% ON ALTINCI YIL. No: 4969 Gündelik KANADLI GENÇLİK F.R. ATAY Türk Hava Kurumu şimdilik yalnız Ankarada türk kuşu ce- miyetini kurdu. Yarın İstanbul. da, İzmirde, imkân bulunabilen her yerde bu cemiyetin eşlerini göreceğiz. Kulelerden paraşütle stılmak, motörsüz uçaklarla ha- vada dolaşmak, türk gençliğ nin başlıca eğlencesi olacaktı. Büyük havaya kanad alıştıra- cağız. Çünkü hava güveninin ruhu, kanadlı gençlik' dir, Bütün bir memleket gençliği- nin nasıl kanadlanabileceğini ge- çen yıl Rusyada gördüm. Bunun ilk yolu, kanad sporunu, kürek sporu kadar basitleştirmek, ko- laylaştırmak, — yakınlaştırmakı Büyül asxs'lar ancak böü geniş kanad sporu yığınları için- den çıkabilir. Bize 1000 kanad fakat an binlerce kanadlı lâzımdır. Hava güveni için başlıca şart- lardan biri kanadlı gençlik ise, ikinci şart hava bütçesine halk yardımının organize edilmesidir. Bunun da düsturlarını Başbaka- nımızdan dinledik ve öğrendik. Türk havasında düşman istedi- #i gibi kanad oynatabildiği za - man, yakılmağı, yıkılmağı, vu- rulmağı bir tarafa bırakmız, ze- hirli gaz şehirlerimizde ve kız- larımızda soluk almak imkân sızlaşacaktır. Düşman kanadı üç bin metreden beşikteki çocuğun nefesini hükmü altında tutar. O zaman türk hawvasında ka- nad döğüştürmek, türk kanad- ları üstünde, düşman havasına hayat tehlikesi yollamak lâzım - dır. Yurd, denizde denizcilerle, karada karacılarla, havada ha- vacılarla barınabilir. Fakat, her- kese, hava hücumlarının şu ay- ralığını anlatmak gerektir: En büyük şehir gibi, en küçük köv havaya karşı korunamaz. Ha- vada uzak ve gizli denen şeyler yoktur. Nefes alabildiğiniz her yerde nefessizlik tehlikesi vardır. Nefesten vaz geçerek yaşıyabilir misiniz? — Havaya! Kumandası - verildiği zaman büyük kuş göçleri gibi, yüzlerce kanad türk göklerinin bütün kö- şelerinde düşmanı aramağa gide- cektir. Bizim kalbimizden ve kolumuz- dan korkumuz yoktur. Kalbimiz ve kolumuz kadar, kanadlarımı- za da güvenmeliyiz. . » 75 Hava tehlikesini bilenler — için Hava tehlikesine karşı korun- ma çareleri aramak üzere yapıl- mağa başlanan çalışmalar yavaş yavaş genişlemektedir. Bir taraf- tan memleketini seven ve bu teh- likeyi yakından gören pek çok adamlar hava kurumuna kaydo- lundukları gibi başbakanlık da bütün bakanlıklara gönderdiği bir bildiriğde bu yardımların daha esaslı ve bütün memlekette yapı- lmesi için kendilerine — bağlı in dayrelere ve taşra işyarla- zıim gelen emirlerin veril- mesini istemiştir. Yeniden üye yazılanlar Cudi, Ankara Koçzade apartı- manı 20 lira, Ahımed Koparan, T. (Somtu 2 inci sayıfadaj » 29ç Tuz kanunuC.H.P.kamutay grupunda MANIS 1935 ÇARŞAMBA Adımız, andımızdır Bir hava kuvveti vücuda getirmek için bü- tün — iyi yüreklilikleri, yurdseverliklerile yardım edenler yaptıkları yardımın ihtiya- ea nisbetle ne kadar az bir derecede bulun- duğunun farkında değildirler. ULUS! Tuzlada 6 kuruşa satılan tuzun 3- kuruşa satılması için Kamu- | daya verilen yeni kanun hakkında Başbakanımızın izahlarını | Grup alkışlarla karşıladı, | C. H. Partisi Kamutay Grupu | da toplandı. |— Başbakan İ ümetçe di altı kuruştan 3 kuruşa | fiat indirimile memleketin bütün al y esi genel | Başbakanın bu izahı alkışlarla ka bugün saat 15 te Antalya Saylav. Dr, Cemal Tuncanın Başkanlığın ulusu ilgilendiren hayatiğ ihtiyaç ları hafifletmek amacile başarılma-| eğretimlerin ilki olmak hakkında Kamutaya bir kan yaşayışında yapacağı g anmıştır. Birinci Basın kurultayı üyeleri Ankarada Sekreterile yapılan görüşmeler çok ) goruŞ Dünkü gezintiler sonunda Parti Genel faydalı oldu Dün Keçlören köy gazinosunda Parti Genel Sekreteri Bay R. Peker'in çağrısı üzerine toplanan gazetecilerden bir gtup. Dün, basın.kurultayının bütün üyeleri ve şehrimizde bulunan ya- ti bancı gazeteciler önceden hazır- lanmış programa uygun olarak, saat dokuzda basınevimiz önlnde toplanarak, orada bekleyen - oto- mobillere binmisler ve ilk önce Yüksek Tarım Enstitülerine git- mişlerdir. Enstitü kapısında Tarım Ba- « kanı Bay Muhlis Erkmen, Rek- ör B. Falke ve enstitü öğretmen- rafından karşılanan üyeler, itülerin çok modern ve geniş nt gezmişler ve burada- ki çalışma şekillerini, öğretim a- raçlarını görmüşler, ve anlatılan- lart dinlemişlerdir. Saat 11 de, üyeler aralarında (Sonu 3. cü sayıfada) B. BALDVİNİN ÖNEMLİ BİR SÖYLEVİ TP L L D a S A Bugün Avrupayı korkutan donanma ve ordular değil; Londra, 28 (A.A.) — B. Hî'.l' dvin, dünkü söylevinde, bugün Avrupa'da, en başta gelen korku- ların sebeblerini anlatmış ve de- Mmiştir ki: - “— En geniş anlamile birge güvenlik idesi şu demektir: Bu- gün Avrupa hiç bir harbı hoş gör- memektedir. Herhangi bir mem- leket bir harba başlar veya sald'x- rırsa bütün öteki memleketler bir- leşerek onu durdururlar. — — Böylece anlattığım bir güven- liğin ğıeydanaı gelmesinden daha uzak bulunuyoruz. Bunun bir ben- zeri Lokarno andlaşmasıdır.. Lokrano andlaşmasını imza et- miş olan devletlerin ilk yapacak- lart şeylerden biri, Lokarno kaış— rosu içine özel bir hava pal_çu sok- maktır. Bu pakt, ayrıca bir buç- landırma andlaşmasını da içine a- labilir ve ben almasını da ister ve umarım. B. Hitler bu meselelerin kendi prensibine uygun olduğunu bildirmiştir. “Bügün Avrupayı en çok kor- kutan şey, ordular ve donanmalar değil, süel uçaklardır. ğ süel uçaklardır Silâhları buçlandırmak, silah- sızlanmak veya bir hava anlaşma- sı yapmak çok lüzumludur. Çün- kü bir orduyu seferber etmek için (Sonu $. inci sayıfada) l AFrapanın neden korkmakta olduğunu açıkça anlatan B, Baldvin ver ild liğe önem verildiğini bildirmiştir. üzere tuzun satış İlatının yerinde tuzlada gini bildirmiş ve bu yüzde elli li aZ — — —e | l Yeni saylav namzetleri Boşalan saylavlıklardan Gazi- antebe eski korgeneral Ali Hikmet Ayerdemin, Karsa İstabul üniver sitesinde dekan Fuad Köprülünün ve Tokada eski Tümgeneral Sıtkı Bükenin namzetliklerini Parti ge- nel