güven altı- 'na almak için yapılan uğraşmalar hakkında- ki izahlarını, sevinçle dinleyen konferans, dünya sulhunun kuvvetlendirilmesi sunda kattığı paydan dolayı, Sa Majeste hü- kümetini kutlar, husu- Görüşülürken, İngilterenin büyük bir rol oynamış olduğu, bu andlaşmaların yapılma- sı, hiç şüphesiz ki, Büyük Britanyanın iti- barını da yükseltmiştir. Fakat bunun mana- sı daha büyüktür: bu iş, enternasyonal mü- nasebetlerdeki gerginliğin, kalkmasını anlatmaktadır. derhal ortadan (Sonu var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: