O ZEYLOR. 1925 PAZARTESİ ——— ——— ——— İÇ HABERLER Yolda: T * İzmir [ zmir, mimari bakımından görülmeğe değer bir şehir, gerek, İzmirin ve gerek Karşıya- kanın büyük caddelerinde sırala- nan her biri ayrı üslüpta, bazıları azak memleketlerin hava ve ko- kusunu getiren tuhaf şekillerde evlerin değişik manzaraları göz- Teri oyalıyarak okşuyor. Bunların içinde cidden bir üslüp şaheseri sayılmaya değer olanları bile var. Hayatın her gösterisinde ve her sınıtta olduğu gibi monotonluğun ne kadar can sıkıcı bir şey oldu- ğunu düşünüyor ve acaba diyorum, modern, el fakat biribirine pek fazla benziyen binalarile yeni An- karanın manzarası bizi bir gün bık- tırmıyacak mı? Artistik sınırsız yaratıcılığı dar bir rasyonaliz- min dört duvarı içinde hapsetmek istemek neden? Nebatın güneşe ne kadar ihtiyacı varsa sanat da o kadar hürriyet ister. Ve mimari- nin, her zaman karşımızda olmak- tan daha önemleşen, bir sanat şu- besi olduğunu da hatırdan çıkar- tmamak lâzım. İzmirde çok güzel bahçeler gör- düm. İki insanın ancak kucaklı- yabileceği kalınlıkta ve iki katlı bir ev boyunda her çeşitten olgun palmiyeler, hele Karşıyakanın manzarasına çok hoş bir ekzotik- lik katıyor. Fakat “Kiralıktır,, levhalarına eşsiz. güzellikteki — yalıların ve köşklerin üzerinde sıksık rastla- dım. İzmirin bir derdi fiat düşkün- lüğünden doğan sıkıntı ise bir baş- kası da nütus kıtlığıdır. Şehir nü- fusunun yüz binden fazla eksilmiş olması kendini hemen hissettiri- yor. Bu kadar geniş yapılmış bir şehir, tam gelişimini bulabilmek için dört, hattâ beş yüz bin kişilik bir nüfus ister, Bu takdirde hem şehrin benzine biraz daha kan ge- Tecek ve hem de geliri artan ura- yın, bugün yapılamamış kalan bir çok işleri başarmasına imkân ola- caktır. Urayın da büyük derdi para- sızlık. Bolluk zamanlarında, gelir şimdikinden fazlayken, tazla cö- mert ellerde uray — bankalara borçlandırılmış. Şimdiki uray, da- ralmış büdeesile hem bu borçları ödemeye çalışırken, hem de yeni borçlara baş vurmadan, elinde ka- lanla şehri bayındırlamaya çalışı- yor. Kordonda caddeye yeniden parke döşenmeye başlanmış. Bah- ribaba mezarlığı iki yıl içinde çok güzel ve yeşil bir park haline gel- miş. Şimdi büyük bir proje var: Kültür parkı. İzmirin hareketli ve sporcu gençliğinin zamanlarını içinde faydalı bir sürette geçirme- sine yarıyacak olan bu park ger- çekleştiği gün İstanbul ve Anka- ranın bile gıpta edebileceği bir e- ser meydana çıkmış olacaktır. İzmirin haklı olarak öğündü- gü panayırın da büyük bir başarı olduğunu ilâveye lüzum var mı? İzmir tarafından atlı tramvay- lar kaldırılmış, Şimdi seferleri 22 kişili kotobüsler temin ediyor, Fa- kat.caddelerin düzenli olmaması Ş. Karahisardan gönderilen mallar $. Karahisar, 1 (A.A.) — A- ğustos ayr içinde 20 bin oğlak, 1500 koyun satılmış, 8026 kilo ke- çi derisi, 4 bin kilo keçi kılı, 322 kilo yün, bundan başka 91 sandık yumurta gönderilmiştir. Adanada un ve ekmek işi Son günlerde, Adanada çı- karılmakta olan ekmeklerin ha- mur olduğu görülmüş ve bunlar yenilemiyecek bir halde bulundu- gundan uray doöktorlarının rapor- larile toplattırılmış ve bunları çı- karan furuncular hakkında zabıt- Tar tutulmuştu. Furuncular pişir- me işinde bir kabahatları olmadı- gını, fabrikalardan satın alarak iş- ledikleri unların bozuk olduğun- dan ekmeklerin alt ve üst kısımla emm yanıp içerisinin hamur kal ilığını ileri sürmüşler ve bu meae- lenin incelenmesini istemişlerdir. Urayın gösterdiği lüzum üze- rFine ilbay vekili Zeki Yılmazın başkanlığında bir komisyon kurul- mustur, Bu komisyon üyeleri dün öğle- den önce Cumuriyet ve Salihin fabrikasına giderek unları gör- müşler ve hunlardan tahlil edil- mek üzere birer miktar örneklik almıslardır. Komisyonca bugünkü buğday ve un fiatlarına göre ekmek fiat- ları da saptanmaktadır. Komisyon, yarım bir. toplantı yaparak un ve ekmek formülünü ve fiatlarını saptayacaktır. (Türk Sözü) —e bu otobüs yolculuğunu - oldukça rahatsız bir hale koyuyor. Atlı tramvay Karşıyaka ta- tafına ayrı bir. hoşluk veri- yor. Bu nakil vasıtası bü- tün ilbelliğine rağmen, — yol - Tarın bozukluğu yüzünden fazla sarsıcı olan otobüs yolculuğuna tercih ediliyor. Türk İzmirde, sokaklarda, ga- zinolarda, ırarııvıylanfı, sıksık yabancı bir dil konuşulmasına rastlamak insanı rahatsız ediyor. Halkevinin —her tarafa astığı: “Türkçe konuşmayana türk diye- meyiz.,, Tevhalarım, bu yabanc: dili konuşanlar pek görmüyorlar? Hele yahudi — yurddaşlarımızın türkçeyi pek seyrek kullanmaları göze pek batar bir halde. Asırlardanberi oturdukları bit memlekette çocuklarına — türkçe- den önce fransızca öğreten, evle- rinde fransızca konuşan ve biraz servet yapınca Fransada yaşama ya giden insanlar, türk konukse- verliğini nasıl yaralıyorlar, bilse- FPer! İzmir, buhrandan dolayı sıkın: tıda olmakla beraber yoksul değil. dir. Hayat eski canlılık ve hare- ketini gene muhafaza edebilmiş. Ve İzmir urayı da, halkı gibi, mü- tevazi büdcesine rağmen çalışkan ve titiz. Sokaklar tertemiz, beledi- ye kanunları sözden ibaret kalma- mıiş. Sıkı ve dölenli bir kontrolun vücudu her yanda derhal hissedi- liyor. Yaşar NABİ YARAAAARARARARARRARARDAD YARARAZ İzmirde bir çocuk parçalandı Selçuk, 1 (A.A.) — İzmirden gelen marşandiz treni demiryolu kenarında İzzet oğlu üç yaşların- da Hasan adlı bir çocuğa çarpmış- tır. Ayakları ve kolları kesilen ço- cuk derhal ölmüştür Adanada hayvan derileri iyi yüzülemediğinden satılamıyor Kanarada kesilen hayvanların derileri yüzülürken fazla mikdar- da yağ bırakıldığı ve bunların bir- çok yerlerinin zedelenmesi dola- yısile tecimerler tarafından satın alınmadığından sızlanmakta ve bu mesele için şarbaylığa başvurula- cağı bildiri tedir. (Türk sözü) Zonguldakta Atatürk günü Zonguldak özel aytarımız bil- diriyor: Atatürk'i diği 26 ağustos büyük salımın başladı. ği gün Zonguldağın en büyük bayram- larındandır. Bu kutsal manda İş Bankasının küruluş gününe rastlamaktadır. n Zonguldağı şereflendir gün aynı za. O gün Zonguldağın her tarafı donanmiş ve saat 15 de cu muriyet alanında ilbay, saylavlar Par . ti ve Halkevi başkanı ve diğer kurul ve kurumlar başkan ve yönetim kurulu ü. yeleri işyarlar ve kalabalık halkın ka - “tılmasiyle törene erkinlik marşı İle baş. Tanmış ve bundan sonra büyük Önderin Zonguldağa ayak bastıktan sonra Hav- zanın gelişim yolundaki göz kamaştırı- c ilerlemesi ve ulusal madenciliğimiz. de başarılan işler açık takamlarla « - yılmış ve Zonguldaklıların vaygı ve şükranlarını bildirir telgraflar yazıl mıştır. Saat 17 de Üzülmezde Türkiş, Kö . müriş sosyeteleri İş Bankasının tertip ettiği programla büyük bir toplantı ya- pılmış ve bu törene katılmak için Zon- guldağa gelen Bolu saylavı Cevad Ab bas Gücer heyecanlı bir söylev söyle . miştir. Bu günün şerefine Türkiş sos yetesinin bahçesinde gündüz. 300 kişi- lik bir çay şöleni Ve akşam da - içtem bir hava içinde geçen bir gardenparti verilmiştir. Gece Zonguldağın her bucağı aydınlatılmış ve türlü eğlenti ler yapılmıştır. Bu büyük gün Zongül. dakta eşsiz bir coşkunlukla kutlanmış- tıt. Halkevi polikliniği, Memleketteki bütün değerli dok - torlarımız, parti kurağında Başkan Al. ttok'un huzuriyle yaptıkları bir toplan tıda hepsi birer sağt ödev #Almışlardır. Halkevinde her gün kimsesir ve fakir hastalara bakılmakta vt ilaçları Halke- vince verilmektedir. Bu şefkat şehirli ve köylülerimiri çok sevindirmiştir. Frengi savaşı Zonguldağa gelen frengi savaşı kurulu şehir ve köylerde kınava — geçmiştir. Bakılması için evelce türlü zorluklar çoken kövlülerimiz çok sevinmizlerde. Aksarayda peçe çarşaf yasağı Aksaray, 1 (A.A.) — Çarşaf, peçe ve evlerdeki kafeslerin kal- dirilması hakkındaki şar kurulu- nun onayladığı kararın süresi bit- ti. Bugünden başlıyarak yeritil- meye başlandı. Adana lokantaları sınıflara ayrıldı Adanada bulunan lokantalar uray komisyonunca sınıflara ay- rılmış ve fiatlar buna göre sapta- narak keyfiyet lokanta sahiplerine bildirilmiştir. Her lokantada uray- dan tasdikli listeler bulundurul- ması yükümsel bulunduğundan halkın kendilerinden liste dışın- da fazla para istiyecek olan lo- kantacıları uray zabıta işyarları- na bildirmeleri lâzımdır. Buna göre Yeni otel lokantası birinci, Merkez, Sar ve Bizim 1lo- kanta ikinci, Parklardaki lokanta- lar da dahil olduğu halde bütün diğer lokantalar üçüncü snıftır. (Türk sözü) YA Ğ SR . AU O SAYIFA ! Adana ürünlerinin tasın raporu Ürünlerin durumunu saptamak Üzere köylere gitmiş olan tasın bürosu üyeleri şehrimize dönmüş- lerdir. Tecim ve endüstri odası ilimi- zin bu yılki ürününü kesin olarak saptanmağa başlamıştır. Bir kuç güne kadar buna dair bir rapor çıkaracak tır. (Türk sözü) Adanada sebze hali Sebze Hâlinde buluna fin dükkânlarını pis tuttukları gö- rülmüş ve bu gibi esnaf hakkında zabıtlar tutularak para cezaları yazılmıştır. n esna Urayca burada sürel zabıta iş- yarları ve Halin dışında da zibil- leri toplamak üzere süpürgeci ve süprüntü —arabaları bulundurul- maktadır. Bükreş elçimiz başba- kanla konuştu Bükreş, 1 (A.A.) — Türkiye elçisi, Romanya türklerinin mu- haceret meselesi hakkında başba- kanla görüşmüştür. İstanbul gazetelerinin başyazıları . te: B. Abidin Da- Cumhunyeı ber, zafer - bayta- muı günü kazanılmış bir zafer adlı ya- zisında telelon sosyetesinin satın alım- masından bahsederek diyor ki: “Telgraf ve telsiz devlet tarafından işletildiğine göre, onlar kadar ve bel- ki daha önemli olan telefonun da el- bette devlet tarafından işletilmesi ge- rekti. Kıyafeti ber ne olursa olaşın, ru- hu ecnobi olan bir sosyetenin memle- ketin iç ve dış konuşmalarını idare et- mesi, osmanlı saltanatına yaraşsa bile, Türkiye Cumuriyetine yaraşmazdı, Zafer bayramı günü kazandığı za- ferden dolayı Bayındırlık Bakanını kut- Yamağı ulusal bir ödev biliriz.,, KURUN da: B. Asım Us Tiyor ki: * İstanbulun dezbaha resmi son birkaç ay içinde memleketimiz hayvan- cılığı için bir tehlike haline gelmiştir. Aslında ağır olan bu resmin şimdi öl- dürücü bir hal almasının sebebi hayvan fiatlarının kat kat düşmesi, buna karşı mezbaha resminin hiç değişmemiş ve eski ağırlığında kalmış bulunmasıdır. Evet, üç yıl önce birinci neviden ©- lan otüz beş kilolük bir koyun Erzu- rumda on liraya satılıyordu, bugün bu Hat üç liraya inmiştir. İkinci neviden olan yirmi beş kiloluk bir koyun altı, yedi liraya verilirken bunlar da şimdi yerinde iki liradan fazlaya satılama- maktadır. Halbuki — mezbaha resmi üç yıl evel de, bugün de ynıdır. Öteki masraflar da eksilmemiştir. Mezbahaya hayvan getiren müstahsiller üç yıl ön- ce bir koyun için 330 kuruş masraf yap- yorlardı. Bugün gene bu masraf yapıl- maktadır. Bu apaçık, gözönünde bir ekonomik felâkettir. Bu felâketin önüne geçmek için alınacak tedbire gelince, bunu İs. tanbul belediyesinden beklememelidir. Çünkü belediye bu işi yalnız — gelir ba. kımından düşünmektedir. Belediye i daresi mezbaha karşılığı ararken yıllar geçecektir. Halbuki bu işte bir gün bile vakit geçirmek doğru dağildir. Onun için hükümetin bu işi bir devlet ve memleket meselesi olarak tetkik etme- si ve kısa yoldan bir tedbir bulması lâ. zımdır.,, ZAMAN liyor kt: “. Makalemize başlık — yaptığımız Ünvanı yazarken ne büyük bir seving duyduğumuzu tarif edemeyiz. İstanbu- lun amme hizmetini gören en lüzumlu işlerinden biri daha, yabancıların elin den alınarak millete mal edilmiş bula, nuyor. Memtekete bu hizmeti yapanla. ra karşı İstanbüul halkının samimi şük. ran hielefi duymamasına ve yürek ten dualar ötmemesine imkân yoktur. Nafra bakanı Ali Çetinkayasın bü. yük bir meziyeti var. Başladığı ve az. meylediği her hangi bir işi mutlak in- taç ediyor ve her intaç — ettiği işte de millet hesabına behemehal büyük bir muvaffakiyet elde ediyor. Bu zaferden sonra sayın Nafıa b kanının yapacağı çok mühim bir iş da. ha kalıyor ki o da İstanbulun sinesin. de en büyük bir yara, belki de bir facla olan elektrik ve tramvay şirketlerini de satın almaktadır. Her - vakit söyle- diğimiz Üzere bu iki şirketin hesapla- rina bakıldığı vakit, kendi nandarma ettikleci kâr — ve İstanbul halkına da yaptıkları zararlar karşısında tüyle: ürperecek, yürekler titriyecektir. Be şirketleri almak demek, evvelâ İstanbul belediyesine her sene açıktan en aşağı 3 milyon lira safi varidat temin etmek demektir. Elektrik ve tramvay ücret lerinin indirilmesi, halkın menfaatleri daha ziyade gözetilmesi gibi istifadeler de bu Üç milyon kârın haricindedir. Na. fsa bakanlığının bu çok mühim işi ve bu çok mühim ve büyük hizmeti bir an evel yapacağından ise zerte kadar şüp- hemiz yoktur.., da, Ali Naci Ka T A N racan, Cellât gö lünün kurutulmasındaki büyük fayda. | Jarı, bu işle oralardaki balkı, ölümden ve yoksulluktan kartardığını yazıyor. v AA da, Zamün imrzalı başyazıda — deni. SARARAA Boldan vağa Gugrür Tütkiş Şahçesindeki topluntıdan bir görünüş. — B. Cevad Abbes Güret Türkiş sösyetesinin töreninde, — Türkiş sosyetesinin tenis Kortunda oyuncular.