baskanlık divanı onaylamıştır. İki tefeci yakalandı Ödünç para verme işleri kanu- nuna uygunsuz olarak uzun za- mandanberi Çıkırıkçılar yokuşun- da 52 numaralı mağazada tefeci- lik yapan ve #on zamanlarda yap tıkları iş genel savamanlığa haber verilen Osman Feyzi Avundukoğ krileonunoğlu Nazmi hakkkımda genel savamanlık've güvenlik di- rektörlüğünde beraber olarak ha- zırlanan “cürmümeşhud,, iyi bir sonuç vermiş ve gece yarısıma ka- dar yapılan araştırmalarda yüzler- ce kişinin belgitleriyle birçok bzl- geler ele geçirilmiştir. Suçlular hükümen tarafından kimse ile görüştürülmemek üzere hapsevine gönderilmislerdir. Her yerde 5 kuruş Her gün beş kelime Ulus baştanbaşa kılavuz kelimeleri ile çıkıyot. Türki- yede çıkan gazete ve dergile- re her gün verilen $ er keli- melik Jisteleri de yazıyorum. i basan gazete ar- tık bu kelimelerin osmanlı- calarınmı kullanmıyacaktır. ON DÖRDÜNCÜ LİSTE 1. — Tevazün — Denklik Örnek: Devlet yönetiminde bütçe denkliği birinci -şart- ter. Mütevazin — Denk, denge- şik Tevzin etmek >« Denkleştir- mek, dengeştirmek Örnekler: 1 - Türkiyenin dış tecimi dengeşiktir. 2 - Denk bir bütçe, esastır. 3 - Bütçemizi denkleştirin- ceye kadar ne çektiğimizi biz biliriz. Muvazene -« Denge Örnek: Arkadaşım denge- sini kaybederek düştü. Merkezi siklet -« Dengey Örnek: Fransız parlâmen- tosunnu dengeyi şimdi yarı » sağdadır. Taziyet — Başsağlığı Taziyet etmek — Başsağla: mak, başsağlığ dileğinde bulunmak, başsağlığı dile- mek Örnekler: I - Bütün hükü- metler Mareşalın ölümü ü- erine Polonyaya baş sağlığı tolgrafı çektiler. 2 - Size, başsağlığı dilerim. Not: Gazetemize gönderilecek yazılarda bu kelimelerin osmanlı« caları kullanılmamasımı rica ede - riz, h AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİNDE Ulusal kalkınma ofisi N.R. A. Ortadan kalkıverdi Yüce Hakyerinin N.R. A, yı anasal kanuna aykırı bulması, Ruzvelt ekonomik sıyasasını altüst eden bu hâdiseye sebeb oldu Vaşington, 28 (A.A.) — Bruk. lin'de kümes hayvanları yetiştiren- lerden bir kaçının ulusal kalkın- ma ofisi tarafından konulan tü « züğü saymadıkları için hapsedil- meleri üzerine yüce hak yerine baş vurmuşlardır. Hak yeri de parlamento tarafından bir ulusal kalkınma ofisi kurmak ve özel endüstride gündelik ve çalışma saatleri hakkında tüzük çıkarmak için cumurbaşkanı B. Ruzvelte ve- rilen yetkinin anasal kanuna uy- gunsuz olduğuna karar vermiştir. Bu karar üzerine ulusal kalkın- ma ofisi ortadan kalkmız oluvor. Vaşington, 28 (A.A) — Yüce hak yerinin anasal kanuna aykırı olduğunu bildirdiği madde ulusal kalkınma ofisi kanununun, cu « murbaşkanına, endüstri için tü - zükler çıkarmak yetgesi veren ü- çüncü maddesidir. Yüce hak yeri, birleşik Ameri- ka devletleri arasında bu yetke - nin iyice tanımlanmamış olduğu- na ve tecim İşlerine dokunursa alverileri kontrola © devletlerin (Sonu 2 inci sayıfada) Ekonomik sıyasası ve tükel etkısı sarsıldığı bildirilen B. Rurveltt