SAYMKA Z DIŞARDAN GE Avusturya başbakanı |!FALYA'DA Londra yolunda (Başr 1 inci sayıfada) kzahatına şöyle devam etmiştir: * — Birlik politikamız, çeşidli ulus - ların, katiyen şekilsiz bir kütle halinde imtisasını istilzam etmez. Aksine oluruk ilerleme ve medeniyet için uluslarara - sındaki rekabetin dirik bir değeri oldu. ğuna inanıyoruz.,, Başbakan bundan son ra içerde ve dışarda Avusturya istiklâ » Kin tamamen korunmasının da, barış için esatlı teminat olduğunu söylemiş ve devlet idare ve teşkilâtindaki düzeltme hakkında bazr malümat vererek, bu iş - Jerde bir diktatörlük işareti görenleri tahtiye etmiş, yapıları teşebbüslerin, hal- kım meşru ihtiyaçlariyle devlet hayat nın basit bir teklifi olduğunu. sözlerine eklemiştir. B. Şuşnig, sözlerine şöylece devam etmiştir : “ — İşleri oluruna bırakmak istemi- *yen devlet, kendisinin üzerine kurulu bulunduğu prensipleri inkâr mahiyetin- faaliyete müsaade edemez. Ülkenin is - tiklâlini korumrya muktedir olan yalnız yeni Avusturya'dır. Federal hükümet düzeni korumakla maddi muvaffakiyetlerden başka manevi parlak bir zafer elde etmiştir.., B. Şuşnig'den sonra Bay Berger Valdeneg, Avusturya politikasının — ikâ lardan biri, Avusturya'ya dost olanların sayısını mümkün olduğu kadar çoğalt - mak, diğeri de barışın korunmasına yaı— dım etmektir. Paris, 24 (ALA) — Avusturya baş bakanı Bay Şuşnig ile Dışarıişler Ba kanı Bay Berger Valdeneg garetelere gunları söylemişlerdir. sonra, Başbakan demiştir ki; * Seleflerim.. den başbakan Şaypel tarafından Avru- panın ökonomik ve ilmi alanda işbirli- Hini temin için başlanmış olan esere de vam edilmektedir. Fakat bu eserin A. vusturya (Anayasa) kanununun gerek- tirdiği yeni esaslara göre biraz değiş- tirilmesi gerekmiştir.,, Dışarı İşler bakanı ise, barışı kuv. vetlendiren Roma ve Londra anlaşma. Jarından dolayı pek memnun olduğu- Bu söyledikten sonra Avusturyanın dai ma ve herkese karşı tamamen musta. kil kalması gerektiğini teyid etmiştir. Resmi tebliğde neler deniliyor? Paris, 24 (A.A) — Frantız — avut- turya bildirisinden anlaşıldığına göre, Viyana hükümeti, Tuna andlaşmasına prensip itibarile muvafakatini teyid et- mekle bereber, bu andlaşma bir çok dev letler arasında yapılacak çeşidli and. laşmalardan biri addetmekte ve bu and laşmaları barışın korunması için bizbi- rinden ayrılmaz bir kül saymaktadır. Bu suretle Avusturya hükümeti Lon ra bildirisinin esasını teşkil eden aki- deye tamamen iştirak etmektedir. Fransız — avusturya bildirisinde kaydedilen (tam birlik fikri) nin Tuna ta avdeti meselesi, Paris konuşmaların- da katiyen görüşülmemiştir. Fikir teatileri bu suretle * mühim bir kerte aşmış ve Avrupadaki durluk işi- me geniş — bir yardım temin etmiştir. Görülüyor ki, az bir cebir ve hüsnü ni. yetle ne şekilde olurta olsun, güçlükle. vi nihayet yenmek kabil olacaktır. B. Şuşniğ ve maiyeti Londra yolunda Paris, 24 (ALA) — Avusturya baş- bakanı B. Şuşniğ ile Dışarı İşler baka- ı B. Berger Valdeneg — saat 10,30 da Londraya gitmişletdir. Orada ingiliz bakanlariyle görüşeceklerdir. Avustur. ya bakanları istasyonda B. Flanden ve Laval ve hir çok sıyasal ve diplomatik 2ötler tarafından uğurlanmışlardır. Habeş - Halyan konuşmaları olurken Rama, 24 (A.A.) — Habeş Elçiliği, Habeşistan'ın biytaraf bir mmtaka tesi- sini kabul eylediğini, 9 ve 12 şubat ta- rihlerinde teyid ettiğini bildirmiştir. Bu mıntakanm tesisini konuşmak üzere Gu- vie mıntakasında Habeş Kumandanı, Vardair'deki italyan kumandanı ile te - mas için hükümetinden talimat almıştır. 22 Şubat tarihinde, Habeş kumanda- mana, italyan Daşarı İşler " Bakanlığının miştir. xxx Mesina, 24 (AA.) — İtalya'nın de- gu Afrikası müstemlekelerine yollana - cak olan bir fırkanın süel levazımı Vul - kanya vapuruna yükletilmiştir. Askerin bindirilmesine öğleden sonra başlanmış- tır. Bayraklarla donanmış olan yehir bü- yük şenliklerle askerleri selamlamişlar- dir, İtalyan kabinesinin . onadığı anlaşmalar —. Roma, 24 (A.A) — Bu sabah topla. man kabine aşağıdaki lâyihaları ona- miştir:; İtalyan Somalisi e Kenya arasın: daki sınırı tahdid eden İtalya — İngil. tere anlaşmasına aid kanun layihası, İngiltere, Mısır ve İtalya arasına Trab- Tusgarbla Sudan sınırlarının tehdidine aid anlaşına, İtalya ile Pransa arasında Afrikadaki karşılık!lr menfaatlerine dair imza edilmiş olan muahede, İtalya ile Avusturya arasında kültür münasebet- lerinin gelişmesini temin için yapılmış olan anlaşma, İtalya ile Macaristan ara. sında aynı esaslara göre yapılmış oln anlaşma. Doğu Afrikasına asker sevki devam ediyor Roma, 24 (A.A.) — Havas Ajansı bildirmeninden: Doğuafrikasına asker sevki devam ediyor. 24.000 tonluk Vul- Cania vapuru 29 uncu fırkanın birçok kıtaları ile Gencral Graziani ve erkânı harbiyesini alarak Mesina'dan hareket etmiştir. Napoli'de Peloritana fırkasının yeni krtalarını ve birçok mütehassıs bölükle- xi yükliyen bir vapur harekete hazırlan- maktadır. Bir vapur, amele, bir diğer vapur da mühimmat yüklemektedir. Spezzia'dan gelen Arabia vapuru, yeni kıtalarla malzeme almaktadır. Yabancılarla mübadele enstitüsü Roma, 24 (A.A) — İhracat enstitli- Bu tedbirin her ülke ile ayrı ayrt yaprlan iİhracat ve ithatat işlerinin düzenini tetkik etmek gere- ğinden olduğu bildirilmektedir. Son gümrük emirleri, 14 şubat tart- binden önce gönderilmiş olan bütün mal Tarın sokulmasına mezuniyet vermekie- dir. İrak kabinesi istifa etti Bağdad, 24 (A.A) — Röyter ajansı bildiriyor: Hükümet büyük bir sıyasal müşkülat devresinden sonra — istifa et- miştir. İSVİCRE'DE Paraguay Uluslar Derne- ginden çekiliyor Cenevre, 24 (A.A) — Paraguay hü- kümeti, Uluslar Derneği genel kâtibi. ne gönderdiği notada, Uluslar Derne- ginden çekilmezi sebebini bu kurumun, mutasrrız olan Bolivya lehinde ve Pa- raguayın hayati menfaatlerine karşı ha reket almasiyle izah etmektedir, LEN SON DUYUKLA Bulgar başbakanı - .“. . nım mühim beyanatı (Başı 1. ci sayıfada) 1 — Eski hükümet, Makedonya il- tilâl kurumunun dağıtılması kararma tağmen, bu kurumun iki hizbinden bi - rine, ezcümle Protogerovist hizbine karşı müsamahada bulunmuştur; bu hizbten bazı kimseler müsellâh idiler, memuriyet alıyorlar ve hattâ tethiş grupları teşkil ediyorlardı. Bay Zlatef burada demiştir ki: “— Şunu açıkça söylemeyi ve bu ku- rTuma ve başka kurumlara mensub kim- selere izhar etmeyi vazife bilirim kiz şimdiki hükümet veya herhangi başka Bulgar hükümeti utanç verici mazinin tekerrürüne müsaade - etmiyecektir ve herkes memleket kanunlarının ken. disine tahsis ettiği mevkii alacaktır.,, 2 — Georgiel hükümetinin, ökono- mik islâhatın daha'koölay tahakkukü i - çin kabinesinde bazi' bakanların değiş- tirilmesini reddetmesi. Bu red, bu ba - kanların ittihaz ettikleri tedbirler hak- ikında şüphe uyandırmıştır. 3 — Bay Georgietf'in, bir kararna - me ile başbakana hudutsuz salâhiyetler ve ezcümle hükümet azasının ve hattâ ordu zabitlerinin tayin ve azli salâhi « yetinin verilmesi hususundaki tasav - vurudur: Bu kararname, kraldan ana- yasanın kendisine verdiği salâhiyetle- ri de almakta idi. Yüksek ünderine sa- dik olan ordu böyle bir kararı kabul e- demerdi ve Georgieiten itimadımı geri aldı. * — Ulusun krala olan bağlılığını gösteren yazı ve fotoğrafların matbuat- ta intişarının men'i, ulusun bissiyatına karşı tahrik teşkil eden bu memnu - iyeti yeni hükümetimn bazı önderleri ta- rafından takib edilen amaclara karşı gü vensizlik veriyordu, Ordu ve onun bü- gük önderi irtikâb edilmiş olan bu ha taların vashihini üç defa tecrübe etti- ler. Fakat mukavemet devam edince, ordu başbakana verdiği vazifeyi ken - disinden geri aldı. $ — Nihayet hükümetin değişmesinin başka bir sebebi de bazı âmillerin har - biye ve içeri işleri bakanlığını ele ge - çirmek için yaptıkları mükerrer teşeb- büslerdir. Bu hal itimadsızlığı pekiştir- meye ve tehlikeleri göstermeye yar » dim etmiştir. O zaman ordu, yurdda sü- künu temin için, hükümete olan işti. rükinin daha iki aza ile takviye edil - mesini istedi. Bu arzu, Makedonya ko- mitesi hızbına karşı yapılan himaye- nin arzu edilmez neticelere sevkedebi- leceği dahili ihtilâflardan içtinaba ma- tuftu. Başkan ,çeski mesul ve gayri mesul &millerin karanlık beyanatları üzerine halkın zihnini bulandıran devlet reji . minin şekli meselesine temas ederek demiştir ki: “— Bu mesele hiçbir zaman ortaya konulmamıştır. Ve istikbalde de bal- kanların şimdiki &ryasal vaziyeti dola- yısile konulacağını zannetmiyorum. Keza eski hükümet zamanında da mutlakiyet veya cumuziyet mesar'esl zesmen ortaya konulmamıştır. Fekat matbuatın kral lehinde yazıyı yazıma - sının memnuiyeti, mesul ve gayri me - su! âmillerin krallık ve devletin müs - takktel şekli metelesi hakkındaki karı- gak beyanaıları ve ayni âmillerin k a!- hk hukukunun temdidi arzuları şimdi. ki bükümeti cumuriyet rejimine maha- Kf olduğunu ve meşruti mutlakiyete bağlı bulnuduğunu bildirmeye mecbur | etmektediz. B, Zlstef, bundan sonra, kendi bü - | kümetinin programından bahsederek, hükümetin bütün bulgarlar arasında, bunlara ulusal bir camianın azası hıssi- hi vermek için, moral rabıtayı ihya hu- susunda her: şeyi yapacağını söylemiş - tir. Hükümet devlet fikrinin hemşehri- nin vicdanında devlete düşman kuvvet. 'er tarafından karanirk hale getirilme- mesine çalışacaktır. Hükümet, her hemşerisinin, kabili- yet veya mesleğine göre, ald olduğu korporasyona dahil olmasına imkân ve. vecek bir devlet rejimi yapacaktır. Sı- yasal unsur, profesyonel kurumlar, men faatlerinin muhalefetine karşı inzıhat wazifesini görecektir. Halkın hüküme- te karşı iştiraki bizzat halkm serbest , takdirine bırakılacaktır. Yeni devlet ne sınıf farkı üzerine, ne de fırka mü. cadelelerine istinad etmiyecektir. Devlet, bütün hemşerilere açık mad- di ve manevi zenginliklerin azamisini tabakkuk ettirebilmek üzere, ulustun bü tün yaratıcı kuvvetlerini ihtiva eden yegâne kurumu teşkil edecektir. Başbakan, hükümet tarafından der. piş edilen tedbirleri tarif ederek, bun: Tarmm ezcümle soysal barışm tesisine, köylerle şehirler arasında mevcud ha- yet pahalrlığı farkının azaltılmasına, müstahsil halkın ve her şeyden evel es. nafla işçi, sanayi ve tüccarın manevi ve maddi durumlarının ıslahına, bütün me murların menfaat — endişçsinden uzak bir his içinde devlet ve ulus hizmetin. de toplanmasına, memlekette mekteb iyinin bulgar ulusunun ruhi ve ökone- mik bünyesinin hususiyetlerine uygun bir şekilde tensikine, bütün devlet ma- kinesinin tazyikine ve çajışma kabiliye. tinin inkişafına, bütün bulgar hemşeri. sinin vicdanında,. bakiki - bir mezheb haline getirilmesine — matuf olacağını bildirmiştir. Bundan — sonra Gencral Zlatef, hükümet tarafından ele alinan ökonomik tedbirlerden bahsederek, ö- konomik ve mali sıyasanın itimadı tak viye endişesine istinad edeceğini kay- Getmiş ve demiştir ki: “— Ökonomi kanunlarında hiç bir sürpriz olmıyacaktır. Yapılacak ıslahat derin bir surette tetkik edilecek ve öko nomik hayata zarar vermiyecek tarzda tecrübe ve reslite üzerine dayanacak-. tır. Para sıyasası her türlü sergüzeş. ti tecrübeden uzak kalacaktır. Hükü - met paranın istikrarını muhafaza ede- cektir.,, Z Bundan sonra başbakan, mevcud müşküllere rağmen, bakiki bir bütçe ya pılması için fevkalade çalışılacağını söylemiştir. Hükümetin dışarı sıyasasına gelince, General Zlatef, bu sıyasanın değişme. diğine işaret etmiş ve demiştir ki: *Bulgar ulusu barış fikrine ve diğer bütün uluşslarala, bilhassa kendi kom- şularıyla anlaşma fikrine bağlıdır. Bul. gar ulusu, muahedelerin kendisine bah- şettiği haklara ve şeref ve haysiyetine hürmet eden ve sadakatla bağlı oldu- Bu Uluslar Derneği kadrosu içinde bir uluslararas; cemaati teşkiline yaraya. cak bütün teşebbüslerin muvaffakiyet- YUNANİSTAN'DA Bay Venizelosu öldürmek istiyenlerin muhakı Ki Atina, 24 (A.A.) — Dün ıııi kasd suçlularının muhakemesi - rasında okunan tahriri ifadesin “ de, eski başbakan B. Venizelo$, kendine karşı yapılmış olan sui * î kasdı sıyasal sebeplere atfetmek” " te ve cinayete hakiki bir teşvik — biçiminde olan gazeteler yazrla * — rına müsamaha ettiğinden dola * yı Çaldaris hükümetini kımamakı — tadır. B. Venizeles, eski emniyeti W* — mumiye müdürü olup başlıca suç” ku bulunan Polychronvpoulos'ult; — suikasdden sonra, içeri işler bar — kanı Rallis'in iltimaslı hareketin * deon istifade ettiğini yazmaktadır. — İthamnamede, suikasd lıımî*lr-ı rile tatbikin en aşağı 2.000:000 *— drahmiye malolduğu yazılıdır. Hiş — şüphe yok ki, suçlular bu kadar paranın sahibi değillerdi. Mahkeme, 200 şahid dinliye cektir. $ —— —. dir ve biz türklerle eyi komşuluk münât — sebetleri, samimi bür dostluk ve barffi içinde yaşamayı en samımi ve değişmet — bir tarzda arzu ediyoruz.,, Bundan sonra General Ziatef, basi türk gaseteleri tarafından arada sıradâ Bulgaristan'a tevcih edilen şüphelerif ve hücumların Türkiye idare adamlariy* — le hiç bir münasebeti olmadığına imansı — ni söylemiş ve Bulgaristanın türk sıy# Sa mehafilinin dirayetinden ve açık göt — Tüşlerinden katiyetle emin olduğunu ille ve etmiştir. , Romanya'ya karşı olan tıyasaya gt ç—whuy—nııluı'ed anlaşma azimlerine dayandığını söyle « — miş ve demiştir ki: “bulgar hükümdare larının 1934 sonkânununda Bükreş'i zi — yaretleri ve Romanya Dışarı İşler Ba « kanı B. Titülesko'nun geçen son teşrime de Sofya'ya gelmeesi eyi anlaşılan meme — faatlere dayanan iki memleket dostluğur nun ehemmiyetli bir delili addolunabilir. Zaten bu dostluk aynı zamanda kurtie — huş savaşı csnasında romen milletinin vt — kırallık ailesinin yaptığı yardımlara olari — minnettarlığına da dayanmaktadır. Ba le neticelenmesine bütün kuvvetiyle yar | dostluk, umud ederiz ki, karşılıklı men « dıma hazırdır. Uzun seneler süren anlaşamamaz . lıklar ve düşmenlıklardan sonra kardeş Yugoslavya ulusu ile eyi komşuluk ve dostluk münasebetleri yeniden tesis e- dilebilmiştir. Bütün bulgar ulusu ta- rafından memnuniyet ve heyecanla ka. bul edilen bu değişikliği bilhassa hü- kümdarımız kıral Boris'in ve mütever. fa Yugoslavya kıralı Aleksandı'ın ta- rihe geçecek bir açık görüşle yaptıkla- t teşebbüse borçluyuz. İki hükümdar, aynı ırktan olan uluslarını yaklaştıran şeylerin onları ayıran şeylerden çok daha büyük olduğunu görmüşler ve ba. rış ve samimi dostluk tesisi için biri- birlerine ellerini uzatmışlardır. Bu te. şebbüs her iki ulse tarafndan tamamen anlaşıldığı içindir ki, az zaman sonra gmumi bir azim ve orzu halini almştır, Bulgaristan ve Yugoslavya arasındaki yekdiğerine hürmet ve müstaki) iki hü- kümet gibi müsavi muamele esaslarına dayanan ve yaklaşma ve anlaşma srya. sasının gün geçtikçe genişlediğini, kuv wetlendiğini ve her iki ulusun ebedi bir surette tarihine bağlandığını görmekle bahtiyar bulunuyoruz. Bu eseri, men- faatlerimize tamamile uygun ve sağlam bir eser olduğuna kani elerak, bütün kuvvetimizle yükseltmeğe çalışacağız, Şurasına kuvvetle işaret etmek isterim ki bu dostluk ve yaklaşma sıyastasının, komşularımızdan herhangi birinin ve. ya herhangi bir diğer hükümetin iti- matsızlığını ve çekinmesini icab etti- tebilecek veya onu çekinmeye mecbur edecek hiç bir tarafı yoktur. Diğer taraftan ebedi bir dostlük mu- ahedesi bizi cenüb komşümuz Türkiye'- ye bağlamaktadır. Bu mua* de - bizim için müphem bir formülden ibaret değik hui Adk l l L OĞ ae faatler düşüncesi dahilinde olarak ild memleket arasında askıda bulunan me « seleleri halletmeye yardım — edecektir. Bunların halli ise Balkan barışın; ve Bal kan anlaşmasını ve Balkan memleketle- Ti arasında yi komşuluk münasebetlerini kurmaya hizmet edecek en mühim bif âmildir.,, Yunanistandan bahscedreken Generâf Zlatef demiştir ki: 1“ — Eğer aramızdaki mali ve öke- nomik bazı meseleler adalet ve eyi kamt şaluk hislerine dayanarak halledilebilir. — se şimdi bile eyi ve dürgün olan müna- sebetlerimizin daha ziyade eyileşeceğine ve samimi bir dostluğa döneceğine katf olarak a?ıhn. bir kendi tarafımızdan buna varmak için ne yapmak İâzmsa yapmaktayız. Umud ederim ki yakında bunların balline muvaffak olacak ve bulgarlarla yunanlılar arasında sıkı bif harsi ve ökonemik işbirliğini kurmak imklnımı bulacağız. Son zamanlarda yus nan matbuatının gösterdiği şüpheler ret» men tekrib edilmiş olduğu için bir kıy- meti haiz değildir. Zaten şimendiferdem — ve eyi kara yollarından tamamen mah - rum olan hudud noktasının durumu bü- tün dünyaca bellidir ve gösterilecek hef şüpheye karşı cn güsel bir tekzihdir. Bulgaristan diğer memleketlerle de dostça münasebetlerde bulunmaktadır. Ve hariçteki itibarı kuvvet bulmuştur. Bugün dahili birlik eserini bitirmeye çar Yışan Bulgaristan ancak bundan sonra « dır ki bütün kuvvetleriyle Balkan ve Avrupa barışların: tahkime yardım ede bilecektir. , Başbakan General Zlatef'in nut'cu bir çok defalar sürekli alkışlarla kesil « miştir. General sözlerine ” yaşasın Brb garistan, yaşasın Kıral, yaşasın Ordu ve yaşasın cestur ve azimkâr milletimiz ” sözleriyle nihayet vermiştir. g