16 SONKANUN 1936 PERŞEMBE Ziraat Buııknsı_ı teşkilatına bir anket açtı (Başı 1. inci sayfada) sandıklarının mahalli şartlara - göre bildirileceği mütalen ve vereceği ra- büyük bir değer verilmekte- n bir hususi: yeti de, bugüne kadar ikraz mevzua- 'tı henüz tedvin edilmemiş ürün nevi- içinde ikraz yapılmasının muvafık olduğu hakkın- deaki mütaleaları da taşımaktadır. Bu da, Ziraat bankasının köylü ile olan münasebetinin daha sıkı ve verimli bir safhaya girerken daha bol ürün ne- vileri üzerinde olacağını anlatmakta- dır. leri için hangi esaslar Ankdtin esasları Anket çok esaslı ve ince kadar hazırlanmıştır. Hububat, buğday, arpa, pirinç, sasam, musır, nobud, Fa - sülye, mercimek, bakla, pamak, afyon, üüzüm, incir, tütün, fıadik, portakal, zey- tin, dütluk, patates, ve ilh... gibi ürün lerden hangileri mıntakada çokça istih sal edilmekte üretmenlere bankaca yar- dem yapılması gerekmekte içe © mahval için örneği gönderilen cedvellere uygun olarak birer cedvel doldurulup gönderi. hecektir. Her maheul için ayrı ayrı hazır danacak olan bu cedvelde n sual var - dır. Bu on alden üçü grap halindedir. Birinci saal grupu mahsule aidtir. Bu kasımda şu sünllere rastlanmaktadır . bir sistem değildir. Bu Türkiyeye has bir sistemdir. Devletçiliğin biz- 'de manası şudur: Ferdlerin hususi teşebbüslerini, şahsi faaliyetlerini esas tutmak, fakat büyük bir mil- letin ve geniş bir memleketin bü- n ihtiyaçlarını ve bir çok şeylerin yapılmadığını ” göz önünde tutarak devletin eline almasıdır. memleketin — iktısadiyatını Yeni müvazenede türk ekonomi- si, ferd ve devletin müşterek çalış- masına dayanan programlı ve şuur- Tu bir ulusal nizam olarak insanlık tarihinin ileriki — inkişafına — temel ve misal teşkil edecektir. Türk ekonomisinde iç muvaze- 'mnenin yeni faktörlere intibak ederek ünkişafi, zaruri olarak akıslerini dış ekonomik muvazenede de göster- ktedir. Buna da — dikkat ızı çevirmek isteriz. ÇEn nizamı, ham e MA A Z yapan ve bu rasındaki bir muvazeneye müste Hammaddeci — memleketlerin kendi içlerine dönmeleri, kendi ham maddelerini bizzat - işlemeğe başla- maları ve dünya mübadelesine an- cak coğrafi vaziyetleri - icabı mem leketlerinde yetişen spesifik matala- *i vermekle iktifa etmeleri öyle fak- törlerdir ki, bunlar, milli sanayileri. 'e sahib milletlerin hür münasebet- leri şeklinde - tezahür edecek yeni bir dünya ekonomi müvazenesinin doğmakta olduğunu ifade etmektir Binaenaleyh, beş senelik endüs- tri programını sadece memlekette endüstri kurmak şeklinde değil ulu- sal hayatta sosyal ve ekonomik te- sirler ve değişikler yapan ve hattâ ihanşumul akisleri — olan bir inkı- İlbcı aksiyon olarak tanrmal liği saha miktarı (bin metre murabbar itibariyle) İl. Bu ürünü eken üretmen sa) L Alınan ürünün mikdarı (kilo iti bariyle) IV. Bu ürünün mahalli - piyasadaki Ürünün mevsimle olan münasebetini tecektir; şu süaller 1. Ürünün ekim mevsir İL. Çapa, budama, kırma, ibi ameliyeler icabediyorsa mevsimleri. ll Hasad mevsimi, IV. Satış mevsimi Ürünün masrafları da şu esasa gör; hesabedilecektir: L Beher bin metre — murabbar - için nadas, tohum ve ekme masrafı. 1L Beher bin metre / murabbar - için ekimden istihsale kadar yapılan ameli yeler masrafı (her ameliyenin masrafı gösterilecektir.) HL Beher bin metre murabbar- için hasad masrafı. Bu üç sual grupundan başka ankette gu süallere rastlamakta, 1 — Bu mahsul nev mikdar ikrazat yapmak plâsman ihtiyacı nedir ve bu esas üzerine tayin edilmiştir 2 — Bu mahsul nevi gereken ikraz sistemi ne olmalıdır? (ipo.| tekli, müteselsil) 3 — Bu mahsul nevi için her şahsa yapılacak ikrazın azami ve asş leri ne olmalıdır? 4 — Bu mahsul için yapılacak ikraz Jarın vadesi ne olmalıdır, kaç taksitte verilmelidir ve bu taksitler hangi aylar- da hangi ameliyeler için olmalıdır? S — İlkraz ve tahsil hususunda bazı mahsüllerle alâkadar teşekküllerle ( hisarlar, o mevzula uğraşan şirketler bi) anlaşmak kabil olup olmadığı, kabil se ne şekilde bunun temini mümkündür? 6 — Bu nevi mahsüle aid. ikrazların mahalli hususiyetine göre tahsilâtın az masrafla ve kolaylıkla temini / hususun- işünüldüğü Bu süallerden başka düşünceler için de bir kasım ayrılmıştır. Banka çok ehe- temas etmek üzere bazı şube direktör Teriyle sandık memurlarını 10 şubat ici Ankaraya çağırmıştı Aleni teşekkür Kızımın doğumunda gösterdiği » 'eden Leblebici mahallesi Argın soka- #ındaki ebe Bayan Halet Hakkıya bu suretle teşekkürlerimizin sunulmasını sayın gazetenizden dilerim. M.M.V, Muhasebesi tetkik me- murlarından Kemal Kut. Tütüncülük hakkında kültürel bir filim Dış piyasalarda tütün ihracatımı: zın artırılması için kültürel mahiyet- te bir filim yaptırılması düşünülmek. tedir. Yunanistanın bu suretle hazır- ladığı bir. propaganda filmi bütün Avrupa memleketlerinde gös- Filmin 6070 bin mal olacağı tahmin olunmaktadır. Mahi göre Ege mıntakasında, — muühtelif cinsleki tütün fiatları 25-127 kuruş arasındadır. Geçen yıl bu fiat 30-95 idi. Karadeniz ” mıntakalarında dizi denkleri 20-125 dir, Bu mıntaka tü- tünleri geçen yıl 35-265 kuruşa ka- dar satılmıştı hemen terilmiştir diraya lerinden — gelen haberlere Marmara mıntakasın da piyasa henüz açılmamıştır. Yüksek ekonomi ve ticaret| okulundan çıkanlar Ankarada bulunan İstanbul yük- sek ekonomi ve larının bi aret okulu mezun- ve bayındırlık. bakanlı: ğr muhasebe yar Hüse 'nün başkanlığında tir. Cemiyet, azalı şehirde mühendisler birliği daki hususi dayrelerinde bir toplantı yapacaklar ve beraber yemek yiye- erdir. Ekonomi bakanımız B. Ce- yar, cemiyetin fahri / reisliğini imışlardır. İki tayin Iç bakanlık mahalli idareler genel direktör muavinliğine Vize kaymaka- mı İzzettin, birinci umumi / müfettiş- lik yazı işleri direktörlüğüne Hasan. kale kaymakamı Halis tayin edilmiş- derdi Giresun valiliği Giresun valiliğine emniyet işleri genel direktör muavini B. Feyyazın tayini yüksek tasdike iktiran etmiş- tir. i Fti Bank maden isleri muavinliği Eti Bank genel direktörlüğü ma- den işleri muavinliğine — Ekonomi Bakanlığı maadin — genel direktörü B. Bedri Bekiroğlu tayin edilmiştir. Adana gümrük memurluğu Mersin gümrük baş müdürlüğü- ne bağlı olmak üzere Adanada bir gümrük memurluğu kurulmuştur. TURLU Turizm komisyonunun toplantısı Dün toplanacak olan, bakanlıklar a- rası turizm komisyonu, alâkadar bakan- lıkların kararlar üzerindeki nokt zarları henüz komisyona bildirilmediğin den, başka bir tarihe bırakılmıştır. Trakyada yetişen mahsuller Trakya umum mütettişliği Ekonomi Bakanlığına Trakya mıntakasında ye - tişen mahsüllerden nümuncler gönder miştir. Bunlar arasında Götibolu mınta. kası balık konserveleri ve bal da v Ekonomi Bakanlığı, Türkefis'in dış kol- Köstence yolunun faydaları Mersinden trenle İstanbula ve ora dan Köstence yoluyla Almanyaya gön: derilen 18 sandık elmanın 12 günde yerlerine vardığı alâkadarlara bildiril - miştir. Tecrübe olarak gönderilen — bu elmalar hiç bozulmamıştır. Şekerli maddelerin isimleri Harice çıkarılacak şekerli madde- lerin terkiplerinde şekere isabet eden istihlâk vergisinin kanun — mucibince Dalaman köprpsü bitiriliyor 15 (AA.) — Muğla- ile geçme temin edilecekt de yapısı yirmi tecektir. Köyceğiz - Muğla arası bütün su geçitleri beton ktır. yapılar İzmir piyasası ve Almanya| İzmir, 15 (A.A.) — Ticaret oda- sının hazırladığı iklere göre geçen yılın ihracatı gerek - üretmen ve gerek tecimerlerimizi sevindirecek istatis 'nız üzüm değil, birçok maddelerimizi de çekerek en birinci alıcımız olmuş tur. Almanyaya geçen yıl Türkiyeden HABERLER Ğ Suvayıarın tertinde yeni esaslar Subaylar heyetine mahsus yeni terfi telif kanunlarla değiyi rilen ikinci maddesisin - değiştirimmesi hakk.ada hükümetin Kamutaya - vermiş olduğu kanan projesi mi'li müdafaa <. kanununun cümeninde görüşülerek aynen kabul edil. iştir. Bu projeye göre terfi kanununun ikinci maddesinin şu şekilde değiştir mesi Kamutay umümi / heyetine teki olunmaktadı (Hiç bi fin katasınde detin en az üçte biri kadar bilti etmedikçe terfi edemez. Bu — mük kurmay subayları için harbta hasıl ola- cak ihtiyaca göre Başbuğlukça lüzüma kadar, azaltıl (Asteğmen ve teğmen rütbesinde Jan havacı subayların terfileri için rütbe- — — lerine mahsus asgari müddetin hesabın- da karu ve hava sınıfları kıtalarında ya- pacakları hizmet müddetlerinin mecın 1 bilfül kıta bizmetlerinden sayılır.) Sınıfında kadro mucibince rütbesinin mukabili kıtast bulunmıyan — subayların terfileri mafevklerinden alacakları mektebi tahsilinde - bulunan subaylara kurmay stajiyerleri ve kurmay subayla. rının Akademiye ve Yüksek leyazım de bu. mektebe girmezden evvel tahsil esnasında ve t silden sonra memur edilecekleri muhte - Ti muharip kıta komutanlıklarında — ve — Tevazım sınifı için kıta sayılan yerlerde- ki hizmetleri dahi esz metlerinden sayılır. muvaffakiyet” itmam edenler, piyade sınıfına nakle- ilirler. İşbu nakilden evvel muavin snıf/ katalarında geçen hizmetleri, tinden sayılır. Ancak terfi muvafık Hastaneler mütehassıs tabib ve bay. tar ve kimyakerlerin bakteriyoloji ve de- —— erdeki ihtisas hizmetleri kıta hir. — meti olarak kabul edilir. Sanayüi harbiye ve harita mensub subaylar smuflarına — aid kadı, dahilinde mafevklerinden alacakları si - ciller üzerine terfi ederler. Ancak birin. <i fıkrada mezkür — kıta — subaylarından — gayri mezkür fıkradaki emsali — nasplı -— lardan evvel terfi edemezler , B. Yahya Sezai Üçüncü umumi — müfettişlik baş müşavirliğine B. Yahya Sezai tayin edilmiştir. VARLIK' tan Hu yılın sonlarına doğru bitecek olan Ankara istasyon binası, Türkiyenin en güzel ULUS'un ramanı; Tefrika: 87 başka fikirlere geçti: Sonra, onu kaygılandırmaktan çekinerek — Yapmakta olduğunuz taslağın ne ka- suzluğu içinde — Evet, dedi. Paris, karmakarışık - son- Sonra ilâve etti: bir şey Birlikte sokağa çıktıla: de bir arabaya binecek ve fak'tan birkaç J- pahasına unucmak istenemn. Terez biraz iler Kırmızı Zanbak Yazan: Anatol FRANS Türkçeye çeviren: Nasuhi BAYDAR Jak, onu görmenin ve işitmenin mutlu hay- Teti arasında kanmağa razı oldu. Terez, bu iğrenç şeyi ona kimin söylemiş olduğunu sordu. » Jak'ın bunu saklaması için bir sebeb yok- fu. Söyliyen Danyel Salomon'du. Terez buna şaşmıyordu. Hiç bir kadının fşıkı olamamakla tanılan Danyel Salomon, hiç olmazsa bütün kadınların mahremiyetine girmek ve onların sırlarını bilmek istiyordu. Terez de onun neden bunları söylemiş oldu. ğunu tahmin ediyordu. — Jak, size söyliyeceğim şeye darılma- yınız. Siz hislerinizi saklamakta pek mahir değilsiniz. Beni sevdiğinizden şüphelen için öğrenmek istemiş. Eminim ki şimdi, münasebetlerimiz hakkında hiç bir tereddüdü kalmamıştır. Ancak bu da hiç umurumda değildir. Tamtersi, eğer siz hislerinizi daha iyi saklıyabilmiş olsaydınız daha az müste- rih olur, beni daha az sevdiğini: dar hoşuma gittiğini söylememiştim. Arno nehri kıyısında Floransa değil mi bu? Şu halde biziz. — Evet, bu çehreye aşkımın heyecanını vermek istedim. Hazin bir şey, halbuki ha- zin değil güzel olmasını isterdim. Görüyor- sunuzya Terez, güzellik ıstırablıdır. Bunun içindir ki hayatım güzelleşeliden beri ıstırab çekiyorum. Fanila ceketinin ceblerini karıştırarak cigara tabakasını aradı. Fakat Terez gi; mesi için onu sıkıştırdı. Evine öğle yeme; 'ne götürmek istiyordu. Bütün gün biribi den ayrılmıyacaklardı. Bu, çok zevkli. bir şey olacaktı. Ona çocukça bir sevincle baktı. Sonra, hafta bitince Dinar'a dönmesi ve daha son: ra da, Juanvil'e gitmesi âzımgeleceğini ve bütün bu müddet içinde biribirinden ayrı olacaklarını düşünerek kederlendi. Juanvil'e, babasının yanında gidince onu, birkaç gün için, oraya çağırtacaktı. Ancak orada da, Paris'teki gibi serbest ve başbaşa olamıyacaklardı. Jak: — Sen yokken bile artık Paris'ten ayrı- lamıyorum. Seni tanımamış olan memleket- lerde yaşamak bana dayanılmaz bir şey gibi geliyor. Senden bahsedemiyen bir gökyüzü, dağlar, ağaçlar, çeşmeler, heykeller benim için hiç bir mana ifade etmiyor. Jak giyinirken Terez de masa üzerinde bulmuş olduğu bir kitabın yapraklarını çe- viriyordu. Bu binbir gece hikâyeleri idi. Ki tabın şurasında, burasındaki romantik resim- ler, metin arasına vezirler, sultanlar, kara yüzlü lalalar, çarşılar, kervanlar dizilmişti. Terez sordu: — Binbir gece hikâyeleri sizi eğlendiri yor mu? Jak, kıravatını bağlıyarak cevab verdi: — Çok. Bacakları siyah mermer haline gelen şehzadelere ve geceleri mezarlıklarda dolaşan harem kadınlarına istediğim zaman inanıyorum. Bu hikâyeler bana, hayatı unut- turan kolay hulyalar veriyor. Dün akşam ya- tağıma kederli girdim ve orada üç şaşı ka- lenderin masalını okudum. Terez, dudaklarında biraz acı ile: — Unutmağa çalışıyorsun! ben, bana sen- den gelen bir acının hatırasını dünvada hic kika önce eve varmış olacaktı. — Kocam sizi öğle yemeğine bekliyor. Yolda giderken konuştukları ehemiyet- siz şeyler, sevgileri dolayısiyle ehemiyetli ve teshir edici bir hal alıyordu. Öğleden sön- raki zamanlarının sonsuz bir sevinç ve bil; mez bir zevk içinde geçmesi için ne lâzımsa * düşünüyorlardı. Terez, tuvaletleri hakkında ondan fikir soruyordu. Öğle vakti neşesinin ve güneşinin doldurduğu sokaklarda onunla birlikte bulunmakla bahtiyar olan Terez ay- rılmağa bir türlü karar veremiyordu. Tern caddesine geldikleri zaman karşılarında, yanyana vitrinleri fevkalâde bir yiyecek bol- luğu içinde mağazalar gördüler. Bunlar, ke- babcıda sıra sıra dizilmiş tavuklar ve yemis çide sandık sandık kaysı ve şeftaliler, sepet sepet üzümler ve yığın halinde armudlar ". Yolun kenarında içleri yemiş ve çicekle do Tu arabalar duruyordu. Bir lokantanın cam h şahnişi altında takım tarkım erkekler ve kadinlar öğle yemeği yiyorlardı. Terez * lar arasında, sandık içine dikilmiz hir ©—— » karşısında, tek başma, kücüü * Piposunu vakmakta olan $ g”