Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
ON YEDİNCİ YIL. NO: 5217 ADIMIZ, ANDIMIZDIR v 5 ŞUBAT 1936 ÇARŞAMBA Son haberler üçüncü sayfamızdadır. Heryerde 5 kuruş İTALYAN-HABEŞ HARBI Adisababa ve Londra haberlerine göre Makalleyi habeşler kuşattı İtalyan garnizonu teslim olacak, vahut kılıçtan geçirilecektir Londra, 4 (A. A,) — Royter a. C.HER Kamutay grupu dün toplandı İnönü, genel sıyasal duru- mu Partiye anlattı. C. H. Partisi Kamutay Grupu İdare Heyeti Başkanlığından : C. H. Partisi Kamutay Grupu bugün öğleden sonra Dr. Cemal Tuncanın başkanlığında toplandı. Başbakan İsmet İnönü genel sı - yasal durum hakkında Partiye iza - hat verdi. ; Bir merstiye Erkek Lisedinde okuma dersi veren bir arkadaşımdan şu pusulayı aldım: “Bugün talebeme sizin Karagöz fıkrası- nı okuyordum. Yazının içinde Divan Dili sözü geçti. Bu- nu izaha çalıştım ve bir örnek olmak için B a k i 'nin meşhur Sultan Süleyman mersiyesinden iki beyit okudum. Arab alfa- besinden bir tek harf bile bilmiyen çocuklar, bizi ve bilhassa bizden öncekileri o kadar acındıran bu mersiye karşısında hep bir ağızdan güldüler. Bu haklı kahkahaya darılmağa lüzum da görmedim.” Pusulayı okurken, mersiyenin ilk beyti hatırıma geldi: Ey pâybendi - dâmgehi - kaydi - namü - nenk Tâkey hevâyi - meşgalei - dehri - bi - drenk D ÖS y | Sonra düşündüm: “— Sanki biz anlıyarak mı, acınırdık?” F < e v Bu fıkramızı gözden geçirenlerin bu beyte mana vermeleri çet MOSKOVADAKİ için zihinlerini yormalarını isterdim. M Arnavud'un hikâyesini bilirsiniz: Bayram namazına git- hesinde Ras Des: ta ordusunun ye- rini tutacak olan ea bap ordumumun kurulması işine devam edilmek- - tedir. Fakat bu uzun zamana ih- — SERGİMİZ KAPANIRKEN Türk - Sovyet dostlu - gu bir kere daha anıldı Sergi Kiyef'de açılacak mişti. Hatib, ahenk ve makamla, arabca olarak, kurban nasıl kesilmek lâzımgeldiğini anlatıyordu. Arnavud hıçkırıklarla ağlamağa başladı. Yanındaki sordu: — WNiçin ağlıyorsun? — Baksana, neler söyliyor! Bizim ve daha önceki nesil türklerinin birçoğunun Baki mersiyesi karşısındaki teessürü, arnavud'un bu ağlayışından çok mu farklı idi? tiyaç — göstere- Sonra bu beyit ile onun dilinin ve ruhunun üstüne gar b cektir. — Çünkü Moskova, 4 (A.A.) — Türk resim tefekkürü'nü kurmağa çalışınız. Bizim osmanlı reforma- Ras Desta ordu- sergisinin kapanması dolayisiyle yaban- larının yarı - medrese sivil mekteblerin peşinde koştuğu mu- sunun — muhtelif cı memleketlerle kültür bağları cemiyeti cize işte bu idi. Arabca, farsça, divan, ilmihal medrese man- unsurları tama- reisi B. Arossev, dün BB. Selâhattin tık ve felsefesi okuym—ak’ sadece hesab ve hendese ile kafa men dağılmış va: ziyettedir. Şimal cephe- sinde — habeşler Makalle takasında mın- yeni Habeşistan imparatoru Dessi karargâhında ikinci oğlu Hara dükası ile bir arada Cimcoz ve İbrahim Çallı şereflerine bir kabul resmi tertib eylemiştir. Bu kabul vesminde, Türkiye büyük elçisi B. Ze- kâi Apaydın, kültür komiser vekili B. Volin, dış işleri komserliği birinci şark dairesi şefi B. Zukerman, müdafaa komi- yonttuğumuzu zannederdik. Onun içindir ki, bakınız ne kadıı_r garibtir, derviş - kimyagerler, hacı - mühendisler, nahşibendi - hukukçular, hafız - hekimler gördük. Bunlar, ruhlarının derin köklerine kadar şarklı idiler. Ve ayrı medeniyetçi, dikkat edi- niz, konservatör demiyorum, şark medeniyetçisi olarak hikmet üfüregelmişle rdir. — kl klıır hbarlîm k ğaşla:ıg:_ıı ÖR Ş e M ONB seirliği harici temaslar dairesi reisi B. Sabah ezanı makamı ile opera musikisi yapmağa kalkışan- ildirilmekte ve bu âana kadar iç bir. şan italyan müfrezeleridir. : selye Ş . 1.> tarafın mahsüs - derecede bic ” baylrı ş y Hecje, son zamanlarda Türkiyeye gel lar yok mu idi? kazanmadığını ilâve etmektedirler. Adua . Makalle yolu civarında vukua gelmekte olduğu bildirilen ileri kol muharebelerinin yeni büyük bir sava- şın başlangıcı olması çok muhtemel- dir. Bu muharebenin hedefi Adua - Makalle yoludur. Makallenin vaziyeti kati olarak bu yolun âkibe- tine bağlıdır. Fakat şimdilik oralarda Zira tutuşan kuvvetler, ismi geçen yola doğru akınlar yapan habeş savaşçı (Sonu 3. üncü sayfada) (Sonu 6. ıncı sayfada) PARİS GÖRÜŞMELERİ —. Kıral Boris - Flanden P görüşmesini gazete - ler nasıl görüyorlar? Bu görüşmelerde şarki ve merkezi Avrupa durumu »- Bu gülme zevkini yaşarken biz de duyabilirız. Ben size haber vereyim: daha nice şeylere. cacsıl, 'as arasın. Arz 4 Bugün yanıp tutuşup ağladığımız üA < -, kasıklarını tutarak edecek ve Dummarmr c rafını, kizarmamak için, gülmeden seyreden kalmışmıdır? » * ae “Ulus,,un Dil Yazıları GÜNES - DİL Başbetke geei HETERE MN bahse konmuştur DA < © . TRAKYA HATTI Parea (AB — PK Pafi Teorisine göre Toponimik analizler ER-ATAY Beki (A.A.) — Pöti Parizyen ' Nihayet şark - demiryolları da devlete maledilecektir: Bu, yalnız Türkiye cumuriyeti demiryollr po- litikasının tabit bir sonucu değil- dir. Trakyanın ekonomi ve bayın- dırlık gelişimine azimle çalışıyo- ruz. Yabancı bir şirket, kendi dar hesablarından sıyrılarak, bu kal- kınmanın zorladığı ağır masrafla- ra girmek istemez. Bundan başka bizi bu hat Avrupa'ya bağlamak- tadır: Ona daha iyi bir düzen ver- mek isteriz. Kısa bir zaman için- de, Türkiye demiryollarında kay- dolunan dört kazanın üçü Trak ya'da olmuştur. SŞimdiye kadar almanlardan 1378, ingilizlerden 610, fransız- lardan 703 kilometre hat satın al- dık. Kendimiz ise 2899 kilometre ray döşedik. Bu geniş demiryol ağı içinde, Trakya parçası 337 ki- lometreden ibarettir. Bundan baş- yazıyor: Bulgar kıralı Boris'in B. Flanden ile yapmış olduğu son görüşmenin e. hemiyeti, kimsenin gözünden kaçma- mıştır. Bu hükü- metinin yeni ekonomik mahreçler a- raştırması ve Bulgaristanın yeniden görüşmede Sofya silâhlanması konuşulmuş olduğunu farzetmek caizdir. Ancak meselesinin ilk plânı işgal etmiş ol- duğu muhakkaktır. Kıral Borisin mil- letler cemiyeti hakkındaki hararetli sözleri dikkate Kıralın kul- lanmış olduğu lisan, Avrupanın do- gu cenubundaki devletlerin diploma- si ufkundaki bulutlar karşısında duy- “-34u heyecana ve onların emniyet değer. milletler Paris görüşmelerini idare eden fransı Dış İşler Bakanı B. Flanden cemiyetinin himaye kanadı altına girmek hususundaki azimlerine ter- cüman olmuştur. Eko dö Pari, diyor ki: “Milli büyük bir ihtiyaç olduğu anlaşılmak- tadır. Bu da yeniden silâhlanmış Al- müdafaayı tensik etmeğe manyanın maksadlarına hizmet e- (Sonu 3. üncü sayfada) IL «Tur-ova—Troie) Ve <Tur) lu Has İsimler Şimdiye kadar topladığımız bu malümat Trova kelimesinin Gü- neş - Dil teorisine göre etimolojik analizini yapmamız Tahlili yapıp hakiki manayı ladıktan ve öğrendikten sonra bu ismi koyanların nerelerden gelip nerelerde yerleştiklerini mak Şimdi kelimenin beş dildeki yazılış şekline göre etimolojik a- nalizini yapalım. Şekiller şunlar- dır: Yazan: H. Reşit Tankut (D (2)56) B ) 1) Türkçe “Turova” —uğ Hut — ur 4 ov 4 ağg 2) Fransızca “Troie” —Aağ Y at 4 ir 4 iy 4 ağ 3) Almanca “Troja” oğ —H- ot L.0r -— 4) İngilizce “Troy” oğ - ot - or -- oy —- » 5) Rumca Homerik Tpwâs (Troas) oğ -- ot - Or - ağ -- as VI için kâfidir. a oj H ağ araştır- kolay olacaktır. beş elbetteki Beş kelimenin 1, 2, 3, 4 unsuru biribirinin tamamiyle aynıdrı. A- ralarnda manayı az çok değişti- ren hiç bir fark yoktur. (v, y, g) Yeni tefrikamız KT EMT N aynı kategoridendir (1)1. Beşinci unsura gelince onu in- gilizcede düşmüş ve rumcada ka“Trakyîıcla yalnız ı.nuharrık ve To ; ekun H . 4 s) şekline girmiş görüyoruz. mıı'leharrık malzeme:yı satın ala- py ngilizcede; görünüşte düşmüş gi- cağız. Yapılar ve saire için para bi ise de fonetiğinde hâlâ yaşadı- vermiyeceğiz. 337 kilometrelik bir parçanın, 5580 kilometrelik geniş şebeke ile, her bakımdan, bir ahenk içine: alınmasından daha tabit bir ted- bir olamaz. Trakya'da, devlet ta- rafından, yeni inşalar yapılacak olursa, karışıklık ve şikâyetler büsbütün artacaktı. Bundan baş- olan bütün dünya kamoyunu ilgi- lendiren bu yeni eserini, kaç güne kadar bitecek olan General Ludendorff Dünya harbında, alman or- duları Genel Kurmay Başkanı gı kelmenin dikkatli telâffuzu ile anlaşılır. Ru'mcanın “s” si ekseri- ya ortoyrafi icabıdır (2). Kaldırı- lınca yerinde derhal fir ağ kendini gösterir. M General Ludendorff'un (Sn_x,fay_ı çeviriniz) |Z) Etimoloji, morfoloji ve fo- bir netik bakımından Türk Dili. s. 33. (21(- 4 s) unsuru kelime göv- desinde ek rolü yapamadığı tak- dirde onun (g) den bozma oldu- guna hükmetmelidir. ankara vilâyet umumi meclisi dün ikinci toplantısını yapmıştır. iKesmımız Çemberleyn'in hatıraları,, n meclisin dünkü toplantısını göstermektedir. Köşedeki zat, meclis ikinci reisı B. Ziya Sıdal'dır. (Yazısını beşinci sayfada okuyunuz.) sızın, Türkiye içinde demiryol par çalarının yabancı şirketler tarafın- (Sonu 5. inci sayfada) dan sonra neşre başlıyacağız. ka, belki kendileri haksız olmak- ! VEZELLLL AAA A di kdlkkk